Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 387

Bendeki sen

Bir sen vardı bende
Nedensizce sevdiğim
Aklım gibi karmakarışık,çözemezdim.
Kördüğüm olur dolaşırdım kendime.


Sökerdim tırnaklarımı etimden
Tırmanır aşamazdım duvarlarını
Düşerdim her defasında
Kendimi parçalar kanardım.

Bir sen vardı sende
Arayıpta bulamadığım
Işık sızmazdı karanlığına
Yolumu sende kaybeder ağlardım.

Bu Sana Son Şiirim

Her yazdığım şiirde, kalbimin içi yandı
Bu sana son şiirim, artık yazmayacağım
Şu kalbime bir daha, ümit vermeyeceğim
Bu sana son şiirim, artık yazmayacağım

Özlemler artar oldu, şu tenimde nicedir
Senin hayallerinle, avundum kaç gecedir
Dost diyerek bakışın, kalbime işkencedir
Bu sana son şiirim, artık yazmayacağım

Kaygılara düşerim, içimde sezsiz sessiz
Unutmalıyım derim, kalsamda bir nefessiz
Aşkın acı verirken, ölümden bile sessiz
Bu sana son şiirim, artık yazmayacağım

Her gece rüyalarda, görüp özlemektense
Her güzelim dedikce, içim sızlamaktansa
Yaralı yüregi, bir daha, közlemektense
Bu sana son şiirim, artık yazmayacağım

Aramızdaki dostluk, hiç bozulmasın diye
Ayrılınca gözünden, yaş süzülmesin diye
Taş basarım bağrıma, sen üzülmesin diye
Bu sana son şiirim, artık yazmayacağım

İkimizde, dönmeden, kanadı kırık kuşa
Kara sevda düşmeden, gövdemizdeki başa
Ölüm kapımı çalıp, getirmeden bir tuşa
Bu sana son şiirim, artık yazmayacağım

Islak Kaldırımlar

Ben ne zaman yağmurlu bir günde
Kaldırım taşlarına baksam
Seni görüyorum.
Yağmurun sesiyle adın çarpıyor
Kulağımın duvarlarına
Yankılandıkça yankılanıyor
Sesini duyuyorum.
Özlüyorum
Nefretle andığım geçmişi bile.
Sesini duyuyorum,
Gözlerini görüyorum,
Ağlıyorum..

Senden Ötesi...

Süzülen gümüş kurşun gibi işledin derinime,
Bir yıldızdı kayıp giden, bana benim.
Su gibi akan bir düşün, keskin tadında tenim,
Ellere yabancı artık, bir sana eş.

Bu gülüş, bu gelişi üzerime
Kurşun gibi çöken al bakışlı gözlerin.
Ürkütmeden, sessiz, derin.
Sanki,
Bir daha asla bu ben olmayacak, hiç kimseye benim.

Tutunuşum, civan perçemi duruşuna,
Kuşbakışı dalışına hayallerimin.
Dönsem yönümü, kutsal bildiğim topraklarında yürüsem hür,
Yüzün yüzümde ışıldar sanki bir ay.
Aklım bakışında takılı bir deli tay.

Bugün ben bende değilsem,
Gitmişsem,
Gelememişsem düş ülkesinden geri,
Tutmuşsan ellerimden,
Işıltına körebelenmişsem bile isteye,
Dalgıcın incisine vurgun yola düşmüş düş gezginiysem.
Çöl ayazından çıkmış gibiyse yüreğim,
Gülmemiş bahtımı avucuna bırakmışsam emanet.
Cesursam, korkmuyorsam, güvendeysem ellerinde.
Ne derin dalgalardan çıkmışsak pürü pak.
Bakma geriye.
Bir gülüş olsun adım dilinde,
Aklında sözüm, özünde özüm.
Sır kuşanmış bir ayna gibi
Ay ardından gülümsesin yüzüm.
Alnında düş gülleri.
Bir ben yok senden ötesi,
Ne de senden öte bir benim.

Seni Düşünürüm

Günün en puslu zamanı
Üstümü bir duman örter
Zaman durur
Beynimin en ucra köşelerinde
Sen!
Gözlerimde sevinç ve korku
Yüreğim kabarır
Yanar kor olur kaygısızca
Zamansız gelen zamanlara karşı
Akrep ile yelkovanın kavgası
Metronom vuruşu gecenin
Saat dokuz
Zaman durur
Issız bir sessizliğe bürünürüm
Üşürüm
Belki de içten içe ölürüm
Saat dokuz
Ben seni düşünürüm...

Nerdeyim Biliyormusun

Nerdeyim biliyor musun
Canımın yandığı yerde
Orda
Sende

Ne çok beklemiştim
Hayatı durdurup
Cumbasız pencerelerde sabahladım
Güneşe perde çektim geleceksin diye
Sabır taşını zorladım
Küstüm pembe öpüşlü gecelere
Tenim sensiz günlerde
İntihar etti her gece

Nerdeyim biliyor musun
Canımın yandığı yerde
Orda
Sende

Bana söz ver sevgilim

Bana söz ver sevgilim..
Seninle geçen günllerimizi unutacaksın..
Yaşadıklarımızı teker teker hafızandan sileceksin..

Bana söz ver sevgilim..
Seninle yürüdüğümüz yollardan geçerken..
Sakın boynunu büküp'de ağlama

Bana söz ver sevgilim..
İkimiz için yazılan şiirleri,müziklleri,dinleyince..
Aklına beni getirmeyeceksin..

Bana söz ver sevgilim...
Ben seni unutmasam da..
Sen beni unutacaksın..
Bana söz ver sevgilim..
Mutlu olacaksın

Bebeğim

saçları sarı sarı
gözleri deniz mavi
benim tatlı bebeğim
bakışaları masumca
yumuk yumuk elleri
topiş topiş ayakları
agu deyen dilleri
bir bilseniz
daha neler neler
bir gülüşüne
dünyalar değer

koklamaya doyamam
öpmeye hiç kıyamam
canımın içi yavrum
ninni benim melek yavrum
cennetten gelmiş gibi
kokusu mis gibi
o gönlümün bahçesinde
taze açmış gonca gibi
canımın içi yavrum
ninni benim melek yavrum
sarı saçlı tatlı bebek
seni yaradan Rabbime
binlerce şükür bebek
hoşgeldin dünyamıza
neşe getirdin bebek...