Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 414

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.439.247 Cevap: 12.492
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
13 Temmuz 2006       Mesaj #4131
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
YETER Kİ GEL
Üzülme her hafta gelemem diye
Sponsorlu Bağlantılar
Haftada olmazsa ayda gel canım.
Üçyüzaltmışbeşi böl onikiye
Sırala otuzu say da gel canım.

Bekletme geciken müddet ziyandır
Güzel kin,öfke,hiddet ziyandır
Varsa gurur,kibir,şiddet ziyandır
Onları orada koy da gel canım.

Kitap aşk,masal der,yıkar bırakmaz
Akıl "tedbir al" der çöker bırakmaz
Korku "gitme kal"der çeker bırakmaz
Sen gönül sözüne uy da gel canım.

Yazı,güzü,kışı bahar zamanı
Yaşadın bilirsin ki her zamanı
Dinle rüzgarları seher zamanı
Uzaktan sesimi duy da gel canım.

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
13 Temmuz 2006       Mesaj #4132
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Çok Sevmek

Sponsorlu Bağlantılar


Bizi kandıran o şarkılar, o mavi gece
O sıcaklığı beyaz ellerin, o ilk bakış
Sebepsizliğin sebep olduğu şafak vakti
O çok sevmek gecelerde o çaresiz aldanış.
Uzayan saçlar, alyında avuçlarımızın
İşte o, insanın bir yerde, aşka boyun eğmesi
Kırılmak, bölünmek, o hep bütünlenmek
O çok sevmek, tenin bir başka tene değmesi.
Yanmak mı o eski çağlarda yanmak
Kül olup savrulmak rüzgara karşı
İlk kesilmişliği mağrur ellerimizin
O çok sevmek, kanımızın o ilk akışı.
İşte pınarlar, testiler, ırmaklar, çeşmeler
Kanlı avuçlarla içmek aşkı kanmadan
O kıyılarımızdaki denizin ilk coşkunluğu
O çok sevmek büyütmek onu hep, orada o zaman
Kazımak ulu ağaç gövdelerine adımızı
Yazmak her şeyi bir bir kumların üstüne
O her işkenceye mahkum olmuşluğumuz
O çok sevmek, daha çok sevmek günden güne.
Öyle delicesine, öyle korkunç, öyle çılgın
O çok sevmek o yanardağ, o ateş, o yangın...

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
13 Temmuz 2006       Mesaj #4133
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Ben Sana Mecburum

ben sana mecburum bilemezsin
adini mih gibi aklimda tutuyorum
buyudukce buyuyor gozlerin
ben sana mecburum bilemezsin
icimi seninle isitiyorum

agaclar sonbahara hazirlaniyor
bu sehir o eski Istanbul mudur
karanlikta bulutlar parcalaniyor
sokak lambalari birden yaniyor
kaldirimlarda yagmur kokusu
ben sana mecburum sen yoksun

sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bir aksamustu ansizin yorulur
tutsak ustura agzinda yasamaktan
kimi zaman ellerini kirar tutkusu
birkac hayat cikarir yasamasindan
hangi kapiyi calsa kimi zaman
arkasinda yalnizligin hinzir ugultusu

Fatih`te yoksul bir gramofon caliyor
eski zamanlardan bir cuma caliyor
durup kose basinda deliksiz dinlesem
sana kullanilmamis bir gok getirsem
haftalar ellerimde ufalaniyor
ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
ben sana mecburum sen yoksun

belki Haziran`da mavi benekli cocuksun
ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
bir sileb siziyor issiz gozlerinden
belki Yesilkoy`de ucaga biniyorsun
butun islanmissin tuylerin urperiyor
belki korsun kirilmissin telas icindesin
kotu ruzgar saclarini goturuyor

ne vakit bir yasamak dusunsem
bu kurtlar sofrasinda belki zor
ayipsiz fakat ellerimizi kirletmeden
ne vakit bir yasamak dusunsem
sus deyip adinla basliyorum
icimsira kimildiyor gizli denizlerin
hayir baska turlu olmayacak
ben sana mecburum bilemezsin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Temmuz 2006       Mesaj #4134
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Aç Kapıyı Ben Geldim

Korka korka değil usul usul değil
Elim yüreğimde çarpa çarpa geldim
Aç kapıyı bak ne diyeceğim
Bir senin ellerinden bir senin gözlerinden
Dişlerinden dudaklarından
Nergisler ocak ayında açtı
Kendimden bahsetmeyeceğim
Yediveren güllerden duvarlardan sarkan güllerden
Çocuklardan sabah erken okula giderlerken
Atlardan bahsedeceğim
Kan ter içinde atlardan
Aç kapıyı bak ne diyeceğim
Ne kadar küsülü çocuk varsa barıştırdım oynuyorlar
Tam kırk çeşit sarmaşık gül buldum penceremin dibinde açacak

Ekinleri dolu vurmadı çekirge gelmedi kurak olmadı
Yorgunum demiyeceğim bir evimiz olsa demiyeceğim
Yüreğim daralıyor demiyeceğim

Bir baksan gözlerime başını çevirmeyeceksin
Yürüyüp gitmeyeceksin elini çekmeyeceksin
Bir baksan gözlerime
Dağda yakılmış ateşler göreceksin
Aç kapıyı kim geldi bak
Bak nasıl havalandı güvercin
Açmam diyemezsin artık
Aç.
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
14 Temmuz 2006       Mesaj #4135
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Seni Seviyordum
Sana uzak kentlerden birinde zamanın bir yerinde seni ve senli günleri anımsattı aksam güneşi...

Onca zamanın üstünde eskimeyen bir düşüncesin şimdi

İnsan hergün anımsarmı aynı gözleri

Seni seviyordum ve senin haberin yoktu

Saçlarını izliyordum uzaktan, kulağının arkasına düşüşü ve burnun, herkesden başkaydı işte.

Güldüğü zaman yukarıya bakardı;

Yukarı kalkan başın ve gülen gözlerin vardı.

Ne güzeldiler sen bilmiyordun.

Ben Seni Seviyordum..

Kalbime sığmıyordu aklımdan geçenler

Duvarlara, vitrin camlarına, kaldırımlara çarpıyordu

Geri dönüyordu, çoğalıyordu

Senin sesini duyduğum masalarda erteliyordum herşeyi, herseyi erteliyişim oluyordun

Kalp ağrısı oluyordun,

Birlikte soluduğumuz sokak isimleri oluyordun,

Mevsimler değişiyor ve büyüyorduk,

Dönemeçler geçiyor, köprüler göze alıyorduk ve bazen tekin olmayan suların üzerinden atlıyorduk

Cesurduk.

Ufuk çizgisi maviydi, gün batımı hep turuncu ve kızmızıydı bütün karanfiller

Ben seni seviyordum sen bilmiyordun...

Sevinçlerim oluyordun arasıra sen hiç bilmiyordun

Sonra herhangi biri oldun, bütün sevinçlerim bittikten sonra

Yagmurlar yağdı serin haziran aksamlarına

Derken bir gün uzaktan gördüm seni

Saçların bana inat başın herseye meydan okuyarak işte yine aynı

Kalbimi acıttı her zaman ki gibi

Değiştik sanıyordum ve sen yine bilmiyordun

Şimdi bunları anlatsa sana birileri kim bilir yada boşver bilme en iyisi..

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Temmuz 2006       Mesaj #4136
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bir yagmur olup damla damla pencerene vuracagım..
Yine zamansız bir zamanda pencerende bulacaksın beni..
Ve sen..
Belki uykudayken, belki kitap okurken, belki de düşünürken..
Bir anda pencerende beni görünce şaşıracaksın..
Buğulu gözlerle izleyeceksin belkide..
Kimbilir belki bogazına birseyler dügümLenecek..
Kimi zaman hüzünlü bir sarkınin namelerinde bulacaksın beni..
Kimi zaman okuduğun şiirLerde..
Kimi zaman aynaya baktığında gözlerinde..
Kimi zaman bir yürek sızısında.. .

Herşeyim firari..
Gecelerim,Dünlerim,yarınlarım ve..
Sana olan aşkım..
Yüreğim esir kaLmış yüreğinde..
Bıraktım kendimi yüregine..
İster Al senin olsun..
İster al,kır,parçala yüreğimi..
İstersen dağıt küllerini bir baştan bir başına şehrin..
Ya da...
Ya da bırak kalsın kendi yangınıyla baş başa..
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
14 Temmuz 2006       Mesaj #4137
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Anlamsız
Anlamsız
Anlamsız olan bir dünyada hesap vermek
Hakimi olmayan bir mahkemede ceza görmek gibi.
Kimden hesap sorulacak acaba?
Geçmiştenmi yoksa doğmamış gelecektenmi !
Herkes bir suçlu arıyor,
Anlamsız.

Bilmediğimiz bir sınırı zorluyoruz,
Ötelere gidip ölülerden yardım istiyoruz,
Ama biliyoruz,
Asıl kurtarıcı biziz.
hastalık bizim içimizde,
Bizse herşeyi Allah'tan bekliyoruz.
Anlamsız.

Bir kişi öldüğünde feryat ederken
Öldürdüğümüz zaman hiç bakmıyoruz.
Geçen günler bize eser bırakırken
Biz hâlâ günaha koşuyoruz.
Anlamsız.

Gerçekleri görmek için herşey hazırken
Biz hâlâ yalan haberlerle
Ve sosyetenin çirkefine alkış tutuyoruz
Ve bu anlamsız düzenle
Hesapsızca suçlu arıyoruz
Tek bulduğumuz cevapsa yine
Anlamsız.
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
14 Temmuz 2006       Mesaj #4138
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Çok Sıcaksın Bana



O gözlerinden bir aşkı okur gibiyim
Öyle bakışların varki içten ve sıcak
Seni gördüm ya bil ki deli divaneyim
Öyle gülüşlerin var ki içten ve sıcak

Bir başka güzelliğin var hele gözlerin
Hafızamdan hiç çıkmıyor o sözlerin
Görebilsem acep nasıldır kaderin
Öyle tatlı bakıyorsun ki içten ve sıcak

Bir bakışına yanıyor damarlarımdaki kan
İçimden taşacak gibi oluyor bir volkan
Sana layıktır sevgiler şöhretler ve şan
Öyle samimisin ki inan içten ve sıcak

Bitmese bu tebessüm bu ürpertici heycan
Hep damarlarımızda sıcak sıcak dolaşsa kan
Olmasa dünyada kötülükler insanı ağlatan
Öyle bir dünyamız olsa ki içten ve sıcak
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
14 Temmuz 2006       Mesaj #4139
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Şahmaran Sedef, safir ve kör uyku, dünden
Kalan bir aynaya vuruyor düş gibi
Ve kâhinin her remil atışında ölüm
Kara değil, karada havada ve suda

Ağlayan narım da çatladı çünkü ben
Çocuklarımı kaybediyorum dağlarda
Dağlar ki ceylan yurdu, bir gülistan
Olsun içindi düşerse yolu Şahmaran’ın

Ve anılardır diye bilinen Şahmaran
Belleğin derin kuyusundaki uykusunu
Bir hançerle kesip çıkmalıdır günyüzüne
Ve bırakarak derisini çöl iklimlerine

Tozlaşan ve durmadan tozlanan keder
Sedef, safir ve kör bir uykuya dönerken
Çöl hep çöldür, daima çöl, gri söylence
Ve buhurun incelttiği ölümcül bir büyü

Gülen ayvamı soruyorum ağlayan kızımı
Nerdesin bunca zaman ey Şahmaran
Dağlar ceylan yurdudur, bir gülistan
Düş yollara, keder öcünü almalıdır çünkü
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
14 Temmuz 2006       Mesaj #4140
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Çok Üşüdüm

Üşüdüm dün gece ama
uyanıp üstümü örtmedim;
bekledim...
Sen titreyişimi duyup
üstümü örtersin diye
ama nafile.
Yine de örtmedim üstümü.
Belki uyanamamışsındır, uyanınca ört diye.
Aslında gözlerimi açınca
yanımda seni göremezsem
daha çok üşürüm diye korktum
örtmedim üstümü işte.
üşüdüm mm.
Çok üşüdüm.

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya