Arama

On iki Hayvanlı Türk Takvimi Nedir?

Güncelleme: 13 Nisan 2016 Gösterim: 111.260 Cevap: 4
ÖdEv - avatarı
ÖdEv
Ziyaretçi
12 Ekim 2009       Mesaj #1
ÖdEv - avatarı
Ziyaretçi
12 Hayvanlı Türk Takvimi
Edouard Chavannes’in “Le Cycle turc des Douze Animaux 12 Hayvanlı Türk Takvimi” adlı araştırmasında, Asya’da kullanılan 12 Hayvanlı takvim Türklere ait bir takvim sistemi olduğunu ve Çinlilerin bu takvimi Türklerden aldığını bularak “12 Hayvanlı Türk Takvimi” adını koymuştur.Bu takvim 12 yılın 5 katı olan 60 yıllık devreleri ile Gök Türkler’de, Uygur Türkleri’nde, Tuna-Bulgar Türkleri’nde, İtil Bulgar Türkleri’nde ve daha önceleri de büyük ihtimalle Hun Türkleri’nde kullanılmış olup, Türkler arasında çok yaygın bir sistem olmuştur. Gök Türk yazıtları, Uygur kitap ve hukuk belgeleri, Tuna Bulgarları’nın yazıtları, Bulgar Hakanları Listesi bu takvimle tarihlendirilmiştir. Hatta, Manas Destanı’ndaki bazı olaylar bile On İki Hayvanlı Türk Takvimi ile tarihlendirilmiştir. Türk Takvimi’nde bir gün 12 bölüme ayrılır, her bölüme ‘Çağ’ adı verilirdi.Bir çağ iki saat, dolayısıyla bir gün de 24 saat idi. Herbir çağ ise sekiz ‘Keh’ten ibaretti. Yılbaşı olarak gece-gündüz eşitliğinin yaşandığı 21 mart, Nevruz günü alınırdı. Bu eski Türk takvimi, her biri bir hayvan adı ile anılan “ 12 yıllık” devre esasına dayanıyordu.
Ad:  takvimb.jpg
Gösterim: 21668
Boyut:  53.5 KB

Tabiat olaylarıyla iç içe olan atlı göçebe Türkler, hayatlarını belli bir düzene koyma ihtiyacı duymuşlardır. Bu sebeple "geçmiş şimdi - gelecek" bilgisi yoluyla, zamanı sistemli hale getirmişler.
Zamanı ölçmek için kullandığımız ölçütlerin , hepsinin temelinde aslında gök cisimleri ve göksel olaylar bulunur. Gerçekte zamanımızı Güneş'e, Ay'a, gezegenlere ya da yıldızlara bakarak belirlememiz eski atalarımızdan bize kalan bir mirastır. Türkler eski dönemlerden beri göçebe ve bozkır hayatı yaşadığı için bu insanlar zaman hesaplamaya, özellikle de hasat zamanını çok iyi belirlemeye gereksinim duydular. Öte yandan yıldızlara bakarak bilinmeyen; haber verdiği iddia edilen şaman, evliya, hesapçıların ya da kabile büyücülerinin işlerinden biri de yıldızların konumuna bakarak yaylaya göçme, koyunları çiftleştirme, ot biçme, tohum atma, tarlayı çapalama ya da ekinleri biçme zamanının geldiğini insanlara söylemekti. Böylece yılın belli zamanlarını hesaplama ve ilkel bir takvim yapma işini ilk kez bu şamanlar, evliyalar ve hesapçılar gerçekleştirmiş oldular.
Türkler uzun tarihi süreçte kendilerine has, 12 hayvanlı takvim geliştirmişlerdir. Bu takvimde yıllara numara vermek yerine 12 hayvanın adı verilmiştir. Bundan dolay "12 Hayvanlı Türk Takvimi" denilmektedir. Takvimin yıl simgeleri hayvanlardan oluştuğuna göre, kaynağın hayvancılıkla geçinen kavimlerde, yani Kazak bozkır topluluklarında aranması son derece doğal olacaktır. Bu takvim Türklerde Hun İmparatorluğu döneminden itibaren kullanıla gelmiştir. Ata yurdunda yaşayan Kazak Türkleri ata mirası olan eski Türklerin kullandıkları 12 hayvanlı takvimi simdi hala devam ettirmektedir.
İslam-Türk alimleri bu on ikili sisteme "Tarih-i Türki", "Tarih-i Türkistan", "Tarih-i Khıta" ve "Uygur" veya "Sal-i Türkan" (Türk yılı) demektedirler.
Bu takvimde,
  • Dünya’nın ömrü 3.600.000 yıldır.
  • Bu süre 360 ven'dir.
  • 1 ven 10.000 yıldır. 12 yıl 1 devirdir.
  • 1 yıl 12 aydır.
  • 1 ay 4 hafta ve 30 gündür.
Bu on ikili sistemde her hayvan bir yıla ad vermektedir. Devre tamamlandıktan sonra, yeniden on ikili devre başlamaktadır.
Yıllara adlarını veren hayvanlar sırasıyla şunlardır:
  1. Sıçan – Fare
  2. Ud – Sığır Öküz
  3. Bars – Pars
  4. Tavışgan - Tavşan
  5. Lu - Ejderha
  6. Ilan - Yılan
  7. Yunt – At
  8. Koy - Koyun
  9. Biçin – Maymun
  10. Tabuk - Tavuk
  11. İt – Köpek
  12. Tonguz – Domuz
Bu takvimde güneş yılı esas alınmış ve 12 devreye ayrılmıştır. Yılbaşı Fare'den ve Nevruz ayının (Mart ayının) 22'sinden itibaren başlar. Her 12 yılda bir başa döner. Buna göre 1991 yılının Mart ayında başlayan Koyun yılı 2003 yılının Mart ayında tekrar başlar.

Aylar

Bir yılda 12 ay vardı. Aylar birinçay (birinci ay) , ikinçay (ikinci ay), üçünçay (üçüncü ay), dördünçay (dördüncü ay), beşinçay (beşinci ay), altınçay (altıncı ay), yedinçay (yedinci ay), sekizinçay (sekizinci ay), dokuzunçay (dokuzuncu ay), onunçay (onuncu ay), onbirinçay (onbirinci ay) ve onikinçay (onikinci ay) diye adlandırılmıştır.

Mevsimler
  • Oğlak ay: İlkbahar
  • Uluğ Oğlak ay: Yaz
  • Uluğ ay: Sonbahar
  • Ay: Kış
Günler
Türklerde gün isimlerinin yabancı kökenli olmasının sebebi bazı tarihçilere göre; göçebelik sebebiyle Türklerde gün kavramının gelişmemesidir. Türk Takvimi‘nde bir gün 12 bölüme ayrılır, her bölüme Çağ adı verilirdi. Bir çağ iki saat, dolayısıyla bir gün de 24 saatdi. Herbir çağ ise sekiz Kehten ibaretti. Yılbaşı olarak gece-gündüz eşitliğinin yaşandığı 21 Mart, Nevruz günü alınırdı.
Yıl sayımı, halkbiliminin bir bolümüdür. Yıl sayımına Kazaklar 'jil kayıruw" (yıl çevirme) demektedir. 12 yılın oluşturduğu zamanı bir küme saymıştır. Bu 12'lik zaman dilimine Kazaklar "müşel" adını vermektedir. Bu metot, geçen yılları hesaplamada hem kolay, hem de kullanışlı olan bir hesap sistemidir. Birincisi 13 yıldan, ondan sonrakiler 12 yıldan hesaplanarak insanların yaşı da çok kolay hesaplanabilir.
Kişinin yaşı hesaplandığında "Fare'den yani Fare 13" diye birinci müşeli (bebeklik çağı müşeli) 13 yaş diye hesaplanır ve ikinci müşel (delikanlılık müşeli) 25 yaş; üçüncü müşel (yiğitlik müşeli) 37 yaş; dördüncü müşel (orta yaş müşeli) 49 yaş; beşinci müşel (yaşlılık müşeli) 61 yaş; altıncı müşel (ihtiyarlık müşeli) 73 yaş; yedinci müsel (kocalık müşeli) 85 yaş ve böyle devam etmektedir. Eskiden ihtiyarlar "altmış birdeyim" demez onun yerine "beşinci müşeli doldurdum" derlermiş.
Yaş sorulduğunda, ilk önce "hangi yıl?" diye, yılını sorup, kişinin yüz hatlarına bakıp, yaşı tahmin edilir. Örneğin, orta yaşa basmış kişinin doğduğu yıl "sığır" olan bir kişiye 1977 yılında yay sorulursa, o kişi dört müşeli 49 yaş diye kabul eder ve gelecek yılı ekleyip "Pars 50, Tavşan 51, siz bu yıl 51'e basmışsınız" der.

12 Hayvanlı takvim tamamen Türklerin kendine özgü bir takvimi olduğu için, Kazaklar kendi anlayış ve inancına göre açıklık getirmiştir. Bu konuda Kazak Halkbilimcisi Seyit Kenjeahmetoglu'nun araştırmasında şu bilgiler yer almaktadır.
1. Fare Yılı
12 yıllık sürenin birinci hayvanı Faredir. Her sene 21 Mart'ta sona erer ve 22 Mart'tan itibaren yeni yıl başlar. Uzun yıllar zorluklarını ve güzelliklerini birlikte yaşayan halk çok tecrübeler kazanmıştır. Her yılın özelliklerini kavradığı için yeni yıla hazırlıklı olarak girmişlerdir. Bunlardan biri olan fare yılını halk, bolluk ve bereket, saadet ve barış, sükunet yılı olarak saymaktadır. Halkın bu güveni çoğu zaman önem kazanmaktadır. Gerçekten de uzun yıllar boyunca fare yılında zorluk, savaş ve açlık olmamıştır.
İlk Kazak Hanlığı 1456 yılında yani fare yılında kurulmuştu.
Yüsün Boyunun düşünürü iniirii Töle Bit fare yılında (1756) vefat etti.
Lakabı Kanjıgalı olan Bögenbay Batur 1684 fare yılında doğdu.

2. Sığır Yılı
Evcil hayvanın adıyla adlandırılmaktadır. Halkın hafızasında çoğunlukla zorluk, kavga ve tartışma dolu bir yıl olarak kalmış. Sığır yılında bir uğursuzluk meydana geldiğinde halk " bu yıl zaten zor bir yıldır"deyip geçiştirmiş.Batıl inançlara göre sığır yılında doğan insanlar kendi eliyle sığır kesmezlermiş.
3. Pars Yılı
Yırtıcı hayvanın adıyla adlandırılmaktadır. Bu yıl kötülük ile iyiliğin, sıkıntı ile kolaylığın iç içe yaşandığı bir yıl olarak sayılmaktadır. Yine de pars yılını Kazaklar fena bir yıl olarak görmüyor.
Hz. Muhammed (s.a.s), pars yılında (570) dünyaya geldi ve ejder yılında (632) vefat etti.
1937-38 yıllarında "Halk Düşmanı" adı altında soy kırımı bu pars yılında oldu.
1986'daki Almat' da olan "Jeltoksan" olayı da bu yıla denk gelmektedir.
"Alaş"ın lideri Mustafa Çokay da Pars yılında (1890) da doğup, yılan yılında (1941) vefat etti.
4. Tavşan Yılı
Tavşan yılını Kazaklar felaket, kıtlık ve zorluk yılı olarak saymaktadır. Çünkü tarihe göz attığımızda Kazaklar 1867-68 yıllarında 'jalpak koyan" (Geniş Tavşan) kıtlığı, 1879-80'de "Ülken Koyan" (Büyük Tavşan) kıtlığı, 1891-92'de "Kişi Koyan" (Küçük Tavşan) kıtlığı ve 1915-16'da "Takır Koyan" (Çıplak Tavşan) kıtlığı yaşamışlardır. Bu büyük felaketerde halkın elindeki hayvanların hepsi ölmüş ve halk da büyük sefalete uğramış. Bundan dolap kıtlığın büyüklüğüne göre felaket yıllarına isim verilmiştir.
Kazak tarihindeki "Aktaban şubırındı, Alkaköl Sulamalı" (Çırılçıplak Bozguna Uğrama) adlı ağır göç olayı tavşan (1723) yılında olmuştu.
"Tavşan yılı" yazarların eserlerinde de önemli yer tutar. İlyas Jansugirev bu yıl hakkında şöyle diyor:
"Kış ayında tilki avlayıp kurda vuran,
Bir tane Kazak bulamazsın bozkırda.
Gelip geçti "beyaz tavşan gibi"birçok kışlar
Ağır ayaz getirip halkı zor duruma soktu"
5. Ejder Yılı
Eski Türkçede "ejder" yerine "uluw" olarak geçmektedir. Bununla ilgili çeşitli görüşler vardır. Kazaklar bu yılda tahıl ve otun bol olduğunu düşünmektedir. Bundan dolayı "Uluw Yılı" sakin, huzurlu, güzel bir yıl olarak sayılmaktadır. Ama bazen bu yılda başarısızlıklar da yaşanabilir
6. Yılan Yılı
Kazak efsane ve masalllarında "Yılan yılı sinsi geçti" gibi kalıplaşmış sözler geçmektedir. Ulu şairimiz Abay da "Kazak Halkının Kökeni Hakkında Birer Söz" adlı eserinde, tarihi belgelerle bunu destekliyor. Abay'ın dediğine göre Cengiz Han yılan yılı1221'de Otırar'ı aldı ve 1222-23 at ve koyun yıllarında ise Asya'yı işgal etti.
1928-29 yılan yıllarında Kazakların malı mülkü yağmalandı.
1941'deki savaş da bu yılan yılında oldu. 1917-18 yıllarındaki Kazak halkını felakete uğratan Ekim İstilası da bu yılan yılında oldu.

Ulu Abay yılan yılında doğdu ve Ejder yılındada da vefat etti (1845-1904).
7. At Yılı
Halkımızın geçmiş tarihinde, efsane, masal ve hikayelerinde at yılı hakkında kötü bir izlenim yoktur. Batıl inanca göre bu yılda doğanlar atı kendi elleriyle kesmezler.
Kazak edebiyatının ünlü temsilcilerinden Saken Seyfulin, Beyimbet Mayilin ve İlyas Jansügirov'ların hepsi at yılı (1884'de) doğdu ve pars yılında (1938'de) kurşuna dizildi.
Kazakların ünlü kahramanı Karakerey Kabanbay Batur da bu at yılında doğdu (1690).
Ünlu ozan Jambıl Jabayev de at yılında doğdu ve tavuk yılında vefat etti (1846-1945).
8. Koyun Yılı
Kazaklar bu yılı güzel olarak bulmakta ve hep bu yılı beklemektedir. Bu yılla koyunun karakteri arasında ilgi kurup koyun karakterine benzetirler. Koyun yılında çoğu zaman halk, huzur, bereket ve bolluk içinde yaşamıştır. Devlet ekonomisine göz atarsak gerçekten de (1966-67) koyun yılında Kazakistan'da milyar tondan fazla tahıl alındı.
Maşhür Jüsüp'ün söylediğine göre Kunanbay Hacı bu koyun yılında doğdu, ünlü Şon Biy ise koyun yılında vefat etti.
Halkı sömüren Sovyetler Birliği (1991) koyun yılında yıkıldı.
Kazakistan Cumhuriyeti koyun yılında (1991) bağımsızlığına kavuştu.
Kazak halkının manevi lideri Ahmet Baytursunoğlu koyun yılında doğdu ve pars yılında vefat etti (1873-1938).
9. Meşin (Maymun)
Meşin'in nasıl bir mahluk olduğu belli değil. Eski Türkçe'de "biçin" olarak geçmekte. Şimdi Türkiye Türkçesinde ona Maymun da denilmektedir. Efsanelerde meşin maymun değil, yabanileşmiş vahşi bir insan olarak tasvir edilmektedir.
"Bu nasıl bir yıldır?" denildiğinde Kazaklar, bu yıla "uğursuzluk, karışıklık ve kötü hadiselerin çok olduğu yıl" diyerek kormaktadır.
Gerçekten de tarihte kıtlık, felaket gibi kötü olaylar bu yıllarda olmuştur. Örneğin, 1920 yılında Kazak bozkırında hayvanların çoğu ölmüştü. Bundan dolayı bu yıl "Tas meşin" (Taş Meşin) olarak nitelendirilmektedir.
Ak Orda Kağanlığı 1428 yılında (Meşin yılında) yıkıldı.
10. Tavuk Yılı
Tavuk yılı da halkın aklında zor bir yıl olarak kalmıştır. Yaşlılar, "bu yıllarda halk çok çile çekmiştir" diyorlar. Bu görüş temelsiz değildir. 1920-21, 1932-33 yıllarında kıtlık ve açlığın yaşandığı herkes tarafından bilinmektedir. 1968-69 yıllarında ise kuraklık yaşandı.
Tavuk yılında dünyaca ünlü alim ve yazarlar da doğdu. EI Farabi (870-950), M. Dulatov (1885-1935), M. Awezov (1897-1961) bu yılda doğdular.

11. İt Yılı
Kazaklar, köpeği yedi hazineden biri olarak saymaktadır. Halk bu yılı huzursuz bir yıl olarak görmüyor. Maymun ve Tavuk yılında yaşanan ağır felaketler ve güçlükler biraz olsun it yılında hafiflemiş, azalmıştır. Örneğin 1933 yılında açlık bitti ve 1945 yılında ise savaş sona erdi.
Büyük alim Kanış Satbayev it yılında doğdu ve ejder yılında vefat etti (1898-1964).
12. Domuz Yılı
12 Hayvanlı Takvimin son yılıdır. Bazı Türk boyları ve Kazakistan'ın bazı yerlerinde buna "Kara Geyik Yılı" da denmektedir. 12 Hayvanlı Takvimi, Kazaklar Hun döneminden beri kullandığı için (yani İslamiyetten önce) domuz da bu yıllığa girmiştir. Domuz yılını halk "bela çok olur" diyerek iyi saymazsa da çoğu zaman huzurlu, sükünet yılı olarak bilinmektedir. Kazak-Jongar Savaşı, 1729 yılında (domuz yılı), Kazakların galibiyeti ile sona ermiştir.


- Derlemedir -
Son düzenleyen Safi; 12 Nisan 2016 23:29
LaSalle - avatarı
LaSalle
Ziyaretçi
12 Ekim 2009       Mesaj #2
LaSalle - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
12 HAYVANLI TÜRK TAKVİMİ
Tabiat olaylarıyla iç içe olan atlı göçebe Türkler, hayatlarını belli bir düzene koyma ihtiyacı duymuşlardır. Bu sebeple "geçmiş şimdi - gelecek" bilgisi yoluyla, zamanı sistemli hale getirmişler.
Sponsorlu Bağlantılar

Zamanı ölçmek için kullandığımız ölçütlerin , hepsinin temelinde aslında gök cisimleri ve göksel olaylar bulunur. Gerçekte zamanımızı Güneş'e, Ay'a, gezegenlere ya da yıldızlara bakarak belirlememiz eski atalarımızdan bize kalan bir mirastır. Türkler eski dönemlerden beri göçebe ve bozkır hayatı yaşadığı için bu insanlar zaman hesaplamaya, özellikle de hasat zamanını çok iyi belirlemeye gereksinim duydular. Öte yandan yıldızlara bakarak bilinmeyen; haber verdiği iddia edilen şaman, evliya, hesapçıların ya da kabile büyücülerinin işlerinden biri de yıldızların konumuna bakarak yaylaya göçme, koyunları çiftleştirme, ot biçme, tohum atma, tarlayı çapalama ya da ekinleri biçme zamanının geldiğini insanlara söylemekti. Böylece yılın belli zamanlarını hesaplama ve ilkel bir takvim yapma işini ilk kez bu şamanlar, evliyalar ve hesapçılar gerçekleştirmiş oldular.

Türkler uzun tarihi süreçte kendilerine has, 12 hayvanlı takvim geliştirmişlerdir. Bu takvimde yıllara numara vermek yerine 12 hayvanın adı verilmiştir. Bundan dolay "12 Hayvanlı Türk Takvimi" denilmektedir. Takvimin yıl simgeleri hayvanlardan oluştuğuna göre, kaynağın hayvancılıkla geçinen kavimlerde, yani Kazak bozkır topluluklarında aranması son derece doğal olacaktır. Bu takvim Türklerde Hun İmparatorluğu döneminden itibaren kullanıla gelmiştir. Ata yurdunda yaşayan Kazak Türkleri ata mirası olan eski Türklerin kullandıkları 12 hayvanlı takvimi ,simdi hala devam ettirmektedir. Bu takvimdeki hayvanlar sırasıyla şöyledir: Tışkan (Fare), Sıyır (Sığır), Barıs (Pars), Koyan (Tavşan), U1uw (Ejder), Jı1an (Yilan), Jılki (At), Koy (Koyun), Meşin (Maymun), Tavık (Tavuk), İyt (It), Domuz (Domuz).
Bu takvimde güneş yılı esas alınmış ve 12 devreye ayrılmıştır. Yılbaşı Fare'den ve Nevruz ayının (Mart ayının) 22'sinden itibaren başlar. Her 12 yılda bir başa döner. Buna göre 1991 yılının Mart ayında başlayan Koyun yılı 2003 yılının Mart ayında tekrar başlar.
Yıl sayımı, halkbiliminin bir bolümüdür. Yıl sayımına Kazaklar 'jil kayıruw" (yıl çevirme) demektedir. 12 yılın oluşturduğu zamanı bir küme saymıştır. Bu 12'lik zaman dilimine Kazaklar "müşel" adını vermektedir. Bu metot, geçen yılları hesaplamada hem kolay, hem de kullanışlı olan bir hesap sistemidir. Birincisi 13 yıldan, ondan sonrakiler 12 yıldan hesaplanarak insanların yaşı da çok kolay hesaplanabilir.

Kişinin yaşı hesaplandığında "Fare'den yani Fare 13" diye birinci müşeli (bebeklik çağı müşeli) 13 yaş diye hesaplanır ve ikinci müşel (delikanlılık müşeli) 25 yaş; üçüncü müşel (yiğitlik müşeli) 37 yaş; dördüncü müşel (orta yaş müşeli) 49 yaş; beşinci müşel (yaşlılık müşeli) 61 yaş; altıncı müşel (ihtiyarlık müşeli) 73 yaş; yedinci müsel (kocalık müşeli) 85 yaş ve böyle devam etmektedir. Eskiden ihtiyarlar "altmış birdeyim" demez onun yerine "beşinci müşeli doldurdum" derlermiş.
Yaş sorulduğunda, ilk önce "hangi yıl?" diye, yılını sorup, kişinin yüz hatlarına bakıp, yaşı tahmin edilir. Örneğin, orta yaşa basmış kişinin doğduğu yıl "sığır" olan bir kişiye 1977 yılında yay sorulursa, o kişi dört müşeli 49 yaş diye kabul eder ve gelecek yılı ekleyip "Pars 50, Tavşan 51, siz bu yıl 51'e basmışsınız" der.
12 Hayvanlı takvim tamamen Türklerin kendine özgü bir takvimi olduğu için, Kazaklar kendi anlayış ve inancına göre açıklık getirmiştir. Bu konuda Kazak Halkbilimcisi Seyit Kenjeahmetoglu'nun araştırmasında şu bilgiler yer almaktadır.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 12 Nisan 2016 23:27
HandSome - avatarı
HandSome
Ziyaretçi
14 Ekim 2010       Mesaj #3
HandSome - avatarı
Ziyaretçi
12 Hayvanlı Türk Takvimi,
12 yılın 5 katı olan 60 yıllık devreleri ile Göktürkler’de, Uygur Türkleri’nde, Tuna Bulgarları’nda, İtil Bulgarları’nda ve daha önceleri de büyük ihtimalle Hun Türkleri’nde kullanılmış olup, Türkler arasında çok yaygın bir sistem olmuştur. Göktürk Yazıtları, Uygur kitap ve hukuk belgeleri, Tuna Bulgarları’nın yazıtları, Bulgar Hakanları Listesi bu takvimle tarihlendirilmiştir. Hatta, Manas Destanı’ndaki bazı olaylar bile On İki Hayvanlı Türk Takvimi ile tarihlendirilmiştir.

Tarih
Edouard Chavannes’in “Le Cycle turc des Douze Animaux 12 Hayvanlı Türk Takvimi”, adlı araştırmasına göre Asya’da kullanılan 12 Hayvanlı takvim Türklere ait bir takvim sistemiydidi ve Çinliler bu takvimi Türklerden almışlardı. Chavannes bu yüzden de araştırmasının adını 12 Hayvanlı Türk Takvimi koymuştur.


Yıllar
Yıl Eski dil Günümüzde
1 Sıçan Fare
2 Ud Sığır Öküz
3 Bars Pars
4 Tavışgan Tavşan
5 Lu Ejderha
6 Ilan Yılan
7 Yunt At
8 Koy Koyun
9 Biçin Maymun
10 Tabuk Tavuk
11 İt Köpek
12 Tonguz Domuz
Ad:  12hayvan.jpg
Gösterim: 13124
Boyut:  46.6 KB

Aylar
Bir yılda 12 ay vardı. Aylar birinçay (birinci ay) , ikinçay (ikinci ay), üçünçay (üçüncü ay), dördünçay (dördüncü ay), beşinçay (beşinci ay), altınçay (altıncı ay), yedinçay (yedinci ay), sekizinçay (sekizinci ay), dokuzunçay (dokuzuncu ay), onunçay (onuncu ay), onbirinçay (onbirinci ay) ve onikinçay (onikinci ay) diye adlandırılmıştır.

Mevsimler
Eski isim Günümüzde
Oğlak ay: İlkbahar
Uluğ Oğlak ay: Yaz
Uluğ ay: Sonbahar
Ay: Kış

Günler
Türklerde gün isimlerinin yabancı kökenli olmasının sebebi bazı tarihçilere göre; göçebelik sebebiyle Türklerde gün kavramının gelişmemesidir. Türk Takvimi‘nde bir gün 12 bölüme ayrılır, her bölüme Çağ adı verilirdi. Bir çağ iki saat, dolayısıyla bir gün de 24 saatdi. Herbir çağ ise sekiz Kehten ibaretti. Yılbaşı olarak gece-gündüz eşitliğinin yaşandığı 21 Mart, Nevruz günü alınırdı. HESAPLANIŞI ;
1- Sıçan : 00
2- Sığır : 08
3- Pars : 16
4- Tavşan : 25
5- Ejder : 33
6- Yılan : 41
7- At : 50
8- Koyun : 58
9- Maymun: 66
10-Tavuk : 75
11- İt : 83
12- Domuz : 91

Miladi 1600 yılını bulalım :

1600-4 = 1596 : 12 = 108,00 = Sıçan yılı

1751 yılı için :

1751 – 4 = 1747 : 12 = 45,58 = Koyun yılı

1990 yılı için :

1990 – 4 = 1986 : 12 = 165,50 = At yılı.

On İki Hayvanlı Yılların özellikleri

I - Sıçan Yılı : Karışıklık, kargaşılık ve kan dökme çok olur; Hırsızlar, yol kesiciler çoğalır, halk yerdeki böceklerden zarar görür; bazı yerlerde rahatlık ve huzur olur; valilere ve divan ehline noksanlık ve ziyan yüz gösterir. Bu yılda yağmur orta halli olur.

II - Sığır Yılı : Sığırlar döğüşgen olmasından bu yıl harp çoğalır. Dert ve baş ağrıları çoğalır, kış soğuk geçer, mevsim kendi tabiatına az uyar, havalar değişik olur, soğuktan meyvelere afet erişir, etrafı alemde fitne ve karışıklık çok olur, insanlarda, bey ve sultanlarda keder çoğalır.

III - Pars Yılı : Hükümdarlar birbirine şüpheli nazarla bakarlar ve makam kavgasına girişirler; ahid bozuculuk ederler. Yemiş az olur. Hayvanlara afet az gelir. Kış kısa ve soğuk olur; göze ve ırmakların suyu çok olur.

IV - Tavşan Yılı : Nimet ve feragat çok olur; bazı yerlerde hastalık, ölüm, bilhassa kadın ve çocuklarda çok olur. Hükümdarlar adalet ve insafa meylederler, eğer zulüm vaki olursa adalet sebebi ile olur. Yağmur, çeşme ve ırmak suları bol olur. Meyve her nimet çok olur.

V - Ejder Yılı : Timsahın suda yaşaması dolayısıyla bu yıl çok yağmur yağar ve bolluk olur. Savaş ve kan dökücülük çok olur. Mahsul bol olur.

VI - Yılan Yılı : Bu yıl meyve çok az olur, yıl kurak kış soğuk ve uzun olur. Yılan, sıçan ve karınca bazı yerlerde çoğalır. Hükümdarlar, beyler arasında düşmanlık olur. Halk arasında hile artar, türlü hastalıklar meydana çıkar. Bazı yerlerde veba olur.

VII - At Yılı : Bu yıl karışıklık, fitne ile gelir, cenk ve savaş zuhur eder. Yaz hoş, hububat çok olur; dört ayaklılara hastalık ve helak erişir. Kış gayet yumuşak ve uzun olur; meyvelere afet erişir.

VIII - Koyun Yılı : Bu yılda nimetler bollaşır; insanlar iyilik ve hayra yönelirler; yağmur çok yağar, gerçi fitne ve karışıklık çıkarsa da çabukça sükun bulur ve asayiş yerine gelir.

IX - Maymun Yılı : Çok muharebe ve mücadele olur, reaya ve göçebelerin malı çok olur; büyükler ve eşraf birbirleriyle mevki kavgasına düşerler. Hırsızlar ve fitneciler galebe ederler ve halka mazarrat yaparlar; bu yılda, meyvelere afet erişir. At, deve gibi büyük hayvanlarda çok telefat olur.

X - Tavuk Yılı : Hastalık çok olur, bazı yerlerde zelzele tahribat yapar, alış veriş kesilir, eşya bahalanır, bazı, yerlerde büyük harpler olur. Hububat az olur. Hayvanat çoğalır.

XI - İt Yılı : Fitne, karışıklık ve kan dökücülük, at ve katır ölümü olur, hayvanların kıymeti artar; hırsızlar ve yol kesiciler çoğalır, kış gayet soğuk geçer, çok hastalık olur.

XII - Domuz Yılı : Hükümdarlar arasında mühalefet olur; reaya üzerine emir ve nehiyleri geçer. Tehlikeli hastalıklar çoğalır. Hırsız ve yol kesiciler artar. Meyveler bollaşır.
Son düzenleyen Safi; 12 Nisan 2016 23:38
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Şubat 2011       Mesaj #4
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Türklerde gün isimlerinin yabancı kökenli olmasının sebebi bazı tarihçilere göre; göçebelik sebebiyle Türklerde gün kavramının gelişmemesidir.[kaynak belirtilmeli] Türk Takvimi'nde bir gün 12 bölüme ayrılır, her bölüme Çağ adı verilirdi. Bir çağ iki saat, dolayısıyla bir gün de 24 saatti. Herbir çağ ise sekiz Kehten ibaretti. Yılbaşı olarak gece-gündüz eşitliğinin yaşandığı 21 Mart, Nevruz günü alınırdı.
Yılların karşılıkları
Karşılığı Yıl
Fare 2008, 1996, 1984, 1972, 1960, 1948, 1936, 1924
Öküz 2009, 1997, 1985, 1973
Kaplan 2010, 1998, 1986, 1974
Tavşan 2011, 1999, 1987, 1975
Ejderha 2012, 2000, 1988, 1976
Yılan 2013, 2001, 1989, 1977
At 2014, 2002, 1990, 1978
Koyun 2015, 2003, 1991, 1979
Maymun 2016, 2004, 1992, 1980
Tavuk 2017, 2005, 1993, 1981
Köpek 2018, 2006, 1994, 1982
Domuz 2019, 2007, 1995, 1983
Son düzenleyen Safi; 12 Nisan 2016 23:40
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
13 Nisan 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
12 Hayvanlı Türk Takvimi
  • Güneşe göre
  • 1 yıl 365 gün, 5 saat olarakkabul edilmiştir.
  • 12 yılda 1 deviryapar.
  • Yıllar sayı ile değil, hayvan ajllanyla gösterilir.
DEVAMI Takvim Çeşitleri ve Özellikleri
SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

13 Nisan 2016 / Misafir Coğrafya
15 Nisan 2016 / virtuecat Türkiye Cumhuriyeti