Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 163

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.433.783 Cevap: 12.492
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1621
Misafir - avatarı
Ziyaretçi


Sponsorlu Bağlantılar
Canım İstanbul



Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.

İstanbul benim canim;
Vatanim da vatanim...
İstanbul,
İstanbul...

Tarihin gözleri var, surlarda delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...
Bulutta saha kalkmış Fatih'ten kalma kir at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakısta o mana: Öleceğiz ne çare?
Hayattan canlı olum, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karaca Ahmet...

O manayı bul da bul!
İlle İstanbul’da bul!
İstanbul,
İstanbul...

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.
Her aksam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...
Bir ses, bilemem tambur gibi mi, uda gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir katibi mi...

Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.
İstanbul,
İstanbul...

Yedi tepe üstünde zaman bir gergef isler!
Yedi renk, yedi sesten şayisiz belirişler...
Eyüp oksuz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, ucan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.
Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni söyle dursun, ağlayanı bahtiyar...

Gecesi sümbül kokan
Türkçe’si bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul...

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1622
arwen - avatarı
Ziyaretçi
YOLUN SONU
Bu bir yol hikayesi
Sponsorlu Bağlantılar
Uzun ve karanlık bir hikaye
Ne acıdır ki ortada bir ayrılık var
Hikayeyi hüzünlü kılanda bu olsa gerek...

Mevsim sonbahar aylardan kasım
Sararan yaprakları peşinden kovaladığı
Sanki ayrılığı ifade eden
Ilık yağmurlar yağıyordu İstanbula
Ve ben yola koyuldum
Uzun ve karanlık yollara.
Benki hayatının baharında
Ve hiç gurbete çıkmamış ben
Kısa süreli ayrılıklarım oldu
Ama bukadar uzun sürelisi
Aklıma gelmemişti bu kadar erken geleceği
Ayrılmasına ayrıldım ya
Anamdan babamdan
Ayrılamadım bir türlü
Karımdan çocuğumdan
Benim kitabımda yazmazdı
Canımı,kanımı geride bırakmak
Lakin hayatımda açacağım yeni sayfanın
İlk satırı bu oldu.Ayrılmak..
Kim korkar kurşundan,silahtan,savaştan
Ben masum bakan bir çift gözden korkarım
Ölüm neymiş azrail benden korksun
Daha ne olduğunu anlamadığı üç yaşından korkarım
Gözümden akarken kan damlaları
Zaman uzaklığı saat ise
Ayrılığı gösteriyordu
Hayatımda hiç sevmediğim
Ama yapmak zorunda bırakıldığım
Bir şeydi vedalaşmak
Ne kadardı?
Yada ne zamana kadardı?
Acaba dönüşü varmıydı?
Bilmiyorum ama gidiyorum
Yalnız,tek tabanca
Yalansız hayatımda
Gerçek birbuçuk sene daha
Son bir el öpüştü anamın babamın
Son vedaydı gardaşlarımın
Sarılıp kokladığım karımın
Kucaklayıp öptüğüm çocuğumun
Ve artık ağlıyorum
Galiba ayrılık bu olsa gerek.....

KafKasKarTaLi - avatarı
KafKasKarTaLi
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1623
KafKasKarTaLi - avatarı
Ziyaretçi
SAKARYA TÜRKÜSÜ
İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya.
Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.
Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat;
Şu çıkan buluta bak, bu inen suya inat?
Fakat Sakarya başka, yokuş mu çıkıyor ne,
Kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine;
Çatlıyor, yırtınıyor yokuşu sökmek için.
Hey Sakarya, kim demiş suya vurulmaz perçin?
Rabbim isterse, sular büklüm büklüm burulur,
Sırtına Sakaryanın, Türk tarihi vurulur.
Eyvah, eyvah, Sakaryam, sana mı düştü bu yük?
Bu dâva hor, bu dâva öksüz, bu dâva büyük!..
Ne ağır imtihandır, başındaki, Sakarya!
Binbir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?
İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal.
Hamallık ki, sonunda, ne rütbe var, ne de mal,
Yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan;
Ve ayrılık, anneden, vatandan, arkadaştan.
Şimdi dövün Sakarya, dövünmek vakti bu ân;
Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an!
Hani Yunus Emre ki, kıyında geziyordu;
Hani ardına çil çil kubbeler serpen ordu?
Nerede kardeşlerin, cömert Nil, yeşil Tuna;
Giden şanlı akıncı, ne gün döner yurduna?
Mermerlerin nabzında hâlâ çarpar mı tekbir?
Bulur mu deli rüzgâr o sedayı: Allah bir!
Bütün bunlar sendedir, bu girift bilmeceler;
Sakarya, kandillere katran döktü geceler.
Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya,
Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!
Insan üç beş damla kan, ırmak üç beş damla su;
Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu.
Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek;
Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek?
Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl!
Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!
Sakarya; sâf çocuğu, mâsum Anadolunun,
Divanesi ikimiz kaldık Allah yolunun!
Sen ve ben, gözyaşiyle ıslanmış hamurdanız;
Rengimize baksınlar, kandan ve çamurdanız!
Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader;
Aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!
Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz;
Sen kıvrıl, ben gideyim, Son Peygamber Kılavuz!
Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya;
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya!..
Necip FAZIL

ÇOCUK
Annesi gül koklasa,ağzı gül kokan çocuk;
Ağaç içinde ağaç geliştiren tomurcuk...
Çocukta,uçurtmayla göğe çıkmaya gayret;
Karıncaya göz atsa "niçin,nasıl?" ve hayret...
Fatihlik nimetinden yüzü bir nurlu mühür;
Biz akıl tutsağıyız,çocuktur ki asıl hür.
Allah diyor ki:"Geçti gazabımı rahmetim!"
Bir merhamet heykeli mahzun bakışlı yetim...
Bugün ağla çocuğum,yarın ağlayamazsın!
Şimdi anladığını,sonra anlayamazsın!
İnsanlık zincirinin ebediyet halkası;
Çocukların kalbinde işler zaman rakkası...
Necip Fazıl

KALDIRIMLAR
Sokaktayim, kimsesiz bir sokak ortasinda
Yuruyorum, arkama bakmadan yuruyorum
Yolumun karanliga karisan noktasinda
Sanki beni bekleyen bir hayal goruyorum.
Kara gozler kul rengi bulutlarla kapanik;
Evlerin bacasini kolluyor yildirimlar.
Bu gece yarisinda iki kisi uyanik:
Biri benim, biri de uzayan kaldirimlar
Icimde damla damla bir korku birikiyor;
Saniyorum her sokak basini kesmis devler,
Simsiyah comlarini uzerime dikiyor
Gozleri cikarilmis bir ama gibi evler
Kaldırımlar, istirap cekenlerin annesi
Kaldırımlar, icimde yasamis bir insandir.
Kaldırımlar, duyulur ses kesilince sesi,
Kaldırımlar, icimde uzayan bir lisandir.
Bana dusmez can vermek yumusak bir kucakta,
Ben bu kaldirimlarin emzirdigi cocugum.
Aman sabah olmasin bu karanlik sokakta,
Bu karanlik sokakta bitmesin yolculugum
Ben gideyim yol gitsin, ben gideyim yol gitsin;
Iki yanimdan aksin bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi ac kopekler isitsin;
Yolumda bir tak olsun zulmetten tas kemerler.
Ne isikta gezeyim, ne goze goruneyim;
Gunduzler size kalsin, verin karanliklari.
Islak bir yorgan gibi iyice buruneyim,
Ortun, ustume ortun serin karanliklari.
Necip Fazıl
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1624
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
SeN YokSuN
Gece hep seni düşünüyorum
Belki olurda bir gün gelirsin diye
Gözlerim hep kapıda
Ellerim gözlerimden akan
Yaşları silmekte
Ve hala gelmedin
Biliyorum gelmeyeceksin de
Ama işte kabullenmiyor
çünkü hala seni unutmuyor

Gözlerimden akan yaş
Bir nehir olup
Okyanuslar kadar büyüyor
Ve hala sen yoksun yanımda

Şu an son nefesimle yazıyorum
Belki olurda bir yerlerde okursun diye
Evet yinede hala seni seviyorum
Ama imkansız bir sevgi besbelli biliyorum
Ama elimde değil unutamıyorum

Sana son nefesimde elveda demek geliyor
İçim diyor ölsen bile seveceksin
Toprakta!

Kalbim ağrıyor bir anda
Ve acı geliyor sanki
Yavaş yavaş bedenim soğuyor
Sen hala yoksun ya yanımda
İşte bu acı beni yüreğimden bitiriyor..
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1625
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Serseri
Yeryüzünde yalnız benim serseri,



Yeryüzünde yalnız ben derbederim.


Herkesin dünyada varsa bir yeri,


Ben de bütün dünya benimdir derim.



Yıllarca gezdirdim hoyrat başımı,


Aradım bir ömür, arkadaşımı.


Ölsem dikecek yok mezar taşımı;


Halime ben bile hayret ederim.



Gönlüm ne dertlidir, ne de bahtiyar;


Ne kendisine yar, ne kimseye yar,


Bir rüya uğrunda ben diyar diyar,


Gölgemin peşinden yürür giderim...


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1626
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yine gecenin bir yarısı.
Saat yine yokluğunu gösteriyor..
Sustukça, sen aklıma geliyorsun ya
Her şey inadına susuyor,
Sokaklar suskun,şehir suskun..

Kalkıp bir şarkıya uzanıyorum.
“Okyanus mu iki şehrin arası” diyor..
Bu sefer ben susuyorum..
Özlem olup yine içimi acıtıyorsun..

Bazen diyorum.
Keşke seni Mavi Mavi sevmeseydim..
Kömür gözlerinden çok,
Kor dudaklarını düşleyebilseydim arsızca.

Saçlarına takılıp kalmasaydı aklım bu kadar.
Şimdi çoktan yatağa atmıştı uyku beni,
Ve şehvetli bir kadın gibi,
Sevişirdi gözlerimle, sabaha kadar.

Yapamadım işte,
Güzel gözlerinden öteye gitmedi hayallerim.
Kaç kere denedim, tenini düşlemeyi.
Baktığım aynalarda, kendimden utandım.

İçimde sakladığım, adın.
Yüreğimin, duvarlarında yankılanıyor.
Bir zaman; sen kokuyordun ellerimde,
Şimdiyse tütün kokuyor.

Biliyorum, sen yine en güzel uykulardasın.
Sen yine aldırmıyorsun.
Bense içimin üşümelerini,
Hasretinin ateşinde ısıtıyorum.

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1627
arwen - avatarı
Ziyaretçi
SENSİZİM SOLUYORUM

Sensizim,soluyorum
Anlayacağın bir tanem
Mavi mavi ölüyorum.
Beni duyuyor musun
Orda mısın, var mısın, yok musun?
Bir tek şeyi unutma
Ben seni sevdim
Yanarak yıkılarak
Aklıma her geldiğinde
Ağlayarak...

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1628
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
topiclove5ca


Ben seni severken
Sen yanımda yoktun ki!
Ben seni özlerken
Sen bilmiyordun ki!
Ben seni sensiz sevdim...
Sen yokken bakışların vardı
Beynime kazınmış
Nereye baksam oradaydılar,
Ben seni sensiz sevdim..
Göremesem de, rüyamdaydın,
Sevmesen de, kalbimin derinliklerindeydin
Ve kimse seni oradan çıkaramayacak.
Sen bile!
Ben seni sensiz sevdim...
Sen olmasan da, hayalin vardı,
Sen olmasan da, şarkılar vardı;
Seni hatırlatan...
Sen olmasan da, her dakika aklımdaydın.
Ben seni sensiz sevdim...
Sen olmasan da,yıldızlar vardı,
Sen olmasan da,bulutlar vardı,
Sen olmasan da,günbatımları vardı,
Sen olmasan da,denizler vardı...
Ben seni sensiz sevdim...
Aslında sen hep vardın,
Aynı şehirde,aynı sokakta,
“Ben sevdanın oturduğu sokakta oturuyorum”ama;
Ben seni sensiz sevdim...
Ne olurdu sende beni sevseydin?
Ne olurdu bu kadar gözyaşı dökmeseydim?
Ama inanıyorum ki sen uyandıracaksın beni,
Hani kıyamet koptuğunda...
Ben seni sensiz sevdim...
Neden sevdim bilmiyorum ama çok sevdim!!!
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1629
arwen - avatarı
Ziyaretçi
YILDIZ
Aysızdı yine gecem amansız
Simsiyah,zifiri
Bir ışık gibi parçaladın
Penceremden karanlıkları.

Saat gecenin bir yarısı
Bir yıldız gibiydin
Ortalık aydın gün ortası
Yıldızsın,yıldızımsın..

Gökyüzüne baktığım her an
Seni arar gözlerim
Göremediğim her zaman
Seni özler beklerim.

Sana yıldızım demiştim
Işığımdın aysız gecelerimde
Bulut arasından gülümserdin
Şimdi sen nerde ben nerde..

Böyle gidiş görülmedi
İsmin gibiydi sessizliğin
Kayıp gittin gecelerimden
Yanlızlığıydı bu terkedilmişliğin
JeLiBoN - avatarı
JeLiBoN
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #1630
JeLiBoN - avatarı
Ziyaretçi
BANA ANCAK SEN YETERSİN............

Ne kralla, ne de şahla
İşim olmaz, padişahla
Bu bende ki, bitmez aşkla
Bana ancak sen yetersin

Neye yarar, olsa bağım
Başı karlı yüce dağım
İçimde ki can sıcağım
Bana ancak sen yetersin

Fayda etmez acım tatlım
Ela gözlüm,sır sıratlım
Dünya değil,gül suratlım
Bana ancak sen yetersin

Hem işimde, hem aşımda
Bela olsan da, başımda
Olsam bile,yüz yaşımda
Bana ancak sen yetersin

Su gibisin, tam bir içim
Güzelliğin, biçim biçim
Yaşıyorsam senin için
Bana ancak sen yetersin

Güç tanımam, güle bakmam
Tüm ordular, vursa korkmam
Bu kalbe, kimseyi sokmam
Bana ancak sen yetersin

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya