Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 1117

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.424.496 Cevap: 12.492
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11161
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
sen ağlıyorsun,
ve ben gözyaşlarına şahidim.
Sponsorlu Bağlantılar
ve dilekler tutmana,
ve umutlar satın almana.
yanmanı da gördüm, yakılmanı da.
dillerimi ısırdım susmak için,
susturamazken yüreğimi.
bakışlarımla gezip, mahzun ve ürkek
adımlarımı gidemeyenlere borç vererek.

sen ağlıyorsun,
sanki ben titriyorum.
senin hıçkırıkların beni de boğuyor.
ben de seninle sarsılarak...

kahroluşlar yaşayıp,
"kahrolsunlar" savurup ağız dolusu
ufku tarayıp haykırmak için,
üzüntülerini fırlatırcasına.

sen ağlıyorsun,
gökler seni kıskanıyor
süzülen her damla yağmur oluyor
her damla ayrı ayrı ağlıyor.

ağlıyorsun...
varlığından haberdar ama umursamaz
duyup seni ama seni anlamaz, anlayamaz
sarmaz ve sarılmaz ve de duyumsamaz.

sormadan seni yaşayıp geceleri,
beklerken "bir dudak dolusu tebessüm".
solarken geçen saniyelerce,
akşamları defedip, güneşlere tutunarak,
solarak ve bekleyerek,
ve umarak...

sen ağlıyorsun,
ben hıçkırıyorum
gök şahit oluyor.
Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11162
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi


Sponsorlu Bağlantılar
Hep Böylemi Bakar Senin Gözlerin




Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin?
Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar?
Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var;
Kıyısındaymış gibi en sakin denizlerin...
Bir yelkenliyim şimdi ben senin limanında
Fırtınalardan geldim sende dinleniyorum.
Bu huzur, bu sessizlik hiç bitmesin diyorum;
En eşsiz dakikalar sürsün senin yanında...
Hiç yumma gözlerini, ışığın eksilmesin,
Gündüzüm aydınlığım, ipek böceğim benim!
Güz bahçemde açılmış o son çiçeğim benim!
Yorgun kalbim seninle elem nedir bilmesin;
Ayırma gözlerimden çocuksu gözlerini,
O sakin o yalansız, o kuytu gözlerini


Ümit Yaşar OĞUZCAN
nazlisu - avatarı
nazlisu
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11163
nazlisu - avatarı
Ziyaretçi
lostbar
Hani Bir An Gelir...


Hani bir ân gelir... Ve söylenmez sözler söylenir olur!
.....
Hani bir ân gelir...
Mutluluk pembe bir ipek mendil gibi savrulur loş odada!
.....
Hani bir ân gelir...
Bir ân gelir...
Hani bir göz bir göze gelir.

Hani, öyle bir ân gelir ki;
En “gelinmez” yollarla en “varılmaz” yolların, senle ben arasındaki yarda boyun büktüğünü görürsün...
Bu yar; iki yâr arasıdır! ..
Her yar iki yâr arasıdır! ..
Ve üstelik;
Yaralar yara benzer,
Her yar yaraya benzer!
Yar başında duruşum;
Yâre nâraya benzer! ...

Halbuki gök yerin...
Halbuki gök yarın...
Halbuki gök yârin içindedir bu mesafelerde! ..
.....
Veya gök, mavi bir hançer gibi dalıvermiştir de toprağın içine; şimdi toprak, kendi içindeki kocca bir yarayı yâr bilmiş... Kendini parçalayan kooskoca bir yar başına türbedar olmuştur! ! !

Halbuki hep...
Hep iki yârdır;
Bir yar başında duran...
.....
Her yar, yâri gördüğüm rüyadır! ..

Yolun biri gözlerinden başlaar senden içeri gider; diğeri gözlerimden, benden içeri...
Bir yar oluşur her yârin arasında kalan boşlukta! ..
Ben, yarın bir duvarı olup sana bakarım bu yandan... Sen yarın bir duvarı olur, o yandan bana bakarsın! ..
Ve en derinimden gelip en derinine gidebilecek olan yol ile, en derininden çıkıp en derinime inebilecek olan gökkuşağı “bakışlarımızda” kopar! ..
Biz, sarılmadıkça...
.....
Yarlar kaldıkça yârlar arasında! ..

Hani bir ân gelir...
Ve söylenmez sözler söylenir olur!
.....
Hani bir ân gelir...
Mutluluk pembe bir ipek mendil gibi savrulur loş odada!
.....
Hani bir ân gelir...
Bir ân gelir...
Hani bir göz bir göze gelir...
Hani bir ân gelir...
Bir ân...
Bakışlar düğümlenir;
Bütün yarlar silinir,
Sıra söylenmezlere gelir...

Muammer Erkul

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11164
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kaçak
sen gittin ben baka kaldım
sen gittin ben yana kaldım
sen gittin ben garip kaldım
sen gittin bak bitik kaldım
*
ben seni var ya yeni doğan yavrunun ilk nefesi gibi
ben seni var ya ölen canlının son nefes verişi gibi
ben seni var ya anasından ayrı kalmış bebek gibi
ben seni var ya cesaretini bana verişini sevdim
*
kaçtın mı bırakıp beni derbeder sana da yazıklar olsun
bırak konuşsun arkadan önce kendine baksın kahrolsun
ben şairim dinlemem el sözü sen benim kıbledeki nurumsun
ALLAH diyor ki, iki sevgi arasına girenler karşımdan kaybolsun
*
ben de rüzgar yok tayfunlar var
ben de yıldız yok bulutlar var
ben de buluşmak yok hasret var
ben de sevgi yok yalnızlıklar var
*
hep yalnızdım hem de hep birim
ikimizi katıyorum korkuyor dirim
ötem berim yaralı bahara girermiyim
ben bitmeden sen git hiç dermiyim
*
göz bebeklerim sana savrulsa da çok acı çektim burkuluyorum
ilk gönül eşim çok acımasızdı ahhh artık herkesden korkuyorum
bırak bazi şeyleri zamana yağmur vursa pencereme geldin sanıyorum
apayrı bir dünyadayım ışıksız bir yolda kayboldum mum gibi eriyorum
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11165
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ne zaman seni düşünsem ,
Ne zaman sen gelsen aklıma
İçimden havalanıyor kanadı kırık bir martı.
Gelip konuyor uzaklarıma.
Kıpırdıyor yaprakları saksıdaki çiçeğin.
Ve ardından
Susuyor keman.
Bir ağacın yaprakları
Düşüyor ayaklarıma.
Ne zaman seni düşünsem
Ne zaman sen gelsen aklıma,
Acı bir tebessüm
Gelip oturuyor dudaklarıma.
Notası kırılmış melodilerin
Buruk sesi geliyor kulaklarıma.
Bir kuş düşüyor
Daldaki yuvasından / çırpınarak
Sıcak avuçlarıma.
Ne zaman seni düşünsem,
Ne zaman sen gelsen aklıma,
Kaldıramayacağım bir ağırlık
Çöküyor yapraklarıma.
Umutlara taş basıyor yokluğun
Kar düşüyor
Henüz tomurcuk umutlarıma.
Ne zaman seni düşünsem
Ne zaman sen gelsen aklıma
Dalıyorum dipsiz bir kuyuya
Yalnız başıma.
Ve ardından
Boğuluyorum
İçine düştüğüm denizlerimde.
Yeniliyorum
Kendi denizimin dalgalarına.
Seni düşünmek istemiyorum artık.
Çölde yalnız başına yaşayan bir kaktüs gibi,
Tüketmek istiyorum ömrümü bir başıma.
Alıştım nasıl olsa yıllardır,
Hem yokluğuna
Hem yalnızlığıma.
feather
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11166
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
KARŞIDAKİ ÇİÇEK

Başımı kaldırıp baktığımda
Diğer dairenin camında durmuş
Yeni açan bi çiçekti önceleri
Gözlerini dikmiş etrafı seyrediyordu
İkinci katta camın önünde
Bir karanfil hikmetiyle ne güzel de duruyordu

Başını biraz öne eğmiş elleri bağlıydı
Bazen bana bakıp gülümsüyordu
Benimde ona baktığımı görünce
Bir kuş gibi kalbi atmış utanmıştı sanki

Gözlerindeki o masumluğu gördüğümde
Varlığını hiç hissetmediğim bu kalbim
Onun kalbindeki kuş olmuş
Hayallere bırakmıştı kendini.

Ne adını biliyordum ne kim olduğunu
Ne beni düşündüğünü hissediyordum
Ne de beni biraz olsun sevdiğini
Sadece geceleri yıldızları izler gibi
O masum gözlerini izliyordum

Hiç bir karşılık beklemeden
Tek bir söz bile istemeden
Sadece seyrediyordum
Karşılıksizdı biliyordum sevgim
Ama bu kuş kalbimi engellemem imkansızdı

yanına gittim ellerini tuttum
ve artık bu kalbim atmıyor
gözlerindeki gözlerim gözyaşıyla
ağlıyordu…
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11167
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Rüya Misali
yok Omzuma yaslanıp uyuyordun hep otobüslerde.
O kadar hoşuma gidiyordu ki;
Sen uyurken sessizce
Seni izlemek,
Yavaşça tenine dokunmak,
"Seni seviyorum" dediğimde kalp atışlarını duymak.

İki tane uçurtma dans ediyordu gökyüzünde,
Onları izliyorduk el ele tutuşup,
yok
Birbirimize bakıp "aynı biz!" diyorduk.
Geceleyin sahilde kum atıyorduk denize,
Çok mutluyduk...
Derken rüya bitiyordu en güzel yerinde, her zamanki gibi,
Hayır, daha bitmemeli demeye kalmadan uyanıyordum her sabah,
Her gün olduğu gibi gerçek hayata dönme vakti gelmişti...

Ne sen omzuma başını koyarak uyuyordun,
Ne de el ele tutuşup kum atabiliyorduk denize.
Seni seviyorum diyebilmek mi? Deneyemiyordum bile!
Rüyalarımda düşlüyordum seni,
Güzel bir dünya kuruyordum seninle her gece
Sadece bizim olduğumuz.
Ama sadece rüyalarımda...

nazlisu - avatarı
nazlisu
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11168
nazlisu - avatarı
Ziyaretçi


Aşkı Kaybettim



Ben aşkı düz yolda kaybettim.


Çakıllar arasında yürürken


O beni yalnızlıĞıma bırakıp


Kaldırımlara gitti



Ben aşkı mavi gecelerde kaybettim


Sahilde dolasırken el ele


O ellerimi bırakıp


Yıldızlara kaçti



Ben aşkı yağmurlarda kaybettim


Dolu tanesiydim,kaldım düştüğüm yerde


O yağmur damlasıydı


Akıp gitti YABAN ELLERE



Ve ben aşkı düz yolda kaybettim


Kaldırımda yürüyordum.


Aşağıdan bir ses geldi..


Baktım ama göremedim.


Çünkü görünmeyecek,tanınmayacak kadar ALÇAKTI
Uğur Şahin



Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11169
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Şimdinin Mahkumları
yok Olamayanların içinde olmuşlar göremedim
Haddi hesabı yoktu terk edişlerin
Nereye gidiyordum ben her gün kendimden bilemedim
Kaçmak değil çözüm kovalamak da
Öyleyse nasıl tutabilirim kendimi buralarda
Bilmediklerim öğrenemediklerim ne çok şu hayatta
Şu hayat dedikleri şey nereye gitmekte
Ben dursam sizde benle beraber durur musunuz
Peki ben kaçsam benle kaçacak olan var mı
Nedir bu yazıların anlamı biri bana açıklar mı
Perdeleri çekip güneşi içine hapsetmek
Yada yağmurda eriyene kadar ıslanmak
En güzeli de utanmadan koşmak koşmak koşmak..
Nereye kadar! yuvarlak bu dünya, yine başladığın yerdesin
Hadi bir yürek gelsin ve benimkini alıp gezmeye gitsinler
Lunaparkta salıncaklara binip pamuk şeker yesinler
Hadi, var mı yüreğimi korkmadan ellerine alıp havalara atacak olan
Var mı sevgisinden utanmayacak olan
Ya da her neyse
Ben bir saatli bomba yaptım şimdiyi patlatıyorum
Artık nereye uçarız bilmem
Kimimiz geçmişe kimimiz geleceğe
Biliyorum çok iyi ettim
Şimdiyi yok edeceğim
Kötü kahkahalar atan roman kahramanları gibiyim
Varsa bir supermen gelip öldürsün beni
Yoksa, ileri sayım başladı
1,2,3,4,,,,,,,,
sayılar bitince patlayacak
korkmayın hiç canınız acımayacak
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Kasım 2006       Mesaj #11170
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Her gün yanında olamamaktan korkuyorum

Sesini duyamamaktan

Seni görünce, sana alışmaktan da korkuyorum

Nedense sensizlikten de korkuyorum

Bir gün hoşça kal demenden

İstemesem de;

Bir gün, bir gül gibi

İçimde solmandan korkuyorum

Hafızamda bırakacağın hatıralardan

Hatıralardan kaçamamaktan

Adını unutamamaktan korkuyorum

Ah be güzelim;

Ben seni sevmekten korkuyorum.

Benimkisi sadece bir sevda

Göz yaşlarımla söndüremediğim

Korkularımı yenemediğim

Söyleyemediğim

Fakat, kendimi tükettiğim

Ve beni;

Yedi kat yerin dibine sokan

Utandıran, korkutan

An be an içimi yakan

Cesaretsiz bir sevdan

Bu nasıl bir sevda ?

Anlayamıyorum

Ah be güzelim;

Ben seni sevmekten korkuyorum.

Biliyor musun;

Aklımdan hiç çıkmıyorsun.

Sen benim;

İmkansızlar bahçesinden koparttığım

Edâlı gülümsün.

Hiçbir zaman koklayamayacağım

Adını söylerken burkulacağım

Sevmekten hep korkacağım

Fakat, ömrüm boyunca unutmayacağım

Edâlı gülümsün.

Ah be güzelim;

Aslında sen benim,

Kendi ömrümsün

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya