Dut
Ak, kara ve kırmızı ya da mor renkli meyvelerini mayıs ayından temmuz başlarına kadar severek yediğimiz Dut ağaçları, Dutgiller'in örnek bitkileridir. 10-15 m. kadar boylanabilen akdut (M. alba), Çin kökenli; 3-15 m. boylanabilen karadut (M. nigra), Iran kökenli ve 15-20 m. boylanabilen kırmızı ya da mordut (M. rubra), Kuzey Amerika kökenlidir. Aslında 12 ayrı türü olan dut ağacının, yukarıda saydığımız üç önemli örneği Türkiye'de bol bol yetiştirilmektedir.
Dut ağaçları, çoğunlukla yapraklarını döken bitkilerdendir. Dikine uzayan gövdesi, sık dalları ve almaşık dizili yeşil renkli yaprakları olur. Gövdesi koyu renkli ve çatlaklı yapıda kabukla örtülüdür. İlkbaharda açan ikievcikli yeşil renkli çiçekleri, yaz başına doğru olgunlaşarak ağacın türüne göre renklenen tatlı ya da ekşi, sulu ve lezzetli bileşik meyvelerini verir.
Akdut tazeyken yenildiği gibi kurutularak, pekmezi ve pestili yapılarak da tüketilir. Karadulun tazesi ve kurusu yenildiği gibi pek şifalı şurubu yapılarak içilir. Kırmızı ya da mordut, tazeyken yenilir. Akdutun yaprakları ipekböceklerine yedirilir. Genelde dut ağacının odunu, müzik aletleri ile bazı ev eşyalarının yapımında kullanılmaktadır.
BESİN DEĞERLERİ
100 gr. taze dut meyvesinin içerdiği önemli besin değerleri şunlardır: 93 kalori: 0,9 gr. protein; 19.8 gr. karbonhidrat; 1,1 gr. yağ; 0,9 gr. lif; 60 mgr. kalsiyum; 1.1 mgr. demir; 0,05 mgr. B1 vitamini; 0,07 mgr. B2 vitamini; 0,2 mgr. B3 vitamini ve 17 mgr. C vitamini.
SAĞLIĞIMIZA YARARLARI
Yukarıda sayılan önemli besin değerlerinin yanı sıra;
o Akdutun yaprakları ateş düşürücü ve idrar söktürücüdür: Bu etkileri sağlamak için taze dut yaprakları ya da havadar ve gölge yerde kurutulmuş dut yapraklarından iki tatlı kaşığı alınır. Üzerine bir bardak kaynar su dökülerek 15-20 dakika demlendirilir. Böylece elde edilen infüzyondan günde 2-3 kez birer bardak içilir.
o Karaduttan yapılan şurup, ağız ve boğaz hastalıklarına, özellikle çocuklarda sıkça görülen pamukçuğa iyi gelir: Bunun için hafif sulandırılan karadut şurubuyla derin derin gargara yapılır.
o Karadut ağacının kökü ya da kök kabuğu müşkil etkisi gösterir, tenya düşürücü olarak da kullanılır: Bu etkileri sağlamak üzere, ağacın kök ya da kök kabukları suyun içinde kaynatılır. Elde edilen dekoksiyondan günde iki kez birer bardak içilir.
o Karadut'un yaprakları kaynatılıp suyu içildiğinde şeker hastalarına iyi geldiği ısrarla savunulmaktadır.
AĞACININ ÜRETİLMESİ
Dut ağaçları, tohumuyla (yani olmuş bir dut meyvesinin) toprağa ekilmesiyle üretilebilir. Ancak, dut bitkisi heterojen olduğundan, elde edilen fidan ebeveyn bitkiye kesinlikle benzemez. Bu nedenle dut meyvesinden elde edilen çöğürlerin istenilen ağaç çeşitlerine farklı yöntemlerden biriyle aşılanması, amaçlanan sonucu elde etmemizi sağlar. Bizim için en doğrusu, inanılır ve güvenilir fidan üreticisinden, profesyonelce uğraş sonucu üretilmiş, çeşidi belli ve sağlıklı fidanları alıp sonbaharda ya da ilkbaharda bahçemize, dutun türüne göre 2,5-5 m. aralıklarla dikmektir.
AĞACININ YETİŞTİRİLMESİ
İklim isteği: Dut, ılıman sıcak bölgelerin bitkisidir. Yetiştirildiği yerde hava sıcaklığının mayıstan eylül ayına kadar 13 derecenin altına düşmemesi gerekir. Türkiye'nin pek çok yeri bu sıcaklık ortalamasına uygun olduğu için ülkemizin meyve ağacı yetiştirilen hemen her yerinde dut ağacı da yetiştirilebilir. Ayrıca dut ağacının yetiştirildiği yer bol güneşli olmalıdır.
Toprak isteği: Dut ağacı, en iyi tınlı, kumlu-tınlı ya da killi-tınlı topraklarda yetişir. Toprağın pH değeri 6,5-7 olmalıdır. Ama, dut ağacının dikildiği yerde, taban suyu toprak yüzeyine yakın olmamalıdır.
Sulama: Dut ağaçları, toprağı nemli olduğu sürece iyi gelişir ve ürün verimi artar. Yaz mevsiminde, sıcak ve kurak dönemlerde ağaca iyi gelen toprak nemini korumak üzere ağaçlara sulama yapılması gerekir. Bu şekilde dut ağaçlarının ürün verimi %50 kadar artırılabilir. Ancak dut ağaçlarına verilecek su tuzlu olmamalıdır.
Gübreleme: Dut ağaçlarının iyi gelişmesi ve ürün veriminin artırılması için azotlu, fosfatlı ve potaslı fenni kompoze gübrelerin verilmesi gerekir. Bu öğelerden biri eksik verilirse istenen gelişme ve verim artışı sağlanamaz. Gübreleme için bahçemizde yapılacak yaprak ve toprak analizlerine göre verilecek gübre değerleri saptanır. Gübreler ilkbahar, yaz ve sonbaharda üç kezde verileceğinden, üçe bölünür ve buna göre ağaçlara gübreleme yapılır.
Budama: Bahçemize dikilen dut fidanları gelişmeye başlayınca şekil budamaları, ürün vermeye başladıklarında da ürün budamaları yapılmaya başlanır. Ağaçların gelişimi ve ürün vermesi bakımından budamanın doğru yapılması büyük önem taşıdığından, uygulamanın dut ağaçlarını iyi tanıyan kişiler tarafından gerçekleştirilmesi yerinde olur.
Hasat (Derim): Dut ağaçları, meyveleri olgunlaştığında altına temiz bir örtü yayılarak ve ağaç dalları sallanıp meyveleri düşürülerek hasat edilir. Dut ağaçlarına, hasat uygulamasında kesinlikle sopalarla vurulmamalı ve dallarına zarar verilmemelidir.
Hastalık ve zararlılarıyla mücadele: Dut ağaçlarına dadanacak zararlı ve hastalıklarla, uzmanlara danışılarak ve uygun tarım koruma ilaçları kullanılarak zamanında, eksiksiz ve aksatılmadan mücadele sürdürülmelidir.