Arama

Aşk ve Romantizm'e Dair - Sayfa 8

Güncelleme: 4 Mart 2017 Gösterim: 111.658 Cevap: 216
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Mart 2006       Mesaj #71
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
b2ot
sevmek
Sponsorlu Bağlantılar
Bilmem hiç sabahın erken
saatlerinde güneşin sudaki yansımasını ilgiyle
izlediniz mi? Nasıl olağanüstü bir yumuşaklığı vardır ışığın ve
nasıl karanlık sular kımıl kımıldır.

Ağaçların üzerinden gördüğünüz ÇobanYıldızı gökteki tek yıldızdır.
Hiç böyle şeylerle ilgilendiniz mi? Yoksa günlük işlere kendinizi öyle
kaptırmış olduğunuzdan uğraşlarınız daha ağırlıklı bir yer tuttuğu için bu
dünyanın onca güzelliklerini unuttunuz ya da hiç tanımadınız mı?

Bir kimseyi sevmenin ne demek olduğunu biliyor musunuz? Bir ağacı,
bir kuşu ya da bakıp gözettiğiniz bir evcil hayvanı sevebilir misiniz? Size
hiç bir karşılık vermese gölgesinden de yararlanmasanız, arkanızdan da
gelmese size bağımlılık da duymasa gene de sevebilir misiniz?

Çoğumuz böyle bir sevgiye kapalıyız, çoğumuz bu biçimde sevemeyiz
çünkü sevgi bizim için her zaman kaygıyla, tedirginlikle, kıskançlıkla,
korkuyla çevrelenmiştir. Yalnızca sevip sevgiyi orada bırakmak
istemiyoruz, sevip de sevmekle yetinemiyoruz, sevgimize bir karşılık bekliyoruz.
Bu isteğimizle de başka bir kimseye bağımlı olmuş oluyoruz. İşte bunun
için sevin ve bununla yetinin. Sevgi bir tepki değildir. Eğer siz "Beni
severseniz, ben de sizi severim" diyorsanız bunun adına ticaret
derler, alış veriş derler.

Sevmek, karşılık beklememektir.



Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Mart 2006       Mesaj #72
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
== A Ş K ==
Hayatın içindeki sızıntılardır AŞK
Sponsorlu Bağlantılar
Ne nereden geleceği belli olur
Ne de ne zaman akacağı
Ya sızar içinden birine değer mutlu olursun
Ya da akar gider küçük bir sevgiye muhtaç olursun


Vücuttaki kandır AŞK
Bazen fışkırır
Bazende durulu damarlarında
Doğruyu bulursa bütün vücuda can
Bulamazsa yüreğinde pıhtılaşmış kan olur


Bir şehrin sokaklarıdır AŞK
Kimi çıkar kimi çıkmaz
Sonu nedir hiç belli olmaz !
Ya devam eder yoluna kendi durağını bulana dek
Ya da toslarsın bir duvara başkalarına söylenerek


Birde bakarsın biri sızmış yüreğine
Yüreğin küt küt çarpar
Yanakların al al olmuş
Atmışsın kendini sokaklara deli divane
Birde bakarsın aşık olmuşsun birine ....

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Mart 2006       Mesaj #73
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
kusb
guinardo romantics
turk_turk - avatarı
turk_turk
Ziyaretçi
3 Mart 2006       Mesaj #74
turk_turk - avatarı
Ziyaretçi
elinize sağlık güzel olmus teşekkürler
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Mart 2006       Mesaj #75
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ask ve Sevgi


Ask ve Sevginin arasindaki fark nemi ?!
Ask karsiliksiz sevmektir
Ask fedakarlik ister
Ask sabir ister
Ask sevdigin yanindayken bile onu özlemektir
Aska yürek gerek
Sevgiyse bambaska bir duygudur
Insan bir cook kisiyi sevebilir
Ama sadece Bir kisiye Asik olur
Dostlarini,ayleni…Seversin ama onlara
Asik olmasin !!
Aski sadece bir kiside hisedersin
O kisinin gözlerine baktiginda,
kalbin hizli carpmaya baslar
Elin ayagin birbirine dolasir
Ne söyleyecegini sasirirsin
O yanindayken kendini güvende hisedersin
Ask anlatilmaz sadece yasanilir !!…

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Mart 2006       Mesaj #76
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Aşka ve Sevgiye Dair

Aşk ikidir sevgi bir;

Aşk yalan,sevgi gerçektir.

Aşk sudur,sevgi susuzluk.

Bu yüzden sevgi hasrettir,

Özlemektir,beklemektir.

Asıl maharet:

Susuzken suyu içmek değil

Karşısına geçip seyretmektir.

Aşk haykırmaktır,sevgi ağlamak;

Aşk açmaktır,sevgi katlamak.

Sevgi saklamaktır

Yüreğini,gözlerini

Ve de ellerini saklamak

Bahar geldiğinde…

Bir çiçeğe,yeşile,çimene

Aşık olamazsın ama seversin.

Arkadaşına aşık olamazsın

Ama seversin.

Toprağa fidanı aşkla değil

Sevgiyle dikersin.

Sevgi için ölünür,aşk öldürür.

Aşk kıskançtır,nankördür

Sevgiyi öldürür.

Aşk Kabil’dir,sevgi Habil.

Aşkla sevgi aslında kardeştir

Babaları insandır,Adem’dir

Aşk için şiirler yazarsın,

Şarkılar yaparsın;

Sevgiyi anlatamazsın.

Çünkü yüreğine sığdıramazsın.

Kalbini aşka kapatabilirsin

Ama sevgiye kapatamazsın

Sevgi gizli,aşk aşikardır.

Yüz vermeyince unutursun

Sen aşığım diye daha kendini kandır.

Dedim ya sevgi gerçek,aşk yalandır.

Dahası da var:

Aşkın gözü kördür,

Fazla naz aşık usandırır;

Aşk oyun,aşık oyuncaktır.

Sevgi ise yaşamdır,hakikattir.

Aşk aceledir,

Sevgi usul usul sabırlıdır.

Acele işe hem şeytan karışır.

Aşk ateşlidir

Çünkü hastalıklıdır.

Sevgi ılıktır

Çünkü sağlıklıdır.

Velhasıl bu iki kardeşin hikayesidir

Aşka ve sevgiye dair


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Mart 2006       Mesaj #77
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Msn Happy Hakiki sevgi, herkesin bahsettiği, fakat pek az kimsenin gördüğü hayaletlere benzer. -- Anatole Franse


Sevecenlik öyle bir dildir ki, sağır duyar, kör okur. -- Mark Twain



Ölçülebilen sevgi zavallı bir sevgidir. -- Shakespeare



Sevmediği ile yaşamak, sevilenden ayrı kalmaktan da kötüdür. -- La Bruyere



Seviyorum o halde varım. -- Unamuno



Seviniz, insanın hayatında bundan daha güzel bir şey yoktur. --G.Sand



Ne kadar çok seviyorsanız, kalbiniz ne kadar çok tatlılık ve hoşgörürlük dolu ise, tanrıya o derece yakın olursunuz.



Öyle senden çok uzaklarda değilim.Görmesini bilen gözlerin bakışındayım. Belki sana senden daha yakın bir yerde çarpan kalbinin her atışındayım.



İnsanoğlu düşünmek ve sevmek için yaratılmıştır.--J.J.Rousseau
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Mart 2006       Mesaj #78
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Aşk..
Biliyor musun benden bir şeyleri anlatmamı istediler ve ben de seni anlatmaya karar verdim. Bakalım beğenecek misin. Ne olur bana kızsan bile çıkıp gitme hayatımdan. Biliyorsun beni, sensiz olmuyor. Şimdi ise sadece dinle...
Herkes bu güne kadar onu anlatmaya çalıştı ama nedense kelimeleri yarı yolda kaza yaptı. Çünkü hep yolun yanlı tarafından başladılar yolculuğa bu düşsel dünyada.
Aslında ben de nerden başlayacağımı bilemiyorum ama sanırım en doğrusu şu kelimelerle olur...
O hiç beklenmedik bir anda çıkar karşınıza. O kadar ani yakalar ki sizi neye uğradığınızı şaşırısınız. Ne kadar kaçsanız da o sizi kovalar durur. Sonbaharda dökülen bir yaprağın parça parça olmasıdır bazen, elinizden sadece ağlamak gelir onun rüzgarda sürüklenişini izlerken.
Bir mucizenin başlangıcı oluverir. Damarlarınızda dolaşan kan gibi hayat verir size en umutsuz anınızda ama belki de sonradan, verdiği canı fazlası ile alır gider uzaklara, karışır karanlığa, bul bulablirsen...
Ama hayatınıza girdi mi bir kere, onsuz olmaz bir daha. Ne kadar acıtsa da batmamaya başlar bir süre sonra. Alışırsınız varlığına,kopamazsınız. Bir bakmışsınız vazgeçilmeziniz olmuş...
Ve yanlızlığın ta kendisidir o aynı zamanda da yanlızlığınızı paylaşandır. Nedense onun adı aşktır...
__________________
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
5 Mart 2006       Mesaj #79
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Msn Heart sevgi üzerineMsn Heart

Kişi sevdiğiyle olmak ister!. Sevdiğinin hâliyle hâllenir… Sevgisi kadar, onunla yaşar!. Sevginin ne olduğunu tam olarak bilemediğimiz için, çoğunlukla, “beğeni” ile “sevgi”yi birbirine karıştırırız.


“Beğeni” yanında “sahip olma” arzusuyla açığa çıkar!.Bir nesneden hoşlandığında, beğendiğin şeye sahip olmak ve üzerinde tasarruf edebilmek arzusuyla yaşarsın… Bu tüm mahlukatta çok yaygın bir duygudur!. Kimi, beğendiğini cebine sokar; kimi beğendiğine tasma takıp yanında taşıyarak onunla hava atmak ister; kimi yakalayıp inine sürükler… Her mahlûk yaradılış fıtratına göre, beğendiği üzerinde tasarruf etmek ister.
“Sevmek” ise bundan çok farklıdır…
Sevince, yalnızca sevdiğin için yaşamak istersin!. Yalnızca yanında olmak, yalnızca onun olmak, yalnızca onun zevk aldığıyla zevk alıp, sevmediğinden kaçmak istersin! Sevdiğin öylesine sarmıştır aklını, fikrini, ruhunu ki, her şey sana, onu hatırlatır; yanında iken bile onun içinde olmak istersin!… Yakınlık bile uzak gelir sana!… Sen kaybolursun, sende; sevdiğin kalır yalnızca, beyninde!.. Onun bakışıyla bakar, onun değerlendirmesiyle değerlendirir, onun diliyle konuşmaya başlarsın!. Gözün ondan başkasını görmez, kulağın ondan başkasını duymaz, elin ondan başkasına uzanmaz olur!.
Her an sana sahip olmasını; varlığının, tasarrufunun her an üzerinde olmasını, her an seni kucaklamasını istersin!… Bedensel yakınlık bile, korkunç uzaklık gibi gelir sana; ve onunla tek bir beden, tek bir ruh, tek bir şuur olmayı dilersin!.
Sevgi, fıtratın müsait ise, sevdiğinde yok edesiye yakar seni; ve gün gelir kaşında-gözünde, yüzünde-dilinde sevdiğini görürler de, “sen o olmuşun” derler!
Beğenen sahip olmak ister…
Seven ise sevdiğinde yok olur; feda eder her şeyi sevdiği uğruna!.
Bazılarının da sevgi kokusu sürülür üstüne; “aşığım” sanır!. Ama sevdiği uğruna, fedakarlık etmeye gelince sıra, o koku siliniverir üzerinden “kopamama” sabunuyla!. Parasından kopamaz… Mevkiinden kopamaz… Yakınlarından kopamaz… İçinde yaşadığı ortamın güzelliklerinden kopamaz… “Etraf”tan kopamaz!. Derken kusurlar belirmeye başlar sevdiğini sandığının üzerinde… Eksiklikler görmeye başlar, yetersizlikler görmeye başlar… Bunlar önce acıma duygusuna dönüştürür sevgisini; uzaktan acıyarak seyretmeye başlar… Sonra tatlı bir anıya dönüşür, sevgi sandığı duyguları!. Bu tecrübe gösterir ki, onun fıtratında sevgi programı yoktur!.. Beğeniyi, sevgi sanmıştır!..
Uzaklaşma ondan gelmemiş de, karşısındakinden gelmişse, bu defa “nefret”e döner “beğeni”; ondan intikam alma duygusu gelişir içinde; ve vicdanla intikam dalgaları arasında bir o yana bir bu yana sürüklenir durur; terkedilmişliğin, uzaklaşmanın, layık olmadığını yaşamanın sanısı içinde!..
Oysa yalnızca, fıtratında olmayan gerçek sevginin sonuçlarını yaşamaktadır!. Cüzdanı için, güzelliği-yakışıklılığı için, kendisine hoş gelen huyları için, mevkii-koltuğu için, ilmi için beğenmiştir; sevdiğini sanmış; sahip olamayınca da arzusuna erişememenin düş kırıklığı içinde kopmuş; yalnızca çıkarları doğrultusunda yaşamayı tercih etmiştir…
Seven ise göze almıştır kopmayı… Dışlanmayı… Paradan-puldan, namdan nişandan, dosttan akrabadan uzak kalmayı…
Fıtratından gelir sevgi!. Kulluğu sevmek üzeredir!. Onunla, sevmeyi yaşamak istediği için yaratmıştır onu Yaratan… O yüzden kopar anadan-babadan; dünyadan paradan!
Seven, karşılıksız sever!…
Beğenen karşılığını ister!.
Benim istediğim gibi yaşarsan seni boğarım sahip olduklarıma, der beğenen!.. Onun zaten fıtratında yoktur sevgi, bilmez aşkın ne olduğunu!.. Ne üzere yaratılmışsa, odur tüm meşgalesi… Karınca gibi çalışır; maymun gibi çiftleşir; aslan gibi yavrularına sahip çıkar… Ama pervane gibi sevemez!. atamaz kendini ateşe!.
Sevgi sonunda yanmayı getirir!.. Beğeni ise sonunda kaçmayı!.
Beğenen mahlûkat çoğunluğuna göre, “sevgi” delilikten bir türdür!.. Anlamazlar onlar, sevdiği uğruna, etraf ne derse desin deyip, her şarta katlanmayı! Ve “delillik bu” derler…
Beğenme bir tür “hobi”dir!… Bazen ömür boyu sürer, bazen birkaç yıl, bazen bir kaç ay!..
Sevgi bir ömür boyudur!… Bitmez, tükenmez, bazen durulur, bazen coşar ama hiç gerilemez!. Çoğunlukla karşısındakinden yüzünü göstermesinden gelir sevgi insana!.. Bazen de özünden gösterir yüzünü O!… O zaman onlar için derler ki, “Allah”a aşık oldu!..
“Kendine seçtikleri”dir sevenleri bir çehreden!… Özünden sevgiyi yaşayanlardır, “mukarreb”leri!…
Hünerlerini sergilemek için yaratmıştır herşeyi…
Sevmek için yaratmıştır sevilenleri!.
Gözlerinde seyretmek için gözleri olarak yaratmıştır “aşk”ı yaşattıklarını!..
Avam anlamaz ve bilmez bu aşkı!. Bunun aşk olduğunu!..
Oysa gerçek “aşk” O’nun ateşine pervane gibi atılıp; varlığını O’nda yitirip; O’nun “Baki”liğini yaşattıklarıdır gerçek “aşık”lar!..
Özel bir fıtratla gelmişlerdir onlar, “aşık” olmak için!.. Yaşamları boyunca bir değer taşımamıştır dünya ve içindekiler!..
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Mart 2006       Mesaj #80
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Seni sevdim ben.
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Kalbim şimdi bir sokak çocuğu
Kelebekleri göç etti gönlümün
Issızlaştı hayat sanki
Sanki, sabahı eksik şiirlerimin.
Sanki, gecesi hep kanayan bir yara
Ve sanki, artık hep kanayacak...
Ağlanacak bir aşkın kıyısına vurduysa gözlerim
Çare yok, ağlayacak.
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Kapıları kendime ben açamadım
Ya da yanlış saatlerde bekledim gelmeni
Düşünüyorum da sen gideli ne çok yalnızım..
Sarmaşık aşkın sarısında kaldım, sarılamadım.
Savunamadım seni kimselere
Anlatamadım seni kimselere
Kimsesiz kaldım,
En çok da sensiz...
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben..
Sana uyumak,
Sana uyanmaktı hayat.
Sıratını geçtim yaşarken korkmadan
Korkumu geçtim cesaretle, ihanetle
Berduş bir yalan masumiyeti öptüm bile bile
Tek sen gitme diye
Sonbahar oldum yaprak yaprak
Ağaç oldum köklerimi unutarak
Tesellisiz bir geceye fırlatıldım
Kalbimi dar kafese kapatarak
İçimdeki bir kanarya
Hiç susmadan ağlayacak
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Yakamozlarında yıkadım sevdamı çırılçıplak
Seni sevdiğimi bağırdım mehtabına
Beyazında akladım bulutunun
Mavi mavi sevdim seni içim kan ağlayarak
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Anlattıkça kış vuruyor satırlarıma
Anlattıkça üşüyor, anlattıkça ısınıyor yüreğim.
Bugün sardunyalarım da açmadı
Belki de küskün renklere
Ellerimde günah gibi yaşayamadıklarım
Sensiz soluyorum anlayacağın
Mavi mavi ölüyorum
Duyuyor musun, orada mısın,
Var mısın, yok musun?
Bir tek şeyi unutma!
Seni sevdim ben.
Yanarak, yıkılarak
Aklıma her geldiğinde ağlayarak

Benzer Konular

2 Ekim 2013 / Misafir Genel Mesajlar
30 Aralık 2016 / _Yağmur_ Sanat
18 Şubat 2012 / GusinapsE Sağlıklı Yaşam
11 Mart 2012 / Mira Edebiyat
16 Haziran 2010 / LaSalle X-Sözlük