Ziyaretçi
KIRMIZI MANGROV (RED MANGROVE-RHIZOPHORA MANGLE)
Mangrovlar deniz suyundan etkilenmeyen ve hatta deniz suyundan faydalanabilen 12 ay yeşil kalan tropikal bir ağaç cinsidir. Sanıldığının aksine deniz suyunun tuzuna ihtiyacı olmadığından tuzlu suyun yanında tatlı ve acı suda gelişimini rahatlıkla devam ettirebilirken "hayatta kalma sihirbazı" benzetmesini hakkıyla taşımaktadır.
Tropikal bölgelerde deniz kenarında ve içinde, gel-git bölgelerinde ve nehir kenarlarında gelişimini devam ettiren mangrove ormanları, ağaçların gövdesinden denize uzanan kafes sistemli kökleri sayesinde yavru balıkların yırtıcı balıklardan uzakta büyüdüğü bir çoçuk bahçesi konumundadır.Bu nedenle günümüzde insanoğlunun yayılımcılından dolayı mangrov alanlarının küçülmesi kendisi kadar diğer ekosistemleri ciddi şekilde tehdit etmektedir.
Köklerin üzerinde yetişen türlü mercan, sünger ve kabuklular bu mükemmel ama karmaşık ekosisteme ayrı bir zenginlik kazandırır.
GENEL BİLGİ
Mangrov ormanları su içinde ve su kenarında gelişirler. Dünya da yaklaşık olarak 70 türü tespit edilmiştir. Yaşam Şavasını kazanmak için bir çok strateji geliştirmiş olan mangrovların farklı türleri yetişme alanlarına göre farklı üreme stratejisi geliştirmiştir. Çamur zeminin hakim olduğu gel-git bölgelerinde yaşayan kırmızı mangrov tohumları ağaç üzerinde alt uçlarında kökleri ve üst uçlarında yaprakları olduğu halde gelişir. Ağaçtan düştüklerinde mızrak formundaki vücutları ile toprağa saplanırlar ve mevcut kök ile yapraklarıyla gelişimlerini devam ettirirler. Eğer ağaç üstündeyken bu filizlenmeyi geliştirmeselerdi düştüklerinde büyük çoğunluğu deniz tarafından farklı bölgelere dağıtılacağından ormanın gelişimi mümkün olmayacaktı.
Bu bitkinin tipik yaşam alanı su ile kaplı olan çamur, kum, kireçtaşı veya mercanlar ile kaplı genelde az oksijenli zeminlerdir bu yüzden kökleri çok derine inmeden hatta yatay gelişerek bu çokda stabil olmayan zeminde kendine sabit bir pozisyon sağlayabilmek kafes şeklinde kök ağı geliştirir. Bunun yanında ihtiyaç duyduğunda nefes almak için zeminden dışarı çıkan "hava kökleri"de geliştirebilir.
Mangrov tuzla mücadeleye daha köklerinde başlar. Tuzun büyük çoğunluğunun köklerden ana gövde sistemine ulaşmasına engel olur. Ayrıca yapraklar diğer ağaç türlerine göre atmosfere daha az nem verir, suyun bir miktarını tuz ile beraber bünyelerinde depolarlar. En sonunda da düşen yapraklar ile depolanmış tuz bünyeden atılır. Bunun yanında belli oranda tuz yaprakların yüzeyinden de dışarı atılır. Yaprak yüzeylerinde ki tuz kristalleri olarak görülebilecek bu mekanizmanın son aşaması yaprakların tuz kristallerinde yağmur sayesinde temizlenmesidir.
YETİŞTİRİLMESİ VE BAKIMI
Tohum kahverengi kalın ucundan (alt kısmı) bir bardak veya saksıya dikilir. Bu kabın içinde ¼ oranında kum ¾ oranında toprak olacak şekilde 10 cm yüksekliğinde zemin malzemesi hazırlanır ve üzerine 5-10 cm kadar su eklenir. Ancak tohumları sadece su içinde herhangibi bir malzeme ile dik duracak şekilde sabitleyerek filizlendirmekte mümkündür. Akvaryumda bu şekilde bir filizlendirme yapılacak ise yüzen bir strafor içine delik açılarak su üstünde yüzmesi sağlanabilir veya bir ısıtıcı vantuzu ile cama sabitlenebilir.
Filizlenme esnasında su seviyesinin sabit olmasına dikkat edilmelidir. Su seviyesinin değişimi 2-5 cm aralığında olmalıdır. Su içinde filizlendirilme durumunda alttan 1/3'ü kadar bölümü su içinde tutulmalıdır. Mangrovların bakımı yeterli ışık ve rutubetli bir ortam sağlandığında çok kolaydır. Özellikle R.Mangle sıcak ortamlarda bakılmalıdır. (Soğuk ortamlarda sararan yapraklar ile tepki verirler.)
Sıcaklık sabit olarak 28-30C aralığında olursa yılda 30-35 cm gelişim gösterirken düşen sıcaklık ile bu gelişim azalır. (12-25cm)
Nemsiz ortamalarda haftada 2 kere yapraklarına su püşkürtülerek yaprakları tuzdan ve tozdan temizlenmelidir. Mangrovlar düşük sıcaklık ve hava akımını sevmezler.
Özellikle adaptasyon evresinde yavaş bir gelişim gösteren mangrovların hızlı gelişim sürecine ulaşması için karşılaşılan en uzun süre 9 aydır.
Zaman içinde kuruyan veya kararan yerleri olursa, biraz zaman alsada, bu noktaların alt uçlarından tekrar filizlenecektir. Bende floresan lambalarının arasında asılı kalıp kuruyan bir mangrove bu yanan kısımın altında 7 ay sonra tekrar filizlendi.
Fazla gelişeceğinden korkuyorsanız eğer bir bonzai şeklinde kesilerek daha bodur ama çok dallı bireyler elde edilebilir.
AKVARYUMDA MANGROV
Mangrovlar ihtiyaç duydukları besin maddelerini sudan temin ederler.Bu durumda hobici için bir oranda nitrat ve fosfat filtrasyonu anlamına gelir, ancak bundan bir mucizede beklemek hata olur. Bu sebepten ve görsel etkisinden dolayı Amerika'dan sonra Avrupa'da da popüler olmaya başlamıştır. Özelikle acısu ve gel-git biotoplarının sergilenmesinde tamamlayıcı bir unsur olmaktadır.
Akvaryum sektöründe en çok piyasaya sunulan mangrov cinsi Rhizophora Mangle'dir ve genellikle Florida sahillerinden gelmektedir. Bu cins akvaryuma uyum açısından çok iyi sonuçlar vermiştir.
Zaman zaman başka cinslerin tohumları da piyasaya sürülmektedir ancak tohumların çimlenme ve büyüme başarısı, akvaryum ortamında, çok düşüktür.
Mangrovlar tuz filtrasyonuna daha köklerinden başlarlar ve yapraklarında devam ederler. Yapraklarında biriktirdikleri tuzdan kurtulabilmek için zaman zaman yapraklarını atarlar. Yapraklarının üzerinde buharlaşma sonrası biriken tuz kristallerinden ise doğada yağmur sayesinde kurtulurlar. Bu yüzden haftada 2 kere yapraklarına su püskürtmek faydalı olacaktır.
Cama bir vantuz ile yapıştırılabileceği gibi yüzen bir strafor ile akvaryum yüzeyinde beslenebilir. Ancak doğal bir görüntü için tutunabileceği bir canlı kayaya veya başka bir materyale dikilmesidir.
Ayrıca ışık kaynağı ile arasıda çok iyi ayarlanmalıdır. Direkt olarak Halogenlerin altına ve florosan lambaların yakınına koyulmamalıdır. Işık kaynağı ile yapraklar arasında 10 cm kadar mesafe olmalıdır. Fazla ısıya hemen kuruyan yaprak uçları ve daha sonra sararan yapraklar ile tepki vermektedir. Akvaryumda bakılmaları durumunda tabi ki gelişimleri için akvaryumun üstü veya en azından bir bölümü açık olmalıdır.
Zaman zaman attıkları yapraklar hemen toplanmalı, suda çürüyerek akvaryum sistemine nitrat ve fosfat olarak yük getirmemelerine dikkat edilmelidir.
Deniz akvaryumunda bakılmaları durumunda bünyelerindeki tuzu hücrelerinden atabilmek için sudan magnezyum çekerler. Bu yüzden magnezyum seviyesi periyodik olarak kontrol edilmeli ,gerektiğinde takviye edilmelidir. Magnezyumun yetersiz olduğu ortamlarda düşen yapraklar ve buruşan gövde yapısı ile tepki verirler. Doğal deniz suyunda magnezyum oranı 1300 ppm'dir. Mangrovlar en fazla bu değerin %25 altındaki değerleri tolere edebilirler. Sudaki tuz oranı azaldıkça (acı su-tatlı su) daha alt değerleride tolare edebilirler.
Sponsorlu Bağlantılar
Tropikal bölgelerde deniz kenarında ve içinde, gel-git bölgelerinde ve nehir kenarlarında gelişimini devam ettiren mangrove ormanları, ağaçların gövdesinden denize uzanan kafes sistemli kökleri sayesinde yavru balıkların yırtıcı balıklardan uzakta büyüdüğü bir çoçuk bahçesi konumundadır.Bu nedenle günümüzde insanoğlunun yayılımcılından dolayı mangrov alanlarının küçülmesi kendisi kadar diğer ekosistemleri ciddi şekilde tehdit etmektedir.
Köklerin üzerinde yetişen türlü mercan, sünger ve kabuklular bu mükemmel ama karmaşık ekosisteme ayrı bir zenginlik kazandırır.
GENEL BİLGİ
Mangrov ormanları su içinde ve su kenarında gelişirler. Dünya da yaklaşık olarak 70 türü tespit edilmiştir. Yaşam Şavasını kazanmak için bir çok strateji geliştirmiş olan mangrovların farklı türleri yetişme alanlarına göre farklı üreme stratejisi geliştirmiştir. Çamur zeminin hakim olduğu gel-git bölgelerinde yaşayan kırmızı mangrov tohumları ağaç üzerinde alt uçlarında kökleri ve üst uçlarında yaprakları olduğu halde gelişir. Ağaçtan düştüklerinde mızrak formundaki vücutları ile toprağa saplanırlar ve mevcut kök ile yapraklarıyla gelişimlerini devam ettirirler. Eğer ağaç üstündeyken bu filizlenmeyi geliştirmeselerdi düştüklerinde büyük çoğunluğu deniz tarafından farklı bölgelere dağıtılacağından ormanın gelişimi mümkün olmayacaktı.
Bu bitkinin tipik yaşam alanı su ile kaplı olan çamur, kum, kireçtaşı veya mercanlar ile kaplı genelde az oksijenli zeminlerdir bu yüzden kökleri çok derine inmeden hatta yatay gelişerek bu çokda stabil olmayan zeminde kendine sabit bir pozisyon sağlayabilmek kafes şeklinde kök ağı geliştirir. Bunun yanında ihtiyaç duyduğunda nefes almak için zeminden dışarı çıkan "hava kökleri"de geliştirebilir.
Mangrov tuzla mücadeleye daha köklerinde başlar. Tuzun büyük çoğunluğunun köklerden ana gövde sistemine ulaşmasına engel olur. Ayrıca yapraklar diğer ağaç türlerine göre atmosfere daha az nem verir, suyun bir miktarını tuz ile beraber bünyelerinde depolarlar. En sonunda da düşen yapraklar ile depolanmış tuz bünyeden atılır. Bunun yanında belli oranda tuz yaprakların yüzeyinden de dışarı atılır. Yaprak yüzeylerinde ki tuz kristalleri olarak görülebilecek bu mekanizmanın son aşaması yaprakların tuz kristallerinde yağmur sayesinde temizlenmesidir.
YETİŞTİRİLMESİ VE BAKIMI
Tohum kahverengi kalın ucundan (alt kısmı) bir bardak veya saksıya dikilir. Bu kabın içinde ¼ oranında kum ¾ oranında toprak olacak şekilde 10 cm yüksekliğinde zemin malzemesi hazırlanır ve üzerine 5-10 cm kadar su eklenir. Ancak tohumları sadece su içinde herhangibi bir malzeme ile dik duracak şekilde sabitleyerek filizlendirmekte mümkündür. Akvaryumda bu şekilde bir filizlendirme yapılacak ise yüzen bir strafor içine delik açılarak su üstünde yüzmesi sağlanabilir veya bir ısıtıcı vantuzu ile cama sabitlenebilir.
Filizlenme esnasında su seviyesinin sabit olmasına dikkat edilmelidir. Su seviyesinin değişimi 2-5 cm aralığında olmalıdır. Su içinde filizlendirilme durumunda alttan 1/3'ü kadar bölümü su içinde tutulmalıdır. Mangrovların bakımı yeterli ışık ve rutubetli bir ortam sağlandığında çok kolaydır. Özellikle R.Mangle sıcak ortamlarda bakılmalıdır. (Soğuk ortamlarda sararan yapraklar ile tepki verirler.)
Sıcaklık sabit olarak 28-30C aralığında olursa yılda 30-35 cm gelişim gösterirken düşen sıcaklık ile bu gelişim azalır. (12-25cm)
Nemsiz ortamalarda haftada 2 kere yapraklarına su püşkürtülerek yaprakları tuzdan ve tozdan temizlenmelidir. Mangrovlar düşük sıcaklık ve hava akımını sevmezler.
Özellikle adaptasyon evresinde yavaş bir gelişim gösteren mangrovların hızlı gelişim sürecine ulaşması için karşılaşılan en uzun süre 9 aydır.
Zaman içinde kuruyan veya kararan yerleri olursa, biraz zaman alsada, bu noktaların alt uçlarından tekrar filizlenecektir. Bende floresan lambalarının arasında asılı kalıp kuruyan bir mangrove bu yanan kısımın altında 7 ay sonra tekrar filizlendi.
Fazla gelişeceğinden korkuyorsanız eğer bir bonzai şeklinde kesilerek daha bodur ama çok dallı bireyler elde edilebilir.
AKVARYUMDA MANGROV
Mangrovlar ihtiyaç duydukları besin maddelerini sudan temin ederler.Bu durumda hobici için bir oranda nitrat ve fosfat filtrasyonu anlamına gelir, ancak bundan bir mucizede beklemek hata olur. Bu sebepten ve görsel etkisinden dolayı Amerika'dan sonra Avrupa'da da popüler olmaya başlamıştır. Özelikle acısu ve gel-git biotoplarının sergilenmesinde tamamlayıcı bir unsur olmaktadır.
Akvaryum sektöründe en çok piyasaya sunulan mangrov cinsi Rhizophora Mangle'dir ve genellikle Florida sahillerinden gelmektedir. Bu cins akvaryuma uyum açısından çok iyi sonuçlar vermiştir.
Zaman zaman başka cinslerin tohumları da piyasaya sürülmektedir ancak tohumların çimlenme ve büyüme başarısı, akvaryum ortamında, çok düşüktür.
Mangrovlar tuz filtrasyonuna daha köklerinden başlarlar ve yapraklarında devam ederler. Yapraklarında biriktirdikleri tuzdan kurtulabilmek için zaman zaman yapraklarını atarlar. Yapraklarının üzerinde buharlaşma sonrası biriken tuz kristallerinden ise doğada yağmur sayesinde kurtulurlar. Bu yüzden haftada 2 kere yapraklarına su püskürtmek faydalı olacaktır.
Cama bir vantuz ile yapıştırılabileceği gibi yüzen bir strafor ile akvaryum yüzeyinde beslenebilir. Ancak doğal bir görüntü için tutunabileceği bir canlı kayaya veya başka bir materyale dikilmesidir.
Ayrıca ışık kaynağı ile arasıda çok iyi ayarlanmalıdır. Direkt olarak Halogenlerin altına ve florosan lambaların yakınına koyulmamalıdır. Işık kaynağı ile yapraklar arasında 10 cm kadar mesafe olmalıdır. Fazla ısıya hemen kuruyan yaprak uçları ve daha sonra sararan yapraklar ile tepki vermektedir. Akvaryumda bakılmaları durumunda tabi ki gelişimleri için akvaryumun üstü veya en azından bir bölümü açık olmalıdır.
Zaman zaman attıkları yapraklar hemen toplanmalı, suda çürüyerek akvaryum sistemine nitrat ve fosfat olarak yük getirmemelerine dikkat edilmelidir.
Deniz akvaryumunda bakılmaları durumunda bünyelerindeki tuzu hücrelerinden atabilmek için sudan magnezyum çekerler. Bu yüzden magnezyum seviyesi periyodik olarak kontrol edilmeli ,gerektiğinde takviye edilmelidir. Magnezyumun yetersiz olduğu ortamlarda düşen yapraklar ve buruşan gövde yapısı ile tepki verirler. Doğal deniz suyunda magnezyum oranı 1300 ppm'dir. Mangrovlar en fazla bu değerin %25 altındaki değerleri tolere edebilirler. Sudaki tuz oranı azaldıkça (acı su-tatlı su) daha alt değerleride tolare edebilirler.
Son düzenleyen Mira; 21 Ağustos 2013 17:13
Sebep: Düzenlendi.