Ziyaretçi
Ey Gönül
ne oldu sana karanlığamı düştün
yoksa umutsuz hayalleremi küstün
dermansız kalmış gibi niye suskunsun
yazık olmuş sana ey deli gönül
yüce nehirler gibi akıp çağlarken
sanki susuz kalıp kurutulmuşsun
böylesine yudum yudum yanarken
yazık olmuş sana ey gönül
önceleri yoktu senden büyük
şimdi hapsolmuşsun bonun bükük
ne bu hal yüreğin kırık dökük
yazık olmuş sana ey gönül
aşk ateşi artık yar olmuş sana
bıkmamışsın yar elinden yanayana
terettüdsüz gitmişsin bakmamışsın arkana
yazık olmuş sana ey gönül
kara günlerden kurtulmak istersin
sen mahzun beklerken yar ne yapar bilmezsin
neden böyle ağlarda hiç gülmezsin
yazık olmuş sana ey gönül
engenler koymuşlar önüne yılmamışsın
yar böyle kaçarken neden somamışsın
bir gün olsun dertsiz kedersiz kalmamışsın
yazık olmuş sana ey gönül
dağ taş demez yorulmadan geçersin
yar nerdedir sevgin ile sezersin
yar buraya dese hemen gidersin
yazık olmuş sana ey gönül
acımadan dar ağacına asmışlar seni
göz göregöre nedensizce yakmışlar seni
savurmuşlar sevdalara küllerini
yazık olmuş sana ey gönül
hakim kırdı kalemini idam kararı
asmışlar seni umrunda değil
ak düştü saçlarına yokki yararı
yazık olmuş sana ey gönül
artık hakka aç sende ellerini
aşk ile semaya dik gözlerini
her gece yürekte büyüt özlemini
umutsuz umutlardasın ey gönül
şiir yazıp ağladında ne oldu
kaçtıkça senden kalbine aşkı doldu
bahçelerinde ela renkli çiçek soldu
yazık olmuş sana ey gönül
birden başladım geldim onbire
çare bulamıyorum kalbimdeki kire
ferhat kavuşamamış şirine
seni kavuşacaksın ey deli gönül
Sponsorlu Bağlantılar
ne oldu sana karanlığamı düştün
yoksa umutsuz hayalleremi küstün
dermansız kalmış gibi niye suskunsun
yazık olmuş sana ey deli gönül
yüce nehirler gibi akıp çağlarken
sanki susuz kalıp kurutulmuşsun
böylesine yudum yudum yanarken
yazık olmuş sana ey gönül
önceleri yoktu senden büyük
şimdi hapsolmuşsun bonun bükük
ne bu hal yüreğin kırık dökük
yazık olmuş sana ey gönül
aşk ateşi artık yar olmuş sana
bıkmamışsın yar elinden yanayana
terettüdsüz gitmişsin bakmamışsın arkana
yazık olmuş sana ey gönül
kara günlerden kurtulmak istersin
sen mahzun beklerken yar ne yapar bilmezsin
neden böyle ağlarda hiç gülmezsin
yazık olmuş sana ey gönül
engenler koymuşlar önüne yılmamışsın
yar böyle kaçarken neden somamışsın
bir gün olsun dertsiz kedersiz kalmamışsın
yazık olmuş sana ey gönül
dağ taş demez yorulmadan geçersin
yar nerdedir sevgin ile sezersin
yar buraya dese hemen gidersin
yazık olmuş sana ey gönül
acımadan dar ağacına asmışlar seni
göz göregöre nedensizce yakmışlar seni
savurmuşlar sevdalara küllerini
yazık olmuş sana ey gönül
hakim kırdı kalemini idam kararı
asmışlar seni umrunda değil
ak düştü saçlarına yokki yararı
yazık olmuş sana ey gönül
artık hakka aç sende ellerini
aşk ile semaya dik gözlerini
her gece yürekte büyüt özlemini
umutsuz umutlardasın ey gönül
şiir yazıp ağladında ne oldu
kaçtıkça senden kalbine aşkı doldu
bahçelerinde ela renkli çiçek soldu
yazık olmuş sana ey gönül
birden başladım geldim onbire
çare bulamıyorum kalbimdeki kire
ferhat kavuşamamış şirine
seni kavuşacaksın ey deli gönül