Kişi kendi kendine değişimi gerçekleştirebilir. Çünkü zihindeki bilginin bedendeki sonuçlarına ancak kişi kendisi ulaşabilir ve anbean kendisi yön verebilir Bilgi tıbbına göre insan bedeni enerji ve bilgiden meydana gelmektedir. Cinlerden gelen telkinleri fark etmeniz onu yenmek için yeterlidir. Peki nasıl cinlerden geldiğini fark edersiniz. Eğer telkinler olumsuz ise ve zevke (arzulara) dayalı ise cinlerdendir. Kendinize ait olmayan şeylere meyil hissi cinlerdendir. Diğerleri meleklerdendir. Cinlerden gelen telkinleri ilk başta reddedebilirseniz artık bu telkinler inançlara dönüşmez. İnançlar da alışkanlıklara dönüşmektedir. İnsan vücudundaki tüm enerji akışının bilinçaltımızın yönlendirmeleriyle meydana geldiği bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçektir.Zihindeki bilginin bedende ürettiği hastalıklara Psikosomatik hastalıklar olarak adlandırılıyor. Bunların hepsi cinlerdendir. Bunlara birkaç örnek ise; obezite, fazla kilolar, kanser, kalp, damar hastalıkları, migren, hormonal bozukluklar, alerji, şeker, tansiyon, diyabet, görme bozuklukları, baş ağrısı, , saç dökülmesi, romatizmal ağrılar vb.. gibi hastalıklardır. Bilinçaltımız bedeni hem hasta edebilme, hem de şifa edebilme yeteneğine sahiptir. Bilinçaltınıza cinlerin telkininin girmesine izin vermeyin. Kirli düşünceleri reddetmeniz yetecektir.Bilinçaltımızı nasıl yönlendireceğiz. Bu bilinmelidir.
Yeryüzünde birlikte yaşayamadık. Hepimiz için çok fazla bolluk var. Kimsenin malına göz dikme, kimseye haksızlık etme. Dünya hırslarından, savaşlardan, kişisel çıkarlardan, nefsi isteklere köle olmaya kadar ve yemek yemeye kadar gelir bu çizgi. Küresel savaşların kökeni nefsin isteklerine uymaya yemek yemeye kadar iner bu anlayışın kökeni. Dünyacı olmayacaksın, sağlıklı ve dirençli olayım diye iyi ve uzun yaşamak için fazla yemeyeceksin. Dünyaya bağlanmayacaksın ve hedefinde dünya olmayacak. Ancak sırtını dünyaya dönen yani ahreti isteyen arzulardan el çeker. Meşru olmayan cinsellikten de mideyi doldurmaktan da vazgeçmeyi ancak tanrı yolunda olanlar başarır. Yemek yemek için yaşayanlar vardı. Yaşamak için yemek yenmelidir. Yetecek kadar yemek yeterlidir. İslam’da oruç cinlerin gücünü kırmak için yapılan bir ibadettir. İnsanların çoğu bunu bilmez. Yoksa açın halinden anlamak için yapılan ibadet değildir. Fazla yemek gaflet verir, cinlerin etkinliğini arttırır. Günah yüklü zevk ve arzulara düşkünlük verir. Peygamberimiz dönemindeki oruç ile günümüz orucu çok farklıdır. Türkiye’de oruç yanlış uygulanıyor. Akşama kadar aç kalıp akşam tıka basa doyuncaya kadar yemek oruç değildir. Aslında peygamber diyet yapmıştır. Bir hadisinde oruçlu iken ikram edilirse ikrama uyunuz demiştir. Ve kendisi oruç tutarken bazı ikramları geri çevirmezdi. Bu söylediklerim orucunuzu bozun anlamına gelmez. Ancak oruca yüklediğiniz anlamın ne olduğuna dikkat çekmekteyim. Günümüzde oruç tutanlar akşam ezanıyla doyuncaya kadar yemektedirler. Ama orucun anlamı mideyi doldurmadan bir dönem vücudunuzun gücünü kırmak yada yeteri kadar enerji almak anlamına gelmektedir. Peygamber diyet yapmıştır. Midesini tam doldurmamıştır. Ve bir hadisinde ‘İnsanın doldurduğu en kötü kap midesidir.’ demiştir. İslam’ın beş şartından biri olan oruç günümüz diyetiyle aynıdır. Ve ne amaçla aç kaldığınıza dikkat etmelisiniz. Aç kalmak günahlardan sakındırır. Vücuda meleki bir güç verir. Oruçta diyet kuralları uygulanmalıdır. İki öğün yemek ve ara öğünler olmadan ağızı yememeye alıştırmalıyız. Zaten bu oruçtur ancak fark doymadan yemektedir. Zayıf bir vücuda sahip olmak bedenin meleklerle ve nurla dolmasına neden olur. Peygamber bir hadisinde (Nur’un iki nedeni abdest ve oruçtur.). İnsanoğlu cinlerin etkilerinden kurtulmak istiyorsa inançlarında ve alışkanlıklarında değişiklik yapmalıdır. Yanlış inanışlar ve yanlış alışkanlıklar insanı kötü duruma düşürmüştür. Çala kaşık, hızlıca yemek ve tıka basa yemenin geri planında mutlaka düşünsel bir neden vardır. Düşünceler zamanla inanca inançlar da yanlış alışkanlıklara neden olmaktadır.
Cinlerin sizi rahatsız etmelerine neden olacak şeyler: Yatsı ezanından sonra cin demek, küle işemek, gece tırnak kesmek, isimlerini veya anlamsız kelimeleri defalarca telaffuz etmek, onlara küfür etmek. Terlikleri ters koymak, sürekli cin cin diye söylenmesi gelmelerine vesile olur.
Ağaç ve duvar dibine işemek sinirlilik verebilir. Banyoya işemek bir dönem sinirli olmaya yol açar. Sıkıntılı bir süreç yaşarsınız. Sinirleriniz bozuk olur ve her şeye sataşırsınız. Kavgacı bir yapıya bürünürsünüz. Duş yaparken işemek direkt cinlerin musallatına neden olur ve gece yarısı8 bol bol uyandırırlar. Yemek yerken beslenmek için üşüşürler. Ekmeğini bölerken pusuya yatarlar. Ekmek kırıkları yere düşmeye görsün, yemek örtüsünü dışarı silkmek onlara ziyafettir. İnsanın doğumuyla gelen ve bedende oturan ve mesken edinen kişi(beden) cini vardır. Ve insan ruhuyla beraber bir kader yaşar. İnsanın hayatı boyunca yoldan çıkarmaya yönelik hareket eder.
Cinler duvarlardan geçiyor, binalara evlere giriyor odalardan odalara dolaşıyor. Eve girmek için giriş kapısından girer, bedene girmek için de öyle. İnsan cinleri farkettiği anda cinlerin erimesi ve etkinliği kayboluyor. Önemli olan onu farketmek yani hareketlerimizi onun yönlendirdiğini bilmektir.
İman edene, sadık olana akıl verilir. Akıllı olan haramı ayırır, harama yaklaşmaz, doğrulukla iş görür. Gerisinden akıl alınır bu nedenle cinlerde akıl çok zayıftır.
Şeytan gizli, kötü bir kuvvet, kötü bir ruh anlamına gelmektedir. Şeytan ismi, bilhassa görülmeyen ruhlar ve kötü kuvvetlere isim olmuştur ve şeytan denilince bu cinsin ilk babası olan İblis akla gelir. İblis cin cinsindendir. Topraktan sadece insan olmadığı gibi çeşitli hayvanlar olduğu gibi ateşten de çok değişik cinler yaratılmıştır. Ayrıca insanlarda renk ve çeşitlilik olduğu gibi nitelik ve nicelik değişiklikleri de vardır. Yani akıllısı, bilgilisi, cahili, özürlüsü, cücesi ,iri cüsselisi, güclüsü ,zayıfı olduğu gibi cinler de de böyle benzer çeşitlilikler vardır.
Cinler bazen insana özel olduğunu, farklı ve üstün olduğunu inandırmaya çalışırlar. İnsanüstü olduğunu veya farklı bir kimlik verebilirler. Büyünün yapılması kolaydır. Şeytani cinler hemen insanların isteklerine cevap verirler. Genelde insanların dünyalık istekleri kötülük içerir. İnsan Allahtan istemediğinde cinler hemen isteği yerine getirmek için harekete geçer ve çabalar. Cinler insana şüphe verir. Şüphe ile arayı bozmaya çalışır. Bu özelliği ile aynı zamanda bozguncudur. Büyü şeytana dua etmektir. Şeytandan yardım dilemektir. Namazın şartları olduğu gibi büyünün de şartları vardır. Bu şartlar yerine getirilirse imanınız elden gittiği gibi istekleriniz geçici olarak ve aldatılarak gerçekleşmiş olur. Ama isteğinizin sonucu da uzun sürmez. Şeytan sırf kendisinden istendiği için geçici olarak birleştirme veya birkaç iyi olayı gerçekleştirir. Ama genelde ve sonra ayırıcı işler yaparlar. Onlar insanları sevmezler.
Hayvanların türlü halleri dünyaya bakış açıları, yaşam felsefeleri vardır. Bilinçleri yaradılışlarıyla şekillenir. Hayvanların yaşam şekilleri ve tarzları inançlarıyla da şekillenir. Cinler maddeye bağımlı olduklarından hayvanların da cinleri vardır. Bazı hayvanlar dünyacı bazı hayvanlar ahretçidir. İnsanlar gibi hayvanlar da suç işlemektedirler. Haksızlık etmektedirler. Bazı tür hayvanların inancı yüksekken bazı tür hayvanların inancı zayıftır. Ama her hayvan Allah’ı bilir. İblis direk insanlara zarar vermez. Düşman olsa da direkt yok etme yetkisi yoktur. Bu Tanrının yaratmasına bağlı var olma ve yaşam kurallarına aykırıdır. Tanrının yarattığı bir varlığı çok haklı bir gerekçen olmadan öldüremezsin. Hatta haklı bir gerekçen olsa dahi öldüremezsin öldürmek başlı başına bir günahtır. Yaşam hakkına gasptır Tanrının kararına karşı durmaya kimin yetkisi var ki. Bakınız iblis insana düşman olarak ancak dünya hayatında kazandı o da belirli kısa zamanlar. Ama neyi kaybetti biliyor musunuz? ‘ sürekli devam eden şimdiki zaman olan ebedi hayatı’ kaybetti.
İblis adem ve soyunu yok etmeye uğraştı. Bunun için telkin yolunu kullandı. İblis kötülüğe çağırır iken, tanrıya yönelmenin önüne geçer iken, dosdoğru yolun üzerine oturur iken insanları saptırmayı ve birbirlerini öldürmesini amaçlamıştı. Gerçekte bu da meşru değildir. İnsana düşmanlık ederken yok etmek istemiştir. Ama Allah’ın bir kuralı vardır. Hemen kara vermemek tanrının adetidir. Tanrı iblis her şeyi yapsa bile kazanmış olmayacaktır gerçeğini göstermek ister. Tanrı her konuda hemen karar vermez. Bu nedenle dünyanın sonuna kadar iblis’e mühlet vermiştir.
İblis ‘Ben insandan üstünüm.’ derken bunu ispat etmek için çalışıyordu. Nitekim geçmişte iblise uyan kavimler peygamberleri öldürmek istemişti. İşte tam tanrının halkını yok etme çabalarında tanrının yardımı yetişmiştir.
Düşüncelerinizin şeytani cinlerden geldiğini fark ettiğiniz anda o cinin yakalamışsınız demektir. Artık o etkisini yitirmeye başlar. O’nu reddetmeniz onu öldürmeniz anlamına gelmektedir. İbrahim çocuğunu kurban etme konusunda şeytani cin ona‘Ne yapıyorsun, şu güzel yavrun öldürülür mü’ diyordu. Şeytandan geldiğini fark eden İbrahim eline taş alıp atıyordu. Şeytani cini görmüyordu ancak onu fark ederek herhangi bir yöne atılan taş şeytani cine isabet ediyordu. Düşünceye karşı atılan taş, sol tarafa tükürme bunlardandır. Cinleri görmek mümkündür. Görmemek doğru olanıdır. Çarpma ve travmalarda cinlerin etkisine maruz kalırız. Aşırı uç takıntılar ve saplantılı devamda görülen ruhsal rahatsızlıklarda görülmektedir. Ruh ve sinir hastalıklarında tedavi görenlerin büyük kısmı cinleri görmektedir. Aşırı açlıkta (riyazet) bedensel faaliyetlerin kendi görevlerini yapamayacak duruma geldiği dönemlerde cinler görülür. Cinleri görmek size bir şey kazandırmaz. Bir kişi sizden korkuyor, başka kişi sizden sakınıyorsa, siz geldiğinizde mantıksız konuşmaları kesiyorlarsa o insanların şeytanları sizden korkuyor ve sakınıyor demektir. Patronsanız ve çalışan işçileriniz sizden çekinip hızlı çalışıyorlarsa işçilerin şeytanları sizden çekiniyor demektir. Doğal çalışma içindeyse şeytana uymuyor demektir. Bir olay karşısında aşırı üzüntü, aşırı sevinç, aşırı heyecan cahiliyet cinlerindendir. Yakını ölen insanın başına ve dizlerine vurarak ağlaması, bağırması kendini yerlere atması, bayılması şeytani cinlerdendir. Doğal ve normal bir üzüntü meleklerdendir. Bağırarak ağlamak cinlerden, sessizce gözlerden yaş süzülmesi meleklerdendir. Şeytani cinler inançsızlığı temel aldığında insanlar bu tarz hareketlere düşmektedir. Gerçek inanç tanrının kararlarına saygı duymak ve bir arif edasıyla olayları doğal karşılamaktır. Allah’a inanan kesinlikle aşırıya kaçmaz. Bu olaylar imanın kimde olduğunu gösteren olaylardır. Tembellik cini yatağa bağımlı kılmaya çalışır. Sürekli uyumak ister, gözlerinde şişkinlik vardır. Oturduğu yerde uyuklayıverir, iş yapmak hareket etmek istemez. Zamanla insan miskinleşir. Bu tembellik cinine karşı mücadele etmez iseniz uzunca bir süre tutsağı olabilirsiniz. Uzun yıllar bu rahatsızlıkları çekenler vardır. Tembellik cinine muhalefet edin ve sürekli hareket etmeye çalışın. Duş alın. Yediklerinize dikkat edin. Sürekli dua edin. Aşırı cinsel zevk sonrası görülen fazla boşalma cinlerin beden egemenliğine kapı açmaktadır. Güçsüz düşen ve enerjisi tükenen bendenin egemenliği meleklerden şeytani cinlere geçer. Tez öfkelenir ve yanlış ve farklı düşünmeye başlarsınız. Çünkü meleki kuvveti getiren enerjinizin düşmesiyle bedeni cinler kontrol etmektedir. Her insanın bedeninde o bedeni sahiplenmiş bir şeytani cin bulunur. Ömür boyu o insanla yaşar. O sizsiniz, düşünceleriniz ve yaptıklarınızdır. Ben diyen şeytandır. Bencillik eden ve menfaatleri ve arzuları için yaşayan şeytani cindir. Yemek yemeyi ve cinsel ilişkiyi tetikleyen beden cinidir. İstek beden şeytani cininden çıkar. Ancak insan ona fazlasıyla uyarsa yine insanın yönetimi şeytani cinlere geçer. Yani insan belli aralıklarla ve yeter düzeyde beslenmeli ve cinsel ilişkiye girmelidir. Sürekli arzularını tatmin etme isteği şeytani cinlerdendir. İstek beden şeytanından gelir, arzuyu reddederseniz şeytan mağlup olur. Ama kabul edip isterseniz eyleme geçirirsiniz ve yemek yer veya cinsel ilişkiye girersiniz. İnsan genelde arzularına uyar. Böyle bir durumda beden şeytanı evet bana uydun der ve beden egemenliğine tam hükmetmeye başlar. İnsan bir süre Allah’a yönelse dahi buna tam konsantre olamaz. Yani cinlerin isteklerini yerine getirmek ruhları cinlerin teslim almasına neden olur. Bu durum aynı namaz gibidir. Bir insan Allah’ın huzuruna varır. Namaz kılar. Allah’ta onunla beraber olmaya başlar. Yani melekler insanla olur. Kötü fiillerin kökeni şeytani cinler olduğundan şeytani cinlerin bu taleplerine uymak onların sizin üzerinizde hakimiyet kurması demektir. Onların hakimiyeti insan ve hayatına zarar verir. Allah’ın eylemlerine, hareket kuvvetlerine, yaratma kuvvetlerine, tabiat anaya, olumlu ve iyi düşüncelere meleki kuvvetler yani melekler denir. Allah’ın kudretleri farklı farklıdır. Dört büyük meleğin yaptığı işler Allah’ın yaptığı işlerdir. Aşırı stres, güncel gündeminiz hakkında önemsediğiniz konuda sürekli düşüncelere maruz kalmak mide ağrısı yapmaktadır. Bunlar cinlerdendir. Doğal olarak mideniz asit salgılar ve ağrıya neden olur. Beden şeytanı madde ile var olduğundan tüm bedene yerleşmiştir. İnsanın toprağı iyi ise şeytanın telkinlerine uymayacaktır. İnanan kullar şeytani cinine uymaz. Kötü düşünceleri reddederken sürekli iyilikler yapmaktadır. Bu da beden cinini yıpratmaktadır.
Şeytan anlamı itibariyle olumsuz düşünce,yıkıcı etki, suçlayıcı, zarar veren ve kötülüğün kaynağı, düzen karşıtı birkuvvettir. İblis Adem’i reddedince şeytanlaşmış ve sürekli kendisine taraftartoplamıştır.
Şeytan kelime kökünde incelendiğinde tekbir kişiyi iblisi nitelemekten çok kötülüğü nitelemektedir. Şeytanlığın liderive önderi iblis’tir. Kuranda ‘insan ve cin şeytanları’ ibaresinden insanlardanve cinlerden kötülüğü seçmiş olanlar olarak bahsedilmektedir.
Her cin şeytan değildir. Ama her şeytancindir. Cin kelime kökü itibariyle insana gizli olan bilinçli varlıklardır.Şeytani cinlere, halk dilinde ve Müslümanlar ‘şeytan’ demektedirler. Cinlerharicinde ayrı bir şeytan varlığı yoktur. Cinlerden Allah’ı terk etmiş olanlar veonunla mücadele edenler şeytandır. Bunlar insanları saptırmakla meşguldürler. Kovulduklarındanve tanrının kararını reddettiklerinden dolayı tanrıdan istememektedirler.İnsanlar üzerinden geçimlerini sağlamaktadırlar. İnsanlara yaklaşan veinsanlarla ilişkili tüm cinler, şeytani cinlerdir.
İblisin halkı, inanan cinlerin 9 katı,insanların 90 katıdır. Her bin varlıktan biri insan, 900’ü melektir. İblis, yeryüzündemüthiş kalabalıktır ve her yerdedirler. Uçan, yürüyen, yüzen türleri vardır.Haşere, böcek, sürüngen, örümcek kısacası hayvanlardan her türlü kılığagirerler.
Cinlerin şekil sorunu yoktur.Şekilsizdir ama her şekle girer. Topraktan yaratılmış maddi her canlı onlarınsuret kalıplarıdır. İblis özünde olumsuz enerji, bir çeşit yıkıcı kuvvettir. Suçlayıcı,saldırgan ve ses yükseltendir. Gözleri, kulakları ve kalbi olan bilinçlivarlıktırlar.
Öldüklerinde yok olurlar. Yani ortadankaybolurlar. Hiç kimse tarafından görülmeyince yakınlarınca öldüğü anlaşılır.Toprağa gömüldüğünde kaybolurlar.
Cinlerrüyalar oluşturabilir. Rüyaları yönlendirebilir. Ruhunuzu kullanabilir.Uyumadığınız gerçek hayatta bile sizi rüya alemine(farklı bir aleme- halüsülasyona)sokabilir. Şeytani cinler genelde beyinde olur ve insana farklı bir alempenceresi açabilir. Kimsenin göremediklerini görebilirsiniz. Bu görme işigerçekte dışarıda değil kişinin beyninde gerçekleşir. Bedeninizin dışında dakendini size gösterebilir. Cinler varlığa ve gerçekliğe müdahale edebilenmaddeyi etkileyen bir enerji varlıktır. Ruh insanın bedenini kaldırma kuvvetinesahiptir ancak şeytan yönetme kuvvetine sahiptir. Beyinde görüntü verdirir.Bazı hastaların bir noktaya dik dik baktığını görürsünüz. Gözlerini fal taşıgibi ayırdığını, oturarak geri geri çekildiğini görürsünüz. Tüm bunlar cinleringörünmesi veya görüntü vermesi hadisesidir. İnsan bu durumu gerçeklik olarakalgılamaktadır. Bu tepkiler gayet doğaldır. Biz insanlar da tanrının hayalindebir rüyadayız. Dokunmayı gerçeklik olarak algılarız. Halbuki rüyalar da dadokunulabilmektedir. Rüyada da çimdik atılır ve acı çekebilirsiniz. Sonuçolarak dünya hayatı tamamen Tanrı’nın alemidir. İnsan ölünce rüyada olduğununfarkına varacaktır.
Şeytani cinler, Engellilere, çocuklara,yalnız yaşayan yaşlı kadınlara, kritik dönemlerden geçenlere, bunalımdaolanlara, insanların sınanma dönemlerinde, ağır hastalıklarda ve ölüm anındainsana yaklaşırlar. İnsanın imanını çalmaya, yoldan saptırmaya ve kötüsonuçlara yöneltirler.
Cinler gözlerinin gördüğü en son noktayagitmek istedikleri anda orada olurlar. Cinler dünyanın her hangi bir yerinegitmek istedikleri anda oraya saniyeler içinde gidebilirler. Yalnız atmosferindışına çıkmaları son peygamber Muhammet zamanında yasaklanmıştır. Dünya dışınayükselmeye kalktıkları anda onları meteor taşları kovalar. Yani meleklerşeytanların birinci göğe girmelerini engellemek için taşlarlar. Cinler dahaönceleri birinci gök olan maddesel evren yani yıldızlarla gezegenlerle doluevrene çıkabilmekte ve gelecekte olacakları kulak hırsızlığı yaparakmeleklerden kapmaktaydılar. Yüksek göklerde bulunan ve tanrının nuruyla görenkestirim melekleri gelecek habercisi melekleridir. Yaratılış ve var oluşlarıgereği tanrıdan emir alan ve bunu aşağıda ki meleklere bildiren meleklervardır. Gelecek hakkındaki bilgiler o bölgede oluşur. Yeryüzü meleklerinin zaman döngüsü içindeharekete geçmeleri için bu bilgiler sağlanır. Bu haberleri kapmaya çalışanşeytani cinler, bilgileri alsa da gelecekte olacakları engelleyemez. Şeytanicinler her ne kadar kendi olumsuzlukları için önlemler alıp insanlara yalanyanlış bilgiler verseler de geçmişte belirlenen kader emirleriniengelleyemezler. Cinler İnsanlardan dostlarına gelecekle ilgili yalan yanlışbire beş katarak uydurma bilgiler vermektedirler. Birinci göğün taşlanmasıylaşeytanların göğe oturmaları ve gelecekten gizlice haber almaları Tanrıtarafından engellenmiştir. Cinler özellikle iblis çok daha serbest ve bilgiliydi.Birinci göğünde üstlerine çıkar kader içinde etkili bir oyuncuydu. Adem’e asiolduktan sonra ve belirli peygamberler döneminde sürekli hakimiyetikısıtlanmıştır. En son peygamberle dünya semasının dışına çıkamama cezasıylakarşılaşmıştır.
Her varlıkta ve canlıda olduğu gibicinlerde de hiyerarşi vardır. Yönetici sınıfı, işçi sınıfı gibi, onlar da görevalanlarına ve yaratılışlarına göre sınıflanırlar. Kimileri çok kabiliyetlialanında mastır yapmış ifritleri de görürsünüz. Ancak onların üstünlükleritürsel ve genetikseldir.. Mesela bunlarla baş edebilmek için bilgili alim olmakgereklidir. Zaten de basit sıradan insanlarla vakit kaybetmezler. Çünkü işçisınıfı sıradan insanları saptırmakta yeterlidir.
Şeytanın her alanda sorumluları ve görevlilerivardır. Kıtalardan, denizlerden, bölgelerden sorumluları vardır. Doğucephesiyle ilgileneni, batı cephesinden sorumlu olanı vardır. Kadınlardan,erkeklerden ve çocuklardan sorumlu bakanları vardır. Şehirlerden bölgelerdensorumlu olanları vardır. Kötülükte ve aldatmakta ileri gitmiş olanlar, zalim vezorbalık edenleri, daha şerli olanları genelde lider ve önder olurlar.
İnsanlarla iç içe yaşayanları, uzak ıssızyerlerde yaşayanları, mağaralarda, dağ kovuklarında yaşayanları, denizlerde,ağaçlarda, mezarlıklarda, çöplüklerde, duvar kenarı ve ağaç diplerinde aslındaaklınıza gelecek her yerde yaşarlar.
İyileri uzak yerlerde, dağlarda ve ıssızyerlerde yaşarlar. İnsanlardan uzak olmayı tercih ederler. Bunlar cinleriniyileri ve imanlı olanlarıdır. Kazançlarını temiz yoldan tercih ettiklerindeninsanlara pek bulaşmazlar. Ancak cahil gençleri insanların yanına uğraryaramazlık yaparlar.
Kötüleri insanlarla beraber yaşarlar. İç içeolurlar. Evlerimizde, çevremizde olurlar. İnsanları kullanırlar ve üzerindenbeslenirler. İblisin krallığı ve merkezi deniz üzerindedir. Deniz kenarlarında,kıyı kentlerinde, mezarlıklarda, insanlarla bağ kuran (cinci hocalar, büyücülervs) irtibatlı olanlar genelde kafir cinler yani şeytanlardır. İnançsız cinler insankarşıtıdır. İnsanlarla uğraşan her cin, kafir cindir ve şeytanın avenesidir.Yani iblisin tayfasındandır.
Yükseklik korkusu, Asansör korkusu,bunalma, kapalı yerde kalamama, kaybolma korkusu, kendini kaybetme ve benzertüm korkular şeytani cinlerdendir. Hepsi düşünsel ve bilinçsel tedaviedilmektedir. Yanlış inanışları söküp atarak doğru olanları yerleştirmekle tümruhi hastalıklar tedavi edilmektedir.
Şeytani cinler insana amacı veya anahedefiyle ilgili gelir. Eğer hedefinizde Dünya, makam, mal, evlat, zenginlikgibi dünyalık şeyler varsa mutlaka size bir şeyler vaad ederek kandırır. Az birşey karşılığında ahreti ve imanınızı satarsınız. O vaat ettiği şeyler sizingözünüzde büyük gözükür ve az bir şey karşılığında ömrünüz boyunca bocalar durursunuz.Şeytanın aldatmasına kapılmış bir kişi hedeflerine ulaşmak için haksızlığı,birilerinin sırtına binmeyi veya ayağını kaydırmayı, gıybeti ve iftirayı yoledinecektir. Şeytanın yönlendirmesiyle meşru olmayan her türlü yolla hedefineulaşmaya çalışacaktır.
Şeytani cinler insanların arasını bozmaktamüthiş çaba içindedirler. Hassas olduğunuz birinci derecede yakınlarınızatakıntı yaptırır. Aşağılar, kınar, onların olumsuz tavırlarına tepkigösterirsiniz. İnsanda etkin olduğu dönemlerde bu yakınlarınıza karşı sizikışkırtır. Bu eşiniz, çocuğunuz, anneniz, babanız, kaynananız, gelininiz,kardeşiniz veya kardeşinizin eşi olabilir. Şeytani cinler birinci derecedenyakınlarınızdan, işyeri çevrenizden de bir düşman belirler. Belirli zamanlardasizi ona karşı kışkırtır. Bazı beklentilerinizin karşılanmadığı,özgürlüklerinizin kısıtlandığı, tehdit olarak gördüğü gibi fikirlerin insanabulaştırarak gerçekleştirmektedir. Daha fazla arzular, bazı dönemlerdesevdiklerinizin olumsuz tavırlarını çekememe, hassas bir dönemden geçmeniztepkilerinizin açıkça ortaya çıkmasına neden olacaktır. Gülün dikeni olduğugibi sevdiğiniz insanların hoşunuza gitmeyen yönleri de mutlaka vardır. Şeytanbu durumu zaaflı ve zayıf olduğunuz anlarda kışkırtma amaçlı kullanır. Sevdiklerinizinolumsuz ve kötü yönlerini görmemeniz, affetmeniz, şefkatli olmanız, hoşgörülüolmanız imani ve rahmani bir durumdur. Bu durumun dışına çıkmak şeytana uymakdemektir. Şeytan zaman zaman sizi sevdiklerinize karşı kışkırtacaktır.
İblis, insana ben diyerek kendisinigizler. Zaten fark edilmesi onu etkisiz kılar. Benlik şeytanın ta kendisidir.Ve tüm kişisel çıkar mücadelesinde şeytan vardır. Şeytan varlığını gizler. Veinsanı davet ve vesveseleriyle insanı yönetir. İnsan kendisi düşündüğünü sanırve her aklından geçeni yapar. Halbuki kontrollü olsa zihninden geçendüşünceleri değerlendirip uygulasa kötülüklerin çoğundan sıyrılabilir. İnsanşeytanın vesveselerine yani zihinden geçirilen düşüncelere meyledip hemeneyleme geçirmektedir. İnsan önce analiz etmeli insanlara karşı kar zararsüzgecinden geçirmelidir. İnsanlara faydalı olan eylemleri yapmalı zararlı olaneylemlerden uzak durmalıdır. Bu düşüncelerin temelini melekten mi şeytandan mıolduğu anlaşılabilir.
Cinler düşmanlığı yaymak ve sevgiyiyıpratmak için erkek ile kadının arasını ayırır. En çok sevindiği iş budur.Allah, boşanmaya bugz eder. Her ne sebeple olursa olsun boşanmak tanrıhuzurunda suçtur ve anlaşamamanın temelinde iblisi cinler vardır.
Düşünsel faliyetleriniz cinlerdendir,geri plandaki düşünsel faaliyetlerinizi kontrol etmelisiniz. Kötüdüşüncelerinizi farketmelisiniz, yapacaklarınızı elekten geçirmelisiniz.Düşünceleriniz kabul edildiginde, onaylandiginda bilinçaltınıza yerleşmektedir.Hareketlerimiz ve yaşantılarımız bilinçaltımızdaki kabullerimizleyönetilmektedir.
Bazı açılardan insanlara benzerler;iradeleri mevcuttur, iyi veyna kötü eylemlerde bulunabilirler, insanlar gibiyiyip içer, evlenip, çoğalabilirler. Erkeklik ve dişiliklerinin çocukları gençleriyaşlıları vardır. Doğar, büyür ve ölürler. Fakat ömürlerinin insanlarınkineoranla daha uzundur. İslam dininde cinler de insanlar gibi inanan ve inanmayanşeklinde ayrılır. İnanmayan cinlerin sayısı diğerlerine oranla daha fazladır.İnsanlar gibi ibadet ile yükümlüdürler. İnanan cinlerin inanan insanlarlaberaber cennete , inanmayan cinlerin ise inanmayan insanlarla birliktecehenneme gidecektir..
Bütün işlerini geceleri yaparlar, onlarıngündüze geçmeleri anlıktır. Dünyanın yarısı karanlık iken diğer yarısıgündüzdür. İkamet ettiği yerler vardır. Gün aydınlanma çizgisinden kaçarlar.sabah ezanıyla dağılırlar.Gündüz onlara zarar verir, gözleri görmez vekaybolurlar. Onlar karanlığın ardından giderken aydınlıkla melekler gelir.Toplandıkları yerler han, hamam, değirmen, izbelik, mezarlık, ağaçlık, tekinolmayan yerlerdir. Çöplüklere sert bir şey, ateş atılmaz, cinler böcekler gibigöründüklerinden ve yaşadıklarından ağaç ve duvar dibine işenmez.
Mesela ; karanlıkta yada yağmurlu bir havada destursuz yerebasmamak(cinlerin bu tür yerlerde olmaları nedeniyle), gece tırnak kesmemek(pistırnak içinde çocuklarının olması veya bedene ait tırnağın yemeleri veya kötüamaçlı kullanılması), ıslık çalmamak( kim, kime, ne amaçlı, neden ses çıkardıdüşüncesiyle cinler ıslığa, sese icabet eder. Durumu kontrol ederler. Önemsizde olsa onların olduğu yerde mutlaka küçük de olsa musallatlar gerçekleşir).Eskiden gelen bu söylentilerin mutlaka nedenleri olduğu parantez içindeverilmiştir. Metruk yerlerde destur çekilir. Muzip oldukları, işleriyapıp bozdukları söylenir. Kızdıranlara sıkıntı verirler. İnsanların arasınıbozdukları, karı kocayı ayırdıkları, inme indirdikleri, kadın veya erkeğetutulup evlenmelerine mani olduklarına dair inanışlar vardır. Bunların meydanagetirdiği hastalıklar için "cinci hocalar", cin çıkarma ritüelleriyaparlar. En kolay cin musallatıbunlarla gerçekleşir. Gerçekte cin çıkartılmaz. Cin çıkınca tekrar gelir. Birbedene girmek cinler için çok basittir. Yeter ki insan komple yıkanmamış ve Allah’asığınmamış olsun. Su olumlu bir enerji üretir. Su olumsuz enerjiyi süpürür.Yıkanmış bedende kullanılmış su bozuktur. Suyu bozan şeyler ve bozmayan şeylervardır. Cinler olumsuz enerji ürettiklerinden yıkanarak olumlu bir dış derideniçeri giremezler. Bu nedenle bir insan için öncelikli zırh, tüm bedenin suylayıkanmasıdır.
Halk dilinde Cin erkek,Peri de kadın olarak düşünülür. Gerçekte de durum farklı değildir. Geneldeinsanları bilinç altına girerek etkilerler. Cinlerin mantıkları yoktur. Değerlendirmeyapamazlar. Sadece o an ne görüyorlarsa onunla ilgili kötü iş üretirler.Akıllarını kullanamazlar ancak zekice davranırlar. En etkili özelliği maddeyietkilemesi ve‘mananın(düşüncenin) olumsuz gücü’ olarak kendilerinigöstermesidir.. En kabiliyetli özellikleri çok hızlı hareket etmeleri veistedikleri insan ve nesnenin şekline girebilmeleridir. Tıptaki halüsülasyonile cin görmek aynı şeydir. Onlar dadünyadadırlar. Farklı gezegende, farklı yerlerde ve farklı boyutlarda değillerdir.Bizimle beraber iç içe birlikte dünyada yaşarız. Bizim bu dünyayı kullandığımızgibi onlar da bu dünyayı kullanırlar. İnsanların şehirleri köyleri onlarındaşehirleri ve köyleridir. Kuytu, ıssız ve uzak dağ aralarında yaşayanlarinsanlardan uzak yaşamaları sebebiyle Allahtan sakınan ve inançlı kesimdir.Kısacası yaşantıları insanlarla benzerlik arz eder. Şeytani cinler geneldeinsanların çevresinde, etrafında, bedeninde yaşarlar. Cinlerin de düşünceyapıları ve inanışlarına göre yaşamları vardır. Gruplar halinde yaşarlar,kabileleri vardır. Onlarla bilmeden iç içe yaşarız. Tarihten bu yana onlarlailgili çok atasözü, deyim, tabir, hikaye, söylenti, rivayet ve bilgiler vardır.Her toplumda, her dinde, her beldede hatta her köyde onlar ile ilgili mutlakabir şeyler duymuşsunuzdur. Onlarında değişik yapıda olanları vardır. Kimileri evlerinbanyolarında, samanlıklarda, helalarda, pisliğin içinde yaşayanlarla, odalarda,salonda, temiz yerlerde yaşayanlar da vardır. Ama temiz ve düzenli odalarşeytani cinlerin rahatsız oldukları ve pek duramadıkları mekanlardır. Her türlükokulu mekanlardan hoşlanırlar. Havalandırılmış odalardan temiz havadan nefretederler. Nemli, rutubetli küf kokulu mekanlardan büyük zevk alırlar. Cinler sürekli bir şeyleryemek istiyor. İnsanın yedikleriyle besleniyor.Onun etkisindekiler sürekliyemek istiyor. Sürekli su ve sıvı gıdalar almak istiyor. Şekerli ve tatlıyiyeceklerden çok beslenirler. Böyle bir bedende rahat olurlar. Obezite bile onlardan kaynaklıdır. Cinler yapılarıitibariyle ateş olsa da vücutlarında su daha yoğunluktadır. Nemli ortamları,rutubetli yerleri severler. İyileri korkutmamakiçin insanlara pek fazla görünmezler. Cinler için insanların etrafında olmakonlara bulaşmanın temel nedenidir. Bu nedenle inanan cinler insanlara yaklaşmazonlardan uzak yaşarlar. Bu erkek bir insanın çıplak bir kadını reddedememesigibi bir şeydir. İnsan, cinler için bir fitnedir. İnsan kullanılır, onunüzerinden beslenirler, yönetilecek yönlendirilecek robot gibi insanı kullanmakonlar için büyük bir zevk ve eğlencedir. İnsanla uğraşırlar her türlü kötülüğeve çirkin şeylere iterler. İnsanı kumanda etmenin eğlencesiyle her şeyiyaparlar. Bu nedenle insan, cinlerin nefislerinin reddedemeyeceği bir fitnedir.İnsanın fitnesi de kadın ve maldır. Bu nedenle inanan cinlerin kuralı ‘Allah’ainanıyorsan insanlardan uzak yaşarsın’ dır. Cincilerin cinleri aslamüslüman cinler değildir. Onlar bu söylemlerle cincileri ve halkı aldatırlar.Hatta onları da yönetirler. Cinci hocaların işbirliği yaptığı cinler kafircinlerin en şerlileridir. İnsanlarla en çok uğraşan ve kötülükleri yol edinmişpisliklerdir. Öncelikle cinci hocaların, bakıcıların ve büyücülerin bu kötüyoldan uzaklaştırılmaları veya vazgeçirilmeleri gereklidir. Bir cinci kendisi istemedikçe,zorbalıkla asla cinlerden bağı koparılamaz. Diğer yandan bu yoldan vazgeçmişbir cinci, cinlerden kolay kurtulamayacaktır. Bir süre var güçleriyle cinciyirahatsız ederler. Onlardan kopmak zordur. Cincinin şeytani cinleri bırakıpAllah’a yönelmesi cinler için büyük kayıptır. Sanki bir saray kaybettiler,sanki büyük geçim kapısı iflasa düştü, Allah’a yönelen her insan cinlere enbüyük darbeyi vurmaktadır. Cinler mana olduklarından ve düşünceleriyönlendirdiklerinden kurtulmak zor olmaktadır. Sürekli olumsuz düşünselfaaliyetler başlar. Hırcın ve saldırganlık baş gösterir. Herhangi mantıkaramadan sürekli onlardan gelen düşünceleri reddetmelisiniz. Onlara yönelmeyide reddederek onlardan kopmak başarı olacaktır. Cinler kendilerini bırakmışcinciyi bırakmazlar. Çünkü insanların sosyal düzenini bozacak altın bir kapıyıkaybetmektedirler. Cinci, onlar için bir istihdam geçim kapısıdır. Tövbe etmişcinci hoca, onların uğraşmalarına ve verdiği sıkıntılara sabretmelidir. Birsüre sonra(en az 6 ay-en fazla 5 yıl, ara ara uğramalar yoklamalar olacaktır.Davanızdan vazgeçmeyiniz ve Allah’tan yardım dileyiniz.) onların etkinliğiazalarak kaybolacaktır. Cinler inançlı vedirençli insanlardan çabuk yılarlar. Cinler genelde inançlı insanlaraçabalarında başarısız olurlar. Büyü ile görevlendirilmiş dahi olsa inanan veonları fark eden bir insan cinlerinyenemeyeceği tiplerdir. İnanan insan olmak çok basittir. İsteyerek ‘Allah’ımsana inanıyorum ve sana güveniyorum.’ Demektir.
Cinlerin Kötüleri yani şeytani cinler, bir büyü sonucu yada zarar görmelerisonucunda korkutmak için size gözükebilirler. Bir yerlerden ses gelmesi, geceyatarken kapı çalması, ışıkların yanıp sönmesi, çeşmeden su akma, değişikseslerin gelmesi gibi buna benzer tepkiler gösterebilirler. Bunlar insanlarınrahatsız olmada ileri derecedeki belirtilerdir. Önemli bir olay veya cinlerinzarar görmeleri sonucunda görülen bir olaydır. Bu belirtilerdeki hedef çok kötüve ölümcül değildir. Amaçları rahatsız etmek ve korkutmaktır. Genelde sizi ikametettiğiniz evinizden uzaklaştırmak içindir. Amaç mekansa her gelen kiracıya aynıolayları uygularlar. Bunların temel amacı cinler ya evi mekan olaraksahiplenmişlerdir ya da büyü(Cinlere başvurmuş bir insanın isteği) veyaailesinden birinin zarar görmesi sonucu kira gelirine zarar verme kazancınıengelleme niyeti vardır. Cinlerden korkmayınız. Onlar direkt size zararveremezler. Sadece düşünsel olarak size bir şeyleri kabul ettirip yaptırarakzarar verirler. Sonuç olarak insanları öldürmek gibi bir hareket içindeolamazlar. Asla insanlara direkt zarar veremezler. Çünkü insanların ikikoruyucusu vardır. Tanrı tarafından her doğan insana bir koruyucu bir degözetleyici melek verilir. İnsana direkt zarar vermek isteyen tanrıdan direktzarar geleceğini bilir. Hiçbir şeytani cin bunu yapamaz. Yapmaya kalkarsainsana dokunmadan yok olacağını bilir. Allah onlara bu izni vermemiştir. Onlarsadece direkt rahatsız eder yada korkuturlar. Bu bile onlar için çoktehlikelidir. Ve kendilerini insanlara belli etmek onlar arasında suçtur. Dahafazla bir şey yapamazlar. Bundan öteye geçemezler. Yani onlardan pek korkulacakbir şey yoktur. İnsanlar asıl Allah’tan korksunlar. Genelde insanı kötü yoladirekt değil her bedendeki şeytani cin gibi kötü yola sevketmek ile görevli şeytanicinler gibi yapar.
Kınamak, bazı davranışları alaya almak,aşağılamak, küçümseyici bakmak, insanı süzmek, insan için iyi faydalı bir şeyibeğenmemek şeytani cinlerdendir.
Cinlerin çok çeşitlileri vardır. Pazaryeri, sokak, çarşı, Pazar cinleri vardır. Mezarlık, bölge, kırsal, şehircinleri vardır. Bar, sahil, düğün, işyeri, kurum ve mekan cinleri vardır.Bunların amacı dünya hırsı vermek, dünya yaşamının güzelliklerine meylettirmek,insanı oyalamak, kötü işlere yönlendirmek, oyun ve eğlenceye daldırmak, kötüalışkanlıklarda bocalatmak gibi amaçları vardır. Tüm bu amaçlarının temeliinsanı Allah’a yönelmekten alıkoyan tüm yöntemleri kullanmaktadır.
Birtakım teorileri ortaya atan, bazıöğretilerle insanların kafasını karıştırmak isteyen iblis’tir. İnsanı Allah’ınvarlığından şüpheye düşürmek isteyen ve bunun için her yolu deneyen şeytanicinlerin önderi olmuştur.. Dünya tarihini cilalı ve yontma taş devri gibigösterip uydurma bir dünya tarihi yazdıran iblistir. İnsanların gerçeklerdenhabersiz olmasını istemiştir. Allah’ın varlığını ne kadar gizlerse o kadar kötüemellerine ulaşacaktı. Bilindik kıtalara giderek coğrafi keşifler söyleminikullanan yine iblistir. Fransız ihtilali ile kardeşliğe sava açan yineşeytandır(iblistir). Yakın tarihi değiştiren ve Allah’ın yasalarına karşıuydurma ve menfi anayasalar yaptıran yine şeytandır. Savaşlardan, kaostan vedüşmanlıktan beslenen şeytandır. Ahireti bırakıp ta dünyaya sahip olmakisteyenlere giden şeytan onları yönetmekte ve yönlendirmekte tam hakimiyyetkurmuştur. Küresel egemenlerin öğretmeni şeytandır.(Lusiferdir.)
Belirli tarihsel döngülerde, dünyanındüzelme dönemlerinde, peygamberler dönemlerinde harekete geçen güçlü zamanşeytanları vardır. O çağ ve dönem geldiğinde harekete geçerler. Bazı önemliinsanların mesela insanlığa faydalı önemli kişilerin zamanında ortaya çıkan veo insanla mücadele etmek için bekleyen şeytani cinlerdir. Emrindeki büyükkalabalıktan oluşan cinler verilen görevleri yapamazsa veya başarılı olamazsaonlara öncülük eden ve iblise yakın olan bu ifritler bizzat kendileri hareketegeçmektedirler.
Şeytani cinler, kendisine verilen üstünlüklerimevcut dünya hayatı ortamında şımarıklık ederek kıyamete kadar kullanacaktır.
Afet ve savaş anlarında insanları açlık veçaresizlikle korkutan ve bunun için yağmacılığı harekete geçiren şeytanicinlerdir..
CİNLERAYRIMCI VE BOZGUNCUDUR
Cinler evli çiftin arasını bozmak içinsürekli uğraşır. Şüphe atar. Kıskançlıkla yaklaşır. Eşinizin başkasından hoşlanmasıiçin başkasına olumlu düşünceler üretir. Eşiniz başkasına beğenili bakışlar vetavırlar sergilediğinde sizi eşinize karşı kışkırtır. Öfkelendirir. Kavgalarçıkartır. Tartışma ve kavgalar her zaman yıkım getirir. Hiçbir zaman zafer vehaklılık getirmez. Tartışmış insanlar mutlaka benliklerini savunurlar. Bunedenle tartışmanın sonu hüzünlü olur. Bu sefer cinler sen kötü birisin.Yaptıklarını ve söylediğin yıkıcı kelimeleri gördün mü der. İnsanı iyicekaramsarlığa ve yalnızlığa iter. Doğru çizgiden saptırmaya çalışır veümitsizliğe düşürür.
Cinler iki insanın arasını ayırmak içinuğraşırlar. Sevgiyi bağlılığı yıkmak için çalışırlar. Sevgilileri ayırırlar veevlilikleri dağıtırlar. Cinler, insanların isteğini aracı dostları (cinci yadabüyücülerle) ile yapmaktadırlar. Cinler ayırmak için çalışırlar ama aslabirleştirmek için çalışmazlar. Birleştirme büyülerinde cincilerin cinleri ilkbirkaç hafta olumlu ve sıcak hava estirirler sonra durumu yine o kişilerinarasını bozmaya çalışan kendi şeytani cinleriyle baş başa bırakırlar.Bırakırlarken de devam edin derler. Burada amaç büyücüyü ve kendilerine geleninsanları ilk görünüşte aldatmaktır. Sonra aile kendi şeytani cinlerle yineşiddetli geçimsizlikler yaşar. Onlarınkötülüklerinden sürekli Allah!a sığınıp onları fark etmek en doğrusudur.Cinlerin oyununu en kesin bozan fikir
Esenlik Meleğinin düşüncetarzıdır. Bu düşünceyi şimdi size öğretiyorum. ‘Tüm olumsuz fikirler şeytanicinlerdendir.’ Tüm yanlış algılatmalar şeytani cinlerdendir.’ Bu olumsuz fikirve yanlış algılatmaların temelinde farklı amaçlar vardır. Şeytani cinler buamaçlarla insanı aldatmıştır.
Her olumsuz düşünce yıkıcı hareketlere herolumsuz hareket te yıkıcı sonuçlara götürmektedir. İlk başta başlayan küçükolumsuz düşünceleri devam ettirmek kötü sona gidiş demektir. Aslı olmayan,temeli olamayan, anlayış göstermediğimiz küçük şeyleri bahane ederek bizieşimize veya dostumuza kışkırtan cinler olayları abartmaktadır. Amacı bellidir.Boşama, ayırma ve düşmanlık oluşturmaktır. İnsan sürekli takip ettiği olumsuzdüşüncelere uymakla aslında kendi sonunu kendisi hazırlamaktadır. Küçük olumsuzdüşünceler süreklileşerek büyük olumsuzluklara ve tamiri olmayan yıkımlaraneden olmaktadır. Sürekli olumsuz düşünce yıkım getirirken sürekli olumludüşünce esenlik getirmektedir. Düşüncelerinizi kontrol edin. Düşüncelerinizielekten geçirin, her düşünceyi kabul edip uygulamayın.. Her fikri eylemedökmeyin. Kendiniz ve insanlar için iyi olanlarını seçin ve eyleme geçirin.
‘
Sırf cinlere inat olumsuzdüşünceleri reddediyorum.’ Fikri esenlik meleğinin felsefesidir. Olumsuzfikirlerle mücadele etmek şeytani cinlerle mücadele etmektir. Sadece ayetelkürsü ve dualar değil birtakım mücadele de vermeniz şarttır. Tedbirsiz duaolmayacağı gibi çalışmadan bereket duası olmaz. Bu anlamda cinlerle mücadele etmelisiniz. Cinlerin olumsuz düşüncelerinireddetmeniz veya onların olumsuz fikirlerini boşa çıkaracak olumlu fikirüretmeniz onların etkinliğini tamamen yıkacaktır. Hiçbir cinciye ve büyücüye gitmenize gerekyok. Zaten onlar çok daha tehlikelidir. Sizler cinlerle mücadelede esenlikmeleğini ‘sürekli olumlu düşünce’ tekniğini kullanarak cinlerin etkinliğiniazaltacaksınızdır. Zamanla bu konuda sizi terk ettiğini göreceksinizdir.Cinlerle mücadele, Allah’tan yardım dileyip bu şekilde kötü ve olumsuzfikirlerle çarpışmakla olmaktadır. Bu mücadeleye başladığınızda ilk aylardazaman zaman ona yenileceksiniz. Siz yılmayın ve üzülmeyin. Ama bu duruma cinlerfelaket afallamaktadırlar. Olumsuz düşüncelere birkaç tepki verip yine onuyapsanız da bu tepki vermeleriniz onların tadını bozmaktadır. Zamanla olumludüşünceleri seçmeniz ve uygulamanız gerçekleşecektir. Bu durumda şeytani cinlerçaresiz kalmakta ve yenik düşmektedir. İşte cinlerden korkmanın ne kadar gereksizve cahilane olduğunu anlayacaksınız. Küçük olumsuzlukları büyütmeyeceksinizçünkü cinler olayları gerçeklerin dışında olumsuz anlamda farklıalgılattırırlar. Tamamen gerçek dışı bu algılamalar cin kaynaklıdır. Önceliklecinlerin etkisinde olduğunuzu ve bunlardan kurtulmak için doğru olan şeyleribulma ve inanma eğiliminde olmanız kurtuluşun asıl reçetesidir. Olumsuz fikirlerle mücadelede ilk başta cinler‘-hadi oradan, -benim dediğim doğru, -öyle olur mu,- erkekliğin ve hakimiyetinne olacak, -başı boş bırakma, -her şeyi kontrol et,-ya şöyle olursa’ gibi sizin olumlu ürettiğiniz düşüncelerlevar gücüyle çarpışacaktır. İşte tam burada seçiminizi yapacaksınız. Ya kötülüğüya da iyiliği seçeceksiniz. Şeytana uyarak kötü düşüncelerin ardındangiderseniz sonunuz bellidir ve bu karanlığa kendiniz sebep olmuşsunuzdur. Amaolumlu düşünceleri seçerek günah ve vebal sizden gitmiştir. Zaten ilişkilerinizinseyrinin olağanüstü iyi yönde rüya gibi değiştiğini göreceksiniz. Burada sizeihtiyaç olan anne merhameti, küçük hataları bağışlama erdemliği olacaktır.Hoşgörülü olan Allah’ın tarafındadır. Bunu unutmayınız.