Cuma namazının fazileti ve edepleri
Cuma namazı, bazı şartlarla vacip/farz olur. Bazı şartlarda da bu farziyet düşer. Onun vacip olması için şu şartların bunulması gerekir:
1-Mukim olmak.
2-Cumayı camiye gidip kılmaya gücü yetmek.
3- Öğle vaktinin girmesi.
4-Hür olmak.
5-Hür ve erkek müslümanlardan kırk kişinin bulunması.597
Şu şartlarda Cuma namazı düşer:
Yolculuk, ikindi vaktinin girmesi, istenen sayının bulunamaması ve bir özrün bulunması.
Cuma namazı, idarecilerin yapacağı amellerdendir. Onları temsil eden her hangi birisinin arkasında kılınabilir. Ancak ben Cuma namazını, bir bidat sahibinin arkasında kıldığımda, onu öğle namazı olarak iade etmeyi tercih ederim.
Büyük bir beldede iki cami bulunduğunda, faziletli olan imamın arkasında kılmak, daha faziletlidir. Eğer fazilette eşit olurlarsa, camilerden daha eski olanda kılmayı tercih etmek iyidir. Bunda da eşit olurlarsa, daha yakın olan camide kılmak tercih edilir. Ancak uzak olan camide ilim dinlemek, ilim öğretmek veya öğrenmek gibi, bir niyet varsa, o zaman o tercih edilir. Cuma namazının, büyük camide kılınması daha faziletlidir. Büyük cami demek, müslümanların çoğunluğunun toplandığı cami demektir. Bununla beraber cuma namazı, bu camilerden hangisinde kılınırsa kılınsın, namaz geçerlidir.
İbn Cüreyc şöyle demiştir: “Ata’ya, bir şehirde iki veya üç cami bulunduğunda, cuma namazını hangisinde kılayım? diye sordum: “Müslümanlar daha fazla hangisinde toplanıyorsa orada kıl; çünkü kılacağın namaz, cuma namazıdır. Cuma demek, toplanmak demektir. Cuma günü, Cenab-ı Hakk’ın kendisiyle İslam’a yücelik verdiği ve onu süslediği, ayrıca onunla müslümanları şereflendirdiği ve üstün kıldığı bir gündür. Yüce Allah, şöyle buyurmuştur:
“Ey iman edenler! Cuma günü ezanla namaza çağrıldığınız zaman, hemen Allah’ı zikretmeye koşun ve alış-verişi bırakın. Eğer siz gerçeği bilen kimseler iseniz, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır.”598
Cuma için ezan okunduktan sonra alış-veriş haram kılınmıştır. Bu görüş, ayetteki yasağın umumi olmasını gerekçe gösteren bazı alimler tarafından benimsenmiştir. Yine alimlerden bir kısmı, bu alış-veriş reddedilir, çünkü o, fasittir, demişlerdir. Ancak ben, alış verişin ikinci ezandan sonra haram olduğunu sanıyorum. O da imamın, hutbe okumak üzere minbere çıkıp oturmasıyla başlar. Çünkü Rasulullah (s.a.v), Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer zamanında, cuma ezanı olarak sadece iç ezanı okunuyordu. Hz. Osman zamanında ise, insanlar çoğalıp cemaat arttığından, birinci ezan da okunmaya başlanmıştır. Böylece Hz. Osman onu sonradan ortaya koymuştur.599
Yüce Allah şöyle buyurdu:
“Namaz bitince, yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan isteyin. Bir de Allah’ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz.”600
Görüldüğü gibi Yüce Allah, mümin kullarına cuma günü kendisini zikretmelerini emrediyor ve onları namaz vaktinde alış-veriş yapmaktan nehyediyor. Yine onlara, cuma günü kendisinden ihsanını istemelerini emrediyor. Ayrıca Onlara hayır ve felahı vadediyor. “Hayır” ve “felah”, dünya ve ahiret nimetlerini içinde toplayan iki isimdir.
Rasulullah’ın (s.a.v) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
“Aziz ve Celîl olan Allah, size cuma namazını bu içinde bulunduğum günde, şu durduğum yerde farz kıldı.”601
Rivayet edildiğine göre, Rasulullah şöyle buyurmuştur:
“Kim herhangi bir özrü olmadan üç cuma namazını kılmazsa, Allah onun kalbini mühürler.” Hadisin diğer rivayetinde: “Bu kimse, İslam’ı arkasına atmıştır”602 buyrulmuştur.
Bir adam, İbnu Abbas’a gelerek, cuma ve cemaate hiç katılmadan vefat eden kimsenin durumundan sordu. İbn Abbas ona: “O, cehennemdedir.” diye cevap verdi. Adam, bu soruyu bir ay boyunca çeşitli defalar tekrar edip soruyordu. Her defasında İbnu Abbas, ona aynı cevabı vererek: “O, cehennemdedir” diyordu.
Cuma namazı, iki veya üç fersahlık mesafeden gelinerek eda edilir. Köyde yaşayıp da, sabah erken evinden çıkarak Cuma namazına yetişen ve akşam da evine dönebilen kimselerin, şehre gelip cuma namazını kılmaları müstehaptır.
Cuma namazı beş kişiden düşer. Bunlar: Çocuk, köle, kadın, yolcu ve hastalardır.603 Bunlardan kim, cuma namazını kılarsa, bu onun için kafi olup, o vaktin farzını eda etmiş olur.
Hadiste şöyle buyrulmuştur: “Ehli kitap olan Yahudi ve Hristiyanlara cuma günü verilmiştir. Fakat onlar, ihtilaf ederek onu bıraktılar. Allah rahmetiyle bizi, bu konuda hidayete erdirdi ve o günü bu ümmete verdi. Onu, müminler için bir bayram yaptı. Bugüne ilk sahip çıkan müslümanlardır. Ehli kitap ise, bu konuda onlara tabidirler.”604
Kişi cuma günü ve gecesinde, Hz. Peygamber’e (s.a.v) çok salat u selam getirmelidir. Bunun en azı, üçyüz defadır. Bir hadiste şöyle buyrulmuştur: “Kim bana cuma günü seksen defa salat u selam getirirse, Allah onun seksen yıllık günahlarını affeder.” Bunun üzerine “Ya Rasulallah, size nasıl salat u selam getirelim?” diye soruldu. Efendimiz (s.a.v):
“Allahumme salli alâ Muhammedin abdike ve Nebiyyike’l-ummiyyi” dersin ve onu tek sayıda bitirirsin.” Buyurdu.633
Kul içinde salat u selam lafzı olduktan sonra ne şekilde salavat getirirse o salavat olur. Meşhur salat u selam duası, teşehhütte okunan salattır. Eğer bunu, şu şekilde yapar ve yedi defa okursa bunda büyük bir fazilet vardır:
“Allahumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin salâten tekûnu leke ridâen ve li hakkıhî edâen ve â’tıhi’l-vesîlete ve’b-ashü’l-mekâme’l-mahmûde’llezî veattehû veczihî annâ mâ huve ehluhu veczihî efdale mâ cezeyte nebiyyen an ümmetihi ve salli alâ cemî’ı ihvânihî mine’n-nebiyyîne ve’s-sâlihîn”
Denilirmiş ki, “kim, bu duayı yedi cuma ve her cuma, yedi defa okursa, Resulullah’ın şefaatı ona vacib olur.”
Cuma günü ve gecesinde, fazlaca istiğfar etmelidir. İstiğfar lafzının yer aldığı hangi duayı okursa bu, istiğfarı için yeterlidir. Ancak şu istiğfar duasını okuması daha faziletlidir.
“Allahumme’ğfir lî ve tub aleyye inneke ente’t-tevvâbu’r-rahîm”
Şu istiğfar duasını okuması da, güzeldir:
“Rabbiğfir verham ve tecavez ammâ te’lemu ve ente hayru’r-râhimîn”
Cuma günü bir hatim indirmesi müstehaptır. Eğer bu, onun için zor oluyorsa, cuma gecesini de buna ilave ederek, hatimine cuma gecesi başlar. Hatmini, cuma sabah namazının iki rekatında veya cuma gecesi, akşam namazının iki rekatında tamamlaması güzeldir. Böylece cuma gününü ve gecesini kıraatla doldurmuş olur. Hatmini cuma ezanıyla ikameti arasında tamamlarsa, bunda da büyük bir fazilet vardır.
Cuma namazından önce oniki ve cuma namazından sonra da altı rekat namaz kılmak müstehaptır. Camiye girdiğinde, her rekatında ellişer defa İhlas suresini okuyarak, dört rekat namaz kılar. Bu konuda nakledilen bir hadiste Rasulullah, şöyle buyurmuştur: “Kim bunu yaparsa Cennetteki makamını görmeden veya kendisine gösterilmeden ölmez.”634
Cuma günü camiye girdiğinde, iki rekat namaz kılmadan asla oturmamalıdır. Hatta imam hutbede ise, yine kısa olarak iki rekat kılmalıdır. Çünkü Rasulullah (s.a.v), bunu emretmiştir. Garib bir senetle gelen rivayette: “Nebi Aleyhisselam, hutbe esnasında mescide gelen bir adam için hutbeden önce iki rekatı kılsın diye hutbesini kesmiş, adamın namaz kılmasını beklemiştir.”635
Kufe alimleri derler ki: “Eğer imam sükut ederse kılar, yoksa kılmaz. Çünkü, Rasulullah’ı dinlemenin vacip olması sebebiyle, bu ona mahsus bir durum olabilir.”