Arama

Sahipsiz Mektup'lar - Sayfa 52

Güncelleme: 2 Haziran 2012 Gösterim: 268.740 Cevap: 628
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #511
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Kaçış!

Sponsorlu Bağlantılar


Yıllardır böyle devam ediyor. Sen kaçıyorsun, yüreğim ardında kovalıyor. Hep kavuşacağım diye özledim, benim olacaksın diye sevdim seni... Bilseydim olmayacaksın benimle, bilseydim gelmeyeceksin olduğum yerlere hiç düşünür müydüm seni... Hep böyle hayal oldun bana!
Çok şeye kızıyorum, en başta sana... Getirememişken aşkını bana, beni de yabancı yaptın sana...
O daha zor be!
Karşılaştığımız an aklıma geliyor senli günler.oysa şimdi ben senin için,sen benim için herkessin.
Biz beceremedik,bildiğimiz halde her şeyi yok ettik! Ah bilseydim seninle hiç tanışır mıydım,bilseydim sensizliğe böyle dayanır mıydım.
Her şey unutulurda ah birde gece olmasa,benimle dalıyorsun uykuya... Sevgilim ben hazır değilim. Gidişini yenemem,tekrar ayağa kalkamam. Bana bakışın geliyor aklıma o siyah gözlerine,birde gülüşün... Ağlayayım mı güleyim mi şaşırıyorum o anda... Kapının önüne çıkıyorum seni görüyorum karşımda... Olmaz ya gitme, seviyorum seni hala......

Nurgül Gündoğdu

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #512
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Gelemem

Sponsorlu Bağlantılar

( Güneş asırlardır neden böyle kavruluyor , belli ki kızgın yitirdiğine ...)

Kalbime gömüp seni yaşarım belki
Belli mi olur
Parçalanmış yağmurlar yağmaz
Yaşlı güneş doğmaz olur
Yitik denizler çekilir
Yorgun yıldızlar yok olur
Bütün çiçekler solar
Kuşlar ötmez olur
Issız gezegenler başka galaksilere gider
Kuyruklu yıldız dünyaya çarpar
İşte o zaman beni bekleme
gelemem.


i.k
</B>
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Kasım 2007       Mesaj #513
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bu rüya hiç bitmesin

Sensin sevincim neşem, sensin derdim kederim
Lale sümbül menekşem, yazgım bahtım kaderim

Batmasın gün, solmsın gül, umutlar yitmesin
İsterimki hep sürsün, bu rüya hiç bitmesin

Seninle döner dünyam, sensin sıcak güneşim
Seninle dolu hülyam, sensin yegane eşim

Esmesin yel ,akmasın sel, bulutlar inmesin
İsterimki hep sürsün, bu sevda hiç bitmesin

Gözümün bebeğisin, canımın ta içisin
Tanrım bana yaratmış, yalnız benim içinsin

Batmasın gün, solmasın gül, bülbüller ötmesin
İsterimki hep sürsün, bu şarkı hiç bitmesin




i.k
</B>
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
26 Kasım 2007       Mesaj #514
nünü - avatarı
Ziyaretçi
SEVGİLİYE
Yeşili severim ama gözlerinin rengini sevdiğim kadar değil, güneşi severim ama gülüşünü sevdiğim kadar değil, ağlamayı severim ama gülmeyi sevdiğim kadar değil, insanları severim ama seni sevdiğim kadar değil.
Ne kadar tatlı bakıyorsun gözlerinin içine şeker mi sakladın.
Güneş mi doğdu yoksa sen mi gülümsedin?
Seni tanıdım ve tüm dualarım kabul oldu.
Yüzüne bakınca geleceği görüyorum.
Gözlerinin içine bakmak sevgi dolu bir aşk filmini seyretmek gibi.
Yaşamaksa seni sevmek ben hiç ölmeyeceğim.
Gözlerim seni göstermiyor diye gözlerime bakamıyorum.
Gözlerim güneşi görmedi senden sonra hasretin ateşi sönmedi senden sonra
Baksaydın görebilirdin, her şey gözlerimdeydi gözlerimde bir damla yaş vardı ağlayamadım; o bir damlada sen vardın anlayamadın…
Okyanuslarda büyüttüm sevgimi rüyalarımda hep sen vardın...
Yüreğin sıkışır, nefesin daralır, gözünden yağmur yaşlar boşalır; yanarsın sönmek bilmez, kovalarsın gitmek bilmez, bu aşka gücün yetmez sende ağlarsın…
İsyan eden kalbimi biraz olsun duy yeter; aşka susayan gönlümü seveceksen sev yeter...
Korkma sakın gecelerden yıldız gibi parlayacağım; uzaklarda yalnızım sanma nefes gibi içinde, gölgen gibi peşinde, kan gibi canındayım…
Bir çiçek olmak isterdim; dağlarda gezmek için, bir rüzgar olmak isterdim; mutluluklara esmek için, bir aşk olmak isterdim sadece senin olmak için…
Sen bazen dudağımdaki gülücük, bazen yüreğimdeki ateş bazen gözümden akan yaşsın ama her zaman küçük kalbimde en büyük parçamsın
Boşuna arama kendini gözlerimde… Çok uzun zamandır gözlerimde değil kalbimdesin.

Seni gittiğim her yere taşıyorum, sevgili! O yüzden yabancı gözlerde aramıyorum gözlerini.

İçim o kadar senle doldu ki… İnsanlar seni göz bebeklerimde görürler diye bakmaya korkar oldum.
Aynaya bakınca seni değil kocaman bir yürek ve o yürekte ondan da büyük bir sen gördüm.
Karşımda dur gözlerimi kapatıp seni seyretmek istiyorum.
Gözlerim seni göstermiyor diye gözlerime bakmıyorum.
Gözlerim sende kaldı bir daha istemeye utandım.
Görmedin mi? Karanlıkta sana göz kırptım.
Gözlerimle sana esir olacağıma ya seni gözlerimden silerim ya da seni kalbime nakşederim.
Öyle sarılmıştım ki sana aramızdan rüzgar geçmezdi.
Ruhun dudaklarını kullanıyorsa öpebilirsin. Yok eğer ruhun dudaklarından kopmuşsa yok hayır dur öpme.
Seni yeterince anlatmadılar diye gözlerime hesap sordum.
Gözlerim gözlerine vurgun olduğundan beri artık her şey anlamını yitirdi. Artık her şeye senin gözlerinden bakıyorum.
Sana öyle bir sevgim var ki, sana bu sevgiden zarar gelmesin diye bakmaktan korkuyorum.
Bakışlarımın ölülüğünden sevgimin diriliği okunur.
Titrer durur ellerim yanında. Vücudum ürpermeye dolar. Üşürüm ben senin yanında. Çünkü varlığın içime serinlik verir.
Seni gözlerinden seyredemiyorum. Bana kalbinin gözlerini aç.
Seni acılarımın içinde canım gibi saklıyorum.
Ben senin yüzünden çektiğim her şeye razıyım. Ama senin benim yüzümden azap çekmeni istemem.
Acını acım bilerek acını yüklenmek istiyorum.
Açılırken avuçlarım sessizliğe ellerinin içindeyim. Ağlamak geliyorsa içinde, ağla; gözyaşının içindeyim.
Dokunsan haykıracak bıraksan ağlayacağım.

Kim ağlasın gülüşlerine. Kim gülüp geçsin insanların çekilmez dert dediklerine
Göz yaşların neden düşer o gözlerinden bilmem ki? Yıldızlar yere düşmezdi benim bildiğim…
Dağ düştü üstümüze yıkılmadık ama; insan değdi tenimize acısı yıktı bizi.
Sensiz geçirdim tek bir an yokluğunda ki sevgine vurulan bir düğümdür.
Gözlerimde bir damla yaş olduğun gün, korkarım ki seni hiç bırakamayacağım.
Birlikteliğimiz ayrılığın zirvesinde devam etmeli.
İnsanlar seni tanımak istiyor, sen ise bana kendini tanıtıyorsun.
Ben bir insanı sevme cesaretini gösterdim. Sen ise bir insan olma cesaretini gösteremiyorsun.
Sen sende olmak istersin ama sende olan nerde olmak ister bilir misin? Sen seni bil. Sende olan varacağı yeri bilir.
Sen insanlar için var olmalısın. İnsanların senin için var olmasını istememelisin.
Dünyayı değiştirmeden evvel, dünyanın seni değiştiremeyeceği bir sağlamlığı elde etmeye çalış.
Gökler temizdir yerlerse çamur. Gökleri isteyen ışığı bulur. Yerde kalansa çamurda yürür.
Artık kimseler senin dünyana giremiyorsa sen herkesin dünyasına girmişsin demektir.
Böldün aydınlığımı, karanlığım sende kaldı.
Beni insanlarda arama, kendinde ara beni.
Sen hangi dünyanın insanısın. Gerçeklerin mi doğruların mı?
Yıllara bölüyorum geceleri bitmiyorlar. Ne diye sensiz böyle zor geçiyor zamanlar.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Kasım 2007       Mesaj #515
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Son Busen




Geçiyor ömrüm hep seni beklemekle
Soldu günüm derdime dert eklemekle
Bittim bu aşk yolunda emeklemekle
Eridi gönlüm hep seni beklemekle

Dön gel ne olur artık dön gel bana sen
Dudaklarıma mühür oldu son busen
Vedandan sonraki halimi bir görsen
Kalbimdeki sancıyı bir bilebilsen

Dünyam yıkıldı sanki birden başıma
Hançer vurdu felek su kattı aşıma
Hiç mi hiç bakmadı akan gözyaşıma
Bir taş da sen ekledin mezar taşıma

Ümitlerim bir kuş olup uçup gitti
Yokluğun beni uçurumlara itti
Ağlamaktan gözlerimin feri gitti
Bilmiyorum ki aşkımız neden bitti

Gel artık canım sil gözümün yaşını
Eskisi gibi koy omzuma başını
Benimle yarim yine paylaş aşını
Verelim senle bu hayat savaşını.





i.k
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
30 Kasım 2007       Mesaj #516
nünü - avatarı
Ziyaretçi
Uykusuz Her gece

Merhaba,

Güneşi gördü ya ellerim, artık üşümez. Bugün gölgemin peşinden dolaştım yoruluncaya kadar. Denize unuttuğum şarkıların sözlerini sordum. Sabah yol kenarı kafelerinin birinde içilen bir sütlü kahve ve yanına katık ettiğim pain aux raisins (Üzümlü ekmek diye çevrilse de, milföy hamurundan yapılan, içinde üzümler olan ve fransızların olmazsa olmazlarından croissant (kruasan) ailesinden bir yiyecek) ve dilimde bir şarkı.

.... uykusuz her gece
bu soğuk kahvede
sabahlarım bazen günlerce
rüyalarıma gelme diye
uykusuz her gece
yorgun ölesiye
unutur muyum seni yorulsam her gece.

Issız bir kenar kasabasında yoldan geçen kamyonlara bakarken mırıldanıyorum. Benim ne işim var burada? Oysa denize ve şehre çok yakınım. Bir o kadar da uzak…

Arabanın teybinde çalarken tartışmıştık bu şarkı bir erkeğin mi, bir kadının mı ağzından söylense daha çok anlam kazanır diye…

Tuhaf, işte şimdi benim dilimde. Üstelik bir güneşli bahar sabahı. Yanında bir sütlü kahve ve ağzımda büyüyen lokmaları ile üzümlü ekmek.

Baharı böyle karşılamayacaktım oysa. Onun için topladığım tüm kokuları ve tüm parlak renkleri yanımda taşıyordum. Bahar kokmak ve baharı koklamak…

Karşıda yeşil çamların sis içindeki siluetleri. Ve ben yol kenarı kahvelerinden birinde oturmuş, geçen arabaları sayıyorum.

Hala kar var uzaktaki tepelerde, güneş öyle yakın ki…Tutsam bulutlara karışacak gibiyim. Kahvenin dumanı burnuma geliyor ve ben bahar kokuyorum. Sandıktan çıkan yazlıklar gibi tüm tozlardan arınıp içime bahar sabahlarının getirdiği ilk kokuları çekiyorum. Dilimde hala aynı şarkı. Oradaki tüm kelimelere inat, Güzel güzel uyuyorum, en renkli rüyalarımda sonu mutlu biten aşklar var.

Tozu dumana katarak bir kamyon geçti, birazdan benim otobüsüm gelecek, durağa gitme vakti. Biten kahve fincanımı almaya gelen garson kıza gülümsüyorum.

Yüzümdeki tüm çizgilerde parlayan güneş…

Bugün yorgun değilim, Size iyi günler diyen bir baş selamı ile uzaklaşıyorum.

Duraktayım. Zamanı unutmamak adına saatime bakıyorum…

Unutur muyum seni?

Hiç unutmamak adına, gelen otobüse biniyorum…

Uzakta bir şehir silueti, ben bu ıssız kasabadan ayrılırken camdan gördüğüm.

Bir kamyon hızla yanımızdan geçiyor ve plakasında yazan iki harfi ben tamamlıyorum IS-…TANBUL.

Masada üzümlü ekmek kırıntıları, etrafı kaplayan bahar havası ve yoldan geçen kamyonlar arasında bir şarkı ile hatırladıklarım…

Yine içimden şehri İstanbul geçti, özleme bir mektup daha yazdım. Şimdi postada…..

Suna Keleşoğlu
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
1 Aralık 2007       Mesaj #517
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Çilekli Puding

Ben çilekli puding gibi pembe,
Sen gözlerin kadar yeşilsin.
Yediğim şeyden tat alamıyorum nedense,
Aynı senden alamadığım tat gibi.
Sen, gözlerin kadar yeşilsin.
Ormanın rengi,sen de o kadar büyük müsün?
Büyük ama ağaçsız bir orman.
Her yaprağında yağmur damlası yok,
Yaprak kadar yeşil ama damarları kadar zayıfsın,
Cesaretsizsin ğacın gövdesi gibi güçlü değilsin.
Bense pembe,sadece uçuk bir pembeyim.
Bazen beyza kaçıp yalanlar söylüyorum kendime,
"Bekle çilekli,bekle" diye.
Bazen koyulaşıyorum sinirimden,sabırsızlıktan,
"Sabret" diyorum,"gelir elbet".
Sen hep aynı yeşilsin benim gözümde,
Hiç tonlarını sermedinki gönlüme.
Bir dokunsan,yağmurun yağdığı yaprağındaki her damlanın tazeliği,
Gözlerini görmesem,pembe hayaller var...
Hayallerim bir orman kadar geniş
Ama yaprağın damarları kadar hassas.
Sen sadece gözlerin gibi küçük,yeşil,umarsız ve de sevgisizsin...
Güneş yeşilinin tonunu açtığında haberim olsun,
Pembe hayallerimi yapraklarına sereyim ki sevgimin gücünü anlayasın.




i.k
</B>
KENCISii - avatarı
KENCISii
Ziyaretçi
2 Aralık 2007       Mesaj #518
KENCISii - avatarı
Ziyaretçi

Gülümse bana
Gülümse ki gözlerin ışıldasın
Gülümse ki yüzün aydınlansın
Kalp atışlaın hızlansın

Bak bana
Bak ki gözlerini seveyim
Bak ki mutluluğunu hissedeyim
Kalp atışlarına bende eşlik edeyim

Tut elimi
Tut ki sıcaklığını hissedeyim
Kayıp gitsin hayat ayaklarımdan
Ama düşürmesin beni

Öp beni
Öp ki dudaklarındaki ateşi hissedeyim
Öp ki aşkı fark edeyim
Seni her zamankinden fazla seveyim

Söyle bana
Söyle ki doğruyu bileyim
Söyle ki seni anlayabileyim
Senden ayrılacağımda fazla üzülmeyeyim

Hayatı sninle yaşayayım
Seninle hayattan ayrılayım
Seninle, hep seninle
Seninle birlikte olayım...
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
6 Aralık 2007       Mesaj #519
nünü - avatarı
Ziyaretçi
Düşten...Düşe ...

Merhaba! ...

Uzaklardan çok çook uzaklardan yazıyorum sana...

Zaman gece yarısını çoktan geçti. Gecenin koyuluğuyla ağlayan gökyüzünün sesini duyuyor, penceremi döven cama tutunup yalvarırcasına süzülen damlaların pırıltısını görüyorum.

Damlacıklardaki her ışık gözlerini anımsatıyor bana...görmediğim daha rengini bile bilmediğim gözlerini....Duygu yüklü,sevgiyle ışıldayan, sıcaklığıyla camları buğulandıran gözlerini....

Alnımı cama dayıyorum, gözyaşlarımla yarışıyor yağmur damlaları. Penceremi açıyorum koyu geceye...bilinmezliklerine...toprağın kokusuna...

Saçaklardan kopup düşen damlalar rüzgarla odama sıçrıyorlar yasaklı sevgili gibi. Toprağın kokusu...gecenin gizemi...yağmur.... beni alıp götürüyor düşten düşe.

Tanımadığım bir şehirde.... bilmediğim bir adrese... yalnızca yüreğinin sıcaklığını duyumsadığım, duygularının içtenliğine inandığım, yürekten yüreğe kurulan köprüden geçerek sana geliyorum.

Ürkek... korkak...Yüreğimde çırpınan yüzlerce kuşun kanat sesiyle. Elimde bin parça olmuş yaşamın kırıntılarıyla.
Birleştirip bütünleştiremediğim yaşamın parçalarıyla.....yüreğimi acıtan,kanatan, sızlatan. Söküp atamadığım kristal iğnelerinin varlığıyla. Suskun... hep suskun. yüreğimin susup gözlerimin konuştuğu, gözlerimin susup yüreğimin konuştuğu sessizlikle....

Bilmem bilmem anlatabiliyor muyum? Anlayabiliyor musun beni...Tanımadığım şehirde...bilmediğim adreste, yalnızca içtenliğine inandığım sana sığınıyorum bir süre
ve dönüyorum yeniden yağmur sonrası gerçeklerime...

Leyla Işık
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Aralık 2007       Mesaj #520
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Geri Döneceğim


Gülüm; bir gün gözlerimden
Yaş yerine kan akarsa;
Yaşlarım kana karışırsa;
Sakın ağlama dik dur
Bir gün emin ol; bir gün
Geri döneceğim
Kollarında büyüyeceğim.


i.k

Benzer Konular

17 Haziran 2009 / _PaPiLLoN_ Taslak Konular
19 Haziran 2014 / By_Dark Cevaplanmış
16 Ağustos 2014 / Misafir5 Cevaplanmış
3 Şubat 2016 / Safi X-Sözlük
15 Eylül 2015 / Safi X-Sözlük