Japonlar tek ve benzersiz bir ülkede yaşayan bir ulus oldukları izlenimi vermekten hoşlanırlar. Bu Şimaguni "ada ülkesi" dünyanın geri kalan bölümüne yabancı, kendi derinliklerine dalmış olarak kalacaktı. Üstelikte Çin'in :Japon uygarlığına yaptığı büyük etkiye ve çağdaş dönemde modernleşmeye rağmen.
Bununla birlikte yalnızca insan coğrafyasını ve iktisadi coğrafyayı göz önünde tutarak bir değerlendirmede bulunursak Japonya dünya sanayi uygarlığı içinde yer alır. Denetim altına alınmış bir nüfus, direncini kanıtlamış, esnek bir ekonomi, makineleşmenin en yüksek düzeyde kullanıldığı tarımsal altyapısı, fert başına ve toplam milli geliri açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Sponsorlu Bağlantılar
Asya kıtasının hemen hemen bütün ülkelerinin az gelişmiş yada gelişmekte olan ülke olarak tanımlandığı düşünülürse Japonya'nın çevresine karşı yalnızlığı ve benzersizliği anlaşılabilir.
Avrupa sömürgesi olmaktan kurtulmuş ender Uzakdoğu ülkelerinden biridir Japonya. Batı kültürünü tamamen kendi isteğiyle, kendi istediği şekilde ve daha da önemlisi kendi istediği zamanda geniş çapta kabul eden ilk ülkedir. Başlangıçta çelişkili gibi görünen bu durum Japon tarihinin, Çin ile ilişkiler hesaba katıldığında, pek de yabancı olduğu bir durum değildir.
Japonya dünyanın ikinci büyük sanayi gücüdür. Amerika ve Almanya'dan sonra dünyanın üçüncü büyük ihracatçı ülkesi olmasına rağmen sanayileşmiş ülkeler içerisinde dış ticarete - yaygın kanaatin aksine- bağımlılığı en düşük ülkedir. Dış ticareti sürekli olarak fazla veren Japonya dünyanın en büyük kreditör ülkesidir.
Japonya 127 milyon nüfusuyla dünyanın dokuzuncu en kalabalık ülkesidir. Toplam nüfus coğrafi koşulların uygun olmamamsından dolayı 377.000 km2'lik ülkenin 1/25'inde yaşamaktadır. Bu da Japonya'yı nüfus yoğunluğu açısından dünyanın en kalabalık ülkelerinden biri yapmaktadır. Aşırı dağlık coğrafi yapı nüfusun kıyı şeridinde özellikle Honşu adasının doğu kıyılarında Tokyo Hiroşima arasında yoğunlaşmasına neden olmuştur. Etnik açıdan nüfusun neredeyse tamamı Japon'dur.
Siyasi Yapı
Japon politik sistemi ideoloji, dogma ve ilkelerden ziyade insan ilişkileri üzerine kuruludur. 1955 yılından, 1990'ların başında mecliste çoğunluğu kaybetmesine rağmen, günümüze kadar politik sistem Liberal Demokrat Parti tarafından şekillendirilmiştir. Karizmatik kişilikten uzak olduğu söylenebilecek Japon politikacılar ekonomik ilişkileri ve politikaların oluşturulmasında iş dünyası ile toplumsal talepler arasında uyumun sağlanmasına katkıları oranında siyasi güçlerini sürdürülebilir kılmaktadırlar.
İmparatorun Rolü
Meiji Anayasasında imparatorun hakimiyeti mutlaktı. II. Dünya Savaşı sonrasında oluşturulan yeni anayasada imparatorun politik sistem içindeki yeniden tanımlandı. Bu süreç içindeki en önemli adım İmparator Hirohito’nun 1946 yılındaki yeni yıl konuşmasıdır. Hitohito kendi statüsünün kutsal olmadığını ve devlet toplum ilişkilerinin İmparatorun kutsiyeti ve Japonların diğer ırklara karşı üstünlüğü üzerine kurulu olamayacağını deklare etmiştir.
Seçim Sistemi
Japon siyasal sistemi üç ayrı seçim sistemi üzerine kuruludur. Her dört yılda bir yapılan Temsilciler Meclisi seçimleri, her üç yılda bir yapılan ve Senato üyelerinin yarısının yenilendiği Senato seçimleri ve dört yılda bir yapılan yerel seçimlerdir. Seçimler her idari bölgede Merkezi Seçim Komitesince yapılmaktadır. Oy kullanma yaşı cinsiyet farklılığı olmaksızın 20 dir. Bir seçim bölgesinde oy kullanabilmek için ilgili bölgede en az üç ay oturma zorunluluğu vardır. Seçilme yaşı Temsilciler Meclisi ve yerel yönetimlerde 25, Senatoda ise otuzdur.
Medya ve Politika
Gazete tirajlarının ve iletişim araçlarını çok gelişmiş olması basın bürokrasi/siyaset dünyası ilişkilerinin daha mesafeli ve bağımsız olmasına neden olduğu Japonya’da sansür kavramının “gelişmemiş” olmasının temel nedenlerinden biridir. Japonya dünyada okuryazarlık oranın en yüksek olduğu ülkedir. Bunun “doğal” sonucu olarak ailelerin yüzde 99’u günlük gazete almaktadır. En yüksek tiraja sahip Yomiuri Shimbun gazetesi günde 10 milyonun biraz altında satılmaktadır. Diğer dört büyük gazeteler ise; Asahi, Mainichi, Sankei ve Nikkei dir. Çok sayıda yerel, spor ve diğer gazetenin basıldığı Japonya'da en büyük finans gazetesi Nihon Keizai Shinbun’dur. Japonya'da ayrıca sekiz tane İngilizce gazete yayınlanmaktadır.
Büyük gazetelerin her biri beş büyük ulusal televizyon kanalıyla aynı medya grubuna aittir. Televizyonsuz evin olmadığı Japonya'da televizyon izlenme oranları oldukça yüksektir. Popüler bir akşam haberleri 15 milyon kişi tarafından izlenebilmektedir.
Son düzenleyen NeutralizeR; 28 Eylül 2005 08:23
Son derece gururlu insanlar, susmayı ve yalnızlığı sever.