Ziyaretçi
“NAZAL N”
Türkçe'de silüeti olmayan ses.
Sponsorlu Bağlantılar
Gök Türkler bu sesleri ayrı harflerle yazarlardı. Uygurlar,Gök Türk alfabesini değil, Soğdaklardan aldıkları yabancı bir alfabeyi kullandıkları ve bu alfabe de nazal ñ'yi içermediği için tek bir n harfi kullanmışlardır. Daha soñra Arap alfabesini kullanan Türkler (Karahanlılar, Gazneliler, Selçuklular, Osmanlılar vs...)
Nazal ñ'yi üstü üç noktalı kef (nazal nûn veya kef-i nûn) ile göstermişlerdir.
Türkiye Cumhuriyeti'nde 1 Kasım 1927'de harf devrimi yapıldığında, iki n de tek n'ye indirgenmiş ve o tarihe kadar kullanılan geñizden çıkan nazal ñ sesi dilimizde kaybolmuştur.
Nazal, burundan gelen demektir. Nazal n ise, n harfinin burnun derinliklerinden geniz yakınlarından çıkartılan, n ile g harflerinin bir kombinasyonu gibi anlaşılan versiyonudur. Bir sözcük içinde yan yana gelmiş gn veya ng harflerinin okunuşu sırasında g harfinin tam olarak okunmayıp, n harfinin de burundan okunur.
Bu ses Türkmence gibi "Türkî" dillerde birinci ve üçüncü tekil şahıs için iyelik eki anlamı ve fonksiyonu içerir.
Nazal n Türkiye,Denizli, Antalya ve Göller Yöresi şivesi Kayseri/Niğde civarının temel taşlarından biridir. Birçok
Türk lehçesinde vazgeçilmez bir ses olarak önemini korur. Denizli’de göçer Türkmenlerin konuştuğu Oğuz Türkçesinin, yerleştikleri topraklardaki başka kültürlerin ve dillerin etkilemesiyle de epeyi kendine özgü bir aksana dönüşmüştür.
DENİZLİ. Kentin adı Cengiz han sözcüğü ile etimolojik köken olarak akrabadır:
Cengiz Han: Dengiz Kağan... ancak Dengiz sözcüğündeki g harfi tam olarak okunmaz ama n harfi burundan okunur. bu nedenle de "nazal n" adını taşır;. Denizlililer, kentlerinin adını nazal n ile söylerler.Orta Asya Türkçe 'sinden kalmadır; Türkmenistan,Özbekistan Türkçe' lerin de hala kullanılır. Ülkemizde de Denizli başta olmak üzere kimi illerimizde, eski göçer Türk'lerin hançeresinden bir kalıntı olarak varlığını sürdürür. Nazal n' yi anlamak için tipik Denizlililerin "Denizli" demesini anımsamak yeter.
Ege'de çokça kullanılan söyleyiş biçimi. Özellikle ikinci tekil iyelik eklerinde.
Kıbrıs Türkçesi'ndehala varlığını sürdüren bir sestir.
İspanyolcada ñ harfiyle ifade edilir.
Eski Türkçe yazıları bugünkü harflerle yazarken "ng" diye yani nun+kef olarak yazıldığı da görülür.
Mesela;
ming = biñ, meng = beñ te(ng)ri = teñri vs...
Sonradan yaklaşık 10uncu 11inci yüzyılda nun harfi terk edilmiş nazal n'ler sadece kef ile gösterilir olmuştur.
Bu harf her ne kadar alfabemizde yer almasa da günümüzde telaffuz bakımından varlığını sürdürmektedir. "n" harfinin arkasından "g" harfi geldiğinde o "n" nazal olarak okunur.
Örnek vermek gerekirse "mangal" kelimsini telaffuz ederken söylediğimiz "n" ile "konuşmak" kelimesini telaffuz ederkenki "n" birbiriyle aynı değildir. Şu anda denemek için bu iki kelimeyi söylerseniz buna dikkat ettiğinizden dolayı iki harfi aynı şekilde söyleyebilirsiniz, ancak normal bir konuşma sırasında bunlar birbirinden farklı telaffuz edilir. "Konuşmak" taki "n" yi, dilimizi üst dişlerimize değdirerek* söylerken "mangal"daki "n"de dilimizle dişlerimizin pek bir alakası yoktur.Bu günkü İngilizcede de -ing kalıbındaki fiillerin sonundaki g çoğunlukla okunmaz ve onun yerine bu damaksıl n sesi çıkarılır. Kıbrıs Türkcesindeki ses daha çok "n" ve "g" seslerinin birleşiminden meydana gelir. Bu ses için fonetik alfabesinde ayrı bir sembol da vardir ("n" harfinin kuyruklu versiyonu gibi).
İngilizcede çokça kullanılan bir sestir. Örneğin, /ng/ ile biten sözcüklerdeki son ses nazal n'dir (ya da /nk/ ile biten sözcüklerde /k/den önceki ses nazal n'dir). ipa' de kuyruklu n olarak gösterilir. türkçede olmadığından İngilizce öğrenen Türklerin en çok yaptığı telaffuz hatalarına örnek teşkil eder."ng" gibi bir söyleniş biçimi vardır.
Alfabemizde böyle bir harfin bulunması anlatım bakımından işe yarayabilir. örneğin;
"elini yaktı" cümlesi iki anlama gelir.birincisi; "o senin
elini yaktı" ikincisi; "kendi elini yaktı".
ama nazal n kullanılırsa
-elini yaktı. (kendi elini yaktı)
-eli"ng"i yaktı (o senin elini yaktı)
Son düzenleyen KiTiaRa; 20 Şubat 2008 22:04
Sebep: Paragraf düzeni