Arama


Jumong - avatarı
Jumong
VIP VIP Üye
1 Aralık 2015       Mesaj #2
Jumong - avatarı
VIP VIP Üye
1500’lerde Azebaycan ve civarında Akkoyunlu mirası üzerine kurulan Safevi Devleti’nin 250 yıllık ömrü olmuştur. Önceleri sünni bir tarikat konumunda iken daha sonra Şeyh Cüneyd ve Şeyh Haydar dönemlerinde şiiliği benimsemişlerdir. Şah İsmail döneminde devlet kurulmuş ve şiiliği asıl uygulayan da o olmuştur. Safevi Devleti denilince ilk akla o gelir. Çünkü Safevi Devleti onun zamanında güçlenmiş ve şiilik en katı bir biçimde onun zamanında uygulanmıştır.
Şah İsmail döneminde Osmanlı Devleti’nin başında Bayezid Han vardı. Bu dönemde Şah kulu İsyanı çıkmıştır. Şiilik en çok bu dönemde yayılmış ve revaç bulmuştur. Bunun sebebi genel kanaate göre Bayezid Han’ın şii tehlikesini tam olarak görememesinden dolayıdır.

Bundan sonra Yavuz Sultan Selim başa geçti ve Safevilere karşı zecri tedbirler (askeri, ekonomik, siyasi, kültürel) alma yoluna gitti. Osmanlı-Safevi ilişkilerinde bizi en çok meşgul eden bölüm Bayezid ve Yavuz Sultan Selim dönemleridir.
Tabi ki bu dönemden sonra Kanuni, III. Murat, I. Ahmed, Genç Osman ve IV. Murat dönemlerinde sukunetle birlikte sürtüşmeler, safeviler tarafından Osmanlı sınır boylarına saldırılar ve yağma hareketleri, savaşlar ve barış antlaşmaları, Safevilerin bıkmak ve usanmak bilmeden yaptıkları şii propagandalar devam etmiştir.

1750’li yıllara gelindiğinde ise Safevi devleti artık yıkılışa geçti. Ancan 250 yıl boyunca istisnasız ve kesintisiz Anadolu coğrafyası ve sünni bölgelerde şiilik propagandası yaptılar. Osmanlı Devleti Safevi Devleti’yle bu yüzden çok mücadele etmiştir.
Şunu da belirtmek gerekir ki: Safevi Devleti de Osmanlı Devleti de Türk idi. İki devlet yıllarca savaştı ve bu savaş sonunda akan hep Türk kanı oldu. Bu iki Türk Devleti savaşırken Avrupa seviniyor ve bayram ediyordu. Ayrıca Şah İsmail’i yücelten sözler söyleyerek İsmail’in Osmanlı ile daha da çok mücadele etmesini sağlamak istiyordu. İki devlet her ne sebepten dolayı savaşırsa savaşsın şu kesindir ki:
Osmanlı-Safevi savaşlarında kaybeden hep İslam ve Türk Dünyası olmuştur. Sünni-Şii çatışmasından dolayı islam dininin manevi yapısı bölünmekle birlikte bin yıldan beri Anadolu’da yoğrulan Türklük şuurunun zarar gördüğü kesindir.

''kaynak: akademiktarih.com''
🌘 🚀