Arama

Medya Haber - Sayfa 122

Güncelleme: 13 Ekim 2017 Gösterim: 676.045 Cevap: 1.864
volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
7 Ocak 2010       Mesaj #1211
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Siyasi riskler Türkiye’yi her taraftan vuruyor

Sponsorlu Bağlantılar

Araştırma kuruluşu Eurasia Group, siyasi risk listesinde 10’uncu sırada gösterdiği Türkiye ile ilgili analizinde, “Türkiye’deki gelişmeler çok kaygı verici” ifadelerini kullandı.

Analizde, “Siyasi riskler Türkiye’yi her taraftan vuruyor. Yıl sonuna doğru da önümüzdeki yıl yapılacak olan seçimlere yönelik kavga alevlenecek” denildi

Dünyada siyasi riskleri belirleme konusunda faaliyet gösteren en önemli araştırma kuruluşu Eurasia Group, siyasi risk listesinde 10’uncu sırada gösterdiği Türkiye’ye özel bir bölüm ayırdı. 65 ülkedeki 480 uzmanıyla faaliyet gösteren New York merkezli araştırma kuruluşu, yaşanan gerilime vurgu yaparak Türkiye’deki gelişmelerin çok kaygı verici olduğunu belirtti.

İşte Türkiye analizinin satırbaşları:

Kavga kontrol edilemez bir hal aldı
Türkiye’de yaşanan gelişmeler çok kaygı verici bu yüzden Türkiye riskli ülkeler arasında yer almayı hak ediyor. İçerde, ekonomik gerileme nedeniyle giderek desteğini yitiren AKP’nin yargı, iş adamları ve ordu ile bağlantılı kavgaları giderek daha kontrol edilemez hal alıyor.

AKP’ye İslamcı baskı yükseliyor
Kürt açılımı başarısızlığa uğradı. Bu durum sadece Kürtlerin desteğinin kaybedilmesine değil, sosyal istikrarsızlığın bu şekilde devam etmesi durumunda, ki devam edecek gibi görünüyor, Türklerin birçoğunun da partiye desteğinin kaybedilmesine sebep olacak. Bunun yanısıra AKP içinden de partinin İslamcı tabanı daha çok kollayan politikalara yönelmesi konusunda siyasi bir baskı yükseliyor.

İslamcılarla laikler arasında çatışma riski
Türkiye’nin uluslararası alandaki oryantasyonu Avrupa’dan uzaklaşarak İran ve Suriye’ye yakınlaşıyor. Bu durum da İslamcılar ile laikler arasındaki iç kavgaları körüklüyor. Türkiye’nin AB üyelik durumu 2010 yılında değişmese de çatışma riski Kıbrıs meselesi nedeniyle çok daha yüksek.

Erken seçime dair kavga alevlenecek
Erdoğan’ın en önemli diplomatik başarısı Ermenistan konusunda. Bu tarihi olarak önemli olabilir ama IMF ile ilişkiler göz önünde bulundurulduğunda pek bir etkisinin olmayacağı açık. Ayrıca Irak şimdi daha iyi durumda olsa da Kuzey Irak konusunda kaygılar halen sürüyor. Kısacası, siyasal riskler Türkiye’yi her taraftan vuruyor. Yılın sonuna doğru da önümüzdeki yıl yapılacak olan seçimlere yönelik kavga alevlenecek. Brezilya’da olacağı gibi 2011’de bir zıplama ihtimali de görülmüyor.

Bu analiz neden önemli?
Eurasia Group’un risk analizleri dünyadaki en önemli yatırım kuruluşlarının masalarına gidiyor. Bu nedenle yatırımcıların en çok değer verdiği araştırmaların başında geliyor. Dünyanın en önemli 300 yatırım kuruluşu Eurasia Group’un müşterisi. ABN-Amro, AIG, Citigroup, Commerzbank AG, Credit Suisse First Boston, Deutsche Bank, Standard & Poor’s gibi kuruluşlar bu analizi kullanıyor.

İşte siyasi riskte ilk 10
1) ABD-Çin ilişkileri
2) İran
3) Avrupa ekonomisi
4) ABD finansal düzenlemeleri
5) Japonya
6) İklim değişikliği
7) Brezilya
8) Hindistan-Pakistan
9) Doğu Avrupa, seçimler ve işsizlik
10) Türkiye



volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
7 Ocak 2010       Mesaj #1212
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Türkiye'den Norveç'e nota!

Sponsorlu Bağlantılar

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Norveç'in başkenti Oslo'da geç müdahale sonucu hayatını kaybeden 63 yaşındaki Türk Döndü Tulum ile ilgili bu ülkeye nota verildiğini açıkladı.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Almanya'nın yeni Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ile yaptığı görüşmenin ardından gerçekleşen ortak basın toplantısında, Norveç'te bir Türk ailesine yönelik tutumla ilgili basına yansıyan habere yönelik soruları yanıtladı.

Davutoğlu, "Norveç'te vatandaşımız Döndü Tulum'un maalesef çok acı bir şekilde kaybı, bizi büyük bir teessüre sevk etmiştir. Gerek ailesine, gerekse bütün yakınlarına buradan taziyede bulunmak istiyorum. Bütün vatandaşlarımızın hukukunu takip etmek bizim görevimizdir. Bu durumda ise sadece bir vatandaşımızın hukukunu takip etmek değil, bir insan hakları, insani bir durum da söz konusu" diye konuştu.

Olayı yakinen takip ettiklerini ifade eden Davutoğlu, "Burada bir ihmal ve kusurun olup olmadığı konusunun araştırılması için Norveç makamlarına resmen başvurduk. Ankara'da Norveç Büyükelçiliğine bir nota verildi, bir girişimde bulunuldu. Oslo Büyükelçiliğimiz de olayı yakinen takip ediyor" dedi.

Bu tür olayların cereyan etmemesinin çok önemli olduğunu söyleyen Davutoğlu, etnik, dini, kökeni ne olursa olsun, medeni bir toplumda karşılaşılmaması gereken bir tablo olduğunu belirterek, sebepleri araştıracaklarını ve Norveç makamlarıyla bu konuya açık şekilde görüşeceklerini kaydetti.


volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
7 Ocak 2010       Mesaj #1213
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Hastane odasında 42 yıl...


Abdullah Kozan, askerlik dönüşü girdiği hastane odasında tam 42 yılını doldurdu. Türkiye'nin en kıdemli hastası artık taburcu olmayı hayal bile etmiyor.

Abdullah Kozan askerliğini bitirip akciğer rahatsızlığı nedeniyle hastaneye yattığında sene 1968’di. İşbaşında 30. hükümet vardı, Başbakan Süleyman Demirel’di.

Arada Türkiye Kıbrıs’a çıkarma yaptı, 12 Eylül darbesi geldi, dünya Berlin Duvarı’nın yıkılmasıyla yeni bir döneme girdi, Körfez Savaşı çıktı...

Dünya ve Türkiye hızla değişirken, Abdullah Kozan tüm bu gelişmeleri, hiç çıkamadığı hastane odasından, minik televizyonundan izledi. Kronik akciğer rahatsızlığı teşhisiyle tam 42 yıldır Bursa Devlet Hastanesi’nde tedavi gören ‘Türkiye’nin en kıdemli hastası’ Abdullah Kozan, makineye bağlı olarak girdiği 2010 yılında da hastaneden kurtulacağını düşünmüyor.

30 hükümet eskitti
Askerliğini tamamlamasının ardından rahatsızlanan Kozan, İnegöl Devlet Hastanesi’ne gitti. Buradaki ilk muayenesinden sonra 1968 yılında Bursa Devlet Hastanesi’ne sevk edilen Kozan, akciğer hastalığı teşhisiyle tedaviye alındı. Tedavi olup hastaneden çıkmayı, sağlıklı bir şekilde yaşam sürmeyi bekleyen Kozan, 42 yıllık yaşamını dört duvar ve bir koridora sığdırmak zorunda kaldı. Hastaneye yattığı dönemlerde Süleyman Demirel’in başbakanlığındaki 30. hükümet görev yaparken bugün Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki 60. hükümeti gören Kozan, Kıbrıs Barış Harekâtı, 12 Mart Muhtırası, 12 Eylül askeri müdahalesi, Berlin Duvarı’nın yıkılması, Sovyetler Birliği ve Yugoslavya’nın dağılması, Körfez Savaşı, Irak’ın işgali ve diğer önemli süreçleri; ekonomik, siyasi ve sosyal gelişmeleri hasta yatağında öğrendi, hastaneden takip etti.

Doğum günlerini, bayramları, yılbaşılarını geçiren Kozan, 2010’a da hasta yatağında makineye bağlı girdi.

TRT’nin Türkiye’nin ilk televizyon kanalı olarak deneme yayınına başladığı 1968 yılından bugüne kadar hastanede yaşamını sürdüren Kozan, dünyaya sadece odasının penceresinden ve küçük televizyonunun ekranından bakabiliyor. Hastane dışındaki dünyaya sadece küçük penceresinden bakabilen Kozan, gelişmeleri de televizyonundan öğreniyor.

Görüşmediği bir ağabeyi var
Kozan’ın 75 yaşında bir ağabeyi var, ancak onunla da görüşmüyor. Hiçbir akrabasının ziyaret etmediği 64 yaşındaki Kozan’ın, 42 yıl içinde bulunduğu odadaki diğer yatakta tedavi gören yüzlerce arkadaşı oldu. Bazı hasta arkadaşlarını kaybeden, iyileşenleri uğurlayan Kozan’ı, taburcu olan oda arkadaşlarından ziyarete gelen olmadı. ‘Türkiye’nin en kıdemli hastası’ olarak nitelendirilen Kozan, 42 yılın verdiği yorgunlukla bitkin düştü.

Bugüne kadar hastanedeki başhekimden temizlik görevlisine kadar tüm personelin mutlu olması için elinden geleni yaptığı Kozan’ın yüzü artık gülmüyor. Bir dönem uyumlu davranışları ve sevimliliğiyle bilinen Kozan, son günlerde konuşmakta bile güçlük çeker halde. Makineye bağlı yaşayan, halsizlikten koridora bile çıkamayan Kozan artık hastaneden kurtulmayı hayal bile etmiyor.

Bursa Devlet Hastanesi’nde geçen sürede 15 başhekimin değiştiğini gören, onlarca doktor ve hemşireyle tanışan Kozan yakında 65. yaşını da yine buradaki dostlarıyla kutlayacak. “Dotor ve hemşireler her sabah yanıma uğrayıp hatırımı sorarlar. Artık ailem bu hastanenin personeli” diyen Kozan’ın gelecekten tek beklentisi, yıllardır hayalini kurduğu akülü arabaya kavuşmak. Böylece halsizliği yüzünden yatağa bağımlılığı da azalacak.

Bursa Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Mustafa Erim ise KOAH hastası olan Abdullah Kozan’ın artık kendi yakınları ve personelleri gibi olduğunu söyledi:

Tüm bakım ve tedavilerini karşılıyoruz. Sağlık durumunda iyi yönde pek değişiklik olmadığı için bu kadar zaman burada kaldı. Aslında bildiğiniz gibi hastaneler sadece bakım yerleridir. Gönül isterdi ki birçok hastamıza da bu imkânı sağlayalım, ama bu mümkün değil. Abdullah Kozan, farklı bir örnek. Geçen yıllarda biz ona, o bize alıştı. Kendisine sağlık diliyorum.”

volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
7 Ocak 2010       Mesaj #1214
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Türk televizyonlarında bir ilk


Yeni dizide bir erkek başka bir erkekle öpüşecek

Eşcinsel bir haber spikerini canlandıracak olan ünlü oyuncu yeni dizisinde iddialı bir sahne ile seyirci karşısına çıkmaya hazırlanıyor.

Başrolünü Songül Öden’le paylaşacağı ‘Mükemmel Çift’ adlı sit-com’da Tardu Flordun, eşcinsel bir haber spikerini canlandıracak. Flordun dizinin ilk bölümünde bir erkekle öpüşecek.

Bu sezon Türk televizyonlarında bir ilk yaşanacak! Geçtiğimiz yıl Arjantin’de yüzde 50 izlenme payına ulaşan ‘The Successfull Mr. And Mrs. Pells’ dizisi ‘Mükemmel Çift’ adıyla Türkiye’de ekrana gelecek.

‘Var Mısın Yok Musun?', ‘Popstar’, ‘Kim 500 Milyar İster’ gibi programları Türkiye’ye getiren Endemol ile Tim’s Yapım’ın projesinde Tardu Flordun ve Songül Öden, başrolleri paylaşacak. Dizinin en can alıcı yanı ise erkek kahramanın eşcinsel olması.

YÖNETMEN AVRUPA YAKASI’NDAN

Örnek çift olarak lanse edilen, ancak birbirlerinden nefret eden iki spikerin hayatını anlatan dizide Tardu Flordun, patronun oğluyla aşk yaşayan bir eşcinseli canlandıracak. Dizinin ilk bölümünde yine bir ilk yaşanıp iki erkeğin öpüşmesi ekranlara getirilecek. Önümüzdeki günlerde çekimlerine başlanacak dizinin yönetmeni ise Avrupa Yakası’yla tanınan yönetmen Jale Atabey Özberk...


Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
8 Ocak 2010       Mesaj #1215
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
fileashx

Türkiye'de ilk: Bebeğe böbrek nakli

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesi, Türkiye'de bir ilke imza attı. 21 aylık bir bebeğe böbrek nakledildi. Bebeğin kilosu, tıbben yeterli olmadığı halde, kritik ameliyat başarıyla tamamlandı.

Adı Bekir Özbay. Sadece 21 aylık.

Minik bedeninde büyük bir hastalıkla doğdu. Daha 1,5 aylıkken Bekir'e böbrek yetmezliği teşhisi konuldu.

Çoğu doktora göre "yaşama şansı yok"tu. Ancak Bekir'in Denizli'de yaşayan ailesi Emine ve Mustafa Özbay yılmadı.

Bebeklerini 3 ay önce Antalya'daki Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne getirdi. Ve nakil için hazırlıklar başladı.

Bebeğin kilosu operasyon için yeterli değildi. Ama doktorlar nakil için tüm imkanları zorladı. Aile ve hastanenin olağanüstü çabalarıyla, 21 aylık bebeğe babaannesinden alınan böbrek başarıyla nakledildi.

Doktorları, minik Bekir'in sağlık durumunun iyiye gittiğini söylüyor. Eğer böyle devam ederse, Bekir yakında taburcu.
CNN Türk
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
8 Ocak 2010       Mesaj #1216
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nın kılavuzu hazır

Üniversiteye girişte bu yıldan itibaren uygulanacak yeni sistem Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nın kılavuzu hazır. Kılavuzun okullara dağıtımı da başladı. Açıklamayı, ÖSYM Başkanı Yarımağan yaptı.

Yarımağan Anadolu Ajansı'na konuştu.
Sınava başvuruların 18 Ocak-12 Şubat arasında yapılacağını anımsattı.
ÖSYM Başkanı'nın verdiği bilgiye göre, üniversite adayları, sınava bu yıldan itibaren saat 9.30 yerine 10.00'da girecekler.
Amaç, adayların sınava geç kalma sorununun ortadan kaldırmak.
Birinci basamak sınavın kapsamı ve hangi derslerden kaç soru yöneltileceği de belirlendi.
Buna göre, sınavda Türkçe, Sosyal Bilimler, Temel Matematik ve Fen Bilimleri testleri uygulanacak.
Adaylara her bir testten 40'ar soru yöneltilecek.
Her test ayrı değerlendirmeye alınacak, 6 ayrı puan türü oluşturulacak.
Bu yıl uygulanacak sınavda sınav sonuçlarının öğrenilmesine ilişkin de yeni bir kural getirildi.
Sınava başvuru sırasında formdaki "internet üzerinden işlem yapmak istemiyorum" seçeneğini işaretleyen adaylara, sınav sonuç belgeleri adreslerine gönderilecek.

08.01.2010 - CNN Türk
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
8 Ocak 2010       Mesaj #1217
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
fileashx

ABD ve Avrupa donuyor


Kara kış ABD ve Avrupa'yı rehin aldı. Dondurucu soğuklara teslim olan ABD ve Avrupa'da kara ve hava ulaşımı aksadı, binlerce okul hala kapalı.

ABD ve Avrupa donuyor. Atlantik'in iki kıyısı ağır kış koşullarının etkisi altında.

ABD:
Amerika'nın ortabatı ve güney kısımları soğuk hava ve kara teslim oldu. Kötü hava şartları nedeniyle yüzlerce uçak seferi iptal edildi.
Ülkenin orta batı kesimlerinde ise okulların tamamına yakına kapalı. Soğuk havanın pazar gününe keder sürmesi bekleniyor.

AVRUPA:
İspanya:
Avrupa'da soğuk hava en çok İspanya'da etkili. Ülkenin kuzey ve orta kesimlerde orta şiddet
olan turuncu alarm seviyesine geçildi.
İspanya'nın Akdeniz kıyılarında da şidettli yağış ve fırtına bekleniyor.

Fransa:
Avrupa'yı etkisi altına alan soğuk hava, Fransa'da hayatı olumsuz yönde etkiliyor. Başkent Paris'te hava sıcaklığının sıfırın altında 20 santigrat dereceye kadar düşmesi, özellikle ulaşımı zorlaştırıyor.
Paris-Londra arasında sefer yapan Eurostar treni olumsuz hava koşulları nedeniyle pazar gününe kadar bazı seferlerini iptal etti.
Fransa Meteoroloji Müdürlüğü de ülkenin güney ve güney doğusundaki 16 bölgede, en yükseği dört olan, üçüncü seviyede kar ve buzlanma uyarısı verdi. Kar ve buzlanma nedeniyle çok sayıda yolda kilometrelerce araç kuyrukları oluşurken, maddi hasarlı kazalar da meydana geldi.

Hollanda:
Hollanda'da da hayat felç olmuş durumda. Kara ve hava ulaşımı durma noktasına geldi, kanallar da dondu. Kar fırtınası ve don yüzünden çok sayıda araç yollarda kaldı.
Trafik kontrol dairesi, otobanlarda kilometrelerce kuyruklar oluştuğunu bildirdi. Halk da, donan kanallar üzerinde buz pateni yaptı.

Almanya:
Almanya'da Magdeburg kentinde bulunan Mittelland Kanalı dondu. Kanaldaki buz kalınlığının 10 santimetreye çıktığı belirtildi. Buz kırıcılar, kanalın açık kalması için çaba harcıyor.

İngiltere:
İngiltere'de sıfırın altında 17 dereceye kadar düşen sıcaklıklar son 30 yılın en soğuk günlerinin yaşanmasına neden oluyor.
Otoban ve demiryolları kar yağışı nedeniyle kapanırken, Heathrow ve Gatwick havalimanlarının açık olduğu, ancak yolcuların uçuşların ertelenebileceği konusunda devamlı uyarıldığı belirtildi.
Hatlardaki arıza nedeniyle bazı bölgelere elektrik verilemiyor.
İngiltere'de soğuk hava koşullarının yarına kadar devam etmesi halinde, bunun ekonomiye 3.20 milyar dolarlık zararı olacağı açıklandı.

08.01.2010 - CNN Türk
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
8 Ocak 2010       Mesaj #1218
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
İnekler barbarca öldürüldü

Uşak'ın Eşme ilçesine bağlı Hardallı köyünde 3 çiftçiye ait 6 inek, etleri için ormanlık alanda vahşice katledildi. Hayvanlardan bazılarının gebe olduğu ve doğmamış buzağıların ortalığa bırakıldığı görüldü.

Mustafa Aydın, İsmail Eke ve Salih Akın'ın inekleri, Handere mevkiindeki ormanlık arazide başları, ayakları ve iç organları ortada bırakılmış halde bulundu.
Hırsızların hayvanlardan aldıkları et parçalarını araca yükleyerek götürdükleri anlaşıldı.

Fileashx?FileID292994

Hırsızların yakalanması için Sarıgöl ve Eşme İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri soruşturma başlattı.
Jandarmadan yapılan açıklamada, sahipli hayvanların başıboş şekilde otlatılmaması istendi ve bunun hayvan hırsızlığına davetiye çıkarmak olduğu belirtildi.
Telef edilen 6 büyükbaş hayvanın değerinin 20-25 bin lira arasında değiştiği kaydedildi.


08.01.2010 1 - CNN Türk
volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
11 Ocak 2010       Mesaj #1219
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Bu da seçmenin açılımı!


A&G Araştırma şirketinin DSP için yaptığı ankette Kürt açılımına destek verenlerin oranı bir ayda yüzde 4 oranında düştü. AKP seçmeninin de görüşü genelden farklı olmadı. Ankete katılanların yüzde 63.5 gibi büyük bir oranı Ermeni açılımına kapıları kapadı.

Demokratik Sol Parti (DSP) A&G araştırma şirketine gündemdeki konularla ilgili bir araştırma yaptırttı.

Adil Gür ve arkadaşları 29 il ve 79 ilçede 26 - 27 Aralık tarihleri arasında 1892 kişiyle görüştü. Ankete katılanlara Kürt ve Ermeni açılımları, Kıbrıs ve ekonomiyle ilgili sorular yöneltildi. Yine çok konuşulacak birbirinden çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı.

Katılımcıların ekonomik krize yanıtları ilginçti. ‘Krizin sorumlusu kim?’ sorusuna katılımcılar şu yanıtları verdi:

- Bu kriz hükümetin uyguladığı yanlış politikalardan kaynaklanmaktadır: % 30,4

- Dışarıdan kaynaklanan bir kriz olsa da hükümet hiçbir tedbir almadığı için ülkemizde olumsuzluk artmış, kriz ağır hissedilmektedir: % 27,7

- Dışarıdan kaynaklanan bir krizdir, hükümetin yapacağı bir şey yoktur: % 14,7

- Hükümet olumsuz etkileri azaltmak için elinden geleni yapmaktadır: % 19,6

Ekonomik krizin sorumlusu kim sorusuna % 58,1 ‘Hükümet’ derken, hükümeti sorunlu tutmayanların oranı ise 34,3 oldu. AKP seçmeninin % 16,5’i krizden hükümeti sorumlu tutarken, % 74’ü ‘Hükümet sorumlu değildir’ dedi. CHP ve MHP seçmeni ise hükümeti sorumlu tuttu.

TÜRKİYE’NİN FOTOĞRAFINI ÇEKTİK
A&G araştırma şirketinin sahibi Adil Gür anketle ilgili şunları söyledi; “Önümüzdeki dönemde DSP ile birlikte Türkiye’nin temel meseleleriyle ilgili işsizlik, yoksulluk gibi konularda araştırma yapacağız. Şu anda Türkiye’nin 42 ilinde 3 bin 200 işsizle yüz yüze görüşme yapıyoruz. Bu işsizler nasıl yaşıyor? Ruh halleri nedir? Hayalleri, beklentileri nedir? Bunu ölçümleyip kamuoyuyla paylaşacağız. Türkiye son iki yıldır temel meselelerini konuşmaktan daha çok suni gündem maddeleriyle meşgul ediliyor. Bu çalışmalara başlamadan önce gündem maddeleriyle ilgili halkın ne düşündüğü konusunda Türkiye’nin bir fotoğrafını çektik. Önümüzdeki günlerde aş, iş ve yoksullukla ilgili geniş kapsamlı pek çok araştırmayı da yayımlayacağız” dedi.

ESKİ KRİZ UNUTULDU

Hangi krizden daha çok etkilendiniz?

2001 krizinden:
% 26,4

Bugünkü krizden:
% 64,0

İkisinden de etkilenmedik: % 9,6

2001 krizinden etkilendik
AKP: % 35,6
CHP: % 22,3
MHP: % 16,1
BDP: % 34,1
DİĞER: % 24,2

Bugünkü krizden etkilendik
AKP: % 50,8
CHP: % 72,9
MHP: % 78,4
BDP: % 62,2
DİĞER: % 62,4

UMUTSUZLUK YİNE HAKİM

1 yıl sonra nasıl bir Türkiye bekliyorsunuz?


Daha iyi olacak: % 23,0
Aynı olacak: % 29,2
Daha kötü olacak: % 47,7

Hükümet başarılı mı?

Başarılı: % 24,3
Ne başarılı/ne başarısız: % 26,1
Başarısız: % 49,6

LİMANLARA DA KAPALIYIZ

Avrupa Birliği’nin bizden istediği Kıbrıs Rum Kesimi gemilerine limanlarımız açılmalı mı?

Evet: % 18,8
Hayır: % 57,3

‘HAYIR’ DİYENLER ÜÇE KATLADI

Türkiye aylardır demokratikleşme paketini diğer adıyla Kürt açılımını konuşuyor. Bir referandum maddesi olarak önünüze gelse bu açılıma evet mi - hayır mı dersiniz?

06-07 Haziran
Evet: % 69,3
Hayır: 19,3

22-23 Ağustos
Evet: % 45,6
Hayır: 48,4

17-18 Ekim
Evet: % 32,0
Hayır: 50,6

14-16 Kasım
Evet: % 31,1
Hayır: 54,7

26-27 Aralık
Evet: % 27,1
Hayır: 64,0

Bu soruya en ilginç yanıt ise AKP seçmeninden geldi. AKP’lilerin yüzde 45,7’si açılıma destek vermezken “evet” diyenlerin oranı çok az bir farkla 47,5 çıktı.

AKP
Evet: % 47,5
Hayır: % 45,7

CHP
Evet: % 9,9
Hayır: % 81,3

MHP
Evet: % 6,0
Hayır: % 91,5

BDP
Evet: % 78,8
Hayır: % 17,6

DSP
Evet: % 15,0
Hayır: % 70,0

ERMENİ AÇILIMINA DESTEK YOK

Ermenistan ile ilişkilerin düzeltilmesi konusunda bir protokol imzalandı. Ermeni açılımı olarak değerlendirilen bu açılımı destekliyor musunuz?

Evet: % 20,0
Hayır: % 63,5
Cevap yok: 16,5

Bu soruya parti seçmenleri ise şöyle yanıt verdi:

AKP
Evet: % 27,2
Hayır: % 57,3

CHP
Evet: % 16,7
Hayır: % 71,1

MHP
Evet: % 6,3
Hayır: % 85,6

BDP
Evet: % 52,9
Hayır: % 30,6


volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
11 Ocak 2010       Mesaj #1220
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Açıköğretim öğrencilerine müjde!


Anadolu Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın, Açıköğretim Fakültesi’nde (AÖF) başarılı olan öğrencilerin, örgün bölümlere yatay geçiş yapabileceklerini açıkladı.

Prof. Dr. Davut Aydın, Rektörlük görevine başlaması nedeniyle Anadolu Üniversitesi Yunus Emre Kampusu’nda basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Rektör yardımcıları Prof. Dr. Meryem A. Kozak, Prof. Dr. Hasan Mandal, Prof. Dr. Nüvit Oktay ile Prof. Dr. Naci Gündoğan da katıldı.

Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın, Açık Öğretim sisteminde devrim niteliğinde köklü değişiklikler yapacaklarını söyledi. AÖF’te başarılı olan öğrencilerin örgün bölümlere yatay geçiş yapabileceğini kaydeden Rektör Aydın, şöyle konuştu:

“Açık Öğretim Fakültesi’nde 31 Aralık 2009 tarihi itibariyle 1 milyon 300 bin kayıt yenilendi. Açık Öğretim için çok değişik projelerimiz var. Türkiye’nin, özel ve kamu sektörünün istekleri, teknolojik değişiklikleri ve dünyadaki modelleri de dikkate alarak, açık öğretimi yeniden yapılandırma sürecine sokuyoruz. Bu yeni süreçte teknoloji ve internet kullanımını olabildiğince artıracağız. Programlarımızı güncelleştirip, gözden geçireceğiz. Daha odaklı bir eğitime yöneleceğiz. Bunları yaparken de kapsamlı bir değişikliğe ihtiyaç var. Bu sistem içerisinde öncelikle değerlendirme ve sınav sistemini değiştireceğiz. Kanun değişiklikleri ile ilgili olarak YÖK ve parlamento ile görüşmelerimiz olacak. Dünyadaki diğer açık öğretim normlarını yakalamak istiyoruz.”

AÇIK ÖĞRETİM ÖĞRENCİSİNE BURS İMKANI
Bugüne kadar Örgün eğitimden açık öğretime geçiş imkanı olmasına rağmen açık öğretimden örgün eğitime geçiş olmadığını belirten Prof. Dr. Aydın sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yatay geçiş yönetmeliğinde bir değişiklik yapıldı. Şimdi açık öğretim öğrencisi başarı kriterlerini tutturuyorsa örgün eğitime yatay geçiş yapabilecek. Bu devrim niteliğinde bir uygulamadır. Bu, Açık Öğretim öğrencisinin önünü açma uygulamasıdır. ‘Sen üniversiteye açıktan girdin açıktan çıkacaksın’ uygulaması artık kalkıyor. Çünkü bu sistem içerisinde son derece başarılı öğrenciler var. Ayrıca, Açık Öğretimdeki öğrenciye örgün eğitimde olduğu gibi burs imkanı da sağlayacağız.”

‘DEVLETE 500 MİLYON LİRA AKTARILDI’
Rektör Prof. Dr. Davut Aydın, bir gazetecinin Anadolu Üniversitesi’nin kasasında bulunan 500 milyon TL’nin devlet tarafından alındığını hatırlatması üzerine şunları söyledi:

“Bize hep şöyle denildi ‘Diğer üniversiteler iş yapacak para yok. Sizde para var ama performansınız düşük.’ Bu süreç sonunda devlete 500 milyon lira aktarıldı. Bunun 250 milyon lirası Maliye Bakanlığı’na, 250 milyon lirası da yeni kurulacak olan üniversitelere verildi. Maliye Bakanlığı ‘Say 2000’ denen sistem sayesinde sabah 09.00’da bilgisayarını açtığı zaman kimin elinde para varsa görüyor. Bunun sonucunda bir gün ‘Ya bu parayı kullan ya da ver’ derler. Para ne yazık ki gitti. Bundan sonra bize yeni talepler gelebilir. Biz bundan sonra para vermek istemiyoruz. Aslında bu para 750 milyon liradır. Maliyeye verilecek olan para 500 milyondu sonradan 250 milyon lirasını bize geri verdiler. Artık geriye değil önümüze bakıyoruz. Tekrar bizden para istememeleri için yeni projelerin hazırlıklarına başladık. Biz bir daha para veren yönetim olmak istemiyoruz. Biz kaynaklarımızı ülkenin yararına kullanmak istiyoruz.”


Benzer Konular

28 Ekim 2016 / ThinkerBeLL İletişim Bilimleri
20 Ekim 2015 / Jumong Genel Mesajlar
24 Ekim 2008 / CrasHofCinneT Bilgisayar
18 Kasım 2010 / ThinkerBeLL X-Sözlük
21 Şubat 2010 / ThinkerBeLL Bilim ww