Serhat Ulueren

Serhat Ulueren

Spor medyasına ilk adımını, 1992 yılında, Şansal Büyüka’nın Kanal 6’ya Galatasaray muhabiri olarak transfer etmesiyle atan Serhat Ulueren, Şerife Deniz Ulueren ile evlidir. Spor medyasında çalışmakta olan Serhat Ulueren’in eşi Şerife Deniz Ulueren ise, beden eğitimi öğretmeni olmasına rağmen, 1 Ocak 2005 tarihinden beri Seramik Türkiye Dergisi Genel Yayın Yönetmeni olarak çalışmaktadır. Seramik Türkiye Dergisi` ni yayınlayan kurum, Seramik Federasyonu` dur. Bu kurumun yönetim kurulu başkanlığını ise Adnan Polat yapmaktadır. Yani, Serhat Ulueren’in eşi Şerife Deniz Ulueren’in kazanmakta olduğu parayı, Adnan Polat’ın yönetim kurulu başkanlığını yaptığı şirket vermektedir. Daha da ileri gidilirse, Serhat Ulueren’in evine giren ve yaşamını sürdürmesini sağlayan paranın bir bölümünü Adnan Polat’ın verdiği açıkça görülebilmektedir.. Bu bilgiden yola çıkıldığında, bir kaç ay önce, Star TV ekranlarında Serhat Ulueren’in sunduğu programlarla, Adnan Polat’ın Galatasaray’ı kurtarma kampanyasının nasıl gerçekleştiğini, ve bu kampanya sırasında Star TV ekranlarında Adnan Polat’ı kahraman ilan ederek “Adnan Polat Galatasaray başkanı olsun mu ?” anketinin ne amaçla ve ne şartlarda yapıldığını sanırız tüm kamuoyu hatırlayabilecek ve yorumlayabilecektir. Galatasaray camiasını kurtarma kampanyası ve bu kampanya sonunda da Adnan Polat’ı Galatasaray camiası içinde kahraman ilan etme çabaları ise kamuoyunun çok iyi incelemesi gereken bir konu olmasına rağmen, bizi ilgilendiren bir konu değildir.

Milyonlarca Fenerbahçe’liyi ilgilendiren kısmına gelecek olursak;

Sözde “Asrın Olayı” ismiyle ekrana getirilen programın sonunda, Serhat Ulueren adlı şahıs köşeye sıkıştığını fark etmesi ile beraber, büyük Fenerbahçe camiasını karşısına almamak amacıyla, “biz objektifiz” mesajı vermeye çalışmış ve 2003 yılında Telegol programının yapmış olduğu bir yayını gündeme getirmiştir. Söz konusu yayında, Malatyaspor’lu birkaç futbolcunun, Galatasaray kulübünden zamanında teşvik primi aldıklarını açıkça kabul ettiklerini gösteren ses kayıtları verilmiştir. İşte bu noktada da gerçekler çok açık bir biçimde ortaya çıkmıştır. Zamanında Galatasaray’dan teşvik primi aldığını kabul eden birkaç futbolcunun ses bandının yayınlandığı konular , rutin bir program akışı içinde verilmiş olup, sadece bir kaç dakika ile sınırlı kalırken, bu bantların ciddiyeti ve kanıtsallığı ile hiç bir alakası olmayan bantlar, tam 1 hafta öncesinden “Asrın Olayı” olarak tüm Türkiye’ye lanse edilmiş ve bu bantların kullanıldığı yayın, hazırlanan ekstra özel bir programla, 6-7 saat boyunca Türkiye’ye duyurulmaya çalışılmıştır. Sözde “Asrın Olayı” adı altında yayınlanan programın kurgusu, ve perde arkasında yatan kasaba kurnazlığı ise kamuoyunun olayları fark edebilen kesimini güldürürken, alenen kandırılmaya çalışılan izleyicileri ise sinirlendirmiştir. Çok büyük araştırmacı gazeteci olarak geçinen Serhat Ulueren’in , programına çıkardığı sözde itirafçı şahısın ortaya koyacağı belgeleri daha önceden görmediğini izleyicilere söylemesi, Serhat Ulueren’in tüm Türkiye’ye “aptalsınız” diye haykırmasından başka bir şey değildir. Çünkü hangi konularda, ne bilgiler vereceğini bilmediğini söylediği bir insan için ekstra özel bir program hazırlayan Serhat, bu programın reklam bandını ise 1 hafta süreyle “Türkiye’yi sarsacak asrın olayı” olarak göstermiştir. Bu durumda ya Serhat Ulueren milyonlarca izleyicinin gözünün içine baka baka, sözde itirafçı şahısın hangi konuda ne tür bilgiler vereceğini bilmediğini söyleyerek affı olmaz bir “yalan” söylemiş ve milyonlara hitap eden bir camiaya iftiralar atacak çok hassas bir yayın öncesi izleyicileri resmen kandırmaya çalışmıştır, ya da gerçekten ne söyleyeceğini bilmediği bir şahısı 1 hafta boyunca “Asrın Olayı” adı altında Türkiye’ye duyurarak çok büyük bir yayıncılık skandalına imza atmıştır. Bu kadar hassas bir konuda milyonlarca izleyiciyi kandırmanın / milyonlara hitap eden camiaları, onlarca suçtan sabıkalı olan, kim olduğu bile belli olmayan şahısları ekrana çıkartarak karalamaya çalışmanın / bu çalışmayı yaparken milyonları temsil eden Fenerbahçe Spor Kulübü’nden hiç bir resmi yetkiliye danışmamanın / bu karalama kampanyasını yaparken çok büyük bir kasaba kurnazlığı ile “objektiflik” mesajı vermek amacıyla, yayının başında insanların gözüne baka baka “ben de bilmiyorum ne konularda açıklamalar yapacağınızı”diyerek yalan söylemenin / tüm bunlar yetmezmiş gibi yayına bağlanan Fenerbahçe Spor Kulübü basın sözcüsüne, temsil ettiği milyonlarca Fenerbahçe’liyi unutarak terbiyesizce konuşmanın / söz konusu bantlardan çok daha önemli bantları yukarıda belirtildiği üzere çok daha rutin bir şekilde yayınlayıp üzerinde durmamanın tek bir açıklanabilir tarafı vardır:

ALENEN FENERBAHÇE DÜŞMANLIĞI YAPMAK, VE BUNA CESARET EDEBİLMEK !.. Bizler ise, temsil ettiğimiz milyonlarca Fenerbahçe’li adına çok açık ve net olarak belirtmek zorundayız ki, Serhat Ulueren rezaletine bir son verilmez ve Serhat Ulueren Star Tv’deki görevinden derhal alınmaz ise, milyonlarca Fenerbahçe’li STAR Medya Grubunu boykot etme konusunda birleşecektir. Bu boykotun startı ise, milyonlarca Fenerbahçe’liye bu satırlardan, tüm kamuoyu nezdinde duyurulacak, ve milyonlarca Fenerbahçe’li Star Medya Grubuna karşı bugüne kadar Türkiye’de eşi benzeri görülmemiş bir boykota başlayacaklardır. Çünkü bugün Fenerbahçe’li kırgındır, ama daha da önemlisi çok kızgındır. Ruhunu nefret ile doldurmuş, eline savaş baltalarını almış, kendisine savaş açanlara karşı saldırı emrini beklemektedir.

ANTU.COM olarak böyle bir yazı kaleme almaktan ötürü büyük üzüntü duymakla beraber, Fenerbahçe camiasının ve milyonlarca taraftarının çok ciddi bir duruşunu temsil ettiğimizi belirtir, söz konusu konudaki kararlarınızın en yakın takipçisi olacağımızı vurgulayarak saygılar sunarız.. Kulübümüz Asbaşkanı Sayın Ali Koç’un da dediği gibi: “Şerefi ve namusu ile bu mesleği yapan tüm gazetecilerin de, bu olaya tepki göstermesini bekliyoruz. Bugün bunları gerçekleştiren zihniyetin yarın neler ile geleceğini düşünmek bile istemiyoruz.” Her Fenerbahçe taraftarı artık bu işe odaklanmış ve karanlığın aydınlanması için herşeyini vermeye hazırdır. Antu.com`daki taraftarlarımız bu olayın aydınlanması için ellerinden geleni yapıyorlar ve yapmaya da devam edecekler. İşte olayın ilk anından beri yaptığımız araştırmalar sonucunda elde ettiğimiz sonuçlar şöyle:

1. Serhat Ulueren` in eşi Şerife Deniz Ulueren, beden eğitimi öğretmeni olmasına rağmen, 1 Ocak 2005 tarihinden beri Seramik Türkiye Dergisi Genel Yayın Yönetmeni olarak çalışmaktadır.
2. Seramik Türkiye Dergisi` ni çıkaran kurum Seramik Federasyonu` dur ve bu kurumun yönetim kurulu başkanlığını Adnan Polat yapmaktadır.
3. Serhat Ulueren, Adnan Polat` ın bağış kampanyasına yaptığı "Son Nokta" programıyla en önemli desteği ve tanıtımı sağlamış, seçim çalışmaları sırasında da canlı yayınlarla destek vermiştir.
4. Serhat Ulueren: "Haber uğruna bazı kandırmacalar yapmış olabiliriz." 26.02.2005 Milliyet Spor
5. Şansal Büyüka 1992 yılında Serhat Ulueren` i tahmin edemeyeceği bir rakamla* Kanal 6 Spor` a GS muhabiri olarak transfer etmiştir. *: Kendi sözleridir.
6. İtirafçı Cihan Oskay` ı stüdyoya getiren 34 FT 655 plakalı siyah Mercedes Vito minibüsün sahibi FT Productions` tur. Bu kuruluş aynı zamanda Televole programının yapımcı kuruluşudur.
7. FT Productions` un sahibi Ferruh Taşdemir Şansal Büyüka` nın yakın dostudur. Şirketin asıl patronu da Şansal Büyüka` dır.
Bu iftira kampanyasını başlatan gafillerin aklına şaşarız. Karşılarında nasıl bir güç olduğunu tahayyül edemediler ve amaçlarının aksine bütünleşmemizi sağladılar ve en büyük hatayı da işte tam burada yaptılar. bilmeleri gerekirdi ki; Fenerbahçe camiası birlik olduğu zaman karşılarında duracak hiç bir güç yoktur.