Bir cismin rengini, görünür isik araligindaki frekanslardan hangilerini sogurup, hangilerini yansittigi belirler. Ancak cismin bize görünen rengi, üzerine hangi tür isigin düsürülmüs olduguna da baglidir. Örnegin mavi pigmentli bir boya yüzeyi, üzerine düsen isinlardan mavi olanlari yansitip, digerlerini sogurur. Ve böyle bir zemin üzerine beyaz isik düsürüldügünde, biz o zemini mavi görürüz. Çünkü zeminden yansiyip da gözümüze ulasan isinlar, mavinin frekans araliginda olup, digerleri sogurulmustur. Halbuki ayni zemin üzerine, örnegin sadece kahverengi isik düsürülmüs ise, bu isik sogurulacagindan, cisim bize siyah görünür. Keza bir pencere cami, üzerine düsen beyaz isigi yansittiginda, bize ayna gibi; öte yandan batmakta olan günesin isinlarini yansittiginda ise, altin bakir alasimi rengi kizil bir parlaklikta görünür. Halbuki malzeme, yani cam, ayni camdir. Gelelim sorunuza...
Örnegin mavi bir sabunla, aydinlik bir banyoda elimizi yikamaya basladigimizi düsünelim. Elimizi islatip da sabuna sürdügümüzde, elimize bulasan sabun kremi, hala mavi renktedir. Çünkü rengi belirleyen, sabun malzemesindeki renk pigmentleridir. Ancak, ellerimizi tekrar islatip ovusturmaya basladigimizda, sabun kremi suyla seyrelmis hale gelir. Öte yandan kabarciklar olusturarak köpüklenmektedir. Bu kabarciklar, artik sadece sabun kreminden degil, suyla krem karisimindan olusmaktadir. Su saf haliyle seffaf iken, bu karisim opaktir ve üzerine düsen isinlarin hemen tümünü yansitir. Bu nedenle de beyaz görünür. Ancak, elimizi ovusturmaya devam ettigimizde, suyla sabun karisimi iyice köpürmeye, köpügü olusturan baloncuklar büyümeye baslar. Büyüdükçe incelir ve seffaf hale gelirler. Bu durumda, üzerlerine düsen isigin hemen tümünü geçirip, pek azini yansitmaktadirlar. Seffaf görünmeleri de zaten bu yüzdendir. Fakat, baloncuk yüzeyinin, içinden geçen isiga yaptigi bir sey daha vardir. Baloncugun bir yüzeyinden girip diger yüzeyinden çikan isik, her iki yüzeyde de kirilir. Farkli frekanslardaki isik, yüzey malzemesinin et kalinligina bagli olarak, farkli açilarla kirilir. Yani malzemenin kirilma indisi, isigin frekansina da baglidir. Bu durumda biz, ayni baloncuga bakarken, baloncugun yüzeyine bakis açimizi degistirdigimizde, yüzey renginin degistigini görürüz. Çünkü bakis açimizi degistirdigimizde, gözümüze artik, farkli bir frekans araligindaki isinlar ulasabilmektedir. Hatta kafamizi oynatmamiza dahi gerek yoktur: Baloncuk yüzeyi kavisli oldugundan, yüzeyin farkli bölgelerinden gözümüze ulasan isiklar, farkli frekanslardadir. Rengarenk bir baloncuk görürüz, yakamozlanmakta olan...
Son düzenleyen Safi; 8 Ekim 2018 00:30