Arama

Aşk ve Romantizm'e Dair - Sayfa 4

Güncelleme: 4 Mart 2017 Gösterim: 111.956 Cevap: 216
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Kasım 2005       Mesaj #31
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ASLINDA AŞK DAYANIKLI BİR MADDE DEĞİLDİR!!!
bee
Sponsorlu Bağlantılar
Aşk doğa eczanesinde nasıl elde edilir?
İlacın Adı:Aşk
Familya: Sevdaca
Bitki Adı: Aşkus Tadarus
Elde Edilişi: Aşkı elde etmek için türlü yöntemler vardır. Birinci yöntem için ilkel maddeler,para,bir çift söz ve bir çift kesici gözdür. Fakat bu yöntem pahalı olduğu için, endüstride başka yollarla elde edilir. Özellikle orta insanlar arasında aşk, parasız-pulsuz, belirli bir süre "gözleme" yardımı ile elde edilir. Bu şekilde elde edilen aşk saf değildir. Çeşitli randevularla kristalleştirilir ve daha sonra saf olarak elde edilir.
Fiziki Özellikleri:Pembe renkli kristallerden olusur. Kalpte yerleşir. Keskin lezzetlidir. Özellikle iç organlarda hissedilir. İlk resmi tanımı Adem ile Havva tarafından yapılmış, sonra insanlar tarafından geliştirilmiştir.
Kimyasal Özellikleri: Kaba sözlerden alınır. Formülü hemen değişir. Aslında aşk dayanıklı bir madde değildir. Parasızlık, sefillik, yalancılıkla "geçimsiz" bir ilaçtır.
Saflık Muayenesi: Aşkın ne ölçüde "saf" olduğunu anlamak için ihanet, aldatma, matrak geçmeyle ne ölçüde dayanıklı olduğu anlaşılır.
Miktar Tayini: Aşk enjekte edilmiş ve hassas tartılmış bir insan, bir haftada kilo kaybederse bu uluslararası ölçülere göre en az Romeo-Juliet, Türk ölçülerine göre Leyla Mecnun aşkına eşittir.
Kullanışı:Nisan ve nikahta az dozlarla alınmalı, fazla miktarı, magandalardan para kopartmada kullanIılır. Aşk çeşitli biçimlerde görülebilir. Bilim aşkı, sanat aşkı, doğa aşkı gibi..
Teşhisi: Kalp çarpıntısı. Uçma hissi, gözlerde kararma, sevdiğinden başkasını görememe şeklinde özel bir körlük. Mantık kaybı. Uykusuzluk, iştahsızlık, terleme..
Kullanışı:Kalbi hızlandırmak için, alçak dozda.Sinir sistemini uyarmak için yüksek dozda. Moral ve cesaret verici neşelendirici. Ancak belli dozu yoktur. Hiç alınmazsa kişide kompleks yaratır.Yüksek dozda öldürücü, alçak dozda guldurucu etkisi vardIr.
İlacın Reklamı İçin Uygun Slogan: Karanfilim ez beni, çift kanatlı tülbentten süz beni, sen kalem ol ben divit, reçeteye yaz beni...
semiramis_sem - avatarı
semiramis_sem
Ziyaretçi
15 Aralık 2005       Mesaj #32
semiramis_sem - avatarı
Ziyaretçi


Sponsorlu Bağlantılar
Seversiniz Bazen...

Bir kuşu beslemek misali
karşınızdaki insanı sevginizle beslersiniz.
Farklıdır sevmesi insanların...
Kimi kafese tıkar kuşunu öyle besler,
alır özgürlüğünü elinden, seviyorum sanır.
öyle sandıkça sıkar karşısındakini, bunaltır.
Ufacık bir fırsat bulsa kaçmak,
kurtulmak ister artık kuş.
Aslında korkularından yapar insan bunu,
karşısındaki insana anlatamaz, anlatmasını bilmez.
Bir başka insana gitmesini istemez.
Her koca devin koca korkuları vardır, kimse bilmez.
Kimi de serbest bırakır kuşunu.
Salıverir gökyüzüne,
Döner gelir elbet der, döner gelir seviyorsa.
alır riski çekinse de bir şeylerden.
Bilir ki koysa kafese bir gün kesin kaçıp gidecek,
bir gün kesin terk edecek.
Serbest bırakır.
Döner gelir o da karnı acıktıkça,
Yüreği sevgiye acıktıkça.
Ne kadar çekinse de bilir
geri döneceğini adam.
Bilir başka yerlere, başka kişilere gitse de
bir gün, bir şekilde geri döneceğini...
Kuş da bilir daha iyisinin olmadığını
ama bazen nankörlüğü tutar.
unutur onun için yapılanları,
uğramaz olur bir zaman...
başka kapılarda, başka pencerelerde aynını arar.
Ama bilmez başkalarda hiç aynılık bulunmaz.
Pişman olur, geri döner bir zaman sonra.
Öyle yenik, öyle mağlup döner ki hem de...
artık kafese girmeye bile razı olmuştur.
Şanslıdır...
Eğer geri döndüğünde açık bir pencere
veya aynı evde, aynı kişileri bulabilirse...
Eğer terk ettikleri taşınmamış,
Aynı yerde kalabilmişse...

W. Generous BLACKSTONE
NihLe - avatarı
NihLe
Ziyaretçi
19 Aralık 2005       Mesaj #33
NihLe - avatarı
Ziyaretçi

Benim GÖKYÜZÜMSÜN
Benim EN SEVDİĞİM TEPESİN
Benim SICAK YATAĞIMSIN
Benim FIRTINADA SIĞINDIĞIM LİMANSIN
Benim EN DEĞERLİ ARMAĞANIMSIN
Benim EN DUYGUSAL ANIMSIN
Benim SONSUZA DEK EN YAKIN ARKADAŞIMSIN
Benim İLHAM KAYNAĞIMSIN
Benim KADERİMSİN
Benim PARILDAYAN IŞIĞIMSIN
Benim GECEM, GÜNDÜZÜMSÜN
Benim YÜREĞİMİN İLACISIN
Benim ÖFKEMİN GİDERİCİSİSİN
Benim AĞRI KESİCİMSİN
Benim BAHAR ATEŞİMSİN
Benim NADİR BULUNAN MÜCEVHERİMSİN
Benim DUALARIMIN YANITISIN
Benim KALBİMSİN, RUHUMSUN
Benim HAYATIMI HAYAT YAPANSIN
Benim KUTSALIMSIN
Benim MORALİMİ DÜZELTENSİN
Benim EN BÜYÜK ŞANSIMSIN
Benim SON DANSIMSIN
Benim EN İYİ VURUŞUMSUN
Benim ENERJİMSİN
Benim İŞTAH AÇICIMSIN
Benim SABAH GÜNEŞİMSİN
Benim AKŞAM EĞLENCEMSİN
Benim DANS PARTNERİMSİN
Benim KALBİMİN BEKÇİSİSİN
Benim KAHKAHALARIMIN KAYNAĞISIN
Benim SONSUZUMSUN
Benim YANAN ATEŞİMSİN
Benim EN BÜYÜK ARZUMSUN
Benim RUHUMUN EŞİSİN
Benim İNANCIMSIN
Benim RÜYALARIMSIN
Benim HERKESTEN ÖNCE GELENİMSİN
Benim GÜVENCEMSİN
Benim SAĞDUYUMSUN
Ölene kadar SEBEBİMSİN
BELKİ,
BİLMİYORSUNDUR...

David L. Weatherford
semiramis_sem - avatarı
semiramis_sem
Ziyaretçi
27 Aralık 2005       Mesaj #34
semiramis_sem - avatarı
Ziyaretçi
Bir zamanlar birbirlerine aşık iki genç vardı. Kızın adı Tispe, delikanlınınsa Piremus. Komşu olduklarından birlikte
büyüdüler.
Çocukça başlayan aşk ateşi, serpildikçe onlarla birlikte büyüdü. Aileleri hiç istemezdi görüşmelerini. Birbirlerine uygun olmadıkları düşünülürdü, nedense? Oysa onlar ölesiye bir aşk beslemeye başladılar birbirlerine.İkisinden başka kimselerin bilmediği bir sırları vardı. İki
evin
arasındaki gizli çatlak. Bazı geceler gizlice bu aralıkta buluşur, birbirlerine
seslerini
duyurup aşklarını sözcüklere dökerlerdi.Bir gece ormandaki ağacın altında buluşmaya karar verdiler. Tispe, ağaca Piremus'dan önce varmıştı. Gittiğinde, avını yeni yemiş, ağzından kanlar akan kocaman bir aslanla karşı karşıya geldi. Korkarak bir mağaraya doğru koşmaya başladı. Boynundaki eşarp, farkında olmadan düşüverdi.
O
sırada Piremus geldi gördükleri karşısında donup, kalmıştı. Kocaman aslan, ağzında kanlarla birlikte, biricik sevgilisi Tispe'nin
eşarbını
parçalıyordu. O an aklına gelen ilk ve tek şey, aslanın Tispe'yi öldürerek yediğiydi. Tispe'siz yaşayamazdı. Aklından geçen, sadece aşkı uğruna canına kıymaktı. Belinden hançerini çıkardı ve göğsüne
sapladı.
Kanlar içindeki cansız bedeni yere düştü. Tispe'yse korkusunu bir kenara atıp, bir an önce aşkını görmek için mağaradan çıkmaya karar vermişti. Ağacın altına geldiğinde, o korkunç sahneyle yüzleşti. Piremus'un cansız vücudu yerdeydi ve elinde Tispe'nin düşürdüğü eşarbı
tutuyordu.
Tispe sevgidi gencin elindeki eşarbı ve uzaklaşan aslanı
görünce
anladı herşeyi. Tispe bir an bile düşünmeden hançeri çekip çıkardı ve kendi göğsüne götürdü. yaşadıkları ölesiye derin bir aşktı ve onları ölüm bile ayırmamalıydı. Az sonra sevgili Piremus'un bedeninin üstüne yığıldı. O anda tanrılar bu yüce aşkı ölümsüzleştirmek istediler ve bu çiftin üstünde duran ağacı, onların aşkına adadılar. Piremus'un kanını bu ağacın meyvalarına, Tispe'nin gözyaşlarınıysa, ağacın yapraklarına verdiler. O günden beri kara dutun çıkmayan lekesini, dut ağacının yaprakları temizler.. Bilir misiniz dut ağacının meyvasının lekesi çıkmaz ama
,elinize
ağacın yaprağını alır ovuşturursanız, lekenin yok olduğunu görürsünüz... Örtüşen, birbirini temizleyen, arındıran büyük aşklar
yaşamanız
>> >> >>dileğiyle.. >> >> >> >> >> > >> >>
nobody34 - avatarı
nobody34
Ziyaretçi
13 Ocak 2006       Mesaj #35
nobody34 - avatarı
Ziyaretçi
>AŞKIN HİKAYESİ
>
>Bir zamanlar bir ada varmış. Kibir, Mutluluk, Bilgi ve bu hikayede adı
>geçen
>diğerleri bu adada yaşarlarmış. Ve tabii ki Aşk. Bir gün, her nasılsa,
>adanın batmakta olduğu anlaşılmış. Bir panik, bir panik! Müthiş bir arbede
>yaşanmış.
>Herkes adayı terketmek için yollar aramaya başlamış: Sandallar hazırlanmış,
>filikalar adaya yanaşmış, ayrıca tekneler ve yelkenliler de varmış.
>
>Herkes adayı bir bir terkediyor ya...
>Aşk direniyormuş! Bir türlü gitmek istemiyormuş. Böyle de keçiymiş.
>Ada neredeyse battığı zaman ise...
>Anlamış ki Aşk, ne yapsa nafile...
>Yardım istemeye karar vermiş.
>İşte o sırada şişman Zenginlik'i görmüş, kendisi gibi şişman olan bir
>tekneye yerleşmekteymiş.
>Aşk en masum haliyle:
>-Beni de yanına alır mısın Zenginlik? demiş.
>Zenginlik cevap vermiş:
>-Çok isterdim ama alamam, biliyor musun teknemde çok fazla pırlanta ve
>elmas
>var ben onlardan vazgeçemem. Beni anlıyorsun değil mi? Senin için yerim yok
>Aşk, belki başka sefere.
>
>Aşk, bu sefer de çok güzel bir yelkenlinin içindeki Kibir'den yardım
>istemeye karar vermiş. Biraz ürkekçe:
>-Kibirciğim bari sen bana yardım et, demiş.
>Kibir de:
>-Edemem Aşk, sen sırılsıklamsın, tüm buraları ıslatırsın, hem sen benim
>başıma iş açarsın demiş.
>Üzüntü de yakınlardaymış.
>Aşk yılmamış, usulca ona yaklaşmış:
>-Seninle gelsem Üzüntü, olmaz mı? diye fısıldamış.
>-O kadar üzgünüm ki Aşk, yalnız kalmaya ihtiyacım var diye yanıtlamış
>Üzüntü.
>Mutluluk da o sırada Aşk'ın yanından gelip geçmiş.
>
>Tam umudunu yitirdiği anda Aşk...
>Birden bir ses işitmiş:
>-Gel Aşk!Ben seni yanıma alacağım.
>Bu sesin sahibi Aşk'tan daha yaşlı biriymiş.
>Ama Aşk kendini o kadar şanslı ve mutlu hissetmiş, o kadar kendinden geçmiş
>ki, kendisini yanına alan bu kişinin kim olduğunu sormayı o sırada akıl
>edememiş. Zaten Aşk'ın hiçbir zaman aklı başında değilmiş! Yeni bir kara
>parçasına vardıklarında, Aşk'a yardım den kişi yoluna devam etmiş. İşte o
>sırada bizimki, ona ne kadar da minnettar kaldığını fark edip, koştura
>koştura Bilgi'yi bulmuş ve sormuş:
>-Kimdi o bana yardım eden?
>Bilgi cevap vermiş:
>-O, zaman idi.
>Aşk da demiş ki:
>-Peki ama bana neden yardım etti?
>Bilgi gülümsemiş:
>-Çünkü sadece zaman, Aşk'ın ne kadar büyük olduğunu anlayabilir!
melish - avatarı
melish
Ziyaretçi
16 Ocak 2006       Mesaj #36
melish - avatarı
Ziyaretçi
AŞK KELEBEK GİBİDİR
Kimin aşk yarası yoktur ki?
Bu satırları okuyan herkes illaki "kendine düşeni" anlayacaktır..
Bakalım siz hangi satırda ağlayacaksınız?
Bırakın gitsin...

flowers Bu, yalnız olanlara;

Aşk bir kelebek gibidir. peşinden koştukça hep senden kaçar.. En iyisi bırak uçsun, inan ki hiç beklemediğin bir anda gelip omzuna dokunuverir...Aşk mutlu eder, bazen de üzer... Ama aşk özeldir, aşkını hak eden birine sunarsan eğer..

flowers Bu, sevgilisi olanlara;

Aşkın amacı birileri için "mükemmel insan" olmak değildir. Seni mükemmelliğe en çok yaklaştıracak insanı bulmaktır..

flowers Bu, çapkın olanlara;

Sevmediğin birine asla "seni seviyorum" deme.. İçinde olmayan duygulardan varmış gibi sözetme.. Kimsenin hayatına kalbini kırmak için girme.. Sevgi dolu bakan gözlere asla yalan söyleme.. Çünkü birine verebileceğin en büyük acı, aşık olmadığın birini kendine aşık etmektir.

flowers Bu, evli olanlara;

Seven insan "senin hatan" yerine "özür dilerim" diyendir. "Neredesin" yerine "ben buradayım" diyendir.. "Nasıl yaparsın" yerine "niye yaptığını anlıyorum" diyendir.. Ve aşk "keşke" yerine daima "iyi ki" diyendir...

flowers Bu, evlenmek için gün sayanlara;

Bir kadın ve bir erkeğin birbirleri için ne kadar uygun olduğu, birlikte geçirdikleri zamanın değil, birbirlerine duyduklari aşkın ne kadar sürdüğüyle anlaşılır.

flowers Bu, kalbi kırık olanlara;

Kalp yarası siz kanatmaktan vazgeçinceye kadar sürer.. Ve ilacı bu acıya alışmak değil, ondan ders çıkarabilmektir.

flowers Bu, aşık olmaktan korkanlara;

Aşka düş ama tökezleme.. Anla, ama bekleme.. Paylaş ama isteme. Yaralan ama asla acıyı içinde büyütme...

flowers Bu, sevdigini fazla sahiplenenlere;

Sevdiğinin bir başkasıyla mutlu olduğunu görmekten daha acı bir şey varsa, o da sevdiğinin seninle mutsuz olduğunu görmektir..

flowers Bu, aşkını itiraf etmeye çekinenlere;

Sevdiğinden ayrılınca aşk acı verir.. Sevdiğin seni terk edince daha da çok acı verir.. Ama en acısı, onu ne kadar sevdiğini bilmesine hiç firsat vermemektir..

flowers Ve bu da, dönmeyecek birini hala bekleyenlere;

Hayatın en hüzünlü anı, deli gibi sevdiğin insanin buna hiç değmedigini gördüğün andır.. Ve en büyük kaybın onun için harcadığın yıllardır.. Senin aşkını bu gün hak etmeyen, bil ki 10 sene sonra yine hak etmeyecektir...Bırak, gitsin...
Alıntı
fenerLi_bebeq - avatarı
fenerLi_bebeq
Ziyaretçi
2 Şubat 2006       Mesaj #37
fenerLi_bebeq - avatarı
Ziyaretçi
Msn HeartBEN SANA MECBURUM BİLEMEZSİN

ben sana mecburum bilemezsin
adını mıh gibi aklımda tutuyorum
büyüdükçe büyüyor gözlerin
ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum

ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
bu şehir o eski istanbul mudur
karanlıkta bulutlar parçalanıyor
sokak lambaları birden yanıyor
kaldırımlarda yağmur kokusu
ben sana mecburum sen yoksun

sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bir akşam üstü ansızın yorulur
tutsak ustura ağzında yaşamaktan
kimi zaman ellerini kırar tutkusu
birkaç hayat çıkarır yaşamasından
hangi kapıyı çalsa kimi zaman
arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
eski zamanlardan bir cuma çalıyor
durup köşe başında deliksiz dinlesem
sana kullanılmamış bir gök getirsem
haftalar ellerimde ufalanıyor
ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
ben sana mecburum sen yoksun

belki haziran'da mavi benekli çocuksun
ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun
bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
kötü rüzgar saçlarını götürüyor

ne vakit bir yaşamak düşünsem

bu kurtlar sofrasında belki zor
ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
ne vakit bir yaşamak düşünsem
sus deyip adınla başlıyorum
içimsıra kımıldıyor gizli denizlerin
hayır başka türlü olmayacak
ben sana mecburum bilemezsin Msn Brokenheart



red_sea - avatarı
red_sea
Ziyaretçi
2 Şubat 2006       Mesaj #38
red_sea - avatarı
Ziyaretçi
Karar ver.
Sevgi mi?
Aşk mı,?


Sevgi,bilgelik ister,
Sabır ister.
Aşk ise savaşçı.


Aşk,yalınkılıç dolaşır,
Sevgi tarlalarında,
Barbardır,hem de yağmacı.


Saçlarında rüzgar,
kucağında sevgi var.
Zalimdir, üstelik talancı.


Aşk,özgürlük ister,
Onun için duyabileceğin
Tekşey,
Tutku,zevk ve acı,


Bilgeye gerekli olan ise,
Hüzün ve sevgi.
Daima aşkı arar gözleri.


Karar ver.
Sevgi mi.?
Aşk mı.?


Ama unutma.
Bilge de bir zaman,
Olmuştu savaşçı

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Şubat 2006       Mesaj #39
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
YALNIZ OLANLARA

aşk bir kelebek gibidir,peşinden koştukça
hep senden kaçar...
en iyisi bırak uçsun,inan ki hiç beklemediğin
bir anda gelip omuzuna dokunuverir...
aşk mutlu eder bazen de ama aşk özeldir,
aşkını hak eden birine sunarsan eğer...
SEVGİLİSİ OLANLARA
aşkın amacı birileri için "mükemmel insan" olmak değildir,
seni mükemmelliğe en çok yakıştıracak insanı bulmaktır...
ÇAPKIN OLANLARA
sevmediğin birine asla "seni seviyorum" deme...
içinde olmayan duygulardan varmış gibi söz etme...
kimsenin hayatına kalbini kırmak için girme...
sevgi dolu bakan gözlere asla yalan söyleme...
çünki birine verebileceğin en büyük acı,aşık olmadığın birini
kendine aşık etmektir...
EVLİ OLANLARA
seven insan "senin hatan" yerine"özür dilerim"diyendir;
"neredesin"yerine "ben buradayım"diyendir;
"nasıl yaparsın"yerine"niye yaptığını anlıyorum"diyendir...
...ve aşk "keşke" yerine daima "iyiki"diyendir...
KALBİ KIRIK OLANLARA
kalp yarası siz kanatmaktan vaz geçinceye kadar sürer
ve ilacı bu acıya alışmak değil
ondan ders çıkarabilmektir...
AŞIK OLMAKTAN KORKANLARA
aşka düş ama tökezleme,
anla ama bekleme,
paylaş ama isteme,
yaralan ama asla acıyı içinde büyütme...
SEVDİĞİNİ FAZLA SAHİPLENENLERE
sevdiğinin bir başkasıyla mutlu olduğunu görmekten
dağa acı birşey varsa,
oda sevdiğinin seninle mutsuz olduğunu görmektir...
AŞKINI İTİRAF ETMEYE ÇEKİNENLERE
sevdiğinden ayrılınca aşk acı verir,
sevdiğin seni terk edince daha da çok acı verir
ama en acısı onu ne kadar sevdiğini bilmesine
hiç fırsat vermemektir...
DÖNMEYECEK BİRİNİ BEKLEYENLERE
hayatın en hüzünlü anı,deli gibi sevdiğin insanın
buna hiç değmediğini gördüğün andır
ve en büyük kaybın onun için harcadığın yıllardır...
senin aşkını şu gün hak ketmeyen,
bilki on yıl sonra yine hak etmeyecektir...
bırak gitsin...


(kaynak netyorum)
CimbomLu_Dj_EseN - avatarı
CimbomLu_Dj_EseN
Ziyaretçi
2 Şubat 2006       Mesaj #40
CimbomLu_Dj_EseN - avatarı
Ziyaretçi
Aşk ve Romantizm'e Dair

Benzer Konular

2 Ekim 2013 / Misafir Genel Mesajlar
30 Aralık 2016 / _Yağmur_ Sanat
18 Şubat 2012 / GusinapsE Sağlıklı Yaşam
11 Mart 2012 / Mira Edebiyat
16 Haziran 2010 / LaSalle X-Sözlük