Arama

Fotoğrafçı

Bu Konuya Puan Verin:
Güncelleme: 15 Ocak 2012 Gösterim: 13.526 Cevap: 3
Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
3 Ekim 2006       Mesaj #1
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
FOTOĞRAFÇI
_________________________________________________________________

Sponsorlu Bağlantılar
TANIM
Fotoğraf makinesiyle varlıkların görüntüsünü filme kaydeden ve görüntülerinin karta basımını yapan kişidir.

GÖREVLER
-Fotoğraf makinesini hazırlar, -Müşterinin nasıl bir fotoğraf istediğini belirler, -Işık ayarı yapar ve fotoğrafı çekilecek kişinin veya nesnenin konumunu, en iyi görüntüyü verebilecek şekilde ayarlar, -İyi bir fotoğraf elde etmek için makineyi ayarlar, -Düğmeye basarak görüntüyü saptar, -Filmin negatiflerini makineden çıkarır, -Filmi karanlık odada banyo eder, -Elde edilen negatif yada diyapozitifin istenilen sayıda kopyasını çıkarır.

KULLANILAN ALET VE MALZEMELER

Fotoğraf makineleri, tripodlar (taşıyıcı üç ayaklar), fotoğraf büyütme makinesi (Agrandisör), film baskı makinesi (Minilab), tab makinesi (Minikop), negatif rötuş alet ve malzemeleri (Rötuş sandığı, çeşitli sertlikte kurşun kalemler), baskı rötuş alet ve malzemeleri (Çeşitli transparan boyalar, fırçalar veya özel rötuş kalemleri), film banyo makinesi, kart banyo makinesi, makas, su kapları, spot ışıklar, fotoğraf kartları, ilaçlı sular, ölçü kapları, termometreler.

MESLEĞİN GEREKTİRDİĞİ ÖZELLİKLER

Fotoğrafçı olmak isteyenlerin; -Görme keskinliğine sahip ve renkleri ayırt edebilen, -Göz ve ellerini eşgüdümle kullanabilen, -Kapalı yerlerde çalışmaktan sıkılmayan, -Güzel sanatlara ilgili, -Ayrıntıları algılayabilen, dikkatli, sabırlı, -İnsanlarla iyi ilişkiler kurabilen, -Yeteneğini geliştirmeye önem verenkimseler olmaları gerekir. Yaratıcılık meslekte başarıyı artıran en önemli faktördür. İleri derecede görme bozukluğu, el ve ayakların sakatlığı bu mesleğin yürütülmesini engeller.

ÇALIŞMA ORTAMI VE KOŞULLARI

Fotoğrafçı, fotoğraf stüdyolarında çalışabileceği gibi, açık havada (dağ, deniz kenarı), değişik ortamlarda (düğün, nişan, seminer, toplantılar, kongreler vb.) çalışabilir. Film banyosu ve tab edilmesi sırasında karanlık odada çalışmak gerekir. Teknolojik gelişmelerle, pek çok yıkama ve baskı işlemi artık minilablarla gün ışığında yapılabilmektedir. İş genellikle ayakta yürütülür. Normal çalışma saatleri dışında çalışmak ve seyahat durumu söz konusu olabilir. Fotoğrafçı görsel bir ürün yaratır, işini yaparken müşteriyle ve çalışma arkadaşlarıyla etkileşimde bulunabilir, ama bir fotoğrafçı işini tek başına da yürütebilir.


ÇALIŞMA ALANLARI VE İŞ BULMA OLANAKLARI

-Fotoğrafçılar kendilerine ait işletmelerinde, basın-yayın kuruluşlarında, resmi ve özel işyerlerinde ve ajanslarda çalışırlar. -1970-1980 yılları arasında Türk fotoğraf sanatında evrensel boyutları yakalama eğilimi bilinçli bir şekilde yoğunlaşmıştır. 1980’lerde dernekler ve gruplar düzeyinde yapılan fotoğraf çalışmaları, dış ilişkilerin de etkisiyle, oldukça nitelikli bir çizgiye ulaşmıştır. Reklam ve tanıtım fotoğrafçılığı da bu dönemde gittikçe daha çok önem kazanmıştır. -Ticari çekimler yapan fotoğrafçılara olan ihtiyaç piyasadaki gelişmelere bağlı olarak bazen artmakta, bazen de azalmaktadır. Ticari fotoğrafçılıkta kullanılan çeşitli gelişmiş araçlar, hem talebi artırmakta, hem de işgücüne olan ihtiyacı azaltmaktadır. -Sanatsal fotoğrafçılık, toplumun sanatsal ürün ihtiyaçlarına bağlı olarak gelişir, buna bağlı olarak da talep doğar. Refah düzeyi yükselen toplumlarda sanata duyulan ilginin arttığı gözlenmektedir.

MESLEK EĞİTİMİNİN VERİLDİĞİ YERLER

Mesleğin eğitimi; Mesleki Eğitim Merkezlerinde verilmektedir.

MESLEK EĞİTİMİNE GİRİŞ KOŞULLARI
Çıraklık eğitimine başlayabilmek için;
-En az ilköğretim okulu mezunu olmak, -14 yaşını doldurmuş 19 yaşından gün almamış olmak, ancak, 19 yaşından gün almış olanlardan daha önce çıraklık eğitimden geçmemiş olanlar, yaşlarına ve eğitim seviyelerine uygun olarak düzenlenecek mesleki eğitim programlarına göre çıraklık eğitimine alınabilir. -Bünyesi ve sağlık durumu gireceği mesleğin gerektirdiği işleri yapmaya uygun olmak, -Eğitim görmek istediği meslekte bir işyeri sahibi ile çıraklık sözleşmesi imzalamak gereklidir.

EĞİTİMİN SÜRESİ VE İÇERİĞİ
Fotoğrafçı mesleğinin eğitim süresi lise veya daha üst düzeyde genel eğitim görmüş olanlarda 1 yıl, ilköğretim mezunu olanlarda ise 2 yıldır. Haftanın 1 günü okulda teorik, 5 günü ise işletmelerde pratik olarak meslek eğitimi verilmektedir. Eğitim içeriği; mesleki eğitim merkezlerinde verilen eğitimde öğrenciler, fotoğrafın öğeleri, fotoğraf makinesinin bölümleri (objektif, örtücü, diyafram, vizor, ışıkölçer vb.) fotoğraf makinesinin yardımcı malzemeleri, fotoğraf makinesinin bakımı ve koruması, aydınlatma ve aydınlatma ilkeleri, pozometreler, filmlerin yapısal özellikleri, flaşlar, filtreler, fotoğraf çekme tekniği, fotoğrafta kompozisyon, fotoğraf türleri, baskı, çekim hatalarının giderilmesi ve renkli fotoğrafçılık konularında yeterlilik kazanırlar.

MESLEKTE İLERLEME
-Ticari fotoğrafçılık yapan meslek mensupları işlerini veya işyerlerini büyütmek yoluyla ilerleyebilirler. -Sanatsal ağırlıklı çalışan fotoğrafçılar en iyi sanat ürünlerini üretme ve yarışmalarda derecelere girme yoluyla sanat çevresinde tanınan ve tutulan fotoğraf sanatçısı olma durumuna gelerek yükselme ve ilerleme kaydedebilirler. -Resmi ve özel kuruluşlarda ve bunların foto-film merkezlerinde fotoğrafçı olabilirler. -Fotoğrafçılar portre, ticari resim, basın, sinema ve televizyon, moda ve reklam, haber fotoğrafçılığı alanlarında uzmanlaşabilirler. -Meslekte usta ve usta öğretici unvanlarına yükselmek mümkündür. Mesleki eğitim merkezlerinden kalfa olarak mezun olanlar bir işyerinde çalışıp aynı zamanda teorik eğitimlerine de devam edebilirler. Fotoğrafçı mesleğinde ustalık eğitimi çalışma süresi 1 yıldır. -Ustalık belgesine sahip olanlar veya bunları işyerlerinde çalıştıranlar bağımsız işyeri açabilirler. Ayrıca, işyerinde çırak çalıştırması için de "Usta Öğretici" belgesine sahip çalışanın olması zorunludur. -

BENZER MESLEKLER:
Fotoğraf baskıcısı, kameramanlık, sinema/film/sahne fotoğrafçısı.


BURS, KREDİ VE ÜCRET DURUMU

-Meslek eğitimini, Mesleki Eğitim Merkezinde edinenlere, asgari ücretin %30’ndan az olmamak üzere işverence ücret ödenmektedir.
-Pratik eğitimleri boyunca iş kazası, iş riski ve meslek hastalıkları ile ilgili sigorta primleri devletçe karşılanmaktadır. -Bir işverenin yanında çalışılması durumunda asgari ücretin 2-3 katı arasında ücret alınabilmektedir. -Kendi işini kuranlarda kazanç çok daha fazladır. Üstün yetenekli ve deneyimli fotoğraf sanatçıları iyi kazanç sağlayabilirler.

DAHA AYRINTILI BİLGİ İÇİN BAŞVURULABİLECEK YERLER

-İlgili Eğitim Kurumları, -Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Meslek Danışma Merkezi, -Bünyesinde Meslek Danışma Merkezi bulunan Türkiye İş Kurumu İl ve Şube Müdürlükleri.
Gabriella - avatarı
Gabriella
Ziyaretçi
21 Mart 2008       Mesaj #2
Gabriella - avatarı
Ziyaretçi
Meslek Tanıtımı: Fotoğrafcılık

Sponsorlu Bağlantılar
İcat edildiği ilk zamanlar karmaşık ve şaşırtıcı olan fotoğraf makineleri zamanla bir insanın tanık olduğu ya da yakaladığı görüntüyü başkalarıyla paylaşmasının en etkili yolu hâline gelmiştir. Çok karmaşık bir makine olmadığı sürece bir fotoğraf makinesini eline alan herkes çekim yapabilir. Ancak fotoğraf çekme eylemi okuma-yazmaya benzer.




Nasıl okuma-yazma bilen herkes yazar değilse fotoğraf çekebilen kişiler de fotoğrafçı değildir. Fotoğrafçılık eğitim, çaba ve estetik bakış açısı gerektiren bir alandır. Her şeyden önce profesyonel olarak bu işi yapacak kişilerin teknik açıdan yeterli olması önemlidir. Ayrıca; bir fotoğrafçı görev yaptığı alan ile ilgili bilgi birikimine de sahip olmalıdır. Örneğin, reklamcılık konusunuda bilgi sahibi olamayan birinin reklam fotoğrafçılığı yapması mümkün değildir. Bu noktada meslekî eğitimin önemiyle karşı karşıya kalırız. Fotoğrafçılık alanındaki meslekler anlamayı, yargı oluşturmayı, bir yandan da ayrıntıları görmeyi ve gözlem yapmayı gerektirir. Makinenin vizörüne gözünü yerleştiren kişi, bir çerçeve içine yerleştireceği görüntüyle bir şey anlatmaya başlamış ya da çerçeve yardımıyla yeni bir bakış açısı geliştirmiş olur. Fotoğrafçılığın temel unsurlarından biri ışıktır. Bir ressam için boya neyse fotoğrafçı için de ışık aynı şeyi ifade eder. Çekim yapılan ortamdaki ışık ve bu ışığın nesneye yansıması fotoğrafın kalitesini, tarzını doğrudan etkiler. Bu nedenle fotoğrafçılıkta ışık ve renk bilgisi çok önemlidir. Ayrıca, zaman boyutu da fotoğraf için ayrı bir anlam ifade eder. Fotoğrafta saniyelerin de ötesinde an’lar önemlidir. Bu nedenle kimileri fotoğrafçılığı an’ı yakalama sanatı olarak nitelendirir. Aynı zamanda bir sanat dalı olan fotoğrafçılık, birçok iş alanına da hizmet eder. Bilimsel ve belgesel fotoğrafçılık, tanıtım fotoğrafçılığı, basın fotoğrafçılığı, özel gün fotoğrafçılığı bunlar arasında sayılabilir. Dolayısıyla bu alan reklamcılık, medya sektörü, organizasyon alanı, sinema, resim gibi birçok alanla yakından ilişkilidir. Dünyanın her yerinde, fotoğraf çekme konusundaki teknikler ve stiller bellidir. Ancak, bir tanıtım fotoğrafçısıyla özel gün fotoğrafçısının bakış açısı aynı değildir. Aynı şekilde, fotoğrafçılık alanında kullanılan makineler ve diğer ekipman da çeşitlilik gösterir. Örneğin basın fotoğrafçısının kullandığı makinelerle, tanıtım fotoğrafçılarının kullandığı makineler birbirinden farklı olabilir. Tanıtım fotoğrafçısı çoğu zaman stüdyo ortamında çekim yaptığı için makinenin yanı sıra profesyonel ışıklara ve ışıkölçer cihazlara gereksinim duyar. Gelişen teknolojiyle birlikte çok çeşitli fotoğraf makineleri üretilmeye başlanmıştır. Günümüzde profesyonel kullanım için üretilen makinelerin yanı sıra amatör kullanıcılar için basit makineler de bulunmaktadır. Ayrıca, bilgisayar teknolojileri de alana önemli katkılarda bulunmuştur. Dijital fotoğraf makineleri, amatör kullanıcılar kadar profesyonel fotoğrafçıların da tercih etmeye başladığı aygıtlar haline gelmiştir. Bu gelişmelerden dolayı fotoğraf teknolojisi de sürekli ilerleme göstermektedir. Bu alanda, her gün yeni ürünler ve malzemeler üretilerek piyasaya sunulmaktadır. Makinelerin yanı sıra fotoğraf baskı tekniklerinde de önemli gelişmeler yaşanmıştır. Günümüzde seri olarak kullanılması gereken fotoğraflar için otomatik baskı makineleri kullanılmaktadır. Sanatsal çalışmalar ve tanıtım fotoğrafçılığı ürünlerinin baskısı ise fotoğraf laboratuvarlarında yapılmaktadır. Diğer yandan dijital fotoğraf teknolojisinde film ve film banyosu süreci ortadan kalkmıştır. Çekilen fotoğraflar makine içindeki hafıza kartına kaydedilerek bilgisayar ortamına aktarılmakta ve yazıcılar sayesinde istenilen kağıda basılabilmektedir. Bilgisayar teknolojisindeki, elektronik alanındaki ve reklam-tanıtım sektöründeki gelişmeler fotoğrafçılık alanını doğrudan etkilemiştir. Fotoğrafın kullanım alanlarının yaygınlaşması ve amatörlerin giderek çoğalmasından dolayı fotoğrafçılık sektöründe faaliyet gösteren iş yerlerinin sayısı artmıştır. Fotoğrafçılık hobi olmanın ötesinde profesyonel bir iş alanıdır ve geniş istihdam olanakları bulunan bir sektördür. Bu alanda istihdam edilen iş gücü meslekî eğitim almış nitelikli kişiler arasından seçilmektedir.

RoSSoRoSe - avatarı
RoSSoRoSe
Ziyaretçi
20 Mayıs 2008       Mesaj #3
RoSSoRoSe - avatarı
Ziyaretçi
FOTOĞRAF NEDİR?

Fotoğraf, doğada mevcut gözle görülebilen maddi varlık ve şekilleri, ışık ve bazı kimyasal maddeler yardımıyla ışığa karşı duyarlı hale getirilmiş film, kağıt veya her hangi bir madde üzerine saptayan fiziksel ve kimyasal bir işlemdir. Kelime Yunanca ışık anlamına gelen "photos" ve yazı anlamına gelen "graphes" kelimelerinden oluşmaktadır. Yani ışıkla yazmak anlamına gelmektedir. Fotoğrafçılık uluslararası bir dildir ve modern hayatta üçüncü bir göz vazifesi görür. Fotoğrafçılık bakmakla görmenin ayrı ayrı şeyler olduğunu kanıtlar. Fotoğraf bugünkü gelişme devrinde bir bilim ve diğer bilim kollarının da hiç şüphesiz ki en büyük yardımcısıdır.
TARİHÇESİ

Fotoğrafçılığın başlangıç tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Fotoğraf tarihi karanlık kutu içinde görüntü elde etmenin tarihi olduğu kadar, bu görüntüleri fotokimyasal yollarla saptamanın da tarihidir.

Sekizinci yüzyılda Cabir İbni Hayyam adlı bir Arap'ın Gümüş Nitrat'ın güneş ışığı etkisiyle karardığını bulması ve 15. asırda büyük sanatçı Leonardo da Vinci'nin karanlık odada mevcut ufak bir deliğin dış dünyadaki görünümlerini aksettirmesi fotoğrafçılık tarihindeki önemli başlangıçlardır. Sanatçılar Rönesans devrinde karanlık kutuyu buldular. Böylece, ışığın girdiği ufak bir delik aracılığıyla karanlık kutunun öbür ucunda konunun ters çevrilmiş bir görüntü görebiliyordu. 18. yüzyılda karanlık kutunun bir ucuna mercek ve diğer ucuna da buzlu cam konularak görüntü kutunun dışında görülebilir hale getirildi.
Işığın kimyevi maddeler üzerindeki etkisi ve gümüş tuzlarının görüntü sapma duyarlılığı 200 yıl önceden biliniyordu. 1725 yılında, kireç ve gümüş nitrat sürülmüş bir kağıt üzerine bir şekil konulup güneşe tutulduğunda kağıt üzerinde bu şeklin bir görüntüsünün meydana geldiği görülmüştür. 19. yüzyılın başında kağıt, gümüş nitrat çözeltisine batırılarak negatiflerin elde edilmesi başarıldı. Fotoğrafçılığın ilk ve esaslı gelişmesi, vernikle saydam hale getirilmiş olan kağıt üzerindeki bir görüntünün kalay levha üzerine getirilmesidir. Daha sonra, Yuda Bitümü ile kaplanmış kalay levha üzerine düşürülen bir görüntüde güneş ışığı düşen yerlerin beyazlaştığı görülmüştür.

Niepce ile başlayan fotoğraf çalışmaları 1829 da Jacques Mande, Daugerre ile birleşip 1837 de Daugerreotype'ı ortaya koymalarıyla birden gelişim göstermeye başladı. Bu işlem gümüşle karıştırılmış bakır bir levhanın sünger tozu ve zeytinyağı ile silindikten sonra 1/16 oranında su ve nitrik asit birleşiminde yıkanıp hafif bir ateşte ısıtılmasını ve ikinci defa nitrik aside batırılmasını gerektiriyordu. Böylece hazırlanan levha iyoda batırılıp makineye yerleştiriliyor, ışık durumuna göre 5 ile 40 dakika poz veriliyordu. Elde edilen görüntü 47.5ºC ısıdaki cıvayı kapsayan bir tepsinin içine konulana kadar ortaya çıkmıyordu.
1840 yılında ışığı 16 kere fazla geçiren bir mercek kullanılarak poz süresi düşürüldü. Daugerre tipi ile elde edilen görüntü çok net olmakta ise de gümüş bakır karışımı levhanın kolayca kırılması ve bu yönden çok pahalı olması fazla gelişmesini önledi.

Aynı süreler içinde Henry Fox Talbot bir takım kimyasal maddelere batırılmış kağıtlar üzerinde görüntü elde etmeyi başardıysa da yavaş yavaş kararması ve görüntünün net olmaması nedeniyle kolayca unutuldu. Ancak Talbot'un bu buluşu için ilk defa "FOTOĞRAF" kelimesi kullanılmıştır. Bir süre sonra da negatiflerin pozitife çevrilmesi başarılmıştır. Böylece modern fotoğrafçılığın temeli atılmıştır.

Daha sonra fotoğraf kağıtları, yumurta akına batırılarak pürüzsüz bir yüzey elde edilmiştir. Ancak bu yöntem ayrıntıları ortaya çıkarmakta başarısız olmuştur. Yumurta akının iyotlaşması ise başarılı sonuç vermiştir. Bundan sonra ıslak levha yöntemi daha donra da kuru levha yöntemi bulunmuştur.

Bu tarihlerde bir fotoğraf çekebilmek için ulaşılabilmiş en büyük poz süresi 1/25 saniye idi.

1852 yılında George Eastman, Kodak makinelerinde 10 poz çekebilen bromür kaplı Jelatin rulolar bulunan Kodak fotoğraf makinelerini piyasaya sürerek çok büyük aletler taşıması gereken fotoğrafçıya kolay hareket imkanı sağladı. Fotoğraf çekildikten sonra makine fabrikaya gönderiliyor ve jelatin film kağıttan ayrıldıktan sonra bir cam üzerine yerleştiriliyor ve sonra yeniden makineye film doldurularak sahibine iade ediliyordu.

1870 de Hermann Vogel emülsiyonları muhtelif banyolara batırılarak duyarlılıklarını arttırma yolunu buldu. 1880 yılında kırmızıya karşı duyarlılığı çok sınırlı olan ortokomatik filmin yanında, pankromatik filmler ortaya çıktı. Fotoğraf 19. ve 20. asırda değişik astigmat merceklerin, selüloz asıllı filmlerin kullanılması, fotoğraf makinesi ve film sanayinde gelişmelerle günümüzdeki durumuna geldi
HANDSOME - avatarı
HANDSOME
VIP ☪ ɴє мυтŁυ тürĸüм đἶყєɴє
15 Ocak 2012       Mesaj #4
HANDSOME - avatarı
VIP ☪ ɴє мυтŁυ тürĸüм đἶყєɴє
Fotoğraf
Vikipedi, özgür ansiklopedi


Fotoğraf sözcüğü, eski yunanca φῶς, fos, φωτός, fotos, "Işık (Gök cisimlerinin)“, "Aydınlık“ ve γράφειν, grafein, "Çizmek“, "Kazımak“, Resim yapmak“, "Yazmak" sözcükleri birleştirilerek türetilmiş bir isimdir. Kelime anlamı, ışık yardımı ile iz bırakmaktır. Fotoğraf cisimlerden yansıyan elektromanyetik radyasyonun toplanıp odaklanmasıyla oluşturulur. En yaygın rastlanan komik fotoğraflar insan gözünün görebileceği kalıcı görüntüler yaratan dalga boylarıyla yaratılan fotoğraflardır.

Fotoğrafta en önemli unsur ışıktır Işık üzerine vurduğu nesneleri görülebilir kıldığı gibi, fotoğraf oluşumuna da olanak sağlar. İşte bu yüzden fotoğrafı çekecek makinedeki objektif de önem arzetmektedir. Objektifin diyafram değeri ne kadar küçükse içeriye giren ışık miktarıda o kadar çok olacağından, fotoğraf çekiminde daha yüksek enstantaneler kullanılabilinecektir. Diyafram'ın 1 olması objektife gelen ışığın tamamının sensöre düşmesidir. Kaliteli ve pahalı lenslerin diyafram değerleri genel olarak 2,8 ve daha düşüktür.
Fotoğrafın çekilebilmesi için ışık şarttır. Işık herhangi bir kaynaktan cisime gelir. Cisimden yansıyan ışık bir algılayıcıya yani göze ya da filme ya da sensore geldiği zaman görünür olur ve renkleri konusunda bilgi verir. Cisimlerin renkleri üzerine gelen ışığın ışık ısısı ve ne kadarını absorbe edip ne kadarını hangi dalga boyunda yansıttığına göre algılanır. Örneğin beyaz duvar sarı ışık ile aydınlatıldığında sarı mavi ışık ile aydınlatıldığında ise mavi renk olarak görünür. Ancak kırmızı renkli cisim yeşil ışık ile aydınlatıldığında siyah gözükebilir.
Objektifler ilk kamera sayılan camera obscuradan bu yana gelişme göstererek optik kusurları neredeyse tamamen giderilmiş hale gelmişlerdir. Geniş açı , normal odaklı ve tele objektif olarak kabaca 3 gruba toplanabilir. Aynı zamanda sabit odaklı ve değiştirilebilir odaklı(zoom) objektifler olarak iki ayrı grupta da toplanabilir.
Çoğu fotoğraf, ışığı fotoğraf filmine, CCD’ye ya da CMOS görüntü algılayıcısına odaklayan fotoğraf makinesiyle çekilir. Nesneler ışığa duyarlı kağıdın yerleştirilip, ışığa maruz bırakılarak (fotogram) ya da bir tarayıcının üzerine konularak da fotoğraf elde edilebilir. İyi fotoğraf'ın ne olduğu her zaman tartışma konusu olmuştur.

Dijital fotoğraf bilgisayar ortamında çeşitli dosya formatlarından oluşur. Bu formatlardan en popüler olanı sıkıştırılmış JPEG'dir. Diğer formatlar ise TIFF ve RAW formatlarıdır.



Tarihçesi
Görüntüyü görünür kılma kimyasal bazı işlemler gerektirir. "Gümüş ışıkla etkileştiğinde kararır" bilgisinden doğan sonuçları karanlık kutu (Camera Obscura) ile aynı anda, ilk kez deneyen Thomas Wedgwood'un kuramsal çıkarımları doğrudur. Ancak denemelerindeki ışıklama süresinin çok uzun olması, oluşan görüntüdeki kararmayı durduramaması, üstelik oldukça genç sayılacak yaştaki ölümü 1840'da, Sir John Herscel'in Yunanca'da türeterek "ışıkla yazmak" anlamında adlandırdığı "fotoğraf"ın mucidi olmasını engeller. Fransa'dan Joseph Nicephore Niepce, Louis Jacques Mande Daguerre, Hippolyte Bayard, ve İngiltere'den William Henry Fox Talbot bu başarıya ulaşırlar.1813'de Joseph Nicepore Niepce ışığa duyarlı bir levha üzerinde, kalıcı görüntüler elde etmeyi başarır. Niepce'in görüntüsü sekiz saat boyunca ışıklanır. 1829'da benzer çalışmalar yapan Louis-Jacques-Mande Daguerre'la ortaklık kurar. Niepce, çalışmaları bir yönteme dönüşemeden vefat eder.1835 yılına gelindiğinde, birgün Daguerre ışıklanmış bir levhayı içinde kimyasalların bulunduğu bir kaba yanlışlıkla koyar. Birkaç gün sonra levhayı farkettiğinde, elde ettiği sonuçtan kendi adını vereceği yöntemi bulur. "Daguerrotype" adını verdiği bu buluş, 1839'de Fransız Bilimler Akademisi'nce resmileştirilir.
Bu gelişme, halk arasında ilgi uyanmasına ve fotoğrafın yaygınlaşmasına yarar. Ayna görüntüsünün tersinin elde edildiği bu yöntemde; bir gümüş levha, iyot buharına tutulur, yüzeyinde gümüş iyodürden oluşan bir tabaka elde edilir, bu yüzey, karanlık kutu yeterince ışıklandıktan sonra civa buharıyla yıkanır. Benzer çalışmaları İngiltere'de sürdüren William Henry Fox Talbot 1839'da karanlık kutu ile edinilen ilk kalıcı görüntüyü kendisinin bulduğunu ileri sürse de ilgi ve kabul görmedi. Çalışmalarını sonraki yıllarda da sürdüren Talbot negatif/pozitif işlemlerini içeren "Calotype" adını verdiği yönteminde; gümüş tuzlarına batırılmış bir kâğıt kullanarak elde edilen negatif görüntülerden, yine aynı teknikle hazırlanmış kâğıtlara istenilen sayıda pozitif fotoğraf basmayı başarır.


Fotoğrafçılık

Görüntü alanındaki nesnelerin kabul görmüş genel estetik kurallarına bağlı olarak konumlandırılmasıdır. Fotoğrafımızın sınırlarını belirleyen dikdörtgen çerçeveye ise kadraj denir. Kompozisyonumuz içinde ilgi çekici noktaya (renk farkı, ışık farkı, canlılık, durağanlık) ilgi merkezi denir. İlgi merkezi gene kabul görmüş altın orana göre yerleştirilebilir. Fotoğrafçılıkta genel kabul görmüş kuralların uygulanması zorunlu olmamakla birlikte kurallara uymak genel olarak fotoğrafın anlaşılabilirliğini ve başarısını artırmaktadır.

Fotoğrafçılık, Kamerayla ışığı hassas bir yüzey üzerine kaydederek görüntü oluşturma işidir. İşlevsel uygulamaları nedeniyle bir zanaat olduğu gibi, estetik yönüyle bir sanat olarak kabul edilir.
Adam Olmak; Cinsiyet Meselesi DeğiL.! Şahsiyet Meselesidir!..