Arama

II. Katerina (Büyük Yekaterina, Catherine II.)

Güncelleme: 9 Şubat 2016 Gösterim: 9.757 Cevap: 11
Jumong - avatarı
Jumong
VIP VIP Üye
16 Nisan 2011       Mesaj #1
Jumong - avatarı
VIP VIP Üye
II. Katerina
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar

250px Ekaterina Velikaja
Çariçe II. Katerina


Çariçe II. Katerina veya Büyük Katerina (Rusça: Екатерина II Великая (Yekaterina II Velikaya), (2 Mayıs 1729 - 17 Kasım 1796) 34 yıl boyunca Rusya'yı yönetmiş ve 18. yüzyıl Rusya'sına damgasını vurmuş bir Çariçedir. Kırım'ı Rus topraklarına katan çariçedir. (Prut Savaşı sırasında Baltacı Mehmet Paşa'yla antlaşma yapan Çariçe I. Katerina'yla karıştırılmamalıdır.)

Yaşamının ilk yılları:
II. Katerina 2 Mayıs 1729 tarihinde Prusya'nın Stettin kentinde (şimdi Polonya'ya ait) doğdu. Doğduğu zamanki adı Sophie Augusta Frederike idi. Babası Prusya'ya bağlı Anhalt-Zerbst bölgesinin prensiydi ve Prusya ordusunda bir generaldi. Bu soylu ailenin diğer üyeleri olan Sophie'nin kuzenleri III. Gustav ve XIII. Karl sonradan İsveç kralı olarak görev yaptılar.

Sophie 1744 yılında Holstein-Gottorp dükü Peter'le evlendi. Sophie'nin kocası Peter, Çar Büyük Petro'nun torunuydu ve Peter'in teyzesi Çariçe I. Elizaveta Peter'i Rus tahtına veliaht olarak seçmişti. Sophie evlendikten sonra Ortodoks dinine geçti ve Katerina Aleksievna adını aldı. I. Elizaveta'nın zorlamasıyla gerçekleşen bu evlilik hiçbir zaman mutlu olmadı. Katerina'nın ve kocası Peter'in başkalarıyla çok sayıda aşklar yaşadıkları bilinmektedir. Katerina'nın kocası Peter, teyzesi I. Elizaveta'nın ölümü üzerine 5 Ocak 1762 tarihinde III. Petro adıyla Rus tahtına çıktı. Ancak III. Petro'nun çarlığı fazla uzun sürmedi. 28 Haziran 1762 tarihinde muhafız alayı çara karşı ayaklanarak III. Petro'yu tahttan indirdi ve Katerina Rusya çariçesi olarak ilan edildi.

Zamanında Rusya'nın Genişleme Siyaseti:
II. Katerina'nın çariçeliği döneminde Rusya batısı ve güneyindeki 518.000 km²'lik bir alanı topraklarına katmayı başardı. Bu genişleme Lehistan ve Osmanlı İmparatorluğundan alınan topraklar sayesinde oldu. Novorusya, Kırım, Ukrayna, Beyaz Rusya, Litvanya ve Kurşas (Letonya) Rusya'nın topraklarına katıldı. Lehistan'ın parçalanarak Rusya, Prusya ve Avusturya arasında paylaşılmasına öncülük etti. II. Katerina 1796 yılında öldüğünde Lehistan diye bir ülke artık ortada kalmamıştı. Ancak 123 yıl sonra I. Dünya Savaşı'nın bitmesinden sonra Polonya tekrar bağımsızlığını kazabildi.

Zamanındaki Osmanlı-Rus ilişkileri:
II. Katerina zamanında Rusya Osmanlı Devletine çok büyük kayıplar verdirdi. II. Katerina'nın çariçeliği sırasında 3 değişik Osmanlı padişahı hüküm sürdü: III. Mustafa, I. Abdülhamit ve III. Selim. Bu dönemde Rusya Osmanlı Devleti'yle iki büyük savaş yaptı. Bunlardan birincisi III. Mustafa döneminde yapılan 1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı'ydı. Bu savaşta büyük kayıplara uğrayan Osmanlılar I. Abdülhamit tahta geçtiğinde Ruslarla Küçük Kaynarca Antlaşması'nı imzalayarak Kırım'ın bağımsız olmasını kabul ettiler. Ama II. Katerina ünlü generali Potemkin'le birlikte Kırım'ı Rusya'nın bir parçası olarak görmek istiyordu. Antlaşmanın imzasından 9 yıl sonra 1783 yılında Rusya Kırım'ı resmen topraklarına kattı.

I. Abdülhamit'in saltanatı sırasında gerçekleşen bu durumu kabul edemeyen Osmanlılar Kırım'ı geri almak için Rusya'yla tekrar 1787-1792 Osmanlı-Rus Savaşına girdiler. Ancak tekrar yenilen Osmanlılar III. Selim tahta geçtikten sonra Yaş Antlaşması'nı imzalayarak Kırım'ı Ruslara bırakmaya razı olmak zorunda kaldılar. Kırım'ın kayıbı Osmanlılar için büyük bir hezimet olmuştu. Çünkü ilk defa Müslüman bir Osmanlı toprağı Hıristiyanlara kaybediliyordu. Rusya ise Karadeniz kıyısındaki bu toprakları ele geçirerek büyük bir stratejik başarıya sahip olmuş, Karadeniz'de donanma kurma imkânını elde etmişti. Bu gelişmeler 19. yüzyıl boyunca Boğazlar sorununu gündeme getirecekti.

Özel Yaşamı:
II. Katerina kendisini kültür ve sanat açısından bir aydın olarak görüyordu. Zamanın Fransız filozofları Voltaire, Diderot ve D'Alembert ile yazışmalar yaptı. 1764 yılında Avrupa'dan satın aldığı 250 tabloyu sergilemek üzere St. Petersburg'da Hermitage Müzesi'ni inşa ettirdi. Bu müze sonraki çarların da katkılarıyla dünyanın en eski ve en büyük müzelerinden biri haline geldi
II. Katerina çariçeliği sırasında hiçbir evlilik yapmadı. Ancak çok sayıda erkekle aşklar yaşadı. Sevgililerini büyük malikaneler ve çok sayıda hizmetçilerle ödüllendirdi. Oğlu Pavel Petroviç'e çok kötü davrandı ve ona adeta hapis hayatı yaşattı. 16 Kasım 1796'de banyo yaparken beynine bıçak saplandı ve yandı.Buna yapan ise Kanuni Sultan Süleyman'dır.
Çariçe II. Katerina

453px Cath2russia

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Biyografi Konusu: II. Katerina (Büyük Yekaterina, Catherine II.) nereli hayatı kimdir.
🌘 🚀
buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
10 Ağustos 2012       Mesaj #2
buz perisi - avatarı
VIP Lethe
II. Katerina (1729 Stettin Szczeczin/Polonya - 1796 Petersburg)
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Sponsorlu Bağlantılar

Rus imparatoriçesi. Alman prensesiyken, Rus Veliahtı Pyotr ile evlendirildi ve Yekaterina Alekseyevna adını aldı. 1762'de Rus Kraliçesi Yelizaveta'nın ölümü üzerine Pyotr çar oldu. Ancak birkaç ay içinde tahttan indirildi. Katerina, Kazan Katedrali'nde imparatoriçe ilân edildi ve düzenlediği bir komployla Pyotr'ı öldürttü; vergi sistemini getirdi, orduyu yeniden örgütledi ve Rus merkezî yönetimini güçlendirdi. İleri ölçüde liberal görüşlere sahip olan Katerina, düşünürleri ve sanatçıları korudu. Başarılı bir dış siyaset izledi. Litvanya'nın önemli topraklarını ele geçirdi (1772). 1768'de başlayan Osmanlı-Rus savaşı sonunda imzalanan Kaynarca Antlaşması (1774) ile Karadeniz ve Hazar Denizi'nin kuzeyindeki toprakları aldı. Polonya'nın paylaşılmasından sonra, Litvanya'yı bütünüyle ülkesine kattı. 1796'da Fransız Devrimi'nin giderek büyüyen yankılarından etkilenen II. Katerina, genç Fransız Cumhuriyeti'ne karşı bir ordu gönderdiği sırada öldü. Tarihte "Büyük Katerina" adıyla anılır.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
In science we trust.
bekirr - avatarı
bekirr
VIP VIP Üye
27 Aralık 2012       Mesaj #3
bekirr - avatarı
VIP VIP Üye
ÇARİÇE Il. KATERİNA
Büyük Katerina


28 Haziran 1762’de Rusya Sarayı’nda bir darbe oldu; bu darbe, ülke tarihinde örneklerinin ne ilki ne de sonuncusudur. Sonucunda III. Petro tahttan indirildi. Zayıf karakterli ve zayıf zekâlıydı. Holstein-Gottorp büyük dukasına gelin giden Büyük Petro’nun kızı Anna’nın oğluydu. Anneden Romanovluğu geçiyordu ama babanın soyu itibarıyla Holstein dukasıydı. Orada büyümüştü, bir Alman hükümdarı gibiydi.

Teyzesi İmparatoriçe Yelizaveta -ki büyük Petro’nun kızı ve gerçek Romanovların son temsilcisidir- tahtı ona terk etmek niyetindeydi. Bunun için de Rusya hanedanının vazgeçilmez alışkanlığına müracaat etti; bir Alman gelin yani küçük Anhalt-Zerbst dukalığının prenseslerinden Sophie Augusta’yı Rusya’ya gelin getirdi. Prenses Sophie Ortodoks oldu ve Katerina adını aldı. Gelin Rusya’ya geliyordu ama damadın Ruslukla fazla alakası yoktu. Ortada karı-koca iki Alman genç hükümdar adayı vardı, birbirlerinden de pek hoşlanmamışlardı.

Genç kadın Alman ortamında yetişmişti, Fransızcası fevkaladeydi, Fransız aydınlanmasının filozoflarını ve ediplerini yutmuştu. Tarihçi ve jeneologların pek dikkate almayacağı bir dedikodu da vardı; Katerina’nın babasının Anhalt-Zerbst prensi değil de Prusya kralı Büyük Frederick olduğu söyleniyordu. Geleceğin ünlü imparatoriçesini daha ziyade Büyük Frederick’e layık görmekten ve mezkûr hükümdarın Katerina’nın validesiyle olan yakın arkadaşlığından ileri gelen bir yakıştırmadır bu. Nitekim genç prensesin, kocası III. Petro ile olan soğukluğundan dolayı oğlu I. Pavel’i yani geleceğin çarını da saraydaki Rus soylulardan birine mal ettiler. Oysa Pavel, Çar III. Petro’ya çok benziyor ve şurası açıktır ki II. Katerina’dan itibaren Rusların hanedanı artık Romanov değildir; Holstein-Gottorp, Anhalt-Zerbst vs.’dir.

Sanat Gelişti, Sanayi Çöktü

Çariçe, Voltaire’in kitaplığını satın aldı, bunun için bütün varislerine müthiş paralar ödeyip hediyeler verdi; Voltaire ve aydınlanmanın düşünürleriyle devamlı yazışması vardı. Montesquieu baş tacıydı, çünkü “Kanunların Ruhu Üzerine” adlı eserinde Rusya’nın otokratik yönetimine yapısal olarak cevaz veriyordu.

Çariçenin fikirleri, okudukları ve Avrupa’daki dostları aydınlanmanın öncüleriydi ama Rusya’da aydın bir monark olamadı, feodalite güçlense, aristokrasi altın asrını yaşasa da köylüler ezildi ve ayaklandı. Darbeyle devirip öldürdüğü kocası III. Petro olduğunu iddia eden Emilian Pugaçov adlı bir köylü ayaklanmayı başlattığında Volga boyunun bütün köylü kitleleri ona katıldı. Suvorov gibi üstün yetenekli bir general köylü katliamına girişerek isyanı zor bastırdı. Bu ünlü ayaklanmanın tarihi Puşkin’in “Yüzbaşının Kızı” adlı romanından ve “Pugoçov İsyanının Tarihi” adlı kitabında izlenebilir.

Katerina’nın zamanında Rusya, bugünkü Fransa’ya eşit bir toprak kazandı. Kudretli Polonya Cumhuriyeti onun 34 yıllık saltanatında üç kere taksim edildi ve ortadan kalktı. Kırım Hanlığı’nı tarih karıştırdı ve Gürcistan’ın işini bitirdi.

Ünlü Ermitaj Müzesi’ni çarların kışlık sarayının içinde o kurdu ki burası günümüzün en zengin Avrupa sanat tarihî müzesidir. Rusya’nın opera ve resim sanatının gelişmesi için olağanüstü gayret gösterdi. Ama Rus sanayisi, zirai hayatı ve ulaşımı için aynı şeyler söylemek mümkün değil. Hatta eğitim hayatı dahi Büyük Petro ve Yelizaveta devrindeki gelişmelerle mukayese edilemez.

Osmanlı Reformlarını Hızlandırdı

Katerina, Voltaire’e tapardı ama Batıcı ve liberal Rus Radişçev gibilerin hayatını kararttı. Radişçev’in bütün yaptığı “Petersburg’dan Moskova’ya Yolculuk” başlıklı kitabında Rus taşrasındaki gerçek hayatı betimlemeye çalışmaktı. Çariçeye büyük unvanını verenlerin yanı sıra, Karl Marx gibi bazı düşünürler de vardı ki onu eleştiri oklarına maruz bırakıyorlardı. Bunda şüphesiz Katerina’nın yaşadığı aşklar da etkiliydi. Üstelik bu aşklar Rus hazinesine de pahalıya mal olmuştu.

II. Katerina, Osmanlı İmparatorluğu’na da oldukça zarar verdi (Büyük Petro’nun karısı ve halefi I. Katerina ile karıştırılmamalıdır). 1774 Kaynarca Antlaşması’yla Kırım önce elden çıktı, dokuz sene sonra da ilhak edildi. Avusturyalılar her zaman Rusya’nın yanındaydı. 1791 Yaş Antlaşması’yla Rusya Savaşı sona erdi, Fransız İhtilali’nin rüzgarları Avusturya gibi Rusya’yı da korkutmuştu. Kırım Hanlığı’nın ilhakı tanındı, Tuna prensliklerindeki arazi tahsisiyle savaş bitti.

II. Katerina’nın 34 yıllık uzun bir saltanatı oldu, 1796 yılında öldüğünde taht kendisinden nefret eden oğlu 1. Pavel’e kaldı. O da babasının kaderini yaşadı, sevilmeyen bir hükümdar oldu ve bir saray darbesiyle tahtını ve hayatını kaybetti.

II. Katerina’nın ismi hükmettiği çağın gerçekleri ötesinde, I. Aleksandr devrinde abartılan bir tarih yazımıyla büyük olarak göründü. III. Mustafa, I. Abdülhamid ve III. Selim olmak üzere üç Osmanlı hükümdarı Katerina devrindeki Rusya’nın yarattığı sorunlarla uğraştılar; muhtemelen III. Selim ve II. Mahmud devri reformlarını hızlandıran en önemli unsur II. Katerina Rusyası’ydı.



kaynak : Defterimden Portreler (İLBER ORTAYLI)
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
23 Haziran 2015       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
YEKATERİNA II Büyük (Stettin 1729 - Isarkoye Selo 1796), rus imparatoriçesi (1762-1796). Dük Anhalt-Zerbst'in kızı olan Yekaterina II kendisini ilerde Petro III adıyla tahta çıkacak yeğenine nişanlı olarak seçmiş olan imparatoriçe Yelizaveta Pet- rovna'nın çağrılısı olarak 1744'te Rusya’ ya geldi. Ortodoksluğu benimseyip Yekaterina Alekseyevna adını alarak Petro’nun eşi oldu (1745). Bir yandan aydınlanma felsefesinin ilkelerini öğrenmeye girişirken, bir yandan da rusçayı öğrendi ve Ortodoks mezhebinin tören kurallarını titizlikle yerine getirdi. Böylece Petro lll'e karşı baş gösteren milliyetçi tepkiyi kendi yararına çevirmeyi başardı, imparatoru tahttan çekilmeye zorlayan (haziran 1762) imparatorluk muhafız birliği komplosunu yönetti ve oğulları Pavel'i iktidardan uzaklaştırdı.
Yekaterina II, Rusya'yı büyük avrupa güçleri arasına sokmaya yönelik bir prestij politikası güttü. Aydın hükümdar olma ününü pekiştirerek, Batı’da geri kalmış ve asyalı bir ülke olarak tanınan Rusya’nın bu yaygın imajını düzeltmeye uğraştı. 1763' ten 1777'ye değin Voltaire ile mektuplaştı, Diderot'yu sarayına çağırdı. Rusya’da yasaların egemenliğini kurmak istediğini ilan etti, imparatorluğu büyük ölçüde ge- çersizleşmiş 1649 Ulojeniye'stnın yerine geçecek bir yasayla donatabilmek için, nüfusun yarısını oluşturan sertler dışında toplumun farklı sınıfları tarafından seçilmiş (soylular, kentlerde oturanlar, devlet köylüleri) bir “yasama komisyonu" topladı (1767). Milletvekilleri için, liberal görüşlerden esinlenil yazılmış olmakla birlikte kölelik sorununun içinden ustalıkla sıyrılan bir Talimat (Nakaz) yazdı. Daha sonraları, Rus-Türk savaşı’nın (1768-1774) zorunluluklarını bahane ederek, komisyonun çalışmalarını erteledi. Yasa olmayınca, imparatoriçe mutlak otoritesini kullanabiliyordu. Kimi toplumsal gelişmeleri ve özellikle de kentlerde soylu ve papazların dışında kalan sınıfla devlet hizmetine daha iyi hazırlanmış olan daha bilgili bir soylu sınıfa ayrıcalıklar sağlamaya çalıştı. Gençlere ve genç kızlara yönelik yatılı okulların yaratıcısı olan Betskoy'un çalışmalarını (Smolnıy enstitüsü) destekledi. 1785'te, soylular sınıfına kimi sivil özgürlükler (özellikle bedensel cezalardan bağışık tutulma) tanıyan bir ayrıcalık verdi, aynı yıl, kentlere ilişkin ayrıcalıkları ilan etti. 1775 yılı yönetim reformu imparatorluğu her biri 300 000 ile 400 000 kişinin oturduğu 50 valiliğe böldü ve yönetsel ve tüzel yerel kurumlara, belli bir statü vermekten kaçındığı sertler dışında, toplumun değişik sınıflarının katılımını sağladı. Hatta gözdelerine ya da yüksek mevki sahibi kişilere 400 000 kadar köylü ailesi dağıtarak ve köleliğin baskılarını Küçük Rusya’ya dek yayarak (1783) köylülerin durumlarını daha da ağırlaştırdı. Petro III’ ün soyluları hizmet etme zorunluluğundan kurtarması (1762) sertlerin daha zor durumda kalmalarına yol açtı ve bu zor durum özgürlüğe kavuşmalarının bir habercisi oldu. Nitekim Pugaçev’in başlattığı başkaldırı hareketine (1773-74) katılan köylülerin sayısı iyice yükseldi. Bu hareket öte yandan 1764'te Ukrayna'da kazakların ellerinden alınan özgürlüğün yeniden ele geçirilmesi konusunda umut uyandırdı. Fransız devrimi’nin gerçekleri karşısında korkuya kapılan Yekaterina II, saltanatının sonunda, liberal fikirlerin gelişmesine karşı çıktı (Novikov'un tutuklanması, Radişçev’in sürgüne yollanması).
Yekaterina II, dış politikada R i. Panin' in önerdiği Kuzey'in protestan ülkeleriyle birleşme tasarılarını bir yana bıraktı ve Poteknelerde kullanılan çeşitli lonya'daki gelişmelerle uğraşmaya giriş-yeke tipleriti. 1763’te, eski gözdesi Stanistavv II Poniatowski’yi Polonya kralı seçtirdi. Özellikle Podolya bölgesinde, Bar konfedere devletlerine karşı (1768-1772) rus ordusunun müdahalesini sağladı. Bu da OsmanlIlar’ın Ruslar’a savaş ilan etmesine yol açtı. R A. Rumiyantsev’in Tuna prensliklerinde (Eflak-Boğdan) galip geldiği ve rus birliklerinin Kırım’ı işgal ettiği (1771), Türk-Rus savaşı'nın (1768-1774) sonunda. Küçük Kaynarca antlaşması imzalandı. Bu barış Rusya’ya Karadeniz’e çıkış olanağı verdi ve 1783'te Rusya’nın topraklarına kattığı Kırım Hanlığı’nın bağımsızlığını tanıdı. Kırım’ın sömürgeleştirilmesi işi, Yeni Rusya’ nın (Ukrayna) kaynakları değerlendirme işini yürütmüş olan prens P A. Potemkin’e verildi. Kırım'ı geri almak isteyen Türkler’e karşı, Potemkin ile Suvorov’un yönettikleri ikinci bir savaşın (1787-1791) sonunda, görüşmeleri Bezborodko tarafından yürütülen Yaş antlaşması (aralık 1791 - ocak 1792) rus sınırını Dniestr’e kadar ulaştırdı. Rus ticaret gemilerine verilen Boğazlardan serbest geçiş hakkı ve Taganrog, Herson, Sivastopol, daha sonra Odesa limanlarının yapılması, Rusya'ya Batı'ya doğru yeni bir açılım olanağı verdi. Polonya'nın art arda üç kez paylaşılması (1772, 1793, 1975) Beyaz Rusya, Batı Ukrayna ve Litvanya’yı imparatorluğa kattı. 1783 yılında Doğu Gürcistan’da Rus himayesi kuruldu.
Böylelikle Rusya’nın ekonomik kaynakları ve gücü büyük ölçüde arttı. Öte yandan imparatoriçe, batı akılcılığını rus gerçeklerine uygulayan bir aydınlar sınıfının yaratılmasına özen gösterdi. Batı devletleri artık Rusya'yı Avrupa’nın siyasal gelişimlerinin dışında tutamıyorlardı.


Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Safi; 9 Şubat 2016 17:11
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
9 Şubat 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
II. Katerina

Ad:  II. Katerina 2.jpg
Gösterim: 4532
Boyut:  349.6 KB
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
9 Şubat 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM
II. Katerina

Ad:  II. Katerina 4.jpg
Gösterim: 3433
Boyut:  150.9 KB
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
9 Şubat 2016       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM
II. Katerina

Ad:  II. Katerina 6.jpg
Gösterim: 2860
Boyut:  81.5 KB
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
9 Şubat 2016       Mesaj #8
Safi - avatarı
SMD MiSiM

II. Katerina

Ad:  II. Katerina 5.jpg
Gösterim: 2401
Boyut:  120.7 KB

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
9 Şubat 2016       Mesaj #9
Safi - avatarı
SMD MiSiM
II. Katerina

Ad:  II. Katerina 8.jpg
Gösterim: 2685
Boyut:  41.3 KB
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
9 Şubat 2016       Mesaj #10
Safi - avatarı
SMD MiSiM
II. Katerina

Ad:  II. Katerina 3.jpg
Gösterim: 4456
Boyut:  87.2 KB

Benzer Konular

18 Kasım 2016 / Misafir Türk ve İslam Dünyası
9 Şubat 2016 / Jumong Siyaset ww
9 Şubat 2016 / Jumong Siyaset ww
21 Mayıs 2012 / Jumong Sinema ww