Arama

Aydın Hatipoğlu

Güncelleme: 21 Eylül 2009 Gösterim: 7.529 Cevap: 5
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
31 Ağustos 2009       Mesaj #1
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Aydın Hatipoğlu

Sponsorlu Bağlantılar
aydinhatipoglu

1940 yılında Urfa'da doğdu. Haydarpaşa Lisesi'ni bitirdi. İki yıl İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne devam ettikten sonra, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü'nde okudu.

1958'den bu yana şiirleri Yelken, Ataç, Yeni Gerçek, Gelecek, Yansıma, Varlık, Karşı, Gerçek Sanat, Evrensel Kültür, Güzel Yazılar gibi edebiyat dergilerinde yayımlandı. Yeni Gerçek (1967) ve Gelecek (1971) dergilerinin kurucuları arasında yer aldı. Türk Edebiyatçılar Birliği, PEN Yazarlar Derneği, Türkiye Yazarlar Sendikası, Nazım Hikmet Vakfı, Emin Türk Eliçin Vakfı yönetim kurullarında, BESAM'ın kurucular kurulunda ve çeşitli ödüllerin seçici kurullarda görev aldı.

TRT ve TV8'de bazı programların yazarlığını ve danışmanlığını yaptı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin yayımladığı Bizim Gazete'de köşe yazarlığı yapıyor.

1960 kuşağı toplumcu şairleri arasında imge örgüsündeki sıkı doku, inançlı bir kararlılık, tüketmek bilmez yarın umudu, yöresel özellikleri çağdaşlık potasında eritme, anlamı ve sesi şiirin bütününe yayma özellikleri ile öne çıkan şiirler yazdı.


Mevsim Hazan / Dilde Hüzün


Günün soluğu balkon
Engin mavi çiçekler
Sararmış göğün yüzü
Kırlangıçlar tavafta

Son bulutlar da aktı
Soğudu işte güneş
Boşluğa düştü sesi
Yorgun çıngırakların

Özgürlüğün arabası sırçadan
Koşar dörtnal zayıf atı
Korkusunu kırbaçlarken
Sürücüsü durmadan

Gün bitti mevsim hazan yapraklar
Taze ceviz satar surda bir şopar
Ey yazıcı uyuma ateş altında dünya

Kan ağlar yüreğin gece sabaha değin
İnsanlar ne yapar ya çocuklar ya kadınlar
Gün bitti mevsim hazan dilde hüzün

Aydın Hatipoğlu

Biyografi Konusu: Aydın Hatipoğlu nereli hayatı kimdir.
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
31 Ağustos 2009       Mesaj #2
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Bebek

Sponsorlu Bağlantılar
Seni bir orman ışığı gibi hatırlıyorum
Gölgeli serin kucağına düşüyor yapraklarım
Seni dalların karanlığından süzüyorum

Irmağın sarmalına direnen kırık bebek
Beni savruk bıyığımla hatırla
Atıp atıp bağrına bas yalnızlığımı

Tenha bir eylül yakamozu gözlerin
Yorgunum çalınmışım kırgınım
Yine de sevinci savunuyorum

Terk ettim silahımı yitirilmiş coşkular gibi
Şimdi penceresinde kırmızı sardunyalar açan
Beyaz badanalı bir köy evidir sevdam

Aydın Hatipoğlu


Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
1 Eylül 2009       Mesaj #3
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Aşktır Bu Derdin Dermanı

Sevgiden sellerin sesidir senden gelen
Dağ delen susuşumu duysan tanıyacaksın
Seni kavgaların içi gibi sıcak buldumsa
Saf dışında kalmak nedir anlayacaksın

Düşlerimde yüzü kaldı küçük hayvanlara özgü
Yüreğimde közü ılıtır içerim
Aşktır bu derdin dermanı aşktır bu dağların kızı
Sarar durur dört yanımı yunus gibi bir sızı

Hüzünlü bir denizde yıkıyorum gözlerini
Sesini düşlemiyorum kimi zaman teller kopuk
Tanrının tanrılığını bir kenara bırakıp
Öznel güzelliklerimi kendim yaratıyorum

Küçük kavgalarda yenilmelerle yıkılmıyorum
Küçük yeniklerin büyük savaşına duruyor gücüm
Yüreğimi dağlayıp dağlayıp çoğalıyorum
Varlığımı sonsuz sevgilere adıyorum adsız sevgilere


Aydın Hatiboğlu
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
1 Eylül 2009       Mesaj #4
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Kariye

Teninde doğum fırtınaları
Gölgesi durgun suda uyuyor ulu çınar
Uzak umutlar süzülüyor usundan
Prizmasından tarih geçiyor

Gün güle değiyor hüznünün gergefinde
Gamdan örülmüş bir tülün ardında elin
Süt ve gümüş sim ve ipek
Tutuşuyor özlemin penceresinde

Bin yıl ötelerden bakıyormuş gibisin
Altın demir ve kobalt pırıltısıyla
Derin lacivert bir göğe yükseliyor
Sunakları ellerinde binlerce esin

Bak bu sensin billur ışığı sesin
Bu senin giysilerin kıvrımlarıyla susan
Sanki biz kariyede bir mozaik bahçesiyiz
Buhurdan ve şamdan ve tütsü ve ayin olan

Aydın Hatipoğlu
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
1 Eylül 2009       Mesaj #5
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Bu Şiir Hiç Yazılmadı

Sevdalar yoğurduk ellerimizle
Kavgalara uyandık
Daha çocuktuk

Bencil ve acımasızdı dünya
Ak lalelerin ışığı soldu
Yıkıldı çalındı kirlendi
Acı ve gözyaşıyla sulandı
Saksıdaki küskün çiçek
Önce balıklarımız öldü
Coşkular sevinçler inançlar
/Direniyordu hâlâ suların ışıltısı/
Sonra arkadaşlarımız
Ama umudumuz ölmedi

Ey ırmakları ağu akıtan dünya
Seni yapraksız ağaçlar adına
Dehlizlerde yanan
Düşlerini çığlar bölen
Depremlere çöplüklere gömülenler adına
Ve gökyüzü ve çocuklar ve toprak
Kadın çığlıkları ve masum denizler
Ve ölü kuşlar adına lanetliyorum

Aydın Hatipoğlu


Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
21 Eylül 2009       Mesaj #6
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Gönlüm Yangın Ertesi

--Cemal Süreya için-

Yine avlusundayız
Güvercin göklerinin
Mor ayazlar avlusu
Günlerden pazartesi

Mahmur sevda yorgunu
Çıkmıyor sabahlara
Ey cinayet vurgunu
O dalgın gülümseyiş

Masalarda çizilmiş
Bir resim terkisinde
Söylenmemiş acılar
Hiç yaşanmamış gibi

Hem tende duymak teni
Canı candan saymamak
Vermek her isteyene
Tabaktaki bozukluk

Nerde bardaklar nerde
Nerde sevgi pınarı
Alazı vurdu geçti
Yaktı cemalin narı

Aydın Hatipoğlu

Benzer Konular

12 Mart 2010 / _KleopatrA_ Türkiye'den
12 Mart 2010 / _KleopatrA_ Siyaset tr
11 Eylül 2008 / Bia Taslak Konular
7 Mayıs 2015 / mhmmdcngz Müzik tr
9 Ağustos 2015 / Jumong Spor tr