Arama

Klostrofobi

Bu Konuya Puan Verin:
Güncelleme: 2 Temmuz 2012 Gösterim: 3.820 Cevap: 1
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
2 Kasım 2010       Mesaj #1
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Klostrofobi

Sponsorlu Bağlantılar
Klostrofobi
, kapalı yerde kalma fobisidir. Klostrofobisi olan kişiler asansör gibi küçük ve kapalı yerlerde panik atak geçirebilir veya bu tip yerlerde panik atak geçirmekten, nefes alamamaktan, boğulmaktan korkabilir. Çocukken yaşanan travmatik bir olay klostrofobiye sebep olabilir.
Kapalı, sıkışık ortamlarda bulunmaktan korkmaya psikiyatride Klostrofobi adı veriliyor. Klostrofobisi olanlar, tren, asansör, uçak gibi yerlerde panik atağı yaşamaktan veya panik atağı yaşama korkusundan yakınıyorlar. Yine, panik atağı yaşayanlarda sıklıkla klostrofobi ortaya çıktığı da gözlenmiş...

Klostrofobi
, kapalı yerlerde kalma korkusu olarak tanımlanır. Diğer fobilerde olduğu gibi klostrofobinin derecesi ve ciddiyeti de kişiden kişiye değişebilir.

Hastalar özellikle küçük mekanlarda, asansörlerde, kalabalık içinde ve benzeri her türlü kapalı ortamda bu korkuyu yaşayabilir.


Hatta bazı klostrofobik kişiler eğlence parklarındaki hız trenleri gibi güvenlik kemerleri kullanan trenlerde bile ciddi korku duyabilir.


Klostrofobinin Belirtileri


Klostrofobisi olan bir kişi kapalı bir mekanda kaldığında paniklemeye başlar. Bunu terleme, titreme, kalp çarpıntıları, ağlama krizleri ya da çığlık atma gibi aşırı tepkiler takip edebilir.


Kişi olabildiğince çabuk bir şekilde kapalı ortamdan kaçmaya çalışır. Bazı klostrofobikler böyle durumlarda nefes almakta zorlandıklarını söylerken, bazıları da duvarların üzerine geldiği hissine kapıldığını belirtir.


Klostrofobinin Sebepleri


Klostrofobi, kişinin hayatını çok ciddi şekilde etkileyebilir. Birey kapalı kalabileceğini düşündüğü alanlara girmekten, partilere gitmekten hatta güvenlik için özel kemerler takması gereken eğlence aktivitelerinden bile kaçınabilir.


Birçok hastanın kapalı yer korkusu özellikle MR testleri sırasında ortaya çıkmaktadır. Kişi bu testlerden şiddetle kaçar, bu da sağlığını etkileyebilecek sorunlar yaratabilir.


Klostrofobinin nedenleri kesin olarak bilinmemekle birlikte, genellikle bunun kötü çocukluk anılarına dayandığı iddia edilir.


Bazı uzmanlar ise kapalı yer korkusunun evrimsel hayatta kalma mekanizmasının bir parçası olduğunu savunur.


Klostrofobinin Tedavisi


Psikoterapinin, özellikle bilişsel-davranışçı terapinin klostrofobi tedavisinde oldukça iyi sonuçlar verdiği görülmektedir. Bazı durumlarda semptomları kontrol edebilmek için sakinleştirici ve anti-depresan ilaçlar da kullanılabilir.


Son yıllarda daha da yaygın hale gelen görsel gerçeklik metodu da klostrofobi tedavisinde etkili olmaktadır. Özellikle MR testlerinde hastalara müzik dinletmektense bu yöntemin daha başarılı olduğu görülmüştür.


Ancak bu tekniğin farklı durumlarda etkinliğinin denenmesi için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır.


Bazı kişiler hipnoz ya da alternatif tedavi yöntemleriyle de bu korkularını yenebildiklerini belirtmektedir. Fakat önemli olan bu tarz bir tedaviye başvurmadan önce mutlaka uzman bir doktora danışmaktır.


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
2 Temmuz 2012       Mesaj #2
buz perisi - avatarı
VIP Lethe
Klostrofobi

Sponsorlu Bağlantılar
Kapalı, sıkışık ortamlarda bulunmaktan korkmaya psikiyatride Klostrofobi adı veriliyor. Klostrofobisi olanlar, tren, asansör, uçak gibi yerlerde panik atağı yaşamaktan veya panik atağı yaşama korkusundan yakınıyorlar. Yine, panik atağı yaşayanlarda sıklıkla klostrofobi ortaya çıktığı da gözlenmiş.

Eğer panik atağı, kapalı bir mekanda ortaya çıkıyorsa, bunun sebebi olarak “dışarı çıkamama korkusu” gösterilir. Klostrofobikler kapalı mekanlarda nefes almakta zorlandıklarını zannederler. Pek çok psikiyatrik problem gibi, klostrofobi de, çocuklukta yaşanan travmalara bağlı olarak gelişebilir.

Klostrofobikler, tıpta sıklıkla kullanılan tanı yöntemlerinden olan MR (Manyetik Rezonans görüntüleme) kullanımı sırasında da sıkıntılar yaşarlar. Bu problem, klostrofobinin sıklığının diğer fobi türlerine göre daha doğru ölçülebilmesine yol açmıştır. ABD’de MR çekilmeden önce geçmişi sorgulanan kişilerin % 5 ila 10.6’sında klostrofobi olduğu gözlenmiştir. Bundan başka, hastaların %7’sinde tanımlanmamış klostrofobi bulunduğu ve MR çekimi sırasında işlemi yarıda keserek cihazdan çıktıkları belirlenmiştir. Hastaların %30′unda ise, kapalı bir ortamda uzun süre kapalı kalmaya bağlı hafif endişe hali görülmüştür.

Klostrofobi’nin yaşam boyu görünme ihtimali %7.2 ila %11.3 arasındadır.Bir başka deyişle Türkiye nüfusunu 70 milyon kabul edersek, Türkiye’de yaklaşık 5-8 milyon klostrofobik bulunduğunu söyleyebiliriz.

Klostrofobi, diğer fobiler gibi, davranış terapisinden ilaç tedavisine kadar geniş bir yelpazedeki tedavi şekilleriyle tedavi edilir. Hipnozun da tedavide yeri olduğu söylenmektedir.


In science we trust.

Benzer Konular

2 Kasım 2010 / Misafir Cevaplanmış