Arama

Bütün Nedir? - Tek Mesaj #5

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
30 Eylül 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM

BÜTÜNLÜK


a Bütün olma durumu; bir bütün oluşturan şeyin niteliği: Ulusun birlik ve bütünlüğüne yönelik tehditler. Yazıda bütünlüğü sağlamak.

—Fels. Pratik bütünlük, Sartre'da, diyalektik aklın incelediği, tarihsel oluş evresi. (Sartre, Critique de la raison dialectiguete [Diyalektik aklın eleştirisi], "bir pratik bütünlükler, yani, bütünselleşmenin uğrakları olarak bir diziler ve gruplar kuramı ortaya koymaya" çalışır.)


BÜTÜNSELLİK


a. Bütünsel olma durumu: Konuyu kendi bütünselliği içinde incelemek.

—Ed. Hem tematik hem de dilsel bir biçim olarak yapıtı bitmiş bir bütün olarak gören kavram. (Her öğe bütün tarafından belirlendiğinden ve bütünü belirlediğinden öğelerin eksiksiz olarak tümü karşılıklı bağıntılar içindedir.) [Bk. ansikl. böl.]

—Fels. Kant'ta, niceliğe bağlı olan ve birlik ile çokluğun bireşimini oluşturan anlık kategorisi. (Kant şöyle der: “Bütünsellik [alm. Allheit] birlik olarak düşünülmüş çokluktan başka şey değildir" [Kritik der reinen Vernunft (Salt aklın eleştirisi) 1,1, 1]). ll Hegel'de, en büyük kapsamında ve kendini kuran öğelerin iç dengesinde gelişmiş kavram. (Bk. ansikl. böl.) ll Gramsici ve özellikle Althusser gibi marxçılarda, altyapının, üstyapının, çelişkinin ve üstbelirlenimin oluşturduğu bütün.

—Ruhbil. Bütünsellik ilkesi, özellikle Gestalttheorıe'nin ve bu kurama yakın görüşleri benimseyen araştırıcıların dayandığı ilke. Buna göre, bütünün algılanması, parçaların algılanmasından daha önemlidir. (Bu ilke, kısaca şöyle açıklanabilir: "Bütün, parçaların toplamından daha fazla bir şeydir" ) ll Bütünsellik yasası, Höffding'in dile getirdiği çok eski bir "yasa". Buna göre, parçaya ilişkin her bilinç durumu, bütüne ilişkin bilinç durumunu anımsatma eğilimi gösterir. (Bu kavram, günümüzde, artık bu biçimiyle kullanılmamaktadır.)

—ANSİKL. Ed. Bütünsellik kavramı, yapıtı canlı bir varlık gibi ele alan organcılığa, dinimselciliğe ilişkin eğretilemelerden ve estetik bütünlüğün psikolojik güdülenimlerle yorumlanmasından kaçınarak yapıtın iç tutarlılığını saptamayı amaçlar. Bu amaç bizi ister istemez çoketkenli bir biçim anlayışına götürür. Bir bütün oluşturması bakımından, bir noktada durmuş, donup kalmış olarak görebileceğimiz bu biçim kendi iç düzeninin ayrıntılarında birçok yeni düzenlenme olanakları taşır. Bu olanakların her biri bütüne dönmemizi sağlamak koşuluyla aynı derecede geçerlidir. Bu durumda bütünsellik, gerçeklik (yapıt ortadadır, bir birimdir) ve deneyim (okuma romanı bütünleştirir) demektir, aynı zamanda da başvurulacak bir çeşit modeldir: yapıların dizgesine temel olan ve bu dizgenin, bu sistematiğin incelenmesini geçerli kılan, işte bu bütünselliktir. Biçimsel bağlılaşım, tanımlayamayacağı, hatta yaklaşamayacağı bir ufka bağımlılıktan kurtulamaz, dolayısıyla da, özellikle bir bütün oluşturan yapıtlar ele alındığında, bir başkalaşım bağlılaşımına dönüşür. Bu durumda, bütünsellik kavramı, yerini, daha önceki çeşitli yapıt düzenlemelerinin bir bütün içinde tekrar ele alınması diye tanımlayabileceğimiz bütünselleştirme kavramına bırakır. Michel Serrues'ın Zola ve Jules Verne üstüne incelemelerinde de görüldüğü gibi, kurulan bu son sistematikte ister istemez rastlantısal noktalar ve güzergâh oyunları yer alır.

—Fels Hegel şöyle der: "Mutlakın bilimi, kökü bakımından sistemdir; çünkü somut olarak doğru olan, ancak [...] bütünsellik (alm. Totalitât) olarak doğrudur” (Enzyklopâdie, 14). Dolayısıyla, "felsefenin her parçası, bir felsefi Bütün'dür"; ve bu parçaların sistem olarak zincirlenişi de bundan ötürüdür: “Tek bir çember, kendi başına bir bütünsellik olduğu için, kendi ortamının sınırlarını aşar ve sonra gelen bir küreyi kurar. Bu yüzden, Bütün, çemberlerden oluşan bir çember olarak ortaya çıkar. Bu çemberlerden her biri zorunlu bir uğraktır; öyle ki, çemberlerin kendi ortamlarının sistemi, tüm ide'yi meydana getirdiği gibi, ide de, özel (tikel) ortamların her birinde kendini bütünüyle gösterir" (ay. ypt„ 15).

Kaynak: Büyük Larousse
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 30 Eylül 2016 10:38
SİLENTİUM EST AURUM