Son putumu da sen kır
Ey yar bildiğim
Yıllarca özenle büyüttüğüm
Yüreğimin ta dibine
Kök salan son putumu
Her dağ gördüğümde
Birlikte siper alacağımız
Uhud’u şahlandıran
Her yol gördüğümde
Birlikte yürüyeceğimiz
Sonu Mekke’ye varan
Her şafağın kızıllığında
Birlikte yanacağımız
Arkası aydınlık olan
Kevserlerle yunan
Son putumu
Ne Süleyman’ın hükmü geçer buna
Ne Eyyüb’ün sabrı dayanır
Hayber’lerde bileği bükülmeyen Ali
Neden sırtından vurulur
Gayrı dayanamam belki bir yol bulunur
Son putumu da sen kır ey yar bildiğim
Bilirim
Elindeki ne İbrahim keseridir
Bilirim
Gönlümdeki ne put resmidir
Çare yok kader yazmış
Hüküm kesindir
Daha ne beklersin haydi vur
Son putumu da sen kır
Ey yar sandığım
Bak açtım göğsümü hazırım
İsmail gibi vurulmaya razıyım
Kaldır hançerini sıkı tut
Son sözüm;
La habibe illa Vedud