Gecelerin Ağrısını Severim Gecelerin düşürdüğü ağrıları severim,
rüyaların korkusundan kurtulup,
beyazlaşan şafaklara sitemle
albümdeki resimlere küserim.
Benim olan bana başka görünür. Bir tokat gibi iner yüreğime,
Gecelerin ağrısını severim.
İrinli rüyaların kurtuluşu bendedir,
Dudaklarıma değen kan benim kanım,
Bir çocuk buse vurur yanaklarıma,
Küçük bir serçe gelir pencereme görünmeden
Ötüşünde kar soğuğu estirir. Salyasını yüreğime döker bir köpek,
Kudurmuşçasına kemirir varlığımı.
Hikayelerimi söylerim rüyalarımda,
Beni dinler bir küçük çocuk,
Gözlerime indirir bedbin bakışlarını.
Ürkek kelimelerle bir şair destanımı yazar.
Şehrin bir köşesinde inileyen bir kuzu,
Melemeden sarılmış anasına. Gecelerin ağrısına aşığım,
Ruhumun derdini ifade eder,
Yaşlarına merhametle o yanar, o ağlar.
Şeytanların tuzağındaki ruhum,
Gecelerin ağrısıyla kurtulur.
Bulanık suların durulduğu an o andır,
Bu yüzden aşkımı ilan ederim ağrılara.
Beni o ağrılar susturur. Seviyorum Seni
Seviyorum seni
ekmeği tuza batırıp yer gibi
Geceleyin ateşler içinde uyanarak
ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi
Ağır posta paketini
neyin nesi belirsiz
telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi
Seviyorum seni
denizi ilk defa uçakla geçer gibi
İstanbul'da yumuşacık kararırken ortalık
içimde kımıldayan birşeyler gibi
Seviyorum seni
Yaşıyoruz çok şükür der gibi.
Sevebilmeyi Öylesine
Yasadın mı hiç?
Sevdalının bası düşmüsken omzuna
Gözler kapanıp da dalınmışken hülyalara
Tutarken sevgiden de sıcak ellerini
Özlem duyabilmeyi hala
Sevebilmeyi öylesine...
Yasadın mı hiç?
Güneşlerin gözbebeklerinde doğmasını
Karanlıkların siyah örtüsünden sıyrılmasını
Kardelen derlemeyi karlı dağların yamaclarında
Çıkmaz sokaklarda bile elele olabilmenin mutluluk ışıltısı
Sevebilmeyi öylesine...
Yaşadın mı hiç?
O’nu her soluğunda hissedebilmeyi
Bütün yolların O’na kitlendiğini
Çılgınlar gibi sevdiğini haykıramayı kümelesmış bulutlara
Son nefeste bile ilk anın özlemini söyleyebilmeyi
Sevebilmeyi öylesine...
Seni Düşünmek
Seni düşünmek güzel şey,
ümitli şey,
dünyanın en güzel sesinden
en güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey...
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
ben artık şarkı dinlemek değil,
şarkı söylemek istiyorum...
Benim İsyanlarım
BENİM İSYANLARIM SENİN GELMEYİŞİNE
UMUTSUZLUK ÇÖKÜŞÜNE
HAZANDA GELİYORUM DEYİP, UYUTMADIĞIN GEZGİNE
SAKİN İMBATI, HIRÇIN LODOSA ÇEVİRİŞİNE
BENİM İSYANLARIM YAŞLANMIŞ AYNAYA
BEYAZLAMAYA BAŞLAYAN SAÇLARA
SAKİN ROLDE SES ÇIKARMAYAN DUVARLARA
VARIM AMA YOK OLUŞUMA
BENİM İSYANLARIM KAPIDAN ANAHTARLA GİRMEMDE
DAL KIRILMIŞSA SUÇ YELDE
KÖRFEZDE YANSIMA MAVİ GÖKYÜZÜ ŞEKLİNDE
YALNIZIM HEP, YOKSA TEK AŞIK BENMİYİM KÖRFEZDE
BENİM İSYANLARIM SENİN TUTSAK, BENİM KÖLE
ZAMANIN KRAL, YAŞAMIN KUKLACI DÖNÜŞÜMÜNDE
AYIN ESİRİ OLAN GEÇMEYEN GECELERDE
HERKEZ MUTLUDA, YALNIZLIK SÜFLÖRÜ BENMİYİM TÜM ŞİİRLERDE
BENİM İSYANLARIM KUŞLARIN SEVDALI UÇUŞUNA
KOKLADIĞIM TÜM GÜLLERİN HEMEN SOLUŞUNA
YAĞMUR BUHUSUNUN GÖZYAŞIMDAN AZ OLUŞUNA
GÖNÜLDEN ÇAĞIRMAMA RAĞMEN ORADA DURUŞUNA
BENİM İSYANLARIM ARTIK AŞK ŞİİRLERİNE ÖLÜM KATIŞIMA
SENDEN ÖNCE, SONRA AŞK ŞİİRİ YAZDIĞIM YALANCI AVUNTULARIMA
SENİ BEKLERKEN SABIR SABIKAMIN SİCİL DOLUŞUNA
UNUTULURSAM UNUTANI ASLA UNUTMAYACAĞIMA
Daha Bitmedi Yarinlar..
Gozlerinde sonmus ufuklar
"biraz kuskun ama halen isik var
Saklama gonlunu sen
Bugun sisli sabahlar
Gunes elbet bir gun dogar
Dunler zindan olabilir
Unutma daha bitmedi yarinlar..
Biri zalim cikti diye
Kusmesin gonlun herkese
Bir gun sevileceksin
Mutluluk sa en guzel hediye
Goreceksin
Gunler gececek hissedeceksin
Doyamayacaksin sevgiye..
Denizler cosar zamanla
Ama susmayi da bilir
Yurekler kuser.. dalar isyana
Sabir etmesini ogrenir
Her insanda keder var
Sanmaki tek sen aci cektin
Bir gun yeniden seveceksin
Sevilmeden yasanilmaz
Zamanla herseyi goreceksin..
Yarın beni daha çok seveceksin
YAKARSA YAKSIN____
son ömrümde
yaktı beni bir sıcak esinti
kaçtım, güneşinden
saklandım gölgelere
olmadı kuruluş
kapıldım sıcak esintiye
tesirinden açtı tüm güller
yüregimin kavurulduğu,
poyrazın savurdugu
sıcaklık
kaderimden kalmadı eser
ak saçlarım siyahmı oldu ne..
neşe doldu gönlüme
kapıldım,
bir sıcak esıntiye
HASRETİMSİN
aşka hasretimsin
sana hasretimsin
gelmelere hasretimsin
nereye ümit diksem
büyüyen hasretimsin
gülün istediği bir damla su ise
hasretim çöle döndü
herkesin hasreti gölse
benimki kurudu gitti
bir hasret istiyorum
gündüzümü uyandırsın
gecemi ninnilerle uyutsun
hasret çok şey mi istiyorum senden
bu hasret oldukça
gölgemiz buluşmadıkça
dizlerinde uyamadıkça
şiirler bitmez hasret bitmez
söz versek ellerde
huzur bulsak gözlerde
ayrılık olmasa hiç dillerde
bu hasret nerde
ben artık sen olmuşum!...
ne varsa ardığım bil ki sende bulmuşum
senden öncesi yoktu seninle var olmuşum sende bütün ümitler,sende bütün özlemler beni bende arama artık ben sen olmuşum
ANLIMA MIHLANMIŞ YOKLUĞUN
Gecenin kalbinde hançer olmuşken
Gözlerin yüreğime
Titrek bir tebessüm dudağıma dokunur
Ağrıyan yanım
Sevda sana
Hasret sana
Özlem sana oyy
Alnıma mıhlanmış yokluğun Birkaç parça daha döküldüm gene
Biraz daha savruldum bilinmeze
Kırılmış adımı gençliğimin
Kuytularda yiğitliğim
Umut sende
Hayat sende
Aşk sende oyy
Koynumda terkedilmiş yokluğun Daha bir sıktım yumruklarımı
Daha bir sert vurdum karanlığa
Her köşe yangın yeri
Her yangın en baştan harlandı yüreğimde
Alnımın ak yanı
Yürek sende
Yarın sende
Muştu sende oyy
Buyruk olmuş
Dört yanda dillenmiş yokluğun...
Aynada bakamadığım tarafısın yüzümün... ÖZLEM SAKLIDIR GÜLÜŞLERİMDE
Özlem,
Bir çift çukurdur yanaklarımda beliren
Her tebessümde saklı,
Yüreğimin derinliğinde
Sevdan,
Hala içimde kanayan yara
Acı,
Gözbebeklerimde duran birkaç damla,
Sen,
Sense,
Yüreğimden söküp atamadığım
Büyük bir aşkın katili
Kolay kolay ağlayamam ben
Hep bir savaştadır yüreğimle beynim
Bakma boşuna gözlerime
Sevdan, gözlerimde yitirdi anlamını
Söz dinlemez yüreğimse, hala sende
Bakma böyle durduğuma
Sık gülüyorum bu aralar.
HASRETİN BENİ YAKIYOR
Hasretin beni yakıyor
Küllerim hayallerimi karartıyor
Eriyor tenim
Titriyorum, her an birimizin kaybolacağı korkusuyla
Nefesin bir daha yüzüme vurmayacakmış,
Kolların boynumu sarmayacakmış,
Dudaklarından sevda akmayacakmış gibi geliyor
Haydi sevdiğim!
Tek bir kirpiğine eridiğim!
Gel artık kenarlarında güller bitmiş yollarından
Gel artık!!!
Ağaçların arasından, çimenlerin üstünden, akasyaların içinden
Gel, güzel kokunu güllere, nergislere bağışlayıp
Gel, ışığını ayın ışığıyla,
Güzelliğini güneşin batışıyla paylaşıp
Gel, ne yapıyorsan bırak artık!
Bırak esmer boynunda kaybolayım
Bırak umutsuzluğumu katayım rüzgara
Bırak şu an ne yapıyorsan ve gel
Gel hissedelim yeniden yağmuru
Bırak gül göğsünde bulduğum huzurla
Günden güne tenimi kanatan
Dikenli yastığımı yaralayayım
Gel artık!!!
Gel, ne yapıyorsan bırak
Bırak nefesini yüzümde hissedip
Kendimden geçip teninin kokusuyla
Gül göğsünde coşkun sellere dönüşüp
Terini ekleyip terime
Ölümsüz sevdamıza akayım
SENSİZLİK
sensizliğe yürüyorum
bu şehrin
sessiz,
sakin,
ve ürkütücü sokaklarında...
Birden "sen" geliyorsun aklıma
Derin derin bir nefes alıyorum sigaramdan
Ciğerlerimi parçalarcasına...
Durup dinliyorum
Sensizliğin;
yankılanan sesini gecede... AŞKTA İSYAN Aşk'ta İsyan
Yüreğim yanıyor bugün yine,
Tarifi olmayan acılar çekiyorum.
Gözlerimden akan her damla yaşla birlikte,
Saçlarımın tel tel beyazladığını hissediyorum...
Soluduğum nefes içimde ızdıraba dönüşüyor,
Ve ben daha fazla nefes almak istemiyorum...
Çok değil bir kaç gün sonra gideceksin ya
Beni bırakıp,
İşte o gün ölmek istiyorum... SEVİYORUM Yıllara duraksayan ağaçlar
Donuk yüzleri ile bakıyorlar
yaşama
Kapılan göz yaşlarım
Kentin yağmurlarında intihar
ediyorlar
Yürüyen ayak izlerin
Anlamsızlığıyla yıkanırken
yaşamda
Duraksamadı biliyor musun
Ayak izlerin bende
Hüzünlü bir yüz ifadesi ile
Gözlerimde boğuluyorlar
Seni seviyorum gülüm
Okşadığım dalında ellerim
kanıyor
Seni yine de Seviyorum GEL GÜZELİM GEL Gel seninle gidelim buralardan Yıldızları takip edelim
Arkamıza bakmadan Yorulursak bir yerde Yaşarım seninle Dudaklarımı ıslatırım sevginle Susarsam eğer Gel seninle gidelim buralardan Aşk ateşiyle yanalım Zaman durmadan Eğer istersen yaşarm ben seni Küçük bir çocuğun sevgiyi yaşadığı gibi Dağları aşıp, yükseliriz yıldızlara kadar Gel seninle gidelim buralardan Herşey yok olupta Kalbim durmadan... ÇÜNKİ SENİ COK SEVDİM
Beni görme diye
Zamanı geceye çevirdim;
Yıldız gözlerine mil çekip,
Dolunayı kurtlara yedirdim..
Unutmuştum ateşböceklerini,
Işıltılarında yol bulup yanıma geldin..
Çünkü seni çok sevdim...
Beni duyma diye
Araya dağları diktim!...
Rüzgarın hızını,
Kuşun kanadını kestim...
Gene de
Saatimin kurgusunda güç,
Yüreğimin atışında sestin..
Çünkü seni çok sevdim...
Beni bulma diye
Adres değiştirdim!...
Terk edip yaşadığım şehri,
Çöllere gittim...
Kum fırtınalarında özlemi savurup,
Savanlarda seni bekledim..
Çünkü seni çok sevdim...
Beni sevme diye
Yönümü çevirdim!...
Cennettin sen, gidip cehenneme girdim,
Gene de
Küllerimi göğsüne gül,
Günahlarımı su yapıp
Ateşlerime serptin..
Çünkü seni çok sevdim...
Çünkü seni çok sevdim!...
Çünkü sen de beni sevdin..... DESEMKİ ELLERİNİ İSTİYORUM
umutları yarına erteleyip
sana çiziyorum yollarımı...
tutup tutup,
matkaplara vuruyorum bağrımı;
döküm döküm etlerim...bak!
geceye sarıyorum yaralarımı,
ağlayarak...
yıldızlar bilir ençok,
birde düşlerim,
birde taş yatak...
oysa sen!
kırktabir gelirsin,
kırkta bir uzanırsın yanıma,nazlanarak...
ve yağmurlar,
ve hüzünler,
ve seni taşlarına dizdiğim yollar,
ve hasret!...
ebabil kuşlarının dönüşü gibi,
durup durup kıvrılırım sana...
göçün sancılarını yazıyorum şiirlerime
oku ve anlat!...
gökte nasıl üçgen çizerse turnalar,
yüreğimi çizdim sana!
çizgisi metrelerce kanat...
geliyorum işte kapına
maviliğinde uçarak..
umutları yarına erteleyip,
sana çizdim yollarımı...
tutup tutup,
derinliğine vuruyorum kendimi karanlığın...
yılanlar kayıyor dağlardan ovalarıma,
ben burgaçlarında solungaç!..
korkuyorum sevdiceğim,elimde değil!..
dağlara kaçıyorum yeniden
seni de yanıma alarak...
ve emeğm,
ve ekmeğim,
ve bebekliğim,masumluğum,
ve gençliğim,
ve beş para etmez geçmişim, ömrüm...
ve de yalnızlığımı yaşayan köyüm,
ağlıyor arkamdan el sallayarak...
sen doruklardasın ya,
sen çağrısındasın ya sevdanın;
işte yollardayım,
işte yokuşlardayım,yalınayak...
işte turnalarda,
işte ebabil kuşlarıyla bulutlarda
işte yanındayım,
ve ellerim koynumda,aç bak!..
sımsıcak...
umutları yarına erteleyip,
sana çizdim yollarımı...
usulcacık,
ama usulcacık sevdiceğim!...
hayaline dalıyorum...
ısınıyor taş yatak..
gece yorgan,
kollarım yastık,
desem ki sırtım kan revan,
desem ki sırtım delik deşik,
desem ki yılanlar çöreklenmiş bağrıma,
desem ki korkuyorum,yalnızım...
desem ki ellerini istiyorum...
desem ki leylim vaktini bekliyorum,
gel artık!... Karanlık bir ümidin kollarında
Yoksun sen; hiç olmadığın kadar yoksun şimdi,
Sokaklarımın çığlıkları anlatıyor bunu bana
Ağlatıyor şarkılar, hiç ağlatmadığı kadar içimdeki kırılgan çocuğu,
Gitmeliyiz demiştin uzak bir şehire,
Hiç bilmediğimiz tanımadığımız yüzlerin arasına,
Şimdi sen içimdeki o bilmediğim diyarlara gitmişsin anladım.
Tanımadığım yüzlerin yanındasın düşlerimde.
Neler bekledi bu gökyüzü iki ayrı yürekten,
Neler umduk biz masmavi bir enginlikten.
İki kişilik bir sevdaya yetmiyormuş cümleler.
Eskitiyormuş fotoğraflar gülüşleri.
Odalarda kelimelerin arasına sıkışmış kaderi yalnızlık olan adam.
Yoksun; hep içimde olduğun kadar yoksun şimdi,
Söylenecek sözlerin yetmediği yerlere gitmişsin
Burada suskun bir çocuk bırakarak yıkıcı aşkının sonucuyla.
Seni sevdirenin ne olduğunu anlayamayan bir çocuk...
Silinme anıymış şimdi, umutsuz bir haykırışın son noktasında...
Yıkılma zamanıymış şimdi kapalı gözlerden kanayan yaşlarla...
SENI SEVIYORUM SURMELIM Gozlerin Kal Diyor Bu nasil ayrilik bu nasil sevda Gozlerin kal diyor dudaklarin git Bakisin anahtar sozlerin kilit Ellerin ac diyor dudaklarin git Ayrilik donusu olmayan nehir Yalnizlik yikilmis bombos bir sehir Kac sevda kul oldu boyle kimbilir Gozyasin kal diyor dudaklarin git Gidersem bir daha donmeyecegim Kalirsam kalbime yenilecegim Cozemedim seni delirecegim Gozlerin kal diyor dudaklarin git Duvardan insin mi resimlerimiz? Yabanci olsun mu isimlerimiz? Ya o deli dolu gecelerimiz Anilar kal diyor dudaklarin git Bu roman da biter belki birazdan Ne asklar yikildi gururdan nazdan Agliyor besteler yine hicazdan Sarkilar kal diyor dudaklarin git. Sizinde oldu mu böyle anlarınız....Hani Gözlerinizin Kal Deyip Dudaklarınızın git dediğiii.......................................