Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 532

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.439.553 Cevap: 12.492
DEsssT16 - avatarı
DEsssT16
Ziyaretçi
2 Ağustos 2006       Mesaj #5311
DEsssT16 - avatarı
Ziyaretçi
Herşey sende gizli:
Yerin seni çektiği kadar ağırsın,kanatlarının çırpındığı kadar hafif...
Sponsorlu Bağlantılar
Kalbinin attığı kadar canlısın,gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sewdiklerin kadar iyisin,nefret ettiklerin kadar kötü...
Ne renk olursa olsun kaşın gözün karşındakinin gördüğüdür rengin...
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna nekadar yaşarsan yaşa,sewdiğin kadardır ömrün...
Gülebildiğin kadar mutlusun,üzülme bilki ağladığın kadar güleceksin...
Sakın bitti sanma herşeyi,sewdiğin kadar sewileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana werdiği değer we karşındakine değer werdiğin kadar insansın...
Birgün yalan söyleyeceksen eğer bırak karşındakine sana güwendiği kadar inansın...
Ay ışığındadır sewgiliye duyulan hasret we sewgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın...
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın,güneşin seni ısıttığı kadar sıcak...
Kendini yalnız hissettiğin kadar yalnızsın we güçlü hissettiğin kadar güçlü.Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin...
İşte budur hayat! İşte budur yaşamak, bunu hatırladığın kadar yaşarsın.Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün we karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun...
Çiçek sulandığı kadar güzeldir, Kuşlar ötebildiği kadar sewimli,bebek ağladığı kadar bebektir.
We herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sewdiğin Kadar Sewilirsin ....

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
2 Ağustos 2006       Mesaj #5312
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Hiç Kimseyi Senin Kadar Sevmedim

Sponsorlu Bağlantılar


Seni gördüm,
toy bir çocuktu yüreğim
henüz yağmur yağmamış buluttum...
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...
Tutsaktım,
Yok pahasına bir gemiye satıldım
sonra gözlerimi sattım,
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...

Yalnızlığıma
nice zaman
silah çektim, süngü tuttum...
Dağların zirvesinde destan,
çöllerin ortasında ağıttım...
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...

Yakacak diye gözlerin, kalbimi
ellerinin nârına
kendim attım.
Senden duydum en güzelini sözlerin
en tatlı yudumları
senden yuttum
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...

Sevdan için
her gül mevsiminde
arzu arzu,
umut umuttum....
Gördüğüm her renkte rengini gördüm
Duyduğum her seste adına
türküler tuttum...
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim....

Akrep düştü gecelerime
Gelirsin tutkusuyla
yıldızlarını göğün
birer birer uyuttum...
Adından başka
isimleri
kelimeleri
harfleri
Adından başka
Bütün bildiklerimi unuttum...
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...

Ben,
hiç kimseyi
senin kadar sevmedim...

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
2 Ağustos 2006       Mesaj #5313
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
YARINA BÖLÜNEN DÜŞ

Önce martılar terketti denizi,
gece isimsiz bir fırtına oldu.
Orman sustu,
su kendini yıkadı bir kez daha,
eski bir evde,
dantel perdeler zamana direndi.

Adını değiştirmedi çınar,
zeytin ağacı atmadı meyvesini dalından.
Eskisi gibi
yağmur kiremide düştü,
zamanında çiçeklendi can eriği.
Fakirin biri,
sıcak akmak kokusuna sarıldı yine;
yüreği utana sıkıla.

"Ay ölmedi ki" diye söylendi usulca,
"bitmedi ki söylenen türküler."
Aklına getirmeden üşüyen ayaklarını,
gözlerini yeniden kapadı.
İnciye gebe istiridye gördüğü düşünün,
yarısını yarına böldü çocuk...
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
2 Ağustos 2006       Mesaj #5314
kambis - avatarı
Ziyaretçi
Benden Sonra Mutluluk
Bunca yıl yaşadım
Elime ne geçtiyse yitirdim
Biraz daha yaşayacağım
Yalnız bir şey biriktirdim
Bir bakış, bir görüş, bir duyu, bir düşünce
Belki aç kalacağım
Suçlanacağım ölünce
Biraz yazdım, artık hep yazacağım
Hüzünden baş alamadım
Görünce
Özdemir Asaf
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
2 Ağustos 2006       Mesaj #5315
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
gel birlikte gidelim bu şehirden .... (şahikasızlıklara....)

Gel birlikte gidelim bu şehirden
Yanımızda hiçbir şey götürmeden
Nereye neden
Kimselere hiçbir söz etmeden

Geceden beri eteklerindeyim şahikanın
Oysa saçlarına dokunmak vardı usulca
Tüm oyunsuz kalmış kent çocuklarının
Kırlara açlığınca
Sarılmak vardı ellerine
Sarınmak vardı güzelliğini tepeden tırnağa…

Gel birlikte gidelim bu şehirden
Şahikada burada kalsın
Gözyaşları da…

Kendimize kimsenin gelip geçmediği bir yürek kenti bulalım
Keşfetmekle bitmesin güzelliği
Işıkları sönmesin hiç evlerinin
Ağlamasın çocukluk hiç, beton yığınları arasında
Üşümesin hiçbir kadının elleri
Ve unutulmasın mutluluk bir hiç adamın gözlerinin daldığı anda
Gel birlikte gidelim bu şehirden
Şahikada burada kalsın
Şahikalaşan ütopyalarda.

Nefesimizi tüketiyoruz yaşayabilmek için
Oysa sağır öfke zindanlarındayız işte hayatın
Hep bir yerlere yetişmek zorundayız buralarda
Hep birilerine borçluyuz, belki de hiç elde edemediğimiz şeyleri
Ayak sesi sanarak sayıyoruz tiktaklarını saatlerin derin yalnızlıklarda
Ne inat kapımızı da açmayız belki bir çalan olsa
Gel birlikte gidelim bu şehirden
Şahika da burada kalsın
Kibirli yalnızlıklar da
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
3 Ağustos 2006       Mesaj #5316
kambis - avatarı
Ziyaretçi
Anlar
Eger,yenıden başlayabilseydim yaşamaya,
İkincisinde daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz,sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadıgım kadar,
Çok az şeyi
Ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çokriske girerdim.
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doguşu izler,
Daha çok dağa tırmanır,daha çok nehirde yüzerdim.
Görmedigim bir çok yere giderdim.
Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım oludu hayali olanların yerine.
Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım .
Yeniden başlayabilseydim eger,yalnız mutlu anlarım olurdu.
Farkında mısınız bilmem. yaşam budur zaten.
Anlar,sadece anlar.Siz de anı yaşayın.
Hiçbir yere yanında su,şemsiye ve paraşüt almadan,
Gitmeyen insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eger ,hiçbir şey taşımazdım.
Eger yeniden başlayabilseydim,
İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
Bilinmeyen yollar keşfeder,güneşin tadına varır,
Çocuklarla oynardım,bir şansım olsaydı eger.
Ama işte 85'indeyim ve biliyorumn...
ÖLÜYORUM....
Arjantin-1985
Jorge Luis Borges
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
3 Ağustos 2006       Mesaj #5317
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Haber Veriyorum

Altımızda kayan bu ölü şehri durdursana
Ey gücü toprak kadar eski
Ey gücü yer kadar ağır çocuk
Büyüyen elimin üstüne koy elini
Sana bir yürek vuruşu gibi belirli
Gelen zamanı haber veriyorum.
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
3 Ağustos 2006       Mesaj #5318
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Hıçkırık

İhtiyar çamın altında bekledim seni dün
koca bir gün geçti içim dolarken hep hüzün
berrak sularda aksederken hep senin yüzün
ne kadar sefil çaresizdim bir bilsen o gün.

Martılar bu aşka hürmeten atmadı çığlık
cır cır böcekleri sustu anladılar artık
esen rüzgâr bile durdu esmeden dağınık
tek bu sessizliği bozdu bendeki hıçkırık.
kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
3 Ağustos 2006       Mesaj #5319
kambis - avatarı
Ziyaretçi
GELİŞİN VEDADIR BANA
yalnızlığın kol gezdiği gecede
tekmil ayak sesleri çekilmişken
üşüyen yüreğime
zemheri bir karanlık gibi yokluğun çöker
yalnızlık koynumda büyürken
gelişin vedadır bana
yağmurların ıslattığı kaldırımlarda
elin elime değerek
ya da
sarılıp sana sıkı sıkıya
hiç yürümedik
içimi acıtır düş kırıkları
yaralarım kabuk bağlamışken
gelişin vedadır bana
sahipsiz martılar
yuvasız son kuşlar
yorgun ve umudunu tüketen adımlar
geçer penceremden
hemen geri alınan
emanet bir sevdaydı yaşanan
yokluğun içimi kanatırken
gelişin vedadır bana
deniz mavisini
ve ağaç yeşilini yitirir
ve ben
seni taşımayı bırakan rüzgarların
soluğunu çekerken içime
ve sensizliğe alışmışken
gelişin vedadır bana
Atila IŞIK
tulse - avatarı
tulse
Ziyaretçi
3 Ağustos 2006       Mesaj #5320
tulse - avatarı
Ziyaretçi
Karasevda

Bir kere sevdaya tutulmaya gör;
Ateşlere yandığının resmidir.
Aşık dediğin, Mecnun misali kör;
Ne bilsin alemde ne mevsimidir.

Dünya bir yana, o hayal bir yana;
Bir meşaledir pervaneyim ona.
Altında bir ömür döne dolana
Ağladığım yer penceresi midir?

Bir köşeye mahzun çekilen için,
Yemekten içmekten kesilen için,
Sensiz uykuyu haram bilen için,
Ayrılık ölümün diğer ismidir.

Cahit Sıtkı Tarancı

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya