Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Sayfa 78

Güncelleme: 2 Aralık 2006 Gösterim: 1.424.531 Cevap: 12.492
JeLiBoN - avatarı
JeLiBoN
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #771
JeLiBoN - avatarı
Ziyaretçi
Yağmur Duası Ben geldim geleli açmadı gökler Ya ben bulutları anlamıyorum Ya bulutlar benden birşey bekler Hayat bir ölümdür aşk bir uçurum Ben geldim geleli açmadı gökler Bir yağmur bilirim bir de kaldırım Biri damla damla alnıma düşer Diğerinde durup göğe bakarım Ne şehir ne deniz kokan gemiler Bir yağmur bilirim bir de kaldırım Nedense aldanmış bir gece annem Bir kadın gömleği giydirmiş bana İşte vuramadı gökler bana gem Dinmedi içimde kopan fırtına Nedense aldanmış ilk gece annem Biri çıkmış gibi boş bir mezardan Ortalıkta ölüm sessizliği var Bana ne geldiyse geldi yukardan Bana ne yaptıysa yaptı bulutlar Biri çıkmış gibi boş bir mezardan İyi ki bilmiyor kalabalıklar Yağmura bakmayı cam arkasından İnsandan insana şükür ki fark var Birine cennetse birine zindan İyi ki bilmiyor kalabalıklar Yağmur duasına çıksaydık dostlar Bulutlar yarılır gökler açardı Şimdi ne ihtimal ne de imkan var Göğe hükmetmekten kolay ne vardı Yağmur duasına çıksaydık dostlar Ben geldim geleli açmadı gökler Ya ben bulutları anlamıyorum Ya bulutlar benden birşey bekler Hayat bir ölümdür aşk bir uçurum Ben geldim geleli açmadı gökler
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #772
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Bu gün değil yarınsın sen
Sponsorlu Bağlantılar
Bir dilin bütün sözcüklerini kullansam seni tarif
Edemeyeceğimi biliyorum. ulaşılmaz oldun hep; dokunmak
Hissetmek ve dolu dolu yaşamak isterken seni, kocaman bir
Yalnızlıktı payımıza düşen

Payıma düşen her şeyi erteledim. ama erteleyemediğim bir
Şey vardı, sana benziyordu. su olsan dokunduğumda
Bozulurdun, bozulmayan bir 'şey'din... gidilecek bir yer
Olsa sonu olurdu, sonu olmayan bir 'şey'din... uykuda
Görülecek bir rüya olsa uyanırdım, beni rüyamdan
Uyandırmayacak bir 'şey'din... simsiyah saçların olsun
İstiyorum, ama bahtın değil

O gün seni gözlerinden, anafatma'dan, üç ırmağın
Birleştiği yerinden öpeyim desem, aklına ırmaklar gelir
Düşün ki yılan dağından aşağı iniyoruz ve dünyada sadece
İki kişilik türkü kalmış, onu söylüyoruz. öyle
Bir 'şey'sin sen... seni düşündükçe yoruluyorum desem
Dünyanın en büyük yalanı olur. yalanım yok

Bu günden yarına ne kalır bilmem, ama sen kalırsın tıpkı
Yatağı değişmeyen bir ırmak gibi

Yaşadıklarımız azdı, zamana sığmadık yaşamak isterken her
Şeyi. bu gün şarkı söylüyorsam, o gün şarkı değil, şarkı
Gibi seni yaşamak isterim

Halkıma benziyordun, bir yanın göç, bir yanın toprak
Kokuyordu hep. gezmediğim yerin kalmadı, bazen yasaklandın
Bana, bazen suç gibi boynumda taşıdım seni. yedi telli
Sazımla bile tam anlatamadım. sen bir uçurum gülüydün
Ellerimi her uzattığımda bin kırıkla geri döndüm
Yasaların bile tanımlayamadığı bir 'şey'din sen
Haritalara sığmazdın, her ülkede bir başka gülüyordun
Uzundun, inceydin, dokunduğumda nereli olduğumu seninle
Hatırlardım. bana hep kendimi hatırlatan bir 'şey'sin
Sen

Uzaksın, yakınsın, özlenensiN ama bugün değil, yarın gibi
Bir 'şey'sin sen

Bugün her şeyi değiştirmek için çabalarken, sen değişmeyen
Olarak duruyorsun karşımda. kabul ediyorum. dünyaya bu
Kalsın, ama sen bilme

Dünyada kaç iklim, kaç zulüm, kaç ölüm var? bir seni
Bunların karşısına koymak nasıldır bilemezsin. bilme!
Bugün her ölümle biraz ölürken, seni düşündükçe hayata
Dönüyorum yeniden

Gecenin en karanlık yerindeyim, bir sigara ateşinin
Aydınlattığı kadar ışık bile olsan, yine de istiyorum
Seni. sadece benim seni anladığım, kimsenin unutmamak için
Defterine not düşmediği, ama hayatımda hep bir dipnot
Olarak kalan kendi yasaklarım gibi unutmuyorum seni

Dağları delmiyorum, inmek istiyorum oralardan. hepiniz
Gibi aynada saçlarımı taramak, ''günaydın'' der gibi
Sokağa fırlamak ve şarkı söylemek istiyorum sana

Adına aşk diyorlar, gelecek diyorlar... bana yetmiyor. her
Şarkımda sana bir adım daha yaklaşmak istiyorum. bir başka
Dilden seviyorum, kırmızıdan daha uzundur

Gelincikler gibi bir mevsim değil, dört iklim, köşe bucak
Kim ne derse desin geri dönecek yerim yok, bir kentin
Ortasında çığlık çığlığa bağırarak tek başına kalsam da
Yine seviyorum seni

Bu bir suç duyurusudur, kendimi ihbar ediyorum


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #773
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
AYRILIK HEDİYESİ
Şimdi saat sensizliğin ertesi
Yıldız dolmuş gökyüzü ay-aydın
Avutulmuş çocuklar çoktan sustu
Bir ben kaldım tenhasında gecenin
Avutulmamış bir ben...
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim
Ki bu yaşlar
Utangaç boynunun kolyesi olsun
Bu da benden sana
Ayrılığın hediyesi olsun
Soytarılık etmeden güldürebilmek seni
Ekmek çalmadan doyurabilmek
Ve haksızlık etmeden doğan güneşe
Bütün aydınlıkları içine süzebilmek gibi
Mülteci isteklerim oldu ara sıra, biliyorsun...
Şimdi iyi niyetlerimi
Bir bir yargılayıp asıyorum
Bu son olsun be... bu son olsun!
Bu da benim sana
Ayrılırken mazeretim olsun!
Şimdi saat yokluğunun belası
Sensiz gelen sabaha günaydın!
İşi-gücü olanlar çoktan gitti
Bir ben kaldım voltasında sensizliğin
Hiç uyumamış bir ben...
Şimdi dişlerimi sıkıp
Dudaklarıma kanamayı öğrettim
Ki bu kızıl damlalar
Körpe yanağında bir veda busesi olsun
Bu da benden sana
Heba edilmiş bir aşkın
Son nefesi olsun...
Kafamı duvara vurmadan
Tanıyabilmek seni
Beyninin içindekileri anlayabilmek
Ve yitirmeden, yüzündeki anlık tebessümü
Bütün saatleri öylece durdurabilmek için
Çıldırasıya paraladım kendimi
Lanet olsun!
Artık sigarayı üç pakete çıkardım günde
Olsun be! ne olacaksa olsun!
Bu da benim sana
Ayrılırken şikayetim olsun
Gözyaşım utangaç boynunun inciden kolyesi olsun
Her damla vefasız teninde bir veda busesi olsun
İsterim sen de yan ömrüne hep ağla
Hep ağla bu benden son dua
Bu benden ayrılık hediyesi olsun

Yusuf Hayaloğlu
CimbomLu_Dj_EseN - avatarı
CimbomLu_Dj_EseN
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #774
CimbomLu_Dj_EseN - avatarı
Ziyaretçi
Ben Sana Mecburum Bilemezsin

Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Bu şehir o eski İstanbul mudur
Karanlıkta bulutlar parçalanıyor
Sokak lambaları birden yanıyor
Kaldırımlarda yağmur kokusu
Ben sana mecburum sen yoksun.

Ölmek kimi zaman rezilce korkuludur
İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur
Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
Bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

Fatih'te yoksul bir gramafon çalıyor
Eski zamanlardan bir cuma çalıyor
Durup köşe başında deliksiz dinlesem
Sana kullanılmamış bir gök getirsem
Haftalar ellerimde ufalanıyor
Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
Ben sana mecburum sen yoksun.

Belki haziranda mavi benekli çocuksun
Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun
Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
Belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
Kötü rüzgar saçlarını götürüyor

Ne vakit bir yaşamak düşünsem
Bu kurtlar sofrasında belki zor
Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
Ne vakit bir yaşamak düşünsem
Sus deyip adınla başlıyorum
İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
Hayır başka türlü olmayacak
Ben sana mecburum bilemezsin.

Attilâ İlhan
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #775
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yeni bir Sayfada Sana Bakmak
her sey yapilabilir
bir beyaz kagitla
uçak örnegin uçurtma mesela
altina konulabilir
bir ayagi ötekinden kisa oldugu için
sallanan bir masanin
veya siir yazilabilir
süresi ötekilerden kisa
bir ömür üzerine.

bir beyaz kagida
her sey yazilabilir
senin disinda
güzelligine benzetme bulmak zor
sen iyisi mi sana benzemeye çalisan
her seyden
bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor
belki tabiattadir çaresi
senin bir çiçege bu kadar benzemenin
ve benim
bilinci nasirli bir bahçivan çaresizligim
anlarim bitkiden filan
ama anlatamam
topragin günesle konusmasini
sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla

sen bana isik ver yeter
bende filiz çok
köklerim içimde gizlidir
gelen giden açan soran bere budak yok
bir siir istersin
“içinde benzetmeler olan”
kusura bakma sevgilim
heybemde sana benzeyecek kadar
güzel bir sey yok

uzun bir yoldan gelen
tedariksiz katiksiz bir yolcuyum
yarali yarasiz sevdalardan geçtim
koynumda bir beyaz kagit boslugu
her seyi anlattim
olan olmayan acitan sancitan
bilsem ki sana varmak içindi
bütün mola sancilari
bütün stabilize arkadasliklar
daha hizli kosardim
severadim gelirdim
gözlerinin mercan maviligine

sana bakmak
suya bakmaktir
sana bakmak
bir mucizeyi anlamaktir

sana sola bakmadan yürüdügüm yollar taniktir
ask sorgusunda sahanem
yalniz kelepçeler saniktir
ne yazsam olmuyor
çünkü bilenler hatirlar
hem yapilmis hem yapma çiçek satanlar
bahçivanlar degil tüccarlardir
sen öyle göz
sen öyle toprak ve günes ortakligi
sen teninde cennet kayganligi iken
sana siir yazmak ahmakliktir

bir tek söz kalir
dislerimin arasindan
ben sana gülüm derim
gülün ömrü uzamaya baslar

verdigim bütün sözler
sende kalsin isterim
ben sana gülüm derim
gül sana benzedigi için ölümsüz
yazdigim bütün siirler
sana baslayan bir kitap için önsöz

sana bakmak
bir beyaz kagida bakmaktir
her sey olmaya hazir
sana bakmak
suya bakmaktir
gördügün suretten utanmak
sana bakmak
bütün rastlantilari reddedip
bir mucizeyi anlamaktir
sana bakmak
allah’a inanmaktir


Yılmaz Erdoğan
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #776
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
NEDEN SONRA
503bar


Yaşam gölgesidir sabrımdaki gerçeğin
Yorgun damarlarımı sevindiren.
Düğümlerin gizini çözmeye geldim,
Cinnet orduları geçti bahçemden.

Yaşasam, bende kalan doğanın görkemini
Çiçeklerle koklaşsam, kuşlarla söyleşsem.
Esinlerin dalgasına bıraksam kendimi,
Sarhoşluğun bordasına vurdukça evren.


G İ T T İ N


Anlatacaklarım vardı henüz

Bitmemişti kelimelerim

Gitmeseydin yüreğimden

Gecelerin şiirle sevişmelerini anlatacaktım

Yüreğime düşen sevgi ile oluşan kelimeleri

Tenine dokununca duyduğum hazzı

Bahar yelinde titreyen yaprak misali

Sesini duyunca içimin titremesini anlatacaktım .

Gittin

Kalsaydın

Aşk şarap tadında akacaktı

Dudaklarımdan tadacaktın sarhoşluğu

Tenime her dokunuşun alev gibi yakacaktı

Gittin canımı yakarak

Gittin diğer yarımı yanına katarak

Gittin günümü gece yaparak

Gelme artık ..!

AŞK BAŞLAMADAN GÜZEL
Aşk başlamadan güzel,
Kalplerde heyecan
Bakışlarda korku olduğu zaman güzel...
Birbirimize sezdirmemek için çırpınış,
Başkaları görmesin diye çabalayış,
Gözlerim gözlerinin mavisine değdiği zaman...
Aşk başlamadan güzel....



Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #777
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
*** Benim tek suçum seni sevmek ***

Kalbimde bir saplanti
Onun acisi kalbime saplandi
Hayat tuncer olmu$ pe$imde
Elleri pençe olmu$ ensemde
Kaderim iki gözü önüme akti
Seni bir ba$kasiyla dü$ünemedim
$erefsiz oldugunu tahmin edemedim
inkar etmem seni sevdim
Ne mal oldugunu $imdi ögrendim
Seni bir kalemle sildim
Silemedigim tek $ey içimdeki nefretin
Fazla aldanma zaman her derde devadir unutma
Sen beni hiç haketmedin aslinda
Beni aldatsanda sen yenildin bana
Arkandan agladigimi sakin sanma
Ba$ladik bir kere bu oyuna
kurtulu$un olacagini sanma
Bak sende bir yere varamadin
Bak sende yikildin
Bak da gör aynaya
Dönmeye kalkma sakin bana
Unutabilir'miyim bunu bilemem
Aldatmana kar$i seni kabullenemem
Gururumu yenemem
Gönlümü sana veremem
Ama senden bir ba$kasinida sevemem
Benim tek suçum seni sevmi$tim
Bakma bana öyle inanmam kanmam bir daha
Kandim bir defa
Seni sevemem bin defa
Gözüme sakin bir daha görünme
Geri dönmek için kapimda tepinme .
Gülmelerim yok olup birakmi$ beni
Hedefini nereye aldin
ihanetlerle'mi ya$adin
Gördün'mü adalet yerini buluyor
Yoksa hayalindeki ihanet yolunda'mi yürüyor
Baksana $u haline konu$maya bile gücün yok
Bana bakmaya kalmami$ dermanin .
Seni sevebilmem için tekrar'mi ba$lasam
Kanin akar'mi bicagi kalbine saplasam
Kalbin sever'mi altinla kaplasam
Utancindan toprak ariyorsun ama toprak bile seni kabullenmez .
Sevseydi gider'miydi ?
Özlese döner'miydi ?
Beyaz kefen giyseydim kabrime gelir'miydi ?
Yari yolda birakmi$ senin flörtlerin
Sevgiye susami$ bir çöl gibi kalmi$
Acinacak bir halde
Ayaklari ate$ üstünde yürüyor
Gözlerin i$ik ariyor belli
Gelme canin yanar
Elalem seni sevdigimi sanar
Gelme kapimin önüne bir daha
Kalbim kanar
Can yaktin Cani ya$arken ya$amimi elimden aldin
$imdi ise tek ba$ina kaldin
Ben senin gibilerini gömerim bir bardak rakiya
Sen artik kapanmi$ kapisin umutlarima
Bir daha giremezsin kanima
Silah dayasan alnimin tam ortasina
Dönmem sana bir daha
çünkü ben artik yeminliyim
Benden bu kadar
Sana elveda
çünkü ben o eski ben degilim artik
Sen mutlu ol yeter
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #778
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
S E N

Saatler yine seni vuruyor
Gecenin en dip yerinde
Düşünmekteyim,
Kimse anlamasın,
Kimse görmesin diye
Seni seviyorum
Yüreğimin en ulaşılmaz, en çocuk
En masum yerinde seni öpüyorum
Bazen nefret ediyorum senden
Ama en nefret ettiğim anlarda
Daha bir farklı seviyorum seni
Bir ananın ,
Yavrusunu sevdiği gibi
Okşuyorum yüzünü, ellerini
İşte ozaman yaşadığımı anlıyorum
Sen zamansın ,
Yanındayken herşey avuçlarında
Sen aşksın ,
Sen hüzünsün
Sen, artık bensin.....
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #779
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
YALANLARIN İÇİNDEKİ GERÇEK !
Hayatım birbirinden farksız günlerden ibaretti sanki
Her gün aynı şeyler, her gün aynı yüzler, aynı muhabbetler
Artık geleceğimden bile umutsuz yaşayıp gidiyordum
Biliyordum boşuna oksijen tükettiğimi
Biliyordum artık ***** dünyadan beklemem gereken bir şey kalmadığını
Amaçsız bir uçurtma gibi rüzgarın estiği yönlerdi hep yolum
Kırılmıştı bir kere kalemim aşk mahkemesinde
Sıkılmıştım dünyadan, yalanlardan, insanlardan
Her şeyin yalan olduğu bu dünyada, nerden bilirdim ki güneş doğacak içime
Nerden bilirdim ki yeşerecek yeniden içimdeki kurumuş çiçekler
Artık her şeyden umudumu kesmiştim ki
Sen çıktın karşıma
Ne vardı ki baktım ela gözlerine, ne vardı ki ayrılamadım yanından
Öyle duygular içerisine kapılmıştım ki
Döktün birden içindekileri tüm samimiyetinle haykırırcasına
Feleğe isyan edercesine kusuyordun içindekileri
Güvenden bahsettin hep
Anlam veremediğim, insanların sana veremedikleri güven
Haklıydın, o güveni nasıl verebilirdim ki sana
Sana nasıl itiraf edebilirdim hayattan kopmak üzere olduğum bir dönemde
içimde senin için kopan fırtınaları
Sana nasıl diyebilirdim artık ela gözlerinden farklı gözlerde insanlar kalmadığını
Ama söyledim işte
Haykırırcasına anlattım içimdeki her şeyi sensizliği göze alırcasına
Belki artık beni görmek istemeyecektin
Belki artık bakmayacaktın gözlerime
Saklayacaktın kendini benden
Anlattım işte her şeyi göze alırcasına
Belki biraz pişmanlık, belki de korku vardı içimde
Sandım ki artık sen olmayacaksın, yine her şey aynı olacak
Hayatımda ilk defa gerçek yüzünü gösteren güneş, bu sefer ilelebet saklayacaktı kendini
kapkara bulutların ardına.
İlk kez bir çiçeğin açtığını görürken, korktum ellerimle kurutacağımdan
Hayatının baharındayken sana acı çektirenlerle aynı kefede tutulacağımı sandım
Ve onun için sakladım, saklandım
Onun için beni de onlar gibi sandın
Onun için inanmıyorsun
Onun için güvenmiyor ve onun için kaçıyorsun
Seni seviyorum dedim, sensiz yapamıyorum dedim
Sen yoksan kimsenin olamayacağını anlattım saatlerce, günlerce
Seni görünce zevk almaya başladım, insanları sevdim tekrar
Tutundum sıkı sıkıya bir daha bırakmamak üzere hayata
Şimdi anlat bana gördüklerimin bir rüya olmadığını
Göster hayatın gerçek yüzünü, göster güneşin parlaklığını
Beraber yeşertelim susuz kalmış fidanları
Beraber tutunalım, aşalım tüm engelleri korkusuzca,
Beraber gelelim üstesinden bütün yalanların yanlışların
Ne olur gel artık...!
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
9 Mart 2006       Mesaj #780
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
MEÇHULLERDEYİM
BAZEN SENİ UZAKTAN SEYREDİYORUMDA
SORUYORUM KENDİME
EVET NEYDİ BENİ SANA BAĞLAYAN
NEYDİ GECELERİ AĞLAMAMA SEBEP OLAN
İÇİMDE TARİFSİZ AMA GARİP ACI
ACI AMA BAZENDE ZEVK VEREN
BENİ KENDİ DÜNYAMA MECNUN EDEN
VARMIYDI ACABA SENİ BENİM KADAR SEVEN
NOLURDU Kİ SENDE BENİ SEVSEN
SANA GÜLÜMSEDİĞİMDE EN AZINDAN TEBESSÜM ETSEN
SANA GÜNÜMÜZÜN MANEVİ OLAN EN DEĞERLİ DUYGUSUNU BIRAKIYORUM
KARŞILIKSIZ SEVMEYİ
BU DUYGU HERKESE BESLENMEZ
BESLENEN KİŞİ DEĞER BİLMEZ
GİTTİĞİM YER SANA UZAK KALIYO
MEÇHULLERDEYİM ADRESİ KİMSE BİLEMEZ

Benzer Konular

18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
6 Ağustos 2020 / mydarling24 Genel Mesajlar
18 Temmuz 2016 / Daisy-BT Edebiyat
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya