Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 111

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.424.718 Cevap: 12.492
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1101
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Asker Ocağında Bayram Sabahı

Sponsorlu Bağlantılar
Güneş tepelerden sancıyla doğar
Asker ocağında bayram sabahı
İçimi bin türlü acıya boğar
Asker ocağında bayram sabahı

Ne varsa kesilir neşeden hazdan
Şeker şerbet geçmez olur boğazdan
Dökülür gözümden yaşlar birazdan
Asker ocağında bayram sabahı

Tanıdık dost sesi kulaklarımda
Ayrılık bestesi dudaklarımda

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1102
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Çaba

Sponsorlu Bağlantılar
Bir tek sen değilsin, sevmeyi bilen,
Yıllarca severek, sevgisiz kalan.
Sevda sana göre, en büyük yalan,
Bendeki sevgiyi anlayamazsın

Yüreğim ne kadar, vurgunum dese,
Gönlün gömülmüştür, kuşkudan sise.
Sana her yaklaşan, sahtekâr ise,
Bendeki sevgiyi anlayamazsın.

Yapyalnız gidersin, kendi yolunda.
Aç kurt gözleri var, sağ ve solunda.
Kâbuslar gördüğün, aşk masalında,
Bendeki sevgiyi anlayamazsın.

Sevda yarasıyla, kaldıktan sonra,
Suçlayacak seven, bulduktan sonra,
Sen hakim, ben suçlu, olduktan sonra,
Bendeki sevgiyi anlayamazsın.

Gönül denizinden, bu kadar çaba,
Zemzem doldurmakmış, bir dipsiz kaba.
Aşkım bende kalsın, katma hesaba,
Bendeki sevgiyi anlayamazsın.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1103
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bağlanmayacaksın...


Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. "o olmazsa yaşayamam.."


demeyeceksin.

Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü.
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.

Çok sevmeyeceksin mesela.
O daha az severse kırılırsın ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin o'nu sevdiğinden.
Çok sevmezsen, çok acımaz canın.

Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
Çalıştığın binayı,masanı, telefonunu, kartvizitini...
hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
Sahiplenmeyeceksin o kadar.

Senin değillermiş gibi davranacaksın.
Hem hiçbir şeyin olmazsa,kaybetmekten de korkmazsın.

Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
Paldır küldür yürüyebileceksin..

İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, çatıların gökyüzüyle birleştiği
yerleri sahipleneceksin.
Gökyüzünü sahipleneceksin, güneşi,ayı, yıldızları...
mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
"o benim." diyeceksin.
Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan birşeylerin...
mesela gökkuşağı senin olacak. ille de bir şeye ait
olacaksan, renklere ait olacaksın.
Mesela turuncuya, ya da pembeye.

Ya da cennete ait olacaksın.
Çok sahiplenmeden, çok ait olmadanyaşayacaksın.
Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, hem de
hep senin kalacakmış gibi hayat.

İlişik yaşayacaksın ama ucundan tutarak.....

JeLiBoN - avatarı
JeLiBoN
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1104
JeLiBoN - avatarı
Ziyaretçi
Msn Rose GÖNÜL ARZULAR SENİ Msn Rose
Arayı arayı bulsam izini
İzinin tozuna sürsem yüzümü
Hakk nasip eylese görsem yüzünü
Ey sevdiğim gönül arzular seni

Yitirdim o dostu bilmem ne yanda
Sevgisi gönülde muhabbet canda
Yarın mahşer günü ulu divanda
Ey sevdiğim gönül arzular seni

Yunus senin methin eder dillerde
Sevilirsin bütün bu gönüllerde
Ağlayı ağlayı gurbet ellerde
Ey sevdiğim gönül arzular seni

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1105
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
siir Vay Yalancı Şerefsiz Vay
Hani bana söz vermiştin
Çekip gitmek yok demiştin
Sözde beni çok sevmiştin
Vay yalancı ******** vay

Ya şimdi sen ya şimdi sen
Ya nerdesin sen şimdi sen
Bu nasıl söz neydi gitmen
Vay yalancı ******** vay

Biz dağları aşacaktık
Ovalarda koşacaktık
Hani çok şey yapacaktık
Vay yalancı ******** vay

Daha evla yar mı buldun
Beni neden sensiz koydun
Zorun neydi neden öldün
Vay yalancı ******** vay
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1106
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Başkalaşan Aşk



adını anmak güzeldi



dost ağızlarda sana dair cümlelerin


ıslatılması...
adını anmak...
yüksek sesle, kimsesiz gecelerin düşsel
avuntularına sırt çevirip senden söz açmak...
biraz gülünç, biraz sitemkar...
güzeldi...
adının türkçedeki yankısı özeldi...

seninle yoğurt yemek, kendi Kanlıcanlı,
sülalesi kandilli yoğurtçunun mekanında...
denize amors durup, yüzüne
cepheden bakmak güneşli bir mavilikte....
güzeldi..

ipe sapa konuşlanmaz bahanelerle elini tutmak,
yüzünde
yüzyıllık bir hasreti gidermek güzeldi...

Güzeldi'li geçmiş zamanları düşünüyorum
şimdi...
cümlelerimiz öznesiz...umursayan yok
Kanlıca'daki yoğurdu...

ve eşikteki öpücük, tarih bilinci olmayan bir

aşkın mührüdür artık...

Yılmaz Erdoğan
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1107
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
AFFET BENİ

Bugün bütün iyi kalpliliğim üzerimde
Cümle düşmanlarımı affettim
Yediğim meyvalardan
Kokladığım çiçeklerden af diliyorum

Yerde yürürken gördüğüm
Sebebsiz kanına girdiğim
Zevk için öldürdüğüm
Böceklerden af diliyorum

Dağdan, topraktan, taştan
Evlattan, akrabadan, arkadaştan
Yağan yağmurdan, doğan güneşten
Denizlerden, göklerden af diliyorum

Yıllardır kahrımı çeken kadından
Ondaki yaşamak ümidinden
Baba evinden, ana sütünden
Yediğim ekmeklerden af diliyorum

Kadrini, kıymetini bilmediğim
Hayali ile bahtiyar olmadığım
Otuz yıl arayıp bulmadığım
Geleceklerden af diliyorum.
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1108
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Aynaların Ötesi

Her ne kusur varsa geçen zamanda;
Suçsuzdur aynalar, ela gözlü yar
Mecnunlar Mevla'yı bulursa canda,
El olur Leylalar ela gözlü yar

Güzel açar güzelliğin sergisin
Gün ağartır kara saçın örgüsün...
Muhabbet faslında ölüm türküsün
Kim söyler, kim çalar ela gözlü yar

Estikçe iş çıkar işin içinde;
Gençliğin hasret yer sevda göçünde
Bilmez misin, dört mevsimin üçünde
Kar olur yaylalar, ela gözlü yar

Alı al, yeşili yeşilde ara;
Ahirete gider kalbdeki yara...
Ne yapsan bir daha çıkmaz dallara,
Dökülen ayvalar ela gözlü yar

Vakit dolar, nakit biter kasanda...
Sevda bir kitaptır gönül masanda;
Okusan da olur, okumasan da...
Kapanır sayfalar ela gözlü yar



Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1109
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
SEN GİTMEDİN BEN ÖLDÜM...

Nasıl yaşarım ben sensiz nasıl
Kollarımda tutarken titreyen seni
Dudaklarımda gözlerinin tuzuyla
Sen gitmedin ben öldüm asıl

Neden terk ettin beni güçsüzlüğüme
Eridim ben gidişinin alevinde
Şimdi nasıl yaşarım ben sensiz nasıl

Nasıl parçalandık hücre hücre biz nasıl
Gidişin tekrar tekrar hep bende
Hem mahkumum hem nöbetçi hasretine
Sen gitmedin ben öldüm asıl.

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
4 Nisan 2006       Mesaj #1110
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Masum


Ortalıkta mavi bir sessizlik dolanıyor
Kulağımda fısıldanan sam yelinin sesiyle
Çatlamış dudaklarımda katmersiz duygularım var
Önemsizliğime aldırmadan senin için
Kuramadığım hayalleri aramaktan yıldım sonunda
Sabahın erken tiktaklarından rahatsız
Öfkeyle uyanırken ağırlığını hisseder gözlerim
İçimde yok olası mümkün olmayan sensizliğe
Yeni bir günle başlıyorken fırtınalar kopar
Tarifini yapamadığım boşuna tüketilmiş yıllarda
Kaybolan bir seni bulamayacak kadar bi haldeyim
Yüreğimde açmaya özlemi olan bahar dallarından
Çok ama çok uzaklarda kalan
Çöle dönmüş kıraç bir kalbin emanetindeyim.
Dünden değil ben bugünden eskidim sana
Sanki çok ağır geldi bu hasretlik bana
Hüznü de var baharın neşesi de
Serbest makamda raks eder hazan mevsiminde
Gönlüne bir parmak bal çaladursun
Çocukluk düşlerimi görürüm her kar tanesinde.


Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya