Arama

Marmara Bölgesi - Genel Bilgi

Güncelleme: 3 Nisan 2017 Gösterim: 389.580 Cevap: 13
kompetankedi - avatarı
kompetankedi
VIP Bir Dünyalı
2 Ocak 2006       Mesaj #1
kompetankedi - avatarı
VIP Bir Dünyalı

Marmara Bölgesi,

Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinden biri. Yaklaşık 67.000 km2’lik yüzölçümüyle ülke yüzeyinin yüzde 8,5’ini kaplar. Adını bütünüyle toprakları içinde kalan ve boğazlar aracılığıyla Karadeniz ve Ege Denizine açılan aynı adlı içdenizden alır. Kuzeydoğu ve güneybatı uçlarını oluşturan boğazların her iki dış ağızlan arasındaki uzaklık 290 km, kuzeybatı ve güneydoğu uçlannı oluşturan Kapıkule sınır kapısı ile Bozüyük’ün güneyi arasındaki uzaklık ise yaklaşık 385 km’dir. Mudanya’nın güneyinde Marmara Denizi kıyısına 40 km kadar yaklaşan bölge sının, Sındırgı’nın güneyinde kıyıdan 135 km kadar uzaklaşır. Marmara Denizi dışında Sakarya ağzının doğusundan Bulgaristan sımandaki Rezve Deresi ağzına kadar Karadeniz’e, Yunanistan smınndaki Meriç Irmağı ağzından Baba Burnu yakınlarına kadar da Ege Denizine bakar. Ege kıyılan açığında yer alan Bozcaada ve Gökçeada (eskiden İmroz), Marmara Bölgesi'nın parçası sayılır.
Ad:  turkiye_marmara_bolgesi_haritasi.jpg
Gösterim: 30556
Boyut:  110.5 KB
Marmara Bölgesi doğuda Karadeniz ve İç Anadolu bölgeleri, güneyde Ege Bölgesi, kuzeybatıda da Yunanistan ve Bulgaristan’ la komşudur. Karadeniz kıyısındaki Rezve Deresi ağzında başlayan Bulgaristan sınırı, bir süre dere yatağını izledikten sonra Istranca (Yıldız) Dağlarının pek yüksek olmayan kesimlerinden geçer. Ardından kısa bir süre izlediği Tunca Irmağı boyunca güneybatıya dönerek, Kapıkule sınır kapısı yakınında Meriç Irmağı yatağına ulaşır. Buradan başlayan Yunanistan sınırı, Lozan Antlaşması hükümlerine göre Türkiye’ye bırakılan Karaağaç kesimi dışında Meriç yatağının orta çizgisini izler.
Sponsorlu Bağlantılar
Karadeniz Bölgesi sınırı Karadeniz kıyısında Sakarya ağzının doğusundan başlar ve Sakarya Irmağının aşağı çığırı çevresindeki düzlükleri Marmara Bölgesi’nde, Gümüşova eşik alanım ise Karadeniz Bölgesi’nde bırakacak biçimde güneye doğru ilerler. Geyve Boğazının doğusundan geçerek Sakarya’yı aştıktan sonra Bozöyük’ün hemen doğusunda sona erer. Burada başlayan İç Anadolu Bölgesi sınırı çok kısadır ve İnönü’nün güneybatısında Ege Bölgesi sınırına ulaşır. Kuzeybatıya yönelen Ege Bölgesi sının, buradaki alçak kesimleri Marmara Bölgesi’nde, İçbatı Anadolu’nun engebeli alanlarını Ege" Bölgesi’nde bırakır.

Uludağ, I. Türk Coğrafya Kongresi’nin kararıyla Bursa kenti ve Bursa Ovasından ayrılmayarak Marmara Bölgesi’nde bırakılmıştır. Uludağ’ın güneyinden geçtikten sonra düzgünlüğünü yitirerek girinti ve çıkıntılar oluşturmaya başlayan sınır çizgisi, İçbatı Anadolu Eşiğinin kenanndan geçerek Susurluk (Susurlu) Çayı vadisi çevresindeki alçak alanı Marmara Bölgesi’nde bırakır ve güneye yönelir. Sındırgı’nın güneydoğusunda batıya dönerek genellikle Marmara ve Ege denizlerine su gönderen alanları birbirinden ayıran su bölümü çizgisini izler ve Kaz Dağı üzerinden Baba Burnu yakınlarında Ege Denizi kıyısına ulaşır.

Türkiye’nin öteki coğrafi bölgelerinde olduğu gibi, Marmara Bölgesi’nin sınırlarıda her yerde il sınırlarıyla çakışmaz. Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, İstanbul, Kocaeli illeri bütünüyle bölge sınırları içindedir. Büyük bölümü Marmara Bölgesi sınırlan içinde kalan Çanakkale ilinin Edremit Körfezi kıyısındaki küçük bir bölümü Ege Bölgesi’nde, aynı durumdaki Sakarya ilinin de doğu ve güneydoğudaki bazı toprakları Karadeniz Bölgesi’ndedir. Balıkesir ilinin güneydoğusundaki Dursunbey ilçesinin tümü ile Kepsut, Bigadiç ve Sındırgı ilçelerinin bazı kesimleri Ege Bölgesi’nin İçbatı Anadolu Bölümü’ne, güneybatısındaki Ayvalık ve Burhaniye ilçelerinin tümü ile Edremit ve Havran ilçelerinin büyük kesimleri Ege Bölgesi’nin Asıl Ege Bölümü’ne taşar. Bursa ilmin güneyindeki Büyükorhan, Harmancık, Keleş ve Orhaneli ilçeleri de Ege Bölgesi’nin İçbatı Anadolu Bölümü’ndedir. Bilecik ilinin doğusundaki Gölpazarı, Söğüt, İnhisar ve Yenipazar ilçelerinin tümü ile Merkez ilçe ve Bozüyük ilçesinin küçük bazı kesimleri Karadeniz Bölgesi'nin Batı Karadeniz Bölümü'ne, Bozüyük ilçesinin güney kesimindeki bir bölüm topraklar da Ege Bölgesi'nin İçbatı Anadolu Bölümü'ne taşar. Bunlardan başka İzmir, Manisa ve Kütahya illerinin çok küçük bazı kesimleri de Marmara Bölgesi sınırları içinde kalır.
I. Türk Coğrafya Kongresi, Marmara Bölgesi'ni Istranca, Ergene, Çatalca-Kocaeli ve Güney Marmara bölümlerine ayırmıştır.

Yüzey şekilleri

. Bölgenin fazla yüksek olmayan ve kolayca aşılan dağ sıraları süreklilik göstermez. Belli bir doğrultu izleyen dağlar yer yer kesintiye uğrar; buna karşılık çanak biçimli çukur alanlar ile alçak düzlükler daha geniş .yer tutar. Marmara Bölgesi’nin özellikle doğu ve güneydoğu kesimlerinde doğu-batı doğrultulu çukur alanlara rastlanır. Tektonik kökenli bu çukurlardan bazılarında deniz ve göller, bazılarında ise ovalar yer alır. Kocaeli Yanmadası ile daha güneydeki Samanlı Dağlarının arasına İzmit Körfezi-Sapanca Gölü-Adapazarı Ovası çukur alanları girer. Bu çukur dizisi, İzmit Körfezinden batıya doğru Marmara Denizinin ortasında aynı doğrultuda uzanan göbek biçimli üç derin çukurla izlenir. Samanlı Dağlarının güneyinde de Gemlik Körfezi-İznik Gölü-Pamukova çukur dizisi uzanır. Bölgenin en güneyinde ise içinde Manyas ve Ulubat gölleri ile Bursa ve İnegöl ovaları bulunan çukur dizisi yer alır. Bursa Ovasının güneyinde yükselen Uludağ’ın Karatepe’de.543 m’ye ulaşan doruğu, Marmara Bölgesi’nin en yüksek noktasıdır. Marmara Bölgesi’nde Uludağ dışında 2.000 m’ye ulaşan ve bu yüksekliği aşan başka bir dağ yoktur. Kenarları oldukça yüksek olan Trakya kesiminin ortasındaki çukur alan Ergene Havzası adıyla anılır. Bu havzayı kuzeydoğuda Istranca, güneyde ise Ganos (Işıklar) ve Koru dağları kuşatır.

Ad:  6-BURSA-ULUDAĞ.jpg
Gösterim: 18076
Boyut:  63.7 KB
Marmara Bölgesi topraklarının yaklaşık yarısından kaynaklanan sular Marmara Denizine ulaşır. Yukarı çığırında Simav Çayı adıyla anılan Susurluk Çayı bu denize su taşıyan başlıca akarsudur. Biga yöresinden su taşıyan Gönen ve Kocabaş çayları ile Bursa Ovasının sularını toplayan Nilüfer Çayı, Marmara’ya ulaşan öteki önemli akarsulardır. Bölgenin doğu kesimindeki oldukça geniş bir alan, sularını Sakarya aracılığıyla Karadeniz’e gönderir. Karadeniz’e su gönderen alanlar bölge yüzeyinin dörtte birine, Ege Denizine su gönderen alanlar ise üçte birine yakındır. Trakya’nın sularını Ergene Irmağı toplar ve Meriç aracılığıyla Ege Denizine gönderir. Biga yöresindeki Kara Menderes Çayı da Güney Marmara Bölümü’nden Ege Denizine su taşıyan başlıca akarsudur.

Marmara Bölgesi, Türkiye’de göllerin oldukça toplu olarak bulunduğu bir kesimde yer alır. Dar alanlı bazı kıyı gölleri ile Uludağ’daki küçük buzyalağı (sirk) gölleri dışında en önemli göller, Susurluk Vadisinin aşağı kesiminde yer alan Manyas (Kuş) ve Ulubat (Apolyont) gölleri ile Gemlik Körfezinin doğusundaki İznik Gölü ve İzmit Körfezinin doğusundaki Sapanca Gölüdür. Karadeniz kıyısındaki Terkos (Durusu) Gölü ile İstanbul’un batısında Marmara kıyısındaki Büyük Çekmece ve Küçük Çekmece gölleri bazı kov önlerinin tıkanmasıyla oluşmuş kıyı gölleridir.

Ad:  Marmara_Bölgesi.İklimi.JPG
Gösterim: 17281
Boyut:  28.4 KB

İklim ve bitki örtüsü.

Bir geçiş kuşağında yer alan Marmara Bölgesi’nde Akdeniz ikliminin etkisi güneyden kuzeye doğru giderek azalır. İç kesimlerdeki Bilecik yöresiyle Ergene Havzasına doğru ise step ikliminin özellikleri görülür. Kesintisiz dağ engelleri olmadığından bölgenin birçok kesimi Balkan Yarımadasının, bazı kesimleri de İç Anadolu Bölgesi’nin etkilerine açıktır. Bu nedenle bazı kışlar bölgenin kıyılarını bile etkileyen soğuk baskınları, bazı yazlar ise ağır sıcak dalgalan görülür.
Kıyı boyunda 5°C-6°C olan en soğuk ay ortalama sıcaklığı iç kesimlere doğru gidildikçe azalır. Karasal etkilere açık Tekirdağ 4,3°C ile öteki kıyı yerleşmelerine göre daha düşük bir ortalamaya sahiptir. Güney Marmara Bölümü’nde de en soğuk ay ortalamaları yaklaşık 5°C’dir. En sıcak ay ortalamaları hiçbir yerde 21°C’nin altına inmediği gibi hiçbir yerde de 25°C’yi bulmaz. Marmara Bölgesi’nde günümüze değin en düşük sıcaklık Bursa’da -25,7°C (9 Şubat 1929), en yüksek sıcaklık ise Balıkesir’de 43,7°C (23 Ağustos 1958) olarak saptanmıştır. Yağış rejimi bakımından Akdeniz yağış rejiminin hafiflemiş biçimi görülür. En kurak mevsim yaz, en yağışlı mevsim ise kıştır. Yıllık ortalama yağış miktarı genelde 500-1.000 mm arasında değişir.
Bölgede ortalama kar yağışlı gün sayısı genellikle 10. günden azdır. Iç kesimlerde bulunan ve İç Anadolu’ya yakınlığı iklim olaylarına yansıyan Bilecik’te ise kar yağışlı gün sayısı 19,5 gündür. Yerin karla örtülü olduğu gün sayısı, kıyı ve kıyı yakınlarında kar yağışlı günler sayısından ya az ya da az farklı olmasına karşın, iç kesimlerde karla örtülü gün sayısı kar yağışlı günlerden daha çoktur. Uludağ meteoroloji istasyonunun verilerine göre Uludağ’da ortalama 63 gün kar yağmakta ve yağan kar ortalama 178 gün yerde kalabilmektedir.

Bitki örtüsü:

İklimdeki çeşitlilik ve geçiş özelliği, doğal bitki örtüsüne de yansır. Istranca Dağları ve Kocaeli Yanmadasının kuzey kesimlerinde Karadeniz Bölgesi’nin yayvan yapraklı ağaçlarından (çoğunlukla meşe ve kayın) oluşan gür ormanlara, güneye bakan yamaçlarda ise maki topluluklanna rastlanır. Kızılçam ormanlan daha çok Biga ve Gelibolu yanmadaları ile Koru Dağı ve İstanbul yakınındaki Adalar’da yaygındır. Güney Marmara Bölümü ve Ergene Havzasının bazı kesimlerinde step görünümü kazanmış olan bitki örtüsü, ormanların insanlar tarafından tahrip edilmesiyle oluşmuştur.

Nüfus

. 1990 sayımına göre Marmara Bölgesi'nin nüfusu 13 milyona yakındır. Bölge çapında km2 başına 192 kişiyi bulan nüfus yoğunluğu, Kocaeli ve Çatalca yarımadalarının iç kesimleriyle Karadeniz’in fırtınalara açık kıyılarında en düşük, Istrancalar’m Bulgaristan’a komşu olan kesimleri ile Biga Yanmadasmm iç kesimlerinde de oldukça düşük bir düzeydedir. Kuzeydoğuda Adapazarı Ovasından başlayarak, İzmit Körfezinin iki kıyısı ile İstanbul Boğazı kıyılarındaki kentsel alanlarda ise ortalamanın çok üzerindedir. Güney Marmara Bölümü’nde- ki ovalar da nüfusun yoğun olduğu alanlar arasındadır.
Bölge halkının yüzde 2'si bucak merkezi ve köylerde, yüzde 78'i ise il ve ilçe merkezlerinde yaşar. İstanbul 6 milyonu aşan nüfusuyla bölge nüfusunun yaklaşık varışını barındırır. Bölgedeki önemli kentlerden Bursa'nin nüfusu 800 binden, İzmit, Adapazarı, Balıkesir, Gebze ve Edirne'nin nüfusu da 100 binden çoktur.
Ekonomi. Bölge halkı geçimini sanayi, tarım ve ticaretten sağlar. Türkiye’nin ilk sanayi tesislerinden bazılarını barındıran ve toplam sanayi üretimi içindeki payı yanyı geçen Marmara Bölgesi, Türkiye’nin sanayi bakımından en gelişmiş kesimidir. Bölgedeki en yoğun sanayi alanı İstanbul-Izmit- Bursa eksenidir. Bölgenin öteki yörelerinde de yaygın sanayi etkinliklerine rastlanır, ilkçağdan beri önemli bir ticaret merkezi olan ve kıtalararası ulaşım yollarını denetimi altında tutan İstanbul, bölgeye ülke çapında üstünlük sağlar. Bölgede üretilen başlıca sanayi mallan arasında işlenmiş gıda, dokuma, hazır giyim, çimento, cam, kâğıt, lastik, petrokimya ürünleri, metal eşya, otomobil ve yedek parça, elektrikli eşya, vagon ve gemi sayılabilir.

Tarım

:Marmara Bölgesi’nde tarım çok çeşitlenmiştir. Ekili alanların yaklaşık yarısı buğday tarlalanndan oluşur. Tarla bitkilerinde miktar olarak üretim sıralamasının başında yer alan buğdayı şeker pancarı, mısır ve ayçiçeği izler. Bölge 1989'da Türkiye ayçiçeği üretiminin yaklaşık yüzde 75'ini, çilek üretiminin yüzde 52'sini, pirinç üretiminin yüzde 49'unu, domates üretiminin yüzde 42'sini, yulaf üretiminin yüzde 40'mı, şeftali üretiminin yüzde 34'ünü, soğan üretiminin yüzde 30'unu, mısır ve muşmula üretiminin yüzde 29'unu, zeytin üretiminin yüzde 27'sini, kiraz üretiminin yüzde 26'sini ve buğday üretiminin yüzde 22'sini gerçekleştirmiştir. Eskiden yaygın olan tütün üretimi giderek önemini yitirmektedir. Sebze ve meyve üretimi önemli bir miktarı bulur; mısır üretiminde Karadeniz Bölgesi'nden sonra ikinci sırada yer alan bölge, zeytin üretiminde de Ege Bölgesi'ni izler. Sofralık Gemlik zeytinleri ülke çapında aranır. Bağcılık bölgede önemli yer tutar; sofralık çavuş ve şaraplık yapıncak üzümleri ünlüdür. Eskiden Bursa Ovası ile İzmit Körfezi çevresinde geniş alanlar kaplayan bağ ve bahçeler, sanayi tesisleriyle kentlerin gelişmesi sonucunda ya gerilemiş ya da tümüyle ortadan kalkmıştır.

Hayvancılık

: Bölgede tarımsal üretim gelirlerinin yaklaşık yüzde 25’i hayvancılıktan elde edilir. Bölgenin sığır varlığı koyun varlığının ancak yarısı kadardır. Trakya’da daha çok kıvırcık koyunu yetiştirilirken, nitelikli yünüyle ünlü merinos koyunu yetiştiriciliği Güney Marmara Bölümü’nde yaygındır. Bu hayvanlardan elde edilen sütler çeşitli mandıralarla süt ürünleri fabrikalannda, deriler tabakhane, deri ve hazır deri giyim fabrikalarında, yünler yünlü dokuma fabrikalarında, etler de çeşitli et ürünü tesislerinde değerlendirilir. Eskiden dünya çapında önem taşıyan ipekböcekçiiiği günümüzde oldukça gerilemiştir. 1989'da Türkiye yaş koza üretiminin yaklaşık yüzde 59'u Marmara Bölgesi'nde gerçekleştirilmişti. Tavukçuluk ve arıcılık bakımından da önem taşıyan bölgede aynı yıl Türkiye yumurta üretiminin yüzde 19'u, bal üretiminin de yüzde 12'si elde edilmişti.

Sualtı varlığı bakımından zengin, balıkçılık açısından canlı bir alan olan bölgeye komşu denizler, kirlilik ve aşırı avlanma nedeniyle oldukça çoraklaşmıştır

.

Marmara Bölgesi yeraltı kaynakları

bakımından da oldukça zengindir. Bölge topraklannda bulunan ve çoğu işletilen başlıca yeraltı zenginlikleri antimon (Balıkesir), kurşun-çinko (Balıkesir), cıva (Balıkesir), demir (Balıkesir), bakır-kurşun (Çanakkale), krom (Bursa), volframit (Bursa), bor mineralleri (Balıkesir ve Bursa), mermer (Balıkesir ve Bursa) ve linyit (Balıkesir, Bursa, Çanakkale, Edime, İstanbul ve Tekirdağ) yataklandır. Bölge madensuyu kaynaklan açısından da zengindir. Bunlardan Akyazı’daki Kuzuluk, Bursa’daki Uludağ, İnegöl’deki Çitli madensulan şişelenir ve sofra suyu olarak değerlendirilir. Bölgenin ülke ve hatta dünya çapında önem taşıyan başhca sıcak şifalı su kaynaklan ise Çekirge, Yalova, Gönen ve Oylat kaplıcalarıdır.

Ad:  Canakkale-Truva-Antik-Kenti.jpg
Gösterim: 20499
Boyut:  50.9 KB

Ulaşım :

Marmara Bölgesi, ulaşım bakımından da Türkiye’nin en gelişmiş kesimidir. Ülkenin çeşitli kesimleri ile Türkiye’yi öteki ülkelere bağlayan başlıca kara, deniz ve hava yolları hem bu bölgeden geçer, hem de bu bölgede birleşir. Türkiye’nin Avrupa ile bağlantısını sağlayan D-1Ö0 (eskiden E-5) Karayolu, İpsala sınır kapısı ve Eceabat'tan gelen karayollarıyla kavşak yapar. Gene Avrupa ile bağlantı sağlayan ve çeşitli şube hatları olan Edirne-Istanbul demiryolu Kapıkule'de Türkiye topraklanna girer. 19. yüzyılda Bağdat Demiryolu adıyla yapılan ve İstanbul'u Anadolu'nun çeşitli kesimlerine bağlayan demiryolu, Eskişehir'den ayrılan bir hatla Balıkesir'de Bandırma- İzmir demiryoluna bağlanır. Türkiye'nin en önemli ithalat limanının bulunduğu İstanbul'daki Atatürk Havalimanı, ulusal ve uluslararası düzeyde ülkenin başhca hava ulaşım merkezidir.

Türkiye’nin en eski yükseköğretim kurumları bu bölgededir. Bölgenin yükseköğretim kurumlan İstanbul’daki Boğaziçi, İstanbul, İstanbul Teknik, Marmara, Mimar Sinan, Yıldız, Bursa’daki Uludağ ve Edirne’deki Trakya üniversiteleridir. Eşsiz doğal ve tarihsel değerlere sahip olan bölgeye her yıl çok sayıda turist gelir. İç turizm açısından da oldukça hareketli olan bölgenin bu potansiyeli, son yıllarda özellikle Marmara Denizinin kuzey kıyısında görülen tatil sitesi ve konutları biçimindeki düzensiz yapılaşma nedeniyle ciddi bir tehditle karşı karşıyadır. Bölgenin korumaya alman başlıca doğal değerleri Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı, Kuş Cenneti Milli Parkı ve Uludağ Milli Parkı’dır.

Kaynak : Ana Britannica

Bakınız
> İstanbul
> Marmara Denizi



BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 3 Nisan 2017 12:36
CrasHofCinneT - avatarı
CrasHofCinneT
VIP Pragmatist Çılgın Zat...
30 Ekim 2008       Mesaj #2
CrasHofCinneT - avatarı
VIP Pragmatist Çılgın Zat...

MARMARA BÖLGESİ


Doğal Yapı


Sponsorlu Bağlantılar
Fazla yüksek olmayan dağlarla engebelenmiş olan bölgede birçok çukur alan ve ova vardır. Düzlüklerle çukurluklar dağlık alanlardan da­ha fazla yer kaplar.

Bölgenin Trakya kesimine dalgalı düzlükler egemendir. Bu kesimin iç bölümündeki çukur alana Ergene Havzası denir. Ergene Havzası' nın kuzeyinde Trakya'nın en yüksek kesimle­rini oluşturan ve Yıldız Dağları olarak da bilinen Istranca Dağları yer alır. Havzanın güney ve güneybatısında da Işıklar Dağı olarak bilinen Ganos Dağı ile Koru Dağı yükselir. Meriç Irmağı boyunca alçak düzlükler bulunan Trakya'nın Gelibolu Yarımadası ile İstanbul ili sınırları içinde kalan kesimleri yayvan tepelerden ve dalgalı düzlüklerden oluşur.

Bölgenin Anadolu'daki toprakları Trakya' ya göre daha engebelidir. Bu kesimde eski jeolojik çağlarda oluşan kırılmalar ve çökme­ler sonucunda ortaya çıkan bazı çukur alanlar vardır. Doğu-batı doğrultusunda uzanan bu çukur alanlar üç ayrı dizi halinde uzanır. Bunların ilki kuzeydeki Adapazarı Ovası, Sapanca Gölü, İzmit Körfezi çöküntü alanı dizisidir. Batıya doğru Marmara Denizi'ndeki çukurluklarla devam eden bu dizinin güneyin­de Pamukova, İznik Gölü, Gemlik Körfezi çöküntüleri yer alır. En güneyde yer alan çöküntü alanı dizisi ise İnegöl, Bursa ovaları ile Ulubat ve Manyas göllerini kapsar. Bu ke­simde yer alan başlıca dağlık alanlar ilk iki çöküntü alanı dizisini birbirinden ayıran Sa­manlı Dağları ile Uludağ ve Kaz Dağı'dır. Kaz Dağı güneybatıda Ege Bölgesi'yle doğal sınır oluşturur. Marmara Bölgesi'nin en yük­sek noktası, Uludağ'da 2.543 metreye ulaşan Karatepe'dir.

Bölge topraklarından kaynaklanan suların büyük bölümü Marmara Denizi'ne, geri kala­nı Karadeniz ile Ege Denizi'ne dökülür. Marmara Denizi'ne ulaşan başlıca akarsular Susurluk, Gönen ve Kocabaş çaylarıdır. Öte­ki akarsular, Karadeniz'e dökülen Sakarya Irmağı ile Ege Denizi'ne dökülen Kara Men­deres Çayı ve başlıca kolu Ergene Irmağı olan Meriç Irmağı'dır.

Marmara Bölgesi'nde birçok doğal göl var­dır. Bunların başlıcalan İznik, Manyas, Ulubat (Apolyont), Sapanca, Terkos (Durusu), Küçükçekmece, Büyükçekmece ve Gala gölleridir.
Bölgenin Karadeniz kıyısı oldukça düzdür. Bu kıyıdaki başlıca çıkıntı İğneada Burnu' dur. Karadeniz ile Marmara Denizi'nin bağ­lantısını sağlayan İstanbul Boğazı'nın doğusunda Kocaeli Yarım­adası, batısında da Çatalca Yarımadası yer alır. Gelibolu Yarımadası'yla Biga Yarımada­sı arasındaki Çanakkale Boğazı {bak. çanak­kale BoGazi) da Marmara Denizi'ni Ege Denizi'ne bağlar. Kuzey kesimi oldukça düz olan Marmara Denizi'nin güney kıyısında iki önemli yarımada vardır. Bunlar Armutlu ya da Bozburun Yarımadası ile Kapıdağ Yarım-adası'dır. Bu kıyıdaki başlıca girintiler de İzmit, Gemlik, Bandırma ve Erdek körfezle­ridir. Ege Denizi kıyısındaki başlıca girinti ise Trakya kesiminde yer alan Saros Körfezi'dir. Bölge kıyıları açığında birçok ada vardır.


Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen perlina; 21 Kasım 2016 17:39
Ölmediğine sevindim, hala acı çekebiliyorsun...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Kasım 2008       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Marmara Bölgesi,

Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Balkan Yarımadası ile Anadoluarasında köprü niteliği ile Avrupa ve Asya'yı birbirine bağladığı söylenebilir. Yaklaşık 67.000 km2 lik bir yüzölçüme sahip olup Türkiye'nin %8,5'una karşı gelir.
Marmara Bölgesinde sanayi, ticaret, turizm ve tarım gelişmiştir. Bölgedeki en gelişmiş sanayi İstanbul-Bursa-İzmit şehirlerinde olmakla birlikte bölgenin diğer yörelerinde de yaygın sanayi faaliyetleri vardır. Başlıca sanayi ürünleri olarak; işlenmiş gıda, dokuma, hazır giyim, çimento, kağıt, petrokimya ürünleri, beyaz eşya sayılabilir.
Ekili alanların yaklaşık yarısı buğday olup buğdayı şekerpancarı, mısır ve ayçiçeği izler. Bölge, Türkiye'nin ayçiçeği üretiminin yaklaşık %73'ünü, mısır üretiminin ise yaklaşık %30'unu gerçekleştirir. Bağcılık da hayli gelişmiş olup Tekirdağ, Şarköy, Mürefte, Avşa ve Bozcaada üzüm ve şarapları meşhurdur.
Yedi coğrafi bölge içinde yükseltisi en az olan bölgedir. Ekili-dikili arazi oranı %30'dur. Ormanlık alan oranı %11,5'tur. Kümes hayvancılığı ve ipek böcekçiliği yaygındır. Nüfus ve nüfus yoğunluğu, göç olma nedeniyle çok yüksektir. Enerji tüketimi ve turizm gelirleri en yüksek bölgedir.

İlleri

İstanbul, Tekirdağ, Edirne, Kırklareli, Yalova, İzmit tamamen bölge sınırları içinde; Sakarya ve Bilecik'in Karadeniz Bölgesi'nde de toprakları olup; Bursa ve Balıkesir'in Ege Bölgesi'nde de toprakları vardır. Çanakkale ilinin topraklarının çok büyük bir bölümü Marmara Bölgesi içinde olup sadece Edremit Körfezi çevresindeki yerleşim yerleri Ege Bölgesi sınırları içinde kalır.
Marmara bölgesinin en büyük kenti İstanbul'dur. Yüzölçümü ve nüfusuyla en küçük olan Marmara bölgesi kenti, Yalova kentidir. En yoğun nüfus buralardadır. Kütahya'nın Domaniç ilçesi diye tabir edilen kuzey bölümü de Marmara Bölgesi'ndedir. İstanbul, Marmara bölgesinin yoğun nüfuslu olmasında önemli bir rol oynar.
İl merkezleri baz alındığında Marmara Bölgesinde yer alan iller şunlardır:
  • İstanbul
    Ad:  marmara-bölgesi-turizm.jpg
Gösterim: 21488
Boyut:  115.6 KB
  • Edirne
  • Kırklareli
  • Tekirdağ
  • Çanakkale
  • Kocaeli
  • Yalova
  • Sakarya
  • Bilecik
  • Bursa
  • Balıkesir
Kısmen de Düzce Marmara'da yer alır.

Konumu ve Sınırları


Marmara Bölgesi, Türkiye'nin kuzeybatı topraklarında, Asya ve Avrupa Kıtaları üzerinde toprakları olan, adını, boğazlar aracılığıyla Karadeniz ve Ege Denizi'ne açılan aynı adlı iç denizden alır. Ege sahilleri açıklarındaki Bozcaada ve Gökçeada (İmroz) da Marmara Bölgesi içindedir.
11 ili kapsayan, coğrafî bölgedir. Marmara Bölgesi içinde yer alan iller şöyledir:

Marmara Denizi'ne Kıyısı Bulunan İller

  • İstanbul
  • Tekirdağ
  • Çanakkale
  • Balıkesir
  • Bursa
  • Yalova
  • İzmit

Marmara Denizi'ne Kıyısı Bulunmayan İller

  • Kırklareli
  • Edirne
  • Sakarya
  • Bilecik (Bilecik'in hiçbir denize kıyısı yoktur)
Bölge, Türkiye'nin Avrupa'ya açılan kapısıdır. Edirne, Yunanistan ve Bulgaristan ile, Kırklareli ise Bulgaristan ile sınırdır. Marmara Bölgesi'nin, yine bölge bazında olan 3 komşusu vardır. Güneyde Ege Bölgesi, doğuda Karadeniz Bölgesi ve güneydoğuda İç Anadolu Bölgesi karadan bölgeyi kuşatmıştır.
Bölgenin adını aldığı Marmara Denizi haricinde; İstanbul, Tekirdağ, Kırklareli, İzmit ve Sakarya illeri aracılığı ile Karadeniz'e; Çanakkale, Edirne ve Balıkesir illeri aracılığı ile de Ege Denizi'ne kıyısı vardır.
Bölümleri

Marmara Bölgesi, beşerî, ekonomik ve doğal sebeplerden dolayı 4 coğrafî bölüme ayrılmıştır.


Çatalca - Kocaeli Bölümü
Kocaeli Bölümü, Marmara Bölgesi'nde içinde en fazla nüfus gücünü barındıran, iş istihdamının en büyük olduğu, tarihî bakımdan en önemli bölümdür.
Adapazarı Ovası'nın doğusundan başlayarak, Silivri'ye kadar devam eder. Marmara Bölgesi'nin kuzeydoğu topraklarını kapsayan bu bölüm İstanbul Boğazı ile ikiye bölünür. Doğudaki kısım Kocaeli Yarımadası ve Adapazarı Ovası, batıdaki kısım ise Çatalca Yarımadası'dır. Bölüm akarsular ile parçalanmış olup, yer yer tepeliklere sahiptir. Ortalama 150 - 200 metre yükseklik gösteren bu tepeler plato özelliği taşır.
Bölümün Karadeniz kıyılarını bakan taraflarında ormanlar görülürken, Marmara Denizi kıyısında bitki örtüsü yerini maki ve zeytinliklere bırakır. Bölümde toprakları bulunan İstanbul, Kocaeli ve Sakarya illerinin üçünde de kuzayde yerleşim seyrektir. Nüfus yoğunluğu daha ılıman iklime sahip olan, güneydedir. Kuzeydeki en öenmli yerleşim merkezi Şile'dir. Buna karşılık güneyde en önemli yerleşim birimleri, İzmit, Gölcük ve İstanbul'dur. Şeker pancarı, zeytin, sebze üretimi ve tahıl çeşitleridir. Silivri ve Çatalca ilçelerinde önemli ölçüde hayvansal gıda üretilir. Tereyağı, peynir ve yoğurt bunların başlıcalarıdır.
Çatalca ilçesindeki ocaklardan çıkarılan grafit işlenmesi için İstanbul'a gönderilir. Durusu Gölü çevresinde çıkarılan linyit İstanbul'da yakacak ihtiyacı için kullanılır.
Bölümün böylesine gelişmesinin sebebi Asya ve Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan Boğaz Köprülerinin bu bölüm içinde İstanbul ilinde olmasıdır. İstanbulticaret, sanayi, bankacılık, kültür, sanat, medya, ulaşım, tekstil, kimya, dericilik, kundura, ilaç, cam, besin ve turizm bakımından Türkiye'nin merkezidir. Tüm bu sunduğu imkânlar dahilinde İstanbul uzun yıllar durmak bilmez bir göç dalgası ile karşı karşıya kalmış ve bugün Türkiye'nin toplam nüfusunun 8/1'nin bünyesinde bulundurur. Aldığı nüfus ile hızla büyüyen İstanbul ili yaşayanlara yeterli altyapı ve konut sunamamaktadır ve plânsızca büyümektedir. Devlete ve özel sektörün çabalarıyla şehirde kentsel dönüşüm seferberliği başlatışmış, gecekondulaşmanın yerini toplukonutlar ile çözme yoluna gidilmiştir. Günümüzde İzmit, Adapazarı ve Gölcük, İstanbul'un hemen arkasında hızla büyümektedir. İstanbul ve Adapazarı arası büyük bir sanayi sahasıdır. Buralarda devlete ve özel sektöre ait birçok tersane, çimento, beyaz eşya fabrikaları, alüminyum ve petrokimya tesisleri bulunur. Gölcük ilçesi bir donanma üssü ve askerî araçların yapıldığı bir sanayi merkezidir.

Yıldız Dağları Bölümü
Yıldız Dağları Bölümü, Marmara Bölgesi'nin kuzeybatısını oluşturur. İsmini alanın büyük bir alanını kaplayan Yıldız Dağları'ndan alır. Batıda, Bulgaristan sınırından, doğuda Durusu Gölü'ne kadar uzanır. Yıldız Dağları'nın Karadeniz'e bakan yamaçlarında Karadeniz iklimi etkilidr. Doğal bitki örtüsü makilik olup, yaklaşık 150 metre yükseklikten sonra ormanlar başlamaktadır. Yıldız Dağları'nın batı kısımları plâto özelliği taşır, ve bu alandaki verimli tarım arazilerinde buğday, ayçiçeği, şeker pancarı ve mısır tarımı yapılır. Küçükbaş hayvancılık oldukça gelişmiştir ve buna bağlı olarak bölümde birçok mandıra ve peynir imalâthanesi vardır. Bölümdeki başlıca yerleşim merkezleri, Kırklareli, Vize, Pınarhisar ve Saray'dır. Sanayi bakımından en önemli tesis Pınarhisar'daki çimento fabrikasıdır. Nüfus yoğunluğu en az bölümdür.

Ergene Bölümü


Ergene Bölümü, adını içinealan bu bölüm Yıldız Dağları ile Koru Dağları arasında kalmış bölümü kapsar. Tekirdağ ve Edirne illerinin bütünü ile Kırklareli'nin yarıya yakınını ve Çanakkale'nin Gelibolu ilçesinin çok küçük bir alanını kapsar.
Marmara Bölgesi'nin, en soğuk, en az yağış alan, bitki örtüsünün en cılız olduğu yer Ergene Bölümüdür. Genel bitki örtüsü bozkırlardır. Bölümde yetiştirilen başlıca ürünler; buğday, mısır, çeltik, şeker pancarı, ayçiçeği, susam ve patatestir. Bağcılık ve ayçiçeği üretimi çok gelişmiş olduğundan, buna bağlı olarak da alkollü içecek ve yağ sanayii gelişmiştir. En önemli yerleşim merkezleri,Uzunköprü,Meriç, Babaeski, Lüleburgaz, Çorlu, Çerkezköy, Malkara, Keşan, Edirne, Tekirdağ ve İpsala'dır. Hamitabat beldesinde çıkarılan doğalgazdan elektrik üretilir. Trakya Birlik'e bağlı ayçiçeği fabrikaları bölüm ekonomisini önemli ölçüde canlandırmıştır.

Güney Marmara Bölümü


Güney Marmara Bölümü yeryüzü şekilleri bakımından Marmara Bölgesi'nin en fazla çeşitlilik gösterdiği bölümdür. Plâtolar, ovalar, göller, akarsular, körfezler bölümün başlıca yer şekilleridir. Saros Körfezi ile İzmit Körfezi'nin güneyinde kalan, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Yalova, Bilecik illeri ile, İzmit ve Sakarya illerinin bir kısmını kapsayan alandır. Bölümdeki ovalarda buğday, ayçiçeği, şeker pancarı ekimi ile dutluklar ve meyve bahçeleri vardır. Küçükbaş hayvancılık çok gelişmiştir. Bursa yöresinde ipek böcekçiliği yapılır. Gelibolu ve Kapıdağ yarımadaları ile Çanakkale ilinin genelini kapsayan Biga Yarımadası nüfusun en seyrek olduğu yerlerdir. Buralarda engebe fazladır. Çanakkale Boğazı, Gelibolu Yarımadası ile Biga Yarımadası'nı birbirinden ayırır.
Bölüm akarsu, göl, körfez ve adalar yönünden oldukça zengindir. Bölgenin en önemli akarsuyu Susurluk Çayı'nın vadisi Marmara Denizi'nin ılıman havasının iç kesimlere ulaşmasını sağlar. Biga Çayı ile Gönen Çayı diğer önemli akarsulardır. İznik, Ulubat ve Kuş Gölü bu bölümde bulunur. Bunlar içinde Kuş Gölü dünyaca üne sahip bir millî parktır.
Bölümün en önemli yerleşim birimi Bursa'dır. Bir süre Osmanlı Devleti'ne başkentlik yapmış Bursa, tarihî, doğal ve ekonomik ve kültürel yönden gelişmiş bir turizm şehridir. Diğer önemli yerleşim merkezleri Balıkesir, Çanakkale, Erdek, Gemlik, Karacabey, Mustafakemâlpaşa, Bandırma, Biga, Gönen'dir. Art bölgesin gelişmiş olması, bölümünde gelişmesine sağlamıştır. Bursa, Bandırma,Balıkesir, Çanakkale, Yalova ve Bilecik'te gıda sanayiinde, Balıkesir'de şeker ve kâğıt sanayiinde, Bursa'da tekstil, otomotiv ve konserve sanayiinde Bandırma'da kimya sanayiinde gelişmiştir.
Çanakkale'ye bağlı Biga ve Çan ilçelerinde hâlâ faal olan linyit ocakları mevcuttur. Bandırma limanı bölge için çok önemlidir. İstanbul - Bandırma arasında arabalı feribot taşımacılığı yapılır. Gönen'de kaplıca turizmi, Susurlukta bor çıkarımı, Bilecik ve Marmara Adası'nda ise mermercilik yapılmaktadır.

Nüfus ve Yerleşme


Marmara Bölgesi'nin nüfusu 17,5 milyondan fazladır. Kilometrekareye 250 kişiden daha fazla insan düşer. Nüfusun yarısından fazlası İstanbul il sınırları içersidinde bulunur. İller ve nüfusları aşağıda büyükten küçüğe sıralanmıştır.
  • İstanbul = 10.033.478
  • Bursa = 2.106.654
  • Kocaeli = 1.203.335
  • Balıkesir = 1.076.347
  • Sakarya = 746.060
  • Tekirdağ = 626.549
  • Çanakkale = 464.975
  • Edirne = 402.606
  • Kırklareli = 328.461
  • Bilecik = 194.326
  • Yalova = 168.593
Bazı ilçe nüfusları
Ad:  marmara denizi.jpg
Gösterim: 20981
Boyut:  99.0 KB
  • Kağıthane 345.239
  • Tuzla 525.500
  • Gebze 253.000
  • Bandırma 99.000
  • İnegöl 91.000
  • Çorlu 142.000
  • Lüleburgaz 79.000
  • Körfez 82.000
  • Gölcük 56.000
  • Gemlik 64.000
İstanbul iline bağlı adalar
  • Kınalıada
  • Burgaz Adası
  • Heybeli
  • Kaşık Adası
  • Büyükada
  • Sedef Adası
  • Balıkçı Adası (Neandros)
  • Sivriada
  • Yassıada
  • Fener Adası
  • Galatasaray Adası
Bursa iline bağlı ada
  • İmralı Adası
Balıkesir iline bağlı adalar
  • Marmara Adası
  • Avşa adası
  • Ekinlik Adası
  • Eşek Adası
  • Mamaliada
  • Paşalimanı Adası
  • Kuş Adası
  • Yerada
  • Fener Adası
Kocaeli iline bağlı ada
  • Kefken Adası
Çanakkale iline bağlı adalar
  • Gökçeada
  • Bozcaada
Kırklareli iline bağlı adalar
  • İğneada
Yeryüzü Şekilleri
Marmara, yükseklik ortalaması en az olan bölgemizdir. Anadolu yarımadası üzerindeki topraklarında Samanlı Dağları, Uludağ, Mudanya Tepeleri ve Biga Dağları uzanmaktadır. Trakya yarımadasında kalan topraklarda ise Yıldız Dağları, Koru Dağları ve Işıklar Dağı bulunur. Trakya'nın iç kesimlerinde Ergene Havzası yer alır.
Bölgenin güney bölümü yer yer akarsular ile yarılmıştır. Akarsu boylarında ve alçak düzlüklerde tarıma elverişli, verimli alüvyâl ovalar bulunur. Bölgedeki en önemli ovalar İnegöl, Yenişehir, Mustafakemâlpaşa, Karacabey, Bursa ve Gönen ovalarıdır. Bu verimli ovaların bulunduğu çukurluk alanlarda Sapanca, Ulubat, İznik ve Kuş gölleri vardır.
Bölgenin en engebeli sahası, Biga Yarımadası'dır. Bölgenin en yüksek noktası Bursa'nın güneyinde bulunan 2543 metreye uzanan Uludağ'dır.

Akarsu ve göller
Bölge genelinde, küçük ölçekli olmalarına rağmen sık bir akarsu ağı vardır. Sakarya, Ergene, Susurluk, Meriç ve Biga Çayı bölgedeki başlıca akarsulardır. Bölge'de irili ufaklı bir çok doğal ve yapay göl bulunur. Büyükçekmece Gölü, Küçükçekmece Gölü, Durusu Gölü, İznik Gölü, Sapanca Gölü, Ulubat Gölü ve Manyas Gölü, açık havası olan tatlı su gölleridir. Bunların haricinde özellikle Güney Marmara Bölümü'nde Biga Yarımadası üzerinde sulama amaçlı birçok baraj gölü ve gölet bulunur.

Marmara Bölgesi akarsuları
Ad:  marmara-tarım-ürünlerin-ülke-ekonomisine-katkıları.jpg
Gösterim: 17783
Boyut:  31.6 KB
  • Susurluk (Marmara Denizi'ne dökülür.)
  • Gönen (Marmara Denizi'ne dökülür.)
  • Kocabaş (Marmara Denizi'ne dökülür.)
  • Sakarya Irmağı (Karadeniz'e dökülür.)
  • Kara Menderes Çayı (Ege Denizi'ne dökülür.)
  • Meriç Irmağı (Ege Denizi'ne dökülür.)

İklim ve Bitki Örtüsü


Marmara Bölgesi'nin iklimini söylerken, tek bir iklim adı ile başlıklandırmak doğru olmaz, Marmara Bölgesinde hüküm süren iklim Karadeniz İklimi, Karasal İklim ile Akdeniz İklimi arasında bir geçiş evresidir. Bölgede yıllık yağış 500 - 1000 mm arasındadır. En çok yağış kış mevsiminde Aralık, Ocak, Şubat aylarında düşer. En kurak aylar ise Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarıdır. Karlı ve donlu günlerin sayısı kıyı kesimlerde en azdır. İç kesimlere gidildikçe karasallık etkisi artar. Ege ve Marmara denizi kıyılarında makiler, güney Marmara sahillerinde ise zeytinlikler bulunur. Makiler 200m yüksekliğe kadar baskın bitki örtüsüdür. Ergene Havzası'nda bozkırlar oluşmuşsa da bölgenin tamamında yaygınlık göstermez. Yükseltinin olduğu yerlerde, özellikle Trakya'da ormanlara rastlanır.
Hava sıcaklığının 0°C nin altında geçtiği gün sayısı çok kısadır. Marmara Bölgesi'nin yıllık sıcaklık değerleri: ortalama 14 -16oC, en sıcak ay ortalaması: 23-25oC, en soğuk ay ortalaması: 5-6oC'dir. Yıllık yağış miktarı 600-700 mm civarındadır. Marmara bölgesinde hâkim rüzgârlar genelde Kuzey ve Kuzeydoğu yönlerinden eser.

Bölgedeki Millî Parklar


  • Gelibolu Yarımadası Tarihî Millî Parkı (Çanakkale)
  • Truva Millî Parkı (Çanakkale)
  • Kazdağı Millî Parkı (Balıkesir)
  • Kuş Cenneti Millî Parkı (Balıkesir)
  • Gala Gölü Millî Parkı (Edirne)
  • Uludağ Millî Parkı (Bursa)

Ekonomi


Ülkemizin en önemli sanayi ve ticaret merkezleri Marmara Bölgesi'ndedir. Tarım ve turizmden de önemli miktarda gelir elde edilen bölgede başlıca sanayi tesisleri İstanbul, Kocaeli ve Bursa illerinde yoğunluk gösterir. Hem ülke ve hem de uluslararası düzeyde ulaşım yollannın buluşma noktasında yer alan İstanbul kenti, ekonomi açısından Türkiye'nin başkenti durumundadır.

Bir petrol rafinerisi ve tersanelerin bulunduğu bölgede başlıca sanayi kuruluşlan otomobil, yedek parça, vagon, elektrikli eşya, cam, ilaç, kimyasal maddeler, çimento, kâğıt, lastik, dokuma, hazır giyim, metal eşya, şeker, içki, sigara ve gıda maddeleri üreten fabrikalardır. Bölgenin sanayi ürünlerinden bir bölümü yurtdışına satılır. Türkiye'nin ve bölgenin en önemli ticaret merkezi de İstanbul'dur.
Çok çeşitlenmiş bir tarımsal etkinliğin olduğu Marmara Bölgesi'nde en çok yetiştirilen ürünler buğday, şekerpancarı, mısır, ayçiçeği ile çeşitli sebzeler ve meyvelerdir. Bağlar ve zeytinlikler geniş alanlar kaplar. Bölgede yaygın olarak hayvancılık da yapılır. Daha çok koyun yetiştirilen Marmara Bölgesi'nin özellikle Trakya kesiminde çok sayıda mandıra vardır. Sığır yetiştiriciliği de yapılan bölgenin çeşitli yörelerinde kurulan tesislerde hayvansal ürünler işlenir. Tavukçuluk, arıcılık ve balıkçılık bölgenin ekonomik etkinlikleri arasında yer alır. Ayrıca yaygın bir biçimde orman ürünleri de değerlendirilir ve işlenir.

Marmara Bölgesi, ülkenin çeşitli kesimleri ile Türkiye'yi öteki ülkelere bağlayan gelişmiş ulaşım olanaklarına sahiptir. İstanbul limanının ülkemiz dış ticaretinde önemli bir yeri vardır. Transit karayolu taşımacılığı açısından büyük önem taşıyan E-5 Karayolu ise hem ülkemizi, hem de Ortadoğu ülkelerini Avrupa'ya bağlar. Bölgenin Bulgaristan ve Yunanistan'a komşu olan Trakya kesiminde sınır kapıları vardır. Bunların en önemlisi, kara ve demiryollarıyla giriş ve çıkış yapılan, Bulgaristan ile ülkemiz arasındaki Kapıkule sınır kapısıdır. Bölgedeki bir başka ulaşım yolu da Avrupa ile Edirne'yi İstanbul'a, İstanbul'u da yurdun öteki kesimlerine bağlayan demiryoludur. İstanbul'daki Atatürk Havalimanı da uluslararası çapta önem taşıyan bir havayolu ulaşım merkezidir.

Böylesine gelişmiş ulaşım olanaklarına sahip olan Marmara Bölgesi eşsiz doğal ve tarihsel değerleriyle turizm açısından büyük ilgi görür. Gezmekle bitmeyecek kadar çok tarihsel yapı bulunan bu bölgeye gelen yabancı turistler için İstanbul, aynı zamanda bir alışveriş merkezidir. Turistlerin en çok ilgisini çeken alışveriş merkezi ise Kapalı Çarşı'dır.

Yeraltı kaynakları açısından da zengin olan Marmara Bölgesi topraklarında bor minerali, cıva, demir, linyit, mermer ve volframit içeren maden yatakları ile çok sayıda şifalı madensuyu kaynakları vardır. Bu kaynaklardan başlıcaları Balıkesir ilindeki Gönen, Bursa ilindeki Çekirge ve Oylat, İstanbul ilindeki Yalova kaplıcalarıdır. Çeşitli konaklama ve hizmet tesisleri bulunan bu kaplıcalar, bölgedeki turizm etkinliğine çeşitlilik katar.

Marmara Bölgesi doğal değerler açısından da çok zengindir. Bölgenin doğal bitki örtüsü ile yabanıl hayvan varlığının korunması amacıyla bazı çalışmalar yapılmaktadır. Bölgede kurulmuş olan ulusal parklar Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı, Manyas Gölü kıyısındaki Kuş Cenneti Milli Parkı ve Uludağ Milli Parkı'dır.

Marmara Bölgesi'nde eğitim ve kültür ile sağlık konularında ülke çapında hizmet veren kurumlar vardır. Ülkemizin en gelişmiş olanaklarla donatılmış hastanelerinden çoğu İstanbul'dadır. Marmara Bölgesi'ndeki yükseköğretim kurumları İstanbul'daki altı, Bursa ve Edirne'deki birer üniversitedir.

Marmara Bölgesi'nde Ahır hayvancılığı ipek böcekçiliği ve mera hayvancılığı yapılır. Yıldız Dağları çevresi ile Tekirdağ, Balıkesir ve Çanakkale dolayında mera hayvancılığı yaygındır.
İstanbul ve çevresinde Bursa, Gemlik, Bilecik çevresinde ipekböcekçiliği yapılmaktadır.
Son düzenleyen perlina; 26 Kasım 2016 16:30
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
23 Ağustos 2009       Mesaj #4
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye

Marmara Bölgesi Ekonomik Yapısı


Ülkemizin en önemli sanayi ve ticaret mer­kezleri Marmara Bölgesi'ndedir. Tarım ve turizmden de önemli miktarda gelir elde edilen bölgede başlıca sanayi tesisleri İstan­bul, Kocaeli ve Bursa illerinde yoğunluk gösterir. Hem ülke ve hem de uluslararası düzeyde ulaşım yollarının buluşma noktasın­da yer alan İstanbul kenti, ekonomi açısından Türkiye'nin başkenti durumundadır.

Bir petrol rafinerisi ve tersanelerin bulun­duğu bölgede başlıca sanayi kuruluşlan oto­mobil, yedek parça, vagon, elektrikli eşya, cam, ilaç, kimyasal maddeler, çimento, kâğıt, lastik, dokuma, hazır giyim, metal eşya, şeker, içki, sigara ve gıda maddeleri üreten fabrikalardır. Bölgenin sanayi ürünlerinden bir bölümü yurtdışına satılır. Türkiye'nin ve bölgenin en önemli ticaret merkezi de İstan­bul'dur.

Çok çeşitlenmiş bir tarımsal etkinliğin oldu­ğu Marmara Bölgesi'nde en çok yetiştirilen ürünler buğday, şekerpancarı, mısır, ayçiçeği ile çeşitli sebzeler ve meyvelerdir. Bağlar ve zeytinlikler geniş alanlar kaplar. Bölgede yaygın olarak hayvancılık da yapılır. Daha çok koyun yetiştirilen Marmara Bölgesi'nin özellikle Trakya kesiminde çok sayıda mandı­ra vardır. Sığır yetiştiriciliği de yapılan bölge­nin çeşitli yörelerinde kurulan tesislerde hay­vansal ürünler işlenir. Tavukçuluk, arıcılık ve balıkçılık bölgenin ekonomik etkinlikleri ara­sında yer alır. Ayrıca yaygın bir biçimde orman ürünleri de değerlendirilir ve işlenir.

Marmara Bölgesi, ülkenin çeşitli kesimleri ile Türkiye'yi öteki ülkelere bağlayan gelişmiş ulaşım olanaklarına sahiptir. İstanbul limanı­nın ülkemiz dış ticaretinde önemli bir yeri vardır. Transit karayolu taşımacılığı açısından büyük önem taşıyan E-5 Karayolu ise hem ülkemizi, hem de Ortadoğu ülkelerini Avru­pa'ya bağlar. Bölgenin Bulgaristan ve Yuna­nistan'a komşu olan Trakya kesiminde sınır kapıları vardır. Bunların en önemlisi, kara ve demiryollarıyla giriş ve çıkış yapılan, Bulga­ristan ile ülkemiz arasındaki Kapıkule sınır kapısıdır. Bölgedeki bir başka ulaşım yolu da Avrupa ile Edirne'yi İstanbul'a, İstanbul'u da yurdun öteki kesimlerine bağlayan demiryoludur. İstanbul'daki Atatürk Havalimanı da uluslararası çapta önem taşıyan bir havayolu ulaşım merkezidir.

Böylesine gelişmiş ulaşım olanaklarına sa­hip olan Marmara Bölgesi eşsiz doğal ve tarihsel değerleriyle turizm açısından büyük ilgi görür. Gezmekle bitmeyecek kadar çok tarihsel yapı bulunan bu bölgeye gelen yaban­cı turistler için İstanbul, aynı zamanda bir alışveriş merkezidir. Turistlerin en çok ilgisini çeken alışveriş merkezi ise Kapalı Çarşı'dır.

Yeraltı kaynaklan açısından da zengin olan Marmara Bölgesi topraklarında bor minerali, cıva, demir, linyit, mermer ve volframit içe­ren maden yatakları ile çok sayıda şifalı madensuyu kaynakları vardır. Bu kaynaklar­dan başlıcaları Balıkesir ilindeki Gönen, Bur­sa ilindeki Çekirge ve Oylat, İstanbul ilindeki Yalova kaplıcalarıdır. Çeşitli konaklama ve hizmet tesisleri bulunan bu kaplıcalar, bölge­deki turizm etkinliğine çeşitlilik katar.

Marmara Bölgesi doğal değerler açısından da çok zengindir. Bölgenin doğal bitki örtüsü ile yabanıl hayvan varlığının korunması ama­cıyla bazı çalışmalar yapılmaktadır. Bölgede kurulmuş olan ulusal parklar Gelibolu Ya­rımadası Tarihi Milli Parkı, Manyas Gölü kıyısındaki Kuş Cenneti Milli Parkı ve Uludağ Milli Parkı'dır.

Marmara Bölgesi'nde eğitim ve kültür ile sağlık konularında ülke çapında hizmet veren kurumlar vardır. Ülkemizin en gelişmiş ola­naklarla donatılmış hastanelerinden çoğu İstanbul'dadır. Marmara Bölgesi'ndeki yük­seköğretim kurumları İstanbul'daki altı, Bur­sa ve Edirne'deki birer üniversitedir.

Bölgedeki Endüstri Fabrikaları
Şeker: Sakarya, Alpullu(Kırklareli), Susurluk,
Margarin: İstanbul
Ayçiçeği yağı: Tekirdağ
Konserve: Çanakkale, Bursa, Balıkesir
Süt ve Süt ürünleri: Edirne ve Tekirdağ
Şarap: Tekirdağ, Bilecik, Çanakkale,
Rakı: İstanbul, Tekirdağ
Bira: İstanbul
Sigara: İstanbul
Pamuklu Dokuma: Bursa
Yünlü Dokuma: Hereke,
İpekli Dokuma:Bursa, Gemlik, İstanbul
Suni İpek: İstanbul
Hazır Giyim: İstanbul
Dericilik: İstanbul
Kereste: Kırklareli
Mobilya: İstanbul
Kağıt: İzmit, Balıkesir,
Bor İşleme: Bandırma
Sülfürik asit: Bandırma
Rafineri: Tüpraş (İzmit)
Petrol-Kimya: İzmit
Lastik: İzmit, Sakarya
İlaç: İstanbul
Gübre: Gemlik, Bandırma, İzmit
Otomobil: Bursa
Vagon: Adapazarı
Ağır vasıta: İstanbul
Tersane: İstanbul, İzmit
Cam: İstanbul, İzmit, Kırklareli
Seramik: İstanbul, Çanakkale
Çimento: Bursa, Balıkesir, Kırklareli, İstanbul, İzmit

MsXLabs.org & Temel Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 3 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 6 Şubat 2019 00:03
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ezgı - avatarı
ezgı
Ziyaretçi
26 Şubat 2010       Mesaj #5
ezgı - avatarı
Ziyaretçi
marmara

Coğrafi Konumu


Marmara Bölgesi ülkemizin kuzeybatı köşesinde yer alır. Ülke yüz ölçümünün %8,5'i ile altıncı büyük bölgemizdir. Yaklaşık olarak 66.000 km² alan kaplar. Karadeniz, Marmara ve Ege olmak üzere üç denize komşudur. İstanbul ve Çanakkale boğazları bu bölgede yer alır. Hem Asya, hem de Avrupa kıtasında yer alır.

Yeryüzü Şekilleri


Türkiye'nin ortalama yükseltisi en az olan bölgesidir. Marmara Bölgesi'nin en önemli yükseltisini, güneyde Samanlı Dağları, Trakya kesiminde Karadeniz boyunca uzanan Yıldız Dağları ve güneydeki Uludağ oluşturur. Bu dağlar orta yükseltidedir. Bölgenin en yüksek dağı ise 2543 metre ile Uludağ'dır. Bölgenin en önemli düzlükleri ise Trakya'daki Ergene Havzası, Anadolu yakasındaki Sakarya ve Bursa ovaları ile güneydeki geniş plato alanlarıdır.
Yer şekillerinin sade olması nedeniyle ulaşım kolaydır. Güney Marmara kıyıları girintili - çıkıntılıdır. Erdek, Bandırma, Gemlik ve İzmit körfezleri önemli girintilerdir.
Kapıdağ Yarımadası tombolo özelliği gösterir.
Kuzey kıyıları dik yalıyarlardan (falezler) meydana geldiği için bu kıyılarda fazla girinti – çıkıntı yoktur. Boğazlar, eski akarsu yataklarının daha sonra sular altında kalması ile oluşmuş ria tipi kıyı özelliği gösterir.

Toprak Özellikleri


Trakya’nın kuzeyinde, Kocaeli Yarımadası’nda, Güney Marmara’nın doğusu ve güneyinde, asitli, koyu renkli ve organik madde bakımından zengin topraklar bulunur. Ergene çayı havzası ile Güney Marmara Bölümü’ndeki ovalarda vertisol topraklar, Trakya’nın batısı Gelibolu ve Biga Yarımadası çevresinde ise rendzina adı verilen kireçli topraklar yer alır.

Akarsu ve Gölleri


Sakarya'nın aşağı kesimi,Meriç nehri, Susurluk ırmağı,başlıca akarsuları oluştururlar. Bölgenin yükseltisinin az olması, akarsuların akış hızını azaltır. Bu nedenle bölge akarsularının enerji potansiyeli azdır. Ayrıca akarsuların yatak derinliklerinin azlığı ve yüzey şekillerinin elverişli olmaması, baraj yapımını zorlaştırır. Bu nedenle Marmara Bölgesi'nin, hidroelektrik üretimindeki payı azdır.
Marmara Bölgesi'nin Anadolu yakasında yer alan akarsuları kıyıda delta oluşturamaz. Çünkü döküldükleri yerlerde kıyı akıntıları fazladır.
Yatak eğimlerinin az olmasına bağlı olarak taşıdıkları alüvyonların büyük bir bölümünü alçak kıyı ovalarında bırakmışlardır.
Bölgedeki Ulubat, İznik ve Sapanca gölleri tektonik kökenlidir. Büyük ve Küçük Çekmece ve Durusu (Terkos) gölleri ise kıyı set gölüne örnektir.

İklim ve Bitki Örtüsü


Marmara Bölgesi ikliminin en önemli özelliği bir geçiş iklimi karakteri göstermesidir. Bölgeye ortalama 600 - 700 mm yağış düşmektedir. Yıllık ortalama sıcaklığı ise 15-16 °C dir.
Trakya'da karasal iklim özellikleri görülür. Yıldız Dağları Karadeniz'in nemli havasının iç kısımlara girmesini engeller. Balkanlar üzerinden gelen nemli hava kütlesi, nemini Balkan Dağları'nda bıraktığından, Trakya'ya nemden yoksun ve kuru olarak eserler.
Balkanlar'dan gelen hava kütleleri Marmara Denizi üzerinden geçerken nem alır. Bu nemi Güney Marmara kıyılarına taşır. Dolayısıyla Güney Marmara'nın denizel iklime sahip olmasını sağlar.
Yıldız Dağları'nın Karadeniz kıyılarına bakan bölümü hariç Trakya'nın tabii bitki örtüsü bozkırdır.
Kocaeli platosunda bozulmuş Karadeniz iklimi görülür. Yazlar Karadeniz iklimine göre daha sıcak, kışlar daha soğuktur. Yazlar yağışlı olmakla beraber, maksimum yağış kışın düşer. Bölgede Karadeniz kıyıları boyunca ormanlar görülür.
Güney Marmara'da kışların ılık geçmesi zeytin yetiştirilen alanların yaygınlaşmasını sağlamış, yazların sıcak ve kurak geçmesi pamuk tarımını kolaylaştırmıştır.
Bol yağış alan yerler ormanlarla kaplı iken, yağış miktarının azaldığı yerlerde stepler görülür. Kuzey Marmara'da ormanlar, Trakya'da stepler, Güney Marmara'da ise maki bitki örtüsü yaygındır
Marmara Bölgesi Türkiye ormanlarının % 13'üne sahiptir. Bölgeler arasında orman oranı bakımından 4. sırada yer alır.

Nüfus ve Yerleşme


Bölge küçük olmasına karşın nüfusu en fazla olan bölgemizdir. Nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının üstündedir.
Kent nüfusu en fazla olan bölgemizdir. Nüfusun özellikle yoğunluk kazandığı yer Çatalca - Kocaeli Bölümü'dür. Sanayi sektöründe çalışan nüfusun en fazla olduğu bölgemizdir. Diğer bölgelerden en fazla göç alan bölgemizdir.
Bursa, tarım, sanayi ve turizmin geliştiği ülkemizin beşinci büyük kenti konumundadır. Adapazarı, gelişmiş sanayisi ve verimli tarım alanlarıyla yoğun nüfusludur. Balıkesir, Çanakkale, Edirne ve Tekirdağ orta nüfuslu kentlerdir. Bölgede en seyrek nüfuslu bölüm Yıldız dağları bölümüdür. Sebebi; yer şekillerinin engebeli olmasıdır.

Tarım


Türkiye'de bölge yüzölçümüne göre, ekili - dikili alanın en fazla olduğu bölge Marmara Bölgesi'dir. Buna yol açan faktör, arazinin fazla engebeli olmaması, düzlüklerin geniş yer kaplaması ve makineli tarımın yaygın olmasıdır. Bölgede tarımın gelişmesinde ulaşım kolaylığı, sulamanın yaygınlığı, tüketici nüfusun fazla olması rol oynar.
Bölgede aynı anda, üç değişik iklim tipinin görülmesi, tarım ürün çeşidini artırmıştır.
Marmara Bölgesi'nde ekili dikili alanların oranının fazla olmasına karşın, bölgenin nüfusunun fazla olması diğer bölgelerden de tarım ürünü almasına neden olur.

Bölgede yetiştirilen başlıca tarım ürünleri


  • Zeytin: Bölgenin özellikle Akdeniz iklimi etkisi altındaki güney kıyılarında yetiştirilir. Özellikle Gemlik zeytinleri ülkemizin en kaliteli sofralık zeytinlerini oluşturur.
  • Pamuk: Bölgede yaz yağışlarının azaldığı güney kesimde özellikle Balıkesir yöresinde yetiştirilir.
  • Tütün: Bölgenin çeşitli yörelerinde üretimi yapılmakla beraber, kaliteli tütünler Adapazarı ovasında yetiştirilir.
  • Ayçiçeği: Türkiye'de en yoğun olarak bu bölgede yetiştirilir. Özellikle Trakya'nın iç kısımlarında Ergene Havzası 'nda yetiştirilmektedir.
  • Şeker pancarı: Şeker fabrikalarının bulunduğu Alpullu, Adapazarı ve Susurluk çevresinde sulanabilen alanlarda üretilir.
  • Buğday: Bölgenin hemen hemen her tarafında yetiştirilir. Çeşitli endüstri bitkileri ile (özellikle şekerpancarı) nöbetleşe ekilir.Bölgeye düşen ortalama yağışın yeterli olmasından dolayı sulanamayan, topraklarda da ekimi yapılmaktadır.
  • Pirinç: Ülkemiz pirincinin yarıdan fazlası bu bölgeden elde edilir. Özellikle Ergene ve Meriç ırmağı çevresinde yetiştirilmektedir.
  • Mısır: Özellikle Doğu Marmara ve Trakya'da yetiştirilmektedir.
  • Bölgede çeşitli tarım ürünleri yetiştirilmesine hatta bazı ürünlerde önde olmasına karşın, diğer bölgelerden ürün alır. Çünkü göçlerle nüfusu hızla artmakta, üretim yetersiz kalmaktadır.
  • Meyvecilik: Bölgede meyvecilik çok gelişmiştir. Özellikle Bursa çevresinde çilek, elma , armut, kiraz, şeftali ve kestane üretimi oldukça fazladır.

Hayvancılık


Bölgede hayvancılık büyük ölçüde şeklindedir. Ahır hayvancılığının gelişmesinde, tüketici nüfusun fazlalığı ve pazarlama sorununun çözülmüş olması gösterilebilir. Bununla beraber bölgede yer şekillerinin ve iklim şartlarının elverişliliği de etkilidir. Bölgede makineli tarımın yaygın olması mera ve otlakların daralmasına yol açmıştır.
Bölgede ahır hayvancılığının yanında mera hayvancılığı da yaygındır. Yıldız Dağları çevresi ile Tekirdağ, Balıkesir ve Çanakkale dolayında mera hayvancılığı yaygındır.
İstanbul ve çevresinde Bursa, Gemlik, Bilecik çevresinde ipekböcekçiliği yapılmaktadır. Ayrıca özellikle boğazlarda balıkçılık yoğun olarak yapılmaktadır. Balıklar mevsime göre sıcak denizlerden soğuk denizlere, soğuk denizlerden sıcak denizlere göçerler. Bu göçlerin yapıldığı boğazlar balıkçılığa elverişli alanları oluşturur.

Sanayi


Ekonomik yönden en gelişmiş bölgemizdir. Sanayi kesiminde çalışan işçilerin yarıya yakını, sanayi ürünlerinin üçte birinden fazlası bu bölgeden elde edilir. Sanayinin en çok geliştiği bölgedir.
Bölgede sanayinin gelişmesinde;
• Hammadde temininin kolay olması,
• Hinterlandının geniş olması,
• Ulaşım kolaylığı,
• İşgücünün fazla olması,
• Pazarlama kolaylıkları,
• Tüketici nüfusun fazla olması,
etkili olan faktörlerdir.
Türkiye'de üretilen enerjinin 1/3'ü Marmara Bölgesi'nde tüketilir. Ülkemizin en büyük sanayi kuşağı bu bölgede İstanbul - Adapazarı arasında bulunmaktadır. Bu hat üzerinde çok çeşitli iş kolları yer alır. Türkiye'nin en gelişmiş ve işlek limanı, İstanbul limanıdır.
Bölge Türkiye ekonomisine ticaret, ulaşım, turizm ve sanayi faaliyetlerinden elde ettiği gelirlerle büyük katkı sağlar. En fazla vergi veren bölgemizdir.

Yeraltı Kaynakları


Mermer: Marmara Adası ve Bilecik'te kaliteli mermer yatakları vardır.
Bor mineralleri: Balıkesir (Bigadiç, Susurluk) Bursa arasında çıkarılmaktadır.
Linyit: Çanakkale ve çevresinde çıkarılır.
Doğalgaz: Kırklareli (Hamitabat) çevresinde gaz çıkarılır.

Turizm


Doğal güzellikleri ve tarihsel değerleri ile İstanbul, Bursa, Marmara kıyıları önemli turistik merkezlerdir.Özellikle Güney Marmara kıyılarında yaz turizmi gelişmiştir.
Uludağ, yalnızca bölgenin değil, ülkemizin de en önemli kış turizmi alanıdır. Marmara Bölgesi, turizmden en çok gelir elde eden bölgedir (%48).

Son düzenleyen perlina; 21 Kasım 2016 11:51
chateaobriande - avatarı
chateaobriande
VIP VIP Üye
11 Ağustos 2011       Mesaj #6
chateaobriande - avatarı
VIP VIP Üye
Marmara Bölgesi Akarsu ve Gölleri
Ad:  44.JPG
Gösterim: 6204
Boyut:  69.4 KB

Bölge genelinde, küçük ölçekli olmalarına rağmen sık bir akarsu ağı vardır. Sakarya, Ergene, Susurluk, Meriç ve Biga Çayı bölgedeki başlıca akarsulardır. Bölge'de irili ufaklı bir çok doğal ve yapay göl bulunur. Büyükçekmece Gölü, Küçükçekmece Gölü, Durusu Gölü, İznik Gölü, Sapanca Gölü, Ulubat Gölü ve Manyas Gölü, açık havası olan tatlı su gölleridir. Bunların haricinde özellikle Güney Marmara Bölümü'nde Biga Yarımadası üzerinde sulama amaçlı birçok baraj gölü ve gölet bulunur.

Akarsuları
İstanbul il sınırları içinde büyük nehir ve ırmaklar yoktur, fakat çok sayıda dereler vardı

Marmara Bölgesi Nehirleri ve Dereleri
  • Avrupa (Trakya) bölgesinde bulunan dereler:
  • Istranca Deresi: Istranca Dağlarının batı yamaçlarından çıkar. Durusu'yu alarak Terkos Gölüne dökülür. Terkos'u besleyen en büyük su kaynağıdır.
  • Karasu: Büyük Çekmece Gölüne dökülen suyu bol ve uzunluğu 70 km olan bir deredir. İnceğiz de, debisi çok olan bir deredir.
  • Sarısu: 25 km uzunluğundadır. Büyük Çekmece Gölüne dökülür.
  • Çakıl Deresi: Büyükçekmece Gölüne dökülen küçük bir deredir.
  • Sazlıdere: 40 km uzunluğundadır. Küçükçekmece Gölüne dökülür.
  • Nakkaş Deresi: Küçükçekmece Gölüne dökülen küçük bir deredir.
  • Alibeyköy Deresi: 50 km uzunluğundadır. Haliç'e dökülür. Bu dere üzerinde Kağıthane bölgesinde Alibeyköy Barajı vardır.
  • Kağıthane Deresi: Haliç'e dökülen küçük bir deredir. Yazın kurur.
Anadolu bölgesinde bulunan dereler
  • Göksu Deresi: Hereke yakınlarından çıkar. Göksu bucağını geçerek Ağva yakınında denize dökülür. İstanbul il sınırları içinde kalan kısmı 25 km'dir.
  • Riva Deresi: Samandra'dan çıkarak Ömerli Barajına dökülen bu derenin uzunluğu 100 km'dir. İstanbul'un en büyük akarsuyudur.
  • Hiciv Deresi: Suyu çok boldur. Uzunluğu 50 km'dir. Şile yakınında denize dökülür.
  • Sellimandra Deresi: Yalova batısında denize dökülür.
  • Eyrek Deresi: Yalova Ovasını sular ve Marmara Denizine dökülür.
Marmara Bölgesi Gölleri
Göl bakımından oldukça zengin olan bir bölgedir.Bölge'de irili ufaklı bir çok doğal ve yapay göl bulunur.

Çatalca- Kocaeli bölümünde Büyükçekmece Gölü, Küçükçekmece Gölü, Durusu Gölü, Güney Marmara bölümünde ise İznik Gölü, Sapanca Gölü, Uluabat Gölü ve Manyas Gölü, açık havası olan tatlı su gölleridir. Bunların haricinde özellikle Güney Marmara Bölümü'nde Biga Yarımadası üzerinde sulama amaçlı birçok baraj gölü ve gölet bulunur.

Bölgenin Başlıca Gölleri:

Büyük Çekmece Gölü
Küçük Çekmece Gölü
Durusu Gölü
Sapanca Gölü
Manyas Kuş Gölü
İznik Gölü
Uluabat Gölü
  • Terkos Gölü: İstanbul'un içme suyunun büyük kısmını karşılayan bu göl, il merkezine 50 km uzaklıkta ve Karaburun yakınlarındadır. Istranca Deresi buraya dökülür. Yüzölçümü 25 km2dir. Girinti ve çıkıntısı çoktur.
  • Büyükçekmece Gölü: Yüzölçümü 10 km2dir. Derinliği az olup, bazı yerleri 1 m'den aşağıdır. Denizle bağlantısı kesilerek İstanbul'un içme suyu ihtiyacını karşılamak için baraj gölü haline getirildi.
  • Küçükçekmece Gölü: Yüzölçümü 14 km2dir. İstanbul'un 15 km batısındadır. Nakkaş Deresi, Sazlı Dere ve Eşkinoz Deresi ile beslenir. Suyu hafif tuzludur. En derin yeri 20 m'dir. Göl bir dereyle denize birleşmiştir. Etrafı temizlendiğinde turizm bakımından İstanbul'un en güzel yerlerinden biri olmaya namzettir.
  • Ömerli Baraj Gölü: Riva Deresi üzerinde kurulmuş, 54 metre yükseklikte ve 23 km2 yüzölçümünde bir barajdır. İstanbul'un içme suyunun bir kısmını temin eder.
  • Alibeyköy Baraj Gölü: Alibeyköy Deresi üzerinde içme suyu için yapılmıştır. Yüksekliği 29.5 m, yüzölçümü ise 1.66 km2 dir.
Ad:  55.JPG
Gösterim: 6204
Boyut:  25.7 KBAd:  77.JPG
Gösterim: 6117
Boyut:  63.4 KBAd:  88.JPG
Gösterim: 6091
Boyut:  55.8 KB
Son düzenleyen Safi; 11 Aralık 2017 00:30
Fly High
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
16 Şubat 2016       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Marmara bölgesinin doğal varlıkları
Ad:  marmara.jpg
Gösterim: 18503
Boyut:  16.6 KB
Marmara Denizi ile Haliç arasında uzanan kara sularının iç kesimindeki tarihi yarımada, Roma, Bizans ve Osmanlı imparatorluklarının izlerini taşıyan sanat eserleri ile dolu açık hava müzesi gibidir Sayıları 500’ün üzerinde olan camiler kentin tepelerini süsler Sultan I Ahmet tarafından 17 yüzyılda yaptırılan Sultanahmet Camii, altı minaresiyle İstanbul’un görkemli bir simgesidir
Türkiye’nin Avrupa bölümünü oluşturan Trakya’nın bereketli toprakları, genellikle ayçiçeği tarlaları ve üzüm bağları ile kaplıdır Avrupa’dan gelip Türkiye’nin batı kapısı olan Edirne kentine giren bir yabancı, önce Türk mimarisinin şaheseri olan Selimiye Camii ile karşılaşır 18 yüzyılda Avrupa’nın yedi büyük kentinden biri olan ve yaklaşık yüz yıl Osmanlı Devleti’ne başkentlik yapan Edirne; camiler, kervansaraylar, çarşılar, köprüler ve diğer özgün Osmanlı mimari eserleri ile bir açık hava müzesi görünümündedir Geleneksel ünlü Kırkpınar güreşleri her yaz başında Sarayiçi denilen ağaçlık alanda yapılmaktadır
Doğa ve tarih açısından zengin olan Kırklareli, Türkiye’nin Avrupa topraklarındaki en geniş ilidir Geniş ormanlara sahiptir ve meyvecilik kentte önemli bir geçim kaynağıdır Karadeniz kıyılarındaki İğneada ve Kıyıköy, ince kumlu plajları ile tanınır Kent alınırken şehit düşen kırk akıncının anısına yaptırılan 18 sütunlu “Kırklar Şehitliği”, kentin simgesidir

Marmara Denizi’nin güneyinde Çanakkale, Balıkesir ve Bilecik illeri yer alır Çanakkale, önemli bir deniz geçidi olan Çanakkale Boğazı’nın en dar yerinde, doğu sahilinde kurulmuştur 15 yüzyıldan kalma Çimenlik ve Kilitbahir kaleleri boğaza ayrı bir güzellik katar Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale cephesinde şehit düşen 500000 askerin anısına Milli Park’ın güney ucunda 42 m yüksekliğinde “Çanakkale Şehitleri Anıtı” yaptırılmıştır Çevrede İngiliz ve Fransızlar’a ait anıtlar da bulunur Anzak askerlerinin çıkarma yaptığı Arıburnu sahillerindeki Anzak koyunda, üzerinde Atatürk’ün Çanakkale savaşları ile ilgili hitabesinin de yazılı olduğu Anzak Anıtı, evrensel hümanizmin ölümsüz belgelerinden biridir

Çanakkale’nin kuzeybatısında, kuzeyden güneye doğru tarihi kentler uzanır Anadolulu Homer’in İlyada Destanı’nda adları geçen Kral Priamos, Hektor, Paris ve Güzel Helena’nın yaşadığı tahta atıyla ünlü tarihi Truva kenti, Çanakkale’nin 30 km güneybatısındadır Truva’nın daha güneyinde sırasıyla Neandria, Aleksandria, Troas, Chryse ve Assos yer alır Behramkale, yani tarihi ismiyle Assos, entelektüellerin tatil merkezi olarak da bilinir Denizden 248 m yükseklikteki Assos akropolünde yer alan Athena Mabedi, MÖ 6 yüzyılda yapılmıştır
Marmara Bölgesi’nin önemli illerinden olan Balıkesir, kuzeyde Marmara ve batıda Ege denizleriyle çevrelenmiştir Balıkesir’in Marmara sahillerindeki en büyük yerleşim merkezi olan Bandırma, Marmara’nın İstanbul’dan sonraki en büyük limanıdır Bandırma’nın kuzeybatısındaki Erdek, plajlarıyla ve Belkıs (Kyzikos) tarihi eserleriyle tanınır Erdek’ten deniz ulaşımı olan Marmara, Avşa ve Paşalimanı adaları doğal güzellikleri, plajları ve leziz şarapları ile önemli cazibe merkezleridir Bandırma’nın güneyindeki Manyas Gölü’nde, her yıl 239 türden üç milyona yakın kuşun geldiği Kuş Cenneti Milli Parkı bulunmaktadır
Balıkesir ilinin Ege kıyıları Edremit Körfezi çevresinde sıralanır Doğal ve tarihi zenginliklerle dolu olan Edremit körfezi sahillerinin tümü zeytin ağaçlarıyla kaplıdır Bu nedenle bu sahillere “Zeytin Rivierası” da denilmektedir

Akçay, Altınoluk, Ören ve Ayvalık, Edremit çevresinde yer alan doğal güzellikleri ve geniş kumsallarıyla gözde tatil beldeleridir İrili ufaklı 22 adanın bulunduğu Ayvalık’ta doğa, sahilleri adeta ince bir dantel gibi işlemiştir “Şeytan Sofrası” denilen yerden bu güzellikler panoramik olarak izlenebilir


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen perlina; 21 Kasım 2016 11:58
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
16 Şubat 2016       Mesaj #8
Safi - avatarı
SMD MiSiM
MARMARA BÖLGESİ İKLİMİ VE TARIM KAYNAKLARI
İKLİM
Bölgede üç farklı iklim tipi görülür.Karadeniz kıyılarında ılman iklim, Marmara ve Ege Denizi kıyılarında Akdeniz iklimi, iç kısımlarda karasal iklim görülür.İklim kıyıdan uzaklaştıkça içerilerde sertleşir.Soğuk kuzey rüzgarlarına açık olduğu için Karadeniz kıyıları kışın biraz daha soğuk geçer.Enlemin etkisinden dolayı Akdeniz İklimi biraz bozulur. Yaz kuraklığı daha az kışlar ise daha soğuk, kar yağışı olağandır.
Ergene havzasında, güney Marmara'nın iç kısımlarında istep iklimi özelliği görülür. Yaz sıcak, kış soğuktur.
En çok yağışını kış, en az yağışını yaz mevsiminde alır.

İklimin etkileri
1) Doğal bitki örtüsü iklime bağlı olarak Marmara Denizi kıyılarında maki, yükseklerde geniş ve iğne yapraklı orman, Karadeniz kıyılarında karışık orman, Ergene Havzasında ve içerilerde seyrek ağaçlar, kurakçıl otlar yani stepler görülür.
2)Akarsular en çok suyunu kış ve ilkbaharda taşır.En az suyunu yazın taşır.
3) iklimin farklı ve çok sert olmaması nüfus yoğunluğunu artırır.
4) Üç iklim tipinin varlığı ovalarda verimliliği artırmış, tarım ürünlerini çeşitlendirmiştir.
5)Endüstri bitkilerinin yetişmesine elverişlidir.(ayçiçeği, tütün, şeker pancarı, zeytin, mısır, pirinç, tahıllar, sebze ve meyveler)
6)İklimin etkisi büyükbaş hayvancılığı yayğınlaştımıştır.
7)Bölge orman bakımından zengindir.

TARIM
Ad:  marmara1.jpg
Gösterim: 18969
Boyut:  74.0 KB

a)tahıl
1) Buğday
Bilindiği gibi, buğday, kurak yerlerde halkın geçim kaynağıdır. Marmara Bölgesi'nde Trakya kesimi kurak bir yer olduğundan Türkiye'nin bir kaç yeri gibi oradada buğday ekimi için önemli bir yerdir.(Tekirdağ=800 bin ton ve Edirne=700 bin tonla üretimde başta gelir).

2) Arpa
Arpada buğday bitkisinin özelliklerini taşır. Marmara Bölgesi'nde buğdayın yetiştiği Trakya'nın iç kesimlerinde arpada yetişir.

3) Mısır
Mısır tarımı, Marmara Bölgesi'nde özellikle Güney Marmara bölümünde, Balıkesir İli ve çevresinde yaygındır.
Türkiye mısır üretiminde Marmara Bölgesi'nin önemli bir yeri vardır. Sadece Marmara ve Karadeniz Bölgesi'nin yıllık toplam mısır üretimi, Türkiye toplam üretiminin, % 70 ile % 75'ini bulur.

4) Çeltik
Çeltik üretimi, Marmara Bölgesi'nde en çok Edirne'de görülür. Edirne'nin üretimi Türkiye'nin ortalamasının % 35'ini oluşturur. (en büyük paya sahip il). Çeltik tarımı Bursa, Balıkesir, Çanakkale gibi Güney Marmara Bölümü illerinde de yapılır ama buradaki üretimler, Edirne'nin Türkiye çeltik üretimine kattığı değere ulaşmaz.

5) Yulaf
İstanbul, Kocaeli, Balıkesir, Çanakkale, Kırklareli ve Tekirdağ gibi
Marmara illeri, Türkiye yulaf üretiminin %60-70'ini vermektedir. Yıllık
yulaf üretimleri 10-15 biner tonu aşan iller içerisinde Balıkesir, Kocaeli, İstanbul gibi önemli Marmara illeri de vardır.

b)sebzecilik

Marmara Bölgesi, Türkiye sebze üretiminde birinci bölgedir. Verimli alivyal toprakların ve sebze tarımına çok uygun iklim özelliklerinin bu bölgede olması bu gelişmenin nedenidir.
1) Patates
Başta,Marmara Bölgesi'nin Bursa, Balıkesir, Kocaeli ve Sakarya illeri olmak üzere, patates üretimi bütün bölgelerimizde yapılmaktadır.

2) Soğan ve Sarımsak
Yıllık kuru soğan üretiminin %90 gibi yüksek bir payı, sıra ile Güney Marmara bölümü illeri ile Ege bölümü, Akdeniz kıyı ovaları ve Orta Karadeniz bölümü illerinden sağlanır.
Sarımsak sadece Marmara Bölgesinde değil tüm yurta az üretilir. Çünku tuketimi soğan kadar değildir.

3) Domates
Domates Balkan ülkelerinden sonra yurdumuzda ilk kez Güney Marmara Bölümünde yetiştirilmeye başlanmıştır. Daha sonra diğer bölgelere yayılmaya başlamıştır. Yurdumuzda yetiştirilen domatesin büyük bir bölümü dış ülkelere satılmaktadır. Ve ticarete yönelik domatesler başta Güney Marmara Bölümü olmak üzere diğer bölgelerde de yetiştirilir.

c)endüstri (sanayi) bitkileri tarımı
1) Tütün
Marmara Bölgesi, kaliteli tütün üreten bölgeler arasında, Ege Bölgesi ve Karadeniz Bölgesi'nden sonra 3. sırayı alır. Bölgede üretim daha çok Güney Marmara Bölümü'nde yapılır. Bölge üretimi Türkiye üretiminde, her yıl % 10 ila % 15 lik bir paya sahiptir. Ama Balıkesir ili, bütün bölge üretiminin % 60 ila % 65 ini verir. Bu ili, Bursa ve Çanakkale illeri izler. Balıkesir ilinin Altınova, Ayvalık, Edremit ve Burhaniye tütünleri ile Bursa'nın merkez ilçe ve İnegöl tütünleri, ihraç edilecek kalitede tütünlerdir. Bölgede Kocaeli,Sakarya,Tekirdağ,Kırklareli ve Edirne'dede tütün tarımı yapılır.Ama bu illerde üretim,pek ekonomik değildir.

2) Pamuk
Pamuk üretimi,sıcaklık koşullarının uygun olması ve verimli alivyal toprakların varlığı nedeniyle Güney Marmara'da da yapılır. Marmara bölgesi, Ege ve Akdeniz bölgelerinden sonra pamuk yetiştirmede 3. sırayı alır. Bu bölgede en iyi üretimi yapan il Balıkesir'dir.(yılda 6-7 bin ton).

3) Şeker pancarı
Şeker pancarı üretilen bölgeler arasına Marmara Bölgesi de girer. 1926'da en çok şeker pancarı Kırklareli ve Uşak'ta üretilmiştir.

d)yağlı tohumlar tarımı (pamukçiğiti ve ayçiçeği)
Pamukçiğiti pamukla beraber, aynı şartlarda yetişir.
Ayçiçeği tarımının en gelişmiş olduğu bölge Marmara Bölgesi'dir. Bu ürünün tarımı ilk kez Trakya'da yapılmıştır.Bölgenin hemen her ilinde tarımı yapılmaktadır. Ama Edirne ve Tekirdağ illeri hem bölgede hem de yurdumuzda, en fazla üretim yapılan iller durumundadır. Örneğin; 1990'da Türkiye ayçiçeği tarım arazisi 720 bin ha. ve ayçiçeği tohumu üretimi de, 860 bin ton kadardı. Ancak ekiliş alanlarının % 40'ı, ve üretimin % 50-55'i bu bu iki ile aitti.

e)meyvecilik
1) Fındık
Fındık, Orta ve Doğu Karadeniz Bölümleri'nden sonra Doğu ve Güney Marmara Bölümleri illerinde yetiştirilir.Marmara Bölgesi'nde fındık bahçeleri ve üretimi Sakarya ili ile temsil edilir. Bölge üretiminin (80 bin tonu biraz aşar) % 90'dan fazlasını bu ilimiz verir. Verimli yıllarda, ilin kuru kabuklu meyve üretimi, 70-75 bin tonu bulur. Bölgede, bu ilden başka;Kocaeli (5 bin tonu aşar), Bilecik (30-35 ton), Bursa (150 tonu bulur), Çanakkale (15-20 ton), Tekirdağ (1,5-3 ton) ve Kırklareli (25-30 ton) illerinde de, az çok fındık bahçelerine rastlanır. İstanbul üretimi de 500 tonu aşar.

2) Zeytin
Marmara Bölgesi, zeytin ağacı sayısı fazlalığı bakımından ikinci sırada gelir. Türkiye zeytin ağacı sayısının % 25'ten fazlasını temsil eder. Bölge zeytin bahçelerinin hemen tamamı, Güney Marmara Bölümü illeri ile kısmen de Doğu Marmara illerinde toplanmıştır. Trakya kesimi illerimizde de, tek tük zeytin ağacına rastlanır.Ama üretimi ekonomik değildir. Güney Marmara Bölümü'nde özellikle Balıkesir ili, Aydın ve İzmir illerinden sonra Türkiye'nin en büyük üçüncü zeytincilik merkezi durumundadır. Özellikle Edremit Körfezine doğru geniş alanlar, zeytin bahçelerine ayrılmıştır. Bölge zeytin ağacı sayısının, % 45'e yakını bu illerdedir.İlin,Bandırma ve Erdek dolayları da, geniş bahçelere sahiptir.Bursa ilinin en geniş zeytin bahçeleri, Gemlik ve Mudanya çevresinde toplanmıştır. Batıda Çanakkale ve doğuda Kocaeli illerine dğru bahçeler, giderek azalır ve seyrekleşir.

Türkiye zeytin ağacının bölgesel dağılışı
Bölge Ağaç sayısı(milyon) Türkiye % si
Ege 49.6 57.3
Marmara 22.3 25.8
Akdeniz 9.4 10.9
Güneydoğu 4.3 5.0
Diğerleri 0.9 1.0
Toplam 86.5 100.0

3) Turunçgiller
Güney Marmara'da Türkiye'de turunçgil ağaçları sayısının %1,5'i bulunmaktadır. Bahçeler, büyük çoğunluğu ile başta Balıkesir ili olmak üzere, bu il ve Çanakkale ili kıyılarında yoğunlaşmıştır.

4) Şeftali
Bahçe kültürü biçimindeki yetişme bölümlerinden birisi Güney Marmara Bölümüdür. Yurdumuzun, en kaliteli ve pazar değeri en yüksek şeftali meyvesi, eskiden beri Bursa ili bahçelerinde yetişir. Ülkemiz şeftali ağacı sayısı % 25'i bu ilde olup, verimli yıllarda Bursa'nın üretimi 100 tonu aşar.

5) Armut
Üretimi giderek yükselen bir meyvedir. Bahçelerin çoğu Güney Marmara Bölümü'ndedir.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 11 Aralık 2017 00:30
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
18 Kasım 2016       Mesaj #9
Safi - avatarı
SMD MiSiM

MARMARA BÖLGESİ

, Türkiye'nin coğrafi bölgelerinden biri; yaklaşık 62 000 km2; 13 milyona yakın nüfus (1990). Marmara denizi çevresinde yer alan Trakya topraklarının tümüyle Anadolu' nun kuzey-batı kesimini kaplayan bölge, doğuda dik yamaçlarla belirlenen Anadolu platosu, kuzeyde Karadeniz ve Bulgaristan, batıda Yunanistan ve Ege denizi, güneyde Uludağ ve Kaz dağı ile sınırlanır. Bölge doğal ve beşeri özelliklerine göre 4 bölüme ayrılır (Yıldız dağları, Ergene, Güney Marmara, Çatalca-Kocaeli bölümleri).

Yüzey şekilleri;

D.-B. doğrultusunda uzanan dağlar ve platolarla kaplı yüksek alanlar, havzalar ve ovalardan oluşan çukur alanlarla K.'den G.’e doğru birbirini izler. K.’de orta yükseklikteki Yıldız (Istranca) dağları ve platolarla kaplı Çatalca-Kocaeli yarımadaları yer alır. Bunların G.'inde Ergene havzasından başlayarak, Marmara çukuru üzerinde Adapazarı ovasına kadar uzanan alçak bir alana geçilir. BölgeninG. ’inde, en yüksek engebeleri oluşturan Uludağ ve Biga dağlarıyla, Samanlı ve G. Marmara kıyıdağları arasında Biga, Manyas, Ulubat, Bursa ve İnegöl ovalarından oluşan bir havzalar dizisi sıralanır. Bölge yüzey şekillerinin bu özelliğini, Neojen sonlarında epirojenik hareketlerle birlikte meydana gelen genç faylanmalar, bunlara bağlı çerıaklaşma ve yükselmeler sonucunda kazanmıştır. Aynı nedenlerle depremlerle en çok sarsılan starlardan biridir, Bölgenin en önemli akarsuları D da Sakarya, B.'oa Ergene ve Meriç, G de Susurluktur. Anadutu yakası göl bakımından zenginliği ile dikkati çeker (Sapanca, İznik, Ulubat, Manyas gölleri); Trakya yakasında yer alan Terkos, Büyükçekmece, Küçükçekmece göllerinden İstanbul anakentinin su gereksinimini karşılamada yararlanılır.

İklim ve bitki örtüsü

. Bölge tipik Akdeniz ikliminden, Karadeniz iklimine bir geçiş alanıdır. Bir yandan da kıyıdan uzaklaştıkça karasal iklim etkileri kendini gösterir. Marmara kıyılarında yazlar, Akdeniz ve Ege kıyılarında olduğu kadar sıcak değildir; kışın da sıcaklık 4-5 °C kadar daha düşüktür (Göztepe ocak ort. 5,4 °C, temmuz ort. 23,2 °C). Çoğu kış mevsimine düşen yıllık yağış tutarı konuma göre 550-1 000 mm arasındadır (Göztepe 677 mm, Bahçeköy 1 074 mm). Karadeniz kıyıları daha serin ve daha yağışlıdır (Şile 747 mm). Özellikle Trakya'nın iç kesimlerinde karasal etkiler belirginleşir. Kışlar daha soğuk ve karlı (Edirne ocak ort. 2 °C, temmuz ort. 24 °C), yıllık yağış tutarı daha azdır (Edirne 597 mm). Bu iklim farkları, bitki örtüsündeki farklılaşmalara da yansır.
Daha nemli Karadeniz kıyıları ve Yıldız dağları doğal olarak başlıca türleri meşe, kayın ve gürgenden oluşan nemli orman alanlarıdır. Marmara kıyıları 100- 200 m'ye kadar makilerle kaplıdır. Daha az yağışlı Ergene havzası ilksel seyrek meşe orman alanıdır ama günümüzde bu ormanlar büyük ölçüde ortadan kaldırılmış, yerini otsu topluluklar almıştır. G. Marmara bölümünde ormanlar daha yağışlı dağlarda oldukça geniş yer kaplar. Bunların en yaygın ağaç türleri bu bölümün K.'inde kayın, meşe, gürgen ile daha yükseklerde köknar; G.'inde ise giderek artan oranda kızılçam ve karaçamdır.

Nüfus

. Marmara bölgesi, 13 000 000'a yaklaşan nüfusuyla Türkiye toplam nüfusunun yaklaşık % 23'ünün kümelendiği bir alandır; km2'ye ortalama 200'ü aşan nüfus yoğunluğu (Türkiye ortalamasının 3 katı kadar) ile yurdun en sık nüfuslan- mış bölgesidir; kentsel nüfus oranının da en yüksek (% 75) olduğu bölgedir. Kentsel nüfusun yarısından fazlası İstanbul'da toplanmıştır; geriye kalanın çoğu da Bursa ve İzmit gibi hızla gelişen İki büyük kentte toplanmıştır. Bu üç büyük merkezin nüfusu 1985-1990 döneminde bir yandan doğumlar, bir yandan da yılda 40-50 000 kişiyi bulduğu sanılan iç göçlerle hızlı (İzmit % 46,42; İstanbul % 44,78, Bursa %o 38,26) bir artış göstermiştir. Genelde yoğun nüfuslanmış olmasına karşın, bölgenin bazı yöreleri, özellikle tarımsal ekonominin başat olduğu Karadeniz kıyıları ile Çatalca, Kocaeli ve Biga yarımadalarının iç kesimleri tenhadır. Bu kesimlerdeki yıllık nüfus artış oranı da Türkiye ortalamasının altındadır.

Ekonomi

. Bölge küçük boyutlarına karşın ekili-dikili toprak oranının yüksekliği vş tarım teknolojisinin ileri olması nedeniyle çeşitli tarım ürünleri üretir; özellikle sebze, meyve ve sanayi bitkileri üretimi gelişmiştir. Türkiye ayçiçeği üretiminin % 79,2' sini, zeytinin % 27,6'sını, sebzelerin % 16,9’unu, meyvelerin % 12,3’ünü, tütünün % 8’ini ve buğdayın % 12,9'unu bu bölge sağlar. Kırsal kesimde hayvancılık ve hayvan ürünleri de önemli bir uğraşıdır (bölge tarımsal üretiminin % 26 kadarı).

Yeraltı kaynaklarının başlıcaları; linyit (Trakya ve G. Marmara), demir (Sakarya) ve mermer (Bilecik, Marmara adası) ile G. Marmara bölümünde yer alan ve dünya ölçüsünde önemi olan çok zengin bor tuzlarıdır. Ama, en önemli uğraşı ve gelir kaynakları, çok çeşitli sanayi ve ticarettir. Türkiye imalat sanayisi dalında üretimin değerce % 52,7'sini bu bölge sağlar; bu kesimde çalışan işçilerin % 40'ı da Marmara bölgesinde, özellikle İstanbul'dan Adapazan'na kaaar uzanan bir şerit boyunca ve Bursa kenti ve çevresinde toplanmışım Sanayi, besırt sanayisinden petrokimyaya. cam, otomobil, dokuma, giyim, elektrikli eşyaya, gemi ve vagon yapımına kadar hemen hemen her alanı kapsar .Marmara bölgesini diğer bölgelerimizden ayıran bu özellik ulaşım yolları deniz üzerindeki elverişli konumunun bir sonucudur.
Avrupa ve Asya burada karşılaşır; bu iki kıtayı birbirine bağlayan en kısa karayolları buradan geçer ve bu yollar Karadeniz ülkelerini Akdeniz'e bağlayan denizyolu ile burada kesişir. Yollar üzerindeki konumu, bölgenin başta İstanbul olmak üzere her alanda gelişmesine, kalabalıklaşmasına, zenginleşmesine neden olmuştur. Çeşitli eğitim kurumlan, basın ve yayın kuruluşları, sinema sanayisi ve tiyatrolarıyla kültür etkinliklerinin en yoğun olduğu merkezlerin bulunduğu Marmara bölgesi, aynı zamanda doğal güzellikleri, tarihi yapıları ve sanat eserleri ile Türkiye’de iç ve dış turizmin en hareketli olduğu alandır.

Kaynak: Büyük Larousse
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen perlina; 21 Kasım 2016 12:08
SİLENTİUM EST AURUM
perlina - avatarı
perlina
Ziyaretçi
20 Kasım 2016       Mesaj #10
perlina - avatarı
Ziyaretçi

Marmara Bölgesi'ndeki Barajlar



Alibey Barajı

(bitişik olduğu İstanbul semtinin ismi ile Alibeyköy Barajı şeklinde de anılır), İstanbul'da Alibey Deresi (Alibeyköy Deresi veya Malova Deresi şeklinde de anılır) üzerinde, içme, kullanma ve sanayi suyu temini amacıyla 1975-1983 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.930.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 30,00 m, normal su kotunda göl hacmi 66,80 hm3, normal su kotunda göl alanı 4,66 km²'dir. Yılda 39 hm3 içme suyu sağlamaktadır.
Alibey(köy) Barajı muhtemelen Türkiye'nin en vukuatlı barajıdır. İstanbul'un hızlı şehirleşmesinin zorladığı bir mecraya hakim olduğundan, aşağısında kalan, özellikle Alibeyköy ve Eyüp'ün diğer bazı semtleri, Kağıthane ve Gaziosmanpaşa ilçelerinin de bazı kısımları, barajdaki su hacminin kontrol edilemediği dönemlerde kapaklarının açılmasıyla oluşan su baskınları nedeniyle afet günleri yaşamakta, bir dünya metropolüne yakışmayan manzaralar ortaya çıkmaktadır. Ayrıca, içme dahil kullanım suyu temini amaçlı bir baraj olmasına rağmen, içinden sık sık ceset çıkar veya benzer sağlıksız hadiselere konu olur. Olası deprem senaryolarında da baraj bölge için felaket yaratabilecek tahminlerle ilişkilendirilmektedir. Bu unsurlardan özellikle su baskınları sorununun, geniş bir nüfus kitlesini etkilediği, bu nüfusun çoğunluğunun ekonomik açıdan darbelere karşı hassas konumda olduğu, münferit bir olay olmayıp senelerdir tekerrür eden bir olgu haline geldiği dikkate alındığında, çözümsüzlüğü muamma teşkil etmektedir. Bu haliyle, pek çok başarıya imza atmış Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü için bir iftihar vesilesi oluşturmamaktadır.

Ad:  hidroelektrik_santral_baraj.gif
Gösterim: 25333
Boyut:  37.8 KB

Altınyazı Barajı,

Edirne (il)'inde, Basamaklar Çayı üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü amacı ile 1965 - 1970 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.Kadıgebren barajından da aktarılan sularla kapasiteli su toplama havzasına sahiptir. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 524.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 21,50 m, normal su kotunda göl hacmi 30,80 hm3, normal su kotunda göl alanı 4,25 km²'dir. 7.730 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir. Barajda sazan ve türleri, levrek balığı amatörce ve Altınyazı Su Ürünleri Kooperatifi tarafından avlanmakta ve köy ekonomisine katkıda bulunmaktadır.

Armağan Barajı,

Kırklareli'nde, Kocadere üzerinde, sulama amacıyla 1986-1998 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.553.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 61,00 m., normal su kotunda göl hacmi 51,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 3,00 km2'dir. Baraj 5.623 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Atikhisar Barajı,

Çanakkale ilinde, Sarıçay üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü amacı ile 1964-1966 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.990.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 43,00 metre, normal su kotunda göl hacmi 40 hm3, normal su kotunda göl alanı 3,30 km2'dir. 5200 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Ayvacık Barajı,

Çanakkale'de, Tuzla Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1997-2007 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.200.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 53,00 m., normal su kotunda göl hacmi 30,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 3,42 km2'dir. Baraj 3.900 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Babasultan Barajı,

Bursa'da, Karadere üzerinde, sulama amacıyla 1991-2002 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 2.075.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 53,00 m., normal su kotunda göl hacmi 15,80 hm3, normal su kotunda göl alanı 1,28 km2'dir. Baraj 7.058 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Bakacak Barajı,

Çanakkale'de, Kocaçay üzerinde, sulama amacıyla 1991-1999 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.750.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 65,00 m., normal su kotunda göl hacmi 139,00 hm³, normal su kotunda göl alanı 7,74 km²'dir. Baraj 9.100 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Bayramdere Barajı,

Çanakkale'de, Karanlık Çayı üzerinde, sulama ve içme suyu temini amacıyla 1999-2002 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.000.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 60,00 metre, normal su kotunda göl hacmi 18,45 hm3, normal su kotunda göl alanı 0,94 km2'dir. Baraj 1.050 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Bayramiç Barajı,

Çanakkale'de, Karamenderes Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1986-1996 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 3.900.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 56,00 m., normal su kotunda göl hacmi 86,50 hm3, normal su kotunda göl alanı 5,85 km2'dir. Baraj 15.800 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Boğazköy Barajı,

Bursa'da, Kocasu Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1999-2005 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 3.600.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 31,00 m., normal su kotunda göl hacmi 41,62 hm3, normal su kotunda göl alanı 6,50 km2'dir. Baraj 11.187 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Büyükçekmece Barajı,

İstanbul'da, Büyükçekmece Gölü üzerinde, içme-kullanma ve sanayi suyu temini amacıyla 1983-1988 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 2.020.000 m³, su yatağından yüksekliği 13,00 m, normal su kotunda göl hacmi 161,61 hm3, normal su kotunda göl alanı 43,00 km²'dir. Baraj yılda 102 hm3 içme-kullanma suyu sağlamaktadır.

Büyükorhan Barajı

, Bursa'da, Cuma Deresi üzerinde, sulama amacıyla 1986-1992 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 130.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 36,00 m., normal su kotunda göl hacmi 4,80 hm3, normal su kotunda göl alanı 0,70 km2'dir. Baraj 670 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Çakmak Barajı

, Edirne

Çamköy Barajı,

Balıkesir'de, Hayıtlıdere üzerinde çevre koruma amacıyla 1987-1991 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.156.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 44,00 m., normal su kotunda göl hacmi 8,70 hm3, normal su kotunda göl alanı 0,69 km2'dir.

Çaygören Barajı,

Balıkesir (il)'inde, Simav Çayı üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü amacı ile 1965 - 1968 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 3.412.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 52,50 m, normal su kotunda göl hacmi 130.00 hm3, normal su kotunda göl alanı 7,25 km2'dir. 17.208 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Çınarcık Barajı,

Bursa'da, Orhaneli Çayı üzerinde, sulama, enerji, içme suyu ve taşkın kontrolü amacıyla 1996-2002 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 4.771.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 125,00 m., normal su kotunda göl hacmi 372,94 hm3, normal su kotunda göl alanı 10,14 km2'dir. Baraj 6.597 hektarlık bir alana sulama hizmeti verirken, 120 MW güç ile de yıllık 548 GWh'lik enerji sağlamaktadır.

Çokal Barajı,

Tekirdağ'da, Kocadere üzerinde, sulama ve içme suyu temini amacıyla 1997-2002 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 4.065.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 81,00 m., normal su kotunda göl hacmi 204,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 10,10 km2'dir. Baraj 10.660 hektarlık bir alana sulama hizmeti verirken, aynı zamanda yıllık 14 hm3'lük içme suyu da sağlamaktadır.

Dodurga Barajı yeni adıyla Darıdere Barajı

Bilecik (il)'inde, Sarısu Çayı üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü amacı ile 1972-1977 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 678.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 33,00 m, normal su kotunda göl hacmi 21,72 hm3, normal su kotunda göl alanı 2,45 km²'dir. 1.970 hektarlık bir sulama alanına hizmet vermektedir. Amatör balıkçıların aynı zamanda rağbet ettiği balıkçılık alanıdır.

Darlık Barajı,

İstanbul'da Darlık Deresi üzerinde, içme suyu temini amacıyla 1986-1988 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.600.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 73,00 m, normal su kotunda göl hacmi 107,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 5.56 km²'dir. Baraj yılda 108 hm3 içme-kullanma suyu sağlamaktadır.

Demirtaş Barajı

Bursa (il)'inde, Ballıkaya Deresi üzerinde, sulama amacı ile 1977-1983 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.780.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 54,00 m, normal su kotunda göl hacmi 14,48 hm3, normal su kotunda göl alanı 2,50 km²'dir. Baraj 2.160 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Doğancı-1 Barajı,

Bursa ilinin Osmangazi ilçesinde, Nilüfer Çayı üzerinde, şehire içme suyu temin etmek amacıyla 1975-1983 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 2.520.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 65,00 m, maximum su kotunda göl hacmi 43,30 hm3, normal su kotunda göl alanı 1,55 km2'dir. Yılda 125 hm3 içme suyu sağlamaktadır.

Doğancı-2 Barajı (Nilüfer Barajı)

Bursa Nilüfer Çayı üzerinde 1995 yılında temeli atılmıştır. Faaliyete ise 2007 yılının Ağustos ayında geçmiştir. Yıllık 60 milyon metreküp su kapasitelidir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından suyu ve korunak yönünden dünyanın en üst sıralarında yer almaktadır.
Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 3.550.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 93,00 m., normal su kotunda göl hacmi 39,50 hm3, normal su kotunda göl alanı 1,47 km2'dir. Baraj yıllık 60 hm3'lük içme suyu sağlamaktadır.

Elmalı-2 Barajı

, İstanbul (il)'inde Çavuşbaşı Çayı üzerinde 1952-1955 yılları arasında inşa edilmiş içme-kullanma ve sanayi suyu temini amaçlı bir barajdır. Beton ağırlık tipi olan barajın gövde hacmi 103.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 42,5 m'dir. Normal su kotunda göl hacmi 10,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 2,80 km2'dir. Yılda 10 hm3 içme suyu temin edilmesini sağlamaktadır.

Gökçe Barajı,

Yalova'da Gökçedere üzerinde, içme suyu temini amacıyla 1980-1989 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.330.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 62,00 m, normal su kotunda göl hacmi 25,50 hm³, normal su kotunda göl alanı 1,28 km²'dir. Baraj yılda 37 hm³ içme-kullanma suyu sağlamaktadır.

Gökçeada Barajı

Çanakkale (il)'inde, Gökçeada'da Büyükdere Çayı üzerinde, sulama, içme suyu temini amacı ile 1977-1983 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 561.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 51,00 m, normal su kotunda göl hacmi 14,00 hm³, normal su kotunda göl alanı 1,35 km²'dir. Baraj 700 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermekte, yılda 1 hm³ içme-kullanma suyu sağlamaktadır.

Gölbaşı Barajı,

Bursa (il)'inde, Aksu Çayı üzerinde 1933-1938 yılları arasında inşa edilmiş sulama amaçlı bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 320.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 10,70 m'dir. Normal su kotunda göl hacmi 12,75 hm3, normal su kotunda göl alanı 1,74 km2, hizmet verdiği sulama alanı 2.100 hektardır.

Gönen Barajı,

Balıkesir'de, Gönen Çayı üzerinde, sulama, enerji ve taşkın kontrolü amacıyla 1986-1997 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 2.357.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 78,00 m., normal su kotunda göl hacmi 164,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 14,00 km2'dir. Baraj 17.553 hektarlık bir alana sulama hizmeti verirken, 11 MW güç ile de yıllık 47 GWh'lik enerji üretmektedir.

Günyurdu Barajı,

Bilecik'te, Bakraş Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1993-2001 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 546.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 46,00 m., normal su kotunda göl hacmi 7,40 hm3, normal su kotunda göl alanı 0,43 km2'dir. Baraj 805 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Hamzadere Barajı

, Edirne'de, sulama ve taşkın kontrolü amacıyla 1997-2003 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 12.000.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 48,00 m., normal su kotunda göl hacmi 207,37 hm3, normal su kotunda göl alanı 13,80 km2'dir. Baraj 34.356 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Hasanağa Barajı

Bursa'da, Hasanağa Deresi üzerinde, sulama amacıyla 1978-1985 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 873.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 37,00 m., normal su kotunda göl hacmi 3,71 hm3, normal su kotunda göl alanı 0,31 km2'dir. Baraj 715 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Havran Barajı,

Balıkesir'de, Havran Çayı üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü amacıyla 1995-2002 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.000.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 72,00 m., normal su kotunda göl hacmi 66,50 hm3, normal su kotunda göl alanı 3,15 km2'dir. Baraj 3.530 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

İkizcetepeler Barajı,

Balıkesir'de, Kille Çayı üzerinde, sulama, içme suyu ve taşkın önleme amacıyla 1986-1991 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.115.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 52,00 m., normal su kotunda göl hacmi 164,56 hm3, normal su kotunda göl alanı 9,60 km2'dir. Baraj 1.700 hektarlık bir alana sulama hizmeti verirken yıllık 72 hm3'lük de içme suyu sağlamaktadır.

Kadıköy Barajı,

Edirne (il)'inde, Derbent Deresi üzerinde, sulama, taşkın kontrolü, içme-kullanma ve sanayi suyu temini amacı ile 1967 - 1973 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 648.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 34,10 m, normal su kotunda göl hacmi 65,68 hm3, normal su kotunda göl alanı 6,20 km2'dir. 4.428 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermekte, yılda 2 hm3 içme-kullanma suyu sağlamaktadır.

Karaidemir Barajı,

Tekirdağ (il)'inde, Poğaça Deresi üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü amacı ile 1975-1983 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.722.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 36,00 m, normal su kotunda göl hacmi 120,30 hm3, normal su kotunda göl alanı 15,50 km2'dir. 11.840 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Kayalıköy Barajı

, Kırklareli'nde, Teke Çayı üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü amacıyla 1981-1986 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Baraj göleti Kofçaz ile Kırklareli sınırları içerisinde yer almaktadır.
Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.528.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 72,00 m., normal su kotunda göl hacmi 149,89 hm3, normal su kotunda göl alanı 10,20 km2'dir. Baraj 14.716 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Kırklareli Barajı,

Kırklareli'nde, Şeytandere üzerinde, sulama, taşkın kontrolü, içme suyu ve sanayi suyu amacıyla 1985-1995 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.838.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 71,00 m., normal su kotunda göl hacmi 112,30 hm3, normal su kotunda göl alanı 6,25 km2'dir. Baraj 9.050 hektarlık bir alana sulama hizmeti verirken yıllık 4 hm3 içme suyu sağlamaktadır.

Kızıldamlar Barajı,

Bilecik'te, Söğüt Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1994-2000 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 499.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 47,00 m., normal su kotunda göl hacmi 10,70 hm3, normal su kotunda göl alanı 0,97 km2'dir. Baraj 1.523 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Kirazdere Barajı,

Kocaeli'de, Kirazdere Çayı üzerinde, içme suyu üretmek amacıyla 1987-1999 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 5.200.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 109,00 m., normal su kotunda göl hacmi 60,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 1,74 km2'dir. Baraj yıllık 142 hm3 içme suyu sağlamaktadır.
Kocaeli ilinin su ihtiyacının %80'ini karşılamaktadır. 2006 yılı yazında kuruyan baraj yapılan çalışmalar sonucunda 2007 yazında Kocaeli halkının tamamına yetmiştir. 2007 yılında Türkiye'deki bir çok il susuzluk çekerken alınan önlemler sayesinde Kirazdere (eski adıyla Yuvacık) Barajı, Kocaeli'nin su ihtiyacının tamamını karşılamıştır.
Bu baraj Yuvacık beldesinde olduğundan bu baraja önceleri "Yuvacık Barajı" adı verilmiştir. Bu baraj bir hidroelektrik santrali olmadığından sadece şehre içme suyu sağlamaktadır. Baraj gölünün uzağında alabalık tesisleri, piknik yerleri vb. rekreasyon alanları bulunmaktadır.

Koyuntepe Barajı,

Edirne'de, Gerendere üzerinde, sulama ve taşkın önleme amacıyla inşasına 2006 yılında başlanan ve 2009 yılında bitirilmesi planlanan bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 300.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 8,80 m., normal su kotunda göl hacmi 4,13 hm3, normal su kotunda göl alanı 2,54 km2'dir. Baraj tamamlandığında 362 hektarlık bir alana sulama hizmeti verecektir.

Madra Barajı,

Balıkesir'de, Madra Çayı üzerinde, sulama ve içme suyu amacıyla 1991-1998 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 3.167.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 92,00 m., normal su kotunda göl hacmi 79,40 hm3, normal su kotunda göl alanı 2,68 km2'dir. Baraj 10.185 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Manyas Barajı

, Balıkesir'de, Kocaçay üzerinde, sulama, enerji ve taşkın kontrolü amacıyla 1993-2001 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 2.450.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 90,00 m., normal su kotunda göl hacmi 393,40 hm3, normal su kotunda göl alanı 16,80 km2'dir. Baraj 48.800 hektarlık bir alana sulama hizmeti verirken, 20 MW güç ile yıllık 66 GWh'lık enerji üretmektedir.

Ömerli Barajı,

İstanbul (il)'inde, Riva Deresi üzerinde, içme suyu temini amacı ile 1968 - 1973 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 2.198.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 52,00 m, normal su kotunda göl hacmi 386,50 hm3, normal su kotunda göl alanı 23,10 km2'dir. Yılda 180 hm3 içme-kullanma suyu sağlamaktadır.

Sarıbeyler Barajı,

Balıkesir'de, Sarıbeyler Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1980-1985 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 523.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 38,00 m., normal su kotunda göl hacmi 15,60 hm3, normal su kotunda göl alanı 1,37 km2'dir. Baraj 1.750 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Sazlıdere Barajı,

İstanbul'da, Sazlıdere üzerinde, içme suyu üretmek amacıyla 1991-1996 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.880.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 48,00 m., normal su kotunda göl hacmi 91,60 hm3, normal su kotunda göl alanı 11,81 km2'dir. Baraj yıllık 50 hm3'lük içme suyu sağlamaktadır.

Sultanköy Barajı,

Edirne'de, Manastır Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1987-1996 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.762.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 29,00 m, normal su kotunda göl hacmi 26,01 hm³, normal su kotunda göl alanı 3,37 km²'dir. Baraj 7.773 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Süloğlu Barajı

, Edirne ili'nin Süloğlu ilçesindeki Süloğlu deresi üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü amacı ile 1975-1981 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.320.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 52.00 m, normal su kotunda göl hacmi 33,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 2,88 km2'dir. 3.986 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Taşoluk Barajı

, Çanakkale'de, Çınarcık Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1995-2001 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 1.700.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 75,00 m., normal su kotunda göl hacmi 88,00 hm³, normal su kotunda göl alanı 3,10 km²'dir. Baraj 7.924 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.

Tayfur Barajı,

Çanakkale'de, Tayfur Çayı üzerinde, içme suyu temini amacıyla 1980-1985 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak ve kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 298.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 39,00 m., normal su kotunda göl hacmi 4,36 hm3, normal su kotunda göl alanı 0,47 km2'dir. Baraj yılda 2 hm3 içme-kullanma suyu sağlamaktadır.

Terkos Barajı,

İstanbul'da, Durusu Gölü (Terkos Gölü) üzerinde, içme suyu amacıyla 1971 yılında bitirilmiştir bir barajdır. Beton gövde dolgu tipi olan barajın akarsu yatağından yüksekliği 8,80 m., normal su kotunda göl hacmi 186,80 hm3, normal su kotunda göl alanı 30,40 km2'dir.

Umurbey Barajı,

Çanakkale'de, Umurbey Çayı üzerinde, sulama amacıyla 1995-2003 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 2.400.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 81,00 m, normal su kotunda göl hacmi 24,56 hm³, normal su kotunda göl alanı 1,70 km²'dir. Baraj 2.445 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermektedir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen perlina; 11 Mart 2017 01:12

Benzer Konular

19 Kasım 2016 / kompetankedi Türkiye Coğrafyası
22 Kasım 2016 / perlina Türkiye Coğrafyası
21 Kasım 2016 / Mystic@L Türkiye Coğrafyası
26 Kasım 2016 / Misafir Türkiye Coğrafyası
10 Aralık 2017 / kompetankedi Türkiye Coğrafyası