Buğday (Triticum)

buğday, buğdaygiller (Poaceae ya da Gramineae) familyasının Triticum cinsinden tahıl bitkisi ve bu bitkinin besin maddesi olarak değerlendirilen taneleri.
Sponsorlu Bağlantılar
Buğday, dünyanın en eski ve en önemli tahıl ürünlerinden biridir. Fırat Vadisindeki buğday tarımının başlangıcı İÖ 7000’e değin iner. Anadolu’da ise, Alaca Höyük, Mersin Alata ve Çatal Höyük kazılarında İÖ 4000 ve daha eski dönemden kalma buğday taneleri bulunmuştur. Ortalama 80-160 cm kadar boy atan bitkinin boğumlu ve genellikle içi boş bir gövdesi, ince, uzun yaprakları ve başakçıkların birleşmesiyle oluşmuş başakları vardır. Her başakta 20-100 çiçek, her başakçıkta ise 2-6 çiçek bulunur. Başak- çıklann çoğunda çiçeklerin ikisi ya da üçü döllenerek taneleri (tohum) oluşturur. Genellikle 'kavuzlu olan buğday tanesi 3-10 mm uzunluğunda, 3-5 mm çapındadır ve ortasında uzunlamasına bir yarık bulunur.
Uzun geçmişi olan çok önemli bir tarım bitkisi olduğu için, bilinen buğday türlerinin binlerce çeşidi üretilmiştir. Kromozom sayısına dayanarak üç grupta toplanan başlıca türler şunlardır: Yedi çift kromozomlu grubun yabanıl formu olan Triticum boeoticum ile kültür formu olan kaplıca buğdayı (T. monococcum); 14 çift kromozomlu grubun yabanıl formu olan T. dicoccoides ile kültür formları olan gernik (T. dicoccum), makarnalık buğday ya da sert buğday adıyla da bilinen durum buğdayı (T. durum), turnagagası (T. polonicum), Doğu buğdayı (T. carthlicum), kabatahıl (T. turgidum) ve turnadili (T. turanicum)\ 21 çift kromozomlu grubun kültür formları ekmeklik buğday ya da yumuşak buğday (T. vulgare), topbaş buğday (T. compactum) ve kavuzlu buğdaydır (T. spelta). Bütün dünyada en çok üretilenleri ekmeklik buğday, makarnalık durum buğdayı ve ekmeklik unun yanı sıra kek, bisküvi, kurabiye ve asta unlarının yapımında kullanılan topbaş uğdaydır.
Buğday, Kuzey Kutup Dairesi’nden Ekvator’a, yükseltisi deniz düzeyinin altında olan yerlerden 3.000 m yüksekliğe ve 30 cm’den daha az yağış alan bölgelerden 160 cm’den fazla yağışı olan bölgelere kadar çok çeşitli iklim ve toprak koşullarında yetişebilirse de, en iyi uyum gösterdiği yerler 30-90 cm yağış alan ılıman bölgelerdir.
Buğday tarımında, bölgedeki kış koşullarının şiddetine göre kışlık ve yazlık olmak üzere başlıca iki tip ekim yapılır. Kışlık buğdayın ekim zamanı her yerde güz, özellikle de ekim ve kasım aylarıdır. Yazlık buğday genellikle ilkbaharda, daha çok şubat ve mart aylarında ekilirse de, kışın yumuşak geçtiği yerlerde güz aylarında da ekim yapılabilir. Buğdayın başlıca zararlıları süne, kımıl ve bambul, en önemli hastalıkları ise pas, sürme, külleme ve rastıktır.
Buğdaydan un elde etmek için taneler temizlenir ve iyice parçalanması için ıslatılır. Öğütme işlemiyle taneler kırılır, bir dizi silindirden geçirilir ve küçük parçacıklar elendikçe, üstte kalan iri parçacıklar daha sıkı silindirlere alınarak tanelerin yüzde 72’si beyaz un olarak öğütülür. Tanelerden daha yüksek oranda un çıkarılacak olursa unun rengi koyulaşır (esmer un), ama tanenin kabuk bölümündeki yağ ve vitamin oranı daha yüksek olduğu için unun besin değeri de artar. Kabuğuyla birlikte öğütülmüş tanelerden elde edilen kepekli un, bol miktarda tohumözü yağı içerdiği için uzun süre saklandığında ekşir; besin değeri daha düşük, buna karşılık sindirimi daha kolay olan beyaz un ise daha dayanıklıdır.
Üretilen beyaz unun büyük bölümü ekmek yapımında kullanılır. Kuru iklimlerde yetişen buğdaylar genellikle sert tiptendir ve yüzde 11-15 protein ile dayanıklı glüten (esnek protein) içerir; nemli iklimde yetişen buğdaylar daha yumuşaktır ve yüzde 8-10 protein ile dayanıksız glüten içerir. Buğdaydan, unun dışında, özellikle yumuşak ekmeklik buğdaydan nişasta, sert durum buğdayından ise daha çok makarna yapımında kullanılan irmik elde edilir. Bulgur ve yarma denilen, dış kabuğu soyulup kaba öğütülmüş taneler Türkiye’de pilav ve başka yemeklerin hazırlanmasında çok kullanılır. Üretilen buğdayın büyük bölümü besin olarak tüketilir, yaklaşık yüzde 10’u tohumluk olarak saklanır, az bir bölümü de sanayide nişasta, malt, dekstroz, glüten ve alkol üretiminde kullanılır; düşük kaliteli olanlar ve öğütme artıkları hayvan yemi olarak değerlendirilir.
İnsanların beslenmesinde başlıca enerji kaynağı olan buğday tanesinin bileşimi iklim ve toprak özelliklerine göre büyük farklılıklar gösterir. Genel olarak bir buğday tanesinin ortalama yüzde 12’si su, yüzde 70’i karbonhidrat, yüzde 12’si protein, yüzde 2’si yağ, yüzde 1,8’i mineraller, yüzde 2,2’si kaba liflerdir. Aynca B vitaminleri grubundan tiyamin (Bı vitamini), riboflavin (B2 vitamini) ve niyasin (nikotinik asit) ile az miktarda A vitamini bulunur, ama öğütme sırasında bu vitaminlerin en bol bulunduğu kepek ve tohumözü undan ayrılır. 100 gr buğday, yaklaşık 330 kalori verir.
1990-91’de dünya buğday üretimi 594 milyon tonu bulmuş, bunun yaklaşık 108 milyon tonunu SSCB üretmiştir. Bu en büyük üreticiyi 75 milyon ton ile ABD izliyordu. Öbür önemli buğday üreticisi ülkeler Kanada, Arjantin, Hindistan, Türkiye, Pakistan, Çin, Avustralya, Fransa, İtalya, İspanya ve Almanya’dır.
Türkiye’de kendiliğinden yetişen ve ekimi yapılan 100’ü aşkın buğday çeşidi içinde en büyük pay ekmeklik buğday, durum buğdayı ve topbaş buğdayındır. Türkiye’nin en önemli tarım ürünlerinden biri olan buğdaya ayrılan yaklaşık 9,5 milyon hektarlık ekili alandan 1988 verilerine göre 20,5 milyon ton ürün alınmıştır. Üretilen buğdayın büyük bölümü yurtiçinde tüketilir. 1988’de Türkiye 2 milyon tona yakın buğday ihraç etmiştir. Ancak bu rakamlar, özellikle hava koşullarına bağlı olan üretim miktarındaki değişikliklere koşut bir dalgalanma gösterir. Üretimin önemli bir bölümü İç Anadolu Bölgesi’nden sağlanır; yıllık üretimi en yüksek olan iller sırasıyla Konya, Ankara, Adana, Tekirdağ, Şanlıurfa ve Yozgat’tır. Birçok ilde, ekili alanların en az yarısı buğdaya ayrılmıştır.
kaynak: Ana Britannica
BAKINIZ Buğday Yetiştiriciliği Son düzenleyen Safi; 1 Şubat 2018 20:11
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!