Arama

Zeyneb Binti Huzeyme

Bu Konuya Puan Verin:
Güncelleme: 10 Haziran 2015 Gösterim: 4.026 Cevap: 2
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
14 Temmuz 2011       Mesaj #1
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Zeyneb Binti Huzeyme

Sponsorlu Bağlantılar
Resûlullahın mübârek hanımlarından. Nesebi, Zeynep binti Huzeyme bin Abdillah bin Amr bin Abdimenaf bin Hilâl bin Âmir bin Şa’saa el-Hilâliyye’dir. Lâkabı “Ümmül mesâkin”dir.

Mü’minlerin annesi Hz. Zeyneb önce Hz. Abdullah bin Cahş ile evli idi. Abdullah, Resûlullah’ın halası Ümeyme’nin oğlu idi. Uhud Savaşı’nda şehit oldu. Diğer rivâyete göre, ilk önce Tufeyl bin Hâris’in hanımı idi. Tufeyl boşayınca kardeşi Ubeyde bin Hâris ile evlendi. O da Bedir Savaşı’nda şehîd oldu.

Peygamber efendimiz (s.a.v.) Hz. Hafsa’dan sonra hicretin üçüncü senesi Ramazan ayında Hz. Zeyneb ile evlendi. Kendisine dörtyüz dirhem mehr verdi.

Hz. Zeyneb, İslâmiyetten önceki devirde fakir, yoksul ve muhtaçlara çok merhamet ettiği ve şefkatli davrandığı, onlara daima yemekler yedirip sadakalar verdiği için “Ümmül mesâkin” (Fakirlerin annesi) lakabıyla tanınırdı. Çok ibadet yapar, çok sadaka verirdi. Eline geçen mal ve parayı bekletmeden hemen sadaka olarak dağıtır, bizzat fakir ve düşkünleri arar, bulur ve onlara yardım ederdi

Hz. Zeyneb binti Huzeyme, Peygamberimizin (s.a.v.) nikâhı ile şereflendikten sekiz ay kadar kısa bir zaman sonra 4 (m. 626) senesi Rebiulâhir ayında otuz yaşlarında vefât etti. Resûlullah (s.a.v.) namazını kıldırdıktan sonra Onu Medine’nin Baki Kabristanına defn etti. Peygamberimiz hayatta iken yalnız Hz. Hadîce ve Hz. Zeyneb vefât ettiler. Resûlullah’ın (s.a.v.) vefâtından sonra ise hanımları arasında ilk vefât eden Hz. Zeyneb binti Cahş’dır.


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Biyografi Konusu: Zeyneb Binti Huzeyme nereli hayatı kimdir.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
tokiohotel - avatarı
tokiohotel
VIP ''Ölü Gelin''
23 Ağustos 2011       Mesaj #2
tokiohotel - avatarı
VIP ''Ölü Gelin''
Zeynep Binti Huzeyme

Sponsorlu Bağlantılar
Peygamberimiz (s.a.v)'in evlendiği bahtiyar kadınlardandır. Bütün mü'minlerin annesi olma şerefinin sahibidir. Gerek cahiliyye ve gerekse İslam devrinde yoksul ve muhtaçlara çok acıdığı, şefkatli ve merhametli davrandığı, onlara daima yemekler yedirdiği, sadakalar verdiği için, Ûmmü'l Mesâkîn (miskinler, düşkünler anası) diye tanınır ve anılırdı. . Necd bölgesinde yaşayan ve Arabistan'ın en güçlü kabilelerinden biri olan Âmir bin Sa'saa kabilesine mensuptur. Neseb silsilesi şöyledir: Zeyneb binti Huzeyme bin Abdullah bin Amr bin Abdimenaf bin Hilâl bin Âmir bin Sa'saa, el-Hilâliyyedir. Annesi ve doğum tarihi hakkında bilgi yoktur. Lakabı, Ümmü'l-Mesâkîn'dir. Ailesi, Necd'den gelip Mekke'ye yerleşmiş bir ailedir.
Hz. Zeyneb ilk önce Tufeyl b. Haris'in zevcesi idi. Ondan boşandıktan sonra kardeşi Ubeyde bin Haris bin Muttalip ile evlenmiştir. Onun da Bedr Gazası'nda yaralanıp Safra'da vefat etmesi üzerine dul kalmıştır. Daha sonra ise Hz. Zeyneb (r.anha)'in Abdullah b. Cahş'la evlendiği rivayet edilmektedir. Hz. Abdullah'ın da Uhud:da şehit düşmesi üzerine dul kaldığı da biliniyor. Üçüncü kocasının şehitliği sebebiyle yeniden dul kalan Hz. Zeyneb'in son olarak hicretin üçüncü yılı Ramazan ayında, 400 dirhem mehirle Hz. Peygamber (s.a.v)'le evlenmesi gerçekleşti.
Hz. Zeyneb binti Huzeyme (r.anha) Peygamberimiz'in yanında iki veya üç ay kalmıştır. Sekiz ay kadar kaldığı rivayeti de vardır. Kendisi henüz otuz yaşlarında bulunuyordu. Peygamberimiz'in Mekke'de kaybettiği zevcesi Hz. Hatice'den sonra, hayattayken kaybettiği ikinci hanımı bu annemiz olmuştur. Diğer annelerimiz Peygamberimiz (s.a.v)'in vefatından sonra dünyalarını değiştirmişlerdir, (r. anhünne)
Hz. Zeyneb binti Hüzeyme'nin cenaze namazını Rasülullah kıldırdıktan sonra Baki Kabristanı'na defnetmiştir. (r. anha)
Ahzab Suresi'nin 6. ayetinde Hz. Peygamber'in hanımları mü'minlerin anaları olarak gösterilmiştir. Bundan, Hz. Peygamber'in -dolaylı olarak- mü'minlerin babası yerinde kabul edildiği anlaşılmaktadır. "Muhammed içinizden herhangi bir kimsenin babası değildir." (Ahzab, 40) mealindeki ayet ise, Hz. Peygamber ile O'nun nesebinden olmayanlar arasında hukuki manada evlatlık ilişkisinin bulunmadığını belirtilmekte ve O'nun peygamberlik vasfını vurgulamaktadır. Ehli beytten maksat ise, ister erkek ve isterse kadın olsun, peygamberliğe sahne olan evde bulunan ve kayıtsız şartsız Hz. Peygamber'in ailesi içinde yer alan kimselerdir.
Mü'minlerin annesi, miskinlerin annesi ve ehli-beyt'ten birisinin kısa da olsa, saadetler asrının kutlu Peygamber'inin evindeki hanımlık hayatına sebeb olarak iki şey gösterilmiştir: Birincisi, İslamî güzellikleri yani ilk müslümanlardan olup Mekke'den Medine'ye hicret edenler arasında bulunması, çok ibadet etmesi, çok cömert olması; ikincisi ise, mensub olduğu kabilenin İslamiyet'le arasının bulunmasına tesiridir. Şöyleki, hicretin üçüncü yılında bölgeye İslam'ı anlatmak için gönderilen bir birliğin haince pusuya düşürülüp kılıçtan geçirilmeleri sebebiyle, Âmir b. Sa'sa'a kabilesiyle müslümanlann arası bozulur. Ve kılıçtan geçirilen birlikten canını kurtaran bir müslümanın Medine'ye dönerken, yanlışlıkla Amir b. Sa'sa'a kabilesine mensup iki müslümanı öldürmesi üzerine ilişkiler daha da çıkmaza girer. Kabilesi arasında önemli bir nüfuza sahip olan Hz. Zeyneb binti . Huzeyme (r.anha) ile evlenmesiyle Hz. Peygamber (s.a.v)'in bu kabile ile ilişkilerini düzeltmek istediği tahmin olunabilir.
Hz. Zeyneb'in diğer kocalarından çocuğu olmamıştır. Bu itibarla Rasul-i Ekrem ile evlendiğinde çocuksuz bir dul idi. Ayrıca Medine devrinin henüz başlangıcında vefat etmiş olduğu için kendisinden hadis rivayeti yapılmamıştır.
Hz. Zeyneb binti Hüzeyme'nin (r. anha) kocası ile İslam'a girdiğinde Kureyş müşriklerinin işkencelerine maruz kaldıkları da bilinmektedir.
"Peygamber, mü'minlere kendi canlarından daha değerlidir. Hanımları da onların anneleridir..." (Ahzab, 6) ayetinin "onların anneleridir" bölümü hakkında burada kısaca bilgi vermek yerinde olacaktır.
"Hanımları onların anneleridir." demek saygı ve hürmet göstermenin farz, evlenmenin haram olması yönünden tıpkı anneleri gibidir anlamındadır. Nitekim Allah-ü Teâlâ "... Kendisinden sonra O'nun hanımlarını nikahlamanız asla caiz olmaz." (Ahzab, 53) buyurmuştur. Bakmak, başbaşa kalmak, birlikte yolculuk yapmak ve miras konusunda tıpkı yabancı kadınlar gibidirler. "Peygamberin hanımlarından birşey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin." (Ahzab, 53) buyurulmuştur. Hz. Aişe (r. anha) bu nedenle "Biz kadınların anneleri değil aksine erkeklerin anneleriyiz." demiştir.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
''Boşver''
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
10 Haziran 2015       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
ZEYNEP BİNTİ HUZEYME, ül-mesakin deniyordu, Hz. Muhammet' in eşlerinden biri (Medine VI. yy. sonu - ay. y. 626). ilk eşinden ayrılmış, ikinci eşi Übeyd bin el Haris ise Bedir savaşı'nda ölmüşlğ. Peygamber’le evliliği 2 ya da 8 ay sürdü.
Kaynak: Büyük Larousse


Benzer Konular

8 Ocak 2010 / asla_asla_deme Dinler Tarihi
10 Haziran 2015 / _Yağmur_ Dinler Tarihi
8 Ekim 2013 / Heulwen Dinler Tarihi