O An
Sensizliğin en sıcak mevsiminde,
Hasretinle uzanırken sana;
Bir pervasız "merhaba"
Asıldı kulaklarıma.
Sehpada bekleyen bir mahkum olup,
Durdu zaman,
Tam yaşamın sınırında.
Bir an bakındım boşluğa,
Anlamsızca...
Kimin bu umarsız ses?
Kimdi seni göremeyen beynimde.
Kimin bu aşkı tanımayan yürek?
Hangi beyhude mazeret,
Seni hayallerimden,
Apansız azad edecek kadar gerçek.
Omzuma asılan bu el,
İğne iğne batıverdi ruhuma.
Sen, hiç olmadığın kadar yok,
Hiç olmadığın kadar benimken,
Bir nefesle parçalanan resmini,
Kim gözlerime,
Nakış gibi işleyecek.
Kim dokundu bam telime?
Kim bu?
Resitalin tam ortasında,
Kemanımı kıran.
Notaları çivi gibi,
Kalbime kalbime batıran.
Kim bu kim?
Hayallerimdeki
Saltanatını yıkan.
Geldiğini anladığım
İşte o an,
Bir avuç kar olup,
Eridi sevdan.
SEVDİĞİME SÖYLEYİN
Ey gece!
Sevdiğime söyle;
Yanındayım ben hep,
Onunla yüreğim, ellerim, gözlerim...
Ara sıra, o da düşünsün beni,
Karanlık çöktüğünde...
Kimbilir, bir yıldızda birleşir yüreklerimiz belki de...
Ey rüzgâr!
Sevdiğime söyle;
Sen savururken umutları, diyardan diyara,
Toplasın yerlerden hayallerimi,
Bassın bağrına sevgiyle...
Kimbilir, hayaller gerçekleşir belki, onun eli değdiğinde!
Ey yağmur!
Sevdiğime söyle;
Her toprağa düştüğünde sen,
Gözlerim eşlik eder sana,
Bilsin, ona söyle.... Bilsin ki,
Her yağmurda hatırlasın beni...
Tutsun damlaları, yüzüne sürsün.
Öpsün damlalar dudaklarından özlemle...
Ey deniz!
Sevdiğime söyle;
Köpük köpük sahiline vurduğumu,
Unutmasın bıraktığı yerde durduğumu,
Her martı çığlığında, çınlasın sesim,
Yüreğinin en derinliklerinde...
Ey hayat!
Sevdiğime söyle;
Onsuz bir anlamın olmadığını,
Söyle ona, deli divane bir gönlün,
Kuytularda ağladığını... Ve...
Onu unutmadığını, unutmayacağını...