E. C. Segar
8 Aralık 1894 tarihinde Chester, Illinois’de doğan Elzie Chrisler Segar ya da çizgiromanlarına attığı imzayla E.C.Segar, ilk kez Thimble Theatre adlı çizgiroman bantında gözüken ölümsüz Popeye/Temel Reis tiplemesiyle ünlenmiştir. Elzie Chrisler Segar’ın babası Amzi Segar boyacıdır ve Chester kasabası yüzyılın başındaki atlı araba devrinin çok çok gerisinde bir yerdir. Bununla birlikte Chicago ve Indianapolis’de yayınlanan Pazar gazeteleri oralara kadar bile ulaşabilmektedir. Tabii bu sayede Happy Hooligan, The Newlyweds, The Kin-Der-Kids ve Old Doc Tak bantları da… Küçük Elzie de en az şehirli çocuklar kadar bu çizgi kahramanları yakından tanıyordu. Daha da önemlisi Elzie’nin içinde de çizmek için bir istek kımıldanıyordu. Elzie, yeteneklerinin kısıtlı olduğunu kısa zamanda anlamıştır. Ancak bir çizer olabilmek için sergilediği azim onu geceler boyu ufak bir çizim tahtasının başında saatlerce oyalamaktadır. Bir mektupla öğrenim gördüğü kursun da yardımıyla Chicago’ya giderek şansını buradaki gazetelerde denemeye karar vermiştir. Gösterdiği çizimler, Yellow Kid adlı çalışmasıyla o döneme damgasını vuran ve aynı zamanda Segar’ın da idolü olan R.F.Outcault’u etkilemek için yeterli gelmiştir. Outcault, Elzie’ye o aralar Chicago Herald’ın pazar ekinde çıkan Charlie Chaplin’s Comics Adventures/Şarlo Çizgiromanları adlı basmakalıp çizgiroman bantında iş bulmuştur. Segar’ın ilk Chaplin’İ 12 Mart 1916′da çıkmıştır. Bantın dağıtım haklarını elinde bulunduran James Keeley, 16 Nisan 1917′de Chaplin serisini yüzüstü bırakana kadar çizimlere devam eden çizer, ertesi pazar tamamen kendi eseri olan bir çizgiroman bantını çizmeye başlamıştır. Haftada bir yayınlanan Barry the Boab adlı dizi, ismi belli olmayan askeri bir birlikteki genç ve alık bir askerin Avrupa’nın çeşitli savaş meydanlarında yaşadığı maceraları konu almaktadır. Barry, Herald gazetesi Nisan 1918 tarihinde William Randolph Hearst’ün Chicago American ve Examiner ikilisi tarafìndan satın alınıncaya kadar varlığını sürdürmüş; ancak Segar da Herald’ın demirbaşlarından biri olarak yeni gazetesine geçmiş ve 1 Temmuz 1918′de American’ın akşam baskısında gerçek anlamda ilk başarılı çalışmasına başlamıştır.
Ufak bir sütuna çizdiği ve Chicago’da şehir içindeki yaşamı hicveden Looping the Loop kısa sürede popüler olmuş; Hearst’ün New York’taki dağıtımcılarının da dikkatini çekmiştir. 1919′da Manhattan’a giderek Hearst adına bir çizgiroman bandına başlayan Segar’ın yeni çalışması birçok yönden, Hearst’ün yayın hakları başka bir şirkete kaptırdığı Ed Wheelan’ın popüler çalışması Midget Movies’e benzemektedir. Segar, Thimble Theatre adını verdiği bu dizide, melodramik sahne olayları ve tiplemelerin yer aldığı günlük gülünç rutinleri konu almaktadır. İlk bölümü 27 Aralık 1919′da New York Journal’ın akşam baskısında yer alan bu yeni diziyi okurları sansasyonel bulmasa da sıcak bir ilgiyle karşılamıştır. Segar, kısa sürede başlığı sahne dramı kabuğundan sıyırarak, Olive Oil/Safinaz, kardeşi Castor ve erkek arkadaşı Ham Gravy gibi kendi orijinal karakterlerini seriye eklemiştir. Sadece küçük küçük altı kare halinde ve günlük olarak yayınlanan Thimble Theatre’ın ilk dönemleri stil ve espriler itibarıyla sonradan Charles Schulz’un ortaya çıkaracağı Peanuts’ı andırmaktadır. Bantın aynı zamanda gazetelerdeki çizgiroman sayfalarının kıyısına köşesine sıkıştırılabilme gibi bir meziyeti vardı. Bu sebeple Segar’ın patronları ondan yeni yeni ortaya çıkan ve her gün banliyölerdeki ofislerine gitmek için yollarda uzun zaman harcayan kesime hitap edecek yeni bir çizgiroman dizisi geliştirmesini istemişlerdir. Dizinin adı yolculukta kullanılan bir trenin adına atfen The Five-Fifteen olarak düşünülmüş ve ilk kez New York American’ın sabah baskısında yayınlanmıştır. Bu mini bant için John Sappo adlı yeni bir çizgi karakter yaratan ve ona bir de Myrtle adında dırdırcı bir eş veren Segar, serinin 24 Aralık 1920′de ilk defa yayınlanmasından itibaren okurlarını güldürmeye başlamıştır. 1920′lerin başlarında Hearst grubundakiler, Thimble Theatre’a artık bütün bir Pazar sayfası ayırma zamanının geldiğine karar vermiştir. Böylece 18 Nisan 1925′de New York Journal’in cumartesi günleri verilen çizgiroman ekinde, ilk tamamı renkli Thimble Theatre sayfası yayınlanmıştır. The Five-Fifteen dizisi de Sappo adını alarak 6 Mart 1926′da tek bir bant halinde renkli sayfaya eklenmiş ve 10 temmuz 1926′da da sayfanın üçte birlik üst bölümünü kaplayacak şekilde genişletilmiştir. Bu sırada Segar, artık kendisini oturmuş bir çizer olarak güvencede hissettiğinden karısını da yanına alıp (karısı da Sappo’daki gibi Myrde adını taşımaktadır) New York’tan ayrılarak Los Angeles’da ömrünün geri kalanını geçireceği Santa Monica adlı deniz kenarındaki bir şehre yerleşmiştir. Burası Segar’ın kendisine uluslararası bir şöhret ve kişisel bir servet getirecek olan meşhur karakterinin kafasında şekillendiği yerdir. 17 Ocak 1929′da Popeye the Sailor’ı Thimble Theatre’e, dahil etmesiyle birlikte Segar bir anda ülke çapında üne kavuşmuştur. Serinin yerel yayın haklarını almak için ülkenin her yerinden King Features Syndicate’a sipariş talepleri yağmıştır. Ancak bütün bu üne rağmen bir süreden beri hasta olan Segar, 13 Kasım 1938′de trajik bir şekilde genç yaşta hayata veda edecektir. Bu, çizgiroman endüstrisinin ilk dönemindeki en zamansız kayıplardan biri olmuştur. Büyük ve yaygın bir sözlük olan Webster Collegiate’in 1941′deki beşinci düzenlemesinde, İngilizce diline kazandırdığı ‘jeep’ ve ‘goon’ kelimelerinden dolayı adından bahsedilen en eski ve ilk çizgiroman sanatçısı olan Segar, tam anlamıyla sportif amaçlı balık avı tutkunudur ve uzunca bir süre Santa Monica Rod and Reel kulübünün üyesi olmuştur. Ayrıca hobi olarak her türlü marangozluk işini severek yapan Segar’ın bu tür çalışmaları da Mechanix Illustrated gibi çeşidi dergilerde yer almıştır. Fakat hepsinden öte o, medyanın kendisine bir çizim masası verdiği yazar ve çizerler arasında, en doğal yeteneklere sahip olan, yüzyılın en büyük yaratıcı sanatçılarından birisidir.
Elzie Crisler Segar (d. 8 Aralık 1894, Illinois - ö. 13 Ekim 1938), ABD'li karikatüristtir.
Temel Reis karakterinin yaratıcısı olan E. C. Segar, çocuk yaşta babasına boya işlerinde yardımcı olurken ilgi sardığı çizim sanatına başlamadan önce yerel bir tiyatroda çalıştı. 18 yaşına geldiğinde karikatürist olmaya karar verdi. Mektupla öğrenim aldı. 12 Mart 1916'da ilk çizimi yayımlandı. 1920 yılında Sappo karakterini yarattı. 'Amerikan Ulusal Karikatürist Ödülü' alan sanatçı, 43 yaşındayken bir karaciğer hastalığı nedeniyle öldü.
Sponsorlu Bağlantılar
Ufak bir sütuna çizdiği ve Chicago’da şehir içindeki yaşamı hicveden Looping the Loop kısa sürede popüler olmuş; Hearst’ün New York’taki dağıtımcılarının da dikkatini çekmiştir. 1919′da Manhattan’a giderek Hearst adına bir çizgiroman bandına başlayan Segar’ın yeni çalışması birçok yönden, Hearst’ün yayın hakları başka bir şirkete kaptırdığı Ed Wheelan’ın popüler çalışması Midget Movies’e benzemektedir. Segar, Thimble Theatre adını verdiği bu dizide, melodramik sahne olayları ve tiplemelerin yer aldığı günlük gülünç rutinleri konu almaktadır. İlk bölümü 27 Aralık 1919′da New York Journal’ın akşam baskısında yer alan bu yeni diziyi okurları sansasyonel bulmasa da sıcak bir ilgiyle karşılamıştır. Segar, kısa sürede başlığı sahne dramı kabuğundan sıyırarak, Olive Oil/Safinaz, kardeşi Castor ve erkek arkadaşı Ham Gravy gibi kendi orijinal karakterlerini seriye eklemiştir. Sadece küçük küçük altı kare halinde ve günlük olarak yayınlanan Thimble Theatre’ın ilk dönemleri stil ve espriler itibarıyla sonradan Charles Schulz’un ortaya çıkaracağı Peanuts’ı andırmaktadır. Bantın aynı zamanda gazetelerdeki çizgiroman sayfalarının kıyısına köşesine sıkıştırılabilme gibi bir meziyeti vardı. Bu sebeple Segar’ın patronları ondan yeni yeni ortaya çıkan ve her gün banliyölerdeki ofislerine gitmek için yollarda uzun zaman harcayan kesime hitap edecek yeni bir çizgiroman dizisi geliştirmesini istemişlerdir. Dizinin adı yolculukta kullanılan bir trenin adına atfen The Five-Fifteen olarak düşünülmüş ve ilk kez New York American’ın sabah baskısında yayınlanmıştır. Bu mini bant için John Sappo adlı yeni bir çizgi karakter yaratan ve ona bir de Myrtle adında dırdırcı bir eş veren Segar, serinin 24 Aralık 1920′de ilk defa yayınlanmasından itibaren okurlarını güldürmeye başlamıştır. 1920′lerin başlarında Hearst grubundakiler, Thimble Theatre’a artık bütün bir Pazar sayfası ayırma zamanının geldiğine karar vermiştir. Böylece 18 Nisan 1925′de New York Journal’in cumartesi günleri verilen çizgiroman ekinde, ilk tamamı renkli Thimble Theatre sayfası yayınlanmıştır. The Five-Fifteen dizisi de Sappo adını alarak 6 Mart 1926′da tek bir bant halinde renkli sayfaya eklenmiş ve 10 temmuz 1926′da da sayfanın üçte birlik üst bölümünü kaplayacak şekilde genişletilmiştir. Bu sırada Segar, artık kendisini oturmuş bir çizer olarak güvencede hissettiğinden karısını da yanına alıp (karısı da Sappo’daki gibi Myrde adını taşımaktadır) New York’tan ayrılarak Los Angeles’da ömrünün geri kalanını geçireceği Santa Monica adlı deniz kenarındaki bir şehre yerleşmiştir. Burası Segar’ın kendisine uluslararası bir şöhret ve kişisel bir servet getirecek olan meşhur karakterinin kafasında şekillendiği yerdir. 17 Ocak 1929′da Popeye the Sailor’ı Thimble Theatre’e, dahil etmesiyle birlikte Segar bir anda ülke çapında üne kavuşmuştur. Serinin yerel yayın haklarını almak için ülkenin her yerinden King Features Syndicate’a sipariş talepleri yağmıştır. Ancak bütün bu üne rağmen bir süreden beri hasta olan Segar, 13 Kasım 1938′de trajik bir şekilde genç yaşta hayata veda edecektir. Bu, çizgiroman endüstrisinin ilk dönemindeki en zamansız kayıplardan biri olmuştur. Büyük ve yaygın bir sözlük olan Webster Collegiate’in 1941′deki beşinci düzenlemesinde, İngilizce diline kazandırdığı ‘jeep’ ve ‘goon’ kelimelerinden dolayı adından bahsedilen en eski ve ilk çizgiroman sanatçısı olan Segar, tam anlamıyla sportif amaçlı balık avı tutkunudur ve uzunca bir süre Santa Monica Rod and Reel kulübünün üyesi olmuştur. Ayrıca hobi olarak her türlü marangozluk işini severek yapan Segar’ın bu tür çalışmaları da Mechanix Illustrated gibi çeşidi dergilerde yer almıştır. Fakat hepsinden öte o, medyanın kendisine bir çizim masası verdiği yazar ve çizerler arasında, en doğal yeteneklere sahip olan, yüzyılın en büyük yaratıcı sanatçılarından birisidir.
Biyografi Konusu: E. C. Segar nereli hayatı kimdir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!