
Ziyaretçi
Kelâm
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Kelâm (Arapça: الكلام) veya kelam, bir İslam dini ilmi. İlm-i Kelâm (Arapça: علم الكلام).
İmani esasların aklı deliller kullanılarak izah ve isbat edilmesi temelinde gelişen İslami ilimdir. Başlangıç itibariyle Kelam, imanın esası olan Allah'a iman, Allah'ın sıfatları ile ilgilenmişse de, özellikle Gazali'den sonra bütün imani meseleleri kapsayacak genişlikte değerlendirilmeye başlanmıştır. Burada Gazali'nin Yunan felsefesinin tesirlerine karşı aldığı tavır önemli bir parametre olarak gözükmektedir.
Kelamcılar, Allah'ın varlığını delillerle izah etmeye çalışmakla beraber, delilin, kendisine delil getiren Zat'ın mahluku olduğunu kabul eder, ve akli delillerin sadece aklın nazarında müşkül hadiseleri çözmede bir alet olduğunu düşünürler. Yoksa, Allah'ın varlığının, neticede mahluku olan delillerle teyidine ihtiyaç yoktur. O her şeyden ayandır.
Mebde itibariyle fıkıh ilmi olarak mütalaa edilen kelam, daha sonra ilm-i tevhid olarak adlandıriımıştır. Fıkıh ameli meseleler üzerinde, kelam ise itikadi meseleler üzerinde yoğunlaşmıştır. Muhammed zamanında bütün meseleler kendisi tarafından çözüldüğü için problem söz konusu olmamışsa da, sonraki dönemlerde Kuran ve Muhammed'in yaşantısına göre içtihadlarda bulunmak zarureti hasıl olmuştur. Hicri birinci yzyılın son çeyreğinde imani esaslardan kader konusu tartışılmaya başlanmıştır.
Bu süreç içerisinde itikadi mezhepler ortaya çıkmışlardır. Önemlilerinden;
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar
Kelâm (Arapça: الكلام) veya kelam, bir İslam dini ilmi. İlm-i Kelâm (Arapça: علم الكلام).
İmani esasların aklı deliller kullanılarak izah ve isbat edilmesi temelinde gelişen İslami ilimdir. Başlangıç itibariyle Kelam, imanın esası olan Allah'a iman, Allah'ın sıfatları ile ilgilenmişse de, özellikle Gazali'den sonra bütün imani meseleleri kapsayacak genişlikte değerlendirilmeye başlanmıştır. Burada Gazali'nin Yunan felsefesinin tesirlerine karşı aldığı tavır önemli bir parametre olarak gözükmektedir.
Kelamcılar, Allah'ın varlığını delillerle izah etmeye çalışmakla beraber, delilin, kendisine delil getiren Zat'ın mahluku olduğunu kabul eder, ve akli delillerin sadece aklın nazarında müşkül hadiseleri çözmede bir alet olduğunu düşünürler. Yoksa, Allah'ın varlığının, neticede mahluku olan delillerle teyidine ihtiyaç yoktur. O her şeyden ayandır.
Mebde itibariyle fıkıh ilmi olarak mütalaa edilen kelam, daha sonra ilm-i tevhid olarak adlandıriımıştır. Fıkıh ameli meseleler üzerinde, kelam ise itikadi meseleler üzerinde yoğunlaşmıştır. Muhammed zamanında bütün meseleler kendisi tarafından çözüldüğü için problem söz konusu olmamışsa da, sonraki dönemlerde Kuran ve Muhammed'in yaşantısına göre içtihadlarda bulunmak zarureti hasıl olmuştur. Hicri birinci yzyılın son çeyreğinde imani esaslardan kader konusu tartışılmaya başlanmıştır.
Bu süreç içerisinde itikadi mezhepler ortaya çıkmışlardır. Önemlilerinden;
- Selefiyye
- Maturidiyye
- Eşariyye
- Mutezile