Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
03:39, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Menü
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Çarşamba, 26 Mart 2025 - 03:39
Arama
MaviKaranlık Forum
TBMM hangi temel esaslar üzerine kurulmuştur?
-
Tek Mesaj #13
Daisy-BT
Ziyaretçi
24 Mart 2010
Mesaj
#13
Ziyaretçi
Alıntı
Buq
adlı kullanıcıdan alıntı
arkadaşlar tbmm hakkında bilgiye ihtiyacım var yardımcı olursanız sevinirim
Alttaki mesajları okuyun.
Devamı için tıklayın :
Türkiye Büyük Millet Meclisi (T.B.M.M.)
TBMM'NİN ÇALIŞMA ESASLARI ( 24 Nisan Kararları )
1. TBMM’nin üstünde hiçbir güç yoktur.
• Milletin üstünlüğü belirtilmiş ve millet egemenliğine dayalı bir yönetim benimsenmiştir.
• Saltanat makamının ve İst. Hük.’nin TBMM’yi yönlendiremeyeceği bel.
2. Padişah ve halife içinde bulunduğu zor durumdan kurtulduğu zaman, meclisin belirleyeceği kanuni esaslara göre uygun olan durumunu alacaktır.
• Saltanat yanlılarını küstürmemek için böyle bir karar alınmıştır.
• TBMM’nin padişahı da kurtarmak için mücadele ettiği belirtilmiştir.
3. Hükümet kurmak gereklidir. Geçici kaydıyla da olsa bir hükümet reisi tanımak yada padişah vekili atamak doğru değildir.
• Meclisin bağımsız olduğu vurgulanıyor.
• Ankara’da kurulacak olan meclisin tek yetkili kurum olduğu bel.
• Meclisin sürekli olduğu ve kararlarında bağımsız olduğu bel.
4. TBMM yasama ve yürütme yetkilerine sahiptir.
• Güçlerbirliği ilkesinin uygulanacağı ifade ediliyor.
• TBMM “İstiklal Mah.” Kurmasıyla yargı yetkisine de sahip olmuştur.
• Bu sayede alınacak kararların kısa sürede sonuçlanması amaçlanmıştır.
5. Meclisten seçilecek bir heyet, hükümet işlerini yürütecektir. Meclis başkanı hükümetin de başkanıdır.
• “Meclis Hükümeti Sistemi” kabul edilmiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (T.B.M.M.)
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ'NİN KURULUŞU
İstanbul'un işgalinden üç gün sonra, Atatürk ünlü 19 Mart 1920 tarihli bildiriyi yayımladı. Bildiride,"olağanüstü yetkiler taşıyan bir Meclisin Ankara'da toplanacağı, Meclis'e katılacak üyelerin nasıl seçilecekleri, seçilerin engeç onbeş gün içinde yapılması gereği, kesin ve kararlı ifadelerle yer alıyordu.
Ayrıca, dağılan Meclis-i Mebusan'ın üyeleri de Ankara'daki Meclis'e katılabileceklerdi.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş temelleri Ankara'daki bu ilk tarihi binada atıldı. Birinci Meclis Binası, Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın yönetim yeri olarak pek çok tartışma ve millî kararlara sahne oldu: Bu yapı bugün Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak, ilk yılların anılarını sergiliyor.
İllerde seçilen temsilciler ve Meclis-i Mebusan'ın bir kısım üyeleri Ankara'ya geldiler.
Ankara'nın o günkü şartları içinde Meclis'in toplanabileceği elverişli bir bina yok gibiydi. Sonunda, İkinci Meşrutiyet döneminde, İttihat ve Terakki Cemiyeti kulübü olarak yapılmış tek katlı bir bina uygun görüldü. Eksik kalmış yapı tamamlandı, okullardan toplanan ve halkın katkısıyla sağlanan eşyalarla donatıldı.
Hazırlıklar tamamlanınca, Atatürk 21 Nisan'da yayınladığı ikinci bir bildiri ile, Meclis'in 23 Nisan günü toplanacağını ve açılış töreninin nasıl yapılacağını duyurdu.
23 Nisan 1920 Cuma sabahı erken saatlerde, Ankara'da bulunan herkes Meclis Binası çevresinde toplandı.
Halk, kendi kaderine sahip çıkmanın coşkusu içindeydi. Hacı Bayram Camii'nde kılınan öğle namazından sonra, Meclis binası girişinde gözleri yaşartan muhteşem bir tören yapıldı. Saat 13.45'de, Ankara'ya gelebilen 115 milletvekili Meclis salonunda toplandı.
Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey (1845), Başkanlık kürsüsüne çıktı ve aşağıdaki konuşmayı yaparak Meclis'in ilk toplantısını açtı.
Burada Bulunan Saygıdeğer İnsanlar,
Istanbul'un geçici kaydiyle yabancı kuvvetler tarafından işgal olunduğu ve bütün temelleri ile halifelik makamının ve hükümet merkezinin bağımsızlığının yok edildiği hepimizce bilinmektedir. Bu duruma baş eğmek, milletimizin, teklif olunan yabancı köleliğini kabul etmesi demektir. Ancak tam bağımsızlık ile yaşamak için kesin olarak kararlı bulunan ve ezelden beri hür ve başına buyruk yaşamış olan milletimiz, kölelik durumunu son derece ve kesinlikle reddetmiş ve hemen vekillerini toplamaya başlıyarak Yüksek Meclisimizi meydana getirmiştir.
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Cevapla
Kapat
Saat: 03:39
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Uykusuzlar Buraya, Gece Sohbetimiz
WaRrioR
-
23:18
Forum OyunlarÃâ€Ã‚±
SÃâ€Ã‚±kÃâ€Ã‚±ldÃâ€Ã‚±m, ne yapabilirim?
Dilhun
-
22:24
CevaplanmÃâ€Ã‚±Ã…Ÿ
SÃâ€Ã‚±kÃâ€Ã‚±ldÃâ€Ã‚±m
WaRrioR
-
22:08
Forum OyunlarÃâ€Ã‚±
Ãœsteki Ãœyeyi Saçma Bir Nedenden DolayÃâ€Ã‚± BanlayÃâ€Ã‚±n
WaRrioR
-
22:07
Forum OyunlarÃâ€Ã‚±
Ã…ÂÂu Anki Halini Smiley ile Göster
WaRrioR
-
22:06
Forum OyunlarÃâ€Ã‚±