Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 174

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.433.812 Cevap: 12.492
sussskun - avatarı
sussskun
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1731
sussskun - avatarı
Ziyaretçi
bu şiir benim içindi değil mi arwen.. çok güzel.. teşekkür ederim.
Sponsorlu Bağlantılar
JeLiBoN - avatarı
JeLiBoN
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1732
JeLiBoN - avatarı
Ziyaretçi
SEVGİLİM, BEN ŞİMDİ..


Sponsorlu Bağlantılar
Sevgilim, ben şimdi büyük bir kentte seni düşünmekteyim.
Elimde uçuk mavi bir kalem, cebimde iki paket sigara,
Hayatımız geçiyor gözlerimin önünden..
Çıkıp gitmelerimiz, su içmelerimiz, öpüştüklerimiz,
"Ağlarım aklıma geldikçe gülüştüklerimiz".
Çiçekler, çiçekler, su verdim bu sabah çiçeklere,
O gülün yüzü gülmüyor sensiz,
O köklensin diye pencerede suya koyduğun devetabanı,
Hepten hüzünlü bu günlerde.
Gür ve çoşkun bir günışığı dadanmış pencereye,
Masada tabaklar neşesiz,
Koridor ıssız,
Banyoda havlular yalnız..
Mutfak dersen - derbeder ve pis,
Çiti orda duruyor, ekmek kutusu boş,
Vantilatör soluksuz,
Halılar tozlu,
Giysilerim gardropda ve şurda burda,
Memo'nun oyuncak sepeti uykularda.
Mavi gece lambası hevessiz,
Kapı diyor ki açın beni, kapayın beni.
Perdeler gömlek değiştiren yılanlar gibi,
Radyo desen sessiz,
Tabure sandalyalardan çekiniyor,
Küçük oda karanlık ve ıssız..
Her şey seni bekliyor, her şey gelmeni,
İçeri girmeni,
Senin elinin değmesini,
Gözünün dokunmasını
Ve her şey tekrarlıyor
Seni nice sevdiğimi...
</B>

Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1733
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
Kapat perdeleri !
Kapat ki, yalnızlığın başlasın...
Ürkme !
İyidir insanın kendi kendine kalması.
Alışmalısın...

yildiz

Mevsime pek gitmiyor
Şimdi o şarkıyı sustur !
Dinleme artık.
Sanma ki aylardan ağustostur...
Duvarlarına yüzümün gölgesi düşerse,
Şaşırma !
Bazı geceler ruhum, göç edecektir evine.

yildiz

Bu akşam tek kişilik yap kahveyi.
Masaya bir tabak eksik koy...
Şimdi rahatça seyret istediğin filmi...
Vaktinde yatıp,
Vaktinde günaydın diyeceksin.
Kurtuldun dırdırımdan.
Bundan sonra akşamları tek başına içeceksin...

yildiz

Kitaplarım sana emanet,
Canın sıkıldığında okursun.
Baktın ki işe yaramıyor,
Sen de yırtıp atarsın.

yildiz

Unutuyordum az daha...
Silme camdan o dörtlüğü, olur mu?
Nasıl olsa kaybolur kendiliğinden...
Bırak, ne olacak?
Hüznüm bir süre asılı kalsın.
Sen şimdi kapat perdeleri !
Kapat ki, yalnızlığın başlasın...

yildiz

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1734
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kırmızı Gül

Geçen yıl sonbaharda,
Kırmızı bir gül,
Bırakmıştım kapına,
Onu alıp kokladın mı,
Kurutup koynunda sakladın mı,
Baktıkça beni hatırladın mı?
Kırmızı gül aşkı anlatırmış,
Aşkımı anlatabildim mi?
Bu sonbaharda da,
Kırmızı güllerle geldim kapına,
Binlerce kırmızı gülle,
Evini gül bahçesine,
Yüreğimi aşk cennetine
Çevirecektim...
Kapın kapalıydı,
Sen yoktun,
Gitmiştin,
Kırmızı güller kaldı elimde,
Bir acı var yüreğimde,
Kırmızı güller kurudu,
Sahipsiz öksüz kaldı,
Bense bi çare,
Kapında nöbetteyim hala...

Umut Gül

Revo.


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1735
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
1995400675x450jpgsu9pr
Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1736
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
Yavaş yavaş
Kayıp gidecek yıllar
Avuçlarından,
Tutamayacaksın.
Zaman
İçecek koca ömrü bir yudumda,
Benden uzaklarda,
Yalnızlığı alıp koynuna
Uyuyacaksın.


donenkalpbuyuk
Nasıl bir duygudur aşk?
Coşmak aynı yatakta / bir ırmak gibi?
Sarmaş dolaş / sabahlamak geceyi?
Öpmek / sıcak dudakları?
Sevişmek ne?
Unutacaksın.

donenkalpbuyuk
Koyduğun hiçbir şey
Yerinde olmayacak / yokluğumda,
Sap saman karışacak birbirine,
Bağbozumu
Başlayacak bahçelerinde
Dalların üşüyecek,
Rüzgârda titreyecek.
Tipiye yakalanmış kuş gibi
Donacaksın.

donenkalpbuyuk
Fotoğraflar olacak
Tek tesellin,
Anılar dostun.
Geçmişte kalan aşkımızı
Dinlediğin şarkılarda bulacaksın.

donenkalpbuyuk
Aylar sonra
Yeni bir baharı
Muştulayan kuşlar
Öterken sabah serinliğinde,
Açacaksın
Uykuya terkettiğin gözlerini / bensiz
Ve yapayalnız.
Sol yanında sevdiğin
Olmayacak yatağında,
Duvarlarına
Anılarımız sinmiş odanda,
Yalnızlığınla kalacaksın.

donenkalpbuyuk
"Olmaz" deme sevgili!
Yaşayacaksın bir gün bu yalnızlığı,
Yokluğumu
Soğumuş avuçlarında,
Damarlarında duyacaksın.
Çekip gideceğim sonunda / uzaklara,
Bir gün / bensiz
Yeni sabahlara uyanacaksın,
Ağlayacaksın.

donenkalpbuyuk
Soracaksın kendine:
"Ben nerde yanlış yaptım?" diye.
Bulsan da yanıtını
Yararı yok sevgili!
Geç kalmış olacaksın.....
Şimdiden hazırla kendini / yokluğuma,
Bir gün
Bensiz yaşamaya
Alışacaksın.

donenkalpbuyuk
Kâmuran Esen



donenkalpbuyuk

aracubukalt
altresim2ogs


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1737
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
NAZIM HİKMET'TEN ŞİİRLER
MEMLEKETIMI SEVIYORUM

Memleketimi seviyorum :
Çinarlarinda kolan vurdum, hapisanelerinde yattim.
Hiçbir sey gidermez iç sikintimi
memleketimin sarkilari ve tütünü gibi.

Memleketim :
Bedreddin, Sinan, Yunus Emre ve Sakarya,
kursun kubbeler ve fabrika bacalari
benim o kendi kendinden bile gizleyerek
sarkik biyiklari altindan gülen halkimin eseridir.

Memleketim.
Memleketim ne kadar genis :
dolasmakla bitmez, tükenmez gibi geliyor insana.
Edirne, Izmir, Ulukisla, Maras, Trabzon, Erzurum.
Erzurum yaylasini yalniz türkülerinden taniyorum
ve güneye
pamuk isleyenlere gitmek için
Toroslardan bir kerre olsun geçemedim diye
utaniyorum.

Memleketim :
develer, tren, Ford arabalari ve hasta esekler,
kavak
sögüt
ve kirmizi toprak.

Memleketim.
Çam ormanlarini, en tatli sulari ve dag basi göllerini seven
alabalik
ve onun yarim kilolugu
pulsuz, gümüs derisinde kiziltilarla
Bolu'nun Abant gölünde yüzer.

Memleketim :
Ankara ovasinda keçiler :
kumral, ipekli, uzun kürklerin pirildamasi.
Yagli, agir findigi Giresun'un.
Al yanakli mis gibi kokan Amasya elmasi,
zeytin
incir
kavun
ve renk renk
salkim salkim üzümler
ve sonra karasaban
ve sonra kara sigir
ve sonra : ileri, güzel, iyi
her seyi
hayran bir çocuk sevinciyle kabule hazir
çaliskan, namuslu, yigit insanlarim
yari aç, yari tok
yari esir...

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1738
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
GİTTİN

Gittin sen,tüm gidenler gibi…beni tamamladığını düşünürken,yine yarım kaldım.
Tebessümün takılı kaldı yüreğimde…
sonu yok,ışığı yok,ıssız bir yolda sessiz kaldı sevdam.
Korkup kaçtın beklide bu sevda dan !
Sığdıramadın kalbine,taşıyamadın doğru dürüst…
Bu kadar çabuk pes edişinde bundandı belki ?
Başka cümlelerin ardına sığınman,yalan sevdalara kapılman bundandı işte.

Gözlerine baktığım zaman hayat bulurdum.
Öyle güzeldiler ki…sanki hayat saklıydı içlerinde !
Birden kapattın o gözleri…aldın benden hayatımın en beyaz siyahını.
İşte ondan sonra başladı her şey;kalp ağrılarım,baş ağrılarım,haykırışlarım,hıçkırıklarım….
Benden aldığın en beyaz siyahtı bunlara sebep.
Yaşadıklarımın kötü bir kabus olduğunu düşleyip,geçecek diyordum,
Olmadı,geçmedi her şey artarak daha da çoğaldı.
Pişmanlıklar sardı çevremi,keşkeler birikti içimde,acabalar dolaşıp durdu beynimde…ama yinede hep sen vardın düşlerimde,hep sen çoğaldın,hep sen büyüdün içimde…

TANER DOĞAN

Revo.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1739
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Dostluk bir bedende iki can, her canda iki nefestir.
Bir şarkı dinlerken dikkat et,
Nakaratta ben olabilirim.
Bir cümle kurarken sonunu bana bırak,
Ben bitiririm.
Olurda gözün yaşarırsa,
Bırak gözümden aksın yaşlar.
Dostluk bir bedende iki can,
Her canda iki nefes değilmidir?
Sen nefes al, ben vereyim.

An olur, dalıp gidersin,
Ben yanındayım.
Gecenin sonsuz sessizliğinde yüreğin daralırsa
Bunu duyarım.
Saat kaç olursa olsun,
Ben burdayım.
Dostluk bir bedende iki can,
Her canda iki nefes değilmidir?
Sen nefes al, ben vereyim.

Hayat tadında bir dostluk,
Dostluk tadinda bir hayat yaşıyorum…
Sayenizde!

Hayatın armağanıdir dostluk,
Sevgi tadında yaşamak…

Düşüncelerimi tamamlayan birinin olduğunu bilmek,
Sıkıntılarını, mutluluklarını paylaşabileceğin
birinin olduğunu bilmek…
Gerçek dostluk bu olsa gerek!
Dostluk bir bedende iki can,
Her canda iki nefes değilmidir?
Sen nefes al, ben vereyim.

Her başını yastığa koyduğunda
Onun iyiliği için dua etmek
ve o’nu düşünerek gülümsemek
Işte budur dostluk,
Daha ne kaldı söyleyecek?

Sevinçlerim sevinçlerin,
Ümitlerin ümitlerim oldu.
Uzaklardada oldum, bilirim
Yerin hep kalbim oldu.

Hayat tadında bir dostluk,
Dostluk tadinda bir hayat yaşıyorum…
Sayenizde.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mayıs 2006       Mesaj #1740
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yürümeyi Bilsem Rüzgâra Koşacağım
siyah beyazda ise yaşam
rengi arar insan
renge boğulmuşsa
siyah beyazdır özlemde konaklayan


karşı ağaca bir kuş uçuyor
yol ortasında bir kaplumbağa
bir ağaçkakan kabuk biçiyor
yalnızlığı bilsem fotoğrafa alışacağım



şu an kar yağsa
helvacının bıyıkları donup kalacak
çiçekçi ablanın güllerini
koynuna çekecek toprak
kırmızıyı bilsem güle ulaşacağım

bir şeyler karalıyor bir ressam
satır aralarına kaçıyor şair
Sultan teyze pirinç seçiyor
derdini bilsem belaya bulaşacağım

işsizler kahvesinde çok insan
bir çocuk annesinin elinden su içiyor
radyoda Münir Nurettin,
“Bilmem bu gönülle ben nasıl yaşayacağım”

savruluyor bir bir rüzgarda bütün fotoğraflar
saatlerden sonbahar değildir
yapraklar sarılardan sarı seçiyor
yürümeyi bilsem rüzgâra koşacağım

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya