Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 1104

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.424.434 Cevap: 12.492
firstlady - avatarı
firstlady
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11031
firstlady - avatarı
Ziyaretçi
Neden Sevdim seni ?
Çünkü kendi yaşam yolculuğun içinNe varsa gönlünce değerli olanGökkuşağı gibi saydam ve yalınYüreğini yüreğinle bana yansıttın.Çünkü yolu senin yoluna karşıtNice ayrı dünyaların insanlarınıAnladın yıllardır sevecenlikleHepsine de dost elini uzattınÇünkü umutları da hüzünleri deNe güzeldi seninle başbaşa yudumlamakYaramaz çocuklar gibi kıvancımı daAcılarımı da sevgiyle paylaştınÇünkü seviyorsun sen öz varlığınıTüm ruhunla önemsiyorsun kendiniHer uzatışında sevgiyle elleriniKalplerimizin sıcaklığına alıştınÇünkü doğal akışında yaşamınBarış adına dirlik düzenlik içindeÖzenle, sevginle, yüce gönlünceYeni dünyalar yaratmaya çalıştınÇünkü sen insanca onurunla varsınGözyaşımı sildin saf duygularınlaSevda türküleri gibi rengarenk Açtın bana, benliğime karıştınİşte ben bütün bunlar için sevdim seniÖlünceye kadar da seveceğim seni.....
Sponsorlu Bağlantılar
Cansever Eyüboğlu

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11032
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Elimde kaldı umutlarım

Sponsorlu Bağlantılar

Her sabah hüzünle karışı bir umut var içimde.
Sensizliğin hüznünü, yeni bir günün seni getirmesi umuduyla bastırıyorum.
Her doğan gün yeni bir umut, yeni bir arayış benim için.
Belki sana kavuşacağım ana bir gün daha yaklaşıyorum, bugün değilse yarın...
Kim bilir belki de yanlızca kendimi avutuyorum.
Gittiğinden beri hep yanlızlık şiirlerine takılır gözüm.
Bir başıma değilim, sensizlikten yanlızım.
Terk edilip gitmek en çok nasıl koyar insana bir ben bilirim.
Gitmelerin, gidenlerin arkalarında bıraktığı çaresizlikleri, en koyu özlemleri...
Senin gidişin de ateş gibi çöktü yüreğime.
Hiç bir yağmur yetmedi içimdeki hasret ateşi küllendirmeye.
Hiçbir sevgi yetmedi senin özlemini gidermeye.
Ben her sabah beni sana götürecek yollarda yürüdüm,
Senin duyacağın sarkıları söyledim yanlızca.
Ve gelmeyişinin her akşamında aslında doğduğunu hiç anlamadığım güneşle Beraber ben de battım bir kez daha...
Geceleri hep uyudum, uyudum;
Gün boyu hasretini rüyalarımda biraz olsun giderebilmek için.
Her şeye iyi gelen, yaraları iyileştiren zaman hiç bu kadar acıtmamıştı yüreğimi.
Bin bir umutla sarıldığım sabahlar artık hiç doğmaz oldu.
Benim günün de gecem de karanlık şimdi.
Ne ay uğruyor gecelerime, ne sana benzettiğim yıldızlar parlıyor.
Elimde kaldı umutlarım...
Sensizlik öyle kötü bir yara oldu ki artık, içimde öyle bir yara açtın ki, bir gün Olurda geri dönersen kendi yaptığın boşluğa sende yetmeyeceksin.
Orası hep bomboş, paramparça kalacak.
Büsbütün cam kırıklarıyla kaplı kalbim.
Ne zaman seni düşünsem, seni hatırlatacak en ufak bir görsem o kıraklarla dolu Yerim batmaya başlıyor yüreğime.
Artık sabahları yanlızca hüzünle uyanıyorum.
Hiçbir şey beklemiyorum günden, seni bile...
Varlığında sensizliği yaşamaktansa içimdeki boşluklarla kırıklarla, boş umutlarımla Sensizken alışırım, alışmaya çalışırım yokluğuna...


evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
28 Ekim 2006       Mesaj #11033
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
Ayrılık Şiiri


Her satırı

Mendireğe dizili karabataklara benzeyen

Bir mektup bırakarak

balıkçı koyundan

sisler icinde uzaklaşan kayık gibi

bir sabah usulca ayrıldın

koynumdan


Bütün yolcularını

Boğaz köprüsünün çaldıgı

Araba vapurunun

boş seferleri

gibi yanlızca rüzgâr

gezinir sensiz

yüreğimde


Durgun bir sudur aslında deniz

ki çocukların acemi oltalarını denedikleri

kuytu bir iskelenin

tahtaları altına yazdıgım

ayrılık siirini okudukca

dalgalanır...
recruit87 - avatarı
recruit87
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11034
recruit87 - avatarı
Ziyaretçi
Na't 1

Mübtelâ yı mihnet-i mâsivâyım Efendim!
Garîk-i bahr-i isyân u rüsvâyım Efendim!
Açılsın ne olur o vech-i pâkinden nikâb!
Yüzüne aşinâ-yı pür-vefâyım Efendim!
Varıp bezmine âşıkân binbir leâl ister,
Ben bir garîb-i nâlân u şeydâyım Efendim!
Geçerler candan, girenler nûr hâlene bir kez,
O dertten bin belâya müptelâyım Efendim..!
Olur Mecnûn görenler ruhsârını a cânân!
Kapında mülk-i serâp bir gedâyım Efendim!
Esîr-i dâm-ı firkatte hep yandım yakıldım;
Her subh u şâm inim inim bir nâyım Efendim!
Seherler bûy-ı huzûrunla tüterken her şeb,
Ben neden nâr-ı hicrâna yanayım Efendim!
Kerem eyle bırakma bendeni bu hicrânla!
Kerem kılmazsan, nasıl dayanayım Efendim!

M. Fethullah Gülen
the_pretty - avatarı
the_pretty
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11035
the_pretty - avatarı
Ziyaretçi
Yamalı Yürek

İğneyi batırdım kendime
Yüreğimi diktim beyaz iplikle.

Sevenlere yaraşan,
Çırılçıplak umutlarla
Nakış nakış girdim düşevime
Gözlerimde gülüşün belirince
Sevda düştü imgelere, desenlere

Örselenip lime lime olsa da
Yamamayı becerdim tüm hünerimle
Gökkuşağı da rengini verdi sevincime

Renk renk işledim ya
Yamalı yüreğimde seni
Şimdi küllenen ateşin
Kor alevinde yanma vakti...
recruit87 - avatarı
recruit87
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11036
recruit87 - avatarı
Ziyaretçi
Fakültenin Önü

Fakültenin yanı demirden köprü
Fakültenin önü bir sıra kavaktı
Biz bir garip yiğit kişiydik
Bütün hürriyetler bizden uzaktı

Faşistler camlara yürüdüler
Kürsüleri kırdılar, höykürdüler
Tığ teber şahı merdan
"Tanrı Dağı kadar Türktü bunlar
Hira Dağı kadar müslüman."
Ve de kanlı bıçaklı düşman
........................
........................
Gökler ışıyordu yer yer
Ortalık ala şafaktı.

Enver Gökçe
the_pretty - avatarı
the_pretty
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11037
the_pretty - avatarı
Ziyaretçi
AYRILIK ACISI

Ayriligindan daha aci ne olabilir
Olsa olsa gunes dogmayabilir
Kim bilir belkide yagmur yagmaz
Yada en fazla dunya durabilir
Bunlar ayriligindan dahami aci
Olum gelmis tatli cana buyursun
Yildizlar gokten dusermis dussun
Cicekler solarmis varsin solsun
Ayriligindan daha aci olabilirmi
Varsa bir bildigin sen soyle sevgilim
Sensizlikten ote hangi aci
sensizlikten ote hangi karanklik var
Ayriligindan daha aci ne olabilir.
recruit87 - avatarı
recruit87
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11038
recruit87 - avatarı
Ziyaretçi
Yabancıyım

Ne seni sevdim aslında,
Ne de çicekleri...
Doğan güneşi, kuşları...
Hiçbirini sevemedim...

Bir yer vardı bilmediğim;
Ama özlemini çektiğim...
Ve hep biri vardı,
Beni bekleyen,
İhanet edemediğim...

Tüm insanlar gibi,
İşime gidiyorum,
Yolda gazetemi okuyor,
Sonra yemeğimi yiyorum...
Tanıdıklara selam verip,
Çocukların başını okşuyorum.
Herkes beni iyi bilsin diye,
Kendimden veriyorum...

Aslında yabacıyım buralara...

the_pretty - avatarı
the_pretty
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11039
the_pretty - avatarı
Ziyaretçi
Seni uzaktan sevmek (1)


'Seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli' diyordu şair.
Yanına yaklaşmaya imkan olmayan bir güzelliğe hasret böyle güzel anlatılır.
Bende seni hep uzaktan sevdim,asla cesaret edip sevdiğimi söyleyemedim.
Mümkün olup ta sevgine ulaşamadım,kalbine girip de içinde dolaşamadım.
Kendi halimde ellerim ceplerimde yanlızlığın azabıyla dolaşırken.
Yaşam boşluklarımı senin hayallerinle doldurup avunurum.
Ama ne yaparsam yapayım o şarkıdaki en güzel şeye ulaşamıyorum.
Ne güzün ne baharda ne yazın nede kışta, ellerini elimle,bellerini kolumla
Sarıp dolaşamıyorum.
Seni uzaktan sevmeyi ben yalnız yaşıyorum.
Belki de ömür boyu karşılıksız olarak sevmeyi sürdürecek bir kalbi taşıyorum.
Seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli demek bana yetmiyor.
Elimdeki sadece,seni uzaktan sevmek,fakat hasret bitmiyor.
Yarattığım hayalin gözlerimden gitmiyor.
Cesaretim sevgimin yarısı kadar olsaydı böyle uzaktan sevmez.
Gördüğüm her yerde gırtlağımı patlatır aşkımı haykırırdım.
Olsun,bütün gerçeklere rağmen ben seni ümitsizce seviyorum.
Ve ne yapacağım,inanki bilmiyorum.
Şair haklı çıksın diye.
Elimden gelen tek şey,uzağa gidiyorum.
Kalbim kabul etmiyor ama beynim biliyor.
Her kalb birgün gelince başka kalbi seviyor.
Biliyorum ki sen de benim gibi bir gün birisini görecek ve beğeneceksin.
Belki de görmüş ve beğenmişsindir.
Eğer öyleyse veya öyle olacaksa umarım hiç bir zaman uzaktan sevmezsin.
Sevdiğinin sevgisiyle birlikte el ele diz dize şairi yalancı çıkartırsın.
Ümit fakirin ekmeği,sevenin sevgisinden sonra her şeyi.
Olurya belki sende öğrenir beni uzaklardan çağırırsın.
Şaire inat olsun hep yanımda kalırsın.
Seni yakından sevmek aşkların en güzeli diyerek haykırırsın.


Esin Çınar
28.03.2005
Son düzenleyen Blue Blood; 27 Kasım 2006 21:22
recruit87 - avatarı
recruit87
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #11040
recruit87 - avatarı
Ziyaretçi
Mona Roza

Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyvenin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
Mona Roza siyah güller, ak güller

Ulur aya karşı kirli çakallar
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza, bugün bende bir hal var
Yağmur iğri iğri düşer toprağa
Ulur aya karşı kirli çakallar

Açma pencereni perdeleri çek
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek
Anla Mona Roza, ben bir deliyim
Açma pencereni perdeleri çek...

Zeytin ağaçları söğüt gölgesi
Bende çıkar güneş aydınlığa
Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi
Seni hatırlatıyor her zaman bana
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi

Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar

Ellerin, ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi
Ellerinden belli oluyor bir kadın
Denizin dibinde geziyor gibi
Ellerin, ellerin ve parmakların

Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Saat onikidir söndü lambalar
Uyu da turnalar girsin rüyana
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona

Akşamları gelir incir kuşları
Konar bahçenin incirlerine
Kiminin rengi ak, kimisi sarı
Ahh! beni vursalar bir kuş yerine
Akşamları gelir incir kuşları

Ki ben Mona Roza bulurum seni
İncir kuşlarının bakışlarında
Hayatla doldurur bu boş yelkeni
O masum bakışlar su kenarında
Ki ben Mona Roza bulurum seni

Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
Henüz dinlemedin benden türküler
Benim aşkım uymaz öyle her saza
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza

Artık inan bana muhacir kızı
Dinle ve kabul et itirafımı
Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı
Alev alev sardı her tarafımı
Artık inan bana muhacir kızı

Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak

Altın bilezikler o kokulu ten
Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne
Bir tüy ki can verir bir gülümsesen
Bir tüy ki kapalı gece ve güne
Altın bilezikler o kokulu ten

Mona Roza siyah güller, ak güller
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Aaahhh! senin yüzünden kana batacak!
Mona Roza siyah güller, ak güller


Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya