Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 594

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.439.666 Cevap: 12.492
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5931
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Anılar acılar
Nedense bu aralar
Sponsorlu Bağlantılar
Hep benimle
Hiç yalnız kalamıyorum
Sıkılıyorum
Bronşitim azdı
Bu aralar garip bir tat var ağzımda
Ayrılık gibi damaklarım çekiliyor
Yüzüm her zamankinden daha çizgili
Hayat dizleri üstüne çöktürüyor insanı
Boynun da zaten kılıcın altında
Sakın kımıldama diyor biri
Belki birkaç saniye daha yaşarsın
Her zamankinden daha fazla kitap okuyorum
Ve kitaplarda mutluluk aramak
Mutlu kitapların içinde yer almak
Garip şey yaşadınız mı bilmiyorum
Dedim ya bronşitim azdı
Herşeyi yavaş yaşamam gerekiyor
Ve geride kalmak demek bu hayata karşı
Boyun eğmek

DEsssT16 - avatarı
DEsssT16
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5932
DEsssT16 - avatarı
Ziyaretçi
Yalnızlığa alışmalı insan! Bavulları hep toplu durmalı insanın...
Bir gün telefonların hiç çalmayabileceği hesaplanmalı...
Sponsorlu Bağlantılar
Tül perde arkasından misafir yolu gözlemekten vaz­geçmeli...
İhanetlere, terkedilmelere, bir başına bırakılmalara hazırlıklı olmalı...
Yalnızlığa alışmalı...
* * *
Çünkü "omuz omuza" günlerin vakti geçti. Dayanışma... günümüz borsasının
değer kaybeden hisse senet­lerinden biri artık...
Bireyin keşif çağı, geride kı­rık dökük yalnızlıklar bıraktı.
Terörün bile bireyselleştiği çağdayız. Zaman, birlikten kuvvet doğurma
zamanı değil; zaman, tek başına dimdik ayakta kalabilmeyi becerme zamanıdır.
* * *
İşte o yüzden alışmalı yalnız­lığa...
Sokaklar dolusu ıssızlıkla başbaşa yaşamayı göze almalı insan... Güvendiği
dağlardaki karlara bakıp ders çıkarmalı... Hüzünlü bir şarkıyla paylaşı­lan
gecelerde başım dayayacak bir omuz arama huylarından vazgeçmeli... Sofrada
tek tabağa, tabakta az yemeğe alışmalı...
Romanlardan yalnızlığı yücelten paragraflar aşmalı evin en görünür
duvarlarına..."Yalnızlık paylaşılmaz/ Paylaşmılsa yalnızlık olmaz" dizeleriyle başlamalı
güne...
Telesekretere "şu anda size cevap verebilecek kim­se yok" denmeli, "...
belki de hiçbir zaman olmaya­cak..."
Cevapsızlığa, sessizliğe ısınmalı...
* * *
Oysa sessizlik haksızlığa alkıştır.
Haklılığın onuru yaşatır insanı... Susmanın utancı öldürür.
O yüzden en sessiz gecelerde ''doğruydu, yaptım"la teselli bulmalı insan...
Feryada komşuların yetişmemesine, soğuk duvar diplerinde sessizce ağlaşmaya
alışmalı... Kendiyle he­saplaşmaya çalışmalı...
Gece yastıkla ağlaşmaya, sabah aynayla gülüşmeye, kendiyle hüzünlenip,
kendiyle keyiflenmeye hazır ol­malı...
Hep başını alıp gidebilecek kadar cesur, ama hep kalıp savaşacakmış kadar
gözüpek olabilmeli...
Sessizliği, sese dönüştürebilmeli...
* * *
Ve sırt çantasını her daim hazır tutmalı insan...
Yollarla barışmalı...
Yalnızlığa alışmalı...>

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5933
arwen - avatarı
Ziyaretçi
İsyanım Sana Değil Seni Alana




Fakat bir gidişin var.
İzini belli etmeden,
Lâl oldu dilim gidişini,
İzlerken, sessizce sen giderken,
Zilletini vurdu hayat,
Kaderime de aydınlattı bu gidiş,
Arkana bakmadan gittin be
Razıyım dedim sana,
Aldırmadın giderken haykırışıma,
Yalvardım sen giderken,
Abla gitme diye,
Zahmet edip de dönüp arkana bile bakmadın...

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5934
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Şimdi susuyorum,
Dilimle hiçbir kelimeyi eskitmeyeceğim artık
Defalarca söylenmiş aşk itiraflarına
bir yenisinide ben eklemeyeceğim.
Susturuyorum sözlerimi
ve susturuyorum gözlerimi.
Artık gizli hikayeler anlatmayacak bakışlarım sana
Ağıt yakmayacak gidişine.
Sayıklamayacağım ismini ve
dualarım sadece yürekten haykıracak yar diye.

Şimdi susuyorum,
Harflerden oluşmuş siperlerin ardına saklanmayacağım.
Hiç bir acıya ses bombaları patlatmayacağım.
Parantezlerin kör zindanına adını yazmayacağım
Soru işaretlerine takılıp,
Ünlemlerin kazdığı kuyulara düşmeyeceğim.
Son cümlelerimi yarım bırakıp
seni üç noktaların üzerinde bekletmeyeceğim.
Bilmediğim tüm sorulara cevap diye seni sunmayacağım.

Şimdi susuyorum,
Ne yağmurlar, ne çeşmeler yetmiyor susuzluğuma
Susuyorum
ve seni sevdiğimi kimselere söylemiyorum.
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5935
arwen - avatarı
Ziyaretçi
İsyanlardayım



Gittiğin yerlerden dönmedin geri
Yollara rest çektim isyanlardayım
Kırıldı sonunda sabrımın teli
Yıllara rest çektim isyanlardayım

Beklenen yarınlar kaybolmuş dünden
Ümitler selamı kesmişler benden
Nasılsa hayır yok gelecek günden
Kadere rest çektim isyanlardayım

Bu benim talihim sözüm yok sana
Payımı aldım ben sevdadan yana
Hasretinden başka ne verdin bana
Sana da rest çektim isyanlardayım
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5936
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
¤ SeviyOrum GeceLeri ¤

Sevmezdim hiç geceleri...
Karanlıktı
Yalnızlıktı
Sessizdi
Gizemliydi
Ve... bitmezdi hiç
Sanırdım;



Güneş hiç doğmayacak
Süzülmeyecek ışık
Pencerelerden içeri
Bu yüzden
Sevmezdim hiç geceleri...

Geceleri ;
Bir dost sevdirdi bana
Artık zaman dilimleri;
Ondan önce
Ondan sonra,
Ve...
Onunla...
Anlamayı
Anlaşılmayı
Ne kadar özlemişim meğer !
Kalabalıklar arasındaki
Yalnızlıkları
Kahkahalar arasındaki
Hüzünleri ,acıları...
Anlayabilmek
Anlatabilmek
Paylaşabilmek
Ne güzelmiş meğer

O' nun geldiği saatlerde
Bir güneş sarıyor pencereleri
Yüreğimdeki yalnızlık
Korkup siniyor bir köşede.
O'nun çıkmasını bekliyor,
Tekrar yerleşebilmek için yüreğime
Yüreğimde açan güller
Zamansız olsa bile
Ben gülü seviyorum
Zamanı değil !
Bana gülümseyen gözler
Zamansız olsa bile
Ben gözleri seviyorum
Zamanı değil!
Ve...
Artık
Çok seviyorum geceleri...
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5937
arwen - avatarı
Ziyaretçi
İtiraf
Biliyorsun ben senden başkasını,
Sevmedim.
Sevemedim,
Hep seni düşünerek,
Kalbimi sana verdim.
Şimdi artık kalpsizim;
Çünkü o senin oldu,
Şimdi artık duygusuzum;
Tüm duygular seninle doldu.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5938
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
yg168rk

Günlerden bir gün İstanbul`da
Sabah oldu eşya ışıdı
Bahçedeki horoz öttü
Horozun öttüğünü duyunca
Türkü tutturdu
Bir çiçek keyfine göre...
İşler bu yola döküldü mü,
İnsanoğlu durmaz
Yatağımdan kalktım
Kahvaltı ettim
Geceden kalma ne varsa
Ceketimi giydiğim gibi
Sokağa çıktım
Bir rüzgar esti hafiften
Sonra durdu
Yağmur çiseliyecek gibi oldu
Bir tramvaya atladım
Doğru parka gittim
Sıranın birinin üstüne
Uzandım
Gökyüzünü seyrettim
Gökyüzü de bir türkü söyledi
Gökyüzünün türküsü de
Horozunkine, çiçeğinkine uygundu
Öylesine maviydi gökyüzü
Öylesine derin
Öylesine sonsuz
Ama bıkılıyordu gökyüzünden
Kalktım kahveye uğradım
Bir çift söz ederim dedim
Ahbap aradım
Bulamadım
Bulamayınca
Elim şakağımda
Düşünmeye vardım
Derken öğle oldu
İş yerleri boşaldı
Cümle halkın karnı acıktı
Ben de acıktım
Bir köfteci dükkanına girdim
Köfteler kızardıkça
Ortalığı bir duman sardı
Bir soğan kokusu
Öğleden sonra da geçti aynı minval üzre
Yalnız bir aralık
Bir sevda yaşadım düşümde
Büyük bir caddeden geçerken
Bir kadın görünce balkonda
Saçları alabildiğine sarıydı
Bugüne dek
Görmediğim acaip kuşlar havalanıyordu
Sabahlığında
Sevdalandım düşümde
O benden habersiz
Akşam gelecek aşığına
Hazırlandı durdu aynasında
Gönlü sevdayla dolanların
Son uğradıkları meyhane
Bir yudum aldım da
Kendimi buldum kocaman bir denizde
Nelerin unutulup gittiği nelerin
İzi bile görünmeyen gemilerin
Akşamları sokakları dolduran serinlik
Bir kahvecinin
Kahvesinin bahçesini suladığı
Anı hatırlattı bana
Bütün gün taban teptim
İçimde bitkinlik
Akşamı ettim
Sabahattin Kudret Aksal
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5939
arwen - avatarı
Ziyaretçi
İtiraf




On sekiz yaşında sana rastladım , bir anda benliğimi kapladın.
Dostluğu , sevgiyi , mutluluğu sende buldum , seninle tattım.
Sen ayaklarını yere hep sağlam bastın , bense hep hayal kurardım.
Yılmadın , usanmadın , en kötü günümde bile hep yanımdaydın .

Her düştüğümde sen tuttun , başımı kaldırdığımda karşımda hep seni buldum.
Beni yaşatan , beni yeşerten , beni ısıtan , beni hayata bağlayan hep sen oldun .
Aldığım nefessin , içtiğim su , gördüğüm gözümsün , çarpan yüreğim.
Seni seviyorum demem , yetersiz kalır , sana haksızlık olur ,
Bendeki seni , sana anlatmaya yetecek cümle bilemiyorum nasıl kurulur. .

Aradan yirmi küsur yıl geçti , bu gün yüreğimde halâ aynı sıcaklığı taşıyorum.
Yıllar her şeyi yozlaştırdı , eskitti , yaşlandırdı , tüketti , bitirdi.
Yalnız , sevgim halâ , on sekizinde , halâ genç , yıllar bir onu tüketemedi.
Senden , bir gün ayrı kalmak bin yıl gibi geliyor , adımlarım beni hep sana getiriyor.

Geçen yıllar bu bedeni de eskitti , sakallar ağardı , saçlar çoktan veda edip gitti.
Sırt kamburlaştı , yüz kırıştı , artık yaşlı bir adam bakar oldu , aynadan yüzüme.
Her zor günümde yanımda olan yarim , buna sen de bir şey yapamazsın ,
Elinden gelmez , gücün yetmez kadınım , ömre ömür katamazsın .

Bunları söylüyorum diye , sakın ölümden korkuyorum sanma .
Hiç bir zaman , ölümden korkmadım , korkmuyorum ,
Gençlik aşkım , kadınım , canım senden ayrılma gerçeği , yok mu .
İşte bu benim en büyük korkum , ben sensizlikten korkuyorum.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
10 Ağustos 2006       Mesaj #5940
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
SEN SEN SEN.......
gulkadin0en0ziHer şey sende gizli;
yerin seni çektigi kadar ağırsın,
kanatların çırpındığı kadar hafif...
kalbinin attığı kadar canlısın,
gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin,
nefret ettiklerin kadar kötü...
ne renk olursa olsun kaşın gözün,
karşındakinin gördüğüdür rengin!
yaşadıklarını kár sayma;
yaşadığın kadar yakınsın sonuna.
ne kadar yaşarsan yaşa,
sevdiğin kadardır ömrün...
gülebildiğin kadar mutlusun,
üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin...
sakın bitti sanma her şeyi,sevdiğin kadar sevileceksin.
güneşin doğusundadır doğanın sana verdiği değer
ve karsindakine değer verdigin kadar insansın!
bir gün yalan söyleyeceksen eğer;
bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansin.
ay ışığındadır sevilene duyulan hasret,
ve sevdiğine hasret kaldığın kadar ona yakınsın...
unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın,
güneşin seni ısıttığı kadar sıcak...
kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..
işte budur hayat, işte budur yaşamak!
bunu hatırladığın kadar yaşarsın,
unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun!..
çiçek sulandığı kadar güzeldir,
kuşlar ötebildiği kadar sevimli...
bebek ağladığı kadar bebektir,
ve herşeyi oğrendiğin kadar bilirsin...
bunu da oğren , sevdiğin kadar sevilirsin!..

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya