Arama

Yangın Algılama ve İhbar Sistemleri

Güncelleme: 12 Ekim 2008 Gösterim: 10.784 Cevap: 1
kompetankedi - avatarı
kompetankedi
VIP Bir Dünyalı
11 Ekim 2008       Mesaj #1
kompetankedi - avatarı
VIP Bir Dünyalı
Yangın Algılama ve İhbar Sistemleri

Sponsorlu Bağlantılar

YANGIN TARİHÇESİ HAKKINDA BİLGİ

Acil durumlarda kullanılan madeni çanlardan sonra ilk elektrikli zil 1891'de ABD'de üretilmiştir. İlk alarm butonu 1900'de, ilk elektrikli siren de 1914 yılında üretilmiştir. Klasik yangın algılama ve uyarı sistemleri ise 1930'lu yıllarda, binalara ve fabrikalara kurulmaya başlamıştır. 1936'da ilk cam kırma tip alarm butonu, 1970'de sıcaklık detektörleri, 1976'da ise iyonizasyon duman detektörleri üretilmiştir. Mikroişlemcilerin 1980'li yıllarda büyük bir gelişme göstermesinden sonra adreslenebilir yangın algılama ve uyarı sistemleri geliştirilmiştir.
Yangın Algılama ve İhbar Sistemi sürekli denetleme özelliğine sahip, bir hayat koruma sisteminin gereksinimlerini karşılayacak yapıda olacak, sistem içinde kullanılan yangın kontrol paneli, dedektörler, giriş/çıkış modülleri mikroişlemci kontrollü olacaktır.
Yangın Algılama ve İhbar Sistemi tasarımında genişleyebilirlik ve esneklik esas alınacaktır. İstenildiğinde sadece yazılım bazında yapılacak değişikliklerle mevcut senaryolar kolaylıkla değiştirilebileceği gibi ileride oluşabilecek ihtiyaçlar doğrultusunda dedektör, modül v.b. ekipman ilave etmek kablaj ve sistem mimarisi açısından çok kolay olmalıdır. Yangın algılama panelleri, haberleşme için LAN (Local Area Network)’ ı kullanacaktır.
1 - YANGIN ALGILAMADA KULLANILAN SİSTEMLER
1.1 - KLASİK (KONVANSİYONEL) SİSTEMLER
Yangın bölgelerine ayırma (Zonlama) ilkesi ile çalışan bu sistemler, kontrol panelinden yangın bölgesine götürülen bir çift kabloya paralel olarak bağlanan detektörler bu iki telli hattan hem enerjiyi alırlar, hem de uyarı sinyalini panele gönderirler. Klasik sistemlerde karar yetkisi detektörlerindir. Belirli bir bölgede bulunan detektörler ve/veya butonlar birbirine paralel bağlanarak kontrol paneline tek bir bilgiyi iletecek şekilde bağlanırlar. Bu bölgedeki detektörlerin hangisi alarm verirse versin, kontrol panelinden o bölgeye ait uyarı alınacaktır. Eğer o bölgede 15-20 detektör var ise arıza ya da alarm bilgisinin hangi detektörden geldiğini öğrenmek, o yangın bölgesine gitmeden öğrenebilmek mümkün değildir. Bu yaklaşım yangına müdahale açısından ilk bakışta yanlış olmayabilir. 20 Detektörün bulunduğu geniş bir alandan yangın uyarı sinyali geldiğinde o bölgeye ulaşmak itfaiye ekibi için yeterlidir. Olaya arıza açısından bakıldığında hattaki herhangi bir kopukluğun yerini saptamak hiç kuşku yok ki zaman ve enerji kaybıdır. Klasik sistemlerin bazı olumsuzluklarını saymak adreslenebilir yangın algılama ve uyarı sistemlerinin getirdiği olanakları daha iyi anlamamıza yardımcı olur. Klasik sistemlerde her bir ihbar hattından merkezi panele kablo çekilir. Bu da kontrol panelinden çevreye yayılan çok sayıda kablo demektir. Yangın zonları bir kere belirlenip ihbar hatları tesis edildikten sonra bu bölgelerde yapılabilecek yenilemeler, tesisatta yapılacak değişikliklerle mümkündür. Ayni hatta bağlanan çeşitli tipte detektör ve butonlardan gelen sinyaller birbirinden ayırt edilemez. Detektörler elektronik olarak basit bir karşılaştırıcıdan oluşurlar. Fiziksel bir büyüklük elektriksen bir büyüklüğe dönüştürülerek önceden belirlenmiş bir referans değer ile karşılaştırılmaktadır. Bu değer alarm limitini asarsa 'Yangın var...!' sinyali kontrol paneline gönderilmektedir.
1.2 - ADRESLENEBİLİR SİSTEMLER
1.2.1 - DİJİTAL ADRESLENEBİLİR SİSTEMLER
Bu tip sistemlerde her bir dedektörün panel tarafından tanınan kimlik kodu bulunmaktadır, bu sayede alarm durumunda algılama yapan dedektörün tam olarak yeri panel üzerinden görülebilmektedir. Adresli sistemlerde marka ve modele bağlı olarak, her bir bölgeye 128 adete kadar dedektör bağlanabilmektedir. Dedektörlerle panel tarafından bire bir haberleşmesi sayesinde hat kopuklukları ve arızaların hangi dedektörden kaynaklandığı panel üzerinden görülebilmektedir. Sistem maliyeti Konvansiyonel sistemlerle kıyaslandığında oldukça yüksektir.
Dijital adreslenebilir sistemlerin en temel özellikleri asagidaki gibidir:
a) Ayni bir çift kabloya bağlı çok sayıda detektörün her birinden bağımsız sinyaller alınır. Yani detektörlerin ve butonların her biri bireysel bir s-adrese sahiptirler.
b) Yangın zonları yazılım aracılığıyla tamamlandığından detektör ve butonlar bulundukları yerler dikkate alınmaksızın, kablo tesisatı açısından en uygun şekilde çevrim hattına bağlanırlar.
c) Ayni çift kabloya çok sayıda detektör bağlandığından kablo miktarından büyük tasarruf sağlanmaktadır.
d) Yangın algılama ve uyarı sistemlerinden bilgi aktarılması ya da bilgi alınması gerekiyor ise giriş/çıkış modüllerinin bağlanmasına olanak tanır.
e) Dijital adresli sistemlerde detektörlerin çalışma ilkesi klasik detektörlerde olduğu gibidir. Yani, yangın kararı detektör tarafından verilir.
Dijital adreslenebilir sistemler sadece adreslenebilme özellikleri dolayısıyla kolaylıklar getiriler. Ancak duman detektörlerinin bulunmasından sonra yangın görevlilerini en fazla uğraştıran yalancı alarmlara karşı akilli olarak nitelenebilecek çözümler sunamamışlardır.
1.2.2 - ANALOG ADRESLENEBİLİR SİSTEMLER
Konvansiyonel yada Adresli sistemlerde dedektörler iki konumlu çalışırlar, bir başka deyişle, dedektör ya normal konumdadır ya da algılama yapmıştır (alarm durumundadır). Oysa Analog Adresli sistemlerde dedektörler algıladıkları duman yada ısı miktarını panele bildirirler. Panel sürekli olarak tüm dedektörlerle haberleşerek ölçülen değerleri alır ve bunları panel önceden tanımlanmış olan referans değerleriyle karşılaştırıp, alarm durumuna gerek olup olmadığına karar verir. Her dedektör için ayrı bir referans (üst sınır) değeri tanımlanabilmekte, bu sayede de sistem farklı kondisyonlardaki mekanlarda hassasiyetini koruyabilmektedir. Örneğin tozsuz ve klimalar ile otomatik olarak ısısı kontrol altında tutulan odadaki dedektörün algılayacağı veriler arasındaki değişim oranı ile , kafeterya / dinlenme odası gibi sigara içilebilen ortamlarda bulunan dedektörlerin algılayacağı veriler arasındaki değişim oranı aynı olmayacaktır. Bu sayede sistem daha kararlı çalışacak ve yanlış alarm ihtimali yok denecek kadar azalacaktır, ayrıca panel ölçülen değer, üst sınıra yaklaştığında ön uyarı vererek müdahalenin anında yapılmasına da olanak sağlamaktadır.
Ad:  1.jpg
Gösterim: 1010
Boyut:  7.0 KB

MAVİGARD HAREZMIC : VIP Protokollü analog adresli yangın alarm santrali
Panel sürekli olarak dedektörlerden gelen verileri kontrol ettiği için, zaman içinde dedektörlerde oluşan tozlanma sebebiyle değişen ölçüm değerlerini algılar ve temizlenmesi gereken dedektörleri göstererek bakım uyarısı verir.
Analog Adresli sistemler yukarıda anlattığımız özellikleri yüzünden büyük ölçekli uygulamalarda oldukça rağbet görmektedirler, bu sayede piyasada yaygınlaşmış ve maliyetleri Dijital Adresli sisteme yaklaşmıştır.
1.3 - ELEKTRONİK ADRESLENEBİLİR SİSTEMLER (İNTERAKTİF)
Yangın algılama ve uyarı sistemlerinde teknolojik evrimin bugün geldiği nokta hem kontrol panellerinin, hem de sahada kullanılan detektör, modül ve butonların tamamen mikroişlemcili olarak üretilmeleridir. Bu gelişme yangın algılama ve uyarı sistemlerinde devrim olarak kabul edilmektedir. Analog adreslenebilir sistemlerde akilli olan sadece panel iken, bu akillilik elektronik adreslenebilir sistemlerde saha elemanlarına dağıtılmıştır. Bu sistemlerle birlikte detektör kavramı yeniden gündeme gelmiştir. Karar verme yetkisi tekrar detektörlere verilmiştir. Bu sistemlerde panel kendisine bağlı elemanlarla hem yayın, hem de tarama yöntemini kullanarak haberleşir. Sahada kullanılan detektörler, modüller ve butonlar mikroişlemci kontrollü, elektronik adreslenebilir geçmişe dönük belleğe sahiptirler. Her bir detektör, modül ve buton sadece kendilerine ait geçmişe dönük, aşağıda tanımlanan bilgileri belleklerinde saklayabilmektedirler.
  • Cihaz adresi,
  • Cihazın tipi ve çalışma modu,
  • Sistem içinde sürekli çalıştığı süre,
  • Çalıştığı zaman içinde arıza geçirdiği ve alarm sayısı,
  • Eğer var ise son girilen alarmın tarihi ve zamanı,
  • Kalan/kullanılan çevresel kompazasyon miktarı,
  • En son bakim tarihi,
  • Kullandığı şantiye ve projenin adını,
  • Eğer var ise en son alarm sırasında detektörün kaydettiği değerler,
  • Detektörün hassasiyet değerleri,
  • Arıza kodları hakkında bilgiler.
Mikroişlemcilerin sahada kullanılan tüm ekipmanlara indirgenmiş olmasının amacı sistemde verimliliği ve sürekliliği sağlayacak olan bilgilerin teknik personele sağlıklı aktarılmasını sağlamak, bakim ve işletme kolaylığı getirmektedir. Kontrol paneli, detektör, modül ve butonlarda hem yayın, hem de tarama yöntemi ile haberleştiğinden, haberleşme yoğunluğu az olmakta, böylelikle sistemde blendajlı özel kabloların kullanımı gerekmemektedir
2 - YANGIN ALARM SİSTEMİNİN YAPISI
Bir yangın alarm sistemi üç ana bölümden oluşur bunlar;
1. Algılama (Giriş) üniteleri
Duman dedektörleri
Gaz Dedektörleri
Sıcaklık Dedektörleri
Alev Dedektörleri
Işın Tipi Dedektörler
Yangın İhbar Butonları
2. Değerlendirme Ünitesi
Yangın Alarm Paneli
3. Çıkış Ünitesi
Siren ve kornalar
Flaşörler
Telefon arama cihazı
Söndürme Sistemleri
Tekrarlayıcı Panel
2.1 - ALGILAMA (GİRİŞ) ÜNİTELERİ
2.1.1 - Yangın Dedektörlerinin Özellikleri
Dedektörler kontrol paneli ile haberleşmelerini hem yayın hemde tarama yöntemi ile yapılacaktır. Her bir dedektör değişik yangın algılama algoritmasına sahip olacaktır. Yangın algılama algoritması, dedektörlerin sensöründe ölçülen değerleri dijital sinyallere çevirecek ve bu değerlerin zamana bağlı değişimlerini değerlendirecek, karşılaştıracak ve filtre edecektir. Dedektör tarafından ölçülen değerler dedektörün mikroişlemcisinde yangın olarak belirlenen limitlerin üstüne çıkarsa dedektör yangın alarmına karar verecektir.
Dedektör ile çevrim kontrol modülü arasında bir haberleşme hatası olursa dedektör otomatik olarak stand-alone (kendi kendine) çalışma modu'na geçecektir. Dedektör bu modda çalışırken mikroişlemcisine yüklenmiş olan hassasiyet ve çevresel dengeleme bilgilerini değerlendirerek alarm kararı verebilecektir.
Her bir dedektör, hafızasında saklanan yangın parametrelerine bağlı olarak alarm kararları oluşturacak dahili bir mikroişlemciye sahip olacaktır. Dedektörlerin kendi kendine karar vermesi nedeni ile dedektör ve çevrim kontrol modülü arasındaki veri akışı azalacağından sistemin yanıt süresi kısalacaktır. Dedektörlerin yanıt verme süresi max. 0,5s olacaktır.
Her bir dedektörde, haberleşmeyi ve alarm durumunu gösterecek şekilde iki ayrı LED gösterge olacaktır. Yeşil bir LED'in yanıp sönmesi çevrim kontrol modülü ile haberleşmeyi, kırmızı bir LED'in yanıp sönmesi ise alarm durumunu gösterecektir. Dedektörün stand-alone modda çalışması durumunda her iki LED aynı anda yanacaktır. LED'ler 360° görüş alanına sahip olacaklardır.
Dedektörler 32 adet arıza tipini ayırt edebilecektir. Arıza bilgileri sistemin bakımı sırasında panelden alınabilecektir. Bu bilgiler aynı zamanda dedektör hafızasında da saklanacaktır.
Her bir dedektör normal çalışma, arıza ve kirlendim bilgilerinin yanı sıra ön alarm ve alarm bilgilerini de merkezi kontrol paneline bildirecektir.
Sistem hem hızlı hem de yavaş değişen çevresel koşullara göre kendini ayarlayabilecektir.
Dedektörlerin mikroişlemcisinde bir çevresel dengeleme algoritması olacaktır. Bu algoritma ile sistem saatte yaklaşık altı defa bulunduğu ortamın çevresel değerlerine kendini adapte edebilecektir.
Mikroişlemci uzun dönemli çevresel değişikliklere karşıda dedektörü adapte edebilecek dengeleyici bir özelliğe sahip olacaktır. Dedektör içindeki mikroişlemci çevresel dengeleme miktarını gözleyip, izin verilebilir çevresel dengeleme değerinin %50 ve %100'ünde sistem operatörüne ikaz verecektir.
Mikroişlemcide set edilen hassasiyet ile çevre şartlarına göre kompanze edilen yeni hassasiyet arasındaki farkı sabit tutacak şekilde dedektör kendi hassasiyetini kaydıracaktır.
Dedektörlerin seçilebilir 5 ayrı hassasiyet seviyesi olacaktır.
Dedektörler yada soketleri adresleme amacı için hiç bir DIP switch yada döner switch içermeyecektir.
Dedektörlerde adresleme software yoluyla elektronik olarak sistem tarafından yapılacaktır.
Bütün dedektörlerin kendilerini tanımlayan özel bir seri numarası olacaktır. Adresleme için kullanılan bu numaralar bar-code şeklinde belirtilecektir.
Her bir dedektörün ve modülün sistem için ayrı bir adresi olacaktır.
Tüm dedektörler, değişik tipteki (röleli, izolatörlü) soketlere monte edilebilecektir. Dedektörler hiç bir alet kullanmadan dedektör tabanına monte edilecektir.
Dedektörlerin remote led çıkışları olacaktır.
Dedektörler hem A hemde B sınıfı bağlantı yapılmasına olanak tanıyacaktır.
Dedektör, periyodik bakım sırasında temizlenmeye izin veren, sökülebilen parçalardan oluşacaktır.
Sistemde kullanılan dedektörler ve özellikleri şunlardır;
2.1.2 - Sabit Sıcaklık Dedektörü;
Akıllı, geçmişe dönük hafızası olan elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollü sıcaklık dedektörü, bir sıcaklık sensörüne sahip olacaktır. Dedektör bir alarma karar verirken, karar verme süreci içindeki sıcaklık değişikliğini minimize etmek üzere çevresindeki havanın sıcaklığını sürekli izleyecektir. Dedektörün mikroişlemcisi bir alarm durumu oluştuğunda bunu algılayacak ve alarm kararını kontrol paneline bırakmayıp kendisi verebilecektir.
Duyarlılık Elemanı : Sabit Sıcaklık, 57°C
Çalışma Sıcaklığı : 0° - 38°C
Alarm Sıcaklığı : 57°C
Bağıl Nem Oranı : %0 - %93 RH
Çalışma Gerilimi : 19Vdc nominal
Çalışma Akımı : 45 mikroAmper
Malzeme ve Renk : Polymer - Beyaz
EFS311 Sabit Sıcaklık Detektörü : EFS311 Sabit Sıcaklık Detektörü'nün iki farklı versiyonu bulunmaktadır. EFS311-60 genel amaçlı olarak kullanılan ve 60ºC'ta alarm veren modeldir. 90ºC'ta aktive olan EFS311-90 normal ortam sıcaklığı yüksek olabilen kazan dairesi, mutfak vb. yerlerde kullanılmalıdır.
Ad:  2.jpg
Gösterim: 774
Boyut:  1.8 KB

EFS911 Sabit Sıcaklık Detektörü : EFS911 Sabit Sıcaklık Detektörü, EFS911-60 (60°C) ve EFS911-90 (90°C) olmak üzere iki ayrı tipte üretilmektedir. EFS911-60 genel uygulamalarda, EFS911-90 ortam sıcaklığını normalde yüksek olabileceği kazan dairesi, mutfak vb. yerlerde kullanılmalıdır.
Ad:  3.jpg
Gösterim: 752
Boyut:  1.7 KB

245A/246A Sabit Sıcaklık Detektörleri : 245A/246A Sabit Sıcaklık Detektörleri normalde açık kontaklı elektromekanik sıcaklık detektörleridir. 245A 57°C, 246A 88°C sıcaklıkta alarm vermektedir.Her iki detektör de ULC onaylıdır.
Ad:  4.jpg
Gösterim: 696
Boyut:  1.5 KB

2.1.3 - Sabit Sıcaklık ve Sıcaklık Artış Hızı Dedektörü;
Akıllı, geçmişe dönük hafızası olan elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollü kombine sabit sıcaklık ve sıcaklık artış hızı dedektörü bir sıcaklık sensörüne sahip olacaktır. Sabit bir sıcaklıkta veya belirlenmiş bir sıcaklık artışında çalışacaktır. Dedektörün mikroişlemcisi bir alarm durumu oluştuğunda bunu algılayacak ve alarm kararını kontrol paneline bırakmayıp kendisi verebilecektir.
Duyarlılık Elemanı : Kombine sıcaklık artış hızı ve sabit sıcaklık
Çalışma Sıcaklığı : 0° - 38°C
Alarm Sıcaklığı : 57°C
Bağıl Nem Oranı : %0 - %93 RH
Çalışma Gerilimi : 19Vdc nominal
Çalışma Akımı : 45 mikroAmper
Malzeme ve Renk : Polymer - Beyaz
Sıcaklık Artış Hızı : 9°C/dak.
EFS315 Sıcaklık Artış Hız Detektörü : EFS315 ani sıcaklık artışlarını algılayabilecek şekilde tasarlanmıştır. İki ayrı yarı iletken sıcaklık algılayıcısının çıkışlarını karşılaştırarak yangına çok hızlı bir şekilde cevap verebilir. EFS315, duman detektörlerinin kullanılmasının uygun olmadığı ortamlarda en yaygın olarak kullanılan detektör tipidir. Çok yavaş sıcaklık artışlarında da sıcaklık 60°C'ye ulaştığında EFS315 alarm durumuna geçmektedir.
Ad:  5.jpg
Gösterim: 728
Boyut:  1.8 KB

EFS915 Sıcaklık Artış Hız Detektörü : EFS915 iki ayrı yarı iletken sıcaklık sensörünün çıkışlarını karşılaştırarak yangına çok hızlı cevap verebilecek şekilde tasarlanmıştır. Detektör çok yavaş sıcaklık artışlarında da, sıcaklık 60°C'ye ulaştığında aktive olmaktadır. EFS915, duman detektörlerinin kullanılmasının uygun olmadığı ortamlarda en yaygın olarak kullanılan detektör tipidir
Ad:  6.jpg
Gösterim: 769
Boyut:  1.8 KB

2.1.4 - İyonizasyon Duman Dedektörü;
Akıllı, geçmişe dönük hafızası olan elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollü iyonizasyon duman dedektörü tek kutuplu bir iyonizasyon duman sensörü ile havanın içindeki duman partüküllerini algılayacaktır.Dedektörün mikroişlemcisi bir alarm durumu oluştuğunda alarm kararını kontrol paneline bırakmayıp kendisi verebilecektir. Dedektör etrafındaki kirlilik, sıcaklık, nem gibi çevresel etkilerden veya eskime gibi fiziksel bozulmalardan ötürü hassasiyetindeki değişiklikleri sürekli izleyecektir. Bu bilgiler dedektörün mikroişlemcisinde saklanacak, istenirse direk olarak bir PC'ye aktarılabilecektir. İyonizasyon duman dedektörü 0-0,38m/s sabit hava hızlarında ve 1 saate kadar süreli 1,52m/sn'ye kadar hızlı ani hava hareketlerinde çalışabilecektir.
Duyarlılık Elemanı : 1,0 microC Americium 241
Duyarlılık Aralığı : %0,61 - %1,91 obskürasyon/ft
Çalışma Gerilimi : 19Vdc
Çalışma Akımı : 45 mikroAmper
Çalışma sıcaklığı : 0° - 49°C
Bağıl Nem : %0 - %93 RH
Ön Alarm Duyarlılığı : Alarm set değerinin %75'i
Malzeme ve Renk : Polymer - Beyaz
Ad:  7.jpg
Gösterim: 1061
Boyut:  6.7 KB

EFS303 İyonizasyon Duman Detektörü : EFS303, yangınların büyük bir çoğunluğunu oluşturan hidrokarbon yangınlarında ortaya çıkan küçük partiküllü siyah dumana en çabuk cevap veren, iyonizasyon tipi bir duman detektörüdür. Algılayıcı olarak kullanılan çift-odacıklı iyonizasyon hücresi EFS303'ün çevre sıcaklığı ve rutubet değişimlerinden etkilenmesini engellemekte ve bu nedenlerle detektörün yalancı alarm verme olasılığını ortadan kaldırmaktadır.
Ad:  8.jpg
Gösterim: 753
Boyut:  1.6 KB

2.1.5 - Optik Duman Dedektörü;
Akıllı, geçmişe dönük hafızası olan, elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollü, ışığın dağılma prensibi ile çalışan bir optik sensör ile havanın içindeki duman partiküllerini algılayacaktır. Dedektörün mikroişlemcisi bir alarm durumu oluştuğunda alarm kararını kontrol paneline bırakmayıp kendisi verebilecektir. Dedektör etrafındaki kirlilik, sıcaklık, nem gibi çevresel etkilerden veya eskime gibi fiziksel bozulmalardan ötürü hassasiyetindeki değişiklikleri sürekli izleyecektir. Bu bilgiler dedektörün mikroişlemcisinde saklanacak, istenirse direk olarak bir PC'ye aktarılabilecektir. Optik dedektörler havalandırma kanalı içinde kanal tipi duman dedektörü olarakta kullanılabilecektir. 0-25,39m/s sabit hava hızlarında çalışabilecektir.
Duyarlılık Elemanı : Foto elektrik - Işık kırılma prensibi
Duyarlılık Aralığı : %0,67 - %3,77 obskürasyon/ft
Çalışma Gerilimi : 19Vdc
Çalışma Akımı : 45 mikroAmper
Çalışma Sıcaklığı : 0° - 49°C
Bağıl Nem : %0 - %93 RH
Ön Alarm Duyarlılığı : Alarm set değerinin %75'i
Malzeme ve Renk : Polymer - Beyaz
Ad:  9.jpg
Gösterim: 986
Boyut:  5.4 KB

EFS306 Optik Duman Detektörü : EFS306, iyonizasyon duman detektörlerinin daha geç cevap verdikleri, kalın partiküllü beyaz duman meydana getiren yangınlarda hızlı cevap verebilen optik algılama yöntemi kullanmaktadır. Işık dağıtma esaslı bir optik algılama hücresi kullanılan EFS306, duman algılamada EFS303 ile birlikte bütün duman spektrumuna en hızlı cevap verebilecek bir ikili oluşturmaktadır.
Ad:  10.jpg
Gösterim: 788
Boyut:  1.7 KB

2.1.6 - Kombine Optik Duman/Sıcaklık Dedektörü;
Akıllı, geçmişe dönük hafızası olan, elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollu 3 boyutlu dedektör, ışığın kırılma prensibiyle çalışan bir optik sensör ve sabit sıcaklık sensörü ile havadaki duman partiküllerini ve çevre sıcaklığını algılayacaktır. Dedektörün mikroişlemcisi zaman tabanlı algoritmalarla dinamik olarak her iki sensörden gelen değerleri aynı anda değerlendirecek ve gelen verilerin analizi sonucunda alarm kararını kontrol paneline bırakmayıp kendisi verecektir. Bu dedektörde üçüncü boyut zaman olacaktır.Dedektör etrafındaki kirlilik, duman, sıcaklık, nem gibi çevresel etkilerden veya eskime gibi fiziksel bozulmalardan ötürü hassasiyetindeki değişiklikleri sürekli olarak izleyecektir. Bu bilgiler dedektörün mikroişlemcisinde saklanacak, istenirse PC'ye aktarılacaktır.Kombine optik duman ve sıcaklık dedektörü 0-25,39m/s sabit hava hızlarında çalışabilecektir.
Duyarlılık Elemanı : Fotoelektrik - ışık kırılma prensibi
Sıcaklık Sensörü : Sabit sıcaklık, 57°C
Duyarlılık Aralığı : %0,67 - %3,77 obskürasyon/ft
Çalışma Gerilimi : 19Vdc nominal
Çalışma Akımı : 45 mikroAmper
Çalışma Sıcaklığı : 0°C - 49°C
Bağıl Nem : %0 - %93 RH
Ön Alarm Duyarlılığı : Alarm set değerinin %75'i
Malzeme ve Renk : Polymer - Beyaz
EFS307 Kombine Optik Duman ve Sıcaklık Detektörü : EFS307, EFS306 Optik Duman Detektörü'nün 60ºC sıcaklıkta aktive olan bir sıcaklık algılayıcısı eklenmiş modelidir. Optik duman algılamasını gerektiren mahallerde, aniden tutuşarak başlayan yangınlarda optik sensörün etkisiz kalması olasılığına karşı sıcaklık algılaması ile alarm verme garantisini sağlamaktadır.

2.1.7 - Kombine İyonizasyon/Optik/Sıcaklık Dedektörü;
Akıllı, geçmişe dönük hafızası olan, elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollu 4 boyutlu dedektör, ışığın kırılma prensibiyle çalışan bir optik sensör, bir tek kutuplu iyonizasyon duman sensörü ve bir sıcaklık sensörü ile havadaki duman partiküllerini ve çevre sıcaklığını algılayacaktır. 4 boyutlu bu dedektörde, iyonizasyon duman sensörü küçük partiküllü siyah dumanı, optik duman sensörü büyük partiküllü beyaz dumanı, sıcaklık sensörü ise ortamdaki sıcaklığı algılayacaktır. Dedektörün mikroişlemcisi zaman tabanlı algoritmalarla, dinamik olarak üç sensörden gelen değerleri aynı anda değerlendirecek ve gelen verilerin analizi sonucunda alarm kararını kendisi verecektir. Bu dedektörde dördüncü boyut zaman olacaktır. Dört boyutlu dedektör çevresel koşullara çok kolaylıkla uyum sağlayacaktır. Sıcaklık sensörü, etrafındaki havanın sıcaklığını kendi kendine set ederek, bu sıcaklığın üzerindeki 35°C'lik sıcaklık değişimlerini alarm olarak değerlendirecektir. Dedektör etrafındaki kirlilik, duman, sıcaklık, nem gibi çevresel etkilerden veya eskime gibi fiziksel bozulmalardan ötürü hassasiyetindeki değişiklikleri sürekli olarak izleyecektir. Bu bilgiler dedektörün mikroişlemcisinde saklanacak, istenildiğinde direk olarak PC'ye aktarılacaktır. Aynı mahalde tek bir kombine dedektör yerine ayrı ayrı fotoelektrik dedektörü, iyonizasyon dedektörü ve ısı dedektörü kabul edilmeyecektir. Kombine iyonizasyon duman, optik duman ve sıcaklık dedektörü 0-2,53m/s sabit hava hızlarında çalışabilecektir.
Duyarlılık Elemanları :
İyon sensörü; 0,135 MicroC Americium 241
Photo sensörü; Fotoelektrik - ışık kırılma prensibi
Sıcaklık sensörü; Çevre sıcaklığının 35°C üstündeki değer
Duman Duyarlılık Aralığı : %0,67 - %3,7 obskürasyon/ft
Çalışma Gerilimi : 19Vdc nominal
Çalışma Akımı : 45 mikroAmper
Çalışma Sıcaklığı : 0°C - 49°C
Bağıl Nem : %0 - %93 RH
Ön Alarm Duyarlılığı : Alarm set değerinin %75'i
Malzeme ve Renk : Polymer - Beyaz
2.1.8 - Alev Detektörü:
Ultraviyole ve/veya infrared ışınımı algılar. Doğrudan yangını gören bir detektördür. Infrared ışınımı algılayarak çalışan detektörlerin, güneş gibi diğer infrared isinim kaynaklarından etkilenmemesi için kırpışmayı algılama vb. teknikleri ihtiva etmeleri gerekir. Örn. Yanıcı sıvı ve patlayıcı madde depoları, uçak hangarları, akaryakıt dolum tesisleri.
Ultraviyole ışınımları duman tarafından emilerek zayıfladığında özellikle yoğun duman çıkararak başlayan yangınlarda ultraviyole alev detektörleri etkisiz kalabilirler.
Belirli bir uygulamada hangi tip detektörün daha etkili olacağı niteliğine bağlıdır. Yavaş yavaş tüterek başlayan örneğin bir mukavva yangınında duman detektörleri en hızlı cevap veren detektör tipi olacaktır. Fazla duman çıkarmadan hızlı bir sıcaklık yükselmesine neden olan bir yangında sıcaklık detektörleri duman detektörlerinden daha önce alarm verebilir. Bir yanıcı sizi yangınında alev detektörü ilk çalışan tip detektör olabilir.
Genel olarak duman detektörleri, isi detektörlerinden daha hızlı cevap verirler ancak yalancı alarm verme olasılıkları da daha fazladır. Duman detektörleri prensip olarak.
1- Fazla miktarda toz bulunan yerlerde
2- Rutubetli yerlerde
3- Soğuk hava depolarında
4- Kazan dairelerinde, mutfaklarda
5- Egzos gazları çıkan veya endüstriyel bir proses sonucu duman veya buhar oluşan yerlerde kullanılmamalıdır.
Tütün dumanı tavana yükselirken daha büyük partiküller oluşturur. Bu nedenle sigara dumanında iyonizasyon detektörlerinin yalancı alarm verme olasılıkları optik detektörlere nazaran çok daha azdır. Alev detektörleri tüterek yanan yangınları algılayamadıkları için genel amaçlı detektörleri olarak ya da özel uygulamalarda kullanılır.
Ad:  10.jpg
Gösterim: 788
Boyut:  1.7 KB

2.1.9 - Yangın İhbar Butonları
Çıkış yollarında, özellikle merdiven sahanlıklarında ve açık havaya açılan kapıların yanlarına yerleştirilmelidir. Genel olarak bir yangın ihbar butonuna ulaşmak için katedilecek mesafe 30 metreyi geçmemelidir. Yangın riski yüksek olan yerlerde ya da hastane, bakımevi gibi binalarda bu mesafeler azaltılmalıdır. Yangın ihbar butonlarının kolay ulaşılabilir, iyi aydınlatılmış noktalarda yerden 1,4mt. yükseklikte monte edilmiş olmaları gerekir. Butonların çalıştırılması basit olmalı ve bütün sistemde aynı yöntemle çalışan butonlar kullanılmalıdır.
  • Akıllı, geçmişe dönük hafızası olan, elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollü ve on-off anahtarlı yangın ihbar butonu metal malzemeden yapılmış olacaktır.
  • İhbar butonunda kırmızı içinde gümüş renkte "PULL IN CASE OF FIRE" yazısı olacak, aynı zamanda kilitli test olanağıda sağlayacaktır.
  • Yangın ihbar butonunda en az iki diyagnostik led olacaktır. Yeşil led çevrim kontrol ünitesi ile haberleşmeyi göstermek için, kırmızı led ise alarm durumunu göstermek üzere yanıp sönecektir. Yangın ihbar butonu bağımsız (stand-alone) kendi kendine çalışma moduna geçtiğinde ise her iki led birlikte yanıp sönecektir.
Yangın alarm butonu 24 arıza kodunu hafızasında tanımlayabilecektir.
Tüm butonlar herhangi bir DIP switch yada döner switch kullanmaksızın adreslenecektir.
BG1 Yangın İhbar Butonu : Cam tarafından açık tutulan bir kontağın camın kırılması ile konum değiştirmesi prensibine göre çalışır. Parmakla bastırılarak kolayca kırılabilen cam, parçalanarak kullanana zarar vermesini önleyecek şekilde plastik film ile kaplanmıştır.
Ad:  12.jpg
Gösterim: 701
Boyut:  6.1 KB
WR2001 Yangın İhbar Butonu : Dünyada en yaygın olarak kullanılan cam kırma tipi yangın İhbar butonudur. Kırıldığında bir mikro-anahtarı serbest bırakarak yangın ihbarı verilmesini sağlayan cam, koruyucu plastik film ile kaplanmıştır. WR2001 LPC onaylıdır ve harici ve ex-proof tipleri de mevcuttur.
Ad:  13.jpg
Gösterim: 649
Boyut:  2.4 KB
MCP-E Analog ADRESLİ Yangın Alarm Butonu : 1-127 arasında DIL swich ile adresleme, Ele zarar vermeyen cam , şık tasarım , Kolay değiştirilebilir cam , Alarm verilince yanan kırmızı LED
Ad:  14.jpg
Gösterim: 662
Boyut:  2.2 KB
MCP-W Hava şartlarına dayanıklı ADRESLİ yangın alarm butonu : Sert hava koşullarında bile suyun girmesini engelleyen IP67 koruma sınıfındaki gövdesi dışında değer özellikleri MCP-E ile aynıdır.
Ad:  15.jpg
Gösterim: 662
Boyut:  3.7 KB
2.1.10 - DEDEKTÖR SOKETLERİ
Standart Dedektör Soketi
  • Dedektör soketi hiç bir elektronik cihaz içermeyecek ve tüm akıllı, elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollu dedektörler ile kullanılacaktır.
  • Dedektörün soketinden çıkarılması durumunda hat devamlılığı sağlanacaktır.
  • Standart dedektör soketine istenirse uzaktan alarm göstergesi (Remote LED) bağlanabilecektir.
  • Yüksek kaliteli polymer malzemeden imal edilmiş ve beyaz renkte olacaktır.
Röleli Dedektör Soketi
  • Röleli dedektör soketi tüm akıllı, elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollü dedektörlerle kullanılabilecektir.
  • Röle kontağı NO (normalde açık) yada NC (normalde kapalı) konumda çalışabilecektir.
  • Kontağın konumu izlenecektir.
  • Dedektör çıkarılınca röle otomatik olarak enerjisiz kalacaktır.
  • Röle kontakları minimum 1A ve 24VDC değerlere sahip olacaktır.
  • Soketin röle devresi bağlandığı dedektörün mikroişlemcisi tarafından sürekli kontrol edilecektir.
  • Dedektörün soketinden çıkarılması durumunda hat devamlılığı sağlanacaktır.
İzolatörlü Dedektör Soketi
  • İzolatörlü dedektör soketi tüm akıllı, elektronik adreslenebilir, mikroişlemci kontrollü dedektörlerle kullanılabilecek ve aşağıdaki şartları sağlayacaktır.
  • İzolatörün çalışması dedektörün mikroişlemcisi ile kontrol edilecektir.
  • İzolatör, haberleşme hattında minimum 23ms'lik bir kısa devre durumunda çalışacaktır.
  • Kısa devre durumunu takiben her dedektör normal çalışmayı tekrar sağlamak için kendi içinde bir self-test işlemi başlatacaktır.
  • Terminal bağlantıları soketin odayı gösterir yüzünde yapılacaktır.
  • Dedektörün soketinden çıkarılması durumunda hat devamlılığı sağlanacaktır.
2.1.11 - Dedektör ve diğer ekipmanların yerleştirilme kuralları
Aşağıda, dedektörlerin yerleştirilme prensipleri, şemalar yardımıyla basitçe anlatılmıştır.

Dedektörlerin kapsama alanları firmadan firmaya değişim göstermekte birlikte, genellikle, duman dedektörleri için 100 m², ısı dedektörleri için 50 m² dir.
Ad:  16.jpg
Gösterim: 612
Boyut:  2.0 KBAd:  17.jpg
Gösterim: 686
Boyut:  5.1 KB
Düz ve yatay bir tavanda duman dedektörlerinin en yakın duvardan ve birbirlerinden uzaklığı
Ad:  18.jpg
Gösterim: 727
Boyut:  4.7 KBAd:  19.jpg
Gösterim: 722
Boyut:  5.1 KB
Düz ve yatay bir tavanda ısı dedektörlerinin en yakın duvardan ve birbirlerinden uzaklığı
Koridorlarda kullanılacak dedektörlerin köşelerden olan uzaklığı, aşağıdaki biçimde hesaplanır.
Duman dedektörleri için ;
Örnek : koridor genişliği = 2 metre ise, dedektörün köşeden uzaklığı =7.5 + 1.5 = 9 metre
Ad:  20.jpg
Gösterim: 708
Boyut:  4.7 KB
Isı dedektörleri için; 5.3 metre + (( 5 - koridor genişliği) / 2)
Örnek : koridor genişliği = 2 metre ise, dedektörün köşeden uzaklığı =5.3 + 1.5 = 6.8 metre
Ad:  21.jpg
Gösterim: 678
Boyut:  9.7 KB
Bu hesaba göre dedektörler arası uzaklıklar için aşağıdaki tablo kullanılabilir.
Ad:  22.jpg
Gösterim: 751
Boyut:  9.7 KB
Eğimli tavanlarda, eğimin derecesi, % cinsinden sabit katsayıya ilave edilir. Aşağıdaki örnekte, 16° eğim bulunan taraftaki uzaklık duman dedektörü için 7.5 metre + %16 , ısı dedektörü için 5.3 metre +%16 şeklindedir. Eğimin 25° 'den fazla olması halinde ilave miktar yüzdesi sabit olarak %25'te kalacaktır. Şekilde 27°'lik eğimin olduğu tarafta %25 ilave yapılmıştır. Dedektörün tavandan mesafesi 60 cm.'yi geçmemelidir.
Ad:  23.JPG
Gösterim: 736
Boyut:  28.9 KB
Tavanda bulunan engeller, örneğin kirişler ile karşılaşıldığında aşağıdaki kurallara uyulmalıdır.
Ad:  24.jpg
Gösterim: 701
Boyut:  11.0 KBAd:  25.jpg
Gösterim: 653
Boyut:  3.6 KB
Depolardaki rafların en üstü ile tavan arasındaki mesafe 30 cm.'den az ise tamamen kapalı olduğu kabul edilir. Burada en üst rafın üzerine yüklenecek malzeme de gözönüne alınmalıdır.
Ad:  26.jpg
Gösterim: 690
Boyut:  5.0 KB
Işın tipi (beam type) dedektörlerin montajına ilişkin genel kurallar aşağıdaki gibidir. Tavandaki engellerin ve tavan şeklinin, montaj biçimini etkileyeceği unutulmamalıdır.
Ad:  27.jpg
Gösterim: 718
Boyut:  4.9 KB

Binaya yerleştirilecek yangın alarm zil ya da sirenleri için , binanın yapısı ve normal gürültü seviyeleri bilinmelidir. Prensip olarak ,ortam gürültü seviyesinden en az 5 dB fazla ve en az 65 dB ses seviyesine sahip sirenlere ihtiyaç olacaktır. Uyuyan insanların bulunduğu ortamlar için en az 75 dB kabul görmektedir.
Binada aynı anda çalması planlanan 2 farklı ses tonu ya da biçimine sahip sesli uyarıcılar yerleştirilmemelidir.
(örnek olarak, hem zil hem de siren kullanılmamalı, bunlardan biri seçilmelidir)
Özellikle, otel, iş merkezi gibi binalarda sirenli sensörlerin kullanılması daha uygundur.
Duyulan ses seviyesi, sirenden uzaklaşıldıkça aşağıdaki şekilde azalır.
örneğin; siren ses seviyesi 100 dB / 1m
100 dB - 1m
94 dB - 2m
88 dB - 4m
82 dB - 8m
76 dB - 16m
Ayrıca, her bir yangın kapısının 30 dB, her bir bina içi kapının 20 dB kayıp yarattığı bilinmelidir.
Aşağıda, dedektör, buton ve siren yerleşimi ile ilgili tipik örnekler bulunmaktadır.
Ad:  28.JPG
Gösterim: 766
Boyut:  17.6 KB
2.1.12 - Dedektör yerleşiminde yapılan yanlışlar:
Kablolama
Tecrübelerle sabittir ki, bir yangın algılama ve alarm sisteminin istenildiği gibi ya da hiç çalışmamasının en önemli sebeplerinden biri kablolamanın doğru ve düzgün yapılmamasıdır.
Kablolamada gerek tasarım gerekse montaj aşamasında aşağıdaki noktalara çok dikkat edilmelidir.
- Dedektörlerin bulunduğu zon ya da loop kabloları , üretici firma önerilerine uygun seçilmelidir.
- Kablo kesitleri hesaplanmalıdır.
- Üretici firma loop ya da zon uzunluklarına uyulmalıdır.
- Kablo yükü hesapları yapılmalıdır.
- Bağlantılar mukavim bir biçimde ve doğru yapılmalıdır.
- Kablo güzergâhları, müdahale edilebilecek şekilde seçilmelidir.
- Kablo güzergâhlarında su ya da çok yüksek nem olmamalıdır. Eğer olacak ise bu şartlara uygun kablo kullanılmalıdır.
- Kablo ekranlaması, standartlara ve yönetmeliklere uygun biçimde topraklanmalıdır.
2.2 - DEĞERLENDİRME ÜNİTESİ
2.2.1 - Kontrol Panelinin Özellikleri
  • Kontrol paneli modüler yapıda olacaktır.
  • Yangın alarm sistemindeki kendisine bağlı saha cihazlarını ve varsa kendine bağlı olarak çalışan diğer yangın alarm panellerini denetleyerek gerekli kontrol senaryolarını gerçekleştirecektir.
  • Yangın alarm kontrol paneli başlıca şu ünitelerden oluşacaktır;
    a) Kontrol ünitesi
    b) Besleme ve güç kaynağı ünitesi veya üniteleri
    c) Çevrim kontrol modülü veya modülleri
    d) Bakım gerektirmeyen sızdırmaz tip aküler
    e) Sıva üstü montaj kutusu
  • Kontrol ünitesi mikroişlemci kontrollü olacak ve gerçek zaman saati ile çalışacaktır. Kontrol ünitesi üzerinde 8x21 karakter alfanümerik LCD gösterge olacaktır. Bu gösterge üzerinden sistemin programlanması, alarm ve arıza bilgileri izlenebilecektir.
  • Ayrıca sistemin çalışma durumunu göstermek üzere Normal, Alarm, Durum, Arıza ve Test/Program durumu için LED'ler bulunacaktır.
  • Kontrol ünitesi üzerinde Reset, Alarm Susturma, Arıza Susturma, Genel Alarm, Alarm/Arıza Teyit butonları bulunacaktır.
  • Kontrol ünitesi geçmişe dönük alarm, arıza ve bakımla ilgili ayrı ayrı olmak üzere 600'er olayı belleğinde saklayabilecektir.
  • Printer bağlantısı için RS-232C portuna sahip olacaktır.
  • Yangın kontrol panelleri ve izleme üniteleri ile bilgi alışverişinin yapılacağı RS-485 portuna sahip olacaktır.
  • Silinemeyen EEPROM hafızaya sahip olacaktır.
  • Kullanıcıya kolaylık sağlayabilen ve sahada programlanabilir bir yapıya sahip olacaktır.
  • Bir çevrim hattına 125 dedektör, 125 giriş/çıkış modülü olmak üzere toplam 250 elektronik adreslenebilir cihaz bağlanabilecektir.
  • Çevrim hattı B sınıfı olan yangın ihbar tesisatında "T" bağlantıya izin verecektir. Blendajlı ve bükümlü gibi özel bir kabloya ihtiyaç duymayacaktır.
  • Her çevrim kontrol modülü bağımsız çalışabilecektir. Biri ve birkaçının arızalanması sistem içindeki diğer çevrim kontrol modüllerini etkilemeyecektir.
  • Çevrim kontrol modülü kendisine bağlı olan bütün dedektör ve giriş/çıkış modüllerinin yerini elektriksel olarak belirleyecektir. Böylelikle laptop veya PC ekranında dedektör ve modüllerin elektriksel haritasını birbirleri ile olan elektriksel bağlantı yolları ile birlikte gösterecektir.
  • Besleme ve Akü Şarj Ünitesi; Yangın alarm kontrol paneli 220VAC 50Hz şehir şebekesi ile çalışacak ve 24VDC gerilim regülasyonu ile kontrol ünitelerini ve yangın alarm sistemindeki diğer saha cihazlarını yedekte bekleyen bakım gerektirmeyen sızdırmaz tip aküler üzerinden besleyecektir.Aynı zamanda yedekte bekleyen aküleride sürekli şarj durumunda tutacak ve elektrik kesilmesi durumunda aküleri otomatik olarak devreye sokarak kesintisiz olarak sistemin çalışmasını sağlayacaktır.
  • Sistemin tasarımı sırasında ihtiyaç duyulması durumunda besleme ve akü şarj ünitesine takviye olabilecek yardımcı besleme ve güç kaynakları ilave edilebilecektir. Böylelikle kontrol paneli elektrik kesilmesi durumunda tüm faaliyetlerini normalde 24 saat, alarm durumunda ise 20 dakika süreyle yerine getirebilecek kapasitede aküler ile teçhizatlandırılacaktır. Besleme ve akü şarj ünitesinden toprak kaçağını izleyebilmek mümkün olacaktır.
  • Sıva üstü montaj kutusu çeşitli standart boyutlara sahip olup boyutu yangın alarm kontrol paneli bünyesinde bulunan çevrim modülleri besleme ve güç kaynağı ünitelerinin sayısına göre belirlenecektir.
  • Duvara monte edilebilecek ve 2mm'lik ağır yüke dayanabilir çelikten imal edilmiş olacaktır.
  • Modüler şasiler vasıtası ile kontrol paneli içinde kullanılan tüm ünitelerin montajı kolaylıkla yapılabilecektir.
  • Ön kapısında kilitlenebilir anahtarı olacaktır.
  • Kontrol ünitelerinin göstergelerini dışardan görebilmek için ön kapağında LEXAN malzemeden yapılmış bir penceresi olacaktır.
  • Yüksek frekanslı elektriksel gürültüye karşı korumalı olacaktır.
  • Panelin içindeki hava sirkülasyonunu sağlayabilmek için ön kapağında havalandırma ızgarası olacaktır.
Firetrack COMPACT : Firetrack COMPACT, 2 ve 4 zonlu modelleriyle, küçük ölçekli ticari ve endüstriyel tesislerin yangın alarm sistemleri için geliştirilmiş ekonomik ve kaliteli bir yangın kontrol panelidir. BS5839Msn Tongueart 4'e uygun olarak tasarlanmış Firetrack COMPACT, şık ve dayanıklı metal muhafazası içerisinde, standartlara uygun kapasitede sızdırmaz tip bakım gerektirmeyen aküleri barındırabilmektedir. Firetrack COMPACT her türlü iki-telli yangın detektörleri ve yangın ihbar butonlarının bağlantısına elverişlidir. Standart sesli ve ışıklı alarm çıkış devrelerinin yanı sıra opsiyonel FTCYAR modülü ile sistemde oluşabilecek yangın ve arıza durumlarını merkezi bir yangın kontrol paneline ya da uzak bir gözlem istasyonuna bildirme imkanı bulunmaktadır.
Ad:  29.jpg
Gösterim: 808
Boyut:  14.2 KB
FR2400 Serisi : FR2400 serisi yangın kontrol panelleri 10 zondan 60 zona kadar modelleri ile her tip ve büyüklükte yangın alarm sistemleri için kullanılabilecek ekonomik ve güvenilir bir alternatif oluşturmaktadır. 20 zon ve 60 zon kapasiteli iki ayrı büyüklükte metal muhafazalar içerisinde sızdırmaz tip bakım gerektirmeyen aküler için yeterli hacmi sağlayan FR2400 serisi paneller, uluslararası standartlara uygun gösterge ve kontrol butonlarına sahip bulunmaktadırlar. FR2400 serisi paneller her türlü iki-telli yangın detektörleri ve yangın ihbar butonlarının bağlantısına elverişlidir ve standart sesli/ışıklı alarm devresi ve alarm rölesi çıkışları bulunmaktadır.
Ad:  30.jpg
Gösterim: 693
Boyut:  7.5 KB
MAE Serisi : MAE serisi yangın kontrol panelleri FR2400 serisinin daha ekonomik bir versiyonudur. Her türlü iki-telli yangın detektörleri ve yangın ihbar butonlarının bağlantısına elverişli olan algılama devreleri FR2400 serisi ile aynı özelliklerdedir. 10 ve 20 zonlu olmak üzere iki değişik model olarak üretilen MAE serisinde tüm kontrol anahtarları panelin içerisine alınmıştır.
Düşük maliyetli ancak güvenilir bir yangın kontrol paneli gerektiren projelerde tercih edilebilecek olan MAE panelleri, sızdırmaz tip bakim gerektirmeyen aküler için yeterli hacme sahip metal muhafazalar içerisinde üretilmektedirler.
Ad:  31.jpg
Gösterim: 663
Boyut:  5.6 KB
2.3 - ÇIKIŞ ÜNİTELERİ
2.3.1 - Sirenler ve Kornalar
Binanın tüm bölümlerinde en az 65dB ses şiddetinde sesli uyarı verecek şekilde monte edilmelidirler. Uyuyan kişileri uyandırabilmek için tüm kapılar kapalıyken yatak başlarında da en az 75dB ses şiddeti elde edilmelidir. Normal kapılar ses şiddetinde en az 20dB, yangın kapıları gibi daha kalın kapılar 30dB’den fazla zayıflamaya neden olurlar. Bir koridora açılan çok sayıda oda bulunan durumlarda (örneğin oteller) koridorda çok kuvvetli bir kaç korna yerine odalarda daha zayıf sesli alarm cihazları monte etmek daha uygun olabilir. Binanın her bölmesinde en az bir korna bulunmalıdır.
  • Alarm durumunda sesli olarak 3m'de 91 dBA gücünde ses sinyali verme özelliğinde olacaktır.
  • Aleve karşı dayanıklı malzemeden özel olarak imal edilmiş olacaktır.
  • Alarm durumunda düşük akım çekecektir.
  • Kırmızı veya bej renklerde imal edilmiş ve şık bir görüntüye sahip olacaktır.
AS1224 Elektronik Siren : 12-24V DC ile çalışan yüksek verimli bir sesli alarm cihazıdır. Sürekli ve dalgalı olmak üzere iki farklı ses verebilmektedir.
Ad:  32.jpg
Gösterim: 687
Boyut:  5.6 KB
ES24 Electronic Sounder : ES24 düşük akım çekerek 1m mesafede 100dBMsn Angel ses seviyesi sağlayabilen yüksek performanslı bir sesli alarm cihazıdır. BS5839Msn Tongueart 1'e uygun 800/970Hz frekanslı olanı da dahil olmak üzere 28 değişik ses çıkışı verebilmektedir.
Ad:  33.jpg
Gösterim: 616
Boyut:  1.7 KB
B6-24 6" Alarm Zili : B6-24 yüksek verimli, döner merkezkaç hareketli motoru sayesinde düşük akımlarda yüksek ses seviyesi sağlayabilen bir alarm zilidir. 6" (15 cm) çapındaki çanI ile her türlü yangın alarm sistemlerinde kullanılmaya uygundur.
Ad:  34.jpg
Gösterim: 567
Boyut:  2.1 KB
CHQ-BS Çevrimden beslemeli ADRESLİ korna
Tek başına veya detektör tabanI olarak çalışabilme
1 çevremde 127 adet kullanılabilir, ancak çevrimin adres kapasitesini harcamaz (127 detektör + 127 ADRESLİ korna)
Ton ve ses şiddeti ayarlanabilir
Ayrıca korna hattI çekilmesine gerek kalmaz
İnce profilli şık tasarım
Ad:  35.jpg
Gösterim: 598
Boyut:  2.5 KBAd:  36.jpg
Gösterim: 606
Boyut:  3.9 KB
2.3.2 - Flaşörler ve Lambalar
İhbar sistemlerinde çok kullanılan Sesli uyarı ve ışıklı uyarı sistemi olan flaşörler bir nevi zaman rölesidir. Flaşörler 24V ile çalışırlar.
FB24 Xenon Flaşör Lamba : FB24, işitme engellilerin uyarılması için ya da gürültü seviyesi yüksek olan mahallerde, sesli alarm cihazlarının tamamlayıcısı olarak kullanılır.
Ad:  37.jpg
Gösterim: 623
Boyut:  2.3 KB
GD25 Paralel İhbar Lambası : GD25 otel odaları, asma tavanlar, yükseltilmiş döşemeler, havalandırma kanalları gibi ulaşılması güç yerlerde monte edilen detektörlerin alarm sinyallerinin uzak bir noktadan izlenebilmesi için kullanılır. Sıva-altı veya sıva-üstü monte edilebilir.
Ad:  38.jpg
Gösterim: 642
Boyut:  1.5 KB
2.3.3 - Telefon Arama Cihazı
Montajı ve çalışması kolay olan güvenilir alarm sistemi, binaların hırsızlık gibi saldırılara ve de yangına karşı korunması için tasarlanmış bir güvenlik sistemidir.
Sistemin merkezinde bulunan Kontrol Paneli kendisine bağlı tüm algılama cihazlarını sürekli kontrol eder ve acil durumda alarma geçerek, içerisinde bulunan siren aracılığıyla uyarır.
Panele, içerisindeki sirene ilave olarak dahili ya da harici (sabotaj korumalı harici siren olabilir) ilave sirenlerin bağlanması mümkündür. Aynı zamanda, bağlanacak bir otomatik telefon arama cihazı (telephone dialer) vasıtasıyla alarm durumunu polis, itfaiye ya da sizin istediğiniz bir telefon numarasını çevirerek bildirebilir.
SD-630 Telefon Arama Cihazı : 6 ayrı telefon numarasını arayabilir ve 16 saniyelik önceden kaydedilmiş olan mesajı iletir. Bağlı olduğu telefon hattı meşgul olsa bile hattı kesip çevir sinyali alır ve gecikmeden arama yapar.
Ad:  39.jpg
Gösterim: 646
Boyut:  4.5 KB
OTOMATİK TELEFON ARAYICI
ATD630-24 Otomatik Telefon Arayıcı bir yangın durumunda 6 değişik telefon numarasını otomatik olarak arayarak, önceden kaydedilmiş sesli alarm mesajlarını iletir. 24V DC ile çalışan ATD630-24 bütün EEC yangın kontrol panellerine ilave edilebilmektedir.
Ad:  40.jpg
Gösterim: 609
Boyut:  2.9 KB
2.3.4 - Tekrarlayıcı Panel
  • Analog adresli tekrarlayıcı paneller ile Harezmic serisi sistemlerin kullanım etkinliği çok çeşitli uygulamaların yapılabilmesine imkan veren yapıya kavuşmuştur.
  • Network altında çalışan tüm santralları alarm durumuna geçirebilme, reset edebilme, santrallardaki alarmları iptal edebilme yeteneği
  • 32 adete kadar analog adresli yangın alarm santralı ve/veya tekrarlayıcı panel, network yapısı altında çalışabilir.
  • RS-485 haberleşme protokolü üzerinden, uygun kesitli network kablolarının kullanımı ile iki panel arasındaki bağlantı mesafesi 1200m'ye kadar yapılabilir.
  • Tekrarlayıcı panel üzerinde bulunan 48 adet bölge LED'i ile yangın alarm santralları'nın bölgesel yangın durumları gösterilebilir.
  • Network hattına yeni takılan santralı otomatik olarak tanır ve LCD ekranda gösterir. Network hattı üzerindeki kayıp santrallar LCD ekrandan görüntülenir.
  • Network hattında oluşan hata durumlarının LCD ekran ve panel üzerinde bulunan LED'ler ile gösterilir. .
  • Network hattındaki herhangi bir panelde oluşacak hata durumu, network çalışma yapısını etkilemez.
  • Network üzerinde bağlı bulunan yangın alarm santrallarında oluşan tüm olaylar, panel, mahal ve adres bilgisiyle beraber LCD ekranda görüntülenir.
  • 2x40 karakter arkadan aydınlatılmış LCD ile detaylı alarm ve hata bilgisi kolaylıkla alınabilmektedir. Santral serigrafisi, panel menüsü ve Çevrim Yöneticisi yazılımı için 3 ayrı dil (Türkçe, İngilizce ve Rusça) seçeneği vardır.
  • Tekrarlayıcı panel üzerindeki tüm göstergeler test edilebilir.
  • Tekrarlayıcı panelde oluşacak akü hatası, topraklama hatası, 220V AC besleme hatasını buzzer, dahili ve harici LED'ler ile bildirir.
2.3.4.1 - LCD Göstergeli Tekrarlama Paneli
  • Üzerinde arkadan aydınlatmalı 8x21 karakter alfanümerik LCD gösterge bulunacaktır.
  • RS-485 data hattına seri olarak bağlanacak ve direk merkezi kontrol ünitesi ile haberleşecektir.
  • Printer bağlantısı için RS232 portu olacaktır.
  • Tekrarlama paneli üzerinde sistemin normal, alarm, süpervize ve arıza durumunda olup olmadığını gösteren LED'ler bulunacaktır.
  • İsteğe bağlı olarak panel üzerinde genel kontrol fonksiyonlarını yerine getirecek sistem reset, alarm susturma, arıza susturma ve genel alarm butonları bulunacaktır.
2.3.4.2 -LED Göstergeli Tekrarlama Paneli
  • Modüler yapıda ve mikroprosesör kontrollü olup, 24'lü LED gösterge modülü, 12'li anahtar veya röle modülü veya programlanabilir çıkışa sahip modüllerden uygun olanları isteğe bağlı olarak seçilerek bir araya getirme olanağı olacaktır.
  • RS-485 data hattına seri olarak bağlanacak ve direk kontrol ünitesi ile haberleşecektir.
İsteğe bağlı olarak panel üzerinde genel kontrol fonksiyonlarını yerine getirecek sistem reset, alarm susturma, arıza susturma ve genel alarm butonları bulunacaktır.
Ad:  41.jpg
Gösterim: 644
Boyut:  6.5 KB
TEKNİK ÖZELLİKLERİ
Gövde Malzemesi : 1.2 mm. DKP sac
Yüzey : Epoksi boya
Akü : 2x(12V 7Ah)
Çalışma gerilimi :24V DC
Ana Gerilimi : 220V AC 50 Hz
Ana Sigorta : 5A
Operasyonlar : Alarm İptal, Alarm, Sistemin Resetlenmesi, Lamba Test
Kontrol Butonları : Sıfırla, Alarm, Alarm İptal, Giriş, Diğer Olaylar
Göstergeler : Bölge LED’leri, Devrede, Sistem Hatası, Genel Hata, Siren Hatası, Yangın, Alarm İptal, Devre Dışı, Diğer Olaylar, 2x40 aydınlatılmış LCD,
Çalışma Sıcaklığı : (-10°C) - (+55°C)
Bağıl Nem : %95 (yoğunlaşmamış)
2.3.5 - SÖNDÜRME SİSTEMLERİ
2.3.5.1 - SU İLE SÖNDÜRME SİSTEMLERİ
A) YANGIN MUSLUK VE HORTUMLARI
Yangın musluk ve hortum sistemleri, binalarda yangına karşı mücadele amacıyla kullanılır. Ancak bunlar hiçbir zaman otomatik söndürme sistemlerinin yerini tutmazlar. Otomatik sistem bulunmayan ve dışarıdaki hidrant hortumlarının yetişmediği alanlarda bu sistemlerin bulunması zorunludur.
SİSTEM SINIFLARI
1. Sınıf sistemler (2 1/2'' hortum), endüstriyel işletmelerde yangın ekipleri ve bu iş için eğitilmiş kimseler tarafından kullanılmak üzere düzenlenmiştir. Sprinkleri olmayan ve yangın merdivenleriyle ulaşılamayan yüksek binaların üst katlarında 1.sınıf sistemler yangınla mücadelenin en önemli parçalarıdır.
2. Sınıf sistemler (1 1/2'' hortum), itfaiye ekibi ulaşana kadar binada bulunan kimselerin kullanması amacıyla geliştirilmiştir. Hortum, 3/8'' – 1/2'' lik açık musluklara valfler vasıtasıyla bağlanır. Normalde, hortum musluklara bağlı olarak tutulur.
3. Sınıf sistemler, hem eğitimli kimseler hem de bina sakinleri tarafından kullanılırlar. Geniş kullanım nedeniyle, bu tipte hem 2 1/2'' hem de 1 1/2'' lik hortumlar bir arada bulunur.
Günümüzde, standartlara 1 1/2'' ten daha küçük hortumların da sokulması için araştırmalar sürmektedir. Bunun nedeni, eğitimsiz bina sakinlerinin, çıkışından 4.5kg/cm² basınç ve 375lt/dak’lık su akışı bulunan 1 1/2'' lik 30m uzunluğundaki hortumları gerektiği gibi tutamamalarıdır. Eğer daha az su akışı olan daha küçük hortumlar kullanılırsa, sıradan bir insanın yangın şartlarında bu hortumu idare etmesi sorun olmayacaktır.
SU KAYNAKLARI
Yangın muslukları için gerekli su miktarı, amaçlanan kullanım süresine ve hortum sayısına bağlıdır. Hem sprinkler hem de hortum sistemlerinin aynı kaynaktan beslendiği yerlerde toplam su ihtiyacı, iki ayrı sistem ihtiyaçlarının toplamı değildir. İhtiyacı daha fazla olan sistem için gerekli su miktarı toplam olarak yeterlidir. Ancak bu iki sistem ayrı ayrı alanları kontrol ediyorsa o zaman ihtiyaçların toplanması lazımdır. Uygun olan su kaynakları şöyle sıralanabilir:
  • Yeterli basınç varsa, şehir suyu
  • Otomatik yangın pompaları
  • Basınçlı tankları olan manuel kontrollü yangın pompaları
  • Basınçlı tanklar (hidroforlar)
  • Serbest akışlı tanklar
  • Her hortum istasyonundaki uzaktan kumanda teçhizatı ile çalıştırılan manuel kontrollü yangın pompalar
Birbirinden bağımsız iki ayrı su kaynağı olması tercih edilmelidir. Ana kaynak, harekete geçirildiğinde, tali kaynaklar devreye girene kadar sisteme tek başına yeterli su sağlayabilecek kapasitede olmalıdır. SİSTEM TİPLER
Dört genel yangın musluğu sistemi şu şekildedir:
  • Dolu borulu sistemlerde, besleme valfi sürekli açıktır, ayrıca su basıncı da her zaman çıkış değerindedir. Bunlar en güvenilir sistemlerdir.
  • Her hortum istasyonuna yerleştirilmiş uzaktan kumanda araçları ile manuel olarak kontrol edilen boş borulu sistemler. Bu sistemlerde, su besleme kaynağı oldukça üst derecede kontrol edilebilmektedir.
  • Isıtılmayan binalarda bulunan boş borulu sistemler. Bu sistemler uygun yöntemlerle otomatik olarak suyu çekecek şekilde düzenlenmelidir. Boş borularda kalan hava, suyun püskürmesini geciktirdiği gibi ani basınç değişiklikleri yaratarak hortumun tutulmasını zorlaştırır.
  • Sürekli herhangi bir su kaynağı bulunmayan boş borulu sistemler. Bu tip, yüksek binalarda, itfaiyenin hortum taşıyarak vakit kaybetmemesi amacıyla kullanılır
SİSTEM TASARIMI 1 1/2'' ve 2 1/2'' lik hortumların beraberce bulundukları hortum sistemleri, öyle yerleştirilmelidir ki, kontrol alanının her noktası bir musluğun en fazla 30m uzağında olmalıdır. Musluklar, yangına ve mekanik zararlara karşı korunmalıdır. Bir çıkış merdiveni boşluğuna, eğitimsiz kişilerin kullanacağı türden musluk ve hortum sistemleri konulmamalıdır.
Kalın hortumlu sistemler, açık ateşlere karşı çok başarılı sonuç alınmasını sağlayabilirler. Yangın sırasında suyun püskürtüleceği düşünülen pencere, kapı, çatı deliği vs. girişinin kolayca açılabileceğine emin olmak gerekir. Aksi halde yerleştirilen sistem hiçbir işe yaramayacaktır. Hortumları içeriye pencereden yöneltmenin yanısıra, çatıdaki delikler de yaygın olarak kullanılır. Buralarda da hortumların dolap içinde saklanması gereklidir.
Hortum sistemi bir yangın pompası ile besleniyorsa, itfaiye teşkilatının yararlanması için, yer seviyesinde musluk çıkışları halinde, pompa kapasitesinin her 950lt/dak’sı için bir tane 2 1/2'' hortum çıkışı düzenlenebilir.
Binalar, çevredeki binaların 18 m kadar yakınındaysa, dışarıdan gelebilecek yangın tehlikesine karşı duvarları koruyacak kalın hortumlu yangın muslukları yerleştirilmelidir.
B) HİDRANTLAR
Endüstriyel işletmelerde su ile söndürme sistemlerinin en önemli kısımlarından biri hidrantlardır. Hidrantların görevi, yangın ile mücadelede, özellikle itfaiye ekiplerine basınçlı ve yeterli miktarda su temin etmektir.
Yangına karşı güvenle kullanılabilecek hidrantlarda bir takım özellikler olmalıdır. Bu özellikler şöyle sıralanabilir:
  • İki adet 2 1/2'' veya daha büyük üst çıkış için 4'' , üç adet 2 1/2'' veya daha da geniş çıkış için 5'' ve dört adet 2 1/2'' veya daha geniş çıkış için en az 6'' lik alt çıkış valfi olmalıdır. Su şebekesi ile hidrant arsındaki bağlantının çapı 6''ten az olmamalıdır.
  • Hidrant gövdesinin net kesit alanı, valf çapının %120 sinden küçük olmamalıdır.
  • Serbest boru bağlantısı ve düşük sürtünme kayıpları olmalıdır. Hidrant her 2 1/2''lik çıkışından dakikada 950 lt su verirken toplam sürtünme kaybı iki çıkışlı hidrantlarda 0.14kg/cm²yi , üç çıkışlı hidrantlarda 0.21 kg/cm²yi ve dört çıkışlı hidrantlarda 0.28kg/cm²yi aşmamalıdır.
  • Donmaya mani olmak için bir boşaltma donanımı bulunmalıdır.
  • Alttaki düz kısmında 1 1/2''lik ve üst kısmında 1 7/16'' boyutlarında düzgün bir açma somunu bulunmalıdır.
Hidrant başlıkları, gövdeler ve ayakları dökme demirden, içte bulunan hareketli parçalar ise bronzdan yapılır. Çıkışları çok çeşitli tiplerde olan hidrantlar vardır. En yaygın hidrant tipinde iki adet 2 1/2''lik çıkış ve bir de pompa çıkışı vardır.
Ad:  42.jpg
Gösterim: 611
Boyut:  5.2 KB
HİDRANT TİPLERİ
Günümüzde kullanılmakta olan esas olarak iki hidrant tipi vardır. En yaygın tip, su akışını kontrol eden valfin, ayak ve gövde arasındaki donma noktasının altında bulunduğu taban valfli (kuru gövde) hidrantlardır. Bu hidrantta, sadece ihtiyaç olduğunda suyun girmesine izin verildiğinden, normal şartlarda gövde boştur. Ana valf kapalı iken, gövdenin tabanında bulunan bir otomatik boşaltma donanımı, gövde içinde kalmış suyun dışarı atılmasını sağlar. Bu tür hidrantlar, iklimin, suyu dondurabilecek kadar soğuk olabildiği yerlerde kullanılırlar.
Sıcaklığın her zaman sıfırın üstünde kaldığı yerlerde ise diğer tip, dolu gövdeli hidrantlar kullanılır. Bu hidrantlarda genellikle her çıkışta bastırma tipli bir valf vardır. Ancak, bütün çıkışları birden kontrol eden bir tek valfinin bulunduğu tipler de kullanılmaktadır.
OTOMATİK SPRİNKLERLER
A) OTOMATİK SPRİNKLER SİSTEMLERİ
Otomatik sprinklerler bir yangın çıktığında kendiliğinden devreye giren ve alevlerin üzerine su sıkarak yangını söndüren veya yayılmasını önleyen cihazlardır. Bunlar binanın tavanına yakın olarak yerleştirilmiş olup, suyu bağlı oldukları boru sistemi vasıtasıyla alırlar.
Ad:  43.jpg
Gösterim: 620
Boyut:  4.3 KB

OTOMATİK SPRİNKLERLERİN ÖNEMİ
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen kompetankedi; 12 Ekim 2008 19:03 Sebep: düzenleme
kompetankedi - avatarı
kompetankedi
VIP Bir Dünyalı
12 Ekim 2008       Mesaj #2
kompetankedi - avatarı
VIP Bir Dünyalı
OTOMATİK SPRİNKLERLERİN ÖNEMİ
Otomatik yangın söndürme sistemleri, bina yangınlarının kontrolünde en etkili yöntemdir. Otomatik sprinklerler su sıkma işlevlerinin yanısıra yangını haber verme görevini de yerine getirirler. Sprinklerler hem oda ısısını azaltarak hem de yükselen dumanları aşağıya bastırarak yangın söndürme ekiplerinin işini kolaylaştırırken ayrıca yangın anında orada bulunanların yangından daha az etkilenmelerine sebep olmaktadır.
Sponsorlu Bağlantılar
STANDART SPRİNKLER DÜZENİ
Su püskürtme cihazları, yani sprinkler başlıkları, bir veya daha fazla sayıda basınçlı su kaynağı, su akışını kontrol eden valfler, bunları birbirine bağlayan borular ve alarm düzeniyle kontrol edici yan bölümler sprinkler sistemi kapsamına girerler. Hortumlar için yapılmış olan musluklar da genellikle bu sisteme dahildir. Bir sprinkler sistemi kurarken göz önüne alınması gereken dört faktör vardır:
  • Sitemin kendisi
  • Binanın yapım özellikleri
  • Yangın tehlikesi
  • Su kaynakları
SPRİNKLERİN YERLEŞTİRİLMESİ Bir sprinkler sistemi kurarken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, korunmasız alan bırakmamaktır. Teorik olarak en ideali bir binanın her yerine sprinkler döşemektir. Buna rağmen NFPA tarafından ön görülen standartlarda bile binanın merdiven, asansör boşluğu, sığınak, balkon vs. gibi bazı yerlerine sprinkler yerleştirmek gerekli değildir. Tek bir sprinkler tarafından kontrol edilen alan, sprinklerlerin boru üzerindeki aralığına ve bunları taşıyan boruların da birbirlerine olan uzaklığına bağlıdır. Bu mesafelerin ne kadar olması gerektiği ise, binanın dahil olduğu risk grubuna, tavanın yüksekliğine ve tavanın çeşidine bağlıdır.
Sprinkler başlığı yerleştirirken dikkat edilmesi gerekli bir diğer husus ise bunların birbirine çok yakın yerleştirilmemesidir. İki sprinkler başlığı arasındaki mesafe 6 ft (180 cm) den az olursa bir sprinklerden fışkıran su, diğerini de ıslatarak soğutur ve harekete geçmesini engeller veya geciktirir.
Sprinklerler tavana ne kadar yakın olurlarsa o kadar çabuk harekete geçerler. Yine de, sürekli düzgün tavanlar dışındakilerde, tavana çok yakın olmaları aradaki kirişler veya diğer yapılar nedeniyle suyun yeterince iyi dağılmasını engeller. Bu yapılar altlarında kalan alevlerin ıslanmasını engelleyeceklerinden, alevlerin tavanı sarması tehlikesi mevcuttur.
BORU DÜZEN
Bir sprinkler sisteminin boru düzeni dikkatlice planlanmalı ve NFPA standartlarına uygun olmalıdır. Sprinkler başlıklarını taşıyan hatta branş hattı, bunu besleyen hatta ara hat, ara hatları besleyen hatta ana hat, suyu tavan seviyesine çıkaran ve ana hattı besleyen hatta kolon hattı denir.
Kullanılacak olan boruların çapı NFPA tarafından saptanmış olup, sistemin koruyacağı alanın büyüklüğüne, boruların uzunluğuna, dirseklerin sayısına ve kurulacak sistemin çeşidine bağlıdır.
İdeal olan, sprinkler başlıklarından su kaynağı yönüne gidildikçe her hattın bir öncekinden daha kalın olmasıdır. Hafif risk grubu dışında kalan gruplarda, kolon hattını besleyen boru en az 8'' (20.32cm) kalınlığında olmalıdır. Sprinkler sistemlerinde kullanılacak borular en azından 175 psi’lik (12 kg/cm²) bir basınca dayanıklı olmalıdırlar. Yapı olarak standartlara uygun olmalıdırlar. Diğer tip borular ise ancak yetkili bir laboratuarca denenip, uygun bulundukları takdirde kullanılmalıdırlar.
Sistemin döşenmesinde kullanılacak olan dirsek ve eklemler de sistemin sulama kapasitesi ve su basıncına uygun olmalıdırlar. Ayrıca sistemin depremlerden etkilenmesini engellemek amacıyla kolon veya ana hatta uygun, bükülebilir bölümler de kullanılabilir.
SPRİNKLER SİSTEMLERİN TİPLERİ
- Islak Boru Sistemi: Bu sistemlerde devamlı surette basınçlı su boruların içinde bulunmakta olup, bir yangın halinde sprinklerler hemen su fışkırtmaya başlarlar. Bu sistemler borular içindeki suyun donma tehlikesinin olmadığı yerlerde ve diğer sistemlerden birinin kullanılmasının gerekmediği durumlarda kullanılırlar.
- Normal Kuru Boru Sistemi: Bu sistemlerde borularda basınçlı hava veya azot bulunmaktadır. Yangının sıcaklığı ile herhangi bir sprinkler açıldığında bu gazın dışarı çıkması ile boru içi basıncı düşer ve bu da borulara su veren düzeni harekete geçirir. Bu sistemler yeterli ısıtmanın sağlanmadığı yerlerde kullanılırlar. Yeterli bir ısıtma düzeni kurulduğunda, bunları ıslak boru tipine çevirmek mümkündür. Kuru boru tipi sistemler daha geç devreye girerler ve daha az etkilidirler.
- Pre-Action Sistemi: Bunlar bir nevi kuru boru sistemidir. Borular içindeki hava basınçlı veya basınçsız olabilir. Borulara suyun pompalanmasını ilave bir yangın dedeksiyon cihazı sağlar ve böylece sıcaklık nedeniyle açılan sprinklerler hemen su fışkırtmaya başlarlar. Bu sistemlerin özelliği kuruldukları yeri, sistemdeki bir arıza sonucu oluşabilecek su baskınlarından korumalarıdır. Bu sistemin kuru boru tipi sistemlere göre çeşitli avantajları vardır. En önemlisi, yangın dedektörü ısıya sprinklerlerden daha hassas olduğu için valf daha erken açılır ve yangın alarmı da daha erken çalmaya başlar.
- Deluge Sistemi: İngilizce’de “su baskını” anlamına gelen bu sistem pre-action sistemine benzer. Tek farkı, bütün sprinklerlerin her zaman açık olmasıdır. Bu yüzden yangın halinde bütün sprinklerlerden su fışkırır. Bu sistemlerin amacı, her an hepsi de açık olan sprinkler nozulları ile bir yangın alanını tamamen ıslatmaktır. Bu sistemler sprinklerlerin açılmasının gerekli olduğu sistemlere kıyasla, daha kısa bir sürede yangın alanını sulamaya başlarlar. Deluge sistemleri, yüksek yangın riskine sahip yerlerin ilk tercih edilecek sistemidir.
- Kombine Kuru Boru Ve Pre-Action Sistemi: Adından da anlaşılacağı gibi bu sistem ilave yangın tespit cihazı vasıtasıyla harekete geçen bir kuru boru sistemidir. Borularında basınçlı hava bulunan pre action sisteminden tek farkı, bu sistemin ilave yangın tespit cihazı çalışmasa da, aynen kuru boru sistemi gibi kendiliğinden harekete geçebilmesidir. Bu tür bir kombinasyonun amacı, tek bir ana valf tarafından sulanamayacak kadar büyük bir sprinkler sistemin paralel bağlanmış iki ayrı valf tarafından sulanabilmesini sağlamak ve soğuktan korumak mümkün olmadığında, uzun bir ana su hattını donma tehlikesinden korumaktır.
B) OTOMATİK SPRİNKLER BAŞLIKLARI (NOZULLAR)
Otomatik sprinkler başlıkları, ısıya duyarlı cihazlar olup, öngörülen belli bir sıcaklıkta harekete geçerek belli bir alanı sulamak gayesiyle yapılmışlardır. Böylece yangını söndürmek, kontrol altına almak veya suyla söndürülmeyecek cinsten ise yayılmasını önlemek mümkün olacaktır. Gerekli su, sprinklerlerin bağlı bulunduğu boru şebekesiyle sprinkler başlıklarına taşınır.
OTOMATİK SPRİNKLERLERİN ÇALIŞMA PRENSİBİ
Normal şartlarda, sprinkler su akımı, bir tür manivela vasıtasıyla engellenmektedir. Bu tertibatın ana destek noktası, sıcaklık artışı karşısında aradan çekilecek şekilde yapılmıştır. Bu destek erime, patlama vs. yoluyla yok olduğunda, tertibatın geri kalan kısmı borular içindeki su veya hava basıncını yenemeyeceğinden, sprinkler harekete geçer, yani su akımı başlar. Çalışma prensibi açısından sprinklerler üçe ayrılır:
  • Eriyen tipte sprinklerler
  • Kırılan tipte sprinklerler
  • Isıya duyarlı maddelerle çalışan sprinklerler
1952 ve 1953 yıllarında ABD’de sprinkler yapısında önemli değişiklikler yapılmış ve 1958 yılında yapılan düzeltmeden sonra piyasaya sürülenlere standart sprinkler, diğer eski modellere ise eski tip sprinkler denmeye başlanmıştır. Eski tip ile standart otomatik sprinklerleri ayıran başlıca fark deflektördür (çıkıştan fışkıran suyun çarparak dağıldığı bölüm). Deflektörde yapılacak görünüşte çok ufak değişiklikler dahi önemli dağıtım faklılıkları yaratırlar. Sprinklerler şu şekilde sınıflandırılabilirler:
  • Standart otomatik sprinklerler
  • Tescilli otomatik sprinklerler
  • Tavan tipi sprinklerler
  • Kuru-boru tipi sprinklerler
  • Özel durumlar için yapılmış sprinklerler
  • Açılır- kapanır sprinklerler
  • Korozyona dayanıklı sprinklerler
  • Köşe sprinklerleri
  • Açık sprinklerler
  • Dar ve geniş ağızlı sprinklerler
  • İlave tetikli sprinklerler
  • Kalkanlı sprinklerler
  • Eski otomatik sprinklerler
SABİT YANGIN SÖNDÜRME TESİSLERİ A) KARBONDİOKSİT VE SÖNDÜRME TESİSLERİ
Karbondioksit, uzun yıllardan beri, parlayıcı sıvı, gaz yangınlarında, elektriksel ekipmanla ilgili yangınlarda ve bir dereceye kadar kağıt, kumaş ve diğer selülozik maddeler gibi sıradan yanıcı maddelerin yangınlarında kullanılmaktadır. Bu madde metal hidritleri ve selülozik nitrat gibi içinde oksijen taşıyan bazı maddeler dışında hemen hemen her türlü yangında çok etkilidir. Pratikte bazı kullanım sınırları daha çok uygulama yöntemlerinden ve rizikoların kendi özeliklerinden gelmektedir.
Karbondioksitin etkili bir söndürme maddesi olmasının başlıca nedeni, atmosferdeki oksijen miktarını, yanmaya izin vermeyecek bir miktara kadar düşürmesidir. Uygun kontrol ve uygulama şartlarında, özellikle karbondioksit doğrudan yanan madde üzerine uygulanıyorsa soğutucu etki de önemli ölçüde yardımcı olur.
UYGULAMA YÖNTEMLERİ
- TOPTAN BOŞALTMA: Toptan boşaltma sistemlerinde, alanın tüm bölümlerinde düzgün dağılımlı bir karbondioksit konsantrasyonu sağlayacak şekilde düzenlenmiş püskürtme başlıkları kullanılır. Odanın ne derece kapalı olduğu toptan boşaltma açısından çok önemlidir. Özellikle yanlar ve tabanda hava akımı yoksa, söndürücü atmosfer, yangının tamamen kontrol altına alınmasını sağlayacak şekilde uzun bir süre için varlığını sürdürebilir. Eğer söndürücü atmosfer çok çabuk kaybedilirse, hala sönmemiş korlar bulunabilir ve yangın bölgesine taze hava ulaşınca da yangın yeniden başlayabilir.
- LOKAL (BÖLGESEL) UYGULAMA:
Lokal uygulama sistemlerinde, karbondioksit, bu amaçla özel olarak düzenlenmiş püskürtme başlıkları vasıtasıyla doğrudan yanan yüzeyler üzerine boşaltılır. Boşaltma, en az 30sn, hatta yangını yeniden başlatması mümkün bir kaynağın soğutulması söz konusu ise daha da uzun sürdürülmelidir.
- UZUN SÜRELİ BOŞALTMA: Kapalı bir bölme, söndürücü konsantrasyonu yeterince uzun bir süre tutabilecek kadar iyi yalıtılmış değilse, uzun süreli boşaltma yoluna gidilir. Bu yöntem, istenilen söndürücü konsantrasyona çabuk ulaşılması için başlangıçta yüksek tutulan püskürtme hızının sonradan yavaşlatılmasıdır. Uzun süreli boşaltma, jeneratörler gibi, dönme durana kadar sızıntıyı önlemenin güç olduğu dönen kapalı elektriksel donanım için özellikle uygun bir yöntemdir. Bu yöntem, normal toptan boşaltma sistemlerinde, hatta küçük bir sıcak noktanın uzun süreli soğutma gerektirebileceği lokal uygulama sistemlerinde de kullanılabilir.
SİSTEMLERİN ÇALIŞMASI
Toptan boşaltma ve lokal uygulama sistemleri, otomatik ya da elle kumanda yolu ile çalışacak şekilde düzenlenirler. Otomatik sistemlerde, ayrıca bir de elle kumanda düzeni bulunmalıdır.
Otomatik çalışma için, sistemi harekete geçirecek güvenilir bir yangın veya tehlikeli durum ihbar düzenine ihtiyaç vardır. Riziko çeşidine göre, ısı, duman, alev, parlayıcı buhar vs. dedektör sistemleri kullanılabilir. Sistemin çalıştırılması için en kolay yöntem dedektörlerin, tüp valflerine kumanda eden otomatik bir elektrik şalterine bağlanmasıdır. Daha karmaşık gecikmeli uygulama devrelerinde, motor tahrikli bir dizi şalter ardarda kapatılarak sırasıyla, ekipmanın kapatılması, yangın kapılarının kapatılması, karbondioksit akışının boşaltılıp durdurulması ve gerekli diğer işlemlerin tamamlanmasını sağlayan düzenler vardır. Düşük basınçlı sistemlerde böyle karışık düzenler kullanılır.
Otomatik sistemin yedeği de olsa, asıl sistem de olsa, elle kumanda kontrolleri kolay çalışmalı, yangında tehlikesizce ulaşılabilecek bir yerde bulunmalı ve kumanda ettikleri valflere yakın yerleştirilmelidirler. Diğer manuel uzaktan kumanda şalterleri toptan boşaltma sistemlerinde çıkış kapısı yakınına, lokal uygulama sistemlerinde ise rizikolu alan yakınına yerleştirilirler. Mesela el hortumlarının manuel kontrol valfleri hortum makarasının hemen yakınına yerleştirilmeli, püskürtme başlıkları elle kolayca açılıp kapatılabilecek cinsten olmalıdır. El hortum sistemleri, püskürtme başlığının yuvasından alınması ile kapanan bir elektrik anahtarı vasıtasıyla otomatik olarak da çalıştırılabilirler. Bir karbondioksit sistemine bağlı manuel uygulama düzenlerinin başarısı, büyük oranda sistemi kullanan kişiye bağlı olduğundan personelin eğitimi en az sistemin güvenilirliği kadar önemlidir.
KARBONDİOKSİT SİSTEMLERİNİN GÜVENİLİRLİĞİ VE BAŞARI DURUMU
Karbondioksit sistemleri, genelde yangınları söndürmede büyük oranda başarılı değillerdir. FM (Factory Mutual) kaynakları, karbondioksit sistemlerinin başarı oranını %50 olarak vermektedir. (sprinkler sisteminde ise bu oran %85-90dır.) Bunun sebepleri çeşitlidir. Başarısızlık sebebinin büyük bir bölümü, sulu sistemlerde olduğu gibi sistemin test edilmesinin mümkün olmayışı sebebiyle sistemin çalışmaması, diğer bölümü ise açık kapı ve pencereler, veya korunacak rizikonun değişiklikleri sebebiyle sistemin yetersizliğidir.
Boru donanımlarının projelendirilmesi karbondioksit sistemlerinde oldukça komplekstir. Bunun sebebi karbondioksitin devreye girmesi halinde boruların içinde iki fazlı (buhar-sıvı) bir akım oluşmasıdır.
Karbondioksit gazının %5 konsantrasyona erişmesi, insanlar için tehlikenin başlama halidir. Oysa yangın söndürme için asgari %28lik bir konsantrasyon gereklidir. Bu nedenle insanların mevcut olduğu hacimlerde yaygın olarak kullanılmazlar.
Karbondioksitin az bilinen bir başka tehlikesi de püskürtme anında buz parçacıkları üzerine biriken statik elektriktir. Bu sebeple yanıcı/infilak edici ortamları inert etmek (karalı hale getirmek) için karbondioksit kesinlikle kullanılmamalıdır.
B) HALOJENLİ MADDELER VE SÖNDÜRME SİSTEMLERİ
Halojenli söndürme maddeleri, bir ya da daha fazla hidrojen atomlarının yerinde halojen atomları (flor, klor, brom, iyot) bulunan hidrokarbonlardır. Bu özellikle, sonuçta elde edilen maddelerin yanmaz olmasını sağlar. Halojenli maddeler hem portatif hem de sabit yangın söndürme sistemlerinde yaygın olarak kullanılır.
UYGULAMA SİSTEMLERİ
- TOPTAN BOŞALTMA SİSTEMLERİ: Bu sistemler, kapalı, en azından kısmen kapalı alanlarda riziko kontrolü için kullanılırlar. Halonların kullanıldığı toptan boşaltma sistemlerine örnek olarak kompüter odaları, magnetik bant muhafaza bölmeleri, elektronik kontrol odaları vs. verilebilir. Halon 1301, düşük zehirleyici etkisi, yüksek buharlaşma hızı ve düşük moleküler ağırlığı sayesinde toptan boşaltma sistemlerinde tercih edilen halojenli söndürme maddesidir. Halon 1211 kullanımı, bazı ek önlemler gerektirdiği için pek yaygın değildir.
- LOKAL UYGULAMA SİSTEMLERİ: Bu sistemler, söndürücü maddeyi yalnızca yanan nesne etrafında yüksek bir konsantrasyon oluşturacak şekilde püskürtürler. Lokal uygulama sistemleri, toptan boşaltma yönteminin uygun olmayacağı alanlarda kullanılırlar. Örnek olarak baskı atölyeleri, banyo ve soğutma tankları, püskürtme kuleleri, yağlı elektrik transformatörleri, buhar bacaları vs. verilebilir. Düşük uçuculuğu nedeniyle, halon 1211 lokal uygulama sistemlerinde kullanıma çok uygundur.
KULLANIM VE SINIRLAR
Halon sistemleri, genellikle şu tiplerdeki rizikolarda kullanılırlar:
  • Temiz bir söndürücü madde gerektiren rizikolar.
  • Enerjili elektrik ya da elektronik devrelerin bulunduğu alanlar.
  • Parlayıcı sıvı ve parlayıcı gazlar.
  • Termoplastikler gibi yüzeyde yanan parlayıcı katı maddeler.
  • Riziko konusu proses ya da maddelerin pahalı olduğu durumlar ve geleneksel söndürme maddelerinin aşırı zarar ya da üretim kesilmesine neden olabileceği alanlar.
  • Çok sayıda personelin sürekli ya da sık sık bulunduğu alanlar.
  • Suyun zor bulunduğu ya da diğer söndürücü maddelerin kullanıldığı sistemlere yeterli yer olmayan alanlar.
Halonların etkisiz kaldığı çeşitli parlayıcı maddeler vardır:
  • Barut tozu, roket yakıtı, selüloz nitrat, organik peroksitler gibi kendi oksitlenme maddelerini bünyelerinde bulunduran yakıtlar.
  • Sodyum, potasyum, Na-K alaşımı, magnezyum, titanyum ve zirkonyum gibi reaktif metaller.
  • Lityum hidrit gibi metal hidritleri.
Çok karşılaşılan bir sorun da, derin A sınıfı yangınlarda, % 10’un altındaki konsantrasyonlarda halonların yetersiz kalmasıdır. Eğer A sınıfı yangınların kontrolü için halon sistemi kullanılacaksa, yardıma çabuk yetişecek başka bir sistem daha mutlaka bulunmalıdır. Aksi halde, söndürücü konsantrasyon dağıldıktan sonra, her zaman için bir yeniden parlama tehlikesi var olacaktır. DEDEKSİYON VE SİSTEMİN HAREKETE GEÇİRİLMESİ
Halon sistemlerinin çalıştırılma yöntemleri genelde, diğer söndürme maddelerinin kullanıldığı sistemlerle benzerlik gösterir. Ancak, bütün standartlarda, halon sistemleri için otomatik harekete geçirme düzenleri kullanılması tavsiye edilir. Bunun amacı, ilk önce sistemin ilgileneceği yangınların boyutlarını sınırlamak ve böylece söndürme sırasında halon dekompozisyonunu minimize etmektir.
C) KURU KİMYASAL MADDELER VE SÖNDÜRME SİSTEMLERİ
Günümüzde var olan kuru kimyasal yangın söndürme maddelerinin üretiminde kullanılan kimyasal maddeler, sodyum bikarbonat, potasyum bikarbonat, potasyum klorür, ürepotasyum bikarbonat ve monoamanyum fosfattır. Bu baz maddelere, akış ve suya dayanıklılık özelliklerini arttırıcı ve muhafazayı kolaylaştıran çeşitli ilaveler karıştırılır.
- SABİT SİSTEMLER : Sabit sistemler, bir kuru kimyasal kaynağı,bir sıkıştırıcı gaz, bir harekete geçirme düzeni, sabit borular ve püskürtme başlıklarından oluşur. Esas olarak iki çeşit sabit sistem bulunmaktadır. Bunlar toptan boşaltma ve bölgesel uygulama sistemleridir.
- EL HORTUMU SİSTEMLERİ : El hortumu sistemlerinde bir kuru kimyasal ve sıkıştırıcı gaz kaynağı, kuru kimyasalı ateşe taşıyacak bir ya da daha çok sayıda el hortumları bulunur.
- KURU KİMYASAL SİSTEMLER : Kuru kimyasal sistemler, iki ana yöntemle düzenlenirler. Akış hızını, boşluk basınçlarının, boru çaplarının ve başlıkların sayı, tip ve yerlerinin rizikoya göre özel olarak hesaplandığı sistemlere mühendislik sistemleri; yangın deney laboratuarlarınca özel riziko ve boyutlar için geliştirilmiş hazır sistemlere de paket sistemler adı verilir. Paket sistemler, geçerli oldukları sınırlar içinde, yeterli akış hızı, başlık basıncı vs. özellikleri sağlarlar. Bu hazır sistemler, özellikle mutfak tesisatlarında korunma amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. Yalnız, bu durumlarda yağların sabunlaşması için alkalin kuru kimyasallar kullanılmalıdır (sodyumbikarbonat, potasyumbikarbonat ). Hiçbir şekilde çok amaçlı kuru kimyasal (monoamonyumfosfat) kullanılmamalıdır.
D) KÖPÜKLÜ YANGIN SÖNDÜRME MADDELERİ VE SİSTEMLERİ
Köpük, esas olarak parlayıcı ve yanıcı sıvı dökülme ve tank yangınlarında soğutucu bir tabaka yaratacak şekilde kullanılır. Bu tür yangınlarda kullanılan en devamlı söndürme maddesi köpüktür. Sıvı yüzeyini kaplayan köpük tabakası, derinlik ve kararlılığına bağlı olarak oldukça uzun bir süre buhar çıkmasını engeller. Saçılan yakıtlar, köpük sayesinde kolayca etkisizleşebilirler. Uygun bir süre sonunda, köpük tabakası temizlenebilir. Ayrıca köpüğün temas ettiği maddelere hemen hemen hiçbir zarar verici etkisi yoktur.
Köpük henüz yanmamış sıvı yada katılardan çıkan buharları engellemek ya da azaltmak amacıyla da kullanılır. Zehirli yada parlayıcı gazların biriktiği boşluk ve kapalı hacimlerin güven altına alınması için de köpükten yararlanılabilir.
KÖPÜK TİPLERİ
Bir kısmı özel amaçlarla üretilmiş çeşitli köpük tipleri vardır. Bunların özellikleri oldukça farklıdır ve kullanım alanlarının genişliklerine göre sıralanırlar.
- SIVI FİLM OLUŞTURAN KÖPÜKLER (AFFF): Bu tür köpükler, sentetik maddelerden üretilirler ve yanan parlayıcı sıvı yüzeyinde bir su solüsyonu tabakası oluştururlar. AFFF köpükleri parlayıcı sıvı yangınlarında güvenle kullanılabilirler. Çok düşük yüzey gerilimleri ve sızdırdıkları solüsyonlar sayesinde bu köpükler, yüzeysel köpük etkisinin yanısıra derinlere nüfuz edecek suya ihtiyaç olan A ve B sınıfı karışık yangınlarda da etkili olarak kullanılabilirler.
- FLOROPROTEİN KÖPÜKLER (FP): Floroprotein köpük üretimi için kullanılan maddeler protein esaslıdırlar, ancak protein polimerlerinin yanında köpüğe yakıt dağıtıcı bir özellik kazandıran yüzeysel aktiviteli florlu maddeler de ilave edilir. Floroprotein köpükleri derinliği olan petrol veya hidrokarbon yakıt yangınlarında çok etkilidirler. Ayrıca, bu köpükler, diğer protein tipi köpüklere göre kuru kimyasal maddelerle birlikte kullanım için daha uygundurlar.
- PROTEİN KÖPÜKLER Msn Photo: Protein tipi hava köpüğü üretiminde su ile karıştırılan akıcı sıvı konsantreleri kullanılır.
- GENLEŞME ORANI YÜKSEK KÖPÜKLER (SYNDET) (SENTETİK KÖPÜK): Genleşme oranı yüksek köpük, özellikle A sınıfı ve bazı B sınıfı yangınların kontrol ve söndürülmesinde kullanılır. Kapalı hacimlerin tamamen doldurulması için çok uygundur. Deneyler sonucu elde edilen bilgiler, genleşme oranı yüksek köpük ve otomatik sprinkler suyunun belirli koşullarda bir arada kullanılması, her iki söndürme maddesinin teker teker kullanılmasına göre çok daha iyi sonuç vermektedir.
- YÜZEYSEL AKTİVİTELİ SENTETİK HİDROKARBON KÖPÜKLER: Su ile birlikte bol miktarda köpük meydana getiren sentetik olarak imal edilmiş yüzeysel aktiviteli birçok bileşik vardır. Bunlar, uygun şekilde hazırlanarak yangın söndürme maddeleri haline getirilebilir ve diğer köpük tipleri gibi kullanılabilirler. Bu köpüklerin düşük yüzey gerilimleri ve ıslatıcı nitelikleriyle A sınıfı yangınlarda da söndürücü madde olarak kullanılmaları mümkündür.
- DÜŞÜK SICAKLIKLI KÖPÜKLER: Bu tür köpük konsantresi, esas olarak protein köpüklerine benzer. Ancak bunlar, yanmayan, donma derecesi düşürücü maddelerin ilavesiyle, düşük sıcaklıklarda muhafaza edilerek kullanılabilirler.
- ALKOL TİPİ KÖPÜKLER (AR): Alkole dayanıklı bu konsantreler, genellikle birkaç cins maddenin karışımlarıdır. Bazıları protein esaslı, bazıları floroprotein, bazıları ise sıvı film oluşturan köpük konsantresi esaslıdır.
UYGULAMA YÖNTEMLERİ
- TOPTAN BOŞALTMA SİSTEMLERİ: Korunma altına alınacak riziko bölgesi çevresinde yangını söndürmeye ya da kontrol altına almaya gerekli miktarda köpüğün birikmesine izin verecek bir kapalı hacim bulunuyorsa toptan boşaltma sistemi kullanılabilir. Sistemin güvenilirliği açısından en önemli noktalardan biri, üretilen köpüğün yerinde kalmasını sağlamak, yani sızıntıya izin vermemektir. Köpük tarafından dışarıya atılan havanın çıkabilmesi için yeterli kapasiteye sahip havalandırma bacaları bulunmalıdır.
- LOKAL UYGULAMA SİSTEMLERİ: Bir toptan boşaltma sistemi yerleştirmek mümkün değilse ya da özel bir bölgede küçük çapta bir koruma gerekli ise lokal uygulama sistemleri düzenlenir. Bu sistemler daldırma tanklarında vs. bulunan parlayıcı ya da yanıcı sıvıların güven altına alınması için kullanılırlar.
- PORTATİF CİHAZLAR: Portatif köpük cihazlarında, elle çalıştırılıp taşınabilen bir köpük üretme sistemi bulunur. Bu sistem bir hortum ya da borular ve bir hortum yolu ile bir su ve köpük konsantresi kaynağına bağlıdır. Boşaltma hız ve süresi rizikonun tip ve boyutları ile belirlenir.
E) ÖZEL SİSTEMLER
Daha önceki bölümlerde anlatılan sistemlerin bilinen kategorilerine girmeyen ve başarı dereceleri değişen birtakım yangın söndürme ve kontrol sistemleri, araçları ve teknikleri vardır. Bunlar:
  • Belirli yangın kontrol ihtiyaçları için su solüsyonları veya su kullanan sistemler,
  • Söndürme için kullanılan yakım gazları,
  • Petrol tankerlerinin yangın kontrolünde sıkıştırılmış hava,
  • Yakıt ve kimyasal madde dökülmelerini kontrol için kullanılan teknikler ve etkenler,
  • Buhar sistemleri,
  • Birleşik etkenli sistemler.
PORTATİF YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARI Bazı portatif söndürme cihazları, yalnızca bir yangın sınıfında, bazıları ise iki, hatta üç sınıfta .birden kullanılabilirler, ancak dört sınıfa birden uygun olan portatif söndürme sistemi yoktur.
A) SU ESASLI YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARI : Su esaslı yangın söndürme maddeleri, su, antifriz, nemlendirici maddeler, su asiti ve köpüktür. AFFF köpüğü dışında, bu türden bütün maddeler yalnızca A sınıfı yangınlara karşı kullanabilirler. Parlayıcı sıvı veya elektrik ile ilgili yangınlarda, sıradan (köpüklü değil) su esaslı yangın söndürme cihazlarının kullanılması, yangının yayılmasına, veya operatörün yaralanmasına ya da her ikisine birden neden olabilir. Günümüzde yaygın olarak basınç depolu ve pompa tankı tipinde söndürücüler kullanılmaktadır.
- BASINÇ DEPOLU SİSTEMLER: En yaygın basınç depolu su esaslı yangın söndürme cihazları, yaklaşık 15 kg ağırlığındaki 9.5 lt’lik tüplerdir. Bunlar yeniden doldurulabilirler, dura dura püskürtme yapılmasına izin verirler ve diğer tiplere göre uzun bir püskürtme mesafeleri ve boşaltma süreleri vardır. Kullanılacak söndürme cihazı, önce yere konmalıdır. Bir elle çalıştırma kolu gevşekçe tutulurken, diğeriyle halka pim dışarı çekilir. Daha sonra da püskürtme hortumu ateşe yöneltilerek çalıştırma koluna basılır.
- POMPALI CİHAZLAR: Silindirik olanlar ve sırtta taşınanlar olmak üzere iki farklı tipte pompalı cihaz bulunmaktadır. Silindirik pompalı söndürme cihazlarının. Bazen önemli olan iki küçük dezavantajı vardır:
  • Cihazı taşımak için, operatör pompalamaya ara vermek zorundadır.
  • Sağlanan akışın gücü, mesafe ve süresi bir dereceye kadar operatörün yeteneklerine bağlıdır.
B) KARBONDİOKSİTLİ YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARI : Karbondioksit sıkıştırılmış gaz halinde bir maddedir. Esas olarak B ve C sınıfı yangınlarda kullanıma uygun olmasına rağmen, A sınıfı yangınlarda da su ya da diğer bir A sınıfı yangın söndürme maddesi getirilene kadar destek amacıyla kullanılabilir. Bütün karbondioksitli söndürme cihazlarında, bir basınç silindiri, bir sifon borusu, çıkış yolunu açan bir valf ve çıkış borusu ya da hortumu bulunur. Karbondioksitli söndürme cihazlarının sınırlı bir kontrol bölgesi olduğu ve püsküren madde kolay dağıldığı için, bu cihazları kullanırken yangın merkezine mümkün olduğunca yaklaşılmalıdır. Soğutma ve yeniden parlamayı önleme amacıyla, ateş söndükten sonra da bir süre karbondioksit püskürtülmelidir. Parlayıcı sıvı yangınlarında en uygun kullanma yöntemi, yakın uçtan başlayıp cihazı bir kenardan diğerine gezdirerek yangının içlerine doğru ilerlemektir. Elektriksel sistemlerle ilgili yangınlarda karbondioksit, alevlerin kaynağına doğru yöneltilmelidir. Tekrar yangın çıkmaması için mümkün olduğu kadar kısa sürede sistemin enerjisi kesilmelidir.
C) HALOJENLİ YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARI : Halon 1211 esas olarak B ve C sınıfı yangınlar için imal edilmiş olmasına rağmen, A sınıfı yangınlarda da etkilidir. Halon 1211, temizlenecek bir artık bırakmaz, esasen koroziv etkisi yoktur. Miktarla kıyaslandığında B sınıfı yangınlarda karbondioksite göre en az iki kat daha etkilidir. Halon 1211’in en önemli dezavantajı, bir miktar zehirleyici olmasıdır. Halojenli yangın söndürme cihazları yangınlarda aynen karbondioksitli yangın söndürme cihazları gibi kullanılırlar. Bu cihazlar özellikle, elektronik cihazların, telekomünikasyon santrallerinin hassas makinelerin bulunduğu yerlerde çıkacak yangınlarda kullanılır.
D) KURU KİMYASAL YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARI : Esas olarak iki çeşit kuru kimyasal madde vardır. Sodyum bikarbonat, potasyum bikarbonat, urea potasyum bikarbonat ve potasyum klorür esaslı maddeler gibi sıradan kuru kimyasallar B ve C sınıfı yangınlarda kullanılabilirler. Çok amaçlı kuru kimyasal maddeler, A, B ve C sınıfı yangınlarda kullanıma uygundur. Bu türde, amonyum fosfat esaslı yalnızca bir tek madde bulunmaktadır. Bu türdeki yangın söndürme cihazları da esas olarak iki çeşittir. Bir tipte, maddenin püskürmesi için bir kartuştan yararlanılır. Diğerinde ise basınç altında depolama yapılır. En çok kullanılanlar, basınçlı cihazlardır. Bunların tekrar tekrar doldurulmaları mümkündür. Kuru kimyasal cihazları taşırken bir yandan püskürtmek mümkündür ve püskürtme istenildiği zaman durdurulabilir. Kuru kimyasal maddeler su ile bir arada kullanılabilirler. Bu maddeler, karbondioksit ve halojenli maddelere göre rüzgardan çok daha az etkilenirler.
E) KURU TOZLU YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARI : Kuru tozlu yangın söndürme cihazları farklı karakterlerde yanıcı metallerle ilgili D sınıfı yangınlarda kullanılırlar. Toz madde, yangın üzerine bir söndürme cihazı veya kepçe ya da kürekle atılabilir. Her iki durumda da, madde ateşi tamamıyla örtecek şekilde uygulanmalıdır. Söndürme maddesinin uygulanacağı yöntem, yanan metalin cinsine, miktarına ve fiziksel haline bağlıdır. Yangında ısı çok yüksekse, püskürtmeye tamamen açık durumda başlamak gereklidir. Kontrol sağlandıktan sonra, akış biraz kısılarak bölge bölge örtme işlemine geçilir. En yaygın kuru toz cinsleri sodyum klorür ve G-1 tozu denilen bir başka tozdur. G-1 tozu, fosforlu bileşikler katkılanmış grafit tozudur.
F) SIVI TABAKA OLUŞTURAN KÖPÜKLÜ (AFFF) YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARI : A sınıfı yangınlarda, AFFF derinlere kadar inerek soğutucu etki yapar ve sıcaklıkları yanma seviyelerinin altına düşürür. B sınıfı yangınlarda ise yakıt yüzeyi ile oksijen arasında bir engel görevi yapar. AFFF,3-A; 20-B kapasiteli 10 lt’lik basınçlı tüpler halinde imal edilmektedir. Tüp, yaklaşık 55 sn içinde tamamen boşalır ve 6-7.5 m’lik bir püskürtme mesafesi vardır. Bu cihazlar ancak çevre sıcaklığı 5ºC’nin üzerinde bulunan alanlarda kullanılabilirler.
G) YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARININ DAĞITIMI :Hangi tip söndürme cihazı seçilmiş olursa olsun, cihazları kullanacaklar ne kadar yetenekli olursa olsun, söndürme cihazları, ulaşması kolay yerlerde bulunmuyorsa, güvenlik olduğundan bahsetmek mümkün değildir. Kaynak işleri gibi bazı özel çalışmalarda söndürme cihazı hemen el altında bulundurulur. Ancak yangınların çoğunda, insanların bir söndürme cihazına kadar gidip, yangını söndürmek üzere tekrar geri dönmesi gerekmektedir. Bu yüzden, en yakın söndürme cihazına ulaşma mesafesi çok önemlidir. Ulaşım mesafesi, bir kişinin bir söndürme cihazına ulaşmak üzere kat edeceği yolun uzunluğudur.
Söndürme cihazları yerleştirilirken şunlara özen gösterilmelidir.
  • Düzenli bir dağılım sağlamak,
  • Kolay ulaşılabilecek ve engellerle kapanmayacak noktaları seçmek,
  • Normal dolaşım yollarına yakın olmak,
  • Çıkış ve girişlere yakın olmak,
  • Fiziksel zarar görme rizikosu az olan noktaları seçmek,
  • Cihazları yerlerinden kolayca çıkacak şekilde yerleştirmek.
H) YARDIMCI PORTATİF YANGIN SÖNDÜRME ARAÇLARI : Portatif yardımcı yangın söndürme araçları arasında kapaklı su kovaları, variller, kum kovaları, yangın battaniyeleri, bahçe hortumları vs. bulunur.
KAYNAKÇA
  • Yangın ve Güvenlik Dergisi, Sayı:33, Eylül-Ekim 1997
  • EEC SYSTEMS
  • Netwell Otomasyon ve Kontrol Sistemleri
  • Baumann Güvenlik Sistemleri Ltd. Şti.
  • Türksan İnşaat Bina Otomasyon Sistemleri
  • Gloran Yangın Söndürme Cihazları
  • Audio Elektronik Güvenlik ve Kontrol Sistemleri
Kaynak:Elektrik.gen.tr


Benzer Konular

8 Aralık 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap
25 Eylül 2008 / _PaPiLLoN_ Psikoloji ve Psikiyatri
6 Kasım 2008 / Misafir Taslak Konular
14 Aralık 2007 / KisukE UraharA Taslak Konular
1 Mart 2009 / Misafir X-Sözlük