Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 276

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.435.482 Cevap: 12.492
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
21 Haziran 2006       Mesaj #2751
kambis - avatarı
Ziyaretçi
G İ T M E

Sponsorlu Bağlantılar

Gitme!
Figan düşer denizlere sular çekilir
yağmur yağmaz vahalardan kirpiklerime
bir rüzgar hıçkırır tenhada, bir dal kırılır
boynunu büker sabah kervanları, kelebekler ölür.

Gitme!
Bir yıldız küser göğüne, içini çeker bir çocuk
şaşırır yönünü rüzgarlar
bütün pınarların suyu çekilir
solar nazlı çiçekleri kalbimin, üzülürüm.

Gitme!
Öksüz kalır içimdeki imge dağları
saçlarını öpen seher yeli, çoban yıldızı
bir daha turnalar geçmez, bülbüller ötmez
çiçekler açmaz bahçemde ah, gülüm!

Gitme!
Acılara mahkum olur yüreğim
ardında fırtınalar kalır, ayrılıklar, anılar, yanlızlıklar
boynu bükük aşklar, gözü yaşlı şarkılar
alışamam yokluğuna, yokluğun ölüm.

Gitme!
İçimdeki bütün vagonlar devrilir
bir kar yağar istasyonlara, üşürüm.

Gitme!
Kal, menevşeler açsın dağlarda
sevince dönüşsün gökyüzü
iki çığlık arasında bırakma beni ah gülüm
yokluğuna alışamam, yokluğun ölüm.

Gitme!
Bütün ormanlar ateşe verilir
kuşlar da gider, bu kent de
ölürüm.

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2752
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
GELİYORUM..
kıyılarına bu şehri(m)in,
Sponsorlu Bağlantılar
kolumda taşımayı sevmediğim zaman tüneli gibi hızlı
ve mazeretsiz..!
en derinimde bir yerlerde olmalı bu son hikayem!
okumalıyım sonra!
...yaşamalısın dedi tanrı(m)!

buldum! (mu)?!

çemberin etrafında duran gökkuşağından olsa gerek bu rengimi
kırmızıya sokuşlarım...
bu ellerimi geri alamayışım...
dışımın içime dönüşmesi...
yüzümün yarısını verişim...!
gene zaman durdu!

melish - avatarı
melish
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2753
melish - avatarı
Ziyaretçi
KAHVE GÖZLÜM

Yolumuz bu kadarmış be kahve gözlüm
Artık
Tersine akan bir nehir gibi
Yıkılmış bir şehir gibi
Suya yazılmış bir şiir gibi
Adımı unut
Yalnızlığın boşluğunda
Sensizliğin sonrasında
Bil ki
Beş para etmiyor umut
Etmiyor be kahve gözlüm!

Yalan yanlış
Kırık dökük yaşadık biz bu aşkı
Erken emekli olduk biz bu sevdadan
Biliyorsun
Hep direkten döndü umutlarımız
Hep kendi kalemize attık gollerimizi
Ne acemi bahçıvanmışız meğer ikimiz
Açmadan soldurduk güllerimizi
Açmadan soldurduk be kahve gözlüm!

Bir değirmen taşı gibi ezip gittin umutlarımı
Şimdi yüreğim mutsuzluğun hedef tahtası
Sokaklara sığmıyor bu dev yalnızlığım
Bu cumartesiler;
Çığlık çığlığa şiirlerim seni istiyor bana inat
Gel gör ki;
Son kurşunu yemiş bu sevdaya
Yetmiyor şımarık pişmanlıklar
Yetmiyor be kahve gözlüm!

Bir isyan faslıdır şimdi bu suskunluğum
Hovardaca harcanan mevsimlere
Bu kaçışlara - bu gelgitlere
Ömrümüze kesilmiş biletlere
İsyanımdır - bu acı acı - gülüşüm
Oysa;
Kaç kez sildim seni haritamdan
Kaç kez mil çektim o kahve gözlere
Gel gör ki;
Kendime bile geçmiyor artık sözüm
işte bir kürek mahkumu
İşte bir yürek mahkumu
Kapında yine
Bitmedi bu kara sevda
Bitmiyor be kahve gözlüm!..

AHMET SELÇUK İLKAN
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2754
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
GÖNÜL BAHÇESİ

780 kez okundu
Gökyüzünde bir bulut olayım
Yağmur olup yeryüzüne yağayım.
Gönül bahçende bir gül olayım
Sen görmeden ben açayım.
Kırlarda lale, sümbül olayım
Etrafına kokularım saçağım.
Özgürce uçan bir kuş olayım
Gelip pencerene konayım.
Sana aşk şarkıları okuyayım
Bırak da hiç susmayayım.
Kalbimin kapısını sana açayım
Gönül bahçemden sevgi saçayım.
Ben bu aşkta hep olayım
Gönül bahçene ulaşayım.
Senden uzaklarda olmayayım
Kalbinin baş köşesinde olayım.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2755
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bir Hirçin Mazi ve Ben



Bir sabah uyandim, hirçin rüzgarla,
Etrafimi sarmişken, bir derin hüzün...
Ve bir sari yaprak, düşmüş topraga,
Ugultusu duyuldu, o soguk güzün...

Karşimdaki ufka, şöyle bir baktim,
Sinmiş doganin, bu soluk yüzünde.
Yolumu bulmak için, işik aradim,
Ve bulamadim bile, sevda çölünde...

Uzun bir yol göründü, kalan zamana,
Boşa geçen yillara, yillara baktim...
Kisa zaman dilimi, bulanmiş kana,
Umutsuz yillarima, agladim yandim...

Siyahlar, beyazin dönüşen artigi,
Her şey taninmayacak, bir hal içinde...
Gene bu kavramlar, zamanin artigi,
Önceden kalma, birkaç an haricinde
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2756
kambis - avatarı
Ziyaretçi

SESSİZCE
Hiç kalbin ağrıdı mı sebepsizce,
Hiç için titredi mi sıcak yaz geceleri,
Dolunaya baktığında hissettin mi hiç
Yapayalnız derin bir karanlıkta olduğunu,
Ve acı bir şekilde farkına vardın mı,
Kalabalık içinde sessizce dolaştığını…

Düşündüğün şeyi bilmeden uzaklara takılır gözlerin;
Ellerin bilmediğin elleri tutar sanki,
Tuttuğun el sana huzur verir de;
Sen o huzurla bir türlü rahatlayamazsın…

Boğazında kelimeler düğümlenir, yutkunursun;
Bakışların buğulanır, gözlerini kısarsın,
Tek damla düşmesin diye çabalarsın;
Bilirsin ilk düşen damla habercisidir; sağanakların,
Bilirsin sağanakların ardından körelir; duyguların,
Bilirsin ki içindeki yangınlar büyür sağanaklarda…

Sen bilirsin ama kalbin bilmez bunları,
Yaşadıkça yaşar sevdalar kalbinde,
Büyüdükçe büyür kalbin, her sevdayı saklar içinde,
Gün gelir sığmaz olur kalbin göğsüne,
Taşıyamaz olur bedenini, artık yorulur…
Duyguların ağır gelir; ezilirsin
Bir gün açıklanmamış duygularınla köşende,
Teslim olursun ölüme,
Sessizce…

kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2757
kambis - avatarı
Ziyaretçi
MASAL AŞK
Var mısın...
Masal gibi bir aşk yaşayalım seninle
Bir sen birde ben bilelim yaşananları
Sonra denizden bir boş sayfa açıp
Var mısın...
Sulara yazalım masal aşkımızı
Varsın yaşanmamış olsun
Dalgalar kıyalarda söylesin şarkımızı
Aşkımız kıyı kıyı, liman liman dolaşsın
Var mısın...
Bir düş olup düşelim sulara
Bedenlerimiz arzulara teslim
Aşk selinde yıkanalım sırılsıklam
Dev dalgalarda bir bedende sarsılalım
Var mısın...
Koskoca ummanda kaybolalım
Aşkımızı anlatalım uçan kuşa
Dolaşıp liman liman cümle aleme
Fırtınada aynı limana sığınalım
Var mısın...
Yazalım yaşanmış gibi yaşanmamışları
Öpüşmelerimizi boş kumsalda
Hayal sevişmelerimizi bulutlar altında
İster adı masal olsun aşkımızın
Var mısın...
Bir gecede bin defa ölelim
İçimizde masalsı ürpermeler
Kah ağlayalım kah gülelim
Sulara aşkımızı yazıp acıları silelim
var mısın...
Bir masal yazalım sulara
Yaşanmamış aşkımızın masalını
Sonra ölelim hiç yaşanmamış gibi yarın
Masal aşkımız sularda yaşasın...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2758
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Tuhaf Karanlik



Yuvarlak karanlik güneşe dogru
Saatler yollarin ardinda
Özgürlük üzgünlerin sadece bir şekilde
Darginligin mesafesi kalksin artik
Bir gün tekrar kapinda dimdik olurum
Belki ya da sana sevimli kiz
Çocuklarin etrafinda oynarken güler yüzle
Hemen yolumun üzerinde geliş-gidişlerde
Ama uzaktan seni görür gibi seyredebilirim
Hikmetimin kitabinda sonuna varamadim
Çünkü bu eski heves nerede kaldi?
Serbest hayata küsmedim ama sikildim
Yeni ahenklere zaman kalmadi
Ikincisine bir an önce arzu
Ve gerisine bin bir düşünce dolu
Bir yerden bir yere nasil gönderecegim
Nerede bunun postaciligi uzaklara
Dokunmasa kimse feryada bu sevgiye
Ben zaten vazgeçtim tuhafliga
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2759
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
“Medeniyet” denilen vahşete lanetler eder,


Nice yekpare kesilmiş de sırıtmış dişler!


Bakmayın hem tükürün çehre-i murdarımıza

Tükürün belki biraz duygu gelir ârımıza.

Tükürün cephe-i lâkaydına şarkın tükürün.

Kuşkulansın görelim gayreti halkın tükürün.

Tükürün milleti alçakça vuran darbelere,

Tükürün onlara alkış dağıtan *****lere...

Tükürün Ehl-i Salib’in hayasız yüzüne!

Tükürün onların asla güvenilmez sözüne!

Medeniyyet denilen maskara mahluku görün:

Tükürün maskeli vicdanına asrın, tükürün!

Hele ilânı zamanında şu mel’un harbin,

“Bize efkar-ı umimiyesi lazım Garb’in;

O da Allah’ı bırakmakla olur” herzesini,

Halka iman gibi telkin ile, diyenin sesini

Susturan aptalın idrâkine bol bol tükürün!…"







Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Haziran 2006       Mesaj #2760
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
SEN ÜZÜLME

Sen üzülme bana sevgilim,

idare ediyorum işte

İttire ittire götürüyorum hayatı

bilinmezliği ile...

Sen üzülme suskunum diye.

Söküklerini dikiyorum gecenin.
Ay ile yıldızları birleştiriyorum,
Gök ile güneşi,

martılar ile denizi, güzel ile çirkini...

Yaşam ile ölüm arasındaki bu maratonun
Son finalini koşuyorum nefes nefese.

Sen üzülme ara sıra ağlıyorum diye
Adına yazdığım tüm şiirleri fırlatıp attım da denize
O canımı yaktı biraz.... Yoksa iyiyim ben.

Kızma bana gecenin karanlığına takılıp kaldım diye
Merak etme; güneş bana da doğacak
Beni de yakacak, içimi yeniden ısıtacak
Denizin tuzu tenimi ısıracak
Huzur; giyilmemiş bir elbise gibi
Ruhumu sımsıkı saracak.

Gelmek istersen yeniden bana
Kapım açık tüm sevdalara
Geleceğin zaman haber ver
Ya da dokun yüreğime
Gün ışığı aydınlığında

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya