Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 590

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.439.666 Cevap: 12.492
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
9 Ağustos 2006       Mesaj #5891
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Be Gönül

Sponsorlu Bağlantılar
Aşk ateşi har yanar tüter serrimde
Beni nara salıp durmasan be gönlüm.
Hatayı aramadan önce kendinde
Sağa, sola çatıp durmasan be gönlüm..

Karışma el alemin azı çoğuna
Kavrulmasını bil kendi varlığınla
Zay eyledin ömrümü varın yoğunla
Ona, buna atıp durmasan be gönlüm..

Çağlari der gönlüm haddini bil otur dur
Tükenmez arzun var amelin hiç yoktur
Neylesin ki nefsi emareye doktor
Bana çalım satıp durmasan be gönlüm.
TheGrudge - avatarı
TheGrudge
Ziyaretçi
9 Ağustos 2006       Mesaj #5892
TheGrudge - avatarı
Ziyaretçi


Sponsorlu Bağlantılar
İstanbul


Senden uzak olmak nedir bilirmisin
Nasıl bir özlemdir bu aşk gibi
Kendini bulamamak nedir bilirmisin
Kaybolmak doğmadığın topraklarda
Vazgeçemediğimsin İstanbul
Sabahları Maltepe'den sahil boyu yürümek vardı ya şimdi
Sonra güzel bir kahvaltı deniz kenarında bir çay bahçesinde
Yada bir ada vapurunda olmak vardı şimdi
Martılara simit atmak gibisi yoktu o zaman
Hele bir de tavşan kanı çayınızı yudumlamak
Ah İstanbul, özlediğim,hasret çektiğimsin şimdi
Bağozların,hisarların,sarayların,camilerin, sokakların,caddelerin
Eşsiz güzelliğiyle her yanı tarih kokan şehir
Üsküdar'dan Kız Kulesi'ni seyretmek gibisi yoktu
Hele geceleri Adalar'ın bir bir yanıp sönen ışıkları
İstiklal Caddesi'nin o atmosferik havası
Birde Ortaköy'ün vazgeçilmez tutkusu
Ah İstanbul her nefesimde hasretini çektiğim
Özlediğimsin şimdi.


Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
9 Ağustos 2006       Mesaj #5893
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Bugün ağlamayacağım
Sen adıma tövbeler yaktın!
Olmadın ya her gece!...
Ben seni damla damla gözlerimden attım…
Ölümdür bende sensizliği yaşamak, ama seninle
Canımsın, sonlar dinmez kederde…
Gördüm ya seni.. kaybolsanda gözlerimde…
Yemin olsun sevdama!
Hazırım bir kere daha ölmeye!...
Seninle…

Gitme ruhum…
Sen yokken hicran düşer bu şehre
Gitme sevgim…
Sen yokken tutsak düşerim bir isyan gecesinde
Ölürüm…
Sen yokken…

Bir sevda var yüreğimde…
Git diyor…
Uzansam da dokunamadığım
Ayaza kesmiş sevdalar çıkar
Dokunsam da soramadığım…
Gidemem…
Yok sığınağım…
Sarılmam yabancı sevdalara
Sen sandığım…

Gölgen düşer sarp akşamlarıma…
Bir kadın ağlıyor içimde…
Bendeki bana çok uzaklarda…
Kapında günlerim her gece
Tutunamam sendeki sana…
TheGrudge - avatarı
TheGrudge
Ziyaretçi
9 Ağustos 2006       Mesaj #5894
TheGrudge - avatarı
Ziyaretçi



Yarim İstanbul

Yarim İstanbul hatırlarmısın? ?
Bizi tanıştıran Kız Kulesi, birleştiren Boğaz Köprüsüydü? ?
Ortak arkadaşlarımız Kadıköy; Üsküdar,Ortaköy,Taksim di..
Her buluşmamızda; avuç avuç hatıralar toplardık
Denize karşı...
Beykoz'da çayımızı yudumlar,
Martılarla özgürlüğümüzü tartışırdık..
Hafta sonları en uğrak yerimiz olan Galata köprüsünden
Salardık sınırsız düşüncelerimizi kaçıp giden balıklara..

Yarim İstanbul,hatırlarmısın?
Beraber binmiştik Nuh'un gemisine
Olmasaydın kim üşütür, kim yakardı beni?
Kim dokunurdu Ruhuma,hercai yakamozlu gecelerde?
Kim öperek uyandırırdı gizemli,ılık esintili sabahlarda?
Ve kim yaslardı başımı güçlü omuzlarına?
Yıkılmaz Ulu bir çınarsın..
imkanlarımdaki imkansızlığım...
Vazgeçilmezimsin işte..
Yarim istanbul
Denizler şahidimdir,
engin ufuklara açılmış olsamda arada,bağlandığım tek limansın..
Buğulu gözlerlede baksam,seçeceğim tek resimsin..
Yarim İstanbul! !
Geceler adını yıldızlarla dizmiş gerdanına..
İçindeki seni, sana bırakmışım...
Çocuk hallerini,ölü gürültülerini..
Yarim İstanbul! !
Bazen reddi mirasçı oldun aşkta,
Bazen muaf olunmayacak acılar sundun,
Beni türkücü yaptın kapında,
Ama herşeye rağmen,
Bazen aç,bazen susuzum sana..
Tam dört mevsim gibisin,
İlk bahar ımız, ilk tanışmamızdı.
Ne çok heyecanlar filizlenmişti içimizde..
İlk bakışmalarımız, ilk kaçışlarımız,
Değmeden dokunduk birbirimize..
yaşamak hayatın ortasında seni..
Beraberliğimiz yazdı..
Düşücelerimiz yalın ayak,
Hayellerimiz çıplaktı.

Yarim İstanbul! !
Kimi zaman büyülü çayırlara uzanıp
.Dans eden perileri izledik buğulu göklerde..
Kimi zamanda yorulup uzandık, hayatın kıyısına bom boş ve öylece..
Kış gelmedi gelmesinde..
Yudum yudum içtim düşüncenden,
Yaşlanır aşkımız öpmeden gidersen..

Yarim İstanbul! !
Çek perdelerini kapat ışıklarını,
Nice günahlara, nice acılara gebe olunduğun görünmesin...
Tıka kulaklarını,
Benden başka kim anlar,kim duyar, sancılı haykırışlarını?
Özlemin çemberinde yuvarlanırken tükenmesin sevdan,
Matem tutma gelip geçici bunlar..

Yarim İstanbul! !
Kaldırımlarını süslerken derin yalnızlığım,
Aşk can çekişiyor...
Sen kalabalıklara karışıyorsun..
İşte o an,terk edip gitmek lazım seni...
Ve İstanbul gölgesindeyken ecelin,
O an... ölüp gitmek lazımdır belki? ?
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
9 Ağustos 2006       Mesaj #5895
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Süzülüp mavi göklerden yere dogru
Omuzuma beyaz bir güvercin kondu

Aldim elime, usul usul oksadim
Sevdim, gencligimi yeniden yasadim

Bembeyazdi tüyleri, öyle parlakti
Acsam ellerimi birden ucacakti

Egildim kulagina; dogru, gitme dedim
Hareli gözlerinden öpmek istedim

Duydum; avuclarimda sicakligini
Duydum benden yillarca uzakligini

Cirpinan kalbini dinledim bir süre
Ve ucmak istedim onunla göklere

Ak güvercinin iri gözleri vardi
Güzelliginden fiskiran bir pinardi

Soguk sularindan ictim, serinledim
Caglayan bir nehrin sesini dinledim

Belki buydu sevmek hayat belki buydu
Isil, isildim, gözlerim dopdoluydu

Bir nagme yükseldi sevincten ve hazdan
Bir nagme yükseldi, güzelden beyazdan

Uzatti sevgiyle pembe gagasini
Birden ögrendim hayatin manasini

Kaderde sevgiyi sende bulmak varmis
Seninle bir cift güvercin olmak varmis.
TheGrudge - avatarı
TheGrudge
Ziyaretçi
9 Ağustos 2006       Mesaj #5896
TheGrudge - avatarı
Ziyaretçi


Duyacak Mısın İstanbul

İstanbul yalnızca bir gülüş gerek bana,
Eminönü kadar renkli,hüzünlü Üsküdar kadar,
İstanbul,hıçkıra hıçkıra ağlasam yaslanıp omuzuna,
Gözümden herkesçe sır olan yaşamlar damlar.

Bazen Kızkulesi tutar ellerimden,
Sarılır bana Üsküdar,dönüp de bakmam,
Bazı bazı yaşaran gözlerimle,
Topkapı'ya karşı ağlarım,
İnciler süzülür,ta yüreğimden.

Ey şehir! Sana acının müphem anahtarını veriyorum,
Bana adımı söyle,sana kim olduğunu söyleyeyim,
Böyle depderin izlerken seni Çamlıca'dan,
Hasreti kalbime gömdükçe gömüyorum.

Nedir sende bu ateş,bu yangın ne İstanbul?
Senden firak zor,senle vuslat zor,
İstanbul,gel yalnızlığıma sokul!

Bir anlaşabilseydik seninle,
Aynı sahile baksaydık,
Bir gün Ortaköy'den Boğaz,Hisar'dan bütün sen bir gün,
Haliç'ten yürüseydik,sen ve hüzün el ele,
Ben hüzün'üm İstanbul,
Hani ikiz kardeşin,
Öbür adı ölmenin.

İstanbul,sana büyük gelir benim yalnızlığım,
Üzerine giyemezsin,
Sen bir kale burcunda dalgalanan bayrak,
Ben bir papatya o burcun yamacında,
Göremezsin beni İstanbul,göremezsin! ...
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5897
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Kalbim şimdi bir sokak çocuğu
Kelebekleri göç etti gönlümün
Issızlaştı hayat sanki
Sanki, sabahı eksik şiirlerimin.
Sanki, gecesi hep kanayan bir yara
Ve sanki, artık hep kanayacak...
Ağlanacak bir aşkın kıyısına vurduysa gözlerim
Çare yok, ağlayacak.
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Kapıları kendime ben açamadım
Ya da yanlış saatlerde bekledim gelmeni
Düşünüyorum da sen gideli ne çok yalnızım..
Sarmaşık aşkın sarısında kaldım, sarılamadım.
Savunamadım seni kimselere
Anlatamadım seni kimselere
Kimsesiz kaldım,En çok da sensiz...
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben..
Sana uyumak,Sana uyanmaktı hayat.
Sıratını geçtim yaşarken korkmadan
Korkumu geçtim cesaretle, ihanetle
Berduş bir yalan masumiyeti öptüm bile bile
Tek sen gitme diye
Sonbahar oldum yaprak yaprak
Ağaç oldum köklerimi unutarak
Tesellisiz bir geceye fırlatıldım
Kalbimi dar kafese kapatarak
İçimdeki bir kanarya
Hiç susmadan ağlayacak
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Yakamozlarında yıkadım sevdamı çırılçıplak
Seni sevdiğimi bağırdım mehtabına
Beyazında akladım bulutunun
Mavi mavi sevdim seni içim kan ağlayarak
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Anlattıkça kış vuruyor satırlarıma
Anlattıkça üşüyor, anlattıkça ısınıyor yüreğim.
Bugün sardunyalarım da açmadı
Belki de küskün renklere
Ellerimde günah gibi yaşayamadıklarım
Sensiz soluyorum anlayacağın
Mavi mavi ölüyorum
Duyuyor musun, orada mısın,
Var mısın, yok musun?
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Yanarak, yıkılarak
Aklıma her geldiğinde ağlayarak....
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5898
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Birden özleyiveriyorsunuz...
Çoktan unuttugunuzu sandiginiz
ya da yalnizca bir kere karsilastiginiz
ve özlemek için yeteri kadar tanimadiginiz birini
bir sabah çilginca özleyerek uyaniyorsunuz.
Rüyalariniz, içinizdeki o gizli,
esrarini ele vermez büyücü,
siz çarsaflarinizin arasinda,
bütün tehlikelerden uzak,
güvenle yattiginizi sandiginiz bir anda,
usulca ruhunuza sokulup,
sizden habersiz oralara yigilmis cephanelikleri
birer birer atesleyiveriyor.
infilaklarla sarsilarak uyaniyorsunuz.
Hayatinizda olmayan birini hayatiniza almak,
ona dokunmak,
onun sesini duymak için kivranirken
buluveriyorsunuz kendinizi...
Özlemek, o yakici istek,
bilinen herseyi ve önem sirasini degistiriveriyor.
Özlediginiz ise çok uzaklarda...
Yaninda olmasini istediginiz halde
yaninizda olmayan bir tek kisi,
yaniniza bile yaklasmadan,
hatta onu özlediginizden
ve onu istediginizden haberdar bile olmadan,
bütün hayati,
bütün görüntüleri eritip
baska kiliklara sokuyor...
TheGrudge - avatarı
TheGrudge
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5899
TheGrudge - avatarı
Ziyaretçi


İstanbul - 5

ahh.. İstanbul
senin sıcak yüreğin
hayat verir
bitkin gövdeme.

dünyayı küçültür
güzelliğin.
boğazının
tılsımlı fısıltıları
mavi bir şehir kurar.

işlemeli hisarlar
gözlerin
bir yamacın eteklerine inmiş gibi.

dudakların,
hayallerimin çiçek açtığı
şehir.
üzerinde,
sayısız göz izleri var
dünyanın.
kıyametimi bu şehirde
bekleyeceğim
suyunu arayan balık
gibi.

acının rengini tattım
bu şehirde.
sırlarımı sakladım
temiz bir gülümseyişti
sevildiğim
bir yaz ikindisi.
ve
ruhumun
tutkulu şehri,
yağmurun ıslattığı İstanbul
sana,
veda etmeyi düşünmedim hiç.
gün açılırken ve
gün kapanırken
içimdeki güneşi
söndürmeyeceğim..


arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5900
arwen - avatarı
Ziyaretçi
İstersen




aşkın girdabındayken sen neler açtın başıma
vuslatın hayalindeyim nereden çıktın karşıma
ismin tel-tel dökülsün isyan ettim yaşantıma
peşinde koşarken hasret mi döktün yollarıma
yollara yolcu et istersen ben gideyim
*
zaten taşıyorum yerküreyi hammal mı sanıyorsun
gören gözler seni koklamak ister uslanmıyorsun
taş mı kalbin ! ağırlaşıyor içime doldun kanıyorsun
dikensiz sevda çiçeğindim ruhumu solduruyorsun
soldu yüzüm at çöpe istersen ben öleyim
*
insaf et , kapında dilencilikle geçiyor günlerim
gönül kapını açsan patlayacak gonca güllerim
gözlerim kapında,uzanmışken dilenen ellerim
beni sana seni bana sadaka yazana bu sözlerim
kalbinden yer vermeyeceksen istersen kovala sürüneyim

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya