Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
00:21, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Menü
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Pazar, 30 Mart 2025 - 00:21
Arama
MaviKaranlık Forum
Pozitivizm nedir?
-
Tek Mesaj #3
BrookLyn
Kayıtlı Üye
11 Kasım 2008
Mesaj
#3
Kayıtlı Üye
Pozitivizm
Pozitivizm, Olguculuk iki felsefi düşünceye verilen addır. Her iki düşüncenin de teoloji ve metafizik içermeyen, sadece fiziksel veya maddi dünyanın gerçeklerine dayanan bilim anlayışı vardır.
daha eski olan
pozitivism
Auguste Comte'un 19. yy. da ortaya attığı düşüncedir.
daha yeni olan mantıksal pozitivizm 1920'de Viyana Çevresi tarafından kurulmuştur.
Yapısal antrolopolojist Edmund Leach 1966 Henry Myers derslerinde pozitivizmi şu şekilde tanımlamıştır.
Pozitivizm
ciddi bilimsel sorgunun, bir dış kaynaktan gelen nihai sebepleri aramayan ama direkt gözleme açık olan gerçekler arasındaki ilişkilerle sınırlı olmasını söyleyen görüştür.
Pozitivizm aynı zamanda hukuki pozitivizm adı verilen hukuk görüşünün de ismidir. Doğa yasalarına ters olarak hukuki sistemlerin evrimsel yollarla bağımsız olarak tanımlanabileceğini öne sürer. Hukuki pozitivizm, bazen kanunlara içeriği ne olursa olsun uyulmalıdır şeklinde de anlaşılmıştır. Carlos Nino bu iki anlayışın ilkine 'metodolojik' ikincisine ise 'ideolojik' ismini vererek ayırmış ve sadece ilkinin felsefi olarak savunulabilir olduğunu öne sürmüştür.
Pozitivizm
Felsefede olgularla desteklenen ya da olgularla ilgili verilere dayanan bilginin tek sağlam bilgi türü olduğu görüşü
Genel çizgileriyle Olguculuk, deney konusu edilebilecek olgularla ilgili, yani en geniş anlamıyla bilimsel bilginin sağlam bilgi olduğunu vurgular.
pozitivizm terimini ilk kullanan Saint Simon(Sen Simon)dur
Bu felsefeyi geliştirip sistemleştiren temsilcisi August Comte(Ogüst Komt)
Fransız devriminden sonra oluşan toplumsal karmaşayı yeni bir toplumsal düzenleme ve reformla ortadan kaldırmayı isteyen bir fransız düşünür…
Aynı zamanda sosyolojinin de kurucusudur. Comte toplumu bilim yoluyla yeni baştan düzenlemeyi amaçlamıştır. COmte'a göre toplumun kuruluşunu sağlayacak tek şey pozitivizmdir. *onun pozitivizminin en önemli özelliği; “doğanın mutlak ve yüce bir amacı olduğu” düşüncesini reddetmesidir. Ayrıca Comte, olguları araştırmak ve varlıklar arasındaki sabit ilişkileri gözetlemek gerektiğini savunur. Comte,"Tarihi Toplumsal Evre" anlayışını "Üç Hal Kanunu" ile açıklar.
Teolojik evre:fenomenlerin tanrısal ya da manevi nedenlerle açıklandığı evre insanların her şeyi din ile açıkladığı bu dönem ortaçağa kadar uzanır.
Metafizik evre:olayların oluşunun soyut kuvvetlerle açıklandığı dönem toplumsal olayların özgürlük eşitlik gibi soyut kavramlarla açıklanması 1789 a kadar sürmüştür.
Pozitif evre:bu evrede insan sadece gözlemlenebilir olana yönelir.yalnızca olaylar arasındaki yasalar ya da değişmez bağlantılar incelenir. Ona göre bu evre insan düşüncesinin ve gelişiminin en yüksek basamağıdır.Comte bu süreci bir insanın çocukluktan yetişkinliğe geçiş aşamalarına benzetir.*comte“pozitivizm niçinlerle uğraşmaz ama nasılları iyi bilir” ilkesini koyar.
Olguculuk tarihsel olarak, Avrupa'da Aydınlanma'nın ve yeniçağ bilimlerindeki önemli gelişmelerin bir sonucudur.A.comte’nin asıl amacı,toplum olaylarını bilimsel yönetmelerle inceleyerek topluma yeni bir şekil,yeni bir yön vermektir. Bunun için sosyolojiyi bilim olarak kurmuştur. Sosyolojiye fizik ve matematiğin yöntemlerini uygulamaya çalışmıştır. Bu bakımdan pozitivizm, deneyci felsefenin bir türüdür. Comte, fiziğin yöntemi ile olgular dünyasının doğru olarak bilmenin mümkün olduğuna inanır.Olguların bilgisi olayların özünü ve gerçek nedenini vermez.Ama olayları idare eden kanunları verir.Bu kanunlarla,gelecek hakkında öngörüde bulunuruz.
Günümüzde Olguculuk aynı Deneycilik gibi, yaygın gücünü büyük ölçüde yitirmiştir. Bilimsel bilgiye duyulan koşulsuz güven kırılmış, bilim dışında başka sağlam bilgi yollarının araştırılmasına duyulan ilgi yeniden canlanmıştır. Olguculuğun günümüz felsefesine kalıcı katkıları arasında, sağlam ve tutarlı bilgi ülküsü ile bilimsel açıklamaların ortak bir temelden türetilmesi gereği sayılabilir.
Olguculuğun çağımızdaki gelişimi yeni olguculuk genel adını taşır. Yeni olguculuk; mantıksal atomculuk, genel semantik, mantıksal pozitivizm akımlarında belirir. Bu akımlar genel olarak felsefe sorunlarını dil sorunlarına indirgerler.
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Cevapla
Kapat
Saat: 00:21
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Ã…ÂÂÂu Anda DinlediÃâ€ÂŸiniz Ã…ÂÂÂarkÃâ€Â±
WaRrioR
-
20:50
Forum OyunlarÃâ€Â±
Uydurmasyon Kampanyalar YaratÃâ€Â±n
WaRrioR
-
22:01
Forum OyunlarÃâ€Â±
Uykusuzlar Buraya, Gece Sohbetimiz
WaRrioR
-
23:18
Forum OyunlarÃâ€Â±
SÃâ€Â±kÃâ€Â±ldÃâ€Â±m, ne yapabilirim?
Dilhun
-
22:24
CevaplanmÃâ€Â±ÅŸ
SÃâ€Â±kÃâ€Â±ldÃâ€Â±m
WaRrioR
-
22:08
Forum OyunlarÃâ€Â±