Arama


BrookLyn - avatarı
BrookLyn
Kayıtlı Üye
2 Ekim 2006       Mesaj #3
BrookLyn - avatarı
Kayıtlı Üye
Afganistan
Orta Asya'nın güneyindeki büyük bir yaylada kurulmuş bir ülkedir. Güneyinde ve doğusunda Pakistan, batısında İran yer alır. Kuzey komşusu SSCB ile sınırının bir bölümünü Ceyhun Irmağı oluştu­rur. Hindukuş Dağlan, denize kıyısı olmayan Afganistan'ı kuzeybatıdan güneydoğuya doğ­ru keser. Bu dağların kuzeyinde ülkenin en verimli toprakları uzanır. Güneybatıdaki büyük düzlük ise çöller ve yarı çöllerle kap­lıdır.
  • Yarı kurak bozkır ikliminin egemen olduğu Afganistan'da kışlar çok soğuk, yazlar çok sıcak geçer. Batıdan doğuya gidildikçe yıllık yağış ortalaması artar.
  • Afganistan'ın güneyinde bitki örtüsü çok seyrektir. Batıdaki kıraç bölgelerde ve kum çöllerinde hemen hiç ağaca rastlanmaz.
  • Ülke­nin kuzeyinde, yağışların da etkisiyle bitki örtüsü sıklaşır. Yükseklerde, iğneyapraklı ağaçların oluşturduğu geniş ormanlar yer alır.
  • Afganistan, Asya'nın ortasında dağlık bir tarım ülkesidir. Modern ulaşım olanakları çok sınırlıdır.
  • Afganistan nüfusunun yaklaşık yarısı Peştu kökenlidir. Nüfusun geri kalan bölümünü Farsça konuşan Tacikler ile Altay dil ailesin­den Türk dillerini konuşan Özbekler ve Ha­zarlar oluşturur. Peştu dili ile Farsça'nın Dari lehçesi ülkenin resmi dilidir.
  • Afganistan halkının hemen hepsi Müslü­man'dır ve büyük bölümü köylerde yaşar. Ekilebilir alanların kıt olduğu bölgelerde ya­şayanlar tarım ve hayvancılıkla uğraşırlar.
  • Yaz aylarında yüksek otlaklara çıkarak kışları geri dönen bu yarı yerleşik tarımcılar, birkaç türde tarımsal üretim yaparlar. Göçebelerin çoğunluğunu Peştu çobanları oluşturur.
  • Aşi­retler halinde yaşayan ve hayvancılıkla uğra­şan göçebeler ise yaz aylarında otlaklara inerler. Afganistan ekonomisi tarıma dayanır.
Afganistan’a İlişkin Bilgiler
Ad:  afg il.jpg
Gösterim: 1517
Boyut:  30.0 KB
  • YÜZÖLÇÜMÜ: 652.225 km2.
  • NÜFUS: 15.735.000 (1987).
  • BAŞKENT: Kabil.
  • YÖNETİM: Cumhuriyet.
  • COĞRAFİ YAPI: Dorukları 7.000 metreye ulaşan Hindu-kuş Dağları, ülkeyi kuzey ve güney olmak üzere ikiye böler.
  • BAŞLICA İHRAÇ ÜRÜNLERİ: Karakul koyunu postu, halı, kabuklu yemişler, kuru meyveler, doğal gaz ve dokuma.
  • BAŞLICA KENTLER: Kabil, Herat, Kandehar, Mezar-ı Şerif.
  • EĞİTİM: 7-14 yaş arası çocuklar için ilköğrenim zorun­ludur.
  • Bir bölümü yurtdışına satılan pamuk da önemli tarımsal ürünler arasında­dır. Et ve süt ürünleriyle yerel tüketimi karşılayan hayvancılık, deri ve yün ihracatıyla da önemli bir gelir kaynağı oluşturur.
  • Afga­nistan'da modern sanayi henüz kuruluş aşa­masındadır. Ülkede çok az sayıda fabrika olduğu için sanayi ürünlerinin çoğu dış ülke­lerden gelir.
  • En gelişmiş sanayi dalı pamuklu dokumadır; bunu çimento, şeker, yünlü do­kuma ve bitkisel yağ sanayileri izler. Halıcılık başta olmak üzere geleneksel el sanatları ülkenin ihracatında önemli yer tutar.
  • Afganistan'da, ulaşım güçlükleri nedeniyle doğal kaynakların tümünden yeterince yarar­lanılamamaktadır. Yeraltı kaynaklarının ba­şında zengin doğal gaz yatakları gelir.
  • Doğal gaz bir boru hattıyla SSCB'ye, bir başka boru hattıyla da Mezar-ı Şerifteki termik santrale ve gübre fabrikasına iletilir.
  • Hindukuş Dağlarının kuzey yamaçlarında kömür havzaları, Kabilyakınlarında zengin demir yatakları, Kunduz yakınlarında bakır, çinko ve kurşun yatakları vardır.
  • Afganistan'da halkın büyük bölümü Hin­dukuş Dağiarı'nın güneyinde yaşar. Gene bu kesimde, Kabil Irmağı'nın iki yakası üzerine kurulmuş olan başkent Kabil Hindistan'dan Orta Asya'ya uzanan eski tica­ret yolları üzerindedir.
  • İlköğretimin zorunlu ve her düzeydeki eğitimin parasız olmasına karşılık, Afganistan'da okuryazar oranı an­cak yüzde 20'yi bulur.
  • Demiryolları ve ulaşıma elverişli ırmakları olmayan Afganistan'da yeni karayolları yapıl­maktadır. Kabil'den kuzeye uzanan karayolu üzerinde, Hindukuşlar'ı geçen bir tünel açıl­mıştır. Kabil ve Kandehar kentlerinde hava­limanları vardır.
Afgan Tarihi
Bugünkü Afganistan Devleti'nin topraklan, binlerce yıl Ortadoğu, Orta Asya, Güney Asya ve Uzakdoğu kültürlerinin karşılaştığı yer olmuştur. İslam kaynaklarında Afganlardan ilk kez 982 yılında söz edilir.

İÖ 6. yüzyılda bu bölgede Persler egemen­di. Daha sonra Büyük İskender, Moğol, Türk, İslam ve Hint istilaları birbirini izledi. Afganlar yaklaşık 200 yıl öncesine kadar gerçek bir ulus olamadılar. İlk bağımsız Af­gan Devleti'ni 18. yüzyılın ortalarında Ahmed Şah Abdali kurdu.

Büyük bir ordu kurarak topraklarını Meşhed'den Keşmir ve Delhi'ye, Ceyhun Irmağı'ndan Umman Denizi'ne ka­dar genişleten Ahmed Şah'ın ölümünden sonra, bir yandan aşiret ve sülale kavgaları, öte yandan Çarlık Rusyası ile İngiltere'nin bu bölgeyi denetimleri altına alma çabaları impa­ratorluğun dağılmasında etkili oldu.

19. yüzyılda İngiltere, çıkarlarını savunmak amacıyla Hindistan'da büyük bir güç oluştur­muştu. Çarlık Rusyası'nın Orta Asya'nın gü­neyindeki toprakları ele geçirme isteğinden tedirgin oluyor ve Afganistan'ın Ruslarla giriştiği iyi ilişkileri hoş karşılamıyordu.

Bu nedenle 19. yüzyılda ve 20. yüzyıl başlarında İngiltere ile Afganistan arasında üç kez savaş çıktı. Sonunda, 1919'daki Ravalpindi Antlaş­masıyla Afganistan bağımsızlığını kazandı. 1919'da yönetimi ele geçiren ve 1926'da tahta çıkan Emanullah, Afganistan'ı çağdaş bir ülke yapmak amacıyla bir dizi reforma girişti.

Tutucu din çevrelerinin bu reformlara karşı çıkması üzerine 1928'de iç savaş başladı. Emanullah 1929'da tahttan çekildi. Yerine geçen Nadir Şah'ın 1933'te öldürülmesi üzeri­ne oğlu Muhammed Zahir Şah tahta çıktı. Emanullah'tan sonraki hükümdarlar ılımlı reform uygulamalarını sürdürdüler.

1964'te hazırlanan anayasayla Afganistan meşruti krallık oldu ve parlamenter bir hükümet kuruldu. 1973'te Zahir Şah bir darbeyle taht­tan indirildi ve krallığa son verilerek cumhuri­yet ilan edildi. Darbeyi gerçekleştirerek yöne­timi ele alan Davud Han, yalnızca kendi akrabaları ile eski krallık ailesinin üyelerin­den oluşan bir hükümet kurunca, 1978'de sol partiler yeni bir darbe düzenledi.

Davud Han devrilerek Afganistan Demokratik Cumhuri­yeti kuruldu. Gene de siyasal karışıklıkların ardı kesilmedi ve yer yer ayaklanmalar baş gösterdi. Afgan ordusu ayaklanmaları bastır­makta yetersiz kalınca, Başbakan Hafızullah Amin daha önce SSCB ile imzalanmış antlaş­maya dayanarak bu ülkeden askeri yardım is­tedi.

1979'da SSCB askerleri Afganistan'a gir­di. Hafızullah Amin öldürülünce yerine Babrak Karmal geçti. Dinsel önderler ve bazı böl­gesel gruplar birleşerek hükümete ve SSCB askerlerine karşı silahlı mücadeleye giriştiler. "Mücahid" olarak adlandırılan bu silahlı güç­lerin direnişleri 1984'te ABD ve Pakistan'ın destek ve yardımlarıyla yoğunlaştı. 1986'da görevden uzaklaştırılan Karmal'ın yerine Mu­hammed Necibullah geçti.

1987'de yedinci yılına ulaşan savaş bir yandan şiddetle sürerken, öte yandan barış görüşmelerine doğru önemli adımlar atıldı. 1987'nin mart ve eylül aylarında Birleşmiş Milletler aracılığıyla Afganistan ve Pakistan dışişleri bakanları arasında resmi olmayan görüşmeler yapıldı. 15 Haziran 1987'de Afga­nistan hükümeti, 15 Ocak 1988'e kadar süre­cek olan tek yanlı bir ateşkes ilan etti; ama "Mücahid" saldırıları giderek yoğunlaştı.

Ça­tışmaların dönem dönem şiddetlenerek sür­mesine karşın barış girişimleri sürdürüldü. 1987 Kasım'ında Afganistan hükümeti, SSCB askerlerinin Şubat 1988'de başlamak üzere 12 aylık bir program içinde Afganistan'dan ayrılacaklarını bildirdi. SSCB'nin askeri güç­leri, belirlenen programa uygun olarak 1988 yılı içinde çekilmeye başladı.

kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 5 Kasım 2016 02:44