Arama

Hadisi Şerifler - Sayfa 17

Güncelleme: 11 Kasım 2017 Gösterim: 262.435 Cevap: 447
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
5 Haziran 2006       Mesaj #161
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
İnsana dinini yaşamak için yeterli gelecek 4 söz vardır. Onlar da şunlardır. Ameller (eylemler) niyetlere göredir. Kendini ilgilendirmeyen (malayani) şeyleri terketmesi, kişinin güzel (akıllı, bilinçli) müslüman olduğunu gösterir. Bir mü’min, kendi için istediğini din kardeşi için de istemelidir. Bunu yapmadıkça imanda olgunluğa eremez. Allah’ın koyduğu helaller bellidir, haramlar da bellidir. İkisi arasında şüpheli şeyler vardır. (Onları insan açıkça bilemez, ama vicdanı bir kanaat belirler).
Hadis (Ebu Davud).
Sponsorlu Bağlantılar


JENNIS - avatarı
JENNIS
Ziyaretçi
5 Haziran 2006       Mesaj #162
JENNIS - avatarı
Ziyaretçi
Kıyâmet gününde Âdemoğlu, şu beş şeyden sorguya çekilmedikçe yerinden ayrılmaz;
1.Ömrünü nerede ve ne sûretle harcadığından,
Sponsorlu Bağlantılar
2.Yaptığı işleri ne maksatla yaptığından,
3.Malını nereden kazandığından ve nerelere sarfettiğinden,
4-5.Vücudunu, sıhhatini nerede ve ne sûretle yıprattığından.

Kim, insanların dînî işlerinde Allah'ın faydalı kıldığı bir ilmi gizlerse, Allah, Kıyâmet günü onu ateşten bir gem ile gemler.

Dostunu zaman zaman ziyaret et ki sevgin artsın

Müslümanların derdini dert edinmeyen onlardan değildir.

Çok gülmeyin, çünkü çok gülmek kalbi öldürür.

Kalplerinizi az gülmek ve az yemekle ihyâ ediniz, açlıkla temizleyiniz ki yumuşasın ve parlasın.
Akılca en mükemmeliniz, Allah'tan en çok korkanınızdır.

Sabah namazına çok dikkat ederek geçirmemengerekir. Çünkü sabah namazında çok büyük faziletler vardır.

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
5 Haziran 2006       Mesaj #163
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Günahlarını azaltki, ölüm sana kolay gelsin.
Hadis-i Şerif (Beyhaki).

Allah Resülü: Herc artmadıkça kıyamet kopmaz,buyurdu.Herc nedir, ya Resulallah?diye soruldu. Allah Resulu: Herc,ölüm demektir... Cevabını verdi
Hadis-i Şerif (Ramuz).

JENNIS - avatarı
JENNIS
Ziyaretçi
5 Haziran 2006       Mesaj #164
JENNIS - avatarı
Ziyaretçi
logo
Ebu Sa'id Ibnu Malik Ibni Sinan el-Hudri (radiyallahu anh) hazretleri demistir ki: "Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) soyle buyurdular: "Kalbinde zerre miktari iman bulunan kimse atesten cikacaktir."
Ebu Sa'id der ki: "Kim (bu ihbarin ifade ettigi hakikatten) supheye duserse su ayeti okusun: "Allah suphesiz zerre kadar haksizlik yapmaz..." (Nisa, 40).
Tirmizi Sifatu Cehennem 10, (2601).Tirmizi hadis icin "sahihtir"

logo
Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Muhammed'in nefsini kudret eliyle tutan zata yemin ederim ki, bu ummetten her kim -Yahudi olsun, Hristiyan olsun- beni isitir, sonra da bana gonderilenlere inanmadan olecek olursa mutlaka cehennem ehlinden olacaktir".
Muslim, Iman
logo
Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular: "Allah'in en cok sevdigi yerler mescidlerdir. Allah'in en ziyade nefret ettigi yerler de carsi ve pazarlardir."
Muslim, Mesacid 288, (671).
logo
ölü iseniz kabre giriniz çocuk iseniz mektebe gidinizdeli iseniz tımarhaneye gidiniz kul iseniz kulluk görevinizi yapın

logo
CENNET ANALARIN AYAKLARI ALTINDADIR ... (hadis-i şerif)

BEN SADECE HERŞEYİ BİLENİ (ALLAH) ı BİLİRİM (ufuk)

Müslüman müslümanin kardeşidir.Ona hıyanet etmez,onu yalanlamaz

logo
NEFSİNİZE UYMAMAK İÇİN ORUÇ TUTUNUZ. EN BÜYÜK CİHAT NEFİSLE YAPILAN CİHATTIR.

Ey İman edenler! Çokça zannetmekten kaçınınız. Şüphe yok ki, zannın bazısı günahtır ve araştırmakta bulunmayınız ve bazınız bazınızı gıybet etmeyiniz. Sizden biriniz ölü kardeşinin etini yemeyi sever mi? (Bilakis) onu kerih görmüş olursunuz. Artık Allahtan korkunuz, şüphe yok ki, Allah Teala tövbeleri kabul edicidir, çok esirgeyicidir. (Hucurat,12)

Ölümü unutmak demek, kalbin paslanması demektir. (Hz. Ali)

'(Ey Muhammed)sabırlı ol, çünkü Allah güzel iş yapanların mükafatını zayi etmez.)' (Hud suresi)
Son düzenleyen JENNIS; 5 Haziran 2006 23:09 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
5 Haziran 2006       Mesaj #165
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi

İki müslüman karşılaşır, birbirlerinin ellerini tutar, tokalaşırlarsa, Allah mutlaka onların bu halde iken yaptıkları dualarını kabul eder. Ellerini birbirinden ayırmadan günahlarını affeder.
Hadis (Ahmed, Bezzar).


Hizmetçisi (veya işçisi) ile yemek yemek, tevazudandır.
Hadis (Deylemi).


KafKasKarTaLi - avatarı
KafKasKarTaLi
Ziyaretçi
6 Haziran 2006       Mesaj #166
KafKasKarTaLi - avatarı
Ziyaretçi
40 HADİS


1
اَلدِّينُ النَّصِيحَةُ قُلْنَا: لِمَنْ )يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟( قَالَ: لِلَّهِ وَلِكِتَابِهِ وَلِرَسُولِهِ وَلأئِمَّةِ الْمُسْلِمِينَ وَعَامَّتِهِمْ



(Allah Rasûlü) “Din nasihattır/samimiyettir” buyurdu. “Kime Yâ Rasûlallah?” diye sorduk. O da; “Allah’a, Kitabına, Peygamberine, Müslümanların yöneticilerine ve bütün müslümanlara” diye cevap verdi.

Müslim, İmân, 95.


2
اَلإِسْلاَمُ حُسْنُ الْخُلُقِ



İslâm, güzel ahlâktır.


Kenzü’l-Ummâl, 3/17, HadisNo: 5225.



3
مَنْ لاَ يَرْحَمِ النَّاسَ لاَ يَرْحَمْهُ اللَّهُ


İnsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez.




Müslim, Fedâil, 66; Tirmizî, Birr, 16.



4
يَسِّرُوا وَلاَ تُعَسِّرُوا وَبَشِّرُوا وَلاَ تُنَفِّرُوا


Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.




Buhârî, İlm, 12; Müslim, Cihâd, 6.



5
إنَّ مِمَّا أدْرَكَ النَّاسُ مِنْ كَلاَمِ النُّبُوَّةِ:


إذَا لَمْ تَسْتَحِ فَاصْنَعْ مَا شِئْتَ
İnsanların Peygamberlerden öğrenegeldikleri sözlerden biri de: “Utanmadıktan sonra dilediğini yap!” sözüdür.




Buhârî, Enbiyâ, 54; EbuDâvûd, Edeb, 6.



6
اَلدَّالُّ عَلىَ الْخَيْرِ كَفَاعِلِهِ


Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir.




Tirmizî, İlm, 14.



7
لاَ يُلْدَغُ اْلمُؤْمِنُ مِنْ جُحْرٍ مَرَّتَيْنِ


Mümin, bir delikten iki defa sokulmaz.(Mümin, iki defa aynı yanılgıya düşmez)




Buhârî, Edeb, 83; Müslim, Zühd, 63.



8
اِتَّقِ اللَّهَ حَـيْثُمَا كُنْتَ وَأتْبِـعِ السَّـيِّـئَةَ الْحَسَنَةَ تَمْحُهَا


وَخَالِقِ النَّاسَ بِخُلُقٍ حَسَنٍ
Nerede olursan ol Allah’a karşı gelmekten sakın; yaptığın kötülüğün arkasından bir iyilik yap ki bu onu yok etsin. İnsanlara karşı güzel ahlakın gereğine göre davran.




Tirmizî, Birr, 55.



9
إنَّ اللَّهَ تَعَالى يُحِبُّ إذَا عَمِلَ أحَدُكُمْ عَمَلاً أنْ يُتْقِنَهُ


Allah, sizden birinizin yaptığı işi, ameli ve görevi sağlam ve iyi yapmasından hoşnut olur.




Taberânî, el-Mu’cemü’l-Evsat, 1/275; Beyhakî, fiu’abü’l-Îmân, 4/334.



10
اَلإِيمَانُ بِضْعٌ وَسَبْعُونَ شُعْبَةً أفْضَلُهَا قَوْلُ لاَ إِلهَ إِلاَّاللَّهُ وَأدْنَاهَا إِمَاطَةُ اْلأذَى عَنِ الطَّرِيقِ وَالْحَيَاءُ شُعْبَةٌ مِنَ اْلإِيـمَانِ


İman, yetmiş küsur derecedir. En üstünü “Lâ ilâhe illallah (Allah’tan başka ilah yoktur)” sözüdür, en düşük derecesi de rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmaktır. Haya da imandandır.




Buhârî, Îmân, 3; Müslim, Îmân, 57, 58.



11
مَنْ رَأَى مِنْكُمْ مُنْكَرًا فَلْيُغَيِّرْهُ بِيَدِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِـعْ فَبِلِسَانِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِـعْ فَبِقَلْبِهِ وَذَلِكَ أضْعَفُ اْلإِيـمَانِ


Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.




Müslim, Îmân, 78; Ebû Dâvûd, Salât, 248.



12
عَيْنَانِ لاَ تَمَسُّهُمَا النَّارُ: عَيْنٌ بَـكَتْ مِنْ خَشْيَةِ اللَّهِ وَعَيْنٌ


بَاتَتْ تَحْرُسُ فِي سَبِيلِ اللَّهِ
İki göz vardır ki, cehennem ateşi onlara dokunmaz: Allah korkusundan ağlayan göz, bir de gecesini Allah yolunda, nöbet tutarak geçiren göz.




Tirmizî, Fedâilü’l-Cihâd, 12.



13
لاَ ضَرَرَ وَلاَ ضِرَارَ



Zarar vermek ve zarara zararla karşılık vermek yoktur.


İbn Mâce, Ahkâm, 17; Muvatta’, Akdıye, 31.



14
لاَ يُؤْمِنُ أحَدُكُمْ حَتَّى يُحِبَّ لأخِيهِ مَا يُحِبُّ لِنَفْسِهِ


Hiçbiriniz kendisi için istediğini (mü’min) kardeşi için istemedikçe (gerçek) iman etmiş olamaz.




Buhârî, Îmân, 7; Müslim, Îmân, 71.



15
اَلْمُسْلِمُ أخُو الْمُسْلِمِ لاَ يَظْلِمُهُ وَلاَ يُسْلِمُهُ مَنْ كَانَ فِي حَاجَةِ أخِيهِ كَانَ اللَّهُ فِي حَاجَتِهِ وَمَنْ فَرَّجَ عَنْ مُسْلِمٍ كُرْبَةً فَرَّجَ اللَّهُ عَنْهُ بِهَا كُرْبَةً مِنْ كُرَبِ يَوْمِ الْقِيَامَةِ وَمَنْ سَتَرَ مُسْلِمًا سَتَرَهُ اللَّهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ


Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu (düşmanına) teslim etmez. Kim, (mümin) kardeşinin bir ihtiyacını giderirse Allah da onun bir ihtiyacını giderir. Kim müslümanı bir sıkıntıdan kurtarırsa, bu sebeple Allah da onu kıyamet günü sıkıntılarının birinden kurtarır. Kim bir müslümanı(n kusurunu) örterse, Allah da Kıyamet günü onu(n kusurunu) örter.




Buhârî, Mezâlim, 3; Müslim, Birr, 58.





16
لاَ تَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ حَتَّى تُؤْمِنُوا وَلاَ تُؤْمِنُوا حَتَّى تَحَابُّوا


İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de (gerçek anlamda) iman etmiş olamazsınız.




Müslim, Îmân, 93; Tirmizî, Sıfâtu’l-Kıyâme, 56.



17
اَلْمُسْلِمُ مَنْ سَلِمَ النَّاسُ مِنْ لِسَانِهِ وَيَدِهِ


Müslüman, insanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir.




Tirmizî, Îmân, 12; Nesâî, Îmân, 8.



18
لاَ تَبَاغَضُوا وَلاَ تَحَاسَدُوا وَلاَ تَدَابَرُوا وَكُونُوا عِبَادَ اللَّهِ إخْوَانًا


وَلاَ يَحِلُّ لِمُسْلِمٍ أنْ يَهْجُرَ أخَاهُ فَوْقَ ثَلاَثِةِ اَيَّامٍ
Birbirinize buğuz etmeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize arka çevirmeyin; ey Allah’ın kulları, kardeş olun. Bir müslümana, üç günden fazla (din) kardeşi ile dargın durması helal olmaz.




Buhârî, Edeb, 57, 58.



19
إنَّ الصِّدْقَ يَهْدِي إلَى الْبِرِّ وَ إنَّ الْبِرَّ يَهْدِي إلَى الْجَنَّةِ وَإنَّ الرَّجُلَ لَيَصْدُقُ حَتَّى يُكْتَبَ عِنْدَ اللَّهِ صِدِّيقًا وَ إنَّ الْكَذِبَ يَهْدِي إلَى الْفُجُورِ وَ إنَّ الْفُجُورَ يَهْدِي إلَى النَّارِ وَ إنَّ الرَّجُلَ لَيَـكْذِبُ حَتَّى يُكْتَبَ عِنْدَ اللَّهِ كَذَّابًا


Hiç şüphe yok ki doğruluk iyiliğe götürür. İyilik de cennete götürür. Kişi doğru söyleye söyleye Allah katında sıddîk (doğru sözlü) diye yazılır. Yalancılık kötüye götürür. Kötülük de cehenneme götürür. Kişi yalan söyleye söyleye Allah katında kezzâb (çok yalancı) diye yazılır.




Buhârî, Edeb, 69; Müslim, Birr, 103, 104.



20
لاَ تُمَارِ أخَاكَ وَلاَ تُمَازِحْهُ وَلاَ تَعِدْهُ مَوْعِدَةً فَتُخْلِفَهُ


(Mümin) kardeşinle münakaşa etme, onun hoşuna gitmeyecek şakalar yapma ve ona yerine getirmeyeceğin bir söz verme.




Tirmizî, Birr, 58.



21
تَبَسُّمُكَ فِي وَجْهِ أخِيكَ لَكَ صَدَقَةٌ وَأمْرُكَ بِالْمَعْرُوفِ وَ نَهْيُكَ عَنِ الْمُنْكَرِ صَدَقَةٌ وَإِرْشَادُكَ الرَّجُلَ فِي أرْضِ الضَّلاَلِ لَكَ صَدَقَةٌ وَإِمَاطَتُكَ الْحَجَرَ وَالشَّوْكَ وَالْعَظْمَ عَنِ الطَّرِيقِ لَكَ صَدَقَةٌ


(Mümin) kardeşine tebessüm etmen sadakadır. İyiliği emredip kötülükten sakındırman sadakadır. Yolunu kaybeden kimseye yol göstermen sadakadır. Yoldan taş, diken, kemik gibi şeyleri kaldırıp atman da senin için sadakadır.




Tirmizî, Birr, 36.



22
إِنَّ اللَّهَ لاَ يَنْظُرُ إِلَى صُوَرِكُمْ وَأمْوَالِكُمْ وَلـكِنْ يَنْظُرُ إِلَى قُلُوبِكُمْ وَأعْمَالِكُمْ


Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar.




Müslim, Birr, 33; ‹bn Mâce, Zühd, 9;

Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539.





23
رِضَى الرَّبِّ في رِضَى الْـوَالِدِ وَسَخَطُ الرَّبِّ في سَخَطِ الْـوَالِدِ


Allah’ın rızası, anne ve babanın rızasındadır.
Allah’ın öfkesi de anne babanın öfkesindedir.




Tirmizî, Birr, 3.



24
ثَلاَثُ دَعَوَاتٍ يُسْتَجَابُ لَهُنَّ لاَ شَكَّ فِيهِنَّ:


دَعْوَةُ الْمَظْلُومِ، وَدَعْوَةُ الْمُسَافِرِ ، وَدَعْوَةُ الْوَالِدِ لِوَلَدِهِ
Üç dua vardır ki, bunlar şüphesiz kabul edilir:
Mazlumun duası, misafirin duası ve babanın evladına duası.




İbn Mâce, Dua, 11.



25
مَا نَحَلَ وَالِدٌ وَلَدًا مِنْ نَحْلٍ أَفْضَلَ مِنْ أدَبٍ حَسَنٍ


Hiçbir baba, çocuğuna, güzel terbiyeden daha üstün bir
hediye veremez.




Tirmizî, Birr, 33.



26
خِيَارُكُمْ خِيَارُكُمْ لِنِسَائِهِمْ


Sizin en hayırlılarınız, hanımlarına karşı en iyi davrananlarınızdır.




Tirmizî, Radâ’, 11; ‹bn Mâce, Nikâh, 50.



27
لَيْس مِنَّا مَنْ لَمْ يَرْحَمْ صَغِيرَنَا وَيُوَقِّرْ كَبِيرَنَا


Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı
göstermeyen bizden değildir.




Tirmizî, Birr, 15; Ebû Dâvûd, Edeb, 66.



28
كَافِلُ الْيَتِيمِ لَهُ أوْ لِغَيْرِهِ أنَا وَ هُوَ كَهَاتَيْنِ فيِ الْجَنَّةِ وَأشَارَ بِالسَّبَّابَةِ وَالْوُسْطَى


Peygamberimiz işaret parmağı ve orta parmağıyla işaret ederek: “Gerek kendisine ve gerekse başkasına ait herhangi bir yetimi görüp gözetmeyi üzerine alan kimse ile ben, cennette işte böyle yanyanayız” buyurmuştur.



Buhârî, Talâk, 25, Edeb, 24; Müslim, Zühd, 42.


29
اِجْتَنِبُوا السَّبْعَ الْمُوبِقَاتِ قَالُوا يَا رَسُولَ للهِ وَمَا هُنَّ قَالَ: اَلشِّرْكُ بِاللَّهِ وَالسِّحْرُ وَ قَتْلُ النَّفْسِ الَّتِي حَرَّمَ اللَّهُ إلاَّ بِالْحَقِّ وَأكْلُ الرِّبَا وَأكْلُ مَالِ اْليَتِيمِ وَالتَّوَلِّي يَوْمَ الزَّحْفِ وَقَذْفُ الْمُحْصَنَاتِ الْغَافِلاَتِ الْمُؤْمِنَاتِ


(İnsanı) helâk eden şu yedi şeyden kaçının. Onlar nelerdir ya Resulullah dediler. Bunun üzerine: Allah’a şirk koşmak, sihir, Allah’ın haram kıldığı cana kıymak, faiz yemek, yetim malı yemek, savaştan kaçmak, suçsuz ve namuslu mümin kadınlara iftirada bulunmak buyurdu.



Buhârî, Vasâyâ, 23, Tıbb, 48; Müslim, Îmân, 144.


30
مَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلاَ يُؤْذِ جَارَهُ وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلْيُكْرِمْ ضَيْفَهُ وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ فَلْيَقُلْ خَيْرًا أوْ لِيَصْمُتْ


Allah’a ve ahiret gününe imân eden kimse, komşusuna eziyet etmesin. Allah’a ve ahiret gününe imân eden misafirine ikramda bulunsun. Allah’a ve ahiret gününe imân eden kimse, ya hayır söylesin veya sussun.



Buhârî, Edeb, 31, 85; Müslim, Îmân, 74, 75.




31
مَا زَالَ جِبْرِيلُ يُوصِينِي بِالْجَارِ حَتَّى ظَنَنْتُ أنَّهُ سَيُوَرِّثُهُ


Cebrâil bana komşu hakkında o kadar çok tavsiyede bulundu ki;
ben (Allah Teâlâ) komşuyu komşuya mirasçı kılacak zannettim.



Buhârî, Edeb, 28; Müslim, Birr, 140, 141.


32
اَلسَّاعِي عَلَى الأرْمَلَةِ وَالْمِسْكِينِ كَالْمُجَاهِدِ فِي سَبِيلِ اللَّهِ


أوِ الْقَائِمِ اللَّيْلَ الصَّائِمِ النَّهَارَ
Dul ve fakirlere yardım eden kimse, Allah yolunda cihad eden
veya gündüzleri (nafile) oruç tutup, gecelerini (nafile) ibadetle
geçiren kimse gibidir.



Buhârî, Nafakât, 1; Müslim, Zühd, 41;
Tirmizî, Birr, 44; Nesâî, Zekât, 78.


33
كُلُّ ابْنِ آدَمَ خَطَّاءٌ وَخَيْرُ الْخَطَّائِينَ التَّوَّابُونَ


Her insan hata eder.
Hata işleyenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir.



Tirmizî, Kıyâme, 49; İbn Mâce, Zühd, 30.


34
عَجَبًا لأمْرِ الْمُؤْمِنِ إِنَّ أمْرَهُ كُلَّهُ خَيْرٌ وَلَيْس ذَاكَ لأحَدٍ إِلاَّ لِلْمُؤْمِنِ: إِنْ أصَابَتْهُ سَرَّاءُ شَـكَرَ فَـكَانَ خَيْرًا لَهُ وَإِنْ أصَابَتْهُ ضَرَّاءُ صَبَرَ فَـكَانَ خَيْرًا لَهُ


Mü’minin başka hiç kimsede bulunmayan ilginç bir hali vardır; O’nun her işi hayırdır. Eğer bir genişliğe (nimete) kavuşursa şükreder ve bu onun için bir hayır olur. Eğer bir darlığa (musibete) uğrarsa sabreder ve bu da onun için bir hayır olur.




Müslim, Zühd, 64; Dârim”, Rikâk, 61.



35
مَنْ غَشَّـنَا فَلَيْس مِنَّا


Bizi aldatan bizden değildir.



Müslim, Îmân, 164.


36
لاَ يَدْخُلُ الْجَنَّةَ نَمَّامٌ


Söz taşıyanlar (cezalarını çekmeden ya da affedilmedikçe)
cennete giremezler.




Müslim, Îmân, 168; Tirmizî, Birr, 79.



37
أعْطُوا الأجِيرَ أجْرَهُ قَبْلَ أنْ يَجِفَّ عَرَقُهُ


İşçiye ücretini, (alnının) teri kurumadan veriniz.




İbn Mâce, Ruhûn, 4.



38
مَا مِنْ مُسْلِمٍ يَغْرِسُ غَرْسًا أوْ يَزْرَعُ زَرْعًا فَيَـأكُلُ مِنْهُ


طَيْرٌ أوْ إِنْسَانٌ أوْ بَهِيمَةٌ إِلاَّ كَانَ لَهُ بِهِ صَدَقَةٌ
Bir müslümanın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o müslüman için birer sadakadır.




Buhârî, Edeb, 27; Müslim, Müsâkât, 7, 10.



39
إِنَّ فِي الْجَسَدِ مُضْغَةً إِذَا صَلَحَتْ صَلَحَ الْجَسَدُ كُلُّهُ


وَإِذَا فَسَدَتْ فَسَدَ الْجَسَدُ كُلُّهُ ألاَ وَهِيَ الْقَلْبُ
İnsanda bir organ vardır. Eğer o sağlıklı ise bütün vücut sağlıklı olur; eğer o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin! O, kalptir.




Buhârî, Îmân, 39; Müslim, Müsâkât, 107.



40
اِتَّقُوا اللَّهَ رَبَّـكُمْ وَصَلُّوا خَمْسَـكُمْ وَصُومُوا شَهْرَكُمْ وَأدُّوا زَكَاةَ أمْوَالِكُمْ وَأطِيعُوا ذَاأمْرِكُمْ تَدْخُلُوا جَنَّةَ رَبِّـكُمْ


Rabbinize karşı gelmekten sakının, beş vakit namazınızı kılın, Ramazan orucunuzu tutun, mallarınızın zekatını verin, yöneticilerinize itaat edin. (Böylelikle) Rabbinizin cennetine girersiniz.




Tirmizî, Cum’a, 80.



Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
6 Haziran 2006       Mesaj #167
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi

Adamın biri Hz. Peygamber’e: Allah dilemedi, ben diledim, demişti. Allah Resulü ona şu uyarıyı yaptı: Allah’a ortak koştun bu sözünle. Sadece Allah diler (Allah dilemezse hiçbir şey olmaz).
Hadis (İbn-i Abbas).

Kadere iman, Allah’ın birliği (tevhid) inancı ile irtibatlıdır.
Hadis (Deylemi).

arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
7 Haziran 2006       Mesaj #168
arwen - avatarı
Ziyaretçi
965. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"Düşmanla karşılaşmayı dilemeyin! Şâyet karşılaşırsanız, sabredip dayanın."
Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî.

966. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"Olur ki, siz bir toplumla savaşırsınız. Canlarını ve çocuklarını kurtarmak için, sizinle malları ile barışa kalkışırlar. Bunun üzerine onlara ilişmez ve barış yaparsınız. işte bundan sonra onlara saldırmanız, sözleşmede yazılanlar dışında bir şey almanız da doğru olmaz."
Cüheyneli bir adam. Ebû Dâvud.

967. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"Allah yolunda yola koyulmak, dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır."
Sehl radıyallahu anh. Müslim.
Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
8 Haziran 2006       Mesaj #169
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Kadere iman, kaygı ve üzüntüyü giderir.
Hadis (Hakim).



Baba cennetin orta kapısıdır
(Tirmizi).

Dinde aşırı gitmekten sakının. Çünkü sizden öncekiler, ancak dinde aşırı gitmekle yok oldular.
Hadis -i Şerif (Nesei).


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Haziran 2006       Mesaj #170
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ÖLÜMÜ İSTEMEK ""Bir kimse, Peygamber efendimize gelerek: -İzin ver yâ Resulallah, ölümümü temenni edeyim. Peygamber efendimiz:
-Ölüm öyle bir şeydir ki onun için hazırlıklı ol! Yol uzun, azık ister. Ölümü temenni edenin on hediye hazırlaması lazım.
O kimse sordu: Hediyeler kime yâ Resulallah?

Peygamber efendimiz buyurdu:
1- Azrail’in hediyesi.
2- Kabrin hediyesi
3- Münker ve Nekir’in hediyesi.
4- Mizanın hediyesi.
5- Sırat köprüsünün hediyesi
6- Malik’in hediyesi.
7- Rıdvan’ın hediyesi.
8- Rûhun hediyesi.
9- Peygamberinin hediyesi.
10- Rabbinin hediyesi.

- Bu hediyeler nelerdir, ya Resulallah?

Azrâil’in hediyeleri dörttür:
1- İyi huylu olmak.
2- Geçirdiğin ibadetleri kaza etmek.
3- Ölüme hazırlanmak, sefere çıkacak yolcu gibi.
4- Kalbinde Allah aşkını taşımak.

Kabrin hediyeleri de dörttür.
1- Söz taşımayı terk.
2- Elbiseye idrar sıçratmamak.
3- Kur’an-ı Kerimi okumak.
4- Salevât-ı şerifeyi çok okumak.

Münker ve Nekir’in hediyeleri;
1- Doğru konuşmak.
2- Gıybeti terk etmek.
3- Hakkı kabul etmek.
4- Tevazu sahibi olmak.

Mizanın hediyesi:
1- Amelini ihlâs ile yapmak.
2- Başkasına eza yapmaktan sakınmak.
3- Güzel ahlak sahibi olmak.
4- Allahı çok zikretmek.

Sırat Köprüsü’nün hediyesi:
1- Gadabını yutmak, kızmamak.
2- Takva sahibi olmak.
3- Cemaate devam etmek.
4- İbâdetlere ara vermeden devam etmek.
Malik’in hediyeleri:
1- Allah korkusundan ağlamak.
2- Gizli sadaka vermek.
3- İsyanı terk etmek.
4- Anne ve babaya iyilik etmek.

Cennet meleği Rıdvan’ın hediyesi:
1- Kötülüklerden kaçınmak.
2- Ni’metlere şükretmek.
3- Malını Allah yolunda infak etmek.
4- Emaneti muhafaza etmek.

Rûhun hediyesi:
1- Az yemek.
2- Az konuşmak.
3- Az uyumak.
4- İstiğfara devam etmek.

Peygamberin hediyesi:
1- Ehl-i beyti sevmek.
2- Sünnete uymak.
3- Peygamberin sevdiklerini sevmek.
4- Sahabe-i kiramı sevmek.

Allah zülcelalin hediyeleri:
1- Allah’ın emirlerini yapmak.
2- Nehyettiği, yasak ettiği şeylerden kaçınmak.
3- İnsanlara nasihat etmek.
4- Bütün mahlûkata karşı merhametli olmak.

Bunlara hazırsan ölümü temenni et!
Bu yazının kaynağını bilmiyorum ama çok hoşuma gittiği için sizlerle paylaşmak istedim. Duayla kalın...

........................................................................... ........................................................................... .............

Ahmed b.Hanbel(r.aleyh)’den:Halid b. Velid(r.a)’den rivayet edildiğine göre,bir a’râbî Resûlullâh(s.a.v)’e geldi:
-Yâ Resulullah,beni dünya ve ahiret’de müstağni kılacak (amelden) sormak için,size geldim.’’dedi.
Resulullah(s.a.v)’de ‘’soracaklarını sor.’’buyurdular:
- İnsanların en bilgini olmak istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Allah’dan kork ki, insanların en bilgini olasın;buyurdu.
- İnsanların en zengini olmak istiyorum;dedi.


- (Resulullah s.a.v) :Kanaatkar ol ki, insanların en zengini olasın;buyurdu.
- insanların en âdili olmayı arzu ediyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Kendin için arzu ettiğini,insanlar içinde iste ki, İnsanların en âdili olasın;buyurdu.
- insanların hayırlısı olmayı arzu ediyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :İnsanlara faydalı ol ki, insanların hayırlısı olasın;buyurdu.
- Allah katında,insanların en seçkini olmayı arzu ediyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Allah’ı zikretmeyi çoğalt ki,Allah katında,insanların en seçkini olasın;buyurdu.
- İmânımı tamamlamak istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Ahlakını güzelleştir ki,İmanın tamam olsun;buyurdu.
- İhsan ehlinden olmak istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Allah’ı görüyormuş gibi ibadet et ki, Sen O’nu göremesen bile,O seni görür.
ihsan ehlinden olasın;buyurdu.
- İtaatkarlardan olmak istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Allah’ın farzlarını eda et ki,İtaatkârlardan olasın;buyurdu.
- Allah’ın huzuruna günahlardan arınmış olarak varmak istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Cenabetten temizlenmek için guslet ki,Günahlardan temizlenmiş olarak, Allah’a kavuşasın.
- Kıyâmet gününde nûr içerisinde haşrolunmayı arzu ediyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Hiçbir kimseye zulmetme(haksızlık yapma) ki,Kıyâmet gününde nûr içerisinde haşrolunasın.
- Kıyamet gününde Rabbimin merhamet etmesini arzu ediyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Nefsine ve Allah’ın kullarına karşı merhamet et!Rabbinde sana Kıyamet günü merhamet eder.
- Günahlarımın az olmasını istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :İstiğfarı çoğalt ki,günahların azalsın;buyurdu.
- İnsanların en şereflisi olmayı istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :İnsanlara işin hakkında şikayetçi olma ki,İnsanların en şereflisi olasın;buyurdu.
- İnsanların en kuvvetlisi olmayı arzu ediyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Allah’a tevekkül et ki,İnsanların en kuvvetlisi olasın;buyurdu.
- Allah’ın rızkımı genişletmesini istiyorum;dedi.
- Temizliğe devam et!Allah senin rızkını genişletir.
- Allah ve Resulünün sevdiklerinden olmak istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Allah ve Resulünün sevdiğini sev ki,Onların sevgililerinden olasın;buyurdu.
- Kıyamet gününde Allah’ın gazabından emin olmak istiyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Allah’ın yarattıklarından hiçbirine öfkelenme ki,Kıyamet gününde Allah’ın gazabından emin olasın.
- Duamın müstecap olmasını arzu ediyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Haram yemekten sakın ki,duan müstecap olsun;buyurdu.
- Kıyamet gününde rabbimin ayıplarımı örtmesini arzu ediyorum;dedi.
- (Resulullah s.a.v) : Din kardeşlerinin ayıplarını ört ki,Allah’da Kıyamet gününde senin ayıplarını örtsün.
- Günahlardan veya hatalardan kişiyi ne kurtarır;dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Göz yaşı dökmek,hudu’(Allah’a boyun eğmek) ve hastalıklardır;buyurdu.
- Hangi hasene Allahû Tealâ katında (sevap olarak)daha büyüktür?dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Güzel Ahlak,Tevazu ve belalara sabretmektir;buyurdu.
- Hangi seyyie(kötülük),Allahû Tealâ katında (günah olarak)daha büyüktür?dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Kötü Ahlak,Açgözlülük ve cimriliktir,buyurdu.
- Dünya ve Ahirette Allah’ın gazabını gideren şey nedir?dedi.
- (Resulullah s.a.v) :Gizli sadaka vermek ve Sılay-ı rahim yapmak(akraba ziyareti),buyurdu.
- Kıyamet gününde Cehennem ateşini ne söndürür?dedi.
- (Resulullah s.a.v) Msn Grinünyadaki bela ve musibetlere sabretmektir;buyurdu.
İmam-ı Müsteğfiri:Bundan daha büyük,dinimizin güzelliklerini daha iyi özetleyen,daha faydalı bir hadis-i şerif görmedim demiştir...
Son düzenleyen Blue Blood; 12 Haziran 2006 14:20 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi

Benzer Konular

29 Kasım 2009 / Misafir Cevaplanmış
4 Ekim 2009 / Misafir Cevaplanmış
8 Aralık 2016 / Ziyaretçi Cevaplanmış
6 Ocak 2009 / ziyaretçi Cevaplanmış
7 Mart 2016 / Ziyaretçi Cevaplanmış