Jamie Cullum
20 Ağustos 1979 yılında Essex'te dünyaya gelen ve Wiltshire'da büyüyen İngiliz piyanist ve vokalist Jamie Cullum, swing caz standartları ile modern pop ve rock sound'unu ustaca biraraya getirerek kendi orijinal tarzını yaratmış ve bu tarzı ile ürettiği albümleri milyonları aşan satış rakamları yakalamıştır. Brit ve Golden Globe gibi önemli ödüller de kazanan sanatçı, genç yaşına rağmen Britanya Caz müziğinin gelmiş geçmiş en önemli isimlerinden birisi haline gelmiştir.
8 yaşında iken gitar ve piyano çalmaya başlayan Cullum, caz müziğiyle büyük kardeşi sayesinde tanıştı. Miles Davis dinleyerek keşfettiği caz müziğinde kendine ikon olarak seçtiği isimlerin başında Dave Brubeck ve Oscar Peterson geliyordu. Üniversite okuduğu yıllarda barlarda, otellerde ve yolcu gemilerinde piyano çalarak ve şarkı söyleyerek çalışmaya başlayan Jamie Cullum'un o yıllarda ünlü olmak gibi bir hayali de henüz yoktu.
"Heard it All Before" çalışması sayesinde caz basçısı Geoff Gascoyne ile tanışan sanatçıya Gascoyne "Songs of The Summer" albümünde birlikte çalmayı teklif etti. Bu çalışmanın ardından, Candid Records ile anlaşma yaptı ve "Pointless Nostalgic" albümü ile ilk defa profesyonel müzik hayatına ilk adımı attı. Albüm öylesine başarılı oldu ki, Jamie Cullum'a gösterilen büyük ilgi ve medyanın sanatçıya sık sık yer vermesi büyük plak şirketlerinin dikkatini hemen çekti. Eleştirmenlerce adeta göklere çıkarılan bu albüm, düğün ve nikah salonlarında başlayan kariyerinde yepyeni bir sayfanın açılmasını sağlamış ve Universal Classic and Jazz şirketi sanatçıyla 1 Milyon poundluk bir sözleşme imzalamıştır. Büyük bir plak şirketinden yayınlanan ilk albümü "Twentysomething" 2003'te piyasaya sürülmüş ve sadece birkaç ay içerisinde 2.5 milyonluk satış adedini yakalamıştır. Pop ve caz müziğini kendine has tarzıyla ustaca harmanladığı albüm İngiltere müzik tarihinde en hızlı ve yüksek satış grafiği yakalayan caz albümü haline de gelmiştir.
İkinci albümü "Catching Tales"i 2005 yılında yayınlayan Jamie büyük başarısını bu albümle de devam ettirmiştir. 4 milyon gibi olağanüstü satış rakamını yakalayan ve albüm sonrasında Tokyo'dan Sao Paolo'ya Londra'ya kadar 40 farklı şehri kapsayan büyük bir turne gerçekleştiren sanatçı, aynı zamanda Herbie Hancock, Pharrell Williams, Kylie Minogue ve Stevie Wonder gibi birbirinden ünlü isimlerle de aynı sahneyi paylaşmıştır.
Cullum ayrıca "Bridget Jones: The Edge of Reason" ve "Meet The Robinsons" filmleri için şarkılar hazırlamış ve Clint Eastwood ile birlikte "Grace is Gone" filmi için yaptıkları parça ile Grammy'e aday olarak gösterilmiştir.
2008 yılında ise Cullum, Count Basie Orchestra ile birlikte Hollywood Bowl'da konser veren sanatçı, İspanya'daki Sonar Festival ve Hollanda'daki Lovelands Festival'de de techno-house'ın önemli DJ'lerinden Darren Emerson ile birlikte sahne aldı. Jamie Cullum, en son Clint Eastwood'un Gran Torino filmi için hazırladığı şarkı ile bir kez daha Grammy'e aday gösterildi.
Sponsorlu Bağlantılar
8 yaşında iken gitar ve piyano çalmaya başlayan Cullum, caz müziğiyle büyük kardeşi sayesinde tanıştı. Miles Davis dinleyerek keşfettiği caz müziğinde kendine ikon olarak seçtiği isimlerin başında Dave Brubeck ve Oscar Peterson geliyordu. Üniversite okuduğu yıllarda barlarda, otellerde ve yolcu gemilerinde piyano çalarak ve şarkı söyleyerek çalışmaya başlayan Jamie Cullum'un o yıllarda ünlü olmak gibi bir hayali de henüz yoktu.
"Heard it All Before" çalışması sayesinde caz basçısı Geoff Gascoyne ile tanışan sanatçıya Gascoyne "Songs of The Summer" albümünde birlikte çalmayı teklif etti. Bu çalışmanın ardından, Candid Records ile anlaşma yaptı ve "Pointless Nostalgic" albümü ile ilk defa profesyonel müzik hayatına ilk adımı attı. Albüm öylesine başarılı oldu ki, Jamie Cullum'a gösterilen büyük ilgi ve medyanın sanatçıya sık sık yer vermesi büyük plak şirketlerinin dikkatini hemen çekti. Eleştirmenlerce adeta göklere çıkarılan bu albüm, düğün ve nikah salonlarında başlayan kariyerinde yepyeni bir sayfanın açılmasını sağlamış ve Universal Classic and Jazz şirketi sanatçıyla 1 Milyon poundluk bir sözleşme imzalamıştır. Büyük bir plak şirketinden yayınlanan ilk albümü "Twentysomething" 2003'te piyasaya sürülmüş ve sadece birkaç ay içerisinde 2.5 milyonluk satış adedini yakalamıştır. Pop ve caz müziğini kendine has tarzıyla ustaca harmanladığı albüm İngiltere müzik tarihinde en hızlı ve yüksek satış grafiği yakalayan caz albümü haline de gelmiştir.
İkinci albümü "Catching Tales"i 2005 yılında yayınlayan Jamie büyük başarısını bu albümle de devam ettirmiştir. 4 milyon gibi olağanüstü satış rakamını yakalayan ve albüm sonrasında Tokyo'dan Sao Paolo'ya Londra'ya kadar 40 farklı şehri kapsayan büyük bir turne gerçekleştiren sanatçı, aynı zamanda Herbie Hancock, Pharrell Williams, Kylie Minogue ve Stevie Wonder gibi birbirinden ünlü isimlerle de aynı sahneyi paylaşmıştır.
Cullum ayrıca "Bridget Jones: The Edge of Reason" ve "Meet The Robinsons" filmleri için şarkılar hazırlamış ve Clint Eastwood ile birlikte "Grace is Gone" filmi için yaptıkları parça ile Grammy'e aday olarak gösterilmiştir.
2008 yılında ise Cullum, Count Basie Orchestra ile birlikte Hollywood Bowl'da konser veren sanatçı, İspanya'daki Sonar Festival ve Hollanda'daki Lovelands Festival'de de techno-house'ın önemli DJ'lerinden Darren Emerson ile birlikte sahne aldı. Jamie Cullum, en son Clint Eastwood'un Gran Torino filmi için hazırladığı şarkı ile bir kez daha Grammy'e aday gösterildi.
Biyografi Konusu: Jamie Cullum nereli hayatı kimdir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!