Arama

Hegelcilik - Tek Mesaj #2

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ağustos 2009       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Hegel’in ve öğrencilerinin geliştirdiği öğreti. Hegelci düşünce geleneğinin. fi­lozofun bakış açısı, metafizik görüşü ve diyalektik anlayışının, metafizik, estetik, si­yaset, toplum teorisi, teoloji ve din felsefesi alanında, Hegel’den sonra yaşamış olan çe­şitli düşünürler ve araştırmacılar tarafından benimsenmesi suretiyle sürdürülmesi.

Sistematik olarak sınıflandırıldığında, Almanya içinde ve dışında Hegelcilik olarak ikiye ayrılır.

1- Almanya’daki Hegelcilik üç ana başlık altında ifade edilebilir: a- Rozenk­ranz, Fischer ve Zeller tarafından temsil edi­len birinci akım, yani Ortodoks Hegelcilik, Hegelci görüşü hiçbir değişikliğe uğratma­dan aynen sürdürür. b- Yeni-Hegelcilik ola­rak bilinen ve bir yandan Hegel’in idealiz­mini sürdürürken, bir yandan da devleti en yüce amaç olarak gören Kroner ve Lie­bert’in temsil ettiği yaklaşım. c- Hegel’in di­yalektik yöntemini ve oluş kavramını benimserken, idealizmini yadsıyan, Feuerbach ve Marx’ın yaptığı gibi dini, Stirner’ın yap­tığı gibi yerleşik kurumları eleştiren sol He­gelcilik.

2- Almanya dışında ise Hegelcilik İtal­ya’da Benedetto Croce ve Giovanni Genti­le, İngiltere’de Francis Bradley ve Bernard Bosanquet, ABDde ise Josiah Royce tara­fından çok güçlü bir biçimde temsil edilmiş­tir. Fransa’da ise varoluşçu bir Hegel yoru­mu geliştiren Jean Wahl’den Alexander Koj ve bir yandan Hegel ile Heidegger’in düşüncesini birbirleriyle uzlaştırmaya çalışır­ken, diğer yandan Phanemonolagie’yi insa­nın her türlü yabancılaşmadan kurtuluşunu ilan eden bir bildiri olarak yorumlamıştır.

Hegelcilik tarihsel gelişimi içinde ele alındığında, onda bu kez dört ayrı evreyi birbirinden ayırmak gerekir. 1- Bunlardan birincisi Hegelci Okul içinde Hegelin sağ­lığında başlayarak 19. yüzyılın ortalarına kadar süren ve üçlü bir bölünmeyle sona eren çekişme dönemidir. Sağ ya da muhafa­zakar Hegelciler diye bilinen ve doğrudan Hegel’in Öğrencilerinden oluşan bir grup Hegelciliğin İncil öğretisine ve muhafa­zakar politikalara ters düşmediğini savunur­ken, genç ya da Sol Hegelciler diyalektiği hareket ve değişme ilkesi olarak yorumla­mış, siyasal ve kültürel gerçekliğin değişi­mini amaçlamıştır. Bunların dışında kalan merkez grup ise Hegel’in sisteminin oluşu­muyla ve mantık problemleriyle ilgilenmiş­t.ir 2- 19. yüzyılın ortalarından 20. yüzyılla­rına kadar olan ikinci evrede ise Hegelcilik Almanya dışında yayılmış ve ortaya çıkan Yeni-Hegelcilik daha ziyade mantığa ve di­yalektiği yenileme işine ağırlık vermiştir. 3- Yirminci yüzyılın başlarından Hegelciliğin Almanya ‘da yeniden canlanması, Hegelcili­ğin tarihindeki üçüncü evreyi meydana geti­rir.. Dilthey’ın Hegel’in gençlik dönemi ya­zılarını ortaya çıkarmasından sonra yaşanan bu canlanma döneminde filoloji ve tarihsel araştırmalar öne çıkmış, Hegel’in düşüncesi Aydınlanma ve romantizm çerçevesinde ele alınmıştır. 4- İkinci Dünya Savaşına rastla­yan son dönemde ise Marksist araştırmaların yeniden canlanması, Marx-Hegel karşı­laştırmalarının gündeme gelmesine ve özellikle siyasal-toplumsal problemler üzerinde durulmasına yol açmıştır.


kaynak
Son düzenleyen UnknowN; 8 Kasım 2009 14:59 Sebep: Dış bağlantılar silindi.