Arama

Kıtalar - Avrupa

Bu Konuya Puan Verin:
Güncelleme: 2 Haziran 2011 Gösterim: 10.591 Cevap: 5
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
17 Ocak 2010       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Avrupa
MsXLabs.org & Temel Britannica & Vikipedi
Sponsorlu Bağlantılar

Avrupa, Afrika'nın kuzeyinde, Asya'nın batısında ve Atlas Okyanusu'nun doğusunda bulunan ve kıtaya adını veren yarımadadır. Dünyanın yedi kıtası içinde ikinci küçük kıtadır. Yalnızca Avustralya, Avrupa' dan daha küçüktür. Asya'nın dörtte birinden küçük olan Avrupa'nın yüzölçümü 10.505.000 km²'dir. Alanının küçüklüğüne karşın, başka hiçbir kıta, çağdaş dünyanın gelişiminde Avrupa kadar etkili olmamıştır. Bazen Avrupa'nın ayrı bir kıta olmadığı, Asya'nın bir parçası olduğu ileri sürülür ve ikisine birden "Avrasya" adı verilir. Avrupa'nın daha az belirgin sınırları ile öteki kıtalardan farklı olduğu açıktır. Asya ile olan sınırı, Ural Dağları'nın doğu yamaçlarını, Hazar Denizi'nin kuzey kıyılarını ve Kafkas Dağları'nın kuzeyini izler, Karadeniz'i Kerç Boğazı ve İstanbul Boğazı arasındaki bir çizgi üzerinden geçer. Bu sınıra göre, Ural Dağları Avrupa'da; Kafkas Dağları ise Asya'da kalır.
Başka hiçbir kıta insanların yerleşimine Avrupa kadar uygun değildir. Çorak toprakları çok azdır ve öteki kıtalara göre, çok daha büyük oranda tarıma elverişlidir. Avrupa'da hâlâ, yararlı bir ürün olan kereste elde edilen geniş orman alanları vardır. Kıta, sanayileşmenin temeli olan kömür ve demir madenleri açısından zengindir. İklimi genellikle ılımandır; insanların açık havada çalışmalarını güçleştirecek kadar sıcak ya da soğuk olduğu çok az yer vardır.
Yaklaşık 80.000 km uzunluğundaki Avrupa kıyıları girintili, çıkıntılıdır; koylar kıtanın içlerine kadar uzanır. Avrupa'nın batı bölümünde hemen hiçbir yer, bir limandan çok uzakta değildir. Bu durum büyük bir balıkçılık sanayisi kurulmasını ve malların bir yerden ötekine ucuz ve kolayca taşınmasını sağladı. Batı uygarlığı Avrupa'nın Akdeniz kıyılarında başladı ve Avrupalılar tarafından dünyanın her yerine götürüldü. Bu olgular ve Avrupa' mn yoğun nüfusu, kıtanın insana gerekli olan şeylerle ne kadar iyi donanmış olduğunu gösterir.
Dünya üzerinde Avrupa'nın yeri
Ad:  541px-Europe_%28orthographic_projection%29.svg.png
Gösterim: 792
Boyut:  122.3 KB
  • Alan: 10.505.000 km² (3,930,000 sq mi) olan yüzölçümünün yaklaşık yarısını SSCB'nin Avrupa'daki toprakları oluşturur (Ural Dağları bu alanın içinde ama Kafkaslar dışındadır). Avrupa dünya karalarının yüzde 7'lik bir bölümünü kaplar.
  • Nüfus: 731,000,000 kişi. Dünya nüfusunun altıda birinin yaşadığı Avrupa nüfusu en yoğun olan kıtadır.
  • Yoğunluk: 70 kişi/km² (181/sq mi)
  • Doğal Yapı: En yüksek yeri olan Mont Blanc 4.807 metredir. Düzlükler Biskay Körfezi'nden Ural Dağları'na kadar uzanır. En uzun ırmakları: Volga 3.530 km; Tuna 2.825 km; Dinyeper ve Don'dur. 1.320 km uzunluğu ile Ren, Batı Avrupa'nın başlıca ırmağıdır.
  • Tarım ürünleri ve hammaddeler: Buğday, arpa, kök bitkiler, patates, meyve; çiftlik hayvanları; kereste; kömür, demir, doğal gaz, petrol ve öteki madenler.
  • Ülkeler: 50
  • Zaman Dilimi:
    • EEZ (İzlanda)
    • Moskova Zaman (Rusya)
Avrupa, Sami dillerde Erep (yahut Irib), güneşin battığı taraf anlamına gelir. Fenikelilerden Yunanlılara geçen bu ad, Yunanca'da Europa olmuş ve Ege Denizi'ne göre batıda bulunan ülkelere bu ad verilmiştir.
Ayrıca mitolojide Finike kralı Agenar ile Telepassa'nın kızının adıdır. Boğa şekline giren Zeus tarafından İda'ya kaçırılmış, Zeus'tan Minos, Sarppedon ve Rhadamnthys isminde üç oğlu olmuştur; adı bu yarımadaya verilmiştir.
Avrupa'nın uydudan çekilen görüntüsü
Ad:  764px-Europe_satellite_orthographic.jpg
Gösterim: 826
Boyut:  61.7 KB

Haritaya bir göz atıldığında Avrupa'nın birbirinden çok değişik ve neredeyse birbirine eşit iki parçaya bölündüğü görülür. Okyanuslara kapalı olan doğu bölümü, Asya'ya doğru açılır. Bir zamanlar Asyalı akıncıların istilasına uğrayan bu yerlerde daha sonraları, Asya'nın içlerine kadar uzanan Rus İmparatorluğu kuruldu. Okyanus ve denizlerle sınırlı olan batı bölümünde yaşayanlar, batıya yönelmek, denizaşırı yerlerle ticaret yapıp, oralara yerleşmek eğiliminde oldular.
Avrupa'nın doğusu, kuzeyde Kuzey Buz Denizi'nden, güneyde Karadeniz'e kadar kesintisiz bir düzlük olarak uzanır. İklim ve yeryüzü şekilleri gibi coğrafi koşullar da bir yerden ötekine çok az değişiklik gösterir. Buna karşılık batıda alçak ovalardan, yüksek dağ sıralarına; derin vadilerden yüksek, geniş bozkırlara geçilir. Bu nedenle, birbirine yakın yerlerdeki insanların yaşam biçimleri büyük farklılıklar gösterir. Batıda iklim daha yumuşak ve daha nemlidir.


Tarihi
Öteden beri büyük krallık ve imparatorluklara beşiklik yapmış bu yarımada, endüstri devriminden sonra da, gelişmişliğini korumuş ve diğer tüm kıtalara göre endüstrileşmesini kısa sürede tamamlamıştır.
Avrupa'nın önemi, konumu, yüz ölçümü, doğal kaynakları, nüfusu ve fiziki özelliklerinden değil, sahip olduğu insan kaynağı ve onun niteliklerinden ileri gelmektedir. İyi eğitilmiş insanlardan oluşan nüfus, bilim ve teknolojide göstermiş olduğu ilerlemeler sayesinde, ekonomik yönden de gelişmiş ve yüksek bir hayat standardına ulaşmıştır. Doğal kaynakları görece az olan Avrupa, bu gelişmesini tamamen eğitimli insan kaynağına ve sömürgecilik sisteminin kazanımlarına borçludur. Günümüzde dünyanın en büyük güç odağı olan ABD'nin halkı da çok büyük oranda Avrupa kökenlidir. Ayrıca bilimsel ve teknolojik gelişmelerin kilometre taşları olan önemli buluşların çoğu da Avrupalılar tarafından gerçekleştirilmiştir. Avrupa ülkelerinin her yönden birleşmesini amaçlayan ve bu yolda önemli aşamalar gerçekleştiren Avrupa Birliği, Avrupa'nın yeryüzündeki gücünü ve önemini daha da artırmaktadır.
1990 yılına kadar (Soğuk Savaş'ın bitimi) Avrupa'da birbirinden farklı siyasal ve ekonomik sistemler ve bunların temsilcilerinden oluşan bloklar mevcuttu. Bunlardan biri, şimdi de mevcut olan çok partili demokratik sistemi ve serbest piyasa ekonomisini uygulayan Batı Bloku, diğeri ise tek partili sosyalist siyasal sistemle sıkı bir devletçi ekonomiyi uygulayan Doğu Bloku'ydu. Ancak Doğu Bloku'nun lideri olan SSCB'nin ekonomik ve siyasal sisteminin iflas etmesiyle doğu bloğu da çökmüştür. Eski Doğu Bloku ülkeleri, ekonomik ve siyasal sistem olarak Batı Bloku'na yakınlaşma yolunda önemli adımlar atmışlardır. Çok partili demokratik sisteme ve serbest pazar ekonomisine geçiş yapmanın sancıları büyük oranda atlatılmıştır. Avrupa Birliği'ne yapılan başvurular olumlu karşılanmış ve başvuran ülkeler ile AB arasında uyum çalışmaları sürdürülmektedir. Doğu Bloku'nun askeri örgütü olan Comecon da dağıtılmış ve eski Doğu Bloku ülkeleri, Batı Avrupa'nın askeri örgütü olan NATO'ya girmek için başvuruda bulunmuşlar, bu konuda önemli gelişmeler sağlamışlardır. Böylece Avrupa'da 1990 öncesinin askeri, ekonomik ve siyasi kutuplaşması önemli ölçüde ortadan kalkmıştır.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
17 Ocak 2010       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Avrupa
MsXLabs.org & Temel Britannica & Vikipedi

Sponsorlu Bağlantılar

Coğrafya
Avrupa geleneksel olarak Dünya'daki 7 kıtadan biri olarak düşünülmekle birlikte aslında Asya ile coğrafi açıdan bağlantılı bir kıtadır ve bazan Avrasya adı altında anılır. Avrupa'nın geleneksel tanımına göre Ural Dağları Avrupa'nın doğudaki sınırını oluştururlar. Güneydoğu'daki sınırını Ural Nehri oluşturur. Sınır Hazar denizi, Kafkas Dağlarının zirveleri boyunca devam eder, Karadeniz, İstanbul Boğazı, Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı'yla belirlenir. Akdeniz Avrupa'nın güney sınırını, Kuzey Buz denizi kuzey sınırını, Atlas Okyanusu ise kuzey ve batı sınırını belirler. İzlanda Avrupa'dan çok Kuzey Amerika'ya yakın olmakla birlikte Avrupa'nın bir parçası olarak sayılmaktadır. Avrupa yarımadası güneyde Afrika kıtasına oldukça yaklaşır (Cebelitarık Boğazı 14 km). Güneydoğuda ise Asya ile hemen hemen bitişir (İstanbul Boğazı 0,7 km., Çanakkale Boğazı 1,3 km.).
Avrupa kıtası fiziki haritası
Ad:  737px-Europe_topography_map_en.jpg
Gösterim: 1061
Boyut:  55.4 KB

Avrupa'nın yüzölçümü 10.523.000 km²'dir. Bu ise yeryüzünün %5'i, karaların % 15'i Avrasya'nın 1/5'i demektir. Avrupa, yaklaşık olarak harita üzerinde 35 ile 70 kuzey paralel daireleri ile 10 ile 60 doğu meridyenlerinin çerçevelediği bir üçgene benzer. Yarımadada 0-4 saat dilimleri yer alır.
Avrupa'nın uç noktaları ise; kuzeyde Kuzey burnu (71° 10' kuzey enlemi), güneyde Mora'nın Matapan burnu (36° 23' kuzey enlemi), Batıda Rocca (Portekiz) burnu (9° 29' batı boylamı), doğuda Ural dağları (60° doğu boylama)'dır. Rocca burnu ile Ural Dağları arasındaki uzunluk 5500 km, Kuzey burnu ile Matapan burnu arasındaki genişlik 3800 km'dir.
Avrupa ülkeleri coğrafi konumları, yani bulundukları yer ve ekonomik gelişmişlik açıdan; Batı Avrupa ülkeleri, Kuzey Avrupa Ülkeleri (İskandinavya ve Baltık ülkeleri), Akdeniz ülkeleri, Orta Avrupa ülkeleri, Doğu Avrupa ülkeleri ve Balkan Ülkeleri gibi guruplara ayrılmaktadır.
Avrupa'nın genel coğrafî özellikleri şöyledir:

  • Avrupa bir devrimler yarımadasıdır. Özellikle demokrasi, endüstriyel ve bilimsel açıdan dünyayı etkileyen devrimleri gerçekleştirmiştir.
  • Nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bir yarımadadır. Hayat seviyesi yüksektir. Nüfus artışı çok azdır. Hatta bazı ülkelerde nüfus azalması vardır.
  • Avrupa, dünyada ihracat ve ithalatta önde gelen yarımadadır. Dünyada üretilen endüstri ürünlerinin üçte biri bu kıtaya aittir.
  • Endüstrileşmiş ülkelerin toplandığı bir kıtadır. Birleşik Krallık (İngiltere), Fransa, İtalya ve Almanya endüstrileşme açısından çok ileri durumdadır.
  • Çeşitli uluslara mensup insanların yaşadığı Avrupa'da 50 civarında devlet vardır. Komşu ülkeler arasında dil, ekonomik ve kültürel açıdan önemli farklar bulunur.
Avrupa'nın güney kıyılarının büyük bir bölümü Akdeniz'le çevrilidir. Bu kıyıların hemen kuzeyinde Alp Dağları yükselir. Bu sıradağların kuzey kenarı boyunca yaylalar ya da yüksek düzlükler uzanır. Yaylalar ile Kuzey Denizi ve Baltık Denizi arasında büyük Kuzey Avrupa Ovası'nın batı bölümü yer alır. Bu iki denizin ötesinde İskandinavya yaylası (Norveç ve İsveç) vardır.
Avrupa, birçoğu kıtanın içlerine kadar giren önemli ticari suyollarını oluşturan ırmaklar yönünden zengindir. Rhöne, Ren, Tuna ve Po ırmaklarının yer aldığı batıdaki ırmak grubu Alpler'den doğar. Bu ırmakların çoğu bahar ve yaz aylarında dağlardaki karların erimesiyle oluşan sularla beslenir. Doğudaki öteki grupta ise, Volga, Don, Dinyeper, Dinyester ve Dvina gibi daha uzun ırmaklar yer alır. Ne var ki, bu ırmaklar kış aylarında donduğu ve ticaret yollarının bulunduğu Atlas Okyanusu'na akmadığı için, Batı Avrupa'daki büyük ırmaklara göre daha az yararlanılır. İskandinavya'daki ırmaklar kısadır ve gemilerin yüzemeyeceği kadar hızlı akar; buna karşılık elektrik elde etmek için gerekli su gücünü sağlar.
Avrupa'nın yaklaşık yarısını, ender olarak deniz düzeyinden 300 metre yukarılara kadar yükselen ve çoğunlukla kıyıya yumuşak bir eğimle inen ovalar kaplar. Bu ovalar başlıca tarım alanlarını oluşturur. Uçsuz bucaksız Kuzey Avrupa Ovası, SSCB'de kıtanın tüm genişliğini kaplar; batıya, Polonya, Kuzey Almanya, Hollanda, Belçika ve Kuzey Fransa' ya doğru uzanırken daralır; sığ Kuzey Denizi' nin ötesinde İngiltere düzlüklerinde de devam eder. Macaristan Ovası, İtalya'daki Lombardiya Ovası ve Güney İspanya'daki Endülüs Ovası gibi daha küçük düzlükler dağ sıralarıyla çevrilmiştir.
Kuzey Avrupa Ovası'nın bazı bölümleri bataklıktır. Büyük Pripet Bataklığı, SSCBPolonya sının boyunca uzanır. Almanya'nın Kuzey Denizi kıyılarında ve Hollanda'da, daha çok İngiltere'dekı bataklıklara benzeyen bataklık kıyılar vardır. Avrupa'nın en büyük gölleri, ovanın kuzey sınınnda, SSCB'de bulunan Ladoga ve Onega'dır. İskandinavya, İskoçya, İsviçre ve Kuzey İtalya'da da birçok göl vardır. Avrupa'nın orta ve batı bölümündeki en büyük göl ise Macaristan'daki Balaton Gölü'dür.

İklim ve Bitki Örtüsü
En güneydeki bölümleri bile tropikal bölgenin oldukça kuzeyinde yer alan ve ancak çok küçük bir bölümü Kuzey Kutup Dairesi içinde bulunan Avrupa'nın büyük bölümü serin iklim kuşağındadır. Rüzgârlar çoğunlukla Atlas Okyanusu'ndan eser ve yağmurlann hemen tümünü bu rüzgârlar getirir. Bu nedenleyağışlar batıda çoktur ve doğuya gidildikçe azalır. Kış aylannda ılık hava da getiren bu rüzgârlar, buraların aynı enlemde bulunan başka yerlerden daha az serin olmasına neden olur. Avrupa'da iklim güneye gittikçe ılımanlaşır. Ama, dağlar ve yüksek yaylalar yakınlarındaki düzlük alanlara göre daha soğuktur; buralarda yağmur ve kar yağışı da daha fazladır. Kıtada başlıca üç çeşit iklim görülebilir.
SSCB ve çevresinde az yağışlı sıcak yaz ayları ile çok soğuk kışların yaşandığı bir kara iklimi vardır.
Britanya Adaları'nı da içine alan Norveç' ten Portekiz'e kadar uzanan Batı Avrupa ülkelerinde yılın her ayında bol yağış görülür. Bu bölgenin yazlan ılık, kışlan ise serindir.
Akdeniz çevresindeki ülkelerde yazlar sıcak ve kurak geçer. Dağlık bölgeler dışında, kış ayları ılık ve yağışlı olur.
Kuzey Kutup Dairesi'nin kuzeyinde kalan toprakların büyük bölümü, birkaç bodur söğüt ve huşağacı dışında yosun, liken ve süpürgeotu bulunan tundralarla kaplıdır. Bunların hemen güneyinde, değerli bir ürün olan kerestenin elde edildiği, çam, ladin, köknar ve melez çam ormanları Moskova'dan Stockholm ve Oslo'ya kadar uzanır. Yazlar, arpa, yulaf, patates ve hayvanları beslemek için kullanılan ot dışındaki ürünlerin yetişemeyeceği kadar kısadır.
Önceleri Avrupa'nın büyük bölümü, çam, ladin ve köknar gibi sürekli yeşil kalan ağaçların yanı sıra, meşe, kayın ve kestane gibi sonbaharda yapraklarını döken ağaçların oluşturduğu karışık ormanlarla kaplıydı. Bu ormanların büyük bölümü çiftçilik yapmak için yok edildi.
Tahıl ekimi çok önemlidir. Çavdar genellikle kuzeyde ve doğuda, buğday güneyde ve batıda, arpa ve yulaf ise her yerde yetiştirilir. Şekerpancarı ve patates belli başlı kök bitkileridir. Batıdaki daha sulak bölgeler, süt veren büyükbaş hayvanların beslendiği otlaklar açısından zengindir.
Akdeniz ülkelerinin kurak yazlan, geniş yapraklı bitkilerin ya da otlakların yetişmesine elvermez. Geniş alanlar, yalnızca koyun ve keçinin beslenebildiği, ağaçsı, bodur çalılarla, küçük ağaçlarla ve fundalıklarla kaplıdır. Kış boyunca büyüyen buğday ve arpa, yazın ilk aylarında olgunlaşır. Üzüm ve zeytin gibi çok eskiden beri Avrupa'da yetiştirilmiş olan ürünler ile portakal, limon ve şeftali gibi öteki kıtalardan getirilmiş meyveler belli başlı ürünlerdir.
Güneydoğu Avrupa boyunca ve özellikle SSCB'nin güneyinde stepler ya da bozkırlar yer alır. Bunlar bol tahıl yetişen topraklardan başlayarak, Hazar Denizi yakınlarındaki çöl benzeri çorak alanlara kadar uzanan ağaçsız düzlüklerdir. Buğday, şekerpancarı, arpa, yulaf ve çavdar bu bölgenin başlıca ürünleridir.
Avrupa en çok besin üreten kıtadır, ama çok fazla olan nüfusunu beslemeye yetecek kadar üretemez; öbür ülkelerden et ve tahıl almak zorundadır.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
17 Ocak 2010       Mesaj #3
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Avrupa
MsXLabs.org & Temel Britannica & Vikipedi


Ekonomi

Avrupa ekonomisi, 50 farklı devlet içinde 710 milyondan fazla kişiyi kapsar. Benzer diğer kıtalar, Avrupa devletlerinin farklı zenginlikleri, en fakirlerinin diğer kıtalardaki en fakir devletlerin yaşam standartlarından ve GSYİH koşullarından çok üstünde olmasına rağmen. Zenginlikler farkı en kabaca Avrupa boyunca batı-doğu bölümünde görülebilir. Batı Avrupa ülkelerinin hepsi yüksek GSYİH ve yaşam standartlarına sahipken Avrupa ekonomilerinin pek çoğu hala eski Yugoslavya ve çöken Sovyetler Birliği'inden hasıl olmaktadır. Buradaki Avrupa sözcüğü Avrupa ekonomisi sınırlarını Asya'da Kıbrıs sınırı olarak içerir.
Kıta olarak Avrupa dünyada en büyük ekonomiye sahiptir. Avrupa'nın en geniş ulusal ekonomisi Almanya olup, nominal GSYİH sıralamasında dünyada 3.ncü sırada, satın alma gücü paritesine (SAGP) göre beşinci sıradadır. Avrupa'nın ikincisi Birleşik Krallık olup, nominal GSYİH'de dünya üçüncüsü ve SAGP'de altıncıdır. Avrupa Birliği dünyanın en geniş (IMF ve Dünya Bankası'na göre 2005) veya ikinci en geniş ekonomisidir (CIA world Factbook-2006).

Avrupa dış dünyada en fazla ABD, Brezilya, Japonya, çin ve Rusya ile ekonomik ilişkiler içerisindedir.
Kişi başı GSYİH
Ad:  Europe-GDP-PPP-per-capita-map.png
Gösterim: 859
Boyut:  6.3 KB

Ekonomik Gelişme
1945 öncesi: Endüstriyel büyüme
II. Dünya Savaşı öncesi büyük finansman ve endüstri devletleri Birleşik Krallık, Fransa, Almanya ve İtalya idiler. Endüstri devrimi Britanya'da başladı ve hızla Avrupa'ya yayıldı.
1945-1990: Soğuk savaş dönemi
II. Dünya Savaşı'nı takiben, Avrupa'nın ekonomisi ve alt yapısı parçalanmıştı.
Avrupa Birliği'nin yükselişi
1991 yılında Batı Aavrupa ve Rusya etrafında komünizm çöktüğünde bu devletler serbest piyasa ekonomi sistemine adapte olmaya çalışıyorlardı. Mamafih, başarı derecesinde çeşitli farklar vardı. Merkezi Avrupa devletlerinden olan Macaristan, Slovenya, Romanya ve Polonya kabul edilebilir çabuklukta adapte oluyordu. Buna rağmen Sovyet Devletleri'nden Rusya ve Ukrayna kolayca ufalanabilen alt yapılarını reform etmek için uğraşıyorlardı. Batı Avrupa yeni demokratik doğu ile ekonomik bağlarını çabukça geliştirecekti. Eski Sovyet devletleri değişim ile meşgül olduğunda Yugoslavya sivil savaşta küçülüyordu. Avrupa'nın en büyük ekonomisi Almanya 1991 yılında eski Sovyet devletleri ile birleşmek için uğraşıyordu. Rusya ülkenin doğu kısmını kontrol ediyordu. Ve altyapısını soğuk savaş döneminde başka yere nakletmişti. Batı uzun yıllar doğuyu eşit seviyeye getirmek için uğraştı. Barış Yugoslavya'ya on yıldır gelmedi ve 2003 yılı ile hala orada pek çok NATO ve Avrupa Birliği barış gücü askerleri Bosna-Hersek, Makedonya ve Kosova'da hazır bulunuyor. Savaş ekonomik büyümeye şiddetlice zarar veriyordu. 1990 yılında sadece Slovenya gerçek ilerleme kaydediyordu. Bu zamanda Avrupa Birliği'nde 16 üyeden 12'si Avrupa Bölgesi'nin parçası haline geldi. Bu ülkeler arasında para birliği sağlandı. Kalan üç devlet olan Danimarka, İsveç ve Birleşik Krallık kendi ulusal paralarını kullanmaktadırlar. Türkiye de kendi parası olan Türk Lirası (Turkish Pound)'nı kullanmaktadır.

Para birimi ve Merkez Bankaları

Avrupa içindeki çoğu ülkelerin para birimi, Avrupa Birliği'nin para birimi olan Avro'dur. Avrupa Birliği üyesi olup kendi ülke parasını kullanan ülkelerden Birleşik Krallık ve Danimarka'dır. Üye olmadığı halde Avro kullanan ülkeler ise Monako, San Marino ve Vatikan'dır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
17 Ocak 2010       Mesaj #4
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Avrupa
MsXLabs.org & Temel Britannica


Bölgeler
Avrupa'nın Birleşmiş Milletler tarafından oluşturulmuş bölgeleri:
██ Kuzey Avrupa
██ Batı Avrupa
██ Doğu Avrupa
██ Güney Avrupa
Ad:  638px-Location-Europe-UNsubregions%2C_Kosovo_as_part_of_Serbia.png
Gösterim: 718
Boyut:  185.9 KB

Güney Avrupa

Avrupa'nın güneydeki toprakları Akdeniz Bölgesi'nin bir parçasıdır. Denize yakın bölümleri dağlıktır; Akdeniz iklimi ve bitki örtüsü görülür. Bu koşullarda çiftçilik yapmak kolay değildir. Çünkü yamaçlann basamak biçiminde teraslanması; üzüm ve meyve yetiştirmek için toprağın derince kazılması gerekir. Uzun ve kurak geçen yazlar, bağlann ve bahçelerin sulanmasını gerektirir. Teraslama ve sulama ağır bedensel çalışma anlamına gelir. Avrupa'daki çiftliklerin çoğunda kullanılan pulluk ve harman makinesinin yerini bel ve orağın aldığı Akdeniz tarımının en belirgin özelliği ağır bedensel çalışmadır.
Akdeniz'in balık açısından zengin olmamasına karşın, toprakların tanm için çok elverişsiz olması ve kıyılarda küçük teknelerin barınabileceği yerlerin bulunması, balıkçılığın ve deniz ticaretinin gelişmesine yol açmıştır. Eskiçağlardan beri Akdeniz, dünyada ticaretin en yoğun olduğu bölgelerden biriydi. 1869'da Süveyş Kanalı'nın açılmasıyla Akdeniz'in ticari önemi daha da arttı. Avrupa'nın güneyindeki Cenova, Napoli, Marsilya ve Barselona gibi limanlar çok önem kazandı.
Akdeniz'i çevreleyen ülkeler, dünya tarihinde her zaman büyük bir rol oynadı. Uygarlığın Mısır ve Mezopotamya'da başladığını, daha sonra batıya doğru yayıldığını biliyoruz. 14. yüzyıla kadar Venedik ve Floransa gibi italyan kentleri zengin ve güçlüydü. Ama uzun deniz yolculuklan yapmanın güçlükleri bir kere aşılınca, Portekiz, İspanya, Fransa ve İngiltere'nin dünya ticaretindeki önemi arttı; Akdeniz ülkelerininki ise azaldı.
Güney Avrupa, tümü de Alp Dağlan'nın güneyinde uzanan, İber (İspanya ve Portekiz), İtalya ve Balkan yanmadalarını kapsar. Alp Dağları arasındaki vadiler, Akdeniz ülkelerini Kuzey Avrupa ülkelerine bağlar. Eskiçağlarda Romalılar bu vadilerden biri olan Rhöne Vadisi'nden geçerek bugünkü Fransa'ya, Almanya'ya, İngiltere'ye, Hollanda'ya ve Belçika'ya girmişlerdi. İÖ 60'ta Yunanlılar tarafından kurulduğundan bu yana Marsilya Kuzey Avrupa'ya giden yolların giriş kapısı oldu. Adriya Denizi kıyısındaki Venedik ve Triyeste ile Ege Denizi kıyısındaki Selanik üzerinden Tuna Irmağı'na doğru giden, daha az elverişli yollar da vardır.
Akdeniz ülkeleri Avrupa'nın en yoksul ülkeleri arasındadır. Çünkü bir yandan çiftçileri ve balıkçıları zengin değilken, öte yandan kömür ve petrol az olduğu için fabrikalara gerekli olan enerji kaynakları ve hammaddelerden de yoksundurlar. Pireneler'de ve Alpler'de eriyen karın, yağmurun yokluğunu giderdiği yerlerde birkaç büyük enerji santralının kurulmuş olmasına karşın, kurak geçen yazlar su gücünden yararlanmayı genellikle engeller. Akdeniz Bölgesi'ndeki demir ve krom cevheri kömür yokluğundan metal üretiminde kullanılamaz; işlenmek üzere başka ülkelere gönderilir. Yün, ipek ve pamuk üretilir ama üretim büyük miktarlarda değildir. En önemli sanayi bölgesi, Kuzey İtalya'daki Lombardiya Ovası'mn kuzey sınırında yer alır. Buradaki Milano, Torino ve çok sayıda daha küçük kentte, fabrikalara gerekli elektrik enerjisini üretmek için Alp D ağları'ndaki ırmakların su gücünden yararlanılır.
Bu nedenlerle Akdeniz ülkeleri büyük ölçüde tarıma bağımlıdır. Ama, çiftçilikten yüksek bir yaşam düzeyi sağlanamadığı için birçok insan öteki kıtalara göç etmiştir. Bir bölümü ise daha zengin ülkelerde işçi ya da denizci olarak çalışmaktadır. Akdeniz kıyılarında turizm önemli bir gelir kaynağıdır.
İber Yarımadası'nda Portekiz ve İspanya yer alır. Portekiz bir Akdeniz ülkesi olmaktan çok bir Atlas Okyanusu ülkesidir. Başkenti Lizbon'dan, Güney Amerika'ya giden önemli hava ve denizyolları geçer. İspanya'nın büyük bölümü kurak ve çıplak bir yayladır. Kuzeyindeki dağlarda demir cevheri ve bir miktar kömür vardır; güneyde ise Romalılar zamanından bu yana bakır madeni çıkarılır. Sevilla yakınındaki Endülüs Ovası en bereketli bölgesidir. Akdeniz kıyısına yakın topraklarda şarap, zeytinyağı, portakal ve fındık üretilir.
Fransa'nın Akdeniz kıyılan, üç büyük ada olan Korsika, Sardinya ve Sicilya ile İtalya' nın yarımada olan bölümü aynı görüntüye sahiptir: Sakin, mavi bir deniz, geniş koylar ve kayalık burunlar. Denizin hemen ötesinde üzüm, zeytin, portakal ve limon yetiştirmek için teraslar biçiminde düzenlenmiş olan ya da seyrek ağaçlarla kaplı tepeler uzanır. Daha içerilere doğru toprak çorak, çalılık ve koyunların otladığı cılız çayırlar dışında, değersizdir. Ovaların yeterince büyük olduğu yerlerde, Sicilya'daki Palermo, İtalya'daki Roma, Napoli ve Livorno gibi kentler gelişmiştir. Kuzey İtalya'da bulunan ve Po Irmağı'nın kollarıyla sulanan Lombardiya Ovası, zengin bir tarım bölgesidir. Bu ovada, buğday, mısır, pirinç ve süt ürünleri üretilir.
Sarp dağlar ve dağınık adalar ülkesi Yunanistan'ın yoksulluğu, halkı yüzyıllar boyunca yaşamlarını denizde aramaya yöneltmiştir. Toprağın yirmide birinden daha az bir bölümünde tahıl üretilir. Balkan Yanmadası'nın Türkiye'deki bölümünün ortasında verimli Ergene Ovası vardır. Kuzeyinde 1.000 metre yüksekliğe ulaşan Istranca Dağlan'nın yer aldığı düzlükler İstanbul'a kadar uzanır. İstanbul ve Çanakkale boğazlan Asya ve Avrupa'nın bu bölgedeki sınırını oluşturur. Balkan Yanmadası'nın kuzeyindeki ülkeler Güney Avrupa'dan çok Orta Avrupa ülkeleridir; bu nedenle daha ilerdeki bölümlerde anlatılacaktır.

Doğu Avrupa

Doğu Avrupa tüm kıtanın yaklaşık yarısıdır. Kuzey Buz Denizi'nden Karadeniz'e ve Kafkas Dağlan'na kadar 2.800 km; Ural Dağlan ile Karpat Dağları arasında, doğubatı doğrultusunda 2.400 km uzanır. Neredeyse dümdüz olan bu büyük alanı bölen tek bir dağ sırası bile yoktur; burası dünyanın en büyük düz İliklerinden biridir. Bir uçtan öbürüne çok az değişiklik göstermesiyle kıtanın öteki bölümlerinden ayrılır. Sığ ırmakların geniş alçak yaylalarla ayrılan geniş havzaları birbirine çok benzer. Güneydeki iklim en kuzeydekinden farklıdır, ama bu değişiklik yavaş yavaş gerçekleşir. Toprak da bir bölgeden ötekine az değişiklik gösterir. Doğu Avrupa'nın kıtanın öteki bölgelerinden iklim ve toprak açısından gösterdiği farklılık, yetiştirilen ürün cinslerine ve insanların yaşam biçimlerine yansır.
Rusya karlı bir ülkedir; biraz Kanada'ya benzer. Ama Rusya'da Kanada'daki Kayalık Dağlar'a benzeyen büyük dağ sıralan yoktur. Kar kalınlığı genellikle çok fazla değildir, ama kar çok uzun bir süre yerde kalır. Karadeniz kıyılarındaki en ılık bölümleri bile genellikle yılın altı haftası karla kaplıdır. Kuzeye doğru gidildikçe karın yerde kalma süresi uzar.
Avrupa'nın kuzeydoğudaki en uç noktasında ve Kutup Dairesi'nin kuzeyinde bulunan Vorkuta'da zengin kömür yatakları vardır. Buradan çıkarılan kömür, Rusya'nın kuzeybatı sınırında bulunan Leningrad'daki fabrikalara götürülür. Kuzey Buz Denizi kıyısı boyunca uzanan tundra bölgesinde, ancak birkaç bin kişi yaşar. Bunlar geçimlerini besledikleri rengeyiklerinden, balıkçılık ve avcılıktan sağlarlar. Beyaz Deniz'den Leningrad'a ve Ural Dağları boyunca daha güneye doğru büyük melez çam, köknar, ladin ağacı ormanlan uzanır. Bu ormanlardan sağlanan büyük miktarlardaki kereste Arhangeisk limanından öteki ülkelere gönderilir. Yaz aylarının kısalığı tarımı olanaksız kılar.
Kuzeydeki bu ormanların güneyinde, yapraklarını sonbaharda döken meşe gibi ağaçlarla, köknar benzeri ağaçların birlikte bulunduğu karışık bir orman kümesi vardır. Bu ormanlar Baltık Denizi'nden batıdaki Karpat Dağlan'na kadar olan alanı kaplar ve güneye gittikçe daralarak Urallar'ın güney ucuna kadar uzanır. Geçmişte bol miktarda kereste sağlayan ormanlar kesilerek tarıma elverişli topraklar elde edildi. Moskova bu bölgenin ortasında yer alır. Yakınındaki Valday Tepeleri'nden Doğu Avrupa'nın birkaç büyük ırmağı doğar ve çeşitli yönlere doğru giden ticari taşımacılığa elverişli suyollarını oluşturur. Ülkenin en büyük kömür yataklarından biri bu ormanın güney ucundadır; Moskova ile bölgedeki öteki kentlerdeki fabrikalara enerji sağlar. Moskova ile daha önceki iki başkent, Kiev ve Leningrad, bu karışık orman kuşağının oluşturduğu üçgenin üç ayrı köşesinde yer alır.
Rusya'nın Avrupa'daki topraklarının güney ve güneydoğusu çayırlık alanlardır. Özellikle ırmak kenarlarında, gür çayırlıklarla birbirinden ayrılan birçok orman vardır. Daha sonra, çok az ağaçlı ama koyu renkli, verimli topraklar olan gerçek stepler gelir. Bu "kara toprak" bölgesi Rusya'da en çok tahılın üretildiği yöredir. Binlerce işçinin çalıştığı büyük çiftliklerde, buğday, çavdar, arpa ve yulaf yetiştirilir. En büyük kömür yatağı olan Donbass ve zengin demir cevheri yatakları, Ukrayna adlı bu bölgede bulunur. Bu nedenle burası Rusya'nın en önemli sanayi bölgelerinden biri olmuştur.
Hazar Denizi yakınlarında çok az yağış olur. Bu yüzden, ancak ırmaklardan sulama yapılabilen yerlerde ekin yetişebilir. Hazar Denizi'nin batısında ve Kafkas Dağları'nın kuzeyindeki bölgede ise Avrupa'nın en zengin petrol yatakları bulunur.

Orta Avrupa

Orta Avrupa, kıtanın Baltık Denizi ile Akdeniz ülkeleri arasında kalan bölümünü kapsar. Büyük Tuna Irmağı güneye doğru, çapraz biçimde bölgeyi geçer. Orta Avrupa bölgesi Kuzey Avrupa Ovası'nın Almanya ve Polonya bölümlerini, Güney Almanya ve Bohemya yaylalarını, Alp Dağları'nın en yüksek bölümlerini ve Orta Tuna bölgesindeki büyük Macaristan Ovası'nı içine alır. Bu yüzden görünümü Doğu Avrupa'nınkine göre çok büyük çeşitlilik gösterir.
Orta Avrupa'nın geniş vadiler ve havzalarla bölünmüş olması, geçmişte buralarda çok sayıda küçük devletin kurulmasına neden oldu. Bunların bir bölümü Osmanlı İmparatorluğu ve Avusturya İmparatorluğu örneklerinde olduğu gibi büyüyerek imparatorluklara dönüşmeyi başardıysa da tekrar parçalandılar.
Rusya'daki düzlüklerden Pripet Bataklığı ile ayrılan kuzeydeki ova, Polonya ile Almanya arasında bölünmüştür. Üç büyük yavaş akışlı ırmak, Elbe, Öder ve Vistül bu ovada kuzeyden güneye doğru akar. Eski zamanlarda burası karışık ormanlarla kaplıydı; Polonya'nın birçok bölümünde olduğu gibi, toprağın kumlu ve verimsiz olduğu yerlerde hâlâ öyledir. Ama killi, zengin bir toprağı olan geniş ırmak vadilerindeki ağaçlar kesildi ve buralar verimli tarım alanları oldu. Bu yöredeki çayırlar da iyi otlaklardır. Öteki yerlerde en iyi topraklarda buğday ve şekerpancarı, daha az verimli topraklarda ise çavdar ve patates yetiştirilir. Denize akan ve kısa dönemlerin dışında ender olarak buz tutan ırmaklar, vadilerdeki çiftliklerin ürünlerini Hamburg, Szczecin ve Gdansk (Danzig) gibi limanlara taşır.
Kuzeydeki ovanın güney sınırında, Orta Avrupa'nın en önemli kömür yataklarına sahip olan Ruhr, Saksonya ve Silezya vardır. Yayladan çıkarılan maden cevheri ve koyunlardan elde edilen yün, buralarda, ortaçağdan başlayarak, metal işçiliği ile kumaş ve cam yapımının gelişmesine neden oldu. Çekoslovakya, Güney Almanya ve Güney Polonya'da büyük sanayi merkezleri vardır. Bu ovanın güney bölümündeki korunaklı ırmak vadileri, tahıl ve kök bitkilerinin yanı sıra üzüm ve tütün gibi ılıman iklim isteyen bitkilerin de yetiştirildiği zengin tarım alanlarıdır. Yukarı Ren Vadisi bu tür topraklara bir örnektir.
Alp Dağları, İsviçre'yi baştan başa geçer ve Tuna'ya yaklaşırken kollara aynlır. Tuna'nın öteki yanında, Karpat Dağlan, Macaristan Ovası'nı kuşatacak biçimde bir yay çizer. Batı Avusturya'dan Balkan Yanmadası'na doğru başka bir dağ sırası iner. Bu sıra, Adriya Denizi kıyılarını izleyerek Yunanistan'a inen batı kolu ile Yugoslavya ve Bulgaristan'ı geçerek Karadeniz'e ulaşan doğu koluna ayrılır. Bu dağ sıraları ulaşım ve iletişim açısından ciddi birer engeldir. Bu dağlardaki belli başlı geçitler, Tuna'nın Viyana yakınlarında dağlarda açtığı yol; Sava Irmağı'nın Adriya Denizi kıyısındaki Triyeste'den kıtanın içlerine doğru akarken Yugoslavya'da Ljubljana yakınlannda açtığı geçit; Belgrad çevresinden geçen ve Yunanistan'da Selanik yakınlarında denize dökülen ırmaklann oluşturduğu gediklerdir. Demiryollan için Alpler'in yüksek orta bölümlerinde tüneller yapılmıştır. Tuna, Viyana'dan Romanya'daki Demirkapı adı verilen dar boğaza kadar, Alp Dağları ile Karpat Dağlan tarafından kuşatılmış geniş bir düzlükte akar. Macaristan Ovası ya da Alföld diye bilinen bu düzlük, Rusya'nın güneyindekine benzer çayırlık bir alandır. Burada domuz, sığır ve at yetiştirmenin yanı sıra buğday ve mısır da üretilir. Tuna, Demirkapı'yı geçtikten sonra, Romanya'da, öncekine benzeyen bir başka büyük ovayı geçerek Karadeniz'e dökülür. Bu ovanın kuzey bölümünde petrol yatakları vardır.

Kuzeybatı Avrupa

Norveç, İsveç ve Finlandiya'da, işlenmeye elverişli olmadığı için kimsenin yaşamadığı geniş topraklar uzanır. Finlandiya'da, neredeyse hiç toprağın olmadığı geniş kayalık alanlar vardır. Toplam büyüklüğünün İngütere'ninkinin dört katı olmasına karşın, bu üç ülkenin nüfusu İngiltere'nin nüfusunun dörtte biri kadardır. Toprakların büyük bölümü orman kuşağı içinde yer alır. Kerestesi için çam, ladin ve huşağacı yetiştirilir. Orman kesildiği zaman açılan alan tanma elverişli değildir. İsveç'te büyük çoğunluğu yurtdışına satılan çok zengin demir cevheri yatakları olmasına karşın, bu üç ülkeden hiçbirinde söz etmeye değer kömür yataklan yoktur.
Kuzeydeki morina ve ringa balığı avcılığında Norveç'in iyi bir konumu vardır; denizcileri bütün denizlerde çalışır. Birçok Norveçli de daha iyi bir yaşam sağlamak için Kanada ve ABD'ye gitmiştir. İsveç, ırmaklardaki su gücünü ve maden kaynaklarını kullanarak fabrikalar kurabilmiştir. Ama Finlandiya'nın kereste dışında çok az kaynağı vardır. Hem İsveç, hem de Finlandiya'nın limanları kışın buz yüzünden çalışamaz duruma gelir. İzlanda'nın büyük bölümü çıplak volkanik dağlarla kaplıdır, ama çayırlarda koyun ve sığır yetiştirilir. İzlanda'yı çevreleyen denizler balık yönünden çok zengindir.

Kuzey Denizi Ülkeleri ve Fransa

Kuzey Avrupa Ovası batıda, Kuzey Denizi' nin yatağını oluşturacak biçimde hafifçe alçalır. Kuzey Denizi'nin ötesinde, Britanya Adalan'nı oluşturacak biçimde gene hafifçe yükselir. Bu yüzden çevresi dağlık olmayan sığ bir denizdir.
İngiltere'nin, Kuzey Fransa'nın ve Belçika' nın büyük sanayi merkezleri, zengin kömür yataklarının kolaylıkla işlendiği, kömürün demiryolu, akarsu ve deniz ulaşımıyla kolayca taşınabildiği yerlerde kurulmuştur. Bu bölgelerdeki üretim, Japonya gibi ülkelerin gelişen sanayilerinin rekabetinden etkilenmiştir. Kuzey Denizi'nden çıkarılan petrol ve doğal gaz, evler ve fabrikalar için yakıt sağlar.
İngiltere, Belçika, Hollanda ile Danimarka'nın değişken, çoğunlukla yumuşak, nemli iklimi bol besin üretmelerini sağlar. Bu iklim özellikle süt ve besi hayvanlarının beslenmesi, koyun, domuz ve kümes hayvanlarının yetiştirilmesi için gerekli olan otlakların büyümesine çok uygundur. Kuzey Denizi ile Atlas Okyanusu ve Kuzey Buz Denizi'nin Kuzey Denizi'ne yakın bölümleri dünyanın en zengin balıkçılık alanları arasındaydı. Ama, geçmişteki aşırı avlanma yüzünden günümüzde, bazı bölümlerinde balık azalmıştır.
Elverişli koşullara karşın İngiltere ile Almanya Federal Cumhuriyeti'nin besin üretimi halklarını beslemeye yetmez. Hammaddenin yanı sıra besin maddeleri de uzak ülkelerden getirilir. Avustralya ve Amerika kıtalarından yün, pamuk, maden cevherlerinin yanı sıra, et, tahıl ve meyve alınır. Bu yüzden Batı Avrupa ülkelerindeki yaşam düzeyinin yüksekliği denizaşırı ülkelerle yapılan ticarete bağımlıdır. Dünyanın en büyük limanlarından birçoğu da Avrupa'nın bu bölümündedir. İngiltere'deki Londra, Liverpool ve Southampton; Belçika'daki Anvers; Hollanda'daki Rotterdam; Almanya Federal Cumhuriyeti'nin Kuzey Denizi kıyısındaki Hamburg; Danimarka' daki Kopenhag; İsveç'teki Göteborg ve Norveç'teki Bergen büyük ticaret limanlarıdır.
Fransa, Rusya'nın dışında, Avrupa'da kuzeyden güneye kadar uzanan tek ülkedir. Akdeniz'de kıyıları olan Fransa'nın güneydoğusunda ve Pireneler'de Avrupa'nın en yüksek tepelerinden bazıları bulunur. Ülkenin ortasındaki yayla, pek çok açıdan Almanya Federal Cumhuriyeti'nin güneyindeki yaylalara benzer; kuzey ve batı kıyıları ise gerçekte, Kuzey Denizi bölgeleri arasında sayılabilir. Bu yüzden Avrupa'nın tümünde bulunan özellikler Fransa'da küçük ölçekte bulunur.
Fransa, Manş Denizi ile Akdeniz'den geçen iki büyük okyanus ticaret yolunun arasında yer alır. Belli başlı limanlarından güneydeki Marsilya ile kuzeydeki Le Havre, Rouen ve Dunkerque bu yollar üzerindedir. Fransa bir yandan çok çeşitli tarım ürünü ve hayvan yetiştiren zengin bir tarım ülkesi; öte yandan önemli bir çelik üreticisi, giysi ve mobilya gibi güzel görünümü olması gereken malların yapımcısıdır. Başkenti Paris, birçok demiryolunun geçtiği önemli bir merkezdir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
17 Ocak 2010       Mesaj #5
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Avrupa
Vikipedi, özgür ansiklopedi


Ülkeler

Avrupa kıtası siyasi haritası
Ad:  737px-Europe_countries_map_tr.jpg
Gösterim: 777
Boyut:  43.2 KB

avrupa ulkeleri
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
2 Haziran 2011       Mesaj #6
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Avrupa

(Fr., İng.: Europe),
Okyanusya'dan sonra ikinci küçük kıta (yaklaşık 10 milyon km2).

Dünya nüfusunun %20'si Avrupa'da yaşar. Yani küçüklüğüne göre nüfusu kalabalık ve yoğundur. Kuzeyde Kuzey Buz Denizi ile sınırlanır. En kuzey noktası Norveç'te Kuzey Burnu'dur. Başlıca adaları Vaygaç, Novaya Zemlya, Kolguev, Svalbard'dır. Doğu sınırı kesin değildir. Bu nedenle Avrupa, bazen Asya'nın bir batı uzantısı gibi düşünülür ve iki kıtaya "Avrasya" ortak adı verilir. Bununla beraber itibari doğu sınırı Ural Dağları, Ural Irmağı, Hazar'ın kuzey kıyıları ve Kafkaslar'ın kuzeyindeki Maniç Çukurluğu'ndan oluşur. Güneyde Türkiye, Karadeniz ve Akdeniz, Kırım, Balkan, İtalya, İber yarımadalarıyla sınırlanır. En güney noktası, İspanya'da Point Marroqui'dir. Güneyde başlıca adaları Ege Adaları, Girit, Yunan Denizi adaları, Sicilya, Sardinya, Korsika ve Balear adalarıdır. Batıda Atlas Okyanusu ve kenar denizleri, Biskay Körfezi, Manş, Kuzey Denizi, Norveç Denizi, kuzeybatıda Baltık ve kuzey uzantıları olan Finlandiya ve Botni körfezleri ile çevrilir. Baltık, Kattegat ve Skagerrak boğazları ile Kuzey Denizi'ne bağlanır. Kuzeybatıda Jutland ve İskandinav yarımadaları vardır. En batı noktası, kıtada Roca Burnu (Portekiz), Britanya Adaları'nda Dunmore Head'dir. Başlıca adaları Britanya Adaları, Shetland, nanmaa, Sarema, Khiuma, Gotland, Öland ve Rügen'dir. Britanya Adaları, Avrupa'dan Manş Denizi ve Padökale Boğazı ile ayrılır (İng.: English Channel ve Strait of Dover).

Kıta, Afrika'dan Cebelitarık (İng.: Strait of Gibraltar) ve Asya'dan Çanakkale, Marmara Denizi ve İstanbul Boğazı ile ayrılır (İng.: Dardanelles, Sea of Marmara ve Bosphorus). Güneyde, Alp orojenezine dahil genç dağlar, orta ve batıda daha eski kitleler (Hersinyen ve Kaledonya) yer alır. Başlıca dağ kitleleri İspanya-Fransa arasında Pireneler, Alpler (İsviçre, Fransa, İspanya, Avusturya, Federal Almanya), Apeninler (İtalya), Dinarlar (Yugoslavya), Erz-Gebirge, Südet Dağları (Almanya-Çekoslovakya), Karpatlar (Çekoslovakya, Polonya ve Romanya), Transilvanya Alpleri (Romanya), Rodop ve Balkanlar (Bulgaristan), Istıranca (Bulgaristan, Türkiye Avrupası), Kantabriya, Sierra Nevada, Sierra Guadarrama dağları ve İspanya'da Meseta Platosu'dur. Doğu Avrupa'da, Kırım Dağları dışında, yüksekliği birkaç yüz metreden ibaret ova ve plato düzlükleri yer alır. Kaledonya kitleleri daha kuzeybatı Avrupa'da (Büyük Britanya, İrlanda, İskandinavya) bulunurlar. Başlıca ırmakları Volga, Dinyeper, Dinyester, Don, Kuzey Dvina (Rusya), Vistül (Polonya), Oder, Elbe (Almanya, Çekoslovakya), Ren (büyük kısmı Almanya'da akar), Thames (İngiltere), Seine, Loire, Rhone (Fransa), Ebro, Guadalquivir (İspanya), Douro, Tajo (İspanya, Portekiz), Po, Tiber (İtalya), Tuna (Almanya, Avusturya, Macaristan, Yugoslavya, Romanya, Bulgaristan), Meriç (Bulgaristan, Türkiye), Vardar (Yunanistan, Yugoslavya)'dır.

Avrupa'nın dünya üzerindeki coğrafî konumu, çok merkezîdir. Kıtanın bu ayrıcalıklı konumu büyük coğrafya buluşlarından bu yana Avrupalılara ekonomik ve siyasal açılardan büyük yararlar sağlamıştır. Dil, din ve politik bakımlardan birlik yoktur. Neolitik dönemden Orta Çağ'a dek art arda gelen insan topluluklarının yığıldığı bir alan gibidir. Avrupa'nın antropolojik çeşitliliği içinde beş büyük ırk grubunu ayırmak olasıdır: Kuzey Avrupa, Doğu Avrupa, Akdeniz, Alp ve Dinar ırkları. Kuzey ırkı uzun boylu, ince yapılı ve beyaz tenlidir; Baltık ve Kuzey Denizi'ni çevreleyen topraklar üzerinde yaşarlar. Doğu Avrupa ırkı daha açık renkli, daha küçük ölçülüdür; genellikle Polonya, Kuzey ve Orta Rusya'da yaşarlar. Daha koyu renkli olan Alp ırkı, kısa boylu ve tıknazdır; Orta ve Batı Avrupa'ya dağılmışlardır. Dinar ırkına Balkanlar ve Karpatlar'da rastlanır. Akdeniz ırkı esmerdir, saçları ve gözleri koyu renklidir ve çeşitli tipleri vardır; İber Yarımadası, Güney İtalya, Balkanlar'ın güneydoğusu ve Rusya'nın güneyinde karışma olmuştur. Bu kıtanın küçüklüğüne karşın 30'dan fazla devlet bulunur. Bu devletler ekonomik ve siyasal yapıları birbirine karşıt iki bloka bölünmüştür.

Yerüstü ve yeraltı kaynaklarının zenginliği, nüfus yoğunluğu, bilim ve teknolojik alanda ulaşılan düzey ve bunun sonucu olarak keşif ve icatlarda gösterilen başarılar, uzun sömürgecilik döneminde biriken sermaye ve bu sermayenin ekonomik girişimlere olanak sağlaması gibi nedenlerle, Avrupa 18. ve 19. yüzyıllarda dünyada gerçekleştirilen sosyal ve ekonomik değişimlerde başrolü oynamıştır. Bugün üstünlüğünü bir dereceye kadar kaybetmişse de, yine de dünya gelirinin %40'ı Avrupa'nın elinde bulunmaktadır.

MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.

Benzer Konular

31 Ekim 2018 / Misafir Coğrafya
6 Temmuz 2015 / Misafir Coğrafya
16 Temmuz 2012 / Misafir Coğrafya
21 Mayıs 2011 / nünü Coğrafya
4 Ekim 2009 / ThinkerBeLL Zooloji