Arama


evo - avatarı
evo
VIP kirlenmek güseldir : )
20 Şubat 2007       Mesaj #9
evo - avatarı
VIP kirlenmek güseldir : )
TÜRKİYE'DE KARBONDİOKSİT SALINIMI HIZLA ARTIYOR
BURSA - Zuhal Uzundere - Türkiye'nin, Birleşmiş Milletler'in (BM) son açıkladığı, "İklim Değişikliği Raporu"na göre, 1990-2004 yılları arasında yüzde 72.6 ile karbondioksit gazı salınımında dünyada en hızlı artış kaydeden ülke olduğu bildirildi.
Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) Kaynak Geliştirme ve Halkla İlişkiler Bölüm Başkanı Yeşim Beyla, Türkiye'nin, yıllık 294 milyon tonluk karbondioksit salınımıyla, ABD (5.5 milyar ton), Rusya (2.8 milyar ton) ve Japonya'nın (1.3 milyar ton) ilk 3 sırayı oluşturduğu dünyada; en fazla karbondioksit gazı salan ülkeler arasında 13. sırada yer aldığını belirtti.
Enerji üretimi ve tüketiminde kullanılan fosil yakıtların sera etkisi yaratarak, çevre kirliliğine ve iklim değişikliğine neden olduğuna değinen Beyla, "Enerji verimliliği ve başta güneş olmak üzere bir an önce yenilenebilir kaynaklara ağırlık veren, fosil yakıtlara bağımlılığı azaltan enerji stratejisi geliştirmemiz gerekli" diye konuştu.
Yeşim Beyla, küresel ısınmayı önlemek için en önemli çalışmalardan birinin ağaçlandırma olduğunu, bu nedenle ormanların korunması ve daha fazla ağaç dikilmesi gerektiğini de vurguladı.

AB, SERA GAZI SALINIMININ %20 DÜŞÜRÜLMESİ HEDEFİNİ KORUYOR

AB Çevre Bakanları, küresel ısınmayla mücadele için karbondioksit, metan ve nitrotoksit gibi sera etkisi yaratan gazların salınımının 1990 yılı verileri temel alınarak 2020 yılına kadar en az yüzde 20 oranında düşürülmesi hedefine destek verdi.

a.a.


*****
ADALAR SULAR ALTINDA KALABİLİR
ADANA - Ali Güreli - Avrupa Yenilenebilir Enerjiler Birliği (EUROSOLAR) Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, küresel ısınmanın yavaşlatılamaması durumunda irili ufaklı çok sayıda ada ile ada devletinin sular altında kalabileceğini bildirdi.
Doç. Dr. Uyar, başta enerji üretimi amaçlı fosil atıkların kullanımı olmak üzere insan etkinliklerinden kaynaklanan küresel ısınmanın yavaşlatılması için tüm dünyanın el birliği içinde olması gerektiğini kaydetti.
Küresel ısınmanın önüne geçilememesi durumunda Küçük Ada Devletler Birliği'ne üye, deniz seviyesinden 3-4 metre yükseklikte olan ada devletlerinin tamamen, yerleşim birimleri kıyı şeridinde olan ada devletlerinin de kısmen tehlike altına gireceğini bildiren Uyar, kutuplardaki buzların kopmaya, dağlardaki karların erimeye başladığını ve daha fazla suyun atmosferde dolaştığını belirtti.

"DENİZ SEVİYESİ YÜKSELEBİLİR"
Uyar, daha önce ortalama 16 derece olan sıcaklığın, fosil yakıtların kullanımı nedeniyle son 150 yılda, 16.5 ile 16.8 derece düzeyine ulaştığını ifade ederek, ''Küresel ısınma konusunda yapılan çalışmalarda deniz seviyesinin son 150 yılda 25 santimetre arttığı belirlendi. Bu olumsuzlukların devamı, önlenememesi durumunda deniz seviyesinde önümüzdeki yüzyılda 1 metrelik yükselme olması tahmin ediliyor. Bu kadarlık yükselmenin neden olacağı doğal afetler adaları tamamen su altında bırakabilir''dedi.

a.a.


*****
İKLİMDEKİ DEĞİŞİMİN BEDELİ
ÇANAKKALE
- Mehmet Bayer
- Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Özpınar, bu yıl sonbahar ve kış mevsiminde yaşanan ekstrem koşulların uzamasının ekosistemde bazı bitki ve hayvan popülasyonlarının azalmasına, bazılarının da dominant hale gelmesine neden olabileceğini bildirdi.
Prof.Dr. Özpınar, bu yıl sonbahar ve kış mevsiminin geçmiş yıllarla karşılaştırıldığında herkesi kaygılandıracak derecede sıcak ve kurak geçtiğini, iklimde anormal süreç yaşandığını söyledi.
Sıcaklık derecesinin mevsim normalinin üzerinde seyretmesinin doğadaki canlıların adeta ''şaşırmasına'' neden olduğunu anlatan Prof. Dr. Özpınar, şöyle konuştu:
''Mevsimsel farklılıklardan ileri gelen ısı değişimleri canlıların biyolojik faaliyetleri için vazgeçilmezdir. Hayvanlar ve bitkiler kış aylarında soğuklama ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır. Örneğin ülkece hepimizin belleklerinde yer edinen buğdaylarda zararlı olan Süne böceği kış aylarında düşük sıcaklıklarda soğuklama ihtiyacını karşılayamaz ise ertesi yıl buğday alanlarına geldiğinde beslenip çoğalamaz. Yine bazı buğday çeşitleri soğuklama ihtiyacını giderememesi halinde çiçek açsa bile döllenip istenilen verimi sağlayamaz.''

a.a.


*****
KÜRESEL ISINMAYA KARŞI KÜRESEL EYLEM
ANKARA
- Özgür Çoban - Küresel ısınmaya dikkati çekmek amacıyla yarın yerel saat farkı gözetilmeksizin, 19.55-20.00 saatleri arasında dünyanın dört bir yanında enerji kaynakları kapatılacak.
Eylem, söz konusu kesintiyle meydana gelecek enerji tasarrufunun önemine değinerek yetkilileri harekete geçirmeyi amaçlıyor. Eylem planı, e-posta adreslerine gönderilerek duyuruldu.
''Tüm dünyada küresel ısınmaya karşı ortak bir eylem'' başlığıyla gönderilen e-postada, eylem planı hakkında şu bilgiler verildi:
''Yerel saatlerin farklılığı gözetilmeksizin bütün dünyada 1 Mart 2007 Perşembe akşamı, 19.55-20.00 saatleri arası tüm enerji kaynakları kesilecek. Evde ya da işteyseniz şalterler inecek, elektrikler kesilecek. Arabalar yol kenarına çekilecek. Yapabilen yapacak... Amaç, bütün dünyada yaşanacak bu 5 dakikalık kesintiyle meydana gelecek enerji tasarrufuyla karar mercilerinin dikkatini çekmek.''
a.a.