Arama

Gustav Mahler

Güncelleme: 11 Ocak 2013 Gösterim: 9.418 Cevap: 2
Kral_Aslan - avatarı
Kral_Aslan
VIP MsXTeam
4 Ekim 2008       Mesaj #1
Kral_Aslan - avatarı
VIP MsXTeam
Gustav Mahler
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar

gustav mahler

Gustav Mahler (7 Temmuz 1860, Bohemya - 18 Mayıs 1911, Viyana), Yahudi asıllı Avusturyalı besteci ve orkestra şefi.
On senfonisi ve romantizmin farklı birçok türünü bir araya getiren orkestra eşlikli şarkılarıyla ünlüdür. Ölümünden sonra müziği 50 yıl görmezlikten gelinmiş, ama daha sonra 20. yüzyıl bestecilik tekniklerinin öncülerinden biri olduğu Arnold Schoenberg, Dmitri Şostakoviç ve Benjamin Britten gibi bestecileri etkilediği kabul edilmiştir.

Başlangıç
Mahler’in müzik dehası çok erken yaşlarda dikkati çekti.Dört yaşındayken yöredeki kışladaki askeri müziğin ve köylülerin çalışırken söyledikleri Çek halk şarkılarından etkilendi.Hem akordeon hem piyanoyla bu şarkıları çalıyor,bir yandan da kendi bestelerini yapıyordu.Doğadaki seslerin yanı sıra , askeri müzik ve halk müziği onun olgunluk çağının başlıca esin kaynakları oldu.Piyanist olarak ilk kez Jihlava’da izleyicilerin karşısına çıktı.On yaşında müzikte ulaştığı seviye,onun Viyana Devlet Konservatuvarı’na kabul edilmesini sağadı.Çeşitli piyano ve kompozisyon ödülleri kazandıktan ve okulunu bitirdikten sonra ,bir yandan kendini besteci olarak kabul ettirmeye,bir yandan da müzik dersleri vererek geçimini sağlamaya çalıştı.İlk önemli yapıtı olan Das Klagende Lied (Yakınma Şarkısı) adlı kantatı ile konservatuvarın koyduğu Beethoven Kompozisyon Ödülü’nü kazanamadı ve beste yapmayı uzun yaz tatillerine bıraktı;kendisine daha güvenli bir geçim sağlama amacıyla orkestra şefliğine yöneldi.

Orkestra Şefliği
Bundan sonraki 17 yıl boyunca şeflikte adım adım yükseldi.Avusturya’da yönettiği müzikal Farsların ardından Budapeşte ve Hamburg gibi önemli operalarda çalıştı ve nihayet 37 yaşındayken, Viyana Sanat Operası’nın sanat yönetmenliğine getirildi.Şef olarak yaygın ününe karşılık,besteciliğinin ilk yıllarında müzik izleyicilerinin anlayışsızlığıyla karşı karşıya kaldı.bu,onun moralini bozsa da Mahler'i yıldırmadı.
Mahler, şef olarak daha çok geleneksel operalar ile ilgilenmeyi tercih etti.Bu nedenle olgunluk dönemindeki tüm eserlerinin senfonik olması insana şaşırtıcı gelebilir.Bununla birlikte Mahler’in müzikteki tek amacı kendi yaşam hikayesini yazmaktı.Biraz da Wagner ile Liszt’den etkilenerek, kişisel dünya görüşünü müzikle ifade etmeye çalıştı.Bu iş için ise,içerdiği lirizm sebebiyle şarkı Wagner ve Liszt’in yaklaşımının yardımıyla içerdiği öznel anlatım gücüyle senfoni,hüzünlük bir atmosfer yaratan operadan daha uygun iki araçtı.

Müzik yaşamının İlk Dönemi
Mahler, bestecilik hayatını oluşturan üç dönemin her birinde birer senfoni üçlemesi üretti.İlk döneminin üç senfonisi de planlı müzik örnekleriydi.Mahler,o dönemdeki geleneksel dört bölümlü senfonilerden daha fazla bölüm içeren senfoniler bestelemek için Beethoven’in Pastoral Senfonisi ile Berlioz’un Symphonie Fantastique’ini örnek aldı.Yapıtın süresini uzatmakta,müziğindeki orkestral kaynakları geliştirmekte ve engellenmemiş duyguları ifade etmekte Wagner’ müzikli dramlarını ,solocuların ve koronun seslendirdiği sözlü metinleri aktarmakta ise Beethoven’in Koral senfonisinden esinlendi.Daha önceki eserlerini (örn. Des Knaben Wunderhorn’dan yaptığı şarkı besteleri) kullanarak yeni parçalar üretirken ,Schubert’in bazı oda müziği yapıtlarından da esinlendi Mahler ,bütün bunları , gerilimli ve işlenmiş üslubuyla,olağanüstü canlı orkestra düzenlemesiyle ve popüler müziği alaycı bir şekilde kullanmasıyla birleştirerek, kendi yaratıcı kişiliğini ve senfonik egemenliğini de yansıtan, daha önce eşi görülmemiş ölçüde zıtlıklar içeren üç senfoni yarattı. Bunlardan salt orkestral Re Majör Senfonisi (Titan) kendi yaşamöyküsünden izler taşır.
Sergilediği yaşama sevinci, özünde bir halk müziği parodisi olan Callot tarzında cenaze marşı başlıklı bölümde ölüm saplantısıyla bulutlanır, bu da yerini parlak bir final içinde ,huzura bırakır.Beş bölümlü ikinci senfoni(Ölümden Sonra Diriliş) gene ölüm saplantısıyla başlar ve hıristyanların ölümsüzlük inancını hissettirerek zirveye ulaşır.Bu Son Yargıyı canlandıran görkemli finaldir ve Alman yazar Friedrich Klopstock ‘ un ‘Ölümden Sonra Diriliş’ od’undan solo ve koro için düzenlenmiş bir müzikle biter.Daha uzun bir yapıt olan Re Majör Üçüncü Senfoni’de (Bir Yaz sabahı Rüyası) altı bölüm içinde , cansız doğadan insan bilincine ve kurtarıcı tanrı sevgisine kadar uzanan büyük bir varlık zinciri Dionysiosçu bakışla dinleyiviye sunar.
Mahler’in bu yapıtlarında din öğesi çok anlamlıdır.Çalkantı içinde geçen çocukluk hayatına,koyu bir Yahudi inancı taşıması da (çünkü babası hür iradeli bir insandır) eklenince Mahler kendini metafizik bir fırtına içinde bulmuştu.Bu fırtınayı,Hıristyanlığa sarılarak atlatmayı denedi.Viyana Devlet Operasına atanmasını kolaylaştıracağı için 1897 de kendisini vaftiz ettirmesinde bir çıkar hesabı bulunsa daşüphesiz gerçek bir eğiliminin sonucuydu. Bu operada geçirdiği 10 yıl ,onun sanatının daha dengeli orta dönemini oluşturur.Benimsediği yeni inanç ve yeni görev kendine güven duymasını ve olgunlaşmasını sağladı. 1902'de evlendiği Alma Maria Schindler'den 1902 ve 1904 yıllarında iki kızı oldu.

Müzik Yaşamının Orta Dönemi
Viyana Devlet Operasının (ve bir süre Viyana Filarmoni Orkestrasının) konserlerinin yöneticisi olarak Mahler,o güne dek eşi görülmemiş bir yorum ve çalış düzeyine ulaştı.Orta döneminin yapıtlarının çoğu ,Mahler'in daha sonraki olgunluk döneminin ateşli dinamizmini yansıtır.Bu çerçevenin dışında kalan tek yapıtı,daha çok ilk döneminin ürünü sayılabilecek Dördüncü Senfonisidir.Altı bölümlü olarak tasarlanmış bu senfoninin finali soprano ses için bir Wunderhorn şarkısından oluşur.Basit hıristyan köylülerinin kafasındaki cennet kavramını hatırlatan bu bölüm önce üçüncü senfoninin bir bölümü olarak tasarlanmıştır.
Beşinci senfoni belirlenmiş bir programa ve koroya yer vermemesi ,normal orkestral bir senfoniye daha yakın olması bakımından Mahler'in orta dönemdeki üçlemesi Beşinci, Altıncı ve Yedinci senfonileri haber vermektedir. Bunlar salt orkestral senfoniler,programa hiç yer vermeyen yapıtlardır;böyle olmasına rağmen her biri sonunda çözüme ulaşan tinsel bir çalışmayı dile getirir.İkisi de beş bölümlü olan Beşinci ve Yedinci senfoniler karanlıktan aydınlığa doğru ilerler.ama bu öbür dünyadan yansıyan bir aydınlık değil,olanaca canlılığıyla yaşamın yeryüzündeki kendi ışığıdır.Bu iki senfoninin arasında ,Mahler'in "Trajik Senfoni" olarak andığı, La Minör altıncı senfoni bulunur.Altıncı Senfoni karanlıktan zorlukla sıyrılsa da ,gecenin karanlığına tekrar geri döner.Bu üçlemeden sonra Mahler şarkılarını senfonilerinde kullanmaktan vazgeçti.Bununla beraber senfonilerinde,Kindetotenlieder denen çocuklar için ölüm şarkısı anlamına gelen şarkıları kullandı.
Sekiz solo ses ve,çift koro ve orkestra için anıtsal Mi Bemol Majör Sekizinci Senfonisini besteledi. Bu yapıt çalınması için çok alet gerektirmesi nedeniyle "Binler Senfonisi"olarak da bilinir. Çalınması için çok alet gerektirmesinin yanı sıra çok sayıda insan sesine gerek duyulduğu için 'Binler Senfonisi' adını almıştır.
Mahlerin ilk dönemindeki yaygın metafizik eğilimlerine bir dönüş sayıldığı için ayrı bir yeri olan bu senfonide bu eğilimlerin daha da arttığı gözlenir.binler Senfonisi ayrıca başta sona korolu ve orkestral olan ilk senfonidir.Yapıta insan özlemlerinin görkemli bir bildirisi gözüyle bakılabileceği gibi,hem dinsel ,hem hümanist görüş açılarından aydınlığa erişme uğrunda bir haykırış olarak yorumlanabilir. İlk bölümünde kullanılan ezgi, Pentekostes ayinlerinde okunan "Veni Creator Spiritus" ilahisinin bestesidir.Geleneksel senfoninin üç bölümlü türüne karşılık gelen ikinci bölümün sözleri Goethe’nin Faust’unun bitiş sahnesinden alınmıştır.Bu eser Mahler’in olgunluk döneminin zirvesini oluşturur.

Müzik Yaşamının Son Dönemi
Mahler'in son dönemi 47 yaşında başladı. 1907'de Viyana Operası’ndan ayrılmak zorunda bırakıldıktan sonra ABD’ye gitti; Metropolitan Operasının konserlerini yönetti ve New York Filarmoni Derneği'nin orkestrasını yöneterek kendine tekrar bir ün sağladı. Ama yine her yaz Avusturya kırlarına gidip, orada besteler yapmayı sürdürüyordu. 1911 yılında Viyana’ya döndü ve orada öldü.
Avusturyalı besteci Gustav Mahler'in son dönem yapıtlarından Das Lied von der Erde (Yeryüzü Şarkısı) gerçekte bir senfoni formundadır ve bestecinin senfonileri arasında dokuzuncu sırada yer alır. Ama Mahler batıl inançları nedeniyle, Beethoven ve Bruckner örneklerine bakarak dokuzuncu sıradaki senfoninin ölümünden önceki son senfonisi olacağına inanmış ve Yeyüzü Şarkısı'na Dokuzuncu Senfoni adını vermemiştir. Daha sonra Dokuzuncu Senfoni'ye başladığında şaka yollu artık tehlikenin geçtiğini, çünkü bu senfoninin gerçekte onuncu senfoni olduğunu söylemiştir. Oysa Dokuzuncu Senfoni Mahler'in de son senfonisi oldu, Onuncu Senfoni bitmeden taslak olarak kaldı.

Değerlendirme
Çağdaş müzik eleştirmenleri,Mahler’in ,müzikteki değişim dönemini güçlü bir şekilde etkilediğine dikkat çeker. Onu yapıtları, 20.yüzyılda kullanılan köklü yöntemlerin habercisi niteliğindedir.Bu yöntemler arasında, ilerleyici tonalite (bir eserin başladığı ton ile bitmemesi) ,tonalitenin çözülümü(yabancı akorları sürekli kullanarak tonaliteyi bulanıklaştırma), büyük orkestra gruplarında solo çalgı grupları için iç içe melodiler üzerine kurulmuş kontrapuntal bir yapıyı yeğleyerek orkestranın tümünün ürettiği armoniden kopuş,temaları tekrarlamak yerine temayı sürekli değiştirme,popüler üsluplardan ve günlük yaşamdaki seslerden alaycı alıntılar yapma ve Liszt ‘in çevrimsel biçiminden ustalıkla yararlanan teknikleri senfonide biçim yönünden yeni bir birlik sağlama sayılabilir.
Sanatını kişisel içeriğini ise en çok çağının hak ve özgürlüklerden yoksun insanını tinsel çalkantısını başka herhangi bir besteciden çok daha fazla yaşamış olması etkileniş, bu da onun kişiliği ile müziğini özdeşleştirmiştir.

Diğer Önemli Yapıtları
Lieder und Gesänge aus der Jugendzeit (gençlik liedleri ve Şarkılar)
Lieder eines fahrenden Gesellen (1883-1885; gezginci bir gencin Şarkıları)
Fünf Lieder Nach Rückert (1901-02; Rückert’den 5 şarkı).

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Biyografi Konusu: Gustav Mahler nereli hayatı kimdir.
Hayatın ne anlamı var.. Yanımda sen olmayınca....
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
18 Ağustos 2009       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Gustav MAHLER (1860 - 1911)
MsXLabs.org & Temel Britannica
Sponsorlu Bağlantılar

Ad:  Gustav_Mahler.jpg
Gösterim: 359
Boyut:  65.4 KB

Avusturyalı besteci ve orkestra şefi Gustav Mahler Kaliste'de (bugün Çekoslovakya sınırlan içinde) dünyaya geldi. Yahudi asıllı yoksul bir ailenin oğluydu. Müzik yeteneği çok erken ortaya çıkan Mahler daha dört yaşındayken evlerinin yakınındaki bir kışladan gelen bando müziğini ve çevredeki tarlalarda çalışan Çek köylüleri­nin söyledikleri halk türkülerini dinleyip, bunları akordeon ve piyanoyla çalıyordu. 1875'te Viyana Konservatuvarfna girdi. O yıllarda çeşitli piyano ve beste ödülleri kazan­dı. Konservatuvarı bitirdikten sonra kendisini besteci olarak kabul ettirmeye, bir yandan da ders vererek geçimini sağlamaya çalıştı. Bir süre sonra daha güvenli bir yaşam sağlayan orkestra şefliğine yöneldi. Besteleriniyse an­cak yaz tatillerinde yapabiliyordu.
1897'de, 37 yaşındayken Hıristiyan oldu ve Viyana Saray Operası'nın sanat yönetmenliği­ne atandı. Orkestra şefi olarak genç yaşta büyük bir üne kavuştu, Avrupa'nın çeşitli kentlerinde konserler yönetti. Mahler 1902'de piyanist Alma Maria Schindler'le evlendi. 1907'de Viyana Saray Operası'ndan uzaklaştırıldı. New York Metropolitan Operası'nda müzik yönetmeni olarak çalışmak üzere ABD'ye gitti. Ama her yaz tatil yap­mak ve beste çalışmalarını sürdürmek için Avusturya'ya dönüyordu. 1911'de ABD'den dönerken hastalandı ve aynı yıl Viyana'da kalp yetmezliğinden öldü.
Mahler'in bestelerinde Liszt ile Wagner'in etkileri sezilir. Yapıtlarının tümü de coşku dolu ve romantiktir; doğaya ve halk müziğine olan sevgisini, askeri müziğe karşı duyduğu tutku­yu yansıtır. 11 kardeşinden çoğunu ve üç yaşındaki kızını yitiren Mahler'de ölüm dü­şüncesi saplantıya dönüşmüştür. Dördüncü Senfoni’deki gibi eğlendirici, neşeli ve sevinçli olan müziği bazen, Altıncı Senfoni’de olduğu gibi gerilimlidir; kederli ve karamsar olan bu müzik, yoğun bir ölüm kaygısını yansıtır.
Mahler 1888'den ölümüne kadar geçen süre içinde 10 senfoni besteledi. Öldüğü sırada yarım kalan Onuncu Senfoni bıraktığı taslak­lardan yararlanılarak 1964'te tamamlandı. Senfonileri çeşitlilik ve karşıtlıklar içerir. Bu senfonilerde halk şarkıları, valslar, nefesli çalgıların hep birlikte çalındığı coşkulu parça­lar ve marşlar yer alır. Senfonilerinin çoğunun belli adları vardır. Örneğin 2. Senfoni "Ölüm­den Sonra Diriliş" adıyla; sekiz solo ses, çift koro ve büyük bir orkestra için bestelediği 8. Senfoni "Binler Senfonisi" adıyla bilinir. Sanat­çının son dönem yapıtlarından "Yeryüzü Şarkı­sı" sözlerini Çin şiirlerinin Almanca çevirilerin­den alan, altı bölümlük bir şarkı demetidir. Mahler'in tek solo ses ve orkestra için yazdığı 40'ı aşkın şarkısı vardır.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Mira - avatarı
Mira
VIP VIP Üye
11 Ocak 2013       Mesaj #3
Mira - avatarı
VIP VIP Üye
Gustav Mahler (1860 Kalischt/Moravya - 1911 Viyana)
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi

Avusturyalı besteci ve orkestra şefi. 15 yaşında Viyana Konservatuvarı'na girdi. A. Bruckner'in öğrencisi ve izleyicisi oldu. 1880'de "Das Klagende Lied"i (İnleyen Şarkılar) besteledi. Daha sonra Viyana Hopater Operası'nın yönetmeni oldu. New York'ta Metropolitan Operası oyunlarını ve filarmonik konserlerini yönetti. Orkestra şefi olarak Viyana Operası'nda görev aldı ve bir orkestra yönetimi okulu kurdu. R. Strauss, G. Hauptmann, B. Walter ve A. Schönberg gibi ünlü bestecilerle yakın ilişkileri olan Mahler, bestelerinde, müzik, tiyatro, şiir ve dekor ögelerini birleştirerek lirik bir anlatım yakala- maya çalıştı. Lied ve senfoninin sentezini yaptı, Bach'ın canlı çoksesliliğini, Beethoven'in senfoni ilkelerini, egzotik müzik ögelerini ve Bohemya folklorünü kullandı. Wagner'den de etkilenmiş olan Mahler, coşumculuğunun son büyük bestecisi olarak tanınır.

Başlıca Yapıtları
  • "Das Lied von der Erde" (Toprağın Şarkısı, 1908)
  • "Lieder eines Fahrenden Gesellen" (Bir Gezginin Şarkıları, 1888)
  • "Kindertotenlieder" (Ölü Çocuklar İçin Şarkılar).
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
theMira

Benzer Konular

29 Ekim 2009 / Daisy-BT Sanat ww
13 Ağustos 2015 / _KleopatrA_ Sanat ww
19 Mart 2010 / ThinkerBeLL Sanat ww
17 Temmuz 2015 / Safi Bilim ww
29 Eylül 2015 / Safi Edebiyat ww